23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHÎFEDÖRT 30 Temmuz 1966 CUMHURtYET James ••••!•!•••••••!!!••£* • • • • • " • İ Ü İ Ü Ü S İ İ İ S S Ü Î ; ; ; ; ; Dr.HO 90 Clesinger sallana sallana odadan çıkınca George Sand: «Evet?» diye sordu. Solange: tBabamm müsaadesini istiyeceğim» dedi. cMüsaade eder o, iyi biliyorum.» «Etmez! Kaldı ki, babanın t u konuda hiçbir »ey söylemeye hakkı yok.» «Asil babamı diyorura ben.» George Sand birdenbire öyle ;aşırmı;tı ki, eli ayağı boşanıverdi. «Ne demek istiyorsun yani, Solange?» «Stephane De Grandsaigne benim babam, Casimir Dudevant değil. Buralarda bilmiyen yok bunu.» «Dedikodu, başka bir şey de «Hayır, anne, gerçek. Utanıyor musun yoksa?» «Yo, ne utanacakmışım ! Sen?» «Demek doğru!» George Sand üzgün bir tavır1«: «Bu sırrı mezara kadar götüreceğimi sanmıştım. Niye zorla löylettin beni?» Solange hüngür hüngür ağlamaya başladı. «Zorla söyletmedim. Sen ağzından kaçırdın. öğrenmek istiyordum, evet ama, öğrenmek isteraiyordum da..» Şimdi hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. «Ben... ben istiyorum H, bu sırn mezara kadar götüresin. Ben de öyle yapacağım.» George Sand kollannı açıp kıîina sanldı. «Utamyorsun demek?» «Evet, anne.» «Bu söylenti üzerinde uzun zamandır düşündün durdun?» «Evçt..» «Ne tuhaf çocuksun sen! Kurallara bu kadar bağh olduğunu hiç sanmazdım ben senin.» Solange annesinin kollanndan sıyrıldı. «Sanmazdın ya.» «Bu kadar kurallara bağhsın, öyleyken demin...» Solange: «Jean'ı dokundurmıyacaktım kendime!» diye katıla katıla ağlamaya başladı. «Ayak direyecektim, gömleğimi çıkarmıyacaktım. Şimdi pişmanım! Evlenmemıze razı olmak zorunda bırakmak istedim seni, onu da başaramadım. Jean'ın gözünde kendimi küçük düşürmekten başka bir işe yaramadı yaptığım!» Annesi, soğuk bir sesle: «Pek sanmam» dedi. «Ondan önce de küçük görüyordu o seni.» «Sen onu anlamıyorsun, anne. Bana karşı saygısı var. Kaçalım, dedim, bunun lâiını bile ettirmek istemedi.» «Pek güzel bir teklifte bulunmuşsun doğrusu, Solange!» «Yo, kaçmaya gelince kaçmazdıtn ya.» George Sand üzgün üzgün basını salladı. «Ne yapacağım ben simdi seni, Solange?» Kız ağlarken ağlarken umutla gülümsedi. «Evlenmemize razı olacaks:n. Bırak kalbimin gösterdıği yoldan gıdeyim, anne, tıpkı senin yaptığın gibi.. «Kalbim çoğunlukla benim en kötü düşmanım olmuştur.» Solange : «Benimki öyle olamaz» dedi. Gözlerinde şeytanca bir ışık yanıp söndü, annesi göremedi. «Hayatına yeniden başlayacak olsan, kalbinin gösterdiği yoldan gitmez misin. anne?» George Sand açık konuşmak zorunda kaldı. «Giderim.» Solange gömleğini giydi. saçını düzeltti. Annesine sanldı, yanağından öptü. Kazanmıştı, biliyordu ki kazanmıştı. «Gidelim de Jean'a söyleyelim ki razı olduğunu?» George Sand gevşediğini hissediyordu. Razı olmıyacak olursa Nohant'da huzur bulabilir miy di ki? Clesinger gitmez, burada kaldıkça kalırdı. Kavga üstüne kavga olurdu. Maurice Guillery' den gelince daha da sunturlu kavgalar kopardı. Chopin'in sözleri kulağında çınlıyordu : «Ner'de kaldı senin özgürlüğe, insanîarın seçme 5zgürlüğüne inanışın?» Chopin'in de, başkalarının da bildiği gibi, George Sacd için pek değerli bir sözdü bu. «Gel, hadi» dedi, kızıyla odadan çıktı. Clesinger eğilerek onun elini öptü. «Şimdi Solange'ın çeyizini konuşabiliriz.» George Sand adamın bakışlarından açıkça okunan açgözlülüğe öfkeli öfkeli güldü. «Narbonne Konağı kızımın olacak. İkınize de yetecek bir gelir sağlar bu size.» Clesinger bir daha eğildi. «Eskisi gibi gene pek cömertsiniz, hanımefendi.» George Sand onların yakında evlenmelerine de razı oldu. Ayın 20'sinde Nohant'da evlenecek lerdi. Maurice'e mektup yazdı, haber verdi ama, içinden de : «tnşallah o güne kadar gelmez» diyordu. Chopin'e de yazdı, düğünde mutlaka bulunmasını istedi. «Sen Soiange'ı seversin, hep onun istediğini istemişsindir» diyordu. Chopin kısa, nazik bir karşılık gönderdi. Paris'te kaçınılmaz b;rtakım bağlantılan varmış. Ayrıca Solange'a da yazmıştı, «Umanm ki Clesinger'le ömrünün sonuna kadar mutlu günler yaşarsın» diyordu. Paris'e geldiklerinde onu kocasiyle birlikte görürse pek sevineceğini de sözlerine ekliyordu. Solange annesine bu mektubu gösterdi, George Sand'ın pek ağırına gitti. Chopin'in ne demek istediği açıkça anlaşılıyordu: Kızını görmek istermiş, anasını değil. George Sand içinden: «Gittikçe daha da çocuklaşıyor» diyordu. Ona mektup yazacak, bunu böyle açıkça söyleyecekti. Yalnız, çimdilik kafasını da. vaktini de alan bir alay daha jey vardı. Maurice ayın 20'sinden önce geldi, babasını da geürdi. George Sand'ın korktuğu kavgaiar çıkmadı, buna pek sevindi. Yalnız, hep birlikte yemek yerlerken sofraya çöken düşmanca sessizliğe dayanamıyordu. Casimir'i bir daha göreceğini hiç sanmamıştı doğrusu. Ama, şasüacak şey, başbaşa kaldıkları vakit Casimir ona pek yakınlık gösteriyordu. Hele onun Clesinger'den küçük görür gibi söz etmesi, ona «şu pis taşçı» deyişi George Sand' m hiç de hoşuna gitmiyor değildi. Maurice heykelciyi gene beğenmiyordu ama, bu işe artık pek kızmadığını da saklamıyordu. «Ne de olsa, yakında bütün bütün bana kalacaksın. anr.e» diyordu. Doğruydu bu. çünkü Maurice'in sever gibi olduğu Augustine Brault, George Sand'ın tam beğenişiyle, birine varmıştı. Solange, evlenirken, hem dint, hem de medeni nikâh kıyılması için ayak diredi. «Annemin serbest inanışlan var ama, ben tam bir katoliğimdir» diyordu. Casimir baykuş gibi bir gülümsedi. Maurice: «Fritz duysa pek sevinir» diye mmldandı. George Sand «Peki» dedi. îçinden de: «Fırsat bulursam Chopin'e söyleyeyim benim kızım üzerindeki etkimin hiç de onun sandığı gibi kötü olmadığını» diyordu. Casimir düğünden hemen sonra gitti. «Geçmişi unutmah» diyordu. «Aurore'u gençlik haliyle kalbimde hep sevgiyle anacağım.» Solange'la kocası ertesi gün balayına çıktılar tki hafta sonra da döndüler. Solange'ın eşyasını toplamaya gelmişlerdi. Kız, bütün bütün Clesinger'in etkisi altında kalmıştı, tıpkj onun gibi açgözlü davrandı. sonradan Maurice'e kalacak olan birçok aile yadigârlarına da el attı Bu arada. bir çıft gümüş çamdan üzerinde müthiş bir kavga koptu. Maurice şamdanları Clesinger'in elinden kaptı, Clesinger de onun elinden kapmaya çalıştı. Dakikalarca boğuştular. George Sand kanşmamak için kendini zor tutuyordu. En sonunda, sıyrıldı kaçtı, gitti eşyanın sandıklandığı yerden bir çekiç aldı geldi, Maurice'e onunla vurdu. (Artcatı v»r) piiniinnn T İ f f a n y /TIFFANY JONES Jonesn!H[n!Hiiiiiiii!ii!iii!!Hİ!iii!!!HHII!iJ!i!iJİ!!iJ!ii: Elif hanım BtRt TEiEFON MEJC ıSTED* OE l LA N Saray Belediye Başkanlığından 1 30.000 otuzbin lira keşif bedelli otopark yazıhaneleri inşaaö 2490 sayılı kanun gereğince kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur. 2 Eksiltmesi 11/8/1966 Perşembe günü saat 15 te Belediye dairesinde yapılacaktır. 3 Bu işe dair evrak Belediye Fen işlerinde görülebilir. 4 Eksiltmeye girebilmek için 2250 liralık teminat, 1966 yıb Ticaret Odası vesikası, keşif bedeli kadar iş yaptığma dair resmî belgeyi 2490 sayılı kanun uyarines hazırbyacaklan teklif mektuplarma koyacaklardır. 5 Telgrafla müracaatlar, postada vâki gecflcmeler kabul edilmez. 6 Teklif mektuplarının ihale saatinden bir saat önce Komisyon Baskanlığma makbuz karşılığı verümesi ilân olunur. 23/7/1966 (Basın 17857/8820) B konu ve resim: Ayhan Başoğlu \% SAAT Enerji veTabiî Kaynaklar Bakanlığı Devlel Su jşleri Genel Müdürlügünden Keban Barajı ve Hidroelektrik Santrah için Santral gezer vinci Satın Alınacahtır DSI Genel Müdürlüğünee Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Yatırımlar Bankasına âza memleketlerin imalâtçüanndan santral gezer vinci ve müştemilâtı fiat ve teklif isteme suretiyle satın nlmacaktir. Gezer vincin kaldırma kapasitesi takriben 550 tondur. İhaleye iştiralı etmek îstiyenlerin belee almak üzere en geç 17 Ekim 1966 saat 17 ye kadar DSİ Barajlar ve Hidroelektrik Santrallar Dairesi Başkanlığına (Rüzgârlı sokak, Çatal Han. Ulus Ankara) müracaat etmeleri gereklidir. Müracaat eden firmalar kendilerini ve imalâtlarını tanıtan broşür ve katalogları ve 1950 senesinden bugüne kadar j'aptıklan mümasil vinçleri gösterir bir belgeyi dilekçelerine eklemelidirlerTeklif evrakı belge almış olan finnalara Ekim 1966 ayı içinde gönderilecektir. •fl Biyografinizde karanlık soyaduuz «Uyuşuk». bir nokta var: Neden , (Basın A 992217820/8822) § 1 123456789 1 II 1 I 1 1 inecek. 8 Hacıların Mekkeden sonra ziyaret ettikleri şehrtn halkından. 9 «O gün evlenmis kız» karSilığı İkl söz. VTJKAKIDAN AŞAĞIVA: 1 Doğum yapabilecek cinsiyete sahip olma hall. 2 Kunırnuş çamaşırları olduğu gibi buruşuk iıalde bırakmaya sebep olma hall. 3 .Koşup gelen* mânasına Osmanlıca karma bir söz. 4 «Tekaüt edilraiş» ln iki başı, şair Nabi'ye göre farenin hasretinden ölen. 5 Taşıtların yaptıklan is, tersi bir emirdir. 6 Bir 4 80 Evin bütün camlarını ve kapılarını tutun. Jandarmalar gelinceye kadar oyalıyacagız onları. Bu sırada Drumson getirdiği tüfekleri dağıtmaya başlamıştı. Maxwell bir köşeye büzülmüş Augusta'yı görerek ona seslendl. Sen de bütün kızları toplayıp en üst kata çık ve oradaki en battal odalardan birini sığının. Augusta gitmeden önce sevdigi adamın yanma yaklaşarak boynuna sarıldı. Seni çok seviyorum. Maxwell. Sana bir ha] olursa yaşıyamam bunu bilmiş ol. Sonra Drumson'a dönen genç kadın bu sefer ona seslenmişti. Drumson onu sana emanet ediyorum. Benim için koru onu. Benim ve doğacak çocuğum için. Asi köleler ellerinde meşalelerle ön kapıya dayanmışîar, durmadan tartaklıyorlardı. Evdekiler ıse ateş etmiye başlamışlardı. Fakat bir ara nasıl olduysa en battal pencerelerden biri kınlarak içeriye bir gölge atladı. Cytie'ydi bu Elinde bir de tüfek vardı. Odadakilerin hepsi gafil avlanmışlardı. Zenci tüfeğini tarn Maxwell'in sırtına çevirmiş deli gibi gülüyordu. Drumson ne yapacağını şaşırmıştı. Odadaki iki köle ise silâhlarını attıklan gibi kaçmışlarcü... Drumson Augusta'nın sözlerinı düşündü; bir anda kararını vermişti... Ve zencinin tüfeği ateşlediği sırada genç adam k?nd:rj L f SIYAN ASK na gelince ikiside korkuyla irkülverdiler. Augusta orada en sevdlği kölesinin cesedini bulacağmı biliyordu. Ve bütün cesaretinl toplıyarak tokmağı çevirdi. Gördüğü manzara birden başını döndürmüştü. Orada, devrilmiş bir masanın kenarında yatan karartı o neşeli, yakışıklı oğlana mı aitti? Augusta biraz daha yaklaşmıştı. Hayır. hayır olamazdı Bu kafası kopuk, vücudu ezik şekilsiz şey Drumson'a ait olamazdı Bir ara gözü kanlı vücuda yapışnuş bir deri parçasına illşti. Bu genç zencinin her zaman boynunda tasıdığı muskasıydı. Augusta itinayla onu alarak cebine koydu. Muskanın kanları eteğine bulaşmıştı. Bu arada birisi haykırarak kendinl yer attı. Bu bensondu. Drumson'un hiç ayrılmadığı arkadaşı. Genç kadın birden kendini toplıyarak gözyaşları tçinde onları seyreden Lucrece'e döndü. Çabuk beyazlara mahsus guzel bir tabut alarak gel. Drumson beyazlann mezarına gömüles cek. Lucrece şaskınlıkla gözlerini aç mış âdeta haykınrcasına sordu Beyazlann mezarına mı? Za\alh Drumson. Nihayet hürriye ISTAMBUL TİP FAKÜLTESI DEKANLIĞINDAN Yazan : KYLE ONSTOTT \Çeviren : SELMA tine kavuştu demek. Benson ise bu kanlı vücudu kucaklamış yüzünü onun kanlı göğsüne sürüyordu. Dünyanın en asil en yüksek kölesi olduğunu ispaf ettin kardeşim. Huzur içinde yat. Ve Drumson bir beyaz mezarlığına gömüldü. Ölüm ona sadece hürriyetmi iade etmekle kalmıyor aynı zamanda mensup olduğu asil Haussa nesline lâyik ol duğu mertebeye ulaştınyordu. 9 Aüx torununun feci akibetir.i hasta döşefinde duymuştu. Derhal Augusta'yı çağırtarak halsiz bir tavırla olanları bütün tefer ruatıyla dinleyince aniden canlanır gibi oldu. Demek Drumson hür bir beyazdı artık, bütün yaşantısını feda ettiği siyah aşk nihiyet mükâfatını görmüştü. Augusta ona Drumson'un üzerlnde bulduğu yırtılnuş muskasını verdiği zaman Alfat karsısında Tamboure'yı görür gibi oldu. Genç kadının şaşkın bakışları arasında büyük bir huşu lçfnde mınldanıyordu şimdi Tarnboura! Afrikanın hür toprağı ebedi ışkımızın hürriyet muskası olacak! SON 1 (6965) lira () kuruş keşif bedelli FiziyoPatoloji kürsüsü Elektrik işî açık eksiltme ile ihale olunacakbr. 2 İhale, 4/8/1966 taribine tesadüi eden perşembe günü saat 11,30 da Tıp Fakültesi Merkez binasında toplanacak olan AJLP Komisyonunda yapılacaktır. 3 Geçici teminat akçesi (522) lira (38) kuruştur. 4 Bu işe ait keşif, şartnatne ve diğer evrak Universite Yapı İşleri Başkanlığında da görülebilir. 5 İsteklilerin ihale gününden üç gün evveline kadar İnşaat KontroJ Bürosuna tnüracaatla ehliyet belgelerini almsları ve 1966 vıh Ticaret Odası belgelerini Komisyona vermeleri lâzımdır (Basın 16798/8819) Maxwell'e siper etmişti. Drumson göğsünde bir sızı duyarak yere yuvanlanırken camdan içeri giren bir sürü siyah ayak görerek kendinden geçmiye başlamıştı ki, sahibinin yamnda olmadığım farketti. Demek ki kaçrnaya muvalfak olmuştu. Beynine doğru balyozlar iniyordu adeta. Kendi ırkırun bir beyazı koruduğu için onu linç etmekte olduğunu hissederken gözlerinl kırmızı bir serit kaplayıverdi. Kulağına en son gelen bir borazan sesiydi Ve genç adam son nefesini verirken yetişen Jandarmalar bütün isyancüan oracıkta oiçmişti. Ormandaki yangın da söndürülmek üzereydi. Giineş doğarken malikânenin manzarası tuyler ürpetecek clnstendi. Bahçe bir kan gö'.ü haline gelmişti. Asi zencilerin ölüleri ise bir yığm teşkil ediyordu. Evin içinde herkes derin bir sessizlik içinde hareket etmekteydfler. Marwell yatağında yan baygın yatıyor. Augusta ise bas ucunda ağlamaktan şişmiş gözlerle duruyordu. Hammond uir ara yeniden dalınca Genç kadın onu Regine'e emanet ederek Lucrece ile birlikte odadan çıkmıştı. Geceki f&ciar.ın döndügü odanın kapısı çeşit alaturka saz çalma uzmanları (çogul), bir soru SOLOAN SAĞA: edatı. 7 Kar1 cKazaya uğrayıp yere çarpan şısındakinİD a k java taşıtı» anlamına ikl söz. 2 lını başka yo•Bana guven!» mânasına karma bir ne çevlren. ü f u emir. 3 Futbol maçmda çekilenren Kuvvet. > » lerden, tersi «sahip» demektir. 4 Çevrilince «erVaktiyle tekkelerde okunurlardı (çokek cedi mânağul). 5 Dudak (Divan EdebiyatınUflnKt) »ulmaıanıı sına gellr l i k i da), tersi «umumiı demekür. 6 söz), tersi Oir Yardımcı çekirain kökü. 7 Üzünedattır 9 •Kollannı ayaklarınj tülü işlerin ruhurauza verdlği, Hrisaçıp vücudııntın kuvvetinı tazelelo tlyanlara göre kıyamette İsa oraja karşılıSı bir emlr l6 9 1 " ! w j • m M 1 2 3 4 36 7 8 9 f RAKÂMU BULMACA Şoför Alınacaktır Ankara Elektrik, Havagazı ve Otobüs jşletme Müessesesi Umum Müdürlügünden Otobüs Işletmemizde ihtiyaç zulıur ettikçe istihdam edilmek üzere yapılacak amelî ve nazart imtihanla askerliğini yapmış husust ehliyeti bulunan ve 40 yaşından yukarı olmıyan şoför alınacaktır. İmtihan her hafta Pazartesî günü Otobüs İşletmesi Müdürlüğünde yapılacaktır. Taliplerin tercümei hallerini belirten fotoğraflı bir dilekçe ile Otobüs İşletmesi Müdürlüğüne müracaatları. (Basın 17721 A. 9782/8818) • DB B Oftnfefl natraacanır Oalledllm]» «ekB NASIL HALLEDİLECEK? VukartdaH rakamb bubnacada sadeee « tane anahtat (ıpacu) ve R tane sonuç »ardır B09 olao 12 karenın ıçıne I deotf'aKadar aygun oırer rahaıtı KOjarak ve toptama. çarpma çıkartma bölme ışaretlertne dikkaı ederek toldaa «ağa ve rukandao aşajby» balmscads eöstertleo fonaçlan bnlnnoz Biraı vaktinfzl «lıı ımn ho* vaktinizt hojç» eeçfrmts olnrronuz
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle