Katalog

SAHİFEİKt 3 Ağustos 1966 OÜMHURtYET DOSTLARIMIZI UYARNA Sadi KOÇAŞ Doat ve müttefik Amerika ile olan münasehetterimis günün konnsn olmakta devam ediyor. Bu mtaasebetlerin resmt yönlerlnde hemen hlç bir de{•iflcllk olmamıstır. Fakat, iki milletüa münasebetlerinde kâğıtta kalan vey» sadece hükâmetler arannda raeveot olan anlaşmalarm hlç blr değerl obnadıgı kanaatmdayız. Dostlnk ve ittifalcm asıl Iravveti, milletler arasında mevcut karşılıklı itimat v» işbirliği arzusuna dayanır. Bu olmadıkça kâğıt ftzerinde kalan dostluk v« ittifak en kritik anlarda derhal kopar. Tfirklye ve Amerika birbirlerine uzak iki ülke«Mr. tkinci Dünya Savaşma kadar pek öyle sıkj fıkı munasebctleri de olmamıştır. Birinci Dünya SaTajı ve bilhassa savaş sonrası münasebetlerinl, tkind Dünya Savaşından sonra geUşttren NATO ve CENTO lçtndeld ittifak bağlan nnutturmuştur. Ben şahsen bn iyi mfinasebetlerin, Missouri uçak (emisinin liyaretinden sonra perçinleştiğine inananlardanım. O tarihden bn güne, bir çok hlzmetlerde Amerikahlarla beraber çalıştık. Yaphğnnu İjbirliğinden daima memnnn kaldık. Kiminle tanışnıışsak hepsi ile dost olduk ve dost kaldık. Bu yflzden. bu dostluğun ve ittifakm devamma taraftanz. Türk Amerikan münasebetlerinin bn günkü durumuna yakinetı müessir olan ikili anlaşmalar v« Usler, Türk dış politikasınm gözden geçirilmed ve bilhassa Kıbns konusunda Cnmhu>iyet Senato•nnda yaptığımız bütün knnuşmalarda dalma bu fikrin savunucnsn oluşumuzdur. Ana bn dostlnk ve Ittifakın tek taraflı, yani hep Tflrklye'nfn fedakârlık yapmasiyla devam edebileeeğtne tnananlardan ve bonn arza edenlerden deSenatör Türk Amerikan münasebetlerini bu pünktt hale getiren, bn günkü hükumetin değilse bile, Törk milletinln göıünde Amerikalıyı çirkinleştiren bütün hâdiselerin müsebbibi, bn gün Amerikan politikasnn idare edenlerdlr. Eskl idareciler bu derece beceriksis «lmamış, Türkiyedekl Amerikan diplomatlan bi« blr zaman bn derece çirmeden ynkan çıkmanuf, ie l$lerimize burnnlarmı sokmamıj, dipiomatlık görevlerini ba kadar köttiye kullanmamışlardı. Bu yüzden onlan bir dost ve müttefik olarak uyarmak istiyoruz. Biz onları yine güzel görmek istiyoruz. Tüzlerindekl çirkin maskeyi atmalarını ve o jjüzel insanlann bol olduğu ülkenhî, güzel yüz lıi. güzel ruhln insanlan olarak münasebetlerimizi devam ettinnelerini tavsiye ediyomz. Bir masa başma oturalım. Meselelertaılıt görüçelun. Bir karara varalım. Pürüzlü hükfimleri kaldıralnn reya tâdll edelim. Bunu yapsmlar ye bilhassa tafbikatmda samfanl olsunlar. Bizleri de düşünecek kimseyokmu? S ayın Nadir Nadi «Yetersiz» başhklı yazısında çok önemll noktalara temas ediyor. Bu konuda ben de şunlan ilâvt etmek istiyorum: Anayasa düzeniae sırt çevirmekle meçruluğunu kaybetmis bir iktidara. Türk milletinin direnişi olan 27 Mayıs Ihtilâli ve kurulan Yüksek Adalet Divaru 10 yıllık iktidar sorumlulanna lâyık olduklan cezayı verdi. HüJrüm kanunen infaz, kamu oyunca da tescil edildi. tçlerinden pek az kalan tutuklulann salınman ile memuriyetlerine iadelerini sağlayacak kanun tasansı da bu günlerde Meclis gündeminde olup, kanunlaşmak üzeredir. Eh, buna bir diyeceğimiz yok. Türk milleti ve onun temsilcilerl hos görür v« •f sever insanlardır. Ancak: Meşruluğunu kaybettiği • • zner'i Anayasa düzenine karşı geldiği için ihtilâle sebep olan, Yüksek Adalet Divanınca hükme bağlanan eskl iktidar sempatizanlan affedilerek memuriyetlerine dönerken S425 cayılı kanun» görs (Görülen lüzum üzerine) emekliye sevkedilen, aradan bir düzine yıl geçtiği halde memuriyetlerine dönemiyen bu memleketin gerçek çocukları olan bizleri düşünen bir iktidar veya otorite halt çıkmıyacak mi?. 2 Mayıs 1954 seçimlerinden sonra başlayan terör devrinin ilk icraatı arasında yer alan 6435 sayılı kanunun çıkışı ve «makabline «amildin ibaresi ile hiç ama hiç bir suçu olmıyan, sadece günün iktidar sempatizanlan ve hempaları tarafından yapılan asılsız ihbarlarla Bakanhk emrine alınbulunan devlet memurları emekliye sevkedildi. Hem de kaydı hayat şartivle memurij'ete dönmemek üzere... Türk Ceza Kanununun 141 ve 142. maddeleriyle yakın akrabalığı bulunan 6435 sayılı kanunun değişmesi ile mağdurlarının memuriyetlerine iadesi ve intibaklarımn yapılması hususu hukuk otoritelerimize düsen bir görevdir. Demir Perde gerisi hariç, demokrasi ile idare edildiğini iddia erien hiç bir devlette memleketimizdp olan garabet yftktur. Düşünün. Geçimini devletin bor 'drosuna bağlamış, bâfemli bir devlet memuru uydurrna isnatlarla Bakanhk emrine alınıyor; Bakanhk emrinde (6) aydan fazla kaldı deniyor ve emekliye sevkediliyor. Bu garip hükümleri tasıyan S435 sayılı kanun adlî değil, idadî ve siyasî bir kanun karakteri tasımaktadır. Adaletçe hükme ba|lanmamış bir devlet memurunun memuriyetinden kovulması acaba hangi adalet prensiplerine uygundur? Hükumet mensupları, sıyasi parti Iiderleri ve üniversite üyeleri!. 12 yıldır devam eden bu haksızlığın önüne geçin. Bizim de yuvamız. çocuklanmız var. Bizim de yaralanmız sanlmak isteniyor. Çoğumuz sefü oldu. Yıllardır kan kusan, ciğerlerinl verenlerimiz var. Aflar, işlenen suçlar için çıkarıhr. Bazı hallerde memuriyete iade de yapılır. Ancak bizim gibi suç islemediği halde bir türlü affedilmiyen ve memuriyetine dönemiyen genç emekliler: Kanun teklifi yapmaya yetkili her türlü kuruluştan, 6435 sayıîı kanunun değistirilmesi ile mağdurlarma haklannın iadesi ve intibaklannm yapılmasının sağlanmasını istirham etmekteyiz. H. tbrahim tLKEROĞLU Emekli öŞretmen Babaeski *** Iste Sayın Başbakanın raadleri T* Personel Kanunu hakkındaki ieraatı ve bütün bunlarızt neticeıi olarak bizzat kendi Grupundan yedigi darbe. Gerek Sayın Basbakanm beyanları ve gerekse Hükumet kararlan bidayette memurlara ümit vermiş ve memurlar bütçelerini ona göre ayarlamışlardır. Bu durum karşısında kontrolsuz piyasada fiatlar yükselmiştir. Yaz bitmek üzere olduğu halde sebze ve meyva fiatlannın düşmeyişi piyasanm kontrolsuzlugu r e Hükumetin uygulayacağını çeşitli vesilelerle ilân ettiği Personel Kanununun neticesidir. Ben hocam Sayın Kılıçbay'm Cumhuriyet'teki makalelerinde belirttikleri gibi gıda maddeleri fiatlannm kontrolünün zarurl olduğu kanısındayım. Bu alanda en iyi usul, satıcı kftrını sınırlamak imkânını veren etiket usulüdür. Bugünkü şartlar içinde fiat teşekkülünü arz ve talebin insafma terketmek hatâlıdır. Tatbikatı meydanda. Fiat kontrolü zaruridir. Aksi takdirde Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olan sabit gelirliler daba çok ezileceklerdir. Kemal tTGUR Hayra alâmet değil Bay Süleyman Demirel fena kızmış. Anadolu Ajansına dün verdlgi demeç, öfkenin baldan tatlı lezzetiyle doluydu. Oknrken insana mşirah veren bir üslup ve tmrabda medfun Menderes'e rahmet okutacak bir mantık ile kırmış geçinniş ortalığı Demirel... İkinci Cumhuriyet deyimini kullananlara çatmış... Seçim sistemine çatmjş .. Muhalefetin engelleme politikasına çatmış... Ve de yetmemiş bu kadarı; Bay Süleyman Demirel Millet Meclismde ne kadar parti ve grup varsa hepsine birden çatmış. Cumhuriyet Halk Partisine çatmış... Yeni Türkiye Partisine çatmış... Comhuriyetçl Köylü Millet Partisine çatmış .. Türkiye İşçi Partisine çatmış... Millet Partisine çatmıs... MiUî Birlik Grupona çatmış... Kontenjan Senatörlerine çatmış... Velhâsıh kelâm Adalet Partisinin dışında kalan ne varsa eatauf... Ve çattıktsn sonra da: Ürtidarın dediği olacaktır... demiş. Bay Süleyman'a bakarsanız Cumhuriyetçl Köylü Millet Partismden Yeni Türldye Partisine. Türkiye İşei Partisinden Millet Partisme, Mll1 lî Bhlikı Gnrpnndan Kontenjan Senatörlerine kadar PaTİâmentonun çatısmı dolduran bütün kurumlar Halk Partisinin dümen suyundadn. Bütün bu partiler ve gruplar ödevlerini sorumlannı bilmlyorlar. Bnnlarsız demokrasi olmaz; ama bunlarla ds demokrasi olmnyor, Iflemryor. Ve bn yüzden bnnalmış Bay Süleyman Demirel: UZUB demeciadea çıkan sonuç, salrin blı mısra'da özetlediği şikâyettlr: : Seninle de sensiz de imkânstr yaşamak... Ne var ki biz bu tutumu Bay Süleyman Demirel'e yakışfaramadık. Ayıptır ayıp... Öyle her istediğinl yapamaymca ortalığı kırrp geçirmek, çatmadık parti ve grup bırakmamak olur m ı ! Anayasa var, Meclis tttzüğu var; demokrasllerde •Dediğim dedik, öttürdüğüm düdük» polltikası vürür mü? Öyle «Allahm dediği olur» der glbl •tktidann dediği olur» diye <wtaya çıkan kişinin hemen nabzma bakmak, ateşini ölçmek ve sonra da kendisine yaz sıcaklannda bir iyi isrlrahat tavsiye etmek gerekir. Mahalefette iken iktidardan şikâyet edip, iktidara eeçince de mnhalefetten sikâyet etmek ağır âsap bozukluğuna alâmettir. Bu gibi hallerde Morrison tozuyla Amerikan çikleti kanştmlıp, Masonluk şerbeti ve yobazlık ruhu ile hafif hafif muamele ediliı. Husule gelen yeşil renkli madde. bir politikacının sattığı millî kaynaklardan cıkanlmış maden bileşiminden iki gramla kaynarılır. Hasıralb edilen ihanet belgesinin üstüne, aldatılan memurların ah'ını tasıyan Personel Kanunu müsvettesinden birkaç damla damlatıldıktan sonra hepsi blrden düdüklü tencereye konur. Tencerenin düdüğfl çaldıktan sonra düdiiklerin düdüğü ile politikacmııt satılmişmı iki kat edip balkabağı çekirdeğinin içi ile beraber bir iyi ezdikten sonra gece vakti sabaha karsı Kır at'uı gübresiyle yugurup güllâç haUne getlrmek gerekir. Bu güllftçlardan sabah, akşam birer tane alan politikacılarm sehirlerine panzehir katıldığı. sinirlerinln düzeldiği görülmüştür. Çünkü demokratik düzende politikacılann sinirlerinin füçlü olman lüznmludur. Hele muhalefetsiz demokrasi, veya d iken siz gül bahçesl anyan politikacılann sinirlerinin çok daha sağlam olması gerekir. Vaktiyle muhalefetsiz çok partili rejim istiyen bir Sadrazamm her sabah perişan uyandığmı tarihler yazar. Zavallı adamcağız her gece sabaha kadar, elinde cımbız, Bolu ormanları kadar büyük bir gül bahçesine dalar, teker teker güllerin dikenlerini ayıklamaya çalışırmış. Kan ter içinde uyanıp tekrar uyudukta aynı düşü görmiye başlarmıs. En sonunda bîütp düserek riiya tâbircilerini çağırıp sordukta: Majesteleri bir süre sâkin bir adada istirahat buyurmalıdnIar... diye rüyanm tâblr edildiği en emin kaynaklardan işitilmiştir. Bunun içindir ki biz Bay Süleyman DemirePin muhalefetten aşın şikâyetlerini kendisine hiç yakışrıramadık. Hele CKMP ve MP, ve TİP. ve YTP. ve MBG, ve de başka harflere baktığında hepsini birden CHP biçiminde görmesi uzağı görürlüğe aykın bir durumdur. Sinirlerle birlikte gözlerin zayıfladığı, Alfabedeki bütün harfleri CHP biçiminde okumasmdan anlaşılıyor. Bütün bunlardan dolayı Adalet Partisi hesabına da, demokrasi hesabına da üzgünüz. Iktidarın dediği olacaktır .. demij. Dost aa söy/er Meselâ, Amerikalılar bu ülkede neler yapmalı, neler yapmamalıdır? Bnnlar, her mllletin ve her şahsın dostundan istemekte haklı oldngu basit, hukukî. insanî taleplerdir. Bir kaç örnek verelim: Dünyanın her yertnde ve bîzzat kendi memle» ketlerinde olduğu gibi, Türklyede de içkili Iken otomobil kullanmanm yasak olduğunu, sür'atin tah did edildiginl, buna aykın hareket edenler kaza yaparsa cezasmm fazla oldnğunn bilsinler ve bu hukümlere rlayet etmeyenler Türk kannnlanns före ceza görsünler. W Bir çocuğa kızdı diye tüfeğini ahp, nisan ihtasına ates eder gibi çocnğa ateş eden tipleri Türkiye'ye göndermesinler. Kazara gelir ve bu suçu işlerse, o şahsı hlmaye etmesinler ve Türk mahkemeBir dıs poIKikalann esasmm tnillî menfaatlere lerine sevketsinler. istinad etmesi görüşündeylz. Bu gün Türkiye'nin Amerika'da bir Türk diplomatının adı pek de raenfaatl batı âleml ile işblrliği yapmaktadır. Bu kesin olmayan bir kaçakçılık hâdisesine kanştı. dnrum değişmediği müddetçe biz bu fikrin savunuTürk basını ve Türk hariciyesi derhal olaya el koyenso olmakta devam edeceğiz. du. Amerikan ilgilileri de bnna benzer olaylarda Ama, bağnnsız ülkeier arasmdakt dış politika aynı hassasiyeü göstersmler. mfinasebeteri daima eşitlik ve mukabelel bllmisil Türkiye'nin hangi ?ehrtede Amerika'lı varsa esasma istinad eder. Dostluk ve ittifak anlaşmalan o şehrin apartman kapıcılan sigara ve içki kaçakcıhep bir tarafm çıkanna çalışır, hep! bir tarafın arsı kesildiler. Amerikan PXMeri Türkiye'de Biteks nısnna göre tefsir ve tatblk edllirse, bunun adına Isminl aldı. Gümrük ve Tekel Bakanlıgınm hemen doctluk ve İttifak denmez. arkasmda başladı ve bötün yurdu sardı. Buna mâBugün büyük devletler arasında siyasî ve ikfinî olmak Türk hükumeti kadar Amerikan hükume•adi sahada dünya hâkimiyeti savaşı vardır. Bn sa tinin de vazifesidir. Türkiye'dr»i personelin ihtivaş hiç bir zaman halledilemiyecek. hiç bir zaman yacınm çok üstünde içki ve sigara getirilmesine miisonu gelmlyecek blr mücadeledir. Bn hal ya yıllarsaade etmek, dünyada diplomatlara tanman hakkm ca devam edecek veya bir silâhlı catışraa ile geçici suiistimali suretiyle kaçakçılığı teşvik ermekten blr hal şekline bağlanacaktır. Ve dünya var oldukça başka mânâ tasımaz. Dostumuz Amerika bu tatbibu devri daim sürüp gidecektir. kattan derhal vaz geçmelidir. Zira ne Amerika, ne Amerikalı buna muhtaçtır. Bir kaç kendini bilBu gün mücadele Araerika ile Sovyetler Birliğt arasmdadır. Dîğer devletler ya bunlardan bir tarafı mez aç gözlünün doymak bilmiyen gözlerini, bu tutmakta veya açıkça hiç bir tarafı tutmayan üçün fakir milletin sırtından doyurmaya müsaade etmek en azdan Amerika'ya yakısmaz. efl bir blok teşkil etmektedirler. Amerikaiı is adammm ve Türkiye'deki AmeriTürkiye lçin, dünyayı komfinist yapmaya çalıkalı sermayedarm menfaatini korumak için siyast gan Sovyetler Birliği ile kader biıliği yapmak baskıya kadar tenezzül etmek hlç bir dostluk fikrl mflmkün değildlr. Biz, NATO'dan ayrılarak üçiinile izah edilemez. cd grupa iştirâk fikrinin de Türkiyenin çıkarma olmadığı görüşündeyiz. Bu demektir ki, Türkiye Amerika, Türkiye ile arasında mevcut iklll batı ittifakı Içinde varlıgını korumaya ve kalkınanlaşmalan bir işRâl ordusunun degil de, bir müt»aya gayret etmelidlr. Ba fikrimlz İkinci Dünya tefik devletin tâbi olacağı hükümler dairesinde Savaşından beri değişmemiştir, dünya siyasî duru«ür'atle tâdil etmell ve bu tâdilâtın tatbikatmda •m böyle devam ettikçe de değişnıiyecektir. Ama , |m düşüncemiz, bütün dünya ile dost olmamıza enKendi çıkarlan için Türkiye'yi gerek siyasî. gegal değildir. rek iktisadi bakmıdan müşkül durumlara düşürecek hareketlerden ve hele bir gün Türkiye'yi haAncak biz başta Amerika olmak üzere, batı âleberi olmadan harbe sokabilecek teşebbüslerden mutlaral ile ejit fartlarla dost ve müttefik olmak istiyolak surtte kaçmmalıdırlar. m «nlann masan veya çiftliği değil... Yardım adı altmda kasık kasık verdiklertni, aynı kaşıgın sapı ile geri alan demode olmuş sömürme metodlarmdan vazgeçmelidir. Yardım fonunAmerikayı en karanlık günlerimizde hep yanı dan ihtiyacunız olan her şeyi Amerika'dan almak mızda gördük. Ama, onlar daha bizim yanımızdaki ve hele onlan Amerikan gemileri ile Türkiye'ye yerlerinl almadan evvel bize hattâ Sovyctlerle an göndermek mecburiyeti yüzünden. bunlan (astarı lasma tavsiye ettikleri günlerde bile, biz Sovyet yuziinden pahalı) bir hâle getirmemelidir. Meklerini reddetmiştik. Onlar, bizim bu tutumuTürkiyede görevli Amerikalı dipIomaNar. devarazdan sonradır ki bizim yanımızda yer aldılar. letlerarası anlaşmalar gereğince dünyanm her yeAma biz de hep onların yanında kaldık. Büzrinde mert diplomatik nezaket kaidelerine, NATO fâra ve menfaate göre yer ve istikâraet değiştirmeanlaşmalan ve ikili anlaşmalar ge'ftince Türkiyedit Birleşmi? Milletler (hakikatte Amerika) Ko de bulunan personel de, kendilerine misafirperverre*ye yardun istedi. tlk ve en büyük yardunı biz lik gösteren bir milletin örf ve âdetlerine hürmet yaptık. Kore'de en çok biz yararlı olduk. ve riayet etmeli; misafir olduklarım unutmamalı bir düşman memlekette bile yapılmar#ısı gereken gizAmerika, karşı blok ile ticarî münasebetlerde Ii faaliyetlere tevessül etmemeli; iç işlerimize ve balunnlmamasmı istedi. Bu isteğe en ciddî şekilde partiler arası siyasî mücadelelere kanşmaktan snnyanlann ba$mda yine biz vardık. reti kat'iyede kaçmmalıdırlar. Amerika, O:taDoğu meselelerine kendi çıkarVe nihayet, ordusu, sancağı ve gen'y valileri ile lan zaviyesinden müdahele etti. En yakm işbirllgeri kalmış ülkelere yerleşen eski tip sömürgecilik ğinİ bizden gördü. artık tarihe kanşmıştır. Bu sistemin Afrika ortalaAmerika teknik ve stratejik zaruretlerle Türrında bile tatbikatı kalmamıştır. Onun yerine serkiye topraklanndan faydalanmak istedi. Bir ittifak anlayıjmdan da ileri cömeıtliği yine biz gösterdik. mayeleri, malî ve iktisadî baskılar iie geri kalnvş ülkeleri sömüren yeni tip sömürgecilik metodunu Amerika, Kâba yüzünden bir savaşı göze aldu Türkiye'de tatbik etmekten vazgeçmelidir. KendiBn dddî karara ilk uyan biz olduk. Halbnki Tiirleri nasıl (Amerika Amerikalılarındır) prensibine klye neresi, Kuba neresi... inanıyorlarsa, (Türkiye'nin ve Türkiye'nin her şeVe daha bunlara bcnzer bir çok olaylarda Türyinin Türklere ait olduğunu) kabul etmelidirler. Mye hep EN SADIK DOST durumurıda kaldı. Dostumuz ve müttefikimiz iseler, kuvvetli ve kalkmmış bir Türkiyenin kendi çıkarlan içi» de lüzumuna kanî İseler. bir an evvel geri kalmış ülke olmaklan kurtulmamıza yardımcı olmalıdırlar. Nihayet çok haklı olduğumnza inandığımız Eğer bunu yapmıyacak veya yapamıyacak iseler, Kıbns hâdiseleri patlak verdi. Amerika bizi deshiç olmazsa gölge etmemelidirler. tekler göründü. Oyaladı, araya girdi ve sonunda Bu satırlar, Türk Amerikan münasebetlerinin bizi hem yalnız başımıza bıraktı, hem de en kritik en sıkı bir işbirliği halinde devamuıı arzu eden bir zamanda en olmaz şekilde müdahale ettL Hattâ, Türkün düşüncesidir. Ama bütün Türk milletİDİn yirminci asırda bir ehli saiip zihniyeti ile, zaman arzusudur. zaman aleyhimizde faaliyetlere bile şahit olduk. Halbuki Türkler, İstanbul'u fethettikleri, zaman Yazılanmı Amerikr'lı dostlanmıza hitsp ederek daha Amerika diye bir kıt'anın mevcudiyetlnin bibitireceğim. le belli olmadığı bir devirde, insanlar arasmdaki Bizhn görüşümüz yukarıda belirttiğimiz gibidin düşmanlığmı ortadan kaldırmanm yol ve ör dir. Ama belki size başka tiirlü söyleyenler de buneklerini göstermişlerdi. lunabilir. Siz istediğinize inanmakta serbestsinlz. Bütün bu saydığımız ve saymadığımız dostça İ.ısan psikolojisi tuhaftır. Gerçeklere değil de, homünasebet ve aıılayışımızın muhasebesini yapmak şuna giden haberlere inanmayı tercih temayülü ancak Kıbns meselesinden sonra aklımıza geldi. vardır. Bunun için durumu kendiniz tahkik edmiz. Meselâ. sokaklarda iiniforma ile dolaşan askerteriAmerikalılann kendilerinin bile (Çirkin Ameniz arasında bir anket yapımz. Acaba Türk milleti rikalı) dediği tipleri biz o zamana kadar, bir dostonların yüzlerine hâlen 10 15 sene evvelki gibi luk ve ittifak anlayışı içinde hep (Güzel) görmüştük. Kjbns meselesindeki Amerikan tutumu. bu gü tebessüm ederek, güzlerinin içi gülerek mi bakıyor. yoksa... zellik meselesini indiren bir olavdır. Ve bu olay, Türkiye için en az ve bizzat Kıbns hâdisesi kadar Gerçek dostlar acı da olsa açık ve gerçek koönemlidir. nuşanlardır. Dış politikalarda esas •••• •«•• •••• •••• •••• • ••• • ••• ••*• »••• • ••« • ••• • ••• • ••• • ••• • »•« • aa* • >•• ««•a • ••• • ••• • ••• «••• • ••• En sadık dost :::: • aaa ««•a ••ıı aaaa • ••a • aaa ••a Çirkin Amerikah «•aa • ••a Memurmaaşları ve fiatlar S 1 H aaaa •••• aaaa) • ••a aaaa) 1111 laaa ı*aa '••*•*••••aa«iıiiiâ«aiiiiiiiiiiiaiâii••>«•!•!•••••••âââiâââ«Bs••••••••••••*'!! "it!"1111*"111111** «••••••«•••••••••»•••••••••••••••••••••ıiMi';: ••••IMII»IIIIIH«HtS ••NIIU*l««MniUMUMMIIfllllMMHHIIIlI> S Dovlet Güzel Sanatlar Akademisi •••• ••• fliaw • • olacaktır. 0 Yazar, Kürt Saidin Türkçeyi hiç, Arapçayı da yanm ymmalak bildiğine değinerek; Nur kitaplan çok ağır, kanşık ve anlaşılmaz bir dille yazılmıştır, diyor. Bugün savunucu din adamlan Nur kitaplarmın .Kur'an Tef siri» olduğu savında. Atakçılığa bakın hele... «Müphemi ephemle tarlf» ten de ötede olan bu akım Kur'an'ın yardımcısı ha... Saçmanın saçması bu değin olmaz. Tahsin Yücel bir yazısında bu kitaplardaki dil için söyle diyor: «Nnrculuk dediğimiz akım, s<zün smlt gticüne sıgınmaktadır. Bu akımın öncüsü olan kişinin kitaplanna bir bakın: En basit dil bilgisinden bile iz bulamazsınız, birbirine pek baçlanmadan, »erseri mayinler gibi kaynaşan kelime yığınlan görürsünüz. Ama, rizden nzaklsrda, bütün bn kelimeler patlar, siı belirsit bir ysnkı duyarsınız, yalnız, nereden geldiğini bile kettiremezsinrı.» (Varhk: Sayı 673). Çurası bir gerçektir ki geri kalmış toplumlar gizli kapaklı çoğu şeye ilgi duymuşlardır. Eğer Said denilen kişi tüm bunlan açık olarak yazsaydı (yazması olanaksızdı ya) kanımızca bu değin Iktisatçı sevgi ve saygı görmezdi. Demek *** oluyor ki bu eylemlerde Doğunun mistik kokusunu aramak gerekiyor. ^ Şimdi ilerici yazar, yayın ve örgütlere bir önerimiz var. Bakıyoruz da hemen hemen her yerde Kürt Said'in adı «Saidi Nursi» veya «Bediüzzaman» olammZS t. Dilimiz ve Deyiş Gücü» rak geçiyor. Nedemek oluyor bu • I I I başhkiı yazısında Sayın ad değişikliği?. • • " Oğuz Kâzım Atok bir anıSaidı Kürdi mahkeme kanalını, sını anlatarak yüzde sekseni köykanun yolunu bile umursamarian lü olan yurttasın anlıyacağı öz asıl adını değiştirip «Saidi NurTürkçe konuşma ve yazmanın sî». «Bediüzzaman» oluveriyor. gereğini belirtiyor. (Mahkemelerimizin böyle bir karan varsa tartışmacılar yanıtlaSayın Atok'un düşüncesine kasın bizi). Bir kez kanunsuz olarak tılıyorum. Değil mi ki yurttaşın ad değiştirmek yalancılık ve doyüzde «ekseni öz Türkçe konuşulandırıcılıktan başka bir şey de ^ yor, geri kalan yüzde yirmisi de ğildir. Ve biz de onun dolandın J buna uymalıdır^ Çünkü; hepimiz cılığına katılıp, kanunsuz adıyla f Türküz. Türk bayrağı altında yasöz ediyoruz ondan. Oysa bilinçli " * ••""••••••••••••••••••«••••••••••••••••••••••ajajajajfjBaı sıyoruz. Türk yurttaşıyız. O halde olarak «Saidi Kürdî» diyebiîmehepimiz Türkçe konuşup, Türkçe liyiz. yazmahyız. Arapça, Farsça, FranEğer Saidi Nursi. Bediüzzaman sızca. tngilizce degil. Çünkü biz yerine Saidi Kürdi diyemezsek ne Arap, ne Fransız, ne Ingiliz ve biz de birer Nurcu olmaz mıyız? ne de Açemiz!. M. Sadıh ASLANKARA Savıö Atok: «Tflrfc diline firen sözcükler üslubu tayıflatıyor, gibi karşıt görüşlerin önüne güçlü örneklerle çıkmak gerek. DİI yapımızı boznyorlar, savıyla kornyncnlnğa ve dondnrnculnjts gitmek, ancak kültürsüzlüğün ürünüdür» demektedir. ... Sayın yazar bu sözü ile önemll bir noktaya değiniyor. Evet, kenostluk dâvasıyla ilgili, sadi dilini beğenmiyen, hor görenyın tartışmacı Ismail Haklerin Türklüğünden kuşkulanırım. kı Uluğ'un yazılarını okuYukarıda belirttiğinV gibi, tüm dum. yabancı sözcük ve terimleri en Tartışmacı «Türk Tunan doskısa sürede dilimizden ayıklamak Müracaat: Doğubank İshanı 404 Sirked. lağnnnn başladığı bir sırads Tıliçin elden gelen çabalanmızı harmaz Çetinrr'in bu dostlnğa gölcadığımız zaman duru bir Türkge düsürecek yazılar yazması çemiz olacaktır. Reklâmcılık (3082) 8988 kanaatimce doğrn defildir» diA. AKBULUT yor. ve bu dostluğun öneminden Malatya *** bahsediyorlar. Samimi ve yapıcı düşüncelerine biz de katıhyoruz; ancak bazı gerçekler devedikeni gibi ortadayken, kurulacak dostluk, sözde dostluk olacaktır. Tıpkı çürük tahtalardan yapılmış bir tekne gibi. Muhakkak bu tekneye binecek mert ve doğru Türk milletinin başına felâketler gelecektir. Biz bu gibi sözde dostluklarm zararlarını öte1 Müessesemizce, den beri çekiyoruz. Hâlâ devam 100 Adet Dıs lAstik 110030 ayın Cumhuriyet okurlan AH eden bir takım zırva zihniyet100 » İç » 110020 Aydın Yavuzer'in yazı dizisiTürk parası mukabilinde ve teklif alma suretiyle satın alıleri silinmedikçe, Yunanlılarla ni okudular... Sanımızca danacaktır. dostluğumuz gerçek olamaz. Hâha bir güçlü öğrendiler Nurculu2 tlgililer bu işe ait şartnameyi mesai saatleri dahillndiseler art düşüncelerdeki çirkin ğun içyüzünü. Biz konuyu tartıde Müessesemiz Ticaret îşleri Müdürlüğünde görebilirler. niyetleri ortaya koyuyor. Biz 3 tşin tamarru bir firmaya verüeceği gibi, kısmi slpaşacak değiliz. Ancak Nurcular üartık koynumuzdaki yılanları da rişte yapılabüir. zerine söyleyeceğimiz bir kaç söz çıkanp atmalıyız. Türk Milleti 4 tlgililer şartnamesi esaslan dahilinde hazırlayacatttarih boyunca vardı, ebediyen lan tekliflerini teklif fiatlan uzerinden • 7,5 muvakkat te/ « var olacaktır. Kuracağımız dostmlnatlan ile birlikte 12.8.1966 Cuma günü saat 1750 a kadar luklar yalnız bugünün incisi olUmum Müdürlük Yazı tşleri Müdürlügüne göndereceklerdir. mamah. Mutlu geleceğin de in5 Postada vaki gecikmeler nazan itlbare alınmıyacağı cisi olmalıdır. Yılmaz Çetiner'ayın Süleyman üemirel seçim gibi. telgrafla yapılacak teklifler fcabul edilmez. Aziz büyüğümüz, babamu in yazılannın bu yönden faydapropagandasını yürutürken 6 MUessesemiz ihaleyi yapıp yapmamakta veya diledllı olacağına inanıyorum. Saygıbir çok taahhütlerde bulundu. AHMET HAMDİ ğine yapmakta serbesttir. larımla. Bu taahhütlerden bırısı ve belki GÜRSOY'un (Basın : 18109 • A • 10169/8983) de en önemlisi Personel Kanunu Yalçın TEMtZER ruhuna ithafen, ebedlyete tove bu kanunun memur maaşlanPATNOS tikalinin kırlnııoı gününe rastna geüreceği zamdı. Başbakan layan 4 Ağustos Perşembe iktidarı aldıktan sonra eayet tagunü ikindi namazını mütebii ki taahhütlerini gerçekleçtirakip Aksara? Valide Cemiinme5re koyuldu. Ama buradaki de memleketimizin seçkln hagerçeklestirme fiilen değil de lâffızları tarafından okunacak la oluyordu ve gayet tabiî nemevlide skraba, dost, ben> ticesi de fivasko. şehri ve din kardeşlerimiziD teşrinerini rlca ederiz. Ve nihayet geçici zammm AP Grupunda da reddedildiğini öğreE?i ve çoenklan nivonız. öz türkçe konuşmalıyız J Dostluklar ebedi olmalı Sağlam İratlı Mükemmel İşyerleri Sirkecide Doğubank İş Hanında Satılık Mağazalar D Peşin Fiyotlan 55.000 TL. dir Ankara Elektrik, Havagazı ve Otobiis İşletme Umum Müdörüiğünden Saidi nursi değil Saidi Iç ve Dış Lâstik Satın Alinar.aJe.tir. S MEVLIT Mudurlugunden • «Türk Bahçeleri» adh kitabın 1500 adedinin bastırüması işi 114.680 T L. tahmin bedeli iizerinden kapalı zarf eksiltmesi 18.8.1966 Perşembe günü saat 11.00 de Şişli'de Okullar Saymanlığında yapılacaktır. Bu işe girmek isteyenlerin a) 6984 TL. tutan geçid teminatı yatırdıklannı, b) Ticaret Odasında kavıtlı ve matbaa sahîbl olduklannı gösterir belgeleri ile bastıklan benzer kitap numunelermi gösterip eksiltme günunden üç gün öneesine kadar Akademiden alacaklan ehüyet belgesj ile birlikte hazrrhjracakları kapalı zarf teklif mektuplarını belli günde saat 10.00 a kadar Saymanlıkta toplanacak satın alma komisyonuna teslim etmeleri, postada olabilecek gecik" melerin ve telgrafla müracaatın kabul edilmiyeceği. bu işe ait şartnamenin iş saatleri içinda her gÜD Akademi kaleminde görülebileceği ilân olunur. (Basın 17628) 8965 STRDANTJK DAĞL1 (Özkaplan) Ue ERGİN DAĞLI Evlendüer Beyoğlu 2.8.966 Cumhuriyet 8990 DEVLET SÎRKI BÜYÜK TENZÎIIAT Ç ADI R D A 3.TX. Telefnn: TEŞEKKUR Vefatı ile bizlerl sonsuz acılar içinde bırakan çok sevgili eçim, annemiz ve ablamız cenazcsine bizzat iştirak etmek lutfunda bulunan. celenk gönderen, mektup, telefon, telgral ve aynı z&manda eve kadar gelerek acımızı Dayiaşân bütun dost ve arkadaçlara sonsuz teçekküre teessürümüz mâni olduğundan gazetenizüı tavassutunu rica ederiz. DOĞAB ve ÖZDAMLAC1 AİLELERİ Denizcilik Bankası T. A. 0. Beylerbeyi Şubesi Î E N İ BtNAS.INDA 8 AĞUSTOS 1966 TARİHİNDE HtZMETÎNtZDE. ÖZEL ÇEKtLİŞK K A TI L I NI Z Adres: Beylerbeyi Yalıboyn Caddesi No: 79,^50 İSTANBULDA SONİKt HAFTA MATtlVE VE SUARKLERÜE TAKSİM BELEDİYE GAZİNOSU ARKASİNDA ASİYE DOĞAR'ın FİATLAR: Loca Hariç 10. ÜNİVERSİTE TALEBELERİveÇOCUKLARA TENZİLÂT MATİNE: 18,15 SÜARE: 21.15 Radar Reklâm R90 8962 Ba«ıa 18202) 8979