Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET 21 Eklm 1965 AJANSLAR * RADYOLAR • ÖZEL MUHABİRLERİMİZ SAHtFE ÜC Frattsa ile Mısır arasmda dostluk ve işbirliği kuruldu KAHIRE a.a.APRadyoiar eş gün süreyle Paris'i resmen ziyaret etmiş olan Mısır Başkan Birincl Yardımcısı Mareşal Amr, dün Kahireye dönmüştür. Yayınlanan ortak biidiride, iki ülke •millctlerarası münasebetlerin birbirlerine nıüdahale etmeme ve selfdeterrainasyon esaslarına dayanması gerektiğinde» fikir birliğinde olduklarını açıklamıjlardır. Bildiri söyle devam etmektedir: •Görüşmeler, her iki ülkenin de barışın rauhafazası arzusunda ortak göriişe sahip bulunduklannı ortaya koymuştur. Fransa ve Birlcşik Arap Cumhuriyeti milletlerarasmdaki münasebetlerin karşılıklı saygı ve birbirinin içişlerine karışmama esasına dayanması pren sihini benimserler ve milletlerin bağımsızlık, bütünlük ve hüküm rajılıklannm bu prensip dahilinde korunacağuıa ve frerginliklerin Kİderileceğine inanırlar.» Gözlemcilerin ifade ettiklerine göre, bu ziyaret FransızMısır mü areşal Amr'ın beş giinnasebetlerini yeni bir devreye sok Paris resmî ziyareti, muş ve Fransanın Arap OrtadoğuMısır ile Fransa arasuna «dönüşünü» sağlamıştır. sında sıkı bir işbirliği Arnr Kahirede, «Görüşmemlz levresi açmıştır. Mısır Başkan önemlt bir ndımdır ve halklartmı Ifardımcısı, pek memnun kaldığı zın birbiri Için duyduğn hislerin uılaşılan ziyaretinin sonuçları hak canlandırılması demektir» demışkında Nâsır'a bilgi vermek sabırtir. iizlığı içinde, dün alelcele KahiISRAELLN DURUMU reye dönmüştür. Yayınlanan or I Fransız gözlemciler, Mısır ile tak bildiri, daha birkaç yıl önce | Fransa arasında yakınlaşmanın «iyasi ve askerî savaş halinde olan TelAviv'de telâş yaratmaması ge İki ülke ilişkilerinin gelişmesl ba I rektiğini belirtmekte ve geçen yıl kımından onemli bir adun teşkil I îsrael Başbakanı Eşkol Paris'e gel etmektedir. diğinde General de Gaulle'ün ken Nâsır'ın en eski ve yakın arka I disine verdiği teminatı hatırlatdaşı olan Amr, 1956 Süveyş hare I maktadırlar. O zaman de Gaulle kâtından beriya Paris'i resmen ziIsrael'in Fransa'nın müttefiki ve yaret eden ilk Mısırh devlet ada I dostu olarak kalacağını söylemiş, mıdır. Süveyş harekâtının diğer I memleketinin Arap dünyası ile taraflan İsrael ile Ingiltere, Mısımünasebetlerinin tsraella arasınt rın (1) ve (2) numaralı düşman I bozmayacağına dair teminat verları olmakta devam etmektedirler. I mişti. İlişkilerin samimiyeti, de Gaulle Başkan Nâsır, Fransa'nın lsraela (eğer S aralık Fransız Cumhur I tank ve silâh sataşını hiç bir zabaskanlığı secimlerinde ikinci bir I man tenkit etmemiştir. hizmet dönemi için adaylığını koFransa, Mısınn beş yıllık kalyarsa) ile Nâsırın yakın bir gelekınma plânına yardım için Mısıcekte yapacakları görüşme ile ra teknisyen yollıyacaktır. Fakat zirvesine ulaşacaktır. Nâsırın, içParis'te Fransanm uzun vâde ila te ve dışta hayli zedelenen itibarıMısıra 30 milyon dolâr kredi ver nı takviye düşüncesiyle de Gauldiğine dair haberler resmen doğle ile buluşacağı günü iple çektirulanmamıştır. ği şüphesizdir. I Resmî makamlann açıkladıklan Dört beş • ıl önce mucize sayı I > na göre, bazı endüstri tesisleri ya labilecek böyle bir siyasi, ticari, . pılması için Mısırh ilgililer ve teknik ve kültürel yakınlaşmanın I Fransız bankacılan arasında gönedenlerini Mısırdan ziyade Fran ' riişmeler yapılmakta ise de, şimsadaki değişmelerde aramak lâ•diye kadar mutabakata vanlmaıımdır. De Gaulle'ün Amr'a hitamıştır. ben yaptığı ve Başkan Nâsır'ı gök I lere yükselttiği konuşmada dedi I ği gibi «mâzl unutulmuştur» v* . Beşincl Cumhariyetin yeni Fran I sasıyla Nâsır'ın yeni Mısın, «bir • likte hareket edebilmek için çok sayıda müsterek görüşlere sahlptirler.» Başlıca nedenleri jöyle sıralıyabilirıı: Johnson'ın Vietnam politikasını protesto nümayişleri devam ediyor FBI "Komünist parmağı var,, dedi Washington, (a,a. AP Radyolar) ederal Polis Teşkilâtı (FBD Müdürü Hoover, Amerikanın Vietnam siyasetine karşı mem leket ölçüsünde yer alan ve gittikçe yayılan gösterilerin gerisinde bir komünist gençlik grupu bulunduğu inancını belirtmiştir. Hoover teşekkülün ismini «W. E. B. Dubois Club of America» ola rak zikretmiş, grupun liderleri arasında tanınmış komünistler bulunduğunu, bu şahısların haziranda Amerika Komünist Partisi tarafından kurulan özel bir gençlik liderleri okuluna devam etmekte olduklarını, amacın gençleri tahrik etmek olduğunu söylemiştir. FBI Müdürü, kızıllarm bu eleman yetiştirme çabalarınm çimdiden «meyve vermeye başladığinı», hareketin kanun ve otoriteye karşı meydan okumaya koyulduğunu ifade etmiş, «Dubois Kulüpleri, gençlerimizin zihinlerini karıştırmak için tertiplenen komünist kampanyasınm saflannda faaliyet göstermektedirler» demiştir. Nümayişlerin Hanoi ve Kızıl Çin tarafından «Amerikan halkının uyanması» olarak yorumlandığı, komünistlerde «yersiı bir »evitaç ve ferahlık yarattığı» bildirilmektedir. ENDtŞE Ban« gösterilerini yorumlayan New York Herald Trlbune» gazetesi şöyle yazmaktadır: «Gösterilerin Amerikadaki değil, özellikle Hanoi ve Pekin üzerindeki tesirleri bazı endişelere yol açtnıştır . Savaşın seyrinin Vietnamda komünistler aleyhine donı Tİbi bulunduğn bu sırada Konıı, st Knzey Vietnam ve Kızıl Çinin her hangl bir yönden, hattâ Amerikadan gelebilecek yardıma göz dikmiş bulunmaları tabiidir. Komünistler belki de Amerikada kopanlan gürültünün \Vashington Hükümetinin harbi sonuç landırmak azmine tesir edebiieceği zehabına kapılıp müzakerelere yanaşmaktan kaçınabilirler.» «Kukuletalı Gazeteci ve politikacı yobaz»ların «Büyük a beş altı aydanberi, battâ biraz daha önceleri Türkiye basını kesif bir VeziH ifade politika baskımna ağradı. (a.a. Radyolar) B F Paris Kohire yakınlaşmosı ı I üba Başbakanı Fidel Catsro, Küba'da tutuklu bulunan komünist aleyhtarlan ile Lâtin Amerika ülkelerinde tutuklu bulunan komünistlerin değiştirilmelerinl Washington'a bir nota, ile teklif etmişitir. Nota, 8 Ekim tarihli Amerikan notasına cevaptır. Amerikan notasında, Amerikaya kabul edilecek Kübalı mülteciler arasında diha önce anne ve babalan Amerikaya sığınmış olanlar ile siyasi mültecilere öncelik tanınması teklif edilmekteydi. Castro'nun notasında ise, Amerikanın «sıkı ve dostça ilişkileri» kurduğu Lâtin Amerika ülkeleriyle görüşmelere başlıyarak çeşitli Ihtilâlci davranışlanndan dolayı bu ülkelerde tutuklu bulunan ve Kübaya gitmek istiyen kimselerin serbest bırakılmasmı sağlaması ileri sürülmektedlr. Öte yandan Amerikaya gitmek istiyen Kübalıların göçü dün ansızm durmuştur. Kübalı mülteciler, bir haftadanbeıi aralıksıa olarak devam eden göçün durdugunu anlar anlamaz, Castro'nun «açık kapı» oplitikasından vazgeçeceği endişesine kapılmışlarsa da, gelen haberler, Küba makamlannın bu tedbirlere geçiol olarak basiurduğunu göstermektedir. Bilindiği gibi, bugüne kadar Amerikan hükümeti ile Küba hükümeti arasında Kübalı mültecilerin bir program ve nizam dahilinde Amerikaya göçü için anlaşmaya varılamamıştır. Havanadakl îsviçre Büj'ükelçiliğinin aracılığı ile cereyan etmekte olan temasların kesin bir sonuca bağlanmasından sonra göçün devam edeceğl sanılmaktadır. Miami, (a.a. AP Radyolar) Casfro HiMıiııyııııı' lıiııııiiımılrrli1 komünist aleyhfarlarınm deŞiştirtlntesiııi teklif etti fij T K < Bizimle (elmek istemediğinden emin mlsin, Fidel?» celi ilk Sovyet yetkilisi olan Gromiko, Havanada bir kaç gün kaiacaktır. Gromiko'nun Havanayı ziyaretinia gerçek s*bebi bilinmemektedir. Andrei Gromiko Havana'da HAVANA, (a.a.) Sovyet Dışişleri Bakanı Andrei Gromiko, dün uçakla New York'tan Havanaya gelişinde, hava alamnda Küba Başbakanı Dr. Fidel Castro tarafından samimî bir şekilde karşüanmıştır. Anastas Mikoyan'ın 1962 yılındaki «füzeler buhranı» ziyaretindenberi Kübaya gelen jüksek dere HONG KONTG («UL Radyolar) «Yeni Çin» Haber Ajansı, solcu teşekkullere karşı harekote geçen Endonezya Ordusunu tenkid etmiş ve gene aynı şekilde yaratılan Çin düşmanlığından Endonezya Ordusunu sorumlu tutmuştur. Ajans, bu arada, Sovyet hükümetinin resmî organı «Izvestia» gazetesdnin Albay Untung ve taraftarlarını lâsfler* olarak nitelemesine de çatnuştır. Cakarta Radyosu, öte yandan, Yüksek Öğrenim Bakanı Profesör Şerif Tayipin 30 eylül darbe hareketine katıldığından şüphe edilen sekiz üniversitenin kapatılmasım emrettiğini bildirmiştir. Bunlann altısı Bandungda, biri Bogorda biri de Cavanm merkezindedir. Çin, Endonezya Ordusuna çattı emsilciler Meclisinin «Amerikalılara yakışmıyan faaliyetlerle mücadele komitesi», Ku KIUJC Klan teşkilâtınm faaliyetleri hakkındaki soruşturmanın ilk gününde anayasayı temel alan beton bir duvara çarpmıştır. Ülkedeki en büyük Klan grupu olan «Birleşik Klan'ların büyük vezir» i Robert Sheltpn, eşi ve Birleşik Klanların faaliyetlerini perde arkasından idare ettiği iddia edilen bir şirketin memuresi, komite başkanlığınca kendilerine yöneltilen bütün soruları «Anayasanın 5 ve 14 üncfi tadil maddelerinin kendilerine tanıdığı haktan yararlanarak» cevaplandırmayı reddetmişttr. Anayasanın 5 inci tldil madde?ı, bir kimser.in «kendisi aleyhinde tanıklık etmesini» önliyen bir hüküm bulunmaktadır. Oturumda ifade veren Donald Appell adındaki başka bir tanık, Klan'ın güneyd'ki tedhis vasıtalannı şöyle sıralamıştır: « Ekonomik misilleme, karbanların evleri önünde haç yakma, kırbaçlama, bomba yerleştirme ve nihayet cinayet..» Komisyon Başkanı, Temsilci ler Meclisi üyesi Willis, Klan'ın faaliyetinin soruşturmasına geçmeden önce şahitlerin korkmadan ifade vermelerini önliyebilecek tehditlere karşı şiddetli bir ihtarda bulunmuştur. Willis şahitlerin serbestçe konuşmalanna mâni olacak harekette bulunanlara kanuna uygun şekilde eeza verileceğini ifade etmiştir. Medenl haklar savunucusu Bayan lola Liuzzo'nun öldürülmefi üzerine Başkan Johnson Klan mensuplarını «knkuletali yobaz» lar olarak vasıflandırmış ve «ba 100 yıllık teskilâta karsı «avas açmıştır. Tecrübe üzerine söylüyorum. Politika, mecbur kalınmadıkça ve i? edinmedikçe uğrasılacak bir matab defildir. Çünkü, ber şeyden evvel samimî değildir. En samimî politik söz ve jestlerde en azından yarıyanya samimiyetsizlik vardır; fakat diplomasi, memleket menfaati, vazife, seçira kampanyası gibi zaruretlerle bu samimiyetsizlik yapılır ve yutulur, Onnn için pek lüzumu olmadan politika yapmak ve işe politikayı karıştırmak zararlıdır. Maksad kaybolnr, hiç değilse zayıflar. Ba hakikati taerkes görur; politl kacı da görür; fakat o kendisini alamaz. l'a hastası, ya esnafı, ya profesyonelidir; ama başkalan bn hastalığa tutnlmamağa, kapılmama ğa çalışmalıdır.. Bulaşık politika hasUlığına ea çok açık olan meslek, gazeteciliktir. Çünkü bizim işlediğimiz mevzular arasında çokça politika işleri vardır. Onun için ba bulaşık hastahfa tutnlmamaya en çok gay ret etmesi gereken kimselerin başında gazeteciler gelir.. Maalesef, gazetecilerden bn ha»talıta tutulanlar çoktnr. Ben, ekim başında kırk yıh dolduran «her gün yazarlık» mesleğimin bir kısmında politika bastalığı na tntuldum. Bundan knrtulmak için çok mücadele ettim. Bogün tam tedavi edildiğimi iddia edemesem bile çok şükür açık ârııalarını giderdim, Bir meseleyi, kendi temennimin aleyhinde de olsa «bitarafane» tahlil edebiliyornm. Ba olmazsa oknyucnnun itimadını kazanamazsınız. Gazeteci âmme ef • kârı önünde oynanan bir maçın hakemidir. Verdiği kararlar taraf tutarcasına olnrsa onn beğenenler de olnr ama büyük cemaat beğenmez. Ve yavaş yavaş o kalem, itibardan düşer.. tşin tnhafı odur ki sonraları politikasını tut tuğa taraf da o gazeteciyi tntraaı olnr. Çünkü tesiri kalmas. Ben bnnlan neden yazanm!. Arada bir, kendi başımızdan geçmis şeyleri bizden daba gençleri • ne anlatıp onların da aynı tecrü • beleri kendi zar:|larına yapmamalarını temine çalışırım da ondan. Açıkça söylemek lâzımdır ki: Türkiyede bağımsız gazeteci mefhumu, zaten tamamiyie anlasılmış değildir. Ve bundan dolayıdır ki. birim basınımız hâlâ «büyük kürsü» lerden, maalesef mahrnmdur. Çünkü, bir parti veys liderin sempatisi önünde vazifesini ibmal etmiyecek gazeteci halâ bizde makbal bir adam değildir. Aksine önde politikacılar ve politika amatörleri oldağo halde birçoklannın hoşona gitmez.. Eğer gazeteci buna bakarak bir tarafın veya öte tarafın lehine veya karşısına bir yol tntmaya kalkarsa kendini bitirir. Babıâlide böyle kendini ya bir takım hâdiselerin, yahut sadece politika hayatının tesiriyle meslek yolundan, politika yolun» kaydırıvermiş birçok iyi gazeteci görülmüştür. Bunlar, sonradan mesleğe dönseler de eski sınırlannı bulamamakta ve Türk basını için gerçekten kayıp sayılmaktadır. Politika eaziptir. Insanlar pobpoha çabak kulak asar« politikacılar sanırlar ki, kuvvetli veya öyle sanılan gazeteci politikaya girerse aynı knvveti mnhafaza eder onun için gazetecilerden mebus yaparlar.. Ualbuki politika, gazeteciyi ister istemez hükmü altına alır ve bağımsızlığı ortadan kalkar, ondan sonra ârtık sıraya girer. Son seçimlerde de.. politikanm gazetecilere çok saldırısı, çok tazyiki olrauştur. Doğrosana söyle. mek lâzım gelirse, bn, yalnıj;'politikacıdan değil, biraz da gazeteci tarafından istenmiştir. Türkiyede gazetecinin ve politikacının yer leri, gazete ve politika ve vazifelerinin aynlığı ve aykırılığı takdir edilmedikçe bu bir mnddet daha böyle gideeektir. Ne var ki, bundan politikacı zarar görmez» zararı daima gazeteci ve basın eörür. Hâlâ Türkiye basmınd» bağımsız gazete ve gazeteci mefhuma tam mânasiyle anlasılmış ve bn hakikat birteviye tatbik edilmiş değildir. B . FELEK ' ' ~ s " r Zirve Konferansının tehiri meselesi dışişleri bakanlarına A Cezayrr Savası sona ermlştiı I ve Fransız politikası, Afrikanın ' diğer kesimlerinde Mısınnkiyle ciddi bir çatışma halinda değildir. 0 De Gaulle, Batı İttifakı İçin I de gittikçe daha bağımsız bir «i I yaset benimsemektedir. Q Paris, Pekini resmen tanmustır. O De Gaulle. AngloSakson 11derliğini reddetmektedir. & Uzakdoğuda de Gaulle, müttefiklerinin tutumlarına aldırmayarak kendi doğru bildiği yolda ilerlemektedir. Yukarıdaki maddelerin hepsi de, Nâsırın zevklerine tamamcn uygun düşmektedir. Ayrıca MısırlıIar, kiııciliğini iyice bildikleri de Gaulle'ün, İkinci Dünya Harbindeki zayıflıgından yararlanarak ' Fransanın Suriye ve Lübnandaki • nüfuzunu tasfiye eden Ingiliz müs I temlekecilerini bağışlamadığını bil • mektedirler. • Paris ile Kahire arasında çözüm I lenmemiş tek mesele olarak, Sü | veyş harekâtmdan sonra cl konan Fransız emlâk ve teşebbüslerinin I tazmini kalmıştır. Maamafih Nâ | sır, iyi niyetüıi ispatlamak niyetiyle, sağ kolu Amr'ı, Paris'e uğur I lamadan önce, tazminat taksidi ola | rak Fransanuı Mısır Merkez Ban kasındaki hesabuıa 5.000.000 Türk lirası yatırmıştır. Fransanın, AngloSaksonları iğnelemek dışında. tâvizler vererek | Mısırla sarmaşdolaş olmaktan ne | gibi çıkarlar beklediği pekâlâ sorulabilir. Üçüncü Dünya liderliği I peşinde koşan de Gaulle, bir za I manlar hâkimiyeti altmdaki bölgelere Fransanın nüfuzunu yeni I den teşmil etmeyi unıuyor olabi | lir. De Gaulle'ün diplomatik zaferi, İsraelle dostluk kurdukları için başta Mısır olmak üzere Arap larla iyi geçinmek maharetini gos teremiyen Türkiye, Amerika ve I Batı Almanya gibi ülkclere ders yerine geçmclidir. I Kayhan SAGLAMER I ı Medeniyetin yeni imkânlarından faydalanınız kolay ve temis çamaşır yıkamak için Süper Deterjan Ceıayir (SJI.) Komünist Çlnin 5 kasımda açılması gereken İkinci Asya Afrika Zirve Konferansının ertelenmesi için ha • zırlık komitesi toplantılarınd» bir karar alınması yolunda Far fettiği çabalar akamebe uğramıs gibi görünmektedir. İyi haber alan çevrelere göre, komitenin 12 üyesinden bırçoğu, bu meselenin 28 ekimde açılacak olan Dışişteri Bakan'aTi Konferansına havale edT.mesini uygun bulmuşlardır. Fransa liberal ekohomide ısrar edecek PARİS, (a.a.) Başbakan Georges Pompidou, Ortak Pazarın gelışmesinde bir duraklama oUa dahi, Fransanın liberal bir ekonomi politikası izlemeye devam edeceğini söylemektedir. Milli Meclisin Maliye Komisyonunda, 19651970 beş yıllık kalkınma plânının hazırlanış şekli üzerinde bilgi veren Başbakan, Ortak Pazann ileriye doğru hamleler yapacağı temennisinde bulunduktan sonra, bir duraklama meydana geldigi takdirde, Fransız ekonomisinin bunun tesirlerini göreeegini, fakat durum ne ohırsa olsun. ekonomik milliyetçiljgin karşıtı olan liberal ticari mübadele politikasından vazgeç' miyeceğini belirtmiştir. kullanınısl POP rendelenmiş sabun !ozu değildir POP, memleketimizin yegâne deterjan fabrikasmda hazırlanan süperaktif sentetik çamaşır tozudur. Bütün modern alem çamaşırda artık deterjan kullanıyor... de medeniyetin bu yeni nimetinden istifade ediniz... POP KULLANINI2. POP, gelmiş geçmiş deterjanların en âlâsıdıı POP, kiri ^eritmek suretiyle yokeder. Çombe, «sonuna kadar mücadeleye» and içti Bonn, Şam'a kredi teklifini tekrarladı Eyüp Han Türk hemşirelere > madalya verdi RAVVALPİNDf, (a.a.) Pakistan Curnhurbaşkanı, dün, Hindistanla savaşlarda yaralanan Pakistanh askerlere gösterdikleri fedakârca ilgiden ötürii Türk ve Iranlı hemşirelere madalya vermiştir. . Bilindiği gibi, Pakistan Hint savaşları sırasında Türkiye ile îran, Pakistana birer sağlık ekipl göndermişti. Türk ekipinde bulunan üç hemşire i!e îran sağlık ekipindeki 18 hemşire, hizmetlerinden ötürü Eyüp Han tarafından taltif edilmişlerdir. Leopoldville ( ı j . ) Eski Başbakan Çomhe «yeni Kongo hükümetinin demokratik ilkelere ,aykırı olarak kurulduçunu» iddia ederek «sonuna kadar mücadele etmeye» and içmiştir. Çomhe, «bn hükümete kargı mücadele edecegim. Kimba, yakın bir dostumdnr. Fakat pren siplerimden fedakârlık edemem. Başhakan kabinesini demokrasi ilkelerini çiğniyerek kurdu» demiştir. Eski Başbakan halen Kimba hükümetinin parlâmentodan güven oyu almasmı önliyeceğine emin bulunmaktadır. Fakat siyasi gözlemcilere göre. Çomb=, 160 üyeli pariâmentoda ancak 65 O3ra sahip bulunmaktadır. BONN (AP) Dışişleri Bakanlığı, Batı Almanyanm Suriyeye 350 milyon mark (yaklasık olarak 870 milyon T.L.) tutannda bir yar dım yapmak hususunda 1963 de ileri sürdüğü teklifin hâlâ yürürlükte olduğunu söylemiştir. Bu kredi, Fırat Barajınm inşaası nm finansmanına yardım için tek lif edilmiştir. Suriye Hükümeti, sah günkü bir beyarunda Bonn Hükümetinin baraj projesinin ger çekleşmesini kasten «savsakladığını» ileri sürmüştü. Bonn, iddiayı reddetmiş, kredi teklifinin, Suriye Hükümetinin bazı şartlan yerine getirmesi kaydı iîe ileri sürüldüğünü hatırlatmış, ancak bunlann neler olduğunu açıklamamışür. BRIGCS&STRATTON Briggs Stratton POP İKRAMİYELİDİR PARİS, (a.a.) Tunusta yayınlanan «Genç Afrika» dergisinin ileri sürdüğür.e göre, Ben Bellanın annesi, oğlundan işbafindan uzaklaştınlmasmdan bu yana ilk defa olarak bir mektup almıstır. Gene aym gazeteye göre, Ce^ayirin eski Devlet Başkanı Ben Bellaya Ihtilâl Konseyinin bir kararı ile annesiyle mektuplajmak izni vcrıimıştır. Ben Bella annesiyle mektuplaşabilecek TECUMSEH Motor Yedek parçalarınuz gelmiştir Müracaat: ALAGÖZ Ticarethanesi Tünel Cad. No: 76 Karaköy Istanbul Tel: 44 13 04 daha iyi yıkar buna derhal farkedebilirsiniz hemen bütün POP kutularında VOGBALt Fabrikasının ZET çorapları ile çeşitli hediyeler/ve hoş sürprizler vardır. Nasıl olsa ergeç^ çamaşırlarınızı POP ile yıkayacaksınız. POP çamaşır tozunu bir an evvel deneyiniz. Şimdi bediye kazanmak itnkânı da var. (Rekl''cıliJt: 4183/12721)