28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHtFE tKl 14 Oeak 1964 CUMHTJRÎTET ENEKLİ MAAŞLARINDA AYARIAMA I. Sadi TINAZTEPE Mttfettifl tr süre evvel basmd» «emekH ayhklsrmm artırılmakta olduğu» yolunda ban haberler yayınlanmış, bunu takiben fıkra ve okuyucu sütnnlannda «Maliye dairelerinin emeklilerden yine bazı eski vesikalan istediği ve onlan zahmete soktuğu» hakkınd» tenkid ve sikayetler RÖrülmfiştür. Filhakika, 15.7.1965 de kabul olunan 669 sayılı kanunla (1) emekU ve maluller ile bunların dul ve yetimlerine verilmekte olan ayhkların ayarlanmasına gidilmiş ve emekli aylıklan için 250 liraIık bir taban kabul edilmiş bulunmaktadır. Kanunun getirdiği yenilikler ve uygulamanın dâvet ettiği ban şikâyetlerden evvel bu ayarlamamn nedenlerine temas edelim. •••••••••••••••••••••! TÜRKYUNAN Yunan Emperyalizmi ve Anadoluda Yunan Vahşeti Suphi KARAMAN unanistanın Birinci Cihan Savasına Venizelos taraündan zorIanması ve Yunanlstan iç olaylan, çeşitli yönler ve değişik davranışlarla gecmiş olmasına rağmen müttefiklerin zaferi ve Osmanlı Devletinin yenik düşmesi Megalo İdea'cılann ufuklaruıı birdenbire genişletmişür. 1919 Yunan cür'etinin açılıp saçıldığı bir yüdır. Bu Venizelos'un liderliğinde, Avrupa burjuvazileri örneğine uyarak şan sını denemekte olan Yunan burjuvazisinin cüretidir. Çökmekte olan Osmanlı Imparatorluğn enkazından Ege bir Yunan denizi haline getirilmek Isteniyor, bir ayağı Asyada bir ayağı Avrupada olacak Büyük Yunanistanın, BizansGrek İmpara torluğunun yeniden yaratılması dü sünülüyor. 1919 dan sonra devam eden Türk Yunan ilişkilerinin ma hiyetini ve bu ilişkiye olan etkisini daha iyi kavramak için bir Yunanlı yazar olan Venizelosçu Yorgi Vantiris'in «1S1S1920 Yunanlstanıisimli eserinden Yunan burjuvazi sine dair au satırlan okumak lâzım dır. XX nd yüz yılm safağında Yananistan, başında hür burjuvalar olduğu halde ilerlemeye başlamıstı Burjuvalann ekonomik bağnn sızlık anlamı yanmda gelisen kültürel kalkınmaları siyasi hâkimiyet Iradesini de yaratacaktı. Burju va sınıfmm çıkarlan en tesirli şekilde bu yoldan gerçekleştirileblle cekti. Ekonomik kuvveti ağır. ağır ellerinde topladıktan sonra, idarecl suııfı iterek siyasi iktidan da ele geçirmek istemeğe basladılar... 1909 a kadar Yunanistanda iktidar, ihtiyar partilerin politikacılan tarahndan temsil edilen aristokrasintn elindeydl. Ve oligarsi azınlıkta olan burjuvaziyi etkisiz hale getirmek için köylü çoğunlağunu ustalıkla kullanmaktaydı.. Liberal partiyi kuran Venizelos geleceğin parlak günlerini burjuva smıfmda gördü. Ve Yunanistanın yarmmı onlara emanet etmeğe çalıstı.Yunan burjuvazisi o tarihlerde büyük çoğunluğu ve çıkar birliği bakımından Fransız ve Ingiliz burfuvazisine baghydî. Ayrtea YunanhUn 4ısuıda Fransada, tngilterede, Hindlstan, Mısır gibi Büyük Brftanya sömürgelerinde, Amerika Birlesik Devletlerinde yerleşmis pek çok Yunan is adamı var dı. Yunan burjuvazisi üç alanda gelişmekte idi. Yunanistan içinde, yabancı ulkelerde, daha çok Istanbul ve tzmirde oünak üzere Türkiyede. Dış politikayı etkileyen burjuva politikasının anahtarını kısaca şöyle özetlemek mümkündür. % Dışarda yerleşmiş iş adamlan O İçeride yatırılmıs yabancı sermaye. I Davulun tokmağı! Ramazan ayındayız. Mübarek ay. Sahnrda insanlan nyanflırmak için davul çalınır. Alır adam eline tokmağı, vnrm»ğ» başlar. Eğer gecenin karanlığında nyanmıyan kalırsa demek ki nyanmıya yeteneği yoktur. Johnson'un mektubu Ramazan davnlunnn tokmağı glbl kat»mııa indikten sonra da gözlerini açamıyanlar varsa, ikl sebepten birini yakıstırmak gerekir : Böyleleri ya milli suurdan yoksnndnrlar, beyinleri iyice yıkanmıs çitilenmiş Amerikan beıine dönmftçtür... ya da sn katılmamış birer satılmıştırlar... Bugün niyetimiz Johnson'nn mektubu üstüne birkaç sB« soylemektir. An» bütün söylîveceklerimiz hafif kalacaktır. Ne söylersek söyliyelim. Ramazan davulunun tokmağı yanmda Ramazan manisi kadar ince ve nazik kalacaktır. Çünkü «hldise. o kadar »ğırdır. Okullanmızda Kanunî Sultan Süleyman devri Ittiharia BğreHlir çocnklanmıza... Kanunî'nin Franss Kıralı Birinei François^a yazdığı : Sen ki Fransa Kıralı Françesko'sun... diye hitabeden mektubu okutulur. O mektubun yanına Amerika Başkanı Johnson'nn Türkiye Basbakanına yazdığı name'yi de katıp öyle okntmalıya... ki Sevr Muahedesinin zilletini, kutsal Millî Knrtnlns Savasının nice sehidi pahasına silkelemis devletimizin ne halden ne hallere geldiğini çoruklarımız küçük yasta bellesinler. Oknl nralannda NATO günleri düzenliyeceğimize, eğer yavrnlanmız», geçmişimlze ve releceğimize biraz sornmluluk dnynyorsak böyle yapan». Atatürk Cumhnriyetini Birlesik Devletlerin nydunnğnna dflsürenlerin sırtlanna usaklık fıniforma«n belki yakışmaktadır. Ama bu kıyafeti Türk milletine topvekün biçmeve çalısan terzilerin çabalan tarih boynnca bosnna cıkmıştır. Johnson'nn mektubn, Tfirkiyenin yeryüzündeki acıklı dnramunn tesbit etmek bakımından bir tarihî vesikadır. Bn vesikayı mânen parça parça edip yazanlann snratına çarpamadıkça. hu vesikada teker teker dizilmiş sartlan haysiyetimize nygun bir birimde defiştiremedikçe, ne Atatürk'ün adını ağzımıza almalıyız, ne de Anadoln topraklan üstünde serefle yasadığımızı iddia etmeliviz. tsmet Pasa, Johnson'nn mektnbunn aldıktan «onradır ki, büvfik bir değisim içine çirmistir. Amerikanm en yetkili ağzından ve bir tarihî beleede satır satır dizilmis gerceklerle Türk Amerikan münasebetlerinin hakikî yüzü ortava çıkmıstır. Johnson'nn mektubo, en kısa devisle : Sen benim nvdumsun. benim vesavetim altındasın, benden izin almadan harekete geçeme'zsin. demektedir. tnSnü mfydan savaslarının tsmet Pasası İçin bnndan daha ağır bir durum tasavvur rdilemezdi. Atatürk'ün yanıbasmda 45 yıl önce istiklâl için çarpısan kumandan. Johnson'nn mektnbnnn eline aldığı zaman sanınz çok sev düsiinmüstür. tşte bundan sonradır ki kesin karannı vermiş, dıs politikada serbest harekete geçmek için eerekii tedbirleri almak ve temaslan yapmak yoluna tirmistir Ama ne care kl Johnson'la baflan konmuş tsmet Paşa hükümeti derhal düüürülmüştür. Ve düsürenler iktidar koltnklannı doidnrmnslardır. Johnson'un mektubu dikkatle okunuldnğn taman şunlan s8ylemektedir : 1 Türkiyenin millî çıkarlan için kendi kendinize karar verip harekete geçemezsiniz. Bize sormak ve bizden izin slmak mecbnrivetindesiniz. 2 Millî meselelerinizde millî cıkariannızın gerektirdîği bir harrkete recerseniz ve Sovvetler müdahale ederse biı sizi yalnız bırakmz. VATO sirl savunmaz. 3 tkili Anlasmalar ile bizp bağhsınız. Bizim size verdiğimiz silâh ve techizatı biz emir vermeden kullanamazsınız. Böyle bir şey yaparsanıı karsınızdayız. 4 Kıbrısa çıkanna vaparsanız Ada'dakt on binlerce Türk katledilir. (Johnson'nn mektnbunnn yazılış tarzmdan «bizim himavemiz altında katledilir» anlamı çıkmaktadır. Çünkü Amerika. Türk çıkarmasınm karşısında olacağım açık ve kesin olarak belirtmistir.) 5 Kıbns'a çıkarms tesebbüsOnde bnlnnmıyacağınızs dalr bana teminat vermediğiniz takdirde derhal NATO'yv ve Güvenllk Konseyini harekete geçireceğim. 6 Çıkanna tesebbüsünüzün gizli kalmasını talep etmişstniz. l^ebinjzi kabjjL etmivo^nnı. Tesebbüsü açıklıyawjğıro.<Ysni, Yunsnlılar» hsVer verecefin» kl, k a m tedpi^prinl ainnlar.) Mektup, diplomasi knrallanna aykın bir flslöp İçinde yazılmıştır. Bnna karşıhk tsmet Pasa'nın mektubu da açıklanmalı ki, devletin serefine yapılan tecavüzün gerekli şekilde karşılanıp karsılanmadığı ortaya çıksın. Amerika*nın Kıbns dâvasındaki yerini ve birim de Amerika karşısındaki yerimizi öğrenmek istiyenler İse Johnson'nn mektubunu duvara asıp her gün bir kere oknmahdırlar. ILIŞKJLERI B ter tesbit edümi» ve aynca «bu alt sınınn memleketin ekonomik durumu, genel geçim sartlan ve mall »ıwlr»nl»T gözönünde bulundurulmak suretiyle Bakanlar Kurulnnca arttınlabilmesi» hfikmü kamma konarak •eyyaliyet sağlanmıştır. Uygulama ve şikâyetler resmi senetlerini istemeye ve nüfus kayıtlanna, aile fertlerine ait bilgi almaya başlamışlar ve bu hususun az da olsa «emeklilerin zora koşulması» yolunda ban tenkid ve şikâyetlere yol açtığı görülmüştür. Bu hususa temas eden bazı yazar ve müştekilerin malî teşkilât ve mevzuat hakJanda yeteri kadar bilgi sahibi ohnadıklan ya da konuyu inceleme fırsatı bulamadıklan anlaşılmaktadır. Emekli, dul ve yetimlerin aylıklan bağh olduklan Bakanlık veya dairelerce hesaplanarak Sayıştay viıesi ve Maliye Bakanlığındaki kayıttan sonra ellerine maaş tahsisini gösterir bir «resml senet» verilmistir. «Berat» adıyla anılan bu belgedeki ayhk miktan ve diğer bilgiler emeklinin aybğını aldığı malsandığındaki özel deftere kaydedildikten başka muhtelif yıllarda yapılan çeşitli zamlar da kayıtlanna mahallinde işlenmiştir. Şimdl ise. 669 sayılı kanunda belirtildiği üzere, «yükseltmeler ilgililerin bağlı olduğu kurum veya sandıklarca yapılacaktır». Yani aylık nereden bağlanmışsa (Tarun Bk., MUlî Savunma, Jandarma Genel K... vji.) resmi senet o daireye Rönderuecek ve ilgilinin ancak o dairece bilinmekte olan emekHliçine esas hizmetine, rutbe ve derecesine. . göre hesaplama ayarlama ameliyesi o kurumun özlük işlerince yapılıp Sayıştayca da vize edilerek kaydı için Maliyeye gönderüecektir. Aylıklara esas olan unsnrlann hesaplanması ber emeklinin bağb olduğu, sicili bulunan dairesine aittir; Maliye Bakanbğı teşkilâtı sadece ayhklann kayıt ve ödenmesini yürütmektedir. Bu sebeple resmî senetlerin istenmesi kanun iktizası oldnğu gibi isin mabiyeti icabı da elzemdir. üfus kayıt snretlerine gelince, kendisinden dul ve yetim aylığı tahsis edilen memurun bilumum aile efradını gösterir nüfus kaydı evlenen veya başka mahaUere nakleden eş veya kız çccuklanmn o yerlerdeld dunımunu ve kaç kişi olduklarını tesbit için istenmektedir. 250 liralık alt sınırm dul ve yetimlerine tevzii için gerekli bu bususu tesbiti yazışma ile Malmüdürlüklerinin takibi ve aylık sahiplerinden sadece bilgi talebi ile yetinmeleri icabederken bir kısım yerlerde kayıt getirtilmesinin aylık sahiplerinden istendiği anlaşılmaktadır. Bazı tatbikat hatalannın uygulamanın tfimüae tesmil edilmemesi gerekir. anunun Temmuzda yayınlanmasını takip eden Eylül ayındaki maaş dağıtımından itibaKMalmfidürlükleri emekli, dul ve yetimlerden ren Y ğundan bahsedilmektedir. Büyük Nutuk vesika 1 de Mavri Mira'nın faaliyetleri anlatıhrken şimdiki Patrik Athenagoras'ın isminden de bahsedilmektedir. Anadolu'da Yunan vahşeti öjiece Venizelos'un liderliğin deki Yunan hurjuvazlzminin Megalo tdea Büyük Yunanistan politikası, başlıca Avrupa merkezlerinde yürütülen genis Yunan propaganda kampanyası, özel silâh sanayiinin ve başta Rum asılh Sir Basil Zaharofun hükümetler üzerindeki banş aleyhtan baskılan, Ortodoks kilisesinin BlzansGrek hayali ve Bizansın intikamı faaliyetleri sonucu 19191922 yıllan ara sındn Anadolunun kan ve ates Içeri sinde hirakıldığını görürüz. 15 Mayıs 1919 da İzmire çıkan Yunanlılar bir savaşçı değil, şıma nk, küstah ve alçak davranışlıdırlar. Kordon boyunda cinayetler işlenmiş. silâhsız sivilleıin ve esir edilmis askerlerin Rum halkı tarafmdan linç edilmesloe göz yumulmuş, yardun edilmiş ve talanlar yapılmıstır. Bu vahşetler başlangıçta Avrupa bastnından saklanmıştır. Çok geçmeden 29 mayısta Morning Post gazetesinde •İzmir'de kanlı kanşıklıklar», 31 mayısta Dail Express'te •Esirlerto Rumlar tarafından öldürülüşü, tz mirde yüz kızarticı hâdiseler. baş lığı altında Yunan vahşeti habeı veriliyordu. Dail Express «Böylesine bir haberin bu derece ve nasıl gizli tutulduğunu anlamak güç ve dehşet verici bir durumdur» diyordu. Avam Kamarasında Izmir katliâmını bir soru önergesi yapan bir milletvekili, Alb. Herbert'in «Yunanlılarm Izmlrde ve müttefik harb gemilerinin gözü önünde, esir Türkleri öldürdüklerinden hü kumet haberdar mıdır?* sorusuna hükumet sözcüsü «Üzülerek hâdisenin doğru oldugunu, Türk subay ve erlerinln sb'zü geçen şartlar »1tmdft öldürüldüğünü» cevap olarak bildirdi. Daha sonra olaylan mahallinde tetkik için Venizelos tarafından İzmire gönderilen Alb. Mazarakis, 28 lı ınMfıııl>'~ VealKlos'a çektiği telgraffll: » Zam sebepleri vâJd inisler emekli aylıklannın bir yandan kendi aralarında nisbetsizliği diğer yandan artan fiyatlar genel seviyesine göre düşüklüğü sonnçlaruu doğurmuştur. Bunun neticesinde muhtelif zamanlarda emekli ayhklanna çeşitli zamlar yapılrnış fakat yine istenilen seviyeye ulaşılamaımştır. Zira bir kere emeklilik rejimleri arasmda derin farklar mevcut buJunmaktadjr: O 1930 yılınn kadar bağlanmış olııp eskl tahsls diye adlandınlan aylıklar Uk kategoriyi teşkll etmektedir. & Bu tarihte çıkan 1683 sayüı kanundan 1950 ye kadar olan emekli ™*aşi»n İMncl grupu meydana getirmektedir. O 1950 de 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu yürürlUğe girmiş ve yeni emeklilik rejiml başlaBu devrede eski ayhklarda yapılan ayarlamaya rağmen «eski emekli • yeni emekli» farkı giderilememiş, halk arasında «eski emekli bir general şimdi emekli olan yüzbaşıdan az üçayük alıyor» deyimi ile ifadesini bulan durumdakilere 1954, 1957, 1961, 1963 yülarmda yapüan (2) çeşitli xam ve ilâvelere rağmen tam bir avarlama sağlanamamıştır. Nitekim, halen Malmfidürlüklerinden aylık alan 1950 den evvelki rejime tâbi emekli, malfil, dul ve yetimlerin üçaylıklan son derece düşflk olup Tekirdağ ilinde 1965 sonundaki durumu göv terir asağıdaki tablo incelendifinde bunu mümkündür: Aylık tatan Mfllkt Askeri Top. Nlsbei lam 100 TL. rnn alhnda 101 150 Hra 151 200 lira 21 28 4 5 7 emeklilik rejimlerinin Cum huriyetten bn değişiklikler gösM emleketimizdekiyana çeşitlipara kıymetinde tennesi ve yanm asırdan beri B TABtl SENATÖR kerl sonucunu biliyoruz. Yunan Dışişleri Bakanı Çirimokos'un dediği tarihin akışı bu savaşta, Dumlupınarda, m«zar taşında Megalo tdea yazılı Elenizmin gömüldüğü yerden geçirilmiş, Iz mir körfezinde Ege denizinin dal gaları arasmda hedeline vardı • nlmıştır. Çirimokos'un tarihin akışı durdurulamaz sözü, bizi tarihin akışı içerisinde Türk • Yunan iliş kileri üzerine kısaca eğilmeğe zorladı. Geleceğin Türkiyesi, yeni kuşaklar tarih içerisinde Türk Yunan ilişkilerini bilmek zorundadırlar. Bu ilişkiler bilinmeden banş korunulamaz, Türk Yunan dostluğuna güvenilemez, milletlerarası bir anlaşmada, konferansta TUrk milletinin haklan konınamaz. u vesile ile, Kıbrıs konusunda bir kaç hususa da kısaca değinmek yerinde olacaktır. Kıb> rısta Türk mukavemeti mevcut olduğu sürece, Türk cemaatinin haklannm da dünyaca kabul edileceğl gerçeğini hiç bir zaman unutmıyalım. Hakkın hukukla mevcut olduğu bir nazariyat ve fakat kuvvet ile mümkün olduğu amel! bir gerçektir Milletlerarası antlaşmalar her zaman, tiill durumlan tescil için yeni hukuk düzenleri tesis eder. Bu itibarla her şey Kıbnstaki mukavemetin varlığma bağlıdır. Her şey Türk hükümetlerinin azimli davranışına bağlıdır. Banş gücünün gözü önunde Yunarustandan Kıbnsa yapılan takviye, Birleşmiş Milletler de alınan son kararda etkili olmuştur. Kıbrıs sorununun ortaya koyduğu gerçek B 201 250 lira 251 TL. dan yukan 9 29 21 41 17 30 57 25 46 24 •• 17 / % 31 «!'o 14 »,'o 25 •,• 13 ' Sonuç sayüı kanunla eski yeni emekli farkmın giderilmesi için hükümler konulması uzun yıllar mağdur edilmis bir lümreye nm verilmesi yolunda Ueri bir adun ve sosrsl adalete yöneuniş bir uygulamadır. 250 liralık alt sınır ihdası ve bunun ekonomik sartlara göre Bakanlar Kurulunca ayarlanabflmesini öngören hüküm ise gayet isabetlidir. Emekli, dul ve yetimlerden resmî senetlerinin almması ve aile efradı nakkmda nüfus kaydı için bilgi talebi, aylıklarda yapılan arttırma ve bu işte ilgili dairelerle Sayıştay ve Maliye Bakanlığına düşen çalışmalar yanında (3) normal karsUanmalı ve işin gereği olduğu kabul edilmelidir. Emekli aybklanndaki sosyal adaletin tesisine uygun bu arttırmanın bütçelere tahmil edeceği yük ve bunun ekonomik tesirleri ise ayn bir inceleme konusudur. (1) 5434 sayüı EmekU Sandığı Kanununa ek ve geçici rnaddeler eklenmesi hk. kanun. Resml Gazete 24/7/1965 12057. (2) 6241, 7236, 279 ve 5 sayılı kanunlar. (3) Çalışma saatlerl dışında görevlendirilecelt personelle Sayıştay mensuplanna fazla çalışma ücreti verilmesi. 669 s. kanun. Geçici raadde 3. 65 117 182 «4100 c ' J Görüldüğu Çzere, Tekirdağînda eski emekliler«Jen • • 87 si 250 Tîranın alhnda ve hele % 30 u 100 liradan aşağı aylık almaktadırlar. 669 Yapılan arîtırma "P>u durumu dfizeltmek için kabul edilip 1966 ^~~^ malî yüı başında yürürlüğe girecek olan 669 cayıh kanunla şu ayarlama yapümıştır: O 1950 de nygulanan 5434 sayılı Emekli Sandığı kanunundan evvelki hükümlere göre bağlanmıs emekli, âdi malullük, vazife malullüğü veya dul ve yetim aylıklan 1950 başmda rütbesi, kadro unvanı, derecesi, fiili ve itibari bizmet suresi aynı olanlara o tarihte bağlanması gereken miktarlara yükseltilecektir. Bu hükfim eski • yeni emekli farkım gidermeye matuftur. 0 Çeşitli emekli kantınlarına göre bağlanmıs veya bağlanacak emekli ve maluliyet ayhklannın alt sının 250 liradır; dul ve yetim aylıklanmn toplamı da bu sınırdan aşağı olamaz. Bu suretle, ayarlamaya rağmen dfişdk miktarda kalacak aylıklar için 250 liralık bir en az mik Yunan propagandası O « HAKBUl RRAHIH PAŞA PADIŞAH DAHAM DEGlLDI» Elif NAC! yaklarını yıkadığı sulan içecek derecede dalkavuklukla işe başladıktan sonra milliyeti şüpheli bu muhteşem serseri, Serasker Sultan ünvanını aldığı halde Hatice Sultandan başka Muhsine Hatun isminde bir kansı daha varmış.» Halbuki Prof. Uıunçarşılı son günlerde Topkapı Sarayı arşivinde bulunan vesikalan incelerken rasladığı mektuplan (No. 5860) açıklayarak bize bambaşka ve yepyeni bilgiler vermektedir. tbrahim Pasanın Mısır, tran ve Halep seferlerinden yazdığı bn mektupların insanda şüphe bırakmıyacak kadar net ve aydınlıktır. Bunlardan anlaşüıyor ki tbrahim Paşa, Tavuzun kızı, opkapı Sarayı arşivinde mevcut vesika Kanuninin kız kardesi Hatice Sultamn değil asıl Muhsine adında bir kadının kocasıdır, ki Kumlan ayırmakla uğrasan Ord. Prof. tsmail kapıdaki camii yaptıran da odur. Hakkı Uzunçarsıü, bize sesleniyor: Osmanlı tau Muhsine Hatunun da Kannniye yazdığı rihinin 2 nci cildinde tbrahim Pasayı Tavnz*on mektuplar incelenince daha başka ve entekızlarından Hatice Snltanla evlenmis ve Kanuresan esrarla karşılasıyornz. Paşa. karısını padini'nin kız kardeşinin kocası seklinde kaydetmissahtan kıskandığından ötürfi saraya gitmesini ken Belletenin son sayısında (sayı 114), üstad, menetmiş. Halbuki Kanuninin anası ölünce sara«Ben yamlmışım ve yanıltmışım. Şimdi o yanlışya taziye maksadiyle gitmeye mecbur olduğu için lığı düzeltmiş olacağım. Kanunî Sultan Süleymakocasından özfir diliyor. Vefat eden Valide Sulnın Veziri âzamı Makbul ve maktul Ibrahim Patan kendisinin hakiki validesi olmasa bile fivey şa, padişah damadı değildi» diyor. annesi demektir. Zaten kanuninin kansına verdiği Şah Ismail tahtının Çaldıran ganimeti ve cevap bu noktayı daha da aydınlatıyor. ölümSahla bir ilgisi bulunmadığını, Haremdeki Veliaht den gayri €ziyafet ve davet oldukta saraya varDairesinin yanlıs bilindiğini, Emanet Dairesinin mak münasip değildir, varmıyasız.» hünkârlara mahsus has oda oldugunu, Eflâki DeÜstad Uznnçarşılı yazısım şöyle bUiriyor: deye ait sandığımız saatin küçük bir dikkatle «tbrahim Paşanın saray muhitini ailesi için itimameydana çıkan gahteliğini, Hazreti Osmanın '"• Kur'anlannın kendi el yazısı olmadığırı .. ve da da lâyık görmemiş olduğu anlaşılıyor. Bu boikl katlinin sebeplerinden birisidir.» na saymakla bitmez hakikatlerin bugüne kadar tşte «araştırdığımız zaman çok yeni bilgilere biiindiŞi gibi olmayıp tashih edilmesi gerektiğini kavuşuruz.> şeklindeki dâvSnuza güzel bir misal s5ylediğimiz zaman bize kusknln gözlerle bakanvermiş olduk. Bondan sonrası tarih yazarUrımılara şimdi cBuyurun bakalım, haksız mı imişiz?> zın bilereği is, bizden söylemesi. diyoroz* Ismsil Hami Danişment, tbrahim Paşanın R leyman'm »evçili Veziri biliriz ya... Fadi teB akınız, meselâ, kronolojisinde» C. 2, S. 184 cOsmanh tarihi sarayda boğazlandığı gece. Hep şöyle yanyor: «Kanuni Sultan Süleymamn aşah, içkili bir iftar sofrasından sonra onu sarayda ahkoyar, keman çaldınr, ve dairesinin yanındaki odada uyurken cellât Kara Aliye boğdnmr. Bugün Pargalı kemancı veziri, ölümünün 443 üncü yıldönümü münasebetiyle hatırlamış değiliz, daha önemli bir sebep var. önce cMakbul», sonra «Maktul» Ibrahim Pasa olarak tarihe geçen bu adatnı çağının hiç bir tarihçisi Padişahla akrabalığına işaret etmemiş olmasına rağmen hep «Damat tbrahim Paşa» diye tanıdık, kitaplar böyle yazar. Slmdi onun «damat> olmadığını ispat eden bir belge var, ve onn bu vesile ile anıyoruz. amazanın 22 nci gecesl, Kannnî Sultan Sü T • ••I • •a 1 • ••< smanlı Devletinin Birinci Clhan Savasuida yenik düşmesi Megalo tdea'cılarm ufuklannı birdenbire genisletmistir. Gayeye erisebilmek için Yunan propagandasının, başlıca Avrupa merkezlerinde çok geniş bir kampanyaya gi riştiği görülür. Bu propaganda Tür kiye'ye karsı Yunan . Ermeni ve Bulgarlstan'a karsı da Yunan Sırp propaganda işbirliği halinde yürütülüyordo. Osmanlı mirasından umulandan fazla pay istenece ği için propagandanm genisliğine ve mahiyetine bilhassa önem veril mektedir. Başbakan Venizelos aylarca Londra ve Paris'te durarak sulh konferansı için yabnmlar yap |" maktadır. Bu propagandanm malî destekçileri ve dış ülke politika çevrelerindeki başlıca baskı gruplan arasmda, zamanın en büyük Beylerbeyi îstavruz Tekkesi silâh sanayicilerinden Rum asılh' milyarder Basil Zaharof başta gel , 'ostnisini merhum mektedir. Zaharofun milletlerara , Şeyh Seyit Sait aı politikadaki tesir ve nüfuzu, o j Efendinin sırada Zaharof un kıralı bulunduğu | vefatmın 50. yılına tesadüt bütün özel silâh sanayii içinde mev eden 15. ocak.1966 cumartesi gücuttu. Dünya banşı için, bu yıkıcı nü öğle namazını mütaakıp endüstri kolunun devlet tekeline Beylerbeyi îstavruz Camiinde alınması gereğinin hayati önemi Kur'anı Kerim ve Mevlidi Şebulunduğunu ispat için, Birinci Ci rif kıraat olunacağından biluhan Savaşı banş konferansmda Inmum akraba ve yakınlarunıgiliz delegasyonu üyesi olan Profe • zın dost ve din kardeşlerimisör Philip Noel Baker 1936 da bir zin teşrifleri rica olunur. eser yaymlamak lüzumu duymuşAİLESt tur. Yine, pek çok drfalar Başbakanlık yapan ve silâh sanayicileriCumhuriyet 470 nin hükümetler üzerindeki baskısını iyi bilen Aristide Biriand, 23 eylül 1930 günü Cenevre'de millet lerarası kadın birlikleri temsilcilerine şöyle sesleniyordu: «Bugünkü durumu bu derece güç kılan, Bilumum ehliyete sahip pek çok çıkarm banşa karsı olusatıcı şolör almacaktır. şudur. Harb ortadan kalkarsa, bun dan maddî çıkarlarmm zarar göreceğine inananlar bize karsıdır. Maden, silâh ve mühimmat sanaSatı» Servisi Yeni Hal yicileri ve benzerleri MilleÜer Cebinalan Yemiş miyetine, Paris Paktma karsı çalısmakta ve her dönemeçte yolumuzn îlâncılık: 96147» kesen basın kampanyalanm bol p« ralan ile desteklemektedlrler.. Sllâhsızlanmaya karşı yazan kalemlerle, insan öldüren toplar aynı çelikten yapılmıstır.» «Türk askerleriyle birlikte sivil Türklerln vc hattâ silâhsu esirlerin, şiddete msrnz kaldıklan şüphesiz bir gerçektir. İzmirdeki askerî makamlar nzun müddet bn olaylara dair ne sornştnrma yapmış, ne de bir rapor düzenlemişlerdir. Şimdi her kes suçn bir diğerinin üstüne stmaya çalıştığından olayların sebeplerine dair bilgi toplamak güç olmaktadır. tlk günün kurbanlan yüzü aşkındır. Bunlardan 15 • 20 kadannın yaVılan mış ve elleri bağlanmış durıımda nhtıma sftrüklenen esirler ol dnğnnda, olayı bütün görenler birleşmektedir. Bu bağlı esirler kudurmuş Rum kalabalıgı tarafından parçalanarak öldürül müştür» diyordu. imdi Atinada heykeli diki len eski tzmir metrepoliti ha in Hiristos'un heykelinin altına, Yunanlı Alb Mazarakis'in telgrafındaki bu ıladelerin yazıl mış olması vahşet tablosunu ıamamhyacaktır lanmm. Ve bu tablonun temaşası da eski Grek medeniyetine hayran olan batıhlara, XX nci yüzyılda modern Yunan barbarhğı hakkında belki bir fikir verebilecektir. 19191922 Türk Yunan savaşı, îzmir Kordonundakilere benzer pek çok vahşet sahnelerini hatırlarda bırakmıştır. Savaşın siyast ve as Yeni sorunlan eski tnetodlarla çözme ahşkanlığı dış politikada artık iflâs etmiştir. Dış politikaya şahsiyetli, haysiyetU gerekli yönü artık verelim. Kıbns sorununda Türkiyenin Akdeniz ve Avrupa dengesine ve banf uğrooa feda edilerniye^jjni dünyaya 8an edelim. ' \,,^T^ Kıbns işinde şu veya bu iktldarlarda sorumluluk aramıyalım. Sorumlu son 20 yüın iktldarlan ve bunlann izledikleri dış politikadır. Bugün Türk kamu oyunda şahsiyetli, bağımsız, Atatörk devri dış politikasına dönmenin arnılan vardır. Gerçekle* öğrenince, bu arzunun şuuruna ermek mümkün olacaktır. Dohnson'un mektubu, Elçinin demeci n itibarla millete ait sorunlann gizli kapaklı değil, millet önünde açıkça tartışılması gereklidir. Bu yüzden Başkan Johnson'nn lnönü'ye gönderdiği mektubun metnlnin millete açıklanması lâzımdır. Mektubun açıklanmasını solcular tahrik ediyor isnadı hem demagojidir, hem de solculuğan bilimdeki anlamını bilmemektir. Biz de diyoruz ki, Johnson'nn mektubnnnn açıklanmasını, memleket menfaatlerini tek taraflı dostlnk duygulannın üstünde tutan, milliyetçiler istiyor. Millî benliklerini tarih şuuru içerisinde bulmak irteyen Türk milliyetçileri lstlyor. Vaktiyle îngiliz himayeıi veya Amerikan mandası isteyip sonradan Lozanı beğenmiyen ve dış politikada hâla uyduluk peşinde koşanlardan nefret «den ferçtk milliyetçiler istiyor. B •••••••••••a Ş TEKNİK ELEMAN ARANIYOR Şirketimlz Ereğll Tesislerinde çalıstınlmak Uzere aşağıdaki evsafta askerliglni yapmış, yeterll tngilizce bilen YUksek MUnendls, MUhendis ve Teknüc eleman almacaktır: 1 ELEKTRtK KONTROL MÜHENDt8t 1 ELEKTRONtK MÜHENDtSt (Sınal elektronik techizatı Uwinde tecrObeU.) 1 ELıEKTRtK MÜHKNDİSt (Satmalma, kestf şartnam» taurflbesl sartür.) S ELEKTRtK MÜHENDİSt (îşletme tecrUbesi terclb. sebebidtr.) 1 MATERYAL MÜHENDtSt (Malsame bakmı ««iTimv^» tacsfibflU olmaiıdır.) t MAÖNA MÜHENDİSt (îşletme tecrUbesi terclb «Bbcbidlr.) 1 SERAMJK MÜHENDtSt MEVLIDI ŞERIF ŞOFÖR ARANIYOR MİGROS TURK zelllkle, bir süre Snee Amerikanın Ankara Büyükelçisinin son demeei karşuınds bn mektubun açıkUnması artık bir millî ssrnret olmnştnr. Bn demeei ile Amerikan Büyükelçisi iç politikaya kanşmış, taraf tut mnş ve diplomatik adap içerisinde haddini aşmıştır. Bn demeei ile Amerikan Büyükelçisi, 1964 te yasama görevi yapan bfltün İlgililerin bildiği gerçeği yanlış ifade ederek kamn oynnn yanıltmak Istemlştir. Bir yabaneı büyükelçlnin bir memlekette muhalefetle karsı karnya kalması çok vahfan sonuçlara yol açar. Bu hal Cumhoriyet devrinde Hk defa gürfllmektedlr. Bn durnm uznn sflremez. Rejim bnhranından da S* tede büyük olaylara sebep olur. Bnna Snlemenin su ands tek yoln. Johnson'nn mektnbnnnn açıklanıp meselenin bitirilmesidir. Bn snretle Amerikan Büyükelçisinin iç politikanın dısına itilmesi sağlanmıs olaeak. yeni ve daha siddetli bvhranlar finleneeektir. O SON NOT: Gazetemize gönderilen yazılar yayınlansın veya yayınlanmasın iade edilmez. 1 • ••a Mll • ••• Ortodoks kilisesi de dünyanm her tarafında Yunan propaganda sına ön ayak olmuş ve Osmanlı ülkesinde Megalo îdea'nm gerçek leşmesi için gizli faaliyetlerini hızlandırmıştır. Atatürk'ün büyük nutkunda, İstanbul Fener Rum Patrikhanesinde teşekkül edan Mavri Mira heyetinin, vilâyetler dahilinde ceteler teşkll ve idare etmekle, mltingler ve propagandalaz yaptırmakla mefgul oldu T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüıtden 1 TEKNİK EMNtYET MÜHBNDtSt (Bu sahada tecrübell maden mUbendM veya teknlker de oiabilir. Orta derecede Inglllzo» bUglsl aranır.) 1 RESÎMHANE ŞEFt (En az 7 yü mttiriTnt ressamlıgı yapmış teknlker veya Sanat Okulu MaMne Bölümü mezunu, 10 yü resimhane şefliği yapmış olması ve ort» tngilizce bilmesl lâzımdır.) Aynca SICAK HADDEHANE'de çalıştanlmsk üıere aşağıdakl Teknüt Ktasaalar aranmaktadır. 1 FORMEN (810 yıl haddehao* tocarUbesl olan Makina Teknlkeri.) 1 Tav çukurlan şar] viaci opentflrflı (5 sene tecrübell olmsiıdır.) 1 Tav fmnlan unbeıaı (5 sene tecrübell Sanat Okulu mezunu olması ger*kir.) Ücretler tatminkfir oltıp, lsteklilerln fotoğraîiannı haiz etraflı hal tercümelerl ile veya bizzat en geç 20 Ocak 1966 tarihine kadar Genel tsletme Müdürlüğü, Personeî Servisi 23, üzunkum Ereğli/Zonguldak adresine müracaatları rica olunur. NOT: Bütün müracaatlar gisll tutulacaktır. Sandığımızca Ankara, Hürriyet (Kızüay) meydanrnda inşa ettirilen işhanı binasının doğu, batı ve kuzey cephelerinin bazı kjsonlarının reklâm için kapalı zarfla arürma suretiyle kiraya verilmesi hususunda hazırlanan şartnamede 5/1/1966 tarihine kadar Sandığunıza verilmesi gereken eskiz ve teklif mektuplannın verilme müddeti 20'1/1966 tarihine kadar uzatılmıştır. ÇBasın. 7560 A 70/467) Ereğll Demir ve Çelik Fabrikalan T. A. Ş. (Basın: 7744 473)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle