Katalog

SAHÎFE DÖRT 4 Ocak 196S CU1VTHURÎYET PERIDE lCELÂL 54 Eğilmiş önemli bir seyir varmış gibi aşağüara, anbarın karanlık ağzma bakıyordu. Bir yandan da söylüyordu: Oyunlarım para getirıyor diye eğlence tuccarı çıktı adıın. Dci şıırimi bestelediler dıye alaturkacı oldum. Birkaç yabancı ilde oyunum oynandı diye, satılmış adam dedüer. Sağcılar için acayip şeyler yazan, karamsarhğı, korkunç, umutsuz insanlan ile gençliğe kötülük aşılayan solda bir adamım, solcular için ge^eksiz, olumsuz, nerede, ne yaptığı anlaşılmayan bir yazar.. Hiç de değil' dıye, isyan etti Nuriye hanun. Senin nerde, nasıl bir insan olduğunu herkes bılir! Sen gerçek bir sanatçısın, yalnız da sayılmazsm. Kimse olmasa, seyircüerin yetmez mi bunu ispatlamaya? Onun yazarhğma söz ettirmezdi. Ona «yalnız adam> diyenlerin onun, bencıl, bireyci bilenlerin topuna basıyordu küfüru ıçinden. Güler Işığa da kızıyordu çok. Eleştirmeci de öyle demişti: «Bizım küçük insanlarımızı değil, tutturmuş yalnız bir insanı anlatıyor kendini anlatıyor bıze, oyunlanndaki öbür bütün insanlar bile onu anlatmak, daha iyi açığa çıkarmak için yaratılmış uyduruk kişiler... Hiç de haklı değildi kız. Mademki biz seyirciler, hepimiz o insanlarda zaman zaman kendimizi buluyoruz' Bunu ilk rastlaşmada Güler Işığa söylemeye karar verdi. Bir başka eleştırmeci de bir keresınde yazan çağı ve memleketi ile ilgisizlikle suçlamış tı. O yazıyı iyi hatırlıyordu Nuriye hanım: «Herkes meydanlarda toplamp bir yurekten şarkı söylerken, inanılmayacak hayaller, ktıruntularla ağaçlar altında dolaşan bir ruya avcısı, anlaşılmaz turkuler mınldanan golgeler, karanlıklar yazan .• Böyle pis alaylarla sıirüp gidıyordu yazı baştan sona kadar. Büyük bir acıma duygusu sardı içini Nuriye hanımm. Sahir Kırtay gibi bir adamm yıllardan sonra güçsüzlüğünü, yenildiğini açıklaması dokunaklıydı. Öyle buyük bir yazar, öyle namlı bir kişi! Onu avutmak ıster gibi, Senin sinirlerin bozuünuş çok çalışmadan dedi, işte hastalığın bu! Hem bizım memleketi böyle kabullenmek gerek. Bizim insanlarımız böyle.. Başka türlü de na» sıl olsun istıyorsun! Eğitim, kültur eksıkliği var. Bunları alıp takım takım Avrupaya çıkarmah, oralarda eğitip memlekete döndürmeli sonra.. Sahir Kırtay'ın saşırmış, kendisıne baktığını görünce gülmeye başladı. Kocam gibi konuşuyorum! Onun sözleri bunlar! tnsan biriyle yırmi yıl yaşadı mı ister istemez onun dilile konusmaya, öksürüp aksırmaya, hattâ horlamaya başhyor. Kocan gibi konuşan sersem fıkracılar da var bızde! dedi, Sahir Kırtay. Horluyor bir de üstelık demek! Simdı o da gülüyordu. Kocana kufretmek istemem, bırakalım bu karamsar konuşraaları şımdi' Aldırma benim öfkeme, geldıği gibi çabuk geçer. Söy le bakalım şımdi sen bana horlayor mu uyurken gerçekten, hem kocan nasıl adam, onu anlat! Koluna gırmış, süruklüyordu ileriye doğru. Yeni yıkanmış sapsarı tahtalar parlıyordu ayaklarının altında. Yanık yıizlü, kara bı yıkh, yaşhca bir gemici, ağır ağır oyalanarak kapılarm pirınç parmaklıklarını, menteşeleri oğup parlatıyordu. Kolkola geçüler adamın önünden. Onu seviyorum, ona kızıyonım da 1 Tıpkı yıllarca önce olduğu gibi! Başımıza gelen nedır! Saşıyordu kendine de ona da biraz. Kırtay, onu nasıl seviyorsun ama! Arkadaşça, dostça belkj ama severim onu. Saygım da var aynca. Bana karşı her zaman çok iyi davranmıştır. Beni kurtardı diyetilirim. Sevmeden katlanmaz, dost almaz insan yıllarca bir adama. Güç iş bu, yürek ister, daha doğrusu yüreksizlik ister! Alayh bir öfke vardı Sahir Kurtaym sesinde. Cıgarasını yakmış, denize bakarak konuşuyordu. Nasıl katlandım gerçekten d e ! diye, kendi kendine sordu Nuri;.e hanım. Bir başkasınm oyununu seyreder gibi baktı uzaktan şöyle Nihat beyin karısı olan kadına. Baştan aşağı yalandım ve rolümü çck güzel başarıyordum. Ama o da akıllı bir adamdı, çabuk farkıta vardı. Evden, eski bir sevdalının hayalinden kurtulmak için can kurtaran simidine sarıhrcasına boynuna sarıldığımı anladı temen. Bir zaman yutmuş göründıi yalanları, dayanamıyacağını an Uyınca da çekip gıtti! Nuriye hanım da gülüyordu. Bütün insanları, dost, cana yakın gdrmeye başlıyordu. Mutlu olduğum için mi? Sahir Kırtay doğrulmuş, kahve fincanmı uzatıyordu, Nuriye hanım cıgara paketini çıkardı. Elleri değdi bırbırıne sımsıcak. Bakışıp gülümsediler. tşte bu olmahydı mutluluk, o kısacık an, gülüş ve bakış! Bu anı nasıl anacaktı sonradan kimbilir! Şimdiyse onun yanında kalmak istiyordu yalnızca. Mutluyum, çok mutluyum, çunku onu seviyorum 1 Barmen bile sezmış olmahydı. Bırbırimizi sevdığimizi, mutlu olduğumuzu anlamasa öyle bakıp güler miydi' Nunye hanım da gülüyordu tatlı tatlı ve bir şeyler anlatıyordu adama. Çocuklar. tanıdığı insanlar, oturduğu semtler, hepsi gıriyordu araya, önemsiz, kuçuk kuçuk amlar. Şimdi bir yaz evinm bahçesine, yaralı, kuçük serçeye gelmişti sıra. Bahçede, tam balkonun önundeydi ceviz ağacı, Üzerinde küçük, bebek yumruklar gibi yemyeşıl cevizler vardı. Yaprakların arası kuş doluydu. Serçelerden biri duşüvermışti kapının eşığine. Ali iki yaşındaydı. arabasında uyuyordu. Safınaz nineyle koştuk serçenin yanma. Arka üstü yatıyordu, incecik.tel gibi ayakları havada. Yandan tek siyah guzünü gdrdüm, açıktı. Öyle çaresiz, zavallı bir gorünıişü vardı ki' Zavallı serçecik! dedi, Sahir Kırtay. Ağır ağır kahvesini içiyordu. Saşıp kaldı Nuriye hanım. Serçe hikâyesini ne zaman anlatmaya başladığını kendi de pek bilmiyordu. Ölmüş mü? dedi, yazık. Hayır, ölmemişti, ama umutsuzdu durumu. Tam teslimdi. Son radan büyük annem ölürken bu kuşu hatırladım hep. Ben de ne olduğunu, nıçın olduğunu bılmiyordum. «Sana olan, büyük bir haksızlıktı nınem, büyük bir haksızlık'» diye, bağırmak geliyordu içimden yalnız. Daha sonraları da hatırladım kuşu.. Çocuklar büyü meye, ben de yaşlanmaya başladığım yıllarda.. Karanlıkta uyanırdım birdenbıre, ne oluyorum, ne oluyorum! dıye. Korkulu, çaresız! Tıpkı o ku§ gibi! I A rHssı var ) Voıon: • « • • • « a# •• • • ••a t •••«•••• • • •• • • • a Nimbiîs •• •• • • • • * »•«••••a Dondi • • • • • • * • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • » • • • •« • • • • « • • • • ••• • • • • • • • •• • • • • • • • • • • • •• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •• • • • »• • • • •• • • • • » » • • • • • • • • « • • • • • • . :::::::::::::::::::::::::::::::::: Hiç kavga etmedık onunla! dedı yavaşca. Demze, masmavi gokyüzüne, gün îşığına, vapurun çevresinde donüp dolaşan martılara bakıyordu dalgın. Sahir Kırtay cıgarasını atmış, ellerini başmın altına yasdık yapmış, sessız yatıyordu yanında. Yıllardan sonra yeniden onunla konuşmak, aradakı dayanıklann hirer birer düştuğünü gormek, ye nildiğini kabullenmek! Ama korkmuyordu artık olanlardan, garıpsemiyordu da. Öyle guneşte, decize karşı beraber olabılmek yeter bir mutluluktu. Onunla konu Eski yerimıze oturalım dedi, şaaıliyorum! Yıllardır susmuşcası Sahir Kırtay. na susamşıtı konusmaya, içini açUzun iskemlelere oturdular yeraaya. Kaygılanıyordu bir yandan nıden. Alinin adaşı, genç sarışın da adama bakarken. Içindeki gızgarson beyaz ceketini giymiş bak çelişmeleri sezmeye çalışıyordu. rın arkasma geçmişti. Kahve ısOnun duşüncelerinden, yazar hamarladılar. Çantasını yere bırakırken Nuriye hanım tatlı bir ses yatmdan öylesine uzak kaldım kı, c*ıu öyle az tanıdım ki gerçekte! le, şoyle dedı: Benim senden daha az ka Nasıl mutsuz, yalnız olduğunu görjp acıyordu. Kıskanıyordu da biramsar olduğumu mu sanıyorsun! raz sanat yanını Sahir Kırtayın.. Hem bak kocama dokunma. Onu Ben neyim bütün bu gürültülerin, bır kenara bırakalım konuşurken. öjlesine dolu, canh bir yaşantıŞunu da bil, akülı iyi bir insannın içinde! dır o, senin sandığm gibi değil. Kendine gore memleketini seviGarson Ali yaklaşıyordu gülerek. yor. Olgun, batılı bir kafası var. Getirip kahvelerıni yanlarına koyAnlayışlı bir adam ve üstelik horcu. lamıyor uyurken!. Tazedir, Pire'den yeni aldık Vay, vay, vay! dedi, Sahir kahveyi. AYSEİLE ALi 1 ISTANBUL 6 25 Açıhş 6 30 Gunaydın 17 40 Çocuklar için 17.55 K. ilân7 00 Koye haberler 7.05 Saz eser lar 18 00 Reklâmlar 19.00 Halerı 7 25 Sabah melo. 7 45 Haberler 19 40 K ılânlar 19 45 berler 8 00 Istanbulda bugun Turkuler 20 00 Spor yankıları 8 05 Turkuler 8 20 K. üânlar 20 15 Şarkılar 20 35 Beş hatâ var, 8 25 Bu sabah sızınle 8 40 Istan bulur musunuz 0 21 00 K. haberler bulun sesi 9 00 Vıyolonsel solo. 2105 Vıyola solo. 2125 Şarkılar 915 Turkuler 9 30 Kadın ve e v 21.45 Gençler İçin 22 00 Rek9 50 Vasler 10 03 Arkası varm lâmlar Î2.45 Haberler SS.00 10 25 K. haberler 10 30 Konçerto Rad. Sen ork. 23 30 Lıed saatı saatı 11 00 Şarkılar 11 20 Trafık 23 45 Hafıf gece muz. 24 00 Ka11 25 Oyun havaları 11 40 Sonat panış saatı 12 00 Şarkılar 12 20 O. ISTANBUL IL RADYOSU Avşar ork 12 35 K üânlar 12 40 Şarkılar 13.00 Haberler 17 57 Açıhş 18 00 Çeşitli muz. 13 20 Caz albumlerı 13 40 Şarkılar 18 30 Şan solo. 19 00 Çeşitli 14 00 Eğıtım radyosu 14 45 Turmelo. 19.30 Akşam kon. 20.00 kuler 15 00 Kapanış. Hafıf muz. 20 15 Gençlerın seçtik16 39 Açıhş 16 43 Kur'an v e lerı 21.00 Muz. 22 00 Caz muz. Türkçe açıklaması 16 54 Iftar v e 22 30 Konçerto saati 23.00 Hafıf ezan 16 55 Saz eserlerı 17 00 muz. 24 00 Dans edelım 00 30 Yurdun sesı 17.25 Boğaziçi ork. Gecenm seslenışı. 1.00 Kapanış. • T H[ ı x n C B konu ve resim: Ayhan Başoglu SONDÖGÜŞ ' ÎS SAATLERİ ANKARA 4 00 Açıhş 4 05 Sahur programı 6 25 K. haberler 630 Gunaydın 7 00 Koye haberler 7 05 Sabah muz. 7 25 Şarkılar 7 45 Haberler 8 00 Ankarada bugun 8.10 Hafıf muz. 8 25 Her telden 9 00 Sabah kon 9 15 Sorunlarımız 9 35 Melodıden melo. 10 00 Arkası jarın 10 20 K. haberler 10.25 Şarkılar 10 45 Eğıtım radyosu 11 45 Konser saatı 12 15 Kıbrıs saatı 12 25 K. ılânlar 12 30 Şarkılar 13 00 Haberler 13 20 Plâklar arasında 13 30 Reklâmlar 14 00 Dans muz. 14 20 Şarkılar 14 40 Turkuler 14 55 K haberler 15.00 Eğıtım radjosu 16 00 ılânlar 16 05 Şarkılar 16 20 Iftar programı 16 55 K. haberler 17 00 Turkuler 17 20 Trafık 17 25 İncesazdan Suzınak fash 17 55 K. ılânlar 18 00 Reklâmlar 19 00 Haberler 19.40 K. ilânlar 19 45 Uykudan once 19 50 Caz muz 20 10 K. konser 20 25 K ılânlar 20 30 Şarkılar 20.45 Çigan muz. 21 00 K. haberler 2105 Salı programları 2125 K. Turk muz. korosu 21.55 Turızm 22 00 Bu akşamın plâğı 22 05 T. B. M M. saati 22 30 Turkuler 22 45 Haberler 23 00 Her haita bır yorumcu 23 45 Gece yarısına doğru 24 00 Kapanış. ANKARA IL RADYOSU 17 57 Açıhş 18 00 Plâklar arasında 18 30 Orkestra kon. 19 00 Caz 19 30 Akşam kon. 20 00 Film melo 20 30 Muzık 21 00 Dılek pınarı 22 00 Gece kon. 23 00 Dunyanın dort bucağında 23 30 Gece yarısına doğru 24 00 Gece v e muz. 1 00 Kapanış. Gösterin bakalım bir daha ne yanlışlığı yapıyor muşum ben bu makine de. f J'İ SİNEMALAR BE Y OĞ LU Nerede • Ne zaman • Ne var 31 « Sen blr harem ağuısın. Yani tam bir insan değilsin. Bu gibi işlerden anlamazsın! Bu söylediklerini sen kendine sakla» cevabmı veriyordu. Öyle ya Miasma'mn da btr çok inançlan, itikatlan vardı bu dünyada. Fakat bunlara rağmen Cenabı Allah kendini müdafaa tçin şınngayı ve beyaz haplan muhafaza etmesl tçin ona da arasıra emir veriyor, o da bunlara itaat etmekten başka bir şey yapmıyor du. Çünkü bu haplann ıstırap içinde kıvranan biçare insanlara muvakkat de olsa faydası olacağını pekâlâ biliyordu. Meselâ şu zavallı Jenny'yi misal olarak ele alıyor, şüpheler ve endişe içinde kıvraniTken kısa bir zaman için de olsa, onun keder ve elemlerini dindirmenin insanî bir muame le olduğuna hükmediyordu. ••••L. Çeviren: B. KURTARAN nna benzetmişti. Hattâ duvarda asıll yağlıboya tabloları bile Fran sadan her sene gittikçe birer ikişer getirmişti. Karyolası da Provensal tipi, yatak örtüleri bep Franstz malı, pahalı cinstendi. Va lance yatağım o kadar severdi ki, artık yatagıma gidiyorum dediği vakit, sanki uzun seneler hasretini çektiği bir sevgiliye kavuşacak mış gibi içini çekerek söylerdi bu sözleri. Misafir odalannın perişan halini nazarı dikkate alan Hacı, İngiliz kızı Jenny'yi Valance'in yatak odasına çıkarmaktan başka çare bulamamış, ister istemez o•nu bu odaya götürmüş, kızcağız da derhal derin bir uykuya dalmıştı. Sekiz saatlik deliksiz bir uykudan sonra gözlerini açtığı za man, ağzı sanki bir sttnger emiyormuş gibi yapışıyor ve bir tflrlü bunun sebebini anhyamıyordu. Biraz sonra dikkat etti. Dilini emdiğini anladı. Yavaş yavaş kar yoladan indiği zaman başı dönüyor, kusacak gibi oluyor ve başı çatlıyacak gibi agrıyordu. Valance'in konsoliı üzerindeki aynaya bakınca yüzünün feci ifadesini görerek baygınlık geçiriyor, bir kâbustan uyanmış sanıyordu ken dini. Sonra yavaş yavaş başından geçenleri birer birer hatırlıyor; araba vapuruyla Boğazı geçerek bu iki caninin arasında neler hissettiğini tekrar yasıyor gibi oluyordu. Fakat bir taraftan da enjeksiyonun yapıldıktan sonra, uy kuya dalıncaya kadar ne gibi tath bir sersemlik geçirdiğini unutamıyor, gençliğin verdiği kuvvetIe bu avanturden o kadar lüzumsuz yere canmı sıkmıyordu. Çünkü Jenny beyaz haplann afyon mürekkebatından bir şey olduğunun farkında olmıyacak kadar çocuk değildi. Hele eski marka otomobili görfince kahkahalarla güldüğflnü; Nuh Nebiden kalma bu araba Ue nereye kadar gidebileceklerini sorduğunu pekâlâ hatırlıyordu. (Arkası var) nı bir gün gelip mutlak çekeceğini ihtar ediyor; artık bundan sonra talihin Miasma'ya bir daha gülmiyeceğini tekrar ediyordu. VIII Yalıda uzun yıllar gece vatısına misafir gelmemişti. Ve bu sebepten de misafir odaları artık birer eski eşya, eski kus kafesleri, eski konsollar vesair gibi kullanümıyan bir sürfl eşya Ue tıklım tıkiun hale gelmişti. Bir zamanlar çok moda olan puf yastıklar, büyük deniz böceklerinin kabuklarından yapılmış kül tablalar, daArtık Hacı ile fikir teatisinden ha neler de neler hepsi bu misaBöylece vazgeçerek şimdi ona emirler ver fir odalanna atümıştı. meye, yiyecek tedarik etmesini, perişan bir hali vardı bu odalann. kus kafeslerini temizlemesini ve Valance'in her zaman söylediği gözden kaybolmasını sert bir eda gibi, Boğaziçi de ona her zaman Ue söylüyordu. bir ürperme hissi verirmis. Onun Hacı yine eski minval üzere bir için de Madamın bahçeye bakan tatam lâflara başlarken Miasma odasma bitişik bir odada yatarona arkasuıı dönerek salonun yo mış zavallı Valance. Bu odadan lunu tutmu? Bİdiyordu. Fakat Ha arka yolu da görmek kabildi. Sect daha söylenecek blr çok sözneler boyunca ihtiyar hizmetçl oolduğnnu ve yaptıklannın cezası daauu Avrupalıların yatak odala aarıç. fteı gun 18 ve 21 15 teı CEZZAK rupuuLuuu iszuntusu (J. Lcvisı. ISTANBUL (226246) tanDuı fıvatrosu U4 22 36) SUREYYA: (36 06 82) (Haya AZAK TİYATROSU ALEMDAR: (22 36 83) Yıldız Gönül Ülkü Gazanfer Oz«TENEKE» çarsamba harıc tımın kadını ıT. Şoray). Tepe (F. Gırık). can EVDEKİ PAZAR (Kober gun 18.15 saı cuma 15 OPERA: (36 08 21) Bozuk BULVAR: (21 35 78) Yıldız medl). Her gece 21.15, Pa pazartesl 21.30 Duzen (E. Boral Tepe (F. Gırik). zar 16.15, Çarsamba 1615 tSTANBUl riYATROSU (ElATLAS: (44 08 35) Roma SINEMA 63 (Kücukyalı) K DLÜP : (Şehzadebaşı) hallta, Cumartesl 1615 ta hamra (44 22 36 EVLENME İmparatorluğunun Çoku. Sahte Pollsler ı.H. İng.). 122 71 83) Hayatımın Kadılebeye tenzllât. şü (S. Loren). SUNAR (ÜskUdajı (36 03 69) TARİFES1 (Komedi Dazarnı (T. Şoray). BULVAB ItYATROSU (AZİ2 EMEK: (44 84 39) Komedl Buffalo Bıll (G. Scott). tesl harlç ueı gece 21 çarRENK: (21 15 25) Romada BaBasmacı Kenan Buke Dünyası samba cumartesl pazaı 15 har (Renklı). (Suarede) JEBKOÇ (Cağlayan) (47 07 32) (21 48 92) GÜLDÜRMK BE KARACA rTYATROSU 44 54 02 1 Haram Lokma (Ö. Yıl Vahşı ve Guzel (T. Curtıs) Clbali Karakulu pazartesl Nİ HARİCİYE (Komedi) pamaz), 2 Demır maskenm MARMARA (22 38 60) Bufbarlç. gece 21.30 çarşamba, zartesl hariç h e ı gece 21 15 AKSARAY K C Ç O K OPERA. fal6 (G Scott) (Renkli). dunuşu. cumartesl pazar 17 çar çarsamba cumartesl oazaı YENİ (Bakırkoy) (71 68 26) (Tevhıt BUgo Vah) Öz v e FITAŞ(49 01 66) ARTIST şamba cumamartes) matt 16.15 1 Bozuk Duzen (E Bo arkadasları) (21 57 22) NE BOZTOİTUSU (J. Lewıs) ne, cuma euare tenjllâth SAĞDAYIZ KE SOLDAYIZ DORMEN TlYATROSD : Fedaıleri GUREL (47 03 94) 1 Sım ra, 2 Cennet KEN1 UYUNUULJUtJ l Lhjrmeo ORTANIN YAR3INDAYIZ • 44 97 36) ÇIPLAK AYAK (Ko (A Mekın) bat Devlere karşı ( R T ) , rıyatrosu (44 İ6 h3ı PEMBE (Poliufc Komedl) pazartea mecUı pazartes] bartç h e ı 2 Sahte tebessum (N. Oh YENİ: (Şehzadebaşı) (22 58 92ı KADIN oazartesı 18 vt haric heı gece 21.15 çarşamgece 21.15 çarsamba cumar. Artist Bozuntusu (J. Levis). ver) 21.15 çarşamba harlc ber ba, cumartesl pazar 15 te tesı. Dazaı 15 de KERVAN (48 04 23) Bozuk akşam 18 de KADIKÖÎ ALTAN KARINDAŞ • Nejat FATTH TIYATROSü 22 0171 Duzen (E Bora) KÜÇÜK SAHNE Ulvl Ura2 'Süreyyaı (38 06 82) üygur, ALO ORAS] TIMARKTREÇLİ BAHÇE her KONAK: (48 04 23) ROMA CEP Rusyadan Sevgilerle R. İng HANE MİT Heı gün 18 oa gun 21 pazaı 15.30 da çar Tiyatrosu 149 S6 52 ıZABIT DA BAHAR (V. Leıght) FATMA'NIN KUZUSU» (raÇELIKTAŞ: (53 35 07) Sirkte zartesl 21.15 d e samba 14 de EFE ALİ pazar «ÂLE (44 35 95) Hayatımm zartesl hancı ber gun ) * ve > Aş. AKSARAY HALE Tiyatrosu 11 de Çocuk Tiyatrosu kadını (T Şoray) 21 15 de Avni Dilligil Top (21 2119) GEN AR HİZMETÇÎLER •EVENT: (63 55 39) Hayatı tŞIK: (Csküdar) (38 24 83) •KIRMIZI FENERLER. Her Hayatımın kadını (T. Şoray) pazartesl barlç bergun 21.15 ORALOĞLU riYAVROSU (La mın Kadını (T. Soray) gece 21.15 te çarsamba c u KADIKOY: (36 49 24» Kuşlar çarsamba 18 ve 21 15 cu le ve Alev Oraloğlu) 49 49 35 LUKS (44 03 80) Cennet Femartesl ve pazar 1S.15 de. ÇOCUKLAfl V BÜVÜKL.ER E (T Hedren). martesl pazaı 15 ve 21.15 daılerı (A. Mekkln). 'Oyunı sah c ırps 18 çaı SARAY: (44 16 56) BUFFA REKS: (36 01 12) Artıst Bo ARENA: ŞARKIC1 KIZ (Salı GÜLRİZ SURUR] ENGİN şamba cumarıesl pa^aı 15 LO BILL (Renkh). perşembe il M KIRAL1N H (S. Alışık. K1SRAĞI Salı ruııı^ Zl 3( RÜYA (44 84 39) Seni olducarşamba l^ je 21 30 oeı reregım. şembe 18 cumartesı oa?ar (Devlet OemlryoUarı Hayüarpaşa EMINÖNU: Mehmet Cemal, Park, SITE: (47 77 62) ROMANIN 18 ve 21 30 36 04 75) Sirkecl: 27 00 50). DenizyolHasan Nafiz, Gedıkpaşa Sağlık, AnaYIKILIŞI (S. Loren). ları: (49 18 90) (Tatil günleri: 44 02 07) TEPEBAS) rtYATRUSU dolu. BirUk. ŞAN (48 67 92) Aya Seyahat Şehır Hatları 44 42 33) TOrk Hava (44 21 57) EŞEĞIN GÖLGES1 EYÜP: Yenl, Büyuk, Yeni (Rami), (R. Ing ) Yolları Bilet Satışı 44 47 00) (Danış(pazar Dazartesı çarsamba, Sağlık. TAN: (Pangaltı) (48 07 40 ı ma: 44 03 96), (Hava Alanı: 73 83 40 cuma 21 oazaı 15 30 da I BÜYÜK SOYGUN (R. HarFATIH: Çarsamba, Sevim, Güven, 73 84 40) hkyardım Hastahanesl ÜSKÜDAR TIYATROSU rıs. Njmune, Imrahor Işık, Balat Merkez (49 30 00) Nümune Hastahanesi CIMRJ ber çece 21 Dazar Ü N A İ : (Kasımpaşa) (44 93 06) GALATA: Karaköy Nur. (36 05 65) Gureba (21 65 00) Hasekl 15.30 da 1 Hucum (J Pance), 2 GAZIOSMANPAŞA: Emler. (21 26 80) tşci • Samatya (21 62 50) ELMAC1 GÜZELİ (ÇarşamDa Üç buçuk sllâhşorler. HASKOY: Yeni. Belediye Santral» (z3 45 601 Beledtve 14 30 pazaı 11 de) YENİ AR (49 64 72) Golyat Zabıta MOdOrlOgO (23 87 74). Meteo KADIKOY: Selâhaddin Kutman, Yeni YEN7 KUMMJİ (44 04 09) ve Kara maske (R T ) roloji (73 86 84) Trafik «lkSyet 44 16 67 Moda, Şıfa, Çığdem, Tanyer. YENİ ATLAS: (48 65 02) HaHEPIMIZ BİR KJŞ1 IÇIN Satstanbu) ttfalveö (21 42 22) KASEMPAŞA: Halk. lı harlc bet gece 21 uazar yatımın Kadını (T. Şoray) SARIYER: Buyukdere, Boyacıköy. 15 30 da YILDIZ (Besiktası (47 63 42 ı NÖBETÇİ ECZANELER SIŞLI: Buyıik Barbaros. Hurriyet, İstanbuldaki Adam (T R ) ŞEHtR JPEKAS1 (44 2] S7) Sargın. Ertan. BAKIRKOY: Şevki, Yesilyurt. YEN] MELEK (44 42 89) MADAME BUTTERFLY (OBEŞIKTAŞ. Altınay, Çmar, Bebek, Artı«t Bozuntusu (J. Levıs) C'SKÜDAR Taşhan, Doğancılar, Genpera) salı perşembe cumar. Gul (Suarede) Sarsılan Temel ge.koy Merkez. tesı 21 15 (M. Salnt). BEYOĞLU: Tepebaşı, Candan, Nemlı ZEYTINBURNU Şıfa. TIYATROİAR; LÜZUMLU