28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ff Omk AJANSLAR * RADYOLAR • ÖZEL MUHABIRLERIMIZ Iuerika yabancı ülkelere Yietna« hakkıada mnhtıralar yolladı WASHİNGTON •A AP Radyolar Bombardımanı süresiz merilca »on fld gün içinde yabana ülkelere, Kuzey Vietnama hava akınlanru süresiz durdurarak Amerikan kuvretlerlrü tehllkeye atamayaeağını bildirmlştir. Kısaca «Kızıl Çin 1975 e kadar kttaîararast rohetîerle Amerihayt dövebileceh» Washington (AP) Kızıl Çinin askerl gücfl bahsinde uzman «ayılan blr prof. Amerikan Temsilciler Mecllsi Uzakdoğu îşleri EncOmeninln bir toplantısında yap• ğ konuşmada Pekin rejiminin hı en çok 1970 yılına kadar hidrojen bombasmı gelistirml» olacağmı ve bu lilâhları, ort» aü» menzilll roketlerle hedefe ulaştırmak bahsinde nnırlı bir güce sahip bulunaca ğını «öylemiştir. Profesör Ralph I* Power Komü nist Çinln 1975 e kadar da Amerikayı dövebilecek kudrette kıtalararan balistik roketler geliştirme yoluna girmiş olabileceği tahminini ilerl »ürmüştür. Görüşmeler sırasmda Encümen Başkanı Demokrat temsüci Clement J. Zablocki, Amerikanm ko münist Kuzey Vietnamın endüstri merkezleri ile başkenti Hanoi ve Haiphong limanım bombardıman etmesinin "Komünist Çin ordularını Vietnam'a getirip getirmiyeceğini lormuştur. Komünist Çin lideri Mao Çe Tun gun çete harbi hakkmdaki eserini Ingilizceye çeviren eski bir deniz piyade subayı Tuğgeneral Samuel B. Griffth, bu bombardıman lar neticesinde kanaatınca, esas Kı zıl Çin ordulannm Vietnama gön derilmeyeceklerini söylemij ve demiştir ki: e Bence Kuzey Vietnam ordusu sağlam kaldıkça Çin komünist leri bu harb dışuıda kalacak ve meselâ uçaksavar birlikleri gibi taktik kuvvetler göndermekle yetineceklerdir. Çüıliler, kendi görüj zavlyelerinden bâriz olarak harbl kazanmak üzere olduklanna Inanmaktadırlar.» • • • • PARİ8 Jacqneı Heünin bngün takdim ettiği kalekriyon, açık pembe, tatlı yeşil, gök ma visl ve açık ı s n renkleri İle blr llkbahar havası taşımakta • dır. Roblar, genel hatlan bakımından vficnt inhinalannı yu mnşak bir çekilde takip etmekte dizler, pek u görünmektedir. Gerek rob, gerek mantolarda <X) veya (V) Kklinde kuplar vardır. • SANTO DOMÎNGO Dominik Başkanı Godoy, ordu ile idare arasmdaki anlaşmazhğı gidermek için teşebbüse geçtiğini açıklamıştır. • YVASHÎNGTON Amerika TJzay ve Havacılık tdaresinin bildirdiğine göre bu yıl nzaya, 3 ilâ 30 gün kalmak üzere blr kaç maymun gönderilecektir, Maymnnlar, dünya etrafındakl bir yörüngeye 125 kilo ağırlığındaki bir «biyoloji peyki» ile yerleştirilecektir. • MAYORKA Balear takımadaları yakınlarmda 21 o cakta batan 1,215 tonilâtoluk lspanyol Monelos şilebi mürettebatından 14 kişinin can vermiş olduklarından korkulmaktadır. • KARAKAS Venezüella Radyo Televizyon Kurumu, 80 bin dolara yükselen borcunn S deyene kadar Demokrat Hıristîyan Partisi admın yayınlarda zikredilmesini yasaklamıştır. • YENİ DELHİ Hint Başbakanı Indira Gandi, yeni kabinesine iki müslüman Bakan almıştır. Geri kalan 16 Bakan hindu dinindedir. Silâhsizlanma mozakereleıi Vietnamın loplanıyor PABtS, (a.a. Radyolar) Konferansmm yesl dört Bstıh devletm temsfldleri, Cenevreda perşembe günfl yenlden müzakerelere başlamadan, Pariste NATO »arayında bir toplantı yapmışlardır. öğrenUdiğine göre, Amerikan delegesi William Foster, Amerikanın nükleer silâhlann yayılmasuun önlenmesl hakkındakl andlaşma tasansında yapmayı düşündüğü tadilâtı, diğer delegelere izah etrniştir. Ingütere Silâhsızlanma Bakam Lord Chalfont geçenlerde Washington'da Williara Foster ile görüşmuştü ve bu görüşmede Amerikan ve Ingiliz fikirlerinin uyuştuğu müşahede edilmişti. Dünkü toplantımn gayesi, anlaşıldığına göre, Cenevre müzakereleripe katılan diğer Batılı delegeler, yani Italyan ve Kanada temsilcileri ile lstişarede bulunmsktan ibaretti Amerüanın, nükleer sUâhlann yayümasının Önlenmesi hakkında ki andlaşma tasarısı bazı bakımlardan Sovyetlerin tenkidlerine hedef olmuştu. Amerika bunun üzerine, tasanda ban değişiklikler yapmak lUzumunu hissetznistir. A Ç7? merikanın Onde gelen //\\ dış politika kafalarından /rA Senatör Fulbright, önce» a CJJd rün Beyaı Saraydan, Vfetfcong'un siyast kolu MUII Knrtolus Cephesini Ksmen tanıistemistir. Birlesmls Mllletler Genel Sekreterl U Thant da, Bayram v rifesinde, barışın gerçeklesmesin den ionra kunılacak Güney VietnAm hflkümetinde bütün partüertn temsil edilmesinl gavunmuştur. Yukandaki, blrblrtnl tamanv layıcı nltelikte ve Vletnam «orununun en can alıcı noktastns parmak basan demeçlerin anlarm nedir? «Ateskes» süresinln dolmasiyle birUkte savaş bütün kızgınlığıyla sürüp gitmeye başlamıştır. Amerikanın 17 nci enlemin kuzeyinl bombalaması, bir aylık aradan sonra, yakmda belkl tekrar başbyacaktır. Ama savaşın berbat manzarasına rağmen, siyasl alanda atmosfer bir yıl öncesine kıyasU daha müsalttir ve olçülü bir tyimserlik duymak içln cidd! sebepler vardır. Hasımların müzakere masasın da değil de, uzaktan uzaga tek taraflı beyanlariyle ana çizgüeri Ozerinde mutabık kaldıklan Vietnam sorununun esaslı noktalanm şöyle sıralıyabiliriz: O 1934 Cenevre Andlaşmalan, Vietnam sorununun çözümü için girisilecek müzakerelerde esaa alınmalıdır. f ) Güncy ve Knzey Vietnam birleştirilmelidir. Q Taraflar bloklar dısında kalmalı ve askerl vardım peşinde koşmamalıdır. Q Vietnamın gelecektekl statüsfl hakkında, Kızıl Çin dahil bütün büyük ülkelerin nzan saglanmalıdır. 0 Taraflar kendl Islerinl ya. bancı müdahalesi olmaksızın çözmeli ve her fld Vietnanun birlestirilmesine gene blzzat karar ver melidirler. Geriye, başhca uyusmazlık konusu olarak sözünü ettiğimiz can alıcı nokta kalmaktadır. Amerika Millî Kurtuluş Cephesini resmen tanımamakta, Vietnam sorununa bir çözüm yolu araştırılacak müzakerelere doğrudan doğruya katılmasını kabul etmemektedir. Sadece, Millî Kurtuluş Cephesinin Kuzey Vietnam heyetinde temsilciler bulundurmasına itiraz etmiyeceğini açıklamıştır. Amerikanın tutumu, iki yönden gerçekçilikle bağdaştırüamaz: O Evvelâ Millî Kurtuluş Cephesi Kuzeyli değil, Güneylidir. f) Üstelik Vietkong bugün Güney Vietnam topraklannın üçte ikisinden fazlasmı ve nüfusunun yarısım kontrolu altında bulundurmaktadır. Zaten Vietkong veya Kızıl Çin gibi fiilî varlıkları inkâr edilemiyecek kuvvetleri resmen tanımamak, uluslararası diplomaside fay dasızlığı defalarca ispatlanmış, realizmden uzak ve modası geçmiş bir tutumdur. Ortada, gene can alıcı nokta ile ilgili şöyle bir mesele vardır: Çarpışmalar durduktan ve Vietnam 25 yıldır hasretini çektiği barışa kavuştuktan sonra bür ve serbest seçimleri düzenlemek sorumluiuğunu üzerine a'.acak Güney Vietnam hükümetinin yapısı nasıl olacaktır? Gerek komünistler, gerekse Amerika suale sarih cevaplar vermemişlerdir. V Thant «bfitün partiler» deyimiyle, Saygon hükümetiyle Millî Kurtuluş Cephesini kasdetmektedir. Güney Vietnamı kendi kaderini serbestçe tâyin etme mecrasına oturtacak hükümet, ber halde iki partinin bir koalisyonu olmalıdır. Zira ne Millî Kurtuluş Cephesi, ne de Say gon hükiimeti tek başına tüm Güney Vietnam halkını temsile yetkili değildir. Amerikanm Saygon hükümetini tüm Güney Vietnam halkının tem sile yetkili saydığı sürece Başkan Johnson'ın topyekun banş taarruzunun başarısızlığa uğramaya mahlrum telâkki eden U Thant'ın görüşüne katümamak güçtür. Aym şekilde komünistler de Saygon hükümetini reddederlerse, biçare Vietnam banşın has retini çekmekte devam edecektir. Dolayısiyle can alıcı noktanın da çöziimlenmesiyle ileriye doğru büyük bir adım daha atılacak ve müzakerelerden kaçmmaya bir bahane bulmak büsbütün zorlaşacaktır. Kayhan SAĞLAMER # ARİZONA î«ma gölünde «Tobruk» filmi çekilirken, meçhul bir kimsenin attığı mermiler, ünlü filim yıldızı Rock Hndson ve Nigel Green'in birkaç metre uzağında kuma saplanmıştır. Ateş eden kimse kaçmıştır. 0 MHORÎZONTE Padron Vidigal adlı katolik bır rahiple Miss Ruth Guerra adh 47 yaşmdaki bir kadmın sah günü nikâhlandıkları bildirilmıştir. Nikâh, Vatikanm öael müsaadesi ile kıyılmısUr. Vietkongu tanpmok Yetkili kaynaklardan UldirUdiğine göre, ldar», Bafkan Johnsonun ban? taarruzu ile llglll olarak çeşitli ülkeler nezdinde yapüfı U~ sebbüslerin özeti U« birlikt», bu ikaz müttefik ve tarafaı» b k t lere duyurulmu?tur. Öte yandan, Amerikan Bakanlığı, Washlngton'ın Birle5ik Arap Cumhuriyeti aracılığıyl» Hanoi Hükumeti nezdinde yeni t« jebbüslere giriştiği ve Ozellikle Ho Şi Minh Hükumetinden blr ee vap gelmesini beklerken Kuzey Vietnam bombardunanlarma a n vermiye devam edeceği yolunda Kahiredeki bir Amerikan Haber Ajanaının yaydığı haberler üzerinde yorumda bulunmajn reddetmiftir. Öte yandan yetkili Washington kaynaklanna göre, Hanol rejimi Komünist Kuzey Vietnama karşı Amerikan uçaklannın giristikleri bombardunanlara 33 gün süre ile ara verilmesinden faydalanarak ikmâl hatlan ve hasar göran tesis lerini imara girişmiş, Kuzey Vietnama hariçten ulaşan askerl yar dım malzemesinin akımı hızlanmıştır. Amerikan Hükumeti bu fa aliyetleri açığa vuran hava keşif fotoğraflan ve istihbarat raporlannı tetkike devam etmektedir. Bombardunanlara ara verildiği tarih veya 24 aralıktan beri Kuzey Vietnamın havadan çekilen keşil fotoğraflarmda, evvelce gündüzleri nadiren hareket eden motorlu tagrr kollannm gece gündüz malzeme taşunakta olduklan görülmüştür. Bu malzeme görünürde Kuzey Vietnam ve Laosun güney kısımlarındaki depolara sevkedil tnektedir. Hanoi rejiminin Güney Vietnamda faaliyet gösteren Viet kong gerilla kuvvetlerine sevkettiği malzeme akımının da geni} öl çüde arttığı sanılmaktadır. Bombardunanlara verilen ara •ırasında Kuzey Vietnamlılar, önceden beklenilmekte olduğu gibi. bombalanan köprüler ve ?oselerini de tâmire koyulmuşlardır. Bu husus da keşif fotoğraflan ile tesbit edilmiştir. Bu fotoğraflardan aynca yeni yollar inşa edümekt» olduğu da anlaçümıştır. Fas Kıralı Rasan II, Ramazanın bitimi dolayısıyla düzenlenen törenlerde beyaz at üzerinde Rabat sokaklarmdan geçerken Paris'te Ben Barka olayını protesto için miting yapıldı Nükleer laşıyan İspanya ugması sîlâh uçakların üıerinden yasaklandı RUSYA ÜMtTSÎZ öte yandan, silâhsızlanma mflzakerelerindekj Sovyet delegesi Semyon Çarapkin, Cenevrede jrap tığı bir konuşmada, Vietnam meselesinin, Sovyetler ile Batıblar arasında nükleer silâhlann' yayılmasını önliyecek bir andlaşma imzalanmasını gnçleştirdigini söylemiştir. Çarapkin, «Nükleer silâhlann yayümaması prensipini milletlerarası duruma bağlamak doğrn ol mamaklar birlikte, Vietnam sorununun silâhsızlanma müzakerelerini güçleştireceğinl gizlememek Iâzım» demiştir. 0 ATHOL Boston Maine demiryolnna sabotaj tebdidi ile demiryoln idaresinden 250 bin dolar almak istiyen iki kişi yakalanmıştır. De Gaulle'ün istifa etmesi istendi P PARİS, (a.a. AP Radyolar) ariste on bin kişinin katıldığı bir kapalı salon toplantısında Ben Barka nkandeJinden dolayı De Gaulle'ün istifa etmesi istenmlştir. Parisin öğrend «emtinde (Lâtin Quarter) düzenlenen «wlcu» toplantıda toplantıya katüan binlerce kişi «De Gaulle istifa et» diye bağırmışlardır. De GauJle'ün Başkanlık seçlmlerindekl rakibi François Mitterand toplantıda blr konuşma yaparak Başkana şiddetle hüomn etmiştir. Mitterand, «De Gaulle'e oUy hakkında ya yardımcüan tarafın dan bilgi verildi, fakat o seçim kampanyası dolayısiyle susmayı tercih etti veya kendisi olaydan tamamen bihaberdi, durum ne olursa olsun sadece bir tek insana dayanan bir rejimden ne beklenebiîir» demiştir. SosyaUst, Radikal ve Komünist partilerin müştereken düzenledik leri toplantı Seine nehrinin sol kıyısındaki «Mutualite» salonunda yapılmıştır. Salona tıklım tıklım dolan 4.000 kişiye karsılık 6.000 kişi de yağmura rağmen dışarıda toplanmıs ve hoparlörler vasıtasiyle konuşmaları izlemişlerdir. Toplantıya çok az sayıda Kuzey Afrikab katılmıştır. Madrit (a.a.) Nükleer silâhlarla teçhiz edilmiş bir Amerikan h52» uçağuım sekiz gün önce İspanya üzerine düşmesiyle Amerikan nükleer bombardunan uçakla rınm, İspanya üzerindeki uçuşlan durdurulmuştur. Madrit'teki Fransız kaynaklan, bu yasaklama kararınuı, İspanya Hükümetinin isteği ile değil, bizzat Amerikalılar tarafından alındığını bildirmişlerdir. Amerikan Büyük Elçiliği sözcüsü, bu haberi yalanlamamıs, «nükleer harekâtı tartışmak memleket menfaatlerine uygun olmaz» demekle yetinmiştir. Londra (a.a.) Bulgar yazan Andre Gulyaşki, gon romanı için materyel toplamak üzere geldiği Londrada bin basın toplantısı yaparak, yarattığı Avakum Zahofu birçok yönlerden Jameg Bond ile karşılaştırmıştır. Zahof, Bond'un komünist rakibidir. Bond ile Zahof, yakında Londrada satışa çıkarılacak olan «Zahof James» Bond'a karşı» romanında ilk defa karşı karşıya gelmektedirDün buraya gelen yazar, Mayfair'deki kumarhaneleri ve şık kokteyl salonlannı dolaşarak, Bont/an havasına girmeye çalışacaktır. Gulyaşki, basın toplantısında Bond'u şöyle nitelemiştir: Hiçbir gayesi yok. tnandığı şeyler: öldürme zevki, içgüdülerini tatmin, Ş'efleri tarafından görevlendirildiği işi her ne pahasına o lursa olsun, yerine getirmel/.en ibaret. Buna karsılık Avakum Zahof, insanlar için daha iyi bir yarı • nın varhğına inanıyor. Hassas ve bilçili, insanca duyçulan var. Hayatın güfcelliklerini sezmeyi basarıyor ve mantıgıyl» hareket edivor. Bond, bir parçası olduğu sosyal düzenin korunması için çaba harcıyor. Kullândığı tek silâh ise, tabancası. Zahof, yeni bir sosyal yapının yasaması • kuvvetlenmfsi için « çaUşıyor. Çünkü bu düzenin, hür ve seçkin insanlarm yaşayacaçı bir topluma yol açacaSına inanıyor. Onun da bir tek süâhı var: Mantıgı ve tahlilci îihni. Bond, arkadaşlan da dahil hiç kimseye karşı sevgi, ya da saygı duymuyor. Halbuki Zahof, düşmanı bile olsa, insanları seviyor. Gulyaşkinin kitabında Bond, en kötü rolünü oynamakla beraber, yine de Avakum Zahof'ta sevgi ve saygı uyatdırmakta dır. james Bond'un Bulgar rakibi: Avakum Zahof Yavrunuzu sevindirmenin faydalı bir yolu... erçl «enalmk, p»h»lılı> meseleal memlekatiiM, dflne, bngflne fSra, ymnl «iısfl» dir. On taa« tM* u k v n r a balığının S liray» Mtıldf finı dnyan her başka memleket Im noozlag» sasar. Buna karşı tereyaf ve peynir gibi «üt mamullerinln bizdeki kalitesine gore flatlanna d» Holânda, Danimarka, hattft Isrl$r« şasar. Buna göre hayat pahalı mı, nemm ma bunu tâyin etmek için btr 61çü yoktnr. Sadece şuna bakarları Düne nazaran bugün, geçen kış* nazaran bu kıs muayyen blr maddenin fiatı yükselmiş İM onda p»balılanms vardır. Bir iktisat dercl vermeye kslkmadan pahalılıgın tfîrlfl tebeplert arasında belli başlı iki «ey mnhin»dir. Paranın kıymetinde v« emlayon miktannda değişiklik olmadıgı halde bir veya bir kaç raadd* pahalılanır. Ve bn ekseri lç m»mul ve mahsnllerde olnr. * Sebebi mahsulün azlıçıdır. Ekse* ri yemiş ve »errevatta rastlanır. Fasnlye nohut, pirinç gibl zahire kısmında hissedilir. Mercimek gibi çokça ihraç edilen maddelerde görülür. Margarin ve nebatî yaglarda belli olur. Bunlar dediğimiz gibi mahsul azlığından ileri gelir. Çaresi mahsulü artınaaktır. Ta istihsal ile, ya ithal ile... Bir de geçicl pahalılıklar vardır. Kış pahahlığı, yılbaşı, bayram, su baskını gibi olaylann sebep olduğu pahalılıklardır. Bir lodos iki gfin Anadoln kamyonlannın karşıya geçmemesine sebep olunca Istanbnl tarafında zerzevat ve yemiş pahalılanabilir. Bir kar, bir dolu aynı neticeyi verir. Bunlardan ayn olarak Türkiyede, şehir ve semt pahalılıklan vardır. Ankara tstanbuldan ucuzdur. tzmir tstanbuldan ucuzdur. Bursa ikisinden de ncuzdur. Çünkü bn şehirlerin civarlannda mühim miktarda sebze vesair gıda maddesi yetiştirilir. Bütün bunlardan başka bir de paranın düşmesi, yfini piyasaya bol para çıkarıp herkesin alıeı olması yüzünden pahalılık orur ki bnna enflâsyon derler. Pek tena iktisadt bir hastalıktır. Bunda ber şey pahalılanır, ve durmadan pahalılanır. Çaresi paranın düsmesini durdurmaktır. Çünkü para düşüyor diye herkes elindeki parayı ihtiyacı olsun olmasın mala çevirmek ister, yani alıcı olur. Bunu gören «mal» sahipleri tok satıcı olur. Parayı alıp da ne yapayım? der. Tâ ki kendi olçüsfine göre bir fiat verilinciye kadar. tşte enflâsyonun felâketi burada başlar, ve her şey tırlar. Sabit gelirliler ezilir, mahvolurlar. Serbest işçiler, küçük esnaf ona göre para kazanırlar. Büyük is sahipleri içinde enflâsyonun tes^iyle çok zengin olanlar veya iflâs edip mamvolanlar bulnnur. Bir memleketin ekonomisine çok zararlı olan bn felâketten, herkes zarar görür; pek az kazanan olnr. Çünkü Türkiye yakın geçmişte kötü bir enflâsyon devri yaşamıştır. Bu devirde elinde malı olanlar kâr etmiş, vâdeli alacaklılar mahvolmnş, borclular alacaklılar lebine kazanmış.. ticaret ve iş âlemi perişan olmuş, maaşlılar sefalete nğramıstır. Türkiye gibi meslek zümreleri henüz lâyıkiyle tesekkül etmemis memleketlerde en kuvvetli zümre hiç sesi çıktnaz gibi çörünen memur ve aylıklılar zümresidir. Bnnlann perisanlıgı memlekette büyük akisler yapar... tşte korkulan bndnr: Bngfin için ortalama 810 nispetinde bir pahalılık vardır. Bn çok sayıda eşya fiatlan üzerinde alınmış bir rakamdır. Bnnn yiyecek maddeleri üzerine yöneltirsek pahalılanma nispeti daha da artar. Bizde pahalılık hesabı yapılırken toptan fiatlar gözönüne alınır. Gerçi doğrnsu budur; ama halkı alâkalandıran, perakende fiatlardır. Halk pirincin toptan fiatının 400 olduğunu bilmez, bakkaldaki bes buçuk liraya bakar. Bugün en zivade sıkıntıvı mucip olan 34 tnadde vardır ki bunların çaresini bulmak, lâzımdır. Basta pirinç gelmektedir. Tüccar elindeki malın pahalılantaasından memnun olur. tthal vapılmasını istemez. Heyetler tertipleyip hükumete basvnrur. tthalâtı önlemek ister: Ucnzladı. ncuzluyor. der. Siyasî tazyik yapar. Aldırmamak lâzımdır.. Efer geçen sene 10 bio ton pirinç ithal edilseydi, bugün pirinci bir buçnk lira ucuza yerâik. tkinci madde marçarindir. Amerika ile olan nebatî yağ ithali anlaşması sona ermis ve işittiğimize göre b« da temdit edilmemistir Memleketimizde kâfi miktarda nebati vag çıktıgı iddiası ve şu aylarda moda olan ütnnmî Amerika aleyhtarlıçı ilerileşerek 'ithalât durdurulmuş. lâkin yerli mahsul ihtiyaca kâfi telmeyince hem fiatlar artmıs. belli baslı çıda maddesi olan vagda vüzde kırk kadar pahalılık olmustur. Bunun tesirile de bir çok baska maddeler yükseimiştir. Buno da hemen ithal etmek ve lâzımsa istihsali artırmak için teşvikte b«lunmak gerekir. Berrce efer pahalılık enflâsyonist değilse maddelerle birer birer masgul olmak lâzımdır. lemiş ve zerzevatın mevsim bozukluklarından doğan pahalılığı o maddelere münhasır olur. Ancak tstanbul gibi büyük şehirlere nakliyatı kolaylastırmak ve piyasaya fazla mal gelmesini sajlamak bunnn baslıca çarelerindendir. Pahalıhkla mücadele için narhkoymak, ceza tatbik etmek, karaborsanın dogmasina ve pahalılıgın artmasından baska bir şeye yaramadıgı eörüldüjünden fevkaiSde zamanlar haricinde bn çareye başvnrulmaz olmnstnr. Hayat paha<:in« *»=îri olacak hâliseleri önloyenu meykide olan Bakanhkla " " ^ ı Maliyp Ba( 4rkuı M r SÜ. 3 te) Bir son snz daha: Ucuzlık Pakalılık HABERDAR Mitterand 30 Ekim cumartesi akşamı Içişleri Bakan Yardıması Auberf in Ben Barka'nın kaçırüması olayından haberdar oldugunu açıklıyarak şimdiki kabinenin Uyelerinden olan bir şahsa Ben Barka'yı hiç bir Pransız polisinin sorguya çekmediğini söylediğini belirtmiştir. Ben Barka 29 Ekim akşamı kaçınlmıştı. Mitterand siyasî sorumluluğtm en küçük devlet memurundan en büyüpuıe, yani Devlet Başkanuıa kadar herkesi kapsamına aldığını söyliyerek, yeni Fransız hükümetinin istifaya zorlanması gerektiğini Ueri sürmüştür. Hstırlanacağı gibi Fas muhalefet lideri Ben Barka Pariste güpe gündüz kaçınlmış ve daha sonraki gelişmelerde bu olaydan Fransız Milll Ernniyetinin önceden haberdar olduğu öğrenilmişti. Bu arada Fas tçişleri Bakanının olay sırasmda Pariste bulunması, meseleyi beynelmilel safhar ya sokmuş ve Fransız Fas iliskileri gerginleşmlşti. Bir çok yüksek memuru yerinden oynatan olayın kahramanı sol eğUimli Ben Barka'nın öldürüldüğü sanılmaktadır. • ' , OLAY r Trenton (New Jersey) (a.a.) New Jersey Yüksek Mahkemeslnin aldığı bir karara göre, siyah Müslümanlar Derneği üyesl ailelerin çocuklan, okullardaki bayrak törenlerine karılmayablleceklerdir. Siyah Müslümanlar, törenlere ka tılmama hususunda Kuekerlere (Quaker) tanman haktan faydalan mak için üç yıldanberi yaptıklan adlî savaşı kazanmışlardtr. Bu anlaçmazlık, 1963 yılrnda ban siyah müslüman çocuklannm, bay rak törenîne katılmadıklan İçin okuldan ihraç rezası almalan He başlamıştı. Eyalet Mahkenıesi, bir okulda bütün öçrencileri bayraffi «elâmla maya mecbur eden hir kannnun. Anava^aya aykırı olduğuna karar vermistir. Siyah Miislümanlar ] LUDİCODİNE Tablet Amerikan bayrağını KONTRAPON Tabiet selâmlanvyabilecek ile Allerjik tesiri olmayan bağırsakta dekompoze olduğundan ülserli hastalann da alabileceği ANALJEZtK. Sa/ın Doktor • ve Eczacılara I İŞ Bankasmda açtıracağmız bir hesâp ve alacağınız bir kumbara ile yavrunuza tasarruf terbiye ve zevkini en tatlı yoldan aşılamış, hem de istikbalde kendisine faydalı olacak toplu paranın temel taşını koymuş olursunuz. Tasarruf uhlplerinc •tflhla n»t: t& Martta yapdacak olaa 7 Milyon Uralıb {ekilis İçln sene tonona kadar IŞ BANKASENA yaürmı> oldagunnı tasarrutlarmıtı muhataın etmelisinis.YeniTüın I NEUTRAS | Tablet tampone edilmis (Calsium Asprin) İPÎYASAIA ARZEDtLMtŞTtR 12 Milyon tntanndakl Ikramiyelerlnden faydalaamak İçln de blriktireceginlı paralan İŞ BANKASINDA toplamanısı Uvsiye ederU. TURKIYE IŞ BANKAS1 PARANIZIN... ISTİKBALİNIZİN EMNIYETİOIR Y«ni Ajaoa » 601/818 . Laboratuvarı I (Cumhuriyet: 928)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle