Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHİFE ÎKl CUMHURtYET 7 Nisan 1965 EGIIIM FAKÜITELERİ Dr. Ibrahim ÖKTEM illet Mecllsi Geçici Karma Komisyonunda görüşülmeye başlanmış bulunan tasarı, son aylarda bir hayli üzüntülü ve eürültülü geçen iç ve dış olayların genel oyu derinden meşpul etmesine rağmen, basınımızda, üniversitelerle diğer ilgili kurumların öğretim iiyeleri arasında ve ban meslekî kuruluşlarda oldukça geniş ilgi re yankı uyandırmaktan geri kalmadı. Eleştinneler yapıldı, yazılar ve bildiriler yaymlandı ve dağıtıldı. Eğitim fakülteleri kurulması ilk defa bu ta•an üe ele alınmış değildir. Eğitim çevreleri ve »orumlulannca konu çoktan büinmekte ve geçirdiği macera elbet hatırlanmaktadır. Okulun, «Bir milletin ekonomik ve sosyal kalkmmasında en venmli bir gereç olduğu fakat bu verimliliğin ancak bğretmenin seviyesine ve kişıliğine bağlı olduğu» gerçeği yurdumuzda da anlaşılmaya başlandığı 1957 yılındanberi eğitim fakültesi kurulması hususunda 1965 yılı başına kadar neticesiz kalmış bir hayli çaba harcanmıştır. •••• • ••a • ••• RADYO ve DEVLET Tehlikeli eğilimler Bundan yıllarca önce, daha Karl Marks doğmadan. daha Sovyet İhtilâli gerçekleşmeden, daha komünist partileri kurulmadan, Fransız Devrimi sıralarında yazılmış bir kitabı komünizm propagandası yapıyor diye toplatıp mahkemeye veriyoruz. Ve Fransır bilun adamları kalkıp bir bildiri yayınlıyorlar: Yüzlerce yıl önce yazılmış ve insanhğın ortaklaşa mirası olmuş eserlerin yasaklanmasma hayret edivoruz . diyorlar. Ve böyle bir Tiırkiyede dün Millî Emniyet Başkanlariyle toplantıdan çıkan Başbakan Yardımcısı: Aşırı sol Türkiye için zararlı oluyor... diyor. Aşın sol ııedir? Komünizm mi? Yüzlerce yıl önce Batıda yayınlanmış sol eğilimli kitaplar icin Türkiyede kovuşturm» açılırken ve bu eserleri Türkceye çevirenler için 15 yıl hapis istenirken han?i aşırı soldan söz açılıyor? Parlâmentosunda laşın solun değil) sol'un temsilcisi bir *i>'»si parti bulunmayan ülkede aşırı sol'un zararından bahsetmek büyük demacojidir. Ve aynı gün Başbakan Yardımcısıyla beraber Adalet Bakanı İrfan Baran da konuşuyor: diyor ki: 141 ve 142 nci maddenin kalkmasını istiyenler bunu isterken komünizmin tamamen serbest olacağını söylemiyorlar. 141 ve 142 knlkarsa Kürtçülüşıi de önliyemiyeceğiz. Kürtçüler kalkar referandum isterler. Şenatçıkr Seriatı ve Hilâfeti getireceğiz derler. Bunlara karşı elimizde başka müeyyide yoktur. Sayın Baran. bu sözlerle büyük bir yanlışlığa düşmektedir. Komünizm. Kürtcülük ve Şeriatçılığa karşı Ceza Kanununda başka nıüeyyideler vardır. Millî Misak sınırları içinde bağımsız bir Kürt devleti kurmak istemek. vatan ihanetidir. Ve onun maddesi açık seçiktir. Şeriatçılık akımı 163 ünrü maddede yasaklanmıştır. 146 nci madde ise komünizme karşıdır. Adalet Bakanınm bu konuyu dikkatle ve enine boyuna lncelemesini isteriz. Ve bu arada bir başka sozü üstünde önemle durmak istiyoruz. Demiştir ki İrfan Baran: Türkiyedeki sosyalistler kendilerini komünistlerden ayırmazlarsa bu zâbıta takibi üe son bulacaktır. Gazetelerde çıkan bu sozlerin soylennıemiş olmasını temenni edivoruz. Çünkü komünistleri sosyalistlerden ayırmak zâbıtanın işi değildir. Bu iş için önce komünizmin. kanunlarda bir iyice târif edilmesi gerekir. Oysa daha birkac hafta önceki bir basm toplantısında Sayın İrfao Baran. Kazetecilerin önünde: Komünizm târif edilemiyor. Ben de bu hususta bir karara varabilmis değilim . demişti. Şu halde önce kanun koyucunun ve yürütücünün bu konuda bir karara varması gerekir. Ve sonra gene kanun yürütüciilerin kendileri hesabma bir Ikinci karara varmaları da gerekir. Türkiyede sosyalistler, artık Adalet Bakanının söylediği glb! bir zâbıta vak'asına konu olmazlar. Gerçi vaktiyle iktidarlar böyle alışkınlıklar edinmişlerdi. Arada bir şairleri. ressamları, yazarlan evlerinden toplayıp içeri atar. aylarca hapseder, nice zaman sonra yarjrıcların karşısına çıkarırlardı. Bu zâbıta tâkiplerinin Türkiyeye ne ölçüde yaradığı. bugiinkü fikir yoksunu demokrasimizden ve memleketin acıklı hâlinden bellidir. 22 miiyonu karanlıkta ve yılda 9M liraya geçinen bir ülkede olmak durumundan polislere yazar kovalatmakla kurtulamadık. Saym Bakan. artık iyice bilmelidir ki bugünkü Türkiyede sosyalistlerin durumu artık geçmişteki gibi bir zâbıta vakası değil. bir Anayasa vak'asıdır. vakiasıdır. Olaki iktidar, bu noktayı unutarak bir teşhis hatasına düşer. Ve sosyalizmi Adalet Bakanının söylediği gibi bir zâbıta vak'ası olarak ele almak ister. tşte bu Anayasa dışı davranışın bütun ağır sorumu, gelecekleri ve getirecekleri ile birlikte o iktidarın omuzlarına yüklenir. Ve böyle bir hesabın toplamı Bakanlık koltuğundan göründüğü gibi çikmıyabilir. Türkiyede yabancılarui kârını. sağlayanlaruı içyüzlerini, madenlerimizi yabancılara peşkeş çekenlerin gizli hesaplaruıı, işçilerimizi toprak altında 13 saat. 11 liraya çalıştıranların haksız kazançlarını. toprak reformuna direnen ağaların bilânçosunu ortalığa dökmek vakti irişmiştir. Bunların hepsi Anayasa düzeni çerçevesinde yürümekte ve söylenmektedir. Sosyalizmi, 1965 Türkiyesinde zâbıta vak'ası yapmak hevesine kapılanlara, 21 Mayıs Anayasasının hükümlerini dikkatle okumalarını tavsiye ederiz... 1 îngiliz sistemi (BBC) |ve digetleti: İİjj iMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIUIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIlliiilllllllllilllll jjfj IIIIIIIfMllllIIIIIIIIIIIIllllllIIIlIlIlllllllllIIIIMIIIIIIIIIllIIIIIllllIIIIItllllIIIIIIII M üstün sonuçlar alan Japonya bu sistemi çoktan kabul etmiş bulunuyorlar. Dr. A. Ülkü AZRAK undan önce açıklamağa calıştığımız iki aj.ırı sistfm ara sında yer alan bir sisteme İn giliz BBC (British Brodcasting Corporation) radyosunda rastlanır. Ingilterede radyo, kamu hizmeti gören bir kurulns mabiyetindedir. Bunnnla beraber BBC. ne bir özel ticaret şirketi ne de bir devlet makamıdır. Ingilterede radyo tekeline sahip olan BBC, kamu yararının gerçekleştirilmesi gayesine yönelmiş olup, hükiimetin kontroln altında bulunma sına ve parlâmentoya karşı so rumlu olmasına rağmen, gerçek anlamda özerk ve tarafsız bir hü viyete sahiptir. Şonu da ilâve e Tesadüfe bırakamayız Kalkınmamızı, her hizmet alanında, Batı standardı sistem ve metodlara bağladığımız bir devirde eğitim alanında vakit, enerji, zekâ ve para ziyanına yol açacak, kişi veya küçük topluluklar yaranna da olup obnıyacağı belli olmıyan kısır denemelere girmeye ve bu kadar önemli bir hizmeti tesadüflere bırakmaya hakkımız olmasa gerektir. enel olarak, kanun tasansına yöneltilen tenkidlerin ve direnmelerin dün olduğu gibi bugün de bilimsel olmaktan öte hissî bir değer taşıdığını saklamak mümkün değildir. Bununla beraber bu tenkidlerin içinde, haklı ve yerinde olanlannı kiymetlendirmek mümkündür. 9 sene gibi uzun bir zaman içinde bir çok defa tekrarlanan eğitim fakülteleri kıırma çabaları. bir ölçüde hakları ve dolayısiyle sözleri bulunan meslek topluluğunun bilerek veya bilmiyerek. direnişi yüzünden müspet hiç bir sonuca varmamış öğretmen yetiştirme rejimimiz olduğu yerde kalmıştır. B çin seçilir ve programların oldjğu gibi, bütun radyo işletmesının de sorumluluğunu ta.=:r. Federe hükümetlerin radyo idaresine müdahaleleri bahis konu su değildir. Radyo şurası ve yönetim kurulu üyeleri de hükü met tarafmdan değil, kültür alanında faaliyet gösteren kamu knruralan tarafından seçilir (6). dinleyici dernekleri, kendileri için yapılmakta olan belli ölçüde yayınların programlarını bizzat düzenlemektedirler. Devlet. radyo şirketinde sahip olduğu bisse senetleri sayısınca oy hakkını haizdir. Radyo İdaresinin yöne • tim kurulu ve müdürü de. fenel nek.en IH.UI KJIU.IIU Uugün 6 İSVİÇRE «viçre, radyo idaresi bakımın dan daha enteresan bir sistem uygulamaktadır. Söyle ki İsviçrede mevcut radyo istasyonlan 7 tane kooperatif sirket tsrafından yönetilmekte, bu koo peratifler de aynca kendi üzerlerinde yer alan büyük bir sirke tin bünyesinde birleşmektedirler. Tâbiri cairse tavan şirketi teşkil eden bu üst kuruluş, Posta Telgraf îdaresinden, radyoculuk ala nında bır tekel kuran, bir ruhsat alır ve buna dayanarak kendine bağlı kooperatif şirketler vasıtasiyle radyoları yonetir. Yardımcı şirketler doğrudan doğru.va radyo istasyonlarını yüııetmekle beraber, tavan şirketin denetimine baglıdır. Tavan şirket ise Pos taTelgraf Idaresinin denetimi altında bulunur (7). I Uzun tartışmalar I yılı sonlarında eğitimin plânlanması için girişilen çalışmalar sırasında kurulan «Öfretmen Yetiştirme» Komitesi konuyu tekrar ele aldı. O da eğitim fakülteleri kurulmasını benimsedi. Ancak, Eğitim Şürası hazırlıklannı yapan «Koordinasyon grupunun» çalışmaları ile konu sonu gelmiyen tartışmalar içinde Şüranın 1962 yılı ba.şlannda yapılan toplantılarında yeniden ele alındı. Şuranın bünyesinden gelen zorluklar dolayısiyle «Eğitim Fakültesi mi Eğitim Bilimleri Enstitüsü mü?» alternatifleri uzun tartışmalara yol açtı. Neticede oy coğunluğu ile ikincisi kabul edildl. Fakat bu karar 1963 haziraıuna kadar yürütiilmedi. Bu tarihten sonra Bakanlık sorumluluğunu üzerine alao kişinin tercihi ise Eğitim Fakülteleri üzerinde oldu. Bu tercihe vartnak için geçmişte yapılan çalışmalar değerlendirildi. Inçiltcre eğitim fakülteleri ile öğretmcn yetiştirme rejimi incclendi. Dünyaca tanınmış bir mütehassıs olan Londra Fakültesi Mukayeseli Eğitim Kürsüsü Profesörü Mr. Lovrays ile üniversiteler temsilcilcri, Talim Terbiye Dairesi üyeleri, Bakanlık yetkililerinin katıldığı uzun ve acık çalışmalar yapıldı. İngiltere. Amerika, Japonya ve Fransa örnekleri gözönünde tutuldu. Bundan sonradır ki sırasiyle, Ankara, Izmir ve İstanbul Üniversiteleri Senatoları kendi bünyelerinde Eğitim Fakültesi kurulması kararını aldılar. Ankara Üniversîtesi Rektörlüçünün. Bakanlığın da katıldığı ciddî ve sürekli çalışması sonunda hazırlanan bugünkü tasan meydana geldi. Dokuz yıldanberi bir çok defaiar ele ahnıp da sonuçlandırılamıyan bu son derece önemli kuruluşu 3. Koalisyon Hükümetinin benimsemesi üzerine bugün müzakeresi yapılan tasan Millet Meolisine intikal ettirilerek fiili bir durum yaratıldı. Aslında ejitim fakülteleri knrulmasını prensıp olarak kabul eden bu topluluçun şenel olarak tenkid ve direnme sebeplerini söylece özetlemek mümkündür: akülteye giriş için Iise mezunlnfu veya çeşitli olguııluk belgesinin şart olması ilk öğretmen okulu mezunlarının fakülteve girmesini ve eğitim enstitüsü mezunlarının lisans ve doktora yapmalannı önlemektedir. Diğer taraftan tasarının çetirdiŞi «Koordinasyon Kurulu» na eğitim enstitüleri temsilcisinin alınmamıs olması büyük bir eksiklik sayılmakta ve fakültelerin öğretmen yetiştiren kuruluşların çalışmaları üzerinde birtakım yetkilere sahip kılınması uyicun görülmrmektedir. Olçunluk veya Iise bitirme belgesinin üniversitelere firis için temel sart olması yeni bir husus değildir. Milletierarası standart buııu çoktan münakaşa dısı kılmıstır. Üniversite öğretimi imkânları, zengin memleketlerde dahi. faudntsuz olmadığı için. diğer taraftan bugünkü yüksek öğretimin belli bir ön öğrenimi zarurî görmesi bakımından belli bir seviye tasıyanlar arasında bir de giris sınavı nygulanmaktadır. Nitekim bizde de böyledir. Anayasanın şart kıldısı kabiliyet ve zekâlara esitlik sajlanması emrinin de bir sınırı vardır. Bn sınır bugün Iise mezunluğu sınındır. Tarın ise çesitli olgnnluk sınır olacaktır. Bu?ün de. Tüksek öğretmen Okulnna ilk öğretmen okulları mezunları için iki siris Slcüsü vardır. 01 Devlet Iise bitirme imtihanını vermis olmak, O Yüksek Oeretmen Okulunda bir yıllık hazırhk sınıfını . Iise bitirme imtihanı olarak başan ile geçmek. Buçün de öğretmen okulları ve enstitüleri meznnlarına üniversitelere otomatik çiris yolu lânlı kalkınma devresine girdiğimiz son uç açık değildir. yıldanberi eğitim hizmetlerimize yıllık bütçeBahis konusn tasan bütün ba husasları dümjzin ' • 18 i civarında oldukça önemli harcasiinmüs ve Millî Eğitim Bakanlığına kabilivet malar yapılmaktadır. Fakat, bugüne kadar sarfettiğimiz çabalar eğitim hizmetlerinde kaliteden ve zekâlara yüksek öŞrenime eeçis hakkı tanıvaziyade kantitcye yönelmiş bulunmaktadır. Bunun rak her türlü tedbiri almak eörevini vermistir. da başlıca sebebini çağımızın gereklerine uygun Teni tasan müktesep hakları da kornmaktakalitede \e verimde öğretmcn yetiştirememiz dodır. Eski rejimde yetişmis olanlan hiçbir şekillayısiyle öğretim ve eğitim yapamayışımızda arade daha üst Bğrenim yapmağa zorlamamakta mak lâzınıdır. fakat kendi isteği ile bu yola çirmeyi düşünenÖğretmen yetiştirme düzenimizin gerek sistelere her nevi kolavlıîı belli sartlar içinde mi ve gerekse organlanmn bünyesi muhtaç oldugöstermektedir. ğumuz kaliteli öğretmeni yetiştirecek nitelikte deEğitim Fakülteleri kurulduktan sonra, süpğildir. 1948 yılında kuruluşuna girişilen öğretmen hesiz. öğretmen okullarımız yeni düzenin kılacayetiştirme düzenimiz dünyadaki gelişmeye ayak ğı çelismelere ve değismelere tâbi olacaklardır. uyduramamış bu sebepten de yurdun en önemli Diğer taraftan Fakülte kurulusa için gerekli öihizmetine hazırlıyacağı zekâları değerlendiremeretim üyeliSi belli «eviyeye sahip olanlara açık miş ve öğretime gerekli muhtevayı sağhyamamıştutulmaktadır. tır. Bunun kusurunu şahıslarda değil, yetiştirici sistemde aramak lâıımdır. 1960 Direnme sebepleri F i;: »; ;;; !•• delım ki devletın kontrolu radvoııun teşkilâtı ve programlar ba kımından değil, daha ziyade teknik (rialga uzunluğu v.s.) bakımdandır. BBC tarafmdan geliştirijen ve bugun Avrupanın bir çok ülke lerıne örnek olan bu sistem, radamu oyuna daba geniş bir ayonun kanunlar çerçevesinde balan sağlıyan sistem ise Holân ğımsi7İığını ve bir kültür aracı danın uygulamakta oldugu olarak amacına sadık kalma=ım en iyı şekılde sağhyan bir sıs sistemdır. Holândada tkinci Dün temdır. BBC nin sısteminde radyo hukümetın. ya da iktidsrdakî siyasi partinın bır propaganda aracı olarak kullanılmaktan çok uzaktır. Devietin propagandasmı yaptığı zaman da, bu propaganda yaymları sadece dıs ulkelerdeki dinleyicilere yöneltılmiştir. Siyasi haber ve yorumlarda, radyo tam bir tarafsızlık içerisindedir. HOLLANDA K kurulunun kararlarına bağlı oldnğuna göre devietin, bir Bakaıı lık yoluyla Radyo tdaresine doğ rudan dogruya emir ve direktif vermesi, ya da onun mublariyetini ihlâl edecek bir müdahalede bulunması bahis konusu değil dir (8). Bütun bu sıstemlerın kar^ılaştırılmasından çıkan bir sonuç vardır: Bugün batının bütün demokratik ülkelerinde Radyo lda resinin kültür ve haberleşme hiz metlerini gereğince görebilmesi, tarafsız hareket edebilme», siyasî grupların etkisi altında kal • maması için onun mümkün ol • duğu kadar özerk (muhtar) bir kurulusa sahip olması saglanmıs tır. Ozellikle radyo programla rının düzenlenmesinde devlet || !•• !•• Diğer Avrupa ^ ^ ^ | ülkelerinde radyo • • İ! ;j <{{ • • :: [| İ: :[ • • • • :S • • :| • • • • j; H ransada önceleri devlet, radF yoya karşı tamamen ilgisiz * görünüyordn. 1920 lerde özel şirketlerin radyo verici istasyonları yanında devlet de bazı radyo istasyonlan knrmakla bu alana girmis oldu. tkinci Dünya Savaşında ise bütün radyo istasyonları devletlestirilerek özel mahiyette kamu idarelerine verildi. 1945 ten sonra da bu sistemi muhafaza eden Fransada hugün «Radiodiffusion Française» birrinden ayrı üç program yayınlamaktadır. Radyo, haberler ve yo ruralarında tarafsız kalmağa hü yük bir dikkat göstermektedir Kalitemi, kantitemi ? KOÇTUĞ DENIZCILIK İŞLETMESİ ya Savafindan önce radyo dinleyıcilerinin teşkil ettikleri dernekler, radyo idarelerinin pro gramlarını tayin etmekteydi. Radyo idarelerinin malî kaynak ları, bir yandan bu dinleyici der nekleri, üyelerinin ödedikleri ai dattan, beri yandan da aboneler den alınan harçlardan sağlanıyor du. Radyoların teknik idaresi de bir şırkete (NOZEMA) bırakılmıştı. Devlet bu anonim şirke tin hisse senetlerinden çoğuna sahipti. Ikinci Dünya Savaşı sı rasında bahis konusu dinleyici dernekleri feshedildi ve radyo idareleri devletl»stirildı. Sava? tan sonra eski duruma kısmen ddnüldü; gene devietin hisse senetlerine sahip olduğu bir şirket, radyoların teknik yönetimini üzerine aldı ve dinleyici dermakamlarının müdahalesl, bu ülkelerde bugün sıfıra indirilmi tir. (5) Bk. VERTENELLE' J«an Cherzauditeurs. les oulisses de la radio Françaıse, Paris, 1951 (6) Bk. Seeberger, Kurt: Der Rundfunk, cHandbuch f. Sozialkunde», 1956, C. II, sh. 19. (7) Bk. HUTH, Arno: Radio h»ute und morgen. Zürich, 1944 (8) Bk. REIDEMEISTER.Gert: a.g.e., sh. 45. M/S MARMARİS I 21/4/1965 8 5/1965 tarihleri arasında BREMEN HAMBURG, ROTERDAM, ANVERS, LONDRA limanlarından Türkiyej'e yük alacaktır. 1 P » SÜR4T • ımıu * İNTİZ4M IflEfON 44 26 63 49 56 70 , BOZKURTHAN KAT 5 GALATA I BATI ALMANYA atı Almanyada Ikinci Dünya Savaşından sonra kurulan 7 tane radyo istasyonu, birer miktar kamu idaresi mahiyetindedir. Bunların her biri, sınırları ıçerısınde bulunduğu federe devletın parlâmentosu tarafmdin çıkarılan bırer kanunla kurulmuş tur. Bu radyo idarelerinin hepsın de üç organ bulunmaktadır: 1 Radyo şurası, 2 Yönetim knrulu, 3 Entenden (müdür). Radyo Şurası, entandanı ı'müduru) seçer ve gdrevinden uzaklaştırabılir. Radyo Ue ilgili mese • lelerde müdüre istisari bilgi verir ve radyo idaresinin bütçesini onaylar. Ydnetim kurulu, genel olarak yedi üyeden meydana gelir ve radyonun idarî ve teknik meseleleriyle uğraşır. Müdüre !•• (entandan) gelince; o da 4 yıl i• * TEIGRAF, KOÇTUĞİSTANBUl Reklâmcılık 1290/3806 ugünkü sistemin en büyük zaafı, öğretmen yetiştiren kuruluşların yönetiminde yetkisi ve sorumluluğu bulunan siyasî ve idari organlann yetersiz kalmasından gelmektedir. Yüksek öğretmen okullarımızm üniversiteler dışında kalan öğretim ve eğitim işlerini yürüten elemanlarla yurdun hemen her tarafına yayılmıs olan 10 eğitim enstitüleri ile 73 ilköğretmen okullarımızm öğretmenlerinin yetişme, değerlendirme, atama ve kullanma şartları bugünkü haliyle devam ettikçe, yani siyasî ve idarî tasarruflara tâbi oldukça bu kuruluşları seviyelendirmek mümkün olamıyacaktır. İşte bu çok önemli sebepten dolayıdır ki yeni öğretmen yetiştirme re.jimimizi, siyasi ve idari tasarrufların dışında ve üstünde, bilimsel niteliği en üstün aynı zamands özgürlüğü olan üniversitelere dayalı bir rejim haline getirmek tek çıkar yoldur. Eğitim ve öğretimde yüksek seviyeye ulaşmış olan Batı milletleri bu arada kısa zamanda bu yoldan B Sonuç B YARIN RADYONUN TEMEL YASASI ve SİYASÎ BASKI YER VİNCİ SATILACAKTIR 8 adet az kullanılnıış elektrikli yer vinci satılacaktır. Fazla bilgi Müdürlüfümüzcien temin edilebilir. Tekliflerin 16.4.1965 günü saat 12.00 ye kadar Şirket merkezine verilmesi rica olunur. TİMLO İstiklâl Cad. 185 (Basm 5087/3819) illet Meclisi Geçici Karma Komisvonunda tetkik ve müzakere edilmekte olan tasarı her türlü art düşüncelerden uzak. objektif ve bilimsel ölçülerle incelendiçi zaman ona yöneltilen tenkidlerin çoklnkls dayanıksız olduğu göriilür. Bu denvek değildir ki tasarı bu haliyle knsursuzdur, mükemmeldir. Elbet, yurt gerçeklerine tamamen uvenrı olabilmesi için hilçili ve iyi nivetli gayretlere ve telkinlere değer verilmeli ve daha mükemmel hale getirilmelidir. Ancak, her ele almdığı zaman çesitli yollardan ileri sürülen karşı görüs ve direnişler yüzünden çok çeç kalmıs bir reformun hattâ eğitim hizmetleri açısından bir devrim karakteri taşıyan bir kuruluşu önlemek, en önemli Turt hizmetine karşı bir ihanet olacaktır ki. banun da vebali büyüktür. M üstün Kaliteli PINARHİSAR ÇIMENTOSU Sun'i Mermer ve Karo Çinileri en iyi imkânlarla MAHMUT GÜÇER Müessesesinde Tel: 21 45 64 21 47 72 Cumhuriyet 3817 Arap Sabunu Alınacak ••••••«••••••••••••••••••••••«••a • • • • • •• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •• • • • • • • • • • • •••••••••••••••••••••»•••••••••• • •«•••••••••«••••••••••••(••••»••••••••HiıiiiııtvıııtiKiıııııı •••••ii>l>«fattıııiBiaı*ııı<ıllıiHiııııt«ıiıAAllttakiillıı<ıti9i ! TESEKKÜR | Jandarma Binbaşısı rnerhurn * Haydar Hatunoğlu'nun eşi, aile • mizin değerli büyüğfl aziz v« î sevgili annem • vefatı dolayısiyle cenaze ır.erası S mine iştirak ve evimize kadar J gelerek zahmet ihtîyar etmek, • çiçek, telgraf, mektup göndertnek } ve telefon etmek suretıyle acı i mızı paylaşan saym dost, akraba, • arkadaş ve hemçehrilerime ve İ kurum, teşekkul ve müesseselere • ayrı ayrı teşekkür etmeyi pek J ör.emli bir vazife sayarını. • Oğlu: Erzunım Senatörü • SAKIP HATINOĞLU • TÜRKİYE IŞ BANKASI A. Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN TCDD İşletınesi Merkez Alım ve Salım Komisyonu Reisliğinden: 1 100 ton arap sabunu kapalı larf «uretiyle eksiltmeye konulmuştur. 2 Eksiltme Ankarada TCDD binasmda, Malzeme Dairesind« toplanan Komisj'onurnuzc» 5 mayıs 1965 çarşamba günü saat 15, de yapılacağtndan tekliflerin en geç bu saata kadar Komisyonumuza verilmi» yeya gelmis olması şarttır. 3 Şartnamesi Ankarada Merkez, İstanbulda Sirkeci wınelerinden 15* lira mukabilinde temin edilebilir. 4 TCDD ihaleyi yapıp yapmamakta, kısmen yapmakta veya tercih ettiği tâlibe yapmakta tamamen aerbeattir. (Basın 5302/3818) Miiffettiş Muavini Alınacak Bankamız Teftış Heyetine; Hukuk, îktisat, Sıyasal Bilgiler, Orta Doğu Teknik Üniversitesi îdari llimler Fakültesi, Iktisadi ve Ticarl llimler Akademileri (Yüksek Ekonomı ve Ticaret Okulları), Robert Kolej Yüksek Kısmı Iş İdaresi ve Îktisat Bölümünden veya bunların yabancı memleketlerdeki Millî Eğitim Bakanlığınca tanınmış muadillerinden mezun olanlar arasından ımtihanla lüzumlu kadar müfettiş muavini alınacaktır. 1 Imtihana girebilmek için 8 Mayıs 1965 tarihinde otuz beş yaşından yukarı olmamak, herhangi bir daire veya müesseseye karşı hizmet taahhüdü altında buiunmamak, askerlik hizmetini yapmış olmak. sağlık durumu Türkiye'nin her tarafında vazife görmeğe ve tefti? icaplarından doğan seyahatlere elverişü olmak lâzımdır. 2 Imtihanlar yazılı ve sözlü olmak üzere iki kısımdır. Yazılı imtihanlar 8 Mayıs 19€5 Cumartesi ve 9 lîayıs 1965 Pazar günleri yapılacaktır. Cumartesi günü Kompozisyon ve yabancı dil imtihanlarına, pazar günü ise diğer mevzuların imtihanlarına tahsis edilmiştir. Yabancı dil imühanında ortadan aşağı not alanlar, diğer imtihanlarda muvaffak o<salgr dahi kabul edilmiyecektir. 3 Imtihan mevzuları, programı ve imtihana girecek olanlardan istenilecek vesikalar ve imtihanı kazanarak bankaya intı=;ap edecek olanların alacakları maaş. yevmiye, ikramiye ve istifade edecekleri sosyal yardımlar, emeklilik mevrzuatı vesair hususlar hakkında bilgi edinmek isteyenlerin Ankara'da Türkiye ts Bankası Teftiş Heyeti Reisliğine şahsen veya mektupla müracaat etmeleri veya Istanbul'da Galata Şubemizın bulunduğu Iş Hanının 7 nci katındaki Başmüfettisliğe, Izmir'de Izmir Merkez Subemiz Müdürlüğüne, diğer sehirlerde ise o mahaHerdeki Türkiye îş Bankası Şube Müdürlüklerine bizzat müracaat etmeleri rica olunur. Yeni Ajans 1735 3811 FERİDE Hatunoğlu'nun j DİYARBAKIR VALİLİGİNDEN 1 3.925.365,16 lira keşif bedelli Diyarbakır Kolej binası, Tedris bloku, Yemekhane, Yatakhane inşaatı 1965 yılına sarî mukaveleli olmak 1.750.000. lirası 1965 yılında ödenmek üzere 2490 sayılı kanun gereğinc» kapalı «arf usuliyle eksiltmeye konulmuştur. 2 Eksiltme 2S/4/1965 perşembe günü »aat 15.00 de Bayındırhk Müdürlüğünde yapılacaktır. 3 İşin geçici teminatı 131.510,95 liradır, 4 Keşif şartname ve ilgili evraklan Bayındırhk Müdürlüğünde mesaf günleri bedelsiz görülebilir. 5 thaleye katılmak isteyenler bu isin keşif bedelJi kadar (B) grupu müteahhitlik karnesi, plân ve techizat teknik personel; teahhüt beyannajneleri ile kanunl konut belgelerini dilekçelerine ekliyerek 20'4'1965 günü akşamına kadar Valiliğimize müracaatla yeterlik belgeleri almalan sarttır. 6 2490 sayılı kanunun 32. maddesine göre (geçici teminat mektubu, Ticaret Odası vesikası; yeterlik belgesi) ni havi teklif mektubunu hazırhyarak ihale saatinden bir saat önce İhale Komisyonu Başkanhğına teslim etmeleri ilân olunur. (Basm 4988 D. 98'3S08) Hangisi JOB* la traş oluyor ? 0,08 m/m JOB Bu erkeklerden hangisinin JOB'Ia traş olduğu belli degil.. ama, Türkiye de her3erkekten birinin muhakkakJOBla traş olduğu apaçık bir hakikattir !. TEŞEKKÜR Bizlere sonsuz acılar bırakarak aramızdan ebediyen ayrılan kıymetli kardeşimiz ÖĞRETMEN • cenaze merasimine iştirak etmek, çelenk gondermek, telgraf, telefon veya bizzat gelerek büyuk acımızı paylaşan Maarif mensııplarına, İstanbul Öğretmenler Derneğine, mesai ve sınıf »rkadaşlarına, sevgili oğrencılerine, akraba ve dostlaîrımıza teşekkürü borç bıriliz. Kardeşleri: Zekiye Fahrünnisa Narman ve Necrniye Oren Yeöfnleri: Refah ve Ferah Ören 3Eniştesİ: A]âeddİn Ören SAFİYE NARMAN'ın lik İNCE jOB Traş bıçağı kullanınız İlinşıliJt; 5844,3&H Cumhuri/tt