Katalog

"Fe llıınjıııı Akardı Don,, adı Ue AĞAOĞLU YAYTNEVÎ »ara'îndan yayınlandı. Rusca aslına uygun olarak ceviren: TEKTAŞ AĞAOĞLU ŞOLOHOFa 1965 NOBEL edebiyat ödülünü kazandıran, Durgun Don, Issu DON, Sakin Akardı Don, Ağır Ağır Akardj Don, Don Nehri Sakin Akar ve daha başka adlar altında sözü edilen kitap: II. CİLT ÇIKTI Bütün Kitapçılarda AĞAOĞLU YAYINEVİ: Ankara Cad. 37/7 (Vilâyet karşta) İstanbul umhuri 42. yıl soyı 14882 KURUCUSIJ: TUNUS NADÎ Telgraf v e mektup adresi: Cumhuriyet İstanbul Posta Kutusu: İstanbul No. 24S Telefonlar: 22 42 90 2 2 4 2 0 6 2 2 4 2 8 7 2 2 4 2 98 2 2 4 2 99 İT f^İK: 8 Yayınevinin çıfcarmakta olduğu Jütün Esefferi» serisinin de çıkmışti\ Bu eiltte Ipjn İnsanlaV romanı «fckü adlı çür Idtabı [e %akkında yâşıian Pazartesi 3 Ocak 1966 \ 6 ÂYLIK DIS TtCARET REjtMt BUGÜN AÇIKLAMYOR 725 MILYON DOLARLIK ITHALÜT YÜPILÜCAK Macit ZEBEN Plânlama ile Gürsan arasındaki anlaşmazhğın sonucu: Yeni orabulucu için şartımız: 1966 programının yatmmları aksadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) günden bcri Bakanlar Kurulunun gündeminde bekleyen 1966 programının onaylanmasmm gecikmesi yüzünden, İktisadî Devlet Teşekküllerine ayrılan 2 milyar 979 milyon llra tutanndakl yatırımlarda aksaklıklar başlamıştır. Mutlak tarafsızlık Plaza'nın evinin önünde dinamit patladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) znn bir süre önce reddettijHmiz Kıbns arabulucusu Galo Plâzanın istifası üzerine, Birlesmiş Milletler Sekreteri UThantm, 4 mart tarihli Güvenlik Konseyi karar sureti gereğlnce. yeni bir arabulucu tâyto etmesi beklenmektedir. Dışişleri Bakanlığına gelen haberlere göre, B. M. Genel Sekrete rinin, bu konudaki çalı^maları başlamış bulunmaktadır. Bilindiği gibi, Genel Sekreter, Kıbns sorununun çözümüne yardımcı olmak amacıyla taraf olan hükumetler ve cemaatler nezdinde temaslar ya pacak, bir şahsı, yine taraflann mütabakatını aldıktan sonra tâyin edecektir. I ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ticaret Bakanı Macit Zeren bugün bir ' basın toplantısı yaparak 1966 yılının ilk altı aylık ithalât ve ihracat rejiminin esasları hakkında açıklamalarda bulunacaktır. ~^ ı ı ~~ 4 Ocak tarihinde Resmî Gazetede yayınlanacak olan 1966 yılı ilk altı aylık dış ticaret rejiminin anahatları özetle şöyledir: Q l 6 ncı kota 125.5 milyon do*™lar, liberasyon listesi de 117 milyon dolar olmak üzere 242 J5 milyon dolar olarak tesbit edilımstir. n | l 9 6 6 yılında programa göre *™725 milyon dolarük bir ithnlât öngörülmektedir. E l i k i l i anlaşmalara ayrılan ko""talar 80 milyon dolan bulmaktadır. KİYıl boyunca yapılacak proje "•karşıhğı ithalât ise 127,5 milvnn dolardır. EİTeminat oranlannda bir de^^ğişiklik olmayacaktır. Birinci liste için yüzde 100, ikinci lıste için yüzde 75 oranında teminat fî" görülmüştür. B|Sun'i gübre ithâli için farklı ^ ^ teminat oranı uygulanacaktır. U Anlaşmazhk Programın, Demirel Başkanlığmdaki Yüksek Plânlama Kurulun dan geçmesine rağmen Bakanlar Kurulunda takılmasına sebep, Maliye Bakanı Gürsan ile Kurul arasında anlaşmazhk olmuştur. Gürsan'ın programın iç finansman ihtiyacı konusundaki muhalefeti yüzünden, program hükümetin onayına sunulamamaktadır. Genel görüşmeyi radyo verecek Ankara (Cumhuriyet Bürosu) Perşembe günü Cumhuriyet Senatosunda başlaması beklenen Kıb rıs konusundaki genel görüşmeyi Ankara Radyosu naklen yayınlayacaktır. Ankara (Cumhuriyet Bürosu) Hâlen iki Genel Müdürlü bir müessese haline gelmiş bulunan Devlet Hava Meydanları îşletraesinde Genel Müdürlük gö revini resmen ve fiilen kimin ifa edeceği günün konusu olmuştur. Bilindiği, DHMİ Genel Müdürü Muhittin Asral'ı Ulaştırma Bakanı 25 arahkta re'sen emekliye ayır mış, ancak Asral Danıştay'dan aldığı «İcrayı durdurma karan» üze rine, beş günlük bir ayrılıktan sonra cuma sabahı tekrar makamına gelerek görevine devam etmiştır. Asral, bu sabah da Genel Müdürlüğe gelerek görevine devam etrnek lsteyecektir. Ancak bu arada Bakan Öztürk'ün aynı göreve getirdiği, fakat tâyin karar namesi henüz Resmî Gazetede yayınlanmamış olan emekli Hava Kurmay Albay Nurettin Özdemirin de goreve başlamak isteme si halinde iki Genel Müdürün du nımlarınm nasıl bir sonuca bağ lanacağı henüz bilinememektedir. Hava meydanları işletmesinin iki genel müdürüvar Para anlaşması iiyelerine kredi kolayhğı sağlandı PARtS, (8A.) vrupa ödeme anlaşmasının devamı olarak imzalanan Avrupa para anlaşması üyesi ülkeler, bu anlaşmayı «daha faal» bir biçime sokmaya karar vermişlerdir, Şimdiye kadar, Avrupa para anlaşmasının sağladığı kolayhklardan yalnız Türkiye yararlanmıştı. 91 no. lu kanun Bilindiği üzere 1 mart'ta yürürlüğe giren devlet bütçesinden fark lı olarak, İktisadî Devlet Teşekküllerinin programlan 1 ocak tarihinde yürürlüğe konmaktadır. Bu hususun gerçckleşmesi için de 91 sayılı kanun uyarınca progranıın bütçeden önce Bakanlar Kurulundan geçerek yayınlanması gerekmektedir. Yıllık programlara uygulanan bu yaymlanma usulünün başlıca amaçlanndan biri de tktisadl Devlet Teşekküllerinin 1 ocak tarihıne kadar yıllık programların öngordüğü hedefleri gerçekleştirmek için gerekli hazırlıklan yapmalarına fırsat vermektir Bundan ötürü, yıllık progranriarın eklm ayı içinde Resmî Gazetede yayınlanması öngörulmüştü. A İLK ŞART Dısisleri Bakanlıti vetkilileri. yeni bir arabulucunun tarafsız ve ileriyi gören bir şahıs olma«ı halinde. Kıbns meselesinin halline yardımcı olabiiecegini bellrtmekte ve «UThant'ın vereceği veni ismi, inceden inceye elestireceğiz. îlk şartımız arabulucunun ta mamen tarafsız, pesin hükümsüz bir kişiliğe sahip olmasıdır, Plâza bizim için acı bir tecrübe oldu, bu acıdan yeni arabulucu için çok ti tiz davranacağız» demektedirler. Dinamit patladı Qulto (Ekvatör) (a.a.) Ekvntör'ün eskl Cumhurbaşkant ve B. M. In eski Kıbrıs arabulucusu Ga 10 Plâzanın evtnln önünde. tneehul «nhnhrr dinTımtt patİBtmışlardır. Patlama. yalnız maddî hasara sebep olmuştur. Öte yandan yine aynı saatlerde, bir otomobilden Hava Kuvvetîeri Komutamnın evine bomba fırlatılmıştır. Hava Kuvvetîeri Komutanı Albay Jorge Salgado Murillo'nun e;i ve bir başka şahıs ya ralanmıştır. EminönUnde istimlâk edilecek olan Denizdlik Bankasına ait binalar unun PERŞEMBEmiS GELtSt Meclis, seçim veaf kanunlarını ele alıyor Ankara Cumhuriyet Bürosn V ılbaşı dolayısiyle kısa bir ' tatıle gırmış olan Millet Meclisı, çarşamba gunu, Cumhuriyet Senatosu da perşembe gunu toplanarak 1966 yıİı çalışmalarına başhyacaklardır. Millet Meclisının gündemınde önemli konu olarak Seçim Kannnu tadil tasarısı bulunmaktadır. Bu tasarının geçici bir komisyor.a havalesı, bılmdiğı gibi, Kıbnsla ılgıli genel gorusme sonuna bırakılmıştı. Çarşamba gunkü birlesimde Adalet Bakanı Dınçer'in kanunun geçici komisyona havalesıni isteyen önergesı oylanacaktır. Millet Meclisı bunun dışında basta Af Kanunu tasarısı, patronaj sistemiyle ilgilı tasarı. noterlik tasarısı gibi bnemlı konuları önumuzdeki günlerde ele alacaktır. Cumhuriyet Senatosu ise persembe günkü birlesiminde Kıbrısla ilgili genel görüsmeye baslıyacaktır Millî Birlik ğrupunun bir önergesi üzerine kararIastırılan genel görüşmenin hararetli geçeceği anl'asılmakta dır. Öte yandan siyasi partilerin gruplan da bu genel kurul çalışmalanndan önce toplanarak konular uzerinde duracaklardır. Bu sabah saat 10 da tçplanacak olan A. P. Senato grupu genel kurulu ile çarşamba sabahı toplanacak olan ortak A.P grupu, Senatoda, yapılacak genel görüsme ile ilgıh çahşmalarda bulunacaktır. CHP gruplan ydnetim kurulu yann saat 15 te, CHP ortak grupu da çarşamba gunü toplanacaklardır. öncülüğünü Fethi Çelikbaş yapmıstı. Teni Ulaştırma Bakanı Seyfi öztürk şimdi aynı yolun yolcusudur. Olay Danıstayın icrayı dnrdurma karannın uygulanmaması. Ulastırma Bakanı, müsteşar muaviniyle bir genel müdürü ve musaviri re'sen emekliye sevketti. Memurlar Danıstaya basvurdular. Basmüsavir hakkındaki Bakanlık tasarrulona karşı icrayı durdurma karan verildi. Simdi Ulaştırma Bakanı diyor ki: «Ben enerjik bir tutum içine girdim; yorulanlar, yarı yolda kalanlar, isteksiz ve gönülsüz çalışanlar hiç süphesiz bizimle beraber olamazlar..» tste bu gerekçeye dayanarak Seyfi öztürk, Danıstay kararını, tıpkı Fethi Çelikbaş gibi dinlememekte ve memurlann görevlerine dönemiyeceklerini söylemektedir. Bir Bakanm kanunların kendisine verdiSi yetkileri objektif ökiiler içinde knllanması süphesiz hakkıdır. Ne var ki, idare üzerindeki yargı denetimi prensipine aykırı davranıslar, hele memur'mı tek teminatı olan Anayasa hükümlerine karsı çıkmalar hak sınirının dısında kalır. Ve o zaman düpedüz taakkın kötüye kullanılması olayı ile karsılasırız. önce su noktayı tekrarlamakta fayda var: îürütme orranının islemlerinden ötürü Meclise karsı sorumlu olması demek, yargı organı denetiminin ve kişi haklannın keyfi tasarrunara karşı korunmasının kısıtlanması demek defildir. Aksine, siyasetin üzerindeki fren müesseselerinin denetimi ve bu müesseselerin verecekleri kararlara uyma prensibi, Anayasamızın temel esprisine göre, Meclis sornmluluğundan da önde gelir. Açıktır ki, sadece parlâmentoya karsı sorumluluk, özellikle tek partinin çoşunluifu elinde tuttuğu Meclislerde, nazarî plânda kalır ve sonunda Meclis diktatoryasına kadar gidilir. Bugün Türkiye maalesef yine bu yola doğrn süratle ilerliyor. Çok partili sisteme rağmen idarenin siyasi organın emrinde olması anlayısının ters yonımlanması tasarruflardaki keyfîliği artırmaktadır. Keyfîliğin dayanağı Anayasanın 105 inci maddesinin 2 nci fıkrasıdır. Bu fıkrada her Bakanın kendi yetkisi içindeki islerden ve emri altındaki eylem ve islemlerden sorumlu olduğu yazılıdır. Bakanlığa gelen kisi söyle düsünüyor : «Mademki ben bu Bakanlıgın basıvım, mademki emrim altındaki eylem ve islemlerden sorumluyum, o halde isleri yürütmek için ne gerekirse yaparım.» Ancak, isleri >ürütraek icin «gerekenür» kıstası nedır? Yine Bakan diyor ki: «Mademki ben bas'ım, binaenaleyh benim kararlanm daima objektiftir, daima âdildir. Eger değilse, bunun denetimini yapmak sadece Meclis'indir.» Anlayışı gelistiriniz; 5 genel müdürün değişmesi, partizanlık hikâyeleri, devlet eliyle kisiyi zengin etmeler, \e bütün devlet kururalarını çiftlik gibi kullanmalar, yabancı çıkarlarını millî çıkarlardan öne almalar v.b.. hepsi, gittikçe genisleyen «ben» sınırının içine girer. Bes genel müdür neden değisti? Beceriksizliklerinden mi? Yolsuzluklarından mı? Basında bulundukları tesekkülleri verimli çalıstırmadıklarından mı? Ne gezer. Eldeki istatistikler gösteriyor ki, hemen hepsi derece derece tesekküllerini verimli çalıstırmıslardır. Dolayısiyle emri altında bulundukları kisilerden daha beceriklidirler. Yolsuzluk ise aranmıs, taranmıs bulunmamıstır. Ne var ki, kabahatleri; otonom olması savunulan tesekkülleri yönetirken, su ya da bu konuda bastaki kisinin yanlıs tasarruf isteklerine karsı durmalarıdır. Onun için bem cezalannı çekmeli, hem de diğerlerini yola getirmekte örnek olmalıdırlar. Anayasanın âmir hükmüne rağmen T.R.T.'yi özerklikten uyduluğa kaydırmak çabaları da ne programlardaki bir kısmı gerçek olan düzensizlikten, ne yornmdaki hatadan geliyor. Aslında istenen kendisine bağlanamadıgı için sıvasi iktidarın karsısında görülen ve gösterilen bir müesseseyi daha dize getirmek, böylece idare ile birlikte hüküm sürme keyfini bozan pürüzleri ortadan kaldırmaktır. Bundan sonra sıra üniversitelere gelecek. O bitecek, vargı organlannı ele geçirmek faslı başlıvacak.. Nitekim Kıbrıs gürültüleri arasında yargiç teminatı deçişikliğinin hazırlıklan ilerlemektedir. Bunlar tahmine ve kehanete değil. doçrudan doğruya determinizme bağlı yakın geleceğin eylemleridir, tirde Eminönü Meydanuıı yeniden düzenliyecek ve trafik akımı da tanzim edi'.ecektir. Belediye Başkanı Haşim îşcan, Ulaştırma Bakanmm, istimlâk konusundaki teklıfi kabul ettiğini, şartların da Denizcilik Bankası Genel Müdürü ile te'bit olunacağını açıklamıştır. Binaların istimlâki ile Reşadiye Caddesi gizli geniş bir yol haline getirilecck, bu suretle Sirkecideki tıkanıklık giderilecektir. elediye, Eminönü ile Sirkeci arasmdaki Reşadiye Caddesinde bulunan B Denizcil.k Bankasına ait binaları taksitle istimlâk edebildiği tak Eminönünde taksitie istimlâk yapılacak Geç kaldı Söz konusu 1966 programı önümüzdeki hafta içinde Resmî Gazetede yayınlanmış olsa dahi, tktisadi Devlet Teşekküllerinin uygulamaya başlayabilmeleri için zorunlu bulunan ekim • ocak arasındaki üç aylık hazıriık devresi ortadan kalkmış olmaktadır. Bu gecikme yüzünden, iktisadî Devlet Tesekkülleri yöneticüeri ne gibi yatırım yapacaklarmı (Arkası Sa. 7, Sü. 6 da) Yapılacak başlıca değişiklikler, ödeme dengesinde geçici güçlüklerle karşılaşan üye ülkelere, kısa vadeli mali yardım verilmesini kolaylaştırarak yardım etmek amacını gütmektedir. tlk degişiklik, bahıs konusu güçlüklerle karşılaşan ülkeye bir yı) vâdeyi ve 50 milyon dolan geçmemek üzere kredi açılmasını çabuklaştıracak yeni bir usul kabulüyle ilgilidir. Bu değişiklık sayesinde, Avrupa Para Anlaşması Fonu Yönetim Kurulu Kredıyi «O.E.C.D.. (tktisadl İşbirliği ve kalkınma Teşkilâtı) Bakanlar Kurulunun onayını almadan verebilecektir. İkinci önemli değişikük İse, yönetmeliğin çok yanlı düzeni çerçevesindeki kısa vadeli kredilerle ilgilidir. Şımdıye kadar Avrupa Para Anlaşması üyesı bir ülke, yine üye olan başka bir ülkeden kısa vadeli kredi alabilmek teydi, fakat kredinin aynı ayın sonunda ödenmesi gerekiyordu. Kapaııh Demirel görüşmeleri Ankara (Cnmhnriyet Bürosn) YTP Genel Sekreteri Turhan Kapanlının YTP yı AP ile birleştirme çabaları her geçen gün biraz daha artmaktadır. Kapanlı, APYTP bırlesmesi ni gerçekleştırmek îçin onceleri bir kısım AP yöneticileriyle görüşmelerde bulunmuş, bilâhare de Başbakan Demirel ile hem evinde, hem de Başbakanlıkta bir kaç defa görüşmüştür. Kapanlı, bir defasında Başbakanlıktaki görüşmeden çıkarken kapıda gazetecilerin bu ziyaretle ilgili sorulanna cevap clarak «bazı memleket meselelerini g5rüştüğünü» söylemiştir. Fakat bir gün de Başbakan Demirelin evinden çıkarken birdenbire gazetecileri karşısmda görünce, AP • YTP birleşmesiyle ilgili soruları cevaplandırmak lüzumunu hissetmiş ve söyle demistir: « Bir politikacı, gelişmelere göre, politika hayatındaki yerini tayin ederj» Kapanlının o gündenberi AP. Ileri gelenleriyle temaslannı sıklaştırdığı gözden kaçmamıştır. AP • TTP, birleşmesiyle ilgl 11 temasların gelecek günlerde daha da sıklasacagı ve bir sonuca bağlanacsğı ifade olunmaktadır. Meydan yükselecek îstimlâkin gerçekleşmesi ile elde mevcut proje, bazı tâdillerle tatbikata konacaktır. Proje; Unkapa nı Bulvarmm, Sarayburnunda sahil yoluna bağlanmasım gerektirmektedir. Bunun için Eminönü meydanı eski şeklinc getirilerek zemin 1,5 metre kadar yükseltilecek ve Camiin yanındaki Tünel'in hizasma getirilecektir. Buna paralel olarak ayaklarında çoküntü bulunan Karakoy Köprüsü de yükseltilecektir. Projenin ikinci kısmı yeraltı geçidini kapsamaktadır. Yeni plânda, hâlen Mısırçarşısı ile Yeni Cami arasında geçen vâsıtalar da Reşadiye Caddesinden Sirkeciye ulaşa caklarmdan keşismeyi önlemek yeraltı geçidi ile sağlanacaktır. Unkapanı istıkametinden gelen vâ sıtalar yeraltı geçidi ile Reşadiye Caddesine geçecektir. Karaköyden gelen ve Sirkeci istikametine giden vâsıtalar da Reşadiye Caddesine sapacaklardır. Eminönü meydamnın da düzenlenmesi ile İstanbul yakasmdaki trafik şeridinin Aksaray Saraçhane Unkapanı Eminönü ve Sahilyolu bağlantısını sağlayacaktır. Senatoda Hazreti Yahyanın eli 3 milyon liraya sigorta edildi JLmcrikada düzenlenecek sergiye 20 milyonluk müze eşyasıgidiyor |k|isan aymda Amerikada düzenlenecek «Türkiyenin Sanat Zengmliklem konulu sergide teşhir olunacak Hazreti Yahyanın Eli 3 milyon, Pirl Reisin Haritası da 1 milyon liraya sigorta ettirilnüştir. 300 parça müze eserinden teşekkül edecek sergide Fatih'in Kaftanı ve Yavuz Sultan Selim'in Sancağı bulunacaktır. Dünyada eşleri bulunmadığı için maddî değerleri kesin olarak tesbit edilemiyen eserlere sigortaya esas almmak için biçilen kıymet 20 milyon lira kadar tutmaktadır. Eserlerin nakli özel dedektif ve muhafızlar himayesinde yanmaz ve su geçirmez sandıklarla yapılacak tır. Önce Washington'daki Millî Galeride sergilenecek eserler, bilâhare muhtelif eyaletlere götürülecek ve sergi 1,5 yıl kadar sürecektir. Betonu dökülüyor Ote yandan Saraçhanebaşındaki yeraltı vâsıta geçidinin betonu nun dökülmesine devam edilmektedir. Fen İşlerı Yetkilileri geçidin kaba inşaatmın bir aya kadar bıteceğini ve vâsıta trafiğine açılabıleceğini belirtmişlerdir. Dün gece Akhisar'da deprem oldu AKHİSAR Dün gece saat 22.05 sıralarmda şehrimizde şiddetli bir deprem daha olmuştur. Dipten gelen ve 2 saniye kadar devam eden sarsıntı büyük bir he yecan uyandınnış ve bütün Akhisarhlar evlerinden fırlayarak sokaklara dökülmüşlerdir. Bir süreden beri kesilnüş bulunan depremlerin dün gece tek rar ve şiddetli bir şekilde başlaması Akhisarhlan telâşa düşürmüştür. Geceyi bir çok kişiler so kaklarda geçirmişlerdir. Bir müddetten beri arsalardan kalkmış bulunan çadırlar dün gece tekrar kurulmuştur. llgililerden aluıan bilgiye göre, deprem gayet şiddetli hissedilme sine rağmen herhangi bir can: ve mal kaybma sebep olmamıştır. Akhisarlılar depremlerin tekrar devamından endişe etmektedirler. Bir gecekondu yandı; 3'ü ağır, 8 kişi yaralandı Dun gece Kocamustafapaşa'da bir gecekonduda çıkan yangmda uçü ağır olmak üzere 8 kışi yaralanmıştır. Yangın, saat 20.30 sularında Esekapı sokağuıdaki bir gecekonduda çıkmıştır. İkı odalı gecekonduda oturan Tosun ailesınin 4 yaşındaki çocukları Oktay, yanmakta olan gaz ocağı ile onarken devirmiş ve devrilmenin tesiriyle de ocak patlarmştır. Patlama neticesi evde bulunaa 8 kişi yaralanmışlardır. Oktay Tosun, Osman Tosun, Şefika Tosun, Nurten Tosun, Kadriye Kiracı, İbrahim Kiracı ve Ali Seydi Akın yarah olarak hastahaneye kaldırılmışlardır. Bunlardan Oktay, Şefika ve Kadriye'nin durumlan ağırdır. Diğer yaralılar ilk tedavileri yapü dıktan sonra taburcu edilmişlerdir. Çıkan j'angın sonucunda gecekondu da tamamen, yannuştır. Fatih'in kaftanı Eser alınacak müzeler Eserler, Topkapı Sarayı, Türk ve tslâm Eserleri, Hitit, Konya, îzmir, Adana, Antalya müzeleri ile tstanbul ve Ankara Arkeoloji Müzelerinden seçilmi$tir. Ve gönderilecek eserler Ecvet GÜRESİN Tarih Öncesinden itibaren son zamanlara kadarkl sanat eserlerini kapsayan sergide G6k Tannsı Keşop, Maraş Arslam'nın yam sıra, Selçuk halıları, meşhur hattatlarm levha ve hilyeleri, faymetli taşlarla süslü kutular, ibrikler, yazı takımlan, sultanlara ait giyim eşyaları, padişahlara ait minyatürler, tezhipli ve mücevherli Kur'an ve divan kapları, silâh kolleksiyonlan, heykeller, mücevherler, altmdan mâmul kıy metli eşya bulunmaktaduÜgililer, serginın, Türkiyedekı sanat gelişimini ve turistik önemini de belirteceği için büyük faydalar aağlayacağını ifade etmektedirler.