03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAIIÎFE İKİ yB 1966 CUMHIHET YİNE GERİ1İK ve İLERİLİK BASAMAK1ARI umhuriyette çıkan «Gerilik ve İlerıUk Basamakları» başlıkh yaznnı bazı okurlar fcendi mralarında tartışma konusu yaptılar. Nevzat Ayasbeyoğlu'nun ifci yazısı Ue Dr. Raif Bensan'ın yazılannı gördüm. Amacım bunlara cevap vermekten çok, konunun enine, boyuna tartışılmasının gerekli ye faydalı olduğunu belirtmektir. Gerilik ve İlerüik Basamaklan açıstndan bütfin toplnmlar eşit durumda değildir. İleri toplurnlar kendi aralanndaki açıklıkları kapatmak için yarış ediyorfar. Geri toplumlar da hem birbiriyle yarış etmek, hem de ileri toplumlara yetişmek zorundalar. İleri toplumlann ne raman bu ise giristiklerini, nasıl başarı sağladıklarını, daha kesiıı bir sözle Uerlemenin anahtarını nasıl ellerine geçirdiklerini kesin olarak ö'ğrenmeden geri toplumlar aydınlık bir yolda ilerliyemezler. Bu tartışmalarla bu anahtarlan halka kadar ulaştırmaya çalışmak zorundayız. Aslında bunun çoktan yapılması gerekirdi. Geç kaldığımız için dövünmiyelim. İlerlemenin yoluna kitle ile beraber girebildiğimiz ölçttde başan sağIıyacağımıza inanarak geleceğe güvenle bakalım. :: DOGAN NADI •••• •••• ••••••*•#•••••$ Ah cânırr AtatürkL Prof. Fehmı YAVUZ larca söz konusu olamazdı. Çünkü içtihat kapısı çoktan kapanmıştı. (Bazıları içtihat kapısmın hiç bir zaman kapanmadığını söylerler. Belkj doğru dur. Ancak faydalanılmıyan bir kapı açık, ya da kapalı olmuş neye yarar.) Hayat durmadığına göre başka bir kapının zorlanması gerekmiştir. Onun da adını koymuşlar, hem de şeriatla hileyi bir tertipte birleştirerek «Hüei Şer'iye.» Yalnn bu bir çift söz bile din adına toplumun sağlığını, ekonomisini, eğitimini, idaresini, kültür hayadnı kontrol etmek iddiasında bulunanlann samimiyetten, hak duygusundan ne kadar uzak olduklannı göstermeye yetmez mi? AK te yandan içtihat kapısmın kapatüması, ya da kullamlmamış olması yeniliklerin reddi, tembelliğin, gericiliğin açıkça kabulü demektir Büyük dilci Şemsettin Sami'nin Kamusu Türkisinde «içtihat» karsıhğı olarak şunları buluyoruz: «Çalışıp çabalama . Sayü gayret... Babı içtihat sünrülerce mesdudur.» Ilerlemek, mevcudu beğenmemek, daha iyiyi, daha doğruyn, daha güzeli aramakla mümkündür. Bu ise yeni bir davranıs, bir hayat gb'rüşü ve yaratıcılık ister. Daha doğrusu bu dünyayı benimsemeyi gerektirir. Bugün ileri gördügümüz memleketler bu dünya İle uğraşan fikir adamlannın sayısını arttırdıkları, seviyesini yükselttikleri ölçüde yol almışlar, başarıya ulaşmışlardır. Bu alandaki yarışma başdöndürücü bir hızla devam ediyor. Teknik ve ekonomik alandaki gelişmesini, sosyal hayatını ilmin kontroluna emanet eden, dinî inançİarı ferdî vicdao meselesi olarak kabul eden memleketler aklını kullanmasuıı bilen insanlan yetiştirmeye çok önem veriyorlar. Memk>ketimizde bu gerçekleri görebilenlerin savısı son 45 yılda durmadan artmıştır. Din adamları arasında da körükörüne eskiye bağlılığın, dine saygı adı altında köhne kurallarla, hurafelerle toplum hayatını kontrola kalkışmamn ileriememizi engellediğini kabul edenlerin sayısı az değildir. Bunun en açık örneği bir çok din adamlarının ve dini şahsi çıkarlarına, politik amaçlanna âlet edenlerin kendi çocuklarını, yakınlarım Kur'ân kurslarına, hafız okııllanna, imam ve batip okullarına defil. lâik öğretim kurullanna, kolejlere, Avrupaya, Amerikaya göndermeve can atmalandır. • ••• • ••• • ••• • ••• • ••• •••• Durumun vaziyeti C Neresinden tutmalı ? Çekecekleri var Meraklı bir hâdise Sorguya suale dair Herkes para sahibi olmalı • ••• •••• • «•• ••«• II ••*• •••• •*•• ••«a ::: :::: Durumun vaziyeti flmcm ama, Türkiyemiz tadı kaçmış bir memleket oldu. Gösterilerle. bildirilerle, sesli sessiz yürüyüşlerle, Meclis salonuna kadar giren zaman zaman kanlı kavgalarla. yine zaraan zaman içine küfür de karışan bitmez tükennıez münakaşalarla hep birbirimize girmiş bir haldeyiz. Z8 Nisanın sebeplerf meydandaydı. Bugünkü durumun nereden çıkıp geldiğini. doğrusunu isterseniz, ben pek anuyamıyorum. Siyaset desem, böyle siyaset olmaz. İktidar hırsı desem, böyle Iktidar elde edilmez. Taro tersine. eldeki de kaçar. Bu işlere fiOen karışanlara da sorduğum oluyor. Şöyle, inandjrıcı bir cevap, bir izah alamıyorum. Sanki, bir görünmez kuvvet. mütemadiyen bizleri birbirimize karşı itip dunıyor gibi. Velhasü, şu güzelim hahar çünlerine, vine asık suratlarla girdik. Şair Nedim'in şu meşhur beytini: Mukassl görünür meyhane taşradan ammâ Bir başka ferah. başka letâfet var ıçinde gelin bir parça değiştirelim (vezinden cakmadığım için işin o tarafını Yusııf Ziya Ortaç dostumu za bırakıyorum). Râhat görünür Türkiye turıste ammâ Bir başka belâ, başka felâket var içmde «Kezalet» de olabilir. n büyük ölçüde din adamlarının kontrolunda idi. Serbest düşünme, tenkid, şüphecilik, bir kelime ile insanların etrafında olup bitenlerin nedenlerini din kurallart dışında aramak hos görülmüyor ve çoğu zaman cezalandırılıyordu. öte yandan dünya işlerine öncelik vermek onlar için de pek kolay olmadı, ama bir kere hür düşünceyi engeiliyen zincirleri kırarak her tfirlü kahpların dışına çıkmaya, akıllarını kullanmaya, olayların nedeninı aramaya başladıktan sonra derece derece bu yolda hızla ilerlediler. Bunu yapamıyan toplumlara ise bugün geri kalmış memleketler deniyor. Az gelişmiş, gelişmekte olan, iktisaden az gelişmiş sözleri de bu memleketlerin gönlünü hoş etmek için yer yer, zaman zaman kullamlmaktadır . izim de zamamnda aklı kullanma yoluna girdiğimizi gösteren çok değerli bir örnek Fatih'in davranışıdır. Istanbulun muhasarasmda top kullanmak. ttalyadan ressam getirterek kendi portresini yaptırmak, zamanma göre en büyük ileriliktir. Ondan sonra olup bitenleri hep biliyoruz. Matbaa yüzyıllar sonra memlekete, hem de dini kitap basılmamak şartiyle giriyor. Zamanm modern ra«athanesi «seamet getırir» gerekçesi Ue yıktırılıyor. (1579); ilk uçma tecrübesi yapanlar tehlikeli görülerek İstanbuldan uzaklaştırıldıktan sonra göz hapsine «lınıyor: büyük askeri, siyasi kararların alııımasında müneccimlerin. rüya yonımculannın rolü artıyor. Bir kelime ile bütün toplum hayatı, sağbğı, cğitîmi, ekonomisi idaresi, sanat ve politikası ile din maskesüıe bürünerek kendi çıkarlannı yürüten bir zümrenin eline geçjyor. Bu zümre yeniliklere karsı direnmeyi en şerefli bir dinî görev saymıştır. Camilcrimizin süsü olarak kabul eüigimiz minare bile ilk yapıldığı zaman bunların tcpkisi Ue karşılaşmıştı. Dinde yenilik, değişiklik, yeni içtihat zaten on yıl öncesine kadar dinî taassup içinde idiler. Onlaruı B ugün ileri saydığımız toplumlar 400 • 500çabaları da siyasal, toplumsal, ekonomik alandaki :::: ••!• ; ••*• •••« ••«» • ••• • ••• B Sonuç ir gerçeği belirterek yazıya son vermek istiyoruz. İlim, ahlâkın, doğruluğun, saygmın dışında değil yanındadır. Ancak bütün bunları değişmez kabplar içinde çürütmek yerine günün koşullanna, ihtiyaçlanna uygun bir yönde geliştirmek yolunu tutar. Pedagoji, sosyoloji, psikoloji, toplum kalkınması alanlarında yapılan sürekli araştırmalar, geliştirilen >ol te yöntemler geleceğe güvenle bakmamızı sağlamaktadır. Dini, Tanrıyı gerçek ağırhğına kavuşturmak. ken di tembelliğimizi. beceriksizliğimizi örtbas etmek için bir kalkan, bir neden olarak kullanmaktan bir an önce kurtulmak. etrafımızda olup bitenleri belli yol ve yöntemlerden, ilimden faydalanarak değer lendirmek suretiyle ılerlemek için gerekli olan anahtarları elde eder, basamaklan hızla atlıyabiü riz. B Neresinden tutmalı? O azı meselelerımız var, resml hususi ıstısnasız hepimız şıkâyetçiyiz. Fakat, her kafadan bir ses ç:ktı*ı için mj nedir, bir türlü bir çaresini bulup. işın ıçinden çı kamayız Meselâ, alalım. şu meşhur kırtasıyecilığımızı. . Adanada toplanan iRınci grup valiler içtimamda bu dert. vıne. »••••••••••••••••I ••••••*••••••••••! md deşilmış. Herhangı bır ışın, bır çok imzadan geçmesı zarureti yıizunden, boşuna bır sürıi zaman kaybedıldığıne ışaret edılmiş Hattâ, bir de güzel misal venl mış: Eskişehirdekı Yunus Emre Öğretmen Okulunda bir tbren yapılacakmış. Bu hususta Bakaniık ' tan gönderilen bır yazı, kalemden kaleme, masadan masaya, elden e | le dolaşa dolaşa. ancak tören 5a pıldıktan sekız sün sonra verıne varmış Öyledır Sekız gun sonra yıne 1yi. Hiç varmamış da olabilirdı. Çekmelerden birlnde unutulup tcalması pekâlâ mümkündü. İşte üzerinde, halkla beraber, valiler gibi yüksek devlet memur I Urınm da mutabık oldugu bir me 1 sele. Çaresi? Onu kimse bulamıyor. Yağlı güreş pehlivanlan gibi Hani, meydana çıkarlar da, hasımJar birbirinin neresinden yakalayıp elense edeceğinl kestiremez. Biraz ona benziyor. Ah cânım Atatürk, ab sev^ı Atafirk, sana neler b«yuz : Sen olmasaydın, şimdi bafımst ve önür bir millet olalmiydik? ' Oknyorum ve okuyorum (^ oku»tn düsünüyorum aranlık çünieri. Düsman dört bir ^ndan cıkmış memleketananlı itibarlıları : Kadere boyun eğelim, drorlar. Osmanlı aydınları : Amerikanın güdümünüfetiyelı».diyorlar, Sen de : Bağımsızlığı korumak ifea çarp.^alım, diyorsun. Osmanlı aydınları : Savaşmak için silâhımızcok, nullet yorgun, kanfilecek diye diretiyorlar. ya. Eskişehirden Senatoya aday seye kalkmışlar. Bereket, bir turizm Sen : • j çildi. şirketinin aracılığı ile mesele Ut Bafımsızlık için çarpışaf^ız, diforsun. 1 Tebrikler. İnşallah asü seçimi de lıya bağlanmış. Osmanlı avdınlan çırpınıyoBr : kazanır. Böylece, biz de değerli Bizde gümrük muameleleri, son bir senatör kazanmış oluruz. Pasa, diyorlar, maceraj atılmı. kan döküleeef" .Ilarca Yalnız, otomobil kullananlar bivuraşmak gerekeeek; şehitler *rmet'en bıktık savas ydanla lir, aküyü (azla dnldurmamalı. rında. Gel Amerikanın himaveoe girtlim, inat etme i Sonra, keskin sirkenin küpüne Sen çene : I verdiği gibi, akü de arabaya zarar Ba|ımsızbgımız için çarRaca;" ya tam bafımflık, ya da verir. ölüm. divorsun. • Maamafih boşaltma (de şarj) uEy Koca Atatürk. bakıvorlr kitâkülmeziradet yenilmez sulleri vardır. Otomobiller de uazmin \ar. katılıyorlar sana. » l e t bajımsızlık ıcin !9'dan 1922 mumiyetle klikson calarlar. F.K. senelerde. cpejce nafıfledi. Ama. Eylülüne kadar kanı revan iıyie carpısıvor. Bunc*ehit veriG. bu işi zannederim bağırıp çaanlaşılıyor ki, vahancıya vine fazla ğırmakla yapacaktır. yor, bunca yaralı. Analar, dedter, cocoklar, bas koyorlar bageliyor. Çünkü. veryüzünde, bu çeEh Senato Irürsüsü ne güne dugımsızlık yoluna. j şit sorgu sual. hemen hemen taVe kazanıyornz bagımsızlıgıim. f tnamen kalktı eibi bir şey. KimNe Sevr paçavrasına boyun çjyonz, np Amerikafcimayesine senin cebinizdeki parayı sordugu, iltifat ediyonız. Millî Kurtulus %vs$ı»da ödfdiçimizınlann beyahut, çantanızdaki öteberiyi d v deli. senin dedifin gibi tam bafensızlık karşılığıdır. diklediçi vok. Ah cânım Atatürk. ah sevgih Atarörk sana nel borelnyuz Muameleleri ne kadar hafifletsen olmasan biz bağımsız milletolabılir mi\dik? I î Kurtulus V sek. biz o meşhur «her yabancıya Savasını yapmavıp, sehitler vernjgek. kan dökmeselanımızı dikötü kişi çibi bakmak» zihnivetişimize takıp mücadele etmesek d anndan Amerikahimayesine mizin kiikünü kazıyamıyoruz. çirecektik. ruyor? Yedi sene ora\a çıkar, de İşin hoş tarafı İtalyanları çileşarj olur. den çıkaran o formalite kâırıtlanKimbilir o zaman neler olac«tj? jr Üst tarafını, onu dinliyecek olan, nın bir sahifesinde, dört lisanda Ve kimbilir simdi ne halde oltaktık? sayın senatörler düşünsün. «lıoş geldiniz» vazılı. Büyük bir ihtimalle AmerikMar vurdumuzâa rleşmiş buŞu kâğıtları bir vırtıp atabilsek lunacaklardı. «hoş geldiniz» e lüzum kalmadan. Devlet mekanizmasma el ata»iiiardı, hükânetive idarenin herkes kendi kendine hos gelecek her katında Amerikalı yüksek ntmnrlar ve ujmar bize akıl bocahğı yapacaklar, içişlerimize krıucaklardı. E|er sevçili Atatürk, sen kab.1 etsevdin Anetlılar Millî Qelki hatırlarsınız. Geçen AğusEfitim işlerine de el atacaklardı. %nllara kadargiekler. eçitim tos ayında tngüterede beş sistemlerine karısacaklar, Anadolya dağılacaktr.pillî öfretim gangster bir posta trenini soymuş denen bir sey kalmıyacaktı. ' 76 milyon lıra alarak kaçmıştı. Bu beş soyguncudan valruz bır tanesı Kimbilir belki de sirketleriyl, kumpınyakrıj Anadolma yakalandı. Öteki dördü hâlâ orta ve tstanbula yerleseceklerdi Ameifcalılar Petpllınizi, madenlarda yok. Bir sigorta şirketi bu ^ * üzel soylüyor Saym Başbakan: lerimizi, millî kavnaklarımızı kotrol altına »acardı. Banka«Aklımızı başımıza toplıyalım heriflerl bulana 7,5 milyon lira larımızı bile kendi dileklerine zat çtvirtceklrd Ve kimbilir dıyor, zengımn elındekını taksım etınükâfat vaadedivor belki devietimizin kanunlarını bilı onlar bazı«arlı. mek yerme, diyor herkesı zengın Ah seveili Atatürk. sana nelerborçlo aldı^urtn simdi daha etmenın vollarını Dulalım» dıyor iyi anlıyorum. Eger sen Amerikanı jüdünıiinSo tıan kabul etDoğru söze ne denir? Elbette seydin. büyük bir ihtimaUe Ameriblılar dıs plitnnıza da karıöyle yapmalı Kını ıstemez herke sacaklardı. Onların evet dediğine b dr eıet.onln hayır dedisın zengın olmasıru, herkesın refah fine biz de havır demek zorunda alacaktık. ıçmde yaşamasını. Ama, gelgelelim, o kor olası «yollar» yok mu Kimbilir belki de simdi askerlel de Anadiuciuslenmiş oluronları nasıl bulmah? lardı. Mılli Savunmamıza kadar e »larlardı »el de... En gizlı Akla, bır ikı pratik çare geliyor: devlet sırlanna burunlarını sokartrdı. Şimdı, Dizım üç eskı ve azılı Meselâ Milll Piyangoyu ayda bir Ama rüce Atatürk senin nz»k|örusun fiti bnnları hesap gangsterimiz dunyanm dört bir ta değıl her gun çekmeli etmisti ki : rafma yayılacak, kaçak tngiliz Yıne meselâ. at yanşlanm da Amerikan güdümünü istemiıorDm, t^ fımsızlık .. degangsterlerinin nerede olduklarını her güne çevırmeli. ve atlara çok bulacak, ve 7,5 mılyonluk mükaia sürpriz vaptırmalı miştin. tı alıp memlekete getirecekmış. Bir de demeseydin. bir de Millî Knrtn.'a^aifi yapmasaydık Bütun dunya polıslerinin, ve onve bir de Amerikan himayesine fireydik s«n( simdi millî selarla beraber, milletlerarası (tnrefimizi kırıcı nice durnmlara düseriik. Yırpv bağımsızlıgımıterpol) polis teşk;lâtının başa çıza bile tecavüz edebiiırlerdi, Türk Bahknı«ri Amerikalılan kamadığı bu işı nasıl yapabılecekmuhakeme etmekten alıkoyabilirlerâ, Uıplllfonları hortlataler. bilemem Ama kararı vermişler bilirlerdi. Adamlan vakalavıp parayı alacakKimbilir bejki de paata vr ggmıfJc in*»**»» «Ilerinde tular tarlardi; devletin gizlt teskilitına Hdar <ı«rhJb«r seyi elleriEğer muvaffak • olurlarsa, artılc ne geçirirlerdi; memleketi iktisadi bakın^ı If ıvrak bağlarlar Yıne yıne meselâ, Danka ıkraml.venı gangsterleri aramayı eski sömürürler. ve : yelerını (onlar özel oldugu için!) gangsterlere bırakmak suretiyle günde iki defa dağıtmaü. dünya polıslerinin işi bır havli ko Sizi himayemize aldık, size yardın diruz .. iddiasiyle Bunlar ve bunlara benzer tedlaylasacak safarlardı. Kimbilir belki de. küstıhlıklanj «rıp : birlere ilâve olarak bir defa kazaİ>mek, yalnız çivi çiviyl degil, Sizi Küçük Amerika yapacajr, bile 4rSinana ikinci defa kazanma hakkı gangster de gangsteri sbküyormuş Ah cânım Atatürk, seni okudıkça, »»l.urtulnş Savasına tanımamah ki servet tylcene dazahır. efildikçe seni daha iyi anlıyorum. İyi ki < «• Amerikan bimağılsın. yesine girmemissin de savasmıssu, bnnaşfn kanı helâl olBöylece, kısa zamanda tıerkes sun bu yollara! değılse bile, her nalde pek çok vaEğer sizler savasmasa idiniz u Aro«HlJıimayesini kabul tandaş zengin olur. etseydiniz, biz simdi maazallah nevlnrdctr Gerçı işin şakaya tahammülU m^t emlekete 203 tane İtalyan tuyok ama. ne yapilım kı, bu su rist gelmiş. Gümrükte sorutunlann pek ciddiye tahammUlü lan âhret suallerinricp o kadar sıyok. kıbmşlar ki vazgeçip geri dönme• * * * Meraklı oır hâdise Herkes para sahıbı oımaıı Sorqııya suale dair T E Ş E K K Ü R Sevgıli Annemız ve Anneannemiz !•••• H4YRİYE BÖREKÇİ'nin (Merhum P. Albayı Galip Börekçinin eşi) Hastahğı esnasında ve vefatı dolayısıyle bizlen alâka, yardım ve şefkat yatmuruna tutan akraba, eş dost bütün sevdiklerimize elemll kalblerimizın şukran borçlanm arzederiz. EREıNKÖY BÖKEKÇt AHTUNA B İ ^ R AUeleri (Cumhuriyet: 4715) AIÎIN KifAPIAR JNAR Oekecekierı var ile, epey bir süredir ortalarda görünmiyen F.K.G. dostumuza, bir ay kadar evvel, gazeteci arkadaşlarımız sormuşlardı: Nerelerdesiniz üstad? G da cevap vermişti: Şimdilik akümü dolduruyorum. Bu akümülâtörden ncyi kasdettiyse onu, her halde, doldurmuş olacak ki nihayet vine çıktı ortaensubu oldugu M Halk Partisinin birCumhuriyet «azizliği» Türkiye'nin en büyük kültür mecmuası Hayat AŞK ve GÜNflH UNUTULMAZ 8/1 AŞK'MAN' TARİH MECMUASI 100 SAYFA 250 KURÜŞ Beklâutcilık 1887/4720 (HAROLD ROBBINS) ^ V Amerıkada hâdiseler yaratan bîyük tllmı. Ba roman filme alınmış, başrollerini RJSAJt rWARD ve BETTE DAVİS ynamştf Adres: Babı3 Cad.', arrhuriyet 4753 4. Say • Çıktı YENİ RITÜLAR Varhk Dergisi bu ay başı çılin sunar: 4 Lira. 1) Varlık Şiirleri Antolojisi, 5 Lira. 2) Dünyada ve Bizde Sendittcılık,' 5 Lira. 3) Bertraad Russell: Saadet Yolu, 6 Lira. 4) Alberto Moravia: Romalı Kadı*™». 5) Robinson Crusoe: Daniel De F ^ a ^ N'abi) 2 Lira. 2 6) JeanPaul Sartre: İş İştn GHRo«a»' 7) En Güzel Dünya Masallal (N.taliT) 1 İ2ndık 3178/4722 En mükemmel servis ve en modern jet'le uçar mısınız? Lufthansa'nın sabahları erken kalkan JetIcriyle Avrupa'nm her şehrine birkaç saatte varabilir ve Kuzey Amerıka'nın butua bellı başlı merkezlerine de aynı gün ulaşabilirsıniz. Lufthansa, Avrupa Jet ismini verdiği dünyanın en modern orta mesafe jet'ı olan Boeing 727yi kullanan yegâne Avrupa havayoludur. Yolcunun istediği herşeyimükemmel servis, en modern jet, mukayese edilemıyecek nezâket ve dakikliği Lufthansa'da bulabilirsiniz. Yolculuğunuzu uçakla yapmak istediğiniz zaman IATA seyahat acentanızdan Lufthansa'nın dünyanın her tarafına yaptığı servis ve yük naklıyecinizden Lufthansa Supercargo hakkında malumat alabilirsiniz. Lufthansa dünyanın her yerinrte kendi evindedir Boyacının her yerde". ar adığı 1 ' EKŞİOGLU FIROALARI Mimarlar Odasından : PIYASAYA DAĞITILDI ERZURUM KENTİ İMAR PLÂM YARIŞMASI KOLLOKJfLTVIU 10 Mayıs 1966 salı günü saat 16.00 da İmar v« İskfin B?kanhğı Konferans salonunda yapılacaktır. Yarışmalar Jüri Düzeni Yönetmeliği uyarınca kollokyunıda sadece yazılı sorularm cevaplandırılması gerektiğinden, Üyelerimizin yarışma ile ilgili yazılı sorularını, yarışmalar kornitesi ve jüriye iletılmek üzere 6 mayıs 1966 akşamına kadar Mimarlar Odası İstanbul Şubesine göndermeleri saygı Ue rica olunur. Cumhuriyet 4753 li'iTiı i\i fıprıkak Fabrıkamızm elektrofıhtre, gjz kaar,1' ^ n 'vesair teslsatının mevcut resimlerine uygHi ob c a pmuğu üstüne galvaniz sac kaplamak suretıjle ^berJOO metrekare tecrit işi pazarlık suretiyle yyaptffilacaj y p B işe gerekli bütün malzenıe falfca cu edilecektir zenıe cu di Bu ş İşe talip olanlar nakinato ve bübne, ırmicens, kaynak l l l vesair işler için gerekli diğer tecMzatı!n<lU •önin edecektir. Projelerin tetkik veya teminl içiıı rfabln iınir Çimento Fabrikası T.A.Ş. Müdürlüğüne 15 Ma) 1 9 6 t a i l i n e k a d a r müracaatlan rica olunur. P.K. 384 İzmir j Telefon: 39820 BOYACININ SANSI NECATBOYA FABRirfASI KeklamcıliK 1668'470» G17LERTAN SATILIK DAtRELER Satılık Daire Lufthansa *...' ^~ Şişli Perihan sokak 116 No. lu apartımarun 2 nci kat koşebaşı dairesi uyguiı fiyatla satıhktır. 170 metrekare tam konforu haizdir. Boş teslim edilecektir. Müracaat: 36 35 90. (Cumhurlyet: 4716) Ehven Fiat ve Müsait Şartlar Kadıköy Acıbadem Dörtyol Ömer Cemal Bey sokak Tel: 36 49 42 Beklâmcüık 1906/4743 İZİİR İHENTO T.A.Ş. Cnhuriyet 4751
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle