Katalog

31 Efcbn 1966 CUMHTJRtTFl SAHÎFE BEŞ VARNA KÖSTENCE VAPÜR BAŞLIYOR VEDAT ETENSEL Istanbul, V«rna, Odesa, Trablon «Dış Kıradenlı ring» seferini agmak için Denizcilık Bankası bütün hazırlıklanm bitirmiş Bulgaristan • Rnsys »eferlerini ıçine alan tarifs taılağinı Ulaştırma, Turizm Tanıtma Bakanlıklarıyla, Yük*ek Pltnlamaya yollsmıştır. «Ankara» yolcu gemisiyl* yapılacak dıg Karadeniı ring seferinde Istanbuldan kalkacak gemi «Varna, Köıtence, Odesa, Batnm, Trabıon ve S ı n u ı a ' » uğradıktan lonra tekrar Istanbul'a dönecektir. 19 gün «ürcek olan dış Karademz ring seferinde Ankara geznısi bu limanlardan yük de a lacak ve 26 gunde bir Rusya leferini tekrarhyacaktır. Varna v« Köstenceye kadar gelmis olan yabancı turistleri Türkiyeye getirmek «Dıs Karadeniı ring» geferiyle mümkün olabilecektir. Ulaştırma Bakanlığı ile Yüksek Plânlama Teşkilâtı, taslağı kabul ettiği takdirde tstanbul, Varna, Odesa bılet ucretleri tesbit edilecek ve Odesa vapur sefçrleri nisan ayı başından itibaren başlamış olacaktır. llgüiler, dıs Karadeniz ring seferinin gerek yolcu ve gerekse yuk bakımından büyük rağbet goreceğini söylemektedirler. Bir dilencl yakalandı "Günde 100 lira kazandığım olur,, BÖPOBTAJ. ALAEDDİN BİLOİ Uzun boylu, siyah gözlüklü, temiz gıyimli adam, kol ve bacakları çarpık, pejmürd* kılıklı şahsa şüpheyle baktı.. Yoldan geçenlere kendisini acındırmak için bütün gerekli mizanseni hazırlamış olan bu şahsm, kendisıne doğru uzanan avucuna bir 25 kuruşluk bırakıp geçeceği yerde tamamen aksine yambaşına çömeldi ve «Nerelisin?» diy« sordu. Pejmürde kılıklı sahıı, bu temiz giyimli efendinin kendisiyle yakından ilgilenmesini, hemen büyük bir yardım göreceğine yoruraladı ve boynunu daha da bükerek, «GÜrânlSyüm bef» cevabını verdı. Garip bir tetadüf, liyah gözlüklü adam da Gürünlü oldugundan, duvar dibınde yatan fahsa karşı olan Ugısi daha da arttı «Aeaba dof~ rn mn töylfiyor?» diyerek düşundü. Gürünle ilgili olarak aralarında aöylc bir konuama geçti : • Görflnün neredndensİB?» « Kalkandere köyünden!..» • Böyle bir kSyfi hatırlamadım, nereye dfiferT»» • Karakolun yanmal.» • ?! » Siyah gözlüklü adam, Gürün'ü iyi biliyordu. Yalvaran gözlerle kendisine bakan bu gahsın anlattığı gibi yer ve koy olduğunu hatırlamıyordu.. Demek ki, ralan söylüyordu bu sahıs!.. Nitekim bu sonuca vannca hemen doğruldu ve sert bir sesle, «Yürö bakayım!.. Ben Gürünlüyüm Te wn yalan •öylfiyonnn» dedl. Neye uğradığını saçıran pejmürde kılıklı şahıı, 5nce bu sert emir karsısında direnmek istedi, fakat pabucun pahalıya roal olacağını anlar anlamaz, değnekleri koltuğunun altına yerleştirdi ve gövdesi yere paralel bir şekilde. 200 metre ileride bulunan Istanbul Emniyet Müdürlüğüne doğru yürüdü. Yukardaki olay, dün saatlerin 10.35'i gösterdiği bir sırada Sirkecide cereyan etti. Siyah gözlüklü adam, Dolandırıcılık Masası detektiflerinden Salıh Zeki, pejmürde kıhklı sahıs ise dilenciliği bir geçim vasıtası yapmış 35 yaşlarında Muharrem özcan'dı. Boynundaki torbayı sallıya sallıya, Emniyet Müdürlüğü binajının üçüncü katına çıkan Muharrem, polislere nereli olduğunu bir türlü söylemek istemedi. Hep, Gürünlü olduğunu soyleyip durdu. Dilencilik yapmadığını belirtti GÜNDE 100 LÎRA Ne var ki. gazetecinin de «a* dam konnştnrn» konnsanda» polisten ayrı usulleri vardı. Foto muhabirlerinin llâglan yinıp söndükten ve polisler de kendisini nezarethaneye koyup gittikten sonra yanına yaklaşan bir gazeteci, «Bak Muharrem, seni eskiden tanırım. Polislere söyliyecek değilim. Bana, günde kaç para kazanırsın, ne vaparsın, hepsini anlat!» dedi. Muharrem, kendisiyle bir dost gibi konusan gazeteciye inandı ve soruları söyle cevaplandırdı : « Ben Hfkimhanlıyım. Knrsnnln nakiyeııİBe ba|lı Enıek kövündenim. EvliTim ve üç roen{nm var.. Sflleymaniyedeki bir handa ratanni. Arkadaslarım var. Hepsl de bizim oralı.. Gfinde 100 lira kazandıfım olnr!.. Ama. 2 0 3 * lira ds kazandıjhn var. Bu, rününe, tntacafım yere bağlı.. Paraları. köye çönderlrim. Allaha şükür iyidir geçiMuharrem'in bir şebekeye bağlı bulunup bulunmadığı ise, şüpheli idi. Kendisi «Tek çalısınm» dedi. Ama, ne gariptir ki, Istanbul sokaklarında merhamet avcılığı vapanlann yüzde sekseni, hep Malatyanın ya Hekimhan, ya da Darende ilçe ve köylerinden çıkanlardı. Ve söylendiğine bakılırsa, Hacıhüsrevde nasıl tâ 56 yasından itibaren insanlar «yankesiciliğe» alıştınlıyorsa, Darende ve Hekimhan'da da insanlar dilenciliğe alıştınlıyor, Istanbul, Ankara sokaklarına salıveriliyorlardı. hep onun adım Yılmaz CETİNER çiçekler Tatlılar Merzifonlu Gülbaba 425 yıldır unululmamış I âcivert önlüklü. tan «açlı, ka*• lın camh gözlüklerinin altından bize dikkatle bakan, yanm anrlık kadın, cebinden kalm anahtarları çıkardı ve: Gülbabayı mı ziyarat «dcctksiniz? diye sordu... Budapeşte'ye gelinir de Gülbaba, Merzifonlu fakir Bektafi Babası ziyaret edilmez miî Evet, deyip kadının peşini takip ederek Saray bahçesinin dar yolunda yürümeğe bajladık... Yıkılmıs, harabe halina gelmiş dört tane kule ile sadece iskeleti görünen bu eski bina; Peste'nin en güzel manzaralı yerinde kurulmuştu... Bahçenin içinde gayet itina ile yetiştirilmis ağaçlar ve çiçek tarhlan insanın gözünü okşuyor, etrafa nefis bir koku yayıhyordu... Bütün bu renklerin ortasmda yükselen Türk yapısı türbe ile üzerindeki hllâli görünce duyduğum heyecanı bilmem nasü ifadt edebüirim?.. z sonra daha baska bir duygulu manzara ile karfılastım. Elinde çantası ve kitapian sanşın bir genç kız, huşu içinde türbenin kapısı önunde durup, sanki etrafında kimse yokmus, kimseler kendisini görmüyormuj gibi «Gülbaba. ya bir şeyler mınldanıyordu!.. Şöyle bir etrafa bakıyorum. Gül fidanlan... Yâsemin dallariyle süslü her köşe. Yıkık sarayın terasına çıkmca, Tunayı, muhte şem köprüleri... Peşte evlerinin zevkli damlarını.. zenginliği. fa kirliği her şeyi görmek mümkün.. •Gulbaba> tevekkeli burayı »eçmemiş!.. duju bu saray, tavaslar sırasında bir defa yıkılmıs, fakat sonra y«niden insa etmiıler... Bir ikincl defa bombalanınca artık kirnn •lini sürmemis!. Üniversite öğrencisi olan <Gülbaba muhibbU Macar kınnı da yanunıza alıp, türbeden içeriye girdik. Yesil beyaz tanğı baıında, aandukasının üzerine halı örtülü «Gülbaba» yattığı yerden kalkacak, yanımıza gelecek sanıyoruz... Mohaç zaferinin. kutlandığı gece duruşuna büsbütün heybet veren beyaz sakalmı sıvazlıyarak Yeniçerilerin arasına katılan Merzifonlu Bektasi Babası... Kanuni Sultan Süleyman, Budin'de ilk Cuma namazmı kılarken de onun yanındaydı.Sonra; herkes îstanbul'a, Anadoluya dönerken sanki Macaris • tanın toprağı onu çekmis gibi... Aynlamadı Budin'den ve oturmak, düsünceye dalmak için »eçtiği bu tepeden.. Doğum Urihi belli değil «Gülbaba. nın.» Fakat ölümünü herkes biliyor, 1541... Ve bir eylul günü... Fakir Merzifonlu Bektajinin cenazesi Budin'de muazzam hâdise oluyor... Macar ve Türk ağlamayan insan yok... Bu özü sözü doğru «Gülbaba» nin arkasmdan... Sultan Süleyman merasime işti rak ediyor, yüz' bin Yeniçeri ce naze namazını kılıyor bu mutevazı adamm.Bugün, Budapeşte sokaklannı dolaşırken vitrinlere bakıyorum da... «Gülbaba» ismi her yere naksolmus sanki. En nefis tatlılar adım ondan almış... Çiçeklere o nun adım takmışlar. Ve nihayet •Gülbaba» operetini yazıp, bestelernij Macar sanatçıları! Aradan 50 sene geçmesine rağmen, plâklan hâlâ kapanın elinde kalıyor!.. Nur içinde yat «Gülbaba»... 500 yıldır o güzel beldede Türklüğün RUMELI"... MUHARREM OZCAN Gülbaba Türbesi önünde bir Üniversiteli kıı ve türbenin Macar kadm. adım âbidelestirdia ya... Nur İçinde yat!zun asma köprüden Peste'ye I geçince kendimi Aksaray'da zannettim... Eski Horhor hamamını hatırlıyanlar çoktur herhalde! tşte onun veya bizim diğer hamamlann aynı... Sokollu hamamı. lçeride göbektaşı, kumalar, halvetleri, her ?eyi, her »eyi ta mamdı... Ve sıcak suyu, yerin altından geliyordu, birçoğunun Macarlar, asırlardır, bu usule alışmışlardı. Alafranga hamam bir türlü rağbet (onnemigti Budapejte'de!.. er seyi ile bizim olan Budin'i nasıl kaybettik? lşıkları pırıl pırıl yanan sehre; Gülbaba türbesine, Tunaya ve cana yakın, temiz yüzlü insanlara bakıyorum da... Bunun cevabını bulma ya çalışıyorum!.. Yeni Budin beyi 80 yajında Abdurrahman Paşadır. Bir Yeniçeri neferi gibi sağlam, vurucu, birçok kahramanlıklar göstermiş... Valilikler yapmış ve nihayet Budin Beylerbeyliğine getirilmistir. 1686 yılında Haçlı ordoları yine kıpırdanmaya baslamış ve ılk is olarak Budinı kusatmıştır. bekçisi u KİTAP SERGİSİ Türk editörü Yıldız Yasaroğlu'nun, Frankfurf ta 27 yazanmızın eserini tanıtmak amacı ile açUğı sergi; ziyaretçiler tarafından büyük ilgi görmüştür. Turizm ve Tanıma Bakanlıgınm desteği ile açılan sergide 300 kadar Türkçe eser teşhir edilmistir. Çeşitli televizyon sirketlerinin ve radyolarının ilgisini çeken •ergiyi binlerce Alman ziyaret etmif; fakat Türk Büyükelçiliğinden ve talebelerinden hiç gelen olmamıştır. Resimde, Yaşaroğlu, ziyaretçilere kitaplar hakkında izahat verirken görülüyor. A üiııııiHiııııııııııııııııııııııııııııifiııııııımııııııııııııııııııııııiMiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııuııııınııııiK İ Karaköy Belediye İ Tahsil Şubesİm'n i durumu = E £ Ş S £ S £ £ E E £ = E £ ~ E £ E E E E ~ £ S £ £ S Ş Ş S SZ £ V«rgi ayı dolayısiyle Karaköy Belediye Şubesine işim düstü. Bir zamanlar Beyoğlu Nikâh Dairesinin altındaki bu yeı dü3ün salonu idi. Sonra Karaköy vo Beyoğlu Şubeleri tasınaı Bir tarafında mezarhk, diğrr tarafı sokak yönünde bir nittrtjoprak üstünde, hava'17 ölülerin ae 5 me're altında, mahzea gihi bir salon. , Verginın, tabelâ verşisinin son gür>und«, belki üç yüz mükellef adım atamıyacak kadar dolmu«tu. Sigara, nefes, halkm ter lokuları, rütubet, zavallı memurlan bunaltmıştı. Belediyeye gelır sağlaydn subeierdir. Sıhnatteri pahasına bir Jokma ekmek için çalışan bu zavallıları kim görecek? Ben şahsen, bir mukellef olarak kuyrukta 20 dakıka bekledim. Sağlara geldim, hasta çıktım. Bir vantilâtörü, bir su içecek yeri olmıyan, taş üzerind», konforsuz insanın havatını düşünmemek msafsırlıktır. Sayın Hesap îşleri Müdü • runü ikaz ederim. Savın gazetenız aracılığı ile durumu bizzat Reis beye duyurmarıızı rica ederim. Karaköy mükellefıetinden V. A. Orman Yüksek Mühendislerinin calısma sartları » » T cumhuriyel mektüplor H İ Stadyumdaki | kaza E E = = E E E E E E E E E = E E E = E E E E E = E E E 2 S E E E E = E E E = E E = | E E E 3 E E E E £ Z ~ Sayın Veteriner Heklm Sadettin Aksal'ın «Sosyal Adalet Dediğin» baslığı altındaki bir yazısını 6 Eylül 1966 tarihli gazetenizde Cumhuriyet'e Mektuplar sütununda okudum. Sayın Hekim iddialarında Orman Yüksek Mühendisleriyle ZU raat Yüksek Mühendislerinin daha çok vilâyet ve kaza merkezlerinde yevmiye statüsüne tâbi olarak ücret aldıklannı, Veteriner lerin ise büyük zorluklar altında köylerde, çadırlarda çalıştıklarmı buna karşıhk az ücret aldıklannı ifade etmişler. Ben, bu iki meslek müntesibinden Orman Yüksek Mühendislerinin çalışma şartlarını izaha çalışmak istiyorum: Orman Fakültesini bitiren bir Or. Yük. Mühendisi derhal bir vilâyet yada kaza merkezine atanmaz. Zira o öncc Bolge Şefi terfiki olarak memleket sartlarımız icabı genellikle dağ başlarında, bulunan Bölge Şefliklerine gönderilir. Muayyen bir zaman sonra Bölge Şefi olarak yine umumiyetle mahrumiyetlerle dolu Bölge Şefliklerinde vazife görürler. Çahşkanlıklan esas Ittihaz edilerek bir süre sonra Işletme Müdür Muavinliği yahut !şletme Müdürlüğü makamlanndan birine ta>in olunurlar. Ancak, tşletme Müdürlerinin hepsi de, değil, vilâyet, kazalarda dahi değildir. Köylerde, nahiye merkezlerin 4/9/1966 pazar günü Ankara de çalışmak mecburiyetinde kalır bir Orman Yüksek Mühendisi. gücü stadında vukua gelen tri Bu gerçeği Orman Yüksek Mühen bün çökmesi 20 • 30 klşirün yara disi namzedi olarak müteaddit staj lanması İle atlatılrruş bulunmak larında ve Yedek subay öğretmentadır. Ben, her şeye rağmen, ka lik icabı memleketin ücra köjelezanın bu tniktar yaralı ile atlatıl rinde görmüş bulunmaktayım. mış olmasuu, şayanı şükran sayTahsln ÇAK>1AK maktayun. Bilindiği gibl, ahşap kazık • Dağyeni köy kafes üzerine uzun tahtalann çeYedek Subay Öğretmenl virilmesi suretiyle yapılmış buTurgutlu lunan trtbünlerin alt kısımlan (kafes aralan) boş oldugundan, çok zaman, çocuk • büyük, birçok kimselerin güneş, yağmur ve kar «Köyümüzün içme ve kullangibi haricl tesirlerden korunmak ma suyu motopompla kuyudan mafcsadıyla tribünlerin altlanna temin edilirdi. 1962 yılmda mosığındıklan. her zaman, görül topompu Nafia atölyesi parçamekte Idi. ladı. 1963 yılmda yenısi geldi. Pazar günü, tribünlerin çöktüğü Bu gelen motör yanhş getırildisırada havarun güzel olması ve ğinden o motör gıtti. Bu sefer dolayısiyle tribün altında insan 1964 te başka bir motör getirilbulunmaması, kazarun nisbeten di. Bu motörün de alma seviyenafif atlatılmasını sağlamıştır. Ak si düşük olup ^uyuya uymadısi halde, bir çok kimselerin çö ğından o da gitti. Baska bir moken tribün altında ezilmek sure tor 1965 yılı sonunda getirildi. tiyle ölmeleri işten bile değildi. Aksilik olacak ya, bu getirilen Sözü geçen stadyuma her gl motör de kayışla bağlama tertidişimde, tüylerim ürpererek dü batlı oldugundan halihazırdaki şündüğüm bu ihtimali, bu acı ve kuyudaki tesis^ uymadı. Müştesile ile de olsa, ilgüilere hatırla milâtını değıştirmek için Ankatarak, tribünlerin yenilenmesi ra'dan bir D.S.I. ekibi aldı gösırasında, bu hususu da düşüne türdü. İki ay oldu halen bir nerek tribün alt kısımlar^ıın. arka tice yok. Köylü de suyu kuyudan ve yanlardan kapatılmak sure içmektedir. Dört yıldanberi kutiyle gerekli emniyet tedbirleri yu suyu köyde yasama ortala nin alınmasıoı temenni eder ve masını 25 yaşına indirmistir. Bubu vesile ile, hafif atlatılan bu nu kabristandaki çocuk mezarkazadan dolayı bütün Türk mil lannın durumu isbat »diyor. letine ve sporseverlere geçmiş ol Köy, bin nüfusludur. Yaz aylarının kurak gitmesi, kuyu sulasun derim. rını da kurtuttu. Köy halkı büHüseyln Innak tün çabalamalarına ragmen ilgitzmir Cad. No. 29/M lilerden motopompun kurulmaANKARA sını sağlayamamışlardır. Köyü • Çöplerin alınması müze gejen sağlık müdürlerin • den, sıhhate uygıtı olmadığı için için emir verildi! suyumuzdan bir yudum dahi içGazetenizın 125.1966 tarihli meden köyden aynldıkNrım binüshasında çıkan «Bizi bu çöp liriz. Fakat köy halkmın sıhhaderdinden kurtaran bir merci tini nazarı itibare alan yok. yok mu?» başirrlı yazı ılgililer Köv îşleri Bakanlığı ile Sağtarafından incelenmiştir; Iık Bakanlığından derdimizle a«Unkapanı Haydar Mah. Kâ lâkadar olmalarını ve bizi geldi nı Paşa Sokağının çöpleri haf ve gittılerden kurtarmalan için tada bir defa alınmaktadır. Ay vazifelilere emir buyurmalarını nca, çöplerin aksaklığa meydan dıl^riz.» verilmeden alınması hususunda Mazı köyü Oku! Müdtirü kamyon vt işçilerine gerekli eKemal ACAR Nevşehir mir verilı.ıştir.» V ağner isminde bir Avusturyah mimarm 18 inci asırda meshur türbenin etrafma kondur , Çocuklanmıza arzu | ettiğimiz dili f öğrefemiyoruz | Biz, Ankaranın Etlik semti saS kinlerindeniz. Bu yıl ortaokula E baslıyacak çocuklarımızı muhitiE mizdeki Etlik Ortaokulunda o E kutmak istedık. Yaptığıcuz te • E maslarda, bu okulda yabancı dil E olarak yalnız ingilizce dili oldu = ğunu okul müdürü löyledi. Bu E yüzden bir kısım hali vakti ye E rinde veli, çocuğunu, semtimiz E den hayli uzakta (Yıldırım Be E yazıt Lisesi) ne koydn. Bızım E gıbi ortahalliler ise maalesef ço E ruklarımızı arzu ettiğimiz ya bancı dile devam ettirememe E nin azabı ıçind»yız. S. G. E Sarl dö Loren, Abdurrahman Paşaya teslim olması için haber gonderir. Ama, buna karsı aldığı cevap şöyledir: Varın dük c»naplarına söyleyin, biz veziriz. Bu mertebeye serefimizle 60 yılda eriştik. Rütbei çahadeti ihraz ctmed«a bir karış toprak veremeyiziAradan 10 • 15 gün geçmeden sayıca çok üstün Haçlı ordulan Budin kalesini harabey* çevirmislerdir. Abdurrahman Paşa; imdad gelemiyeceğini, Osmanlı ordulan' nin artık eski kuvvetini kaybettiğini bildiği için; 2 eylul saba> hı namazını kıldıktan sonra, silah arkadaşlarını etrafma toplar ve sunlan söyler: Küffar, belki bugün sehre gir»r. Bu topraklan ecdadımız dövüşüp, kan dökerek ?ldı. Bix de verirsek öyle verelim Yeniçerilerden biri sorar: Kurtulus ümidi var mı Pasa baba? Allahtan ümit kejilmee. Şehadetten kaçmıyalım. Şehit olmak ne gün içindir? Orada bulunan lar, hep birdea cevap verirler: Billih bugün içindir... O aksam düsman Toprakkaleden şehre girmıs ve sokaklarda genç, ihtisar. çoluk, «ecuk kan ' lı birboğusm* başlamıstı. Abdurrahman Paşa, iki bin kışilik kuvvetiyle yüz binlik Haçlı ordulanna teslim olmamak için ya» lın kılıç «aldırmıs ve isteğin* kavuşarak sehitlik mertebesin» erişmisti. Otme bfllbfi! Stme, y«ı bahar •1da Bfllbülfln flganı batnmı drldi Gül alıp aatmaklıfın xamanı A!dı Nemçe bizim n»ılı Badini. Bndin'in fçinde nzan çar«ısı Ort« yerde Sultan Mehmet ca*r*^ misi K«be nıretine benzer yapısı Aldı Nemçe bizim narlı Badini. Serhadler İçinde Bndindir bası Kan ile yogrnlniDf toprağı tası Kahraman Alemdar şehitler l.aşı Aldı Nemçe bizim naziı Badini. Turistler ve Ataköy hakkında cevap = = YARIN: Geldi gitti Gazetenizin 30.9.1966 tarihli E nüshasında çıkan «Turistler ve E Ataköy» başlıklı yazı ilgililer taE rafından ıncelenmiştir; S «1 Turistlerin kendilerine S tahsıs edilmiş bulunan kamp E yerlerinde normal şekilde isti S rahat edebilmeleri için kamp 3 müdürlüğünce gerekli tedbirler S alınmıştır ve herhangi bir sıkı E şıkltk yoktur. E 2 Konak yerlerl ve civan E kara ve sivrisinek mücadele eki E bimiz taraiından muntazaman E ilâçlanmış olup, en ufak şekil E de sinek üremesine meydan ve £ rilmemiştir. S 3 2 nci kısımdaki M. H. BlokE ları arasmdakı havuz yine kara E sinek ekibi tarafından ilâçlan E maktadır. E 4 Beledij'emiz ekipleri tara E fından Ataköy Plâjı sık sık kontE rol edilmekte ve her zaman de E niz suyu nümuneleri alınarak S tahlile gönderilmektedir. E 5 Vita yağ kalıntılarının de S nize döküldüğü yazıda belirtil S mekte ise de sağlığı bozacak bir £ durum mevcut değildir. £ 6 Turistik olmayan civarda E ki kamp yerlerinin helâlan geçenE dereye verilmemis olup helâlar E fosseptik çukurlanna bağlı bu = lunmaktadır.j = | ADANA Son aylar içind* yağışların olmaması dolayısiyle Adanada havalar kurak gitmektedir. Adanada havalar PECS ŞEHRİNDE MAVt KUBBELİ GAZJ KASIMPAŞA CAMÖ Adana'daki sanayi sitesi büyütiilecek ADANA Sanayi Bakanhğı yetkilileri, Adana'da, daha sonrakl gelişmeleri de karşüayaoılecek kapasitede modern bir sanayi sitesinin kurulması için Ugıü çevrelerde teşebbüse geçmiştir. îmar piânına uygun şekilde Bele Turizmi geliştirmc kredisinin faizi °/o 2 indirildi İZMİR Turizmi geliştirme kredilerinde faiz badleri Vo7'den, "/'• 5'e indırilmiş ve bu sonuda önemli değişiklikler yapılmıştır. îlgililerce verilen bilgiye göre, turizmi geliştirme ikraz fonu and laşması uyannca tesis olunan fondan verilen/kredi şartlannda müstakrizler lenine vapılan faiz indlriminden başka. mşaat, mefruşat ve teçhizat kredilerl için kabul edilen üç yıllık odeme«;iz devre işletme kredisine de teşmıl edilmiştir. Ayrıca, kredi vâdesı. uışaatta 25. teçhizat ve mefruşatta 15, 1 $ letmelerde S yıl olarak tesbıt edilmiş ve teminatm. alınan kredinin • 60 nisbetinde olması ile. « kredi hsngi tesis için alınmışsa. ipoteğin de o tesis Üzerine k o nulması kararlaştırılmıştır. diye tarafmâan bir arsa rerildJği, yol, su, elektrik, kanalizasyan gibi tesislerin karşılandığı takdirde, daha önce tasarlanan 750 atölyelik sitenın 1500'e çıkanlacagı, maliyetinin yüzde ellisinin Sanayi Bakanlığı tarafından uzun vâdeli fondan sağlanacağı ifade edilmektedir. Öğrenildiğine göre, Saaayı Bakanlığı, Halk Bankası Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim BaKanlığı ve Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Oernekleri Birliği Konfederasyo nu yetkilileri, sıtenin (inansmanını sağlamak amacı ile çahşmalara başlaznıştır. Çaldıkları sürünün cobanını öldürdüler KİLİS önceld gün tslâhlyenin Ortaklar köyü vakınlannda Karasu mevkiinde bir soygun ohnuş, haydutlar, köyün süriisünü çalıp, çoban Mehrret Arslan"! av tüfeği üe vurarak öldürmüslerdir Olaya el koyan jandarm^ haydutları izlemiş, Aydmlı aşlretmden Abdül Göğebakan ile Mus'ala Göğebakan'ı zanlı olarak yakaıamışür. Diğer sanıklann da hü»iyetlerinin tesbiüne çalışılmaktadır. Çalınan yüz kadar koyun henüz bulunamamıştır. ÇOBANIN BABASI ÖLDÜRÜLDt ELBİSTAN Sanyazar köyünden çoban Güzeldoğan'ın, kovun Ağalanndan Halil Kolukısa'dan çobanlık hakkı olan parayı tstemesi yüzünden arslarmda Kavga Çitanıştır. Kavgaya Güzeldoğan'm babası Abbas da karışmıs. Halil Kolukısa savurdugu bir taşla Abbası öldürmüştür. Savcüık olaya el koymuştur. Emniyet Müdürlüğü 1 nün cevabı E 27/9/966 günlü gazetenizde çı E kan «Belediyemizden ricalar» ~ başlıklı ve Salim Tartan imza E lı yazı tetkik edildi. E 1 KadıkSy Bağdat Caddesi = onarımı dolayısiyle Belediye En S cümenince evvelce alınmış bu :r lunan karar gereğince Kadıköy E Göztepe dolmuş ücreti 75 kuruş E tan 100 kuruşa yükseltilmisti. E Bu kere onarım bittiğinden es E ki tarifenin kullanılarak fiatla E rının indirilmesi için Kadıköy E Belediye Şube Müdürlüğüne ya E zı yazılmıştır. E 2 tş Bankası önünde vazi = feli bulunan nokta memurlan S mızca sabah ve aksamlan trafi E ğin kesif bulunduğu zamanlar E da Üsküdar'dan gelen bütün va £ sıtalara Kadıköy iskelesine mec £ burf Istikamet verilmektedir. Ş Adana'da soförler birbirlerinin yolımıı kesiyor ADANA Son günlerde dolmus şoförlerinin birbirİL'rinin müşterilerini almalan yüzünden yol kestikleri görülmektedir. Gerek trafik pollsleri ve gerek Emniyet Teşkilâtı, gayet tehlikeli olaylara yol açan bu hftdiseler karsısında ilgisiz kalmaktadır. önceki gece de Yeşilevler semtinde Ekrem acundaki bir dolmuş soförü. müşterisinl aldığı gerekçesiyle bix başka şoförün yolunu kesmlştir. Müşteriler şikâyetçı olmuşlarsa da trafik polist ilgisiz kalmıs ve sonunda da, volu kesilen şoför Eski tstasyon karakolundan suçlu olarak çıkmıştır Şehrm asayişıne tesır «den bu olaylann önlenmemesı gecelerl vatandaşların sokağa çıimalarını güçleştirmektedir. İ Acaba Eşi ve bir arkadaşı olduğu halde, önceki gece Taksim meydanında geziye çıkan ve bu arada bayraro şenlikleriyle ilgili filim çeken İsveçli atlet ve mühendis Frik Vddebam'un iki sahAalı kadm yankesici 25 kron ve 165 dolarını çalmışlardır. Dün, Dolandırıcilık Masasında. «Nasıl oldu bilmiyorum. İki kadm yanıma yaklaştı ve uzaklaştı. Bir de baktım paralar yok» diyen Frik, yüzlerce kadm yankesicinin resimlerini görünce, teshis yapmada güçlük çekmiş, «Tanımak ror. Hepsi de birbirine benziyorn demiştir. Resimde, parasrru çalanları, sabıka fislerinden tesise çalışan İsveçli turist ve arkadası görülüyor. hangisi? ADIYAMAN Samsat v* Gerger ilçelerinin elektrik tesisatları ikmal edilmiş "ve törenle islefmeve açılmıstır İki ilçe elektriğe kavuştu EKİ1V1 31 RECEP 17 S o V. o â e v> X 2 6.27 j 11.57114.48117 07 18 39 450 fıiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııın E. ] 1.19] 6.49 9.39112.00' 1.32 11.40