19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ALTT CTJMHURÎYET 4 Eylul 1964 ^.MlllIIIIIIlIIIIIIIlllllltllllltllIllllllllllllllflllIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIlIlIIIlllfllllllIirtlIIIIIlllllllllItllllllllltlllllIllllllIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIlIltlllIllflIIII^ [ 5AİT A. TEUİOĞLO Kıbns hâdiseleri sebebiyle ken dilerine özel savaş görevı verüen r":alt anmız üslerinde sâkin sâkin duruyorlardı. iskeleye yak Itştığım zamaı. bır deniz erine maksadımı anlatıp, komodor Albay Faik Yolbas'ı görmîk istediğtmi büdirdim. O sırada yanımı za bir üsteğmen yaklaştı. Her halinden heyecanlı olduğu anlaşılıyordu. Konusmalarunızı duymuş olacak ki; « Komodor, iskelenin ucunda oturanlann arasında stajyer subaylann iıntihanların. yapıyor. Biz imtihan oluyoruz» dedi Ve benimle birlikte o tarafa dogru vurumeye başladı. Bir kaç saniye sonra, denizaltı filotillâ komodoru Albay Faik Tolbas ile karşı karşıya idik. Nedense denizciler son derece sovimli ve centilmen Muyorlar. Gele.eğimi önceden biliyormuş. .<endisine gerekli talimat verilmış, ımtıhanın bitışıne kadar musaade istedi. B i ^emi kumandanı guverte binb ısı Şicasi Ergül ile tanıştırdı. Kulenin yakınlannda bir yerde durmuş konuşuyorduk. Birden ortalık kanştı. Yeni bır emir onlan yay gibi yerlerinden fırlat mıştı. Koşuşmalar oldu. Hepimız yer lenmızı aldık. Subay salonunda ılk duyduğum kumanda: « Harekete hazır!.. Manevra yerlerine!..» oldu. 15 dakikalık bir sure içinde Turgut Reıs denızaltımızın per soneli, subayı, astsubayı ve er leri onceden bılınen yerlerıni aldılar. Guvertede bulunanlar can yeleklerini nasıl, ve ne zaman giydiler büinmez. Sonra bır başka emır. «2 fora! «3 fora! «4 fora! «1 fora!. Komutla birlikte iki numarah halat, 3 numaralı, 4 ve 1 numarah halatlar fora edilmişti. Bu müddet içinde dizeller faaliyete geçmiş, ısınmış ve harekete hazır bir hale girmişti bile... E başka komuta kulak veren ler bir makine intizamı ile harekete geçtüer .. «Her iki makine ağır yol tornistan!.. Gemi bir anda yennden sarsıldı. Geriye doğru bir atılışta limandan çıkmıştık. Güverteyi su lar yalayıp yutmuş, kimse görünmez olmuştu. Yalnız köprü üstünde vardiya subay seyir ast subayı gözcü er ve gözcü astsu bay kalmışlardı. Ve sadece bır tek, kulenin kaportası açık kal rııştı. « Alt giiverte dalmaya banr ol!» Son komutla bu komut arasından tam 15 dakika geçmiş. Başçarkçı makine binbaşısı Nail lçaçan alt güverteyi dalışa hazırlamış ve mukabele etmişti: • Alt giiverte dalışa hazır !• Savas halinde İdik. Dalışa geçilmek, düsmana aman vermemek için ileriye atılma vakti gelmişti. Emirler aksatıhnadan yerine getiriliyor yapılanlar derhal kumandana (Rapor) edüiyordu. Denizin 150 kadem altından nişanlıya gönderıien mesaj "Nikâh memuruna haber verin biraz daha sabretsin... „ Sonra, kumandan Dalış koroasını iki defa çaldı. Kaporta kapakları bir daha, bir daha kontrol edildi. Sızıntı, kaçıntı olup o madığı araştırıldı yoktu. Gemının içine hava verilmişti. Gemi dahilinde tazyik tutuldu. Tazyiğın düşmedıği anlaşıldı: • Tablo yeşıl, gemıde tazyık ımlâ etti» raporu yayıldı. Ve sonra, çarkçı başı aynı anda botu Ak denizin derinliklerine doğru kay dırdı. Hava kaçıranlar açılmış, saı nıçlara su almak suretiyle gemi imkân yok ki. nasıl evlensın. Onun içüı nikâh memuruna sabret mesini tavsiye ediyor... Bakalun, nişanlısı sabredecek mi? Ama üsteğmen Erkin, her halde bundan son derec emin... Bir başka ere yaklaşıyorura. Upuzun bir torpidonun üzerindeki yatağına sere serpe uzanmıs. Püş mana ölüm saçacak olan bu Kovanın üzerinde hülyalara dalmış.. Ne de rahat yatıyor orada. Bıraz once vardiyadan çıkmış. «Yok! diyor yok, benim kimseve mesajun yok. Ben şimdi sadece neticeyi bekliyorum. Bu savaşı başarı ile bitirirsek, o zaman mesajlarun olacak. Anama baba, Kimse kimse ile konuşmujor, ma ..» Onun başka gailesi yok.. SaGeyçler, manometreîer, muhtelif titreşimlerle durumumuzu ye vaş ve neticesi onu ilgiliyor. rımizı, dermliği gosteriyordu. Bu Komodor albay, Faik Tolbas, sırada vardiya dışı kalan persone! Gemi kumandanı Şinası Ergul yemek yıyordu. Bunlardan biri ve dığerlerıle karşılıklı oturuyo nın yanına yaklaştım. Ekşı'ı kof IUZ. Burası ne kadar da dar.. te. makama, salata ve erık hoşa Muhnplere nazaran daha kontından ibaret akşam yemeginı yiyordu. Başarı diledim. Kokla bır forlu gemi bu.. soğutma tertıbadenızci ailesine mensup oldugunu tı var... Terlemeden bu daracık yerde 8 kişi oturuyoruz. boyledi. Halbukı muhriplerde gemi kuAılesme gazetem vâsıtasiy'e bir mesaj gondermesinin mümkiın ola mandanının kamarasında 40 de Şeytana Tapanlar Yılıhaz Çetiner ' € Bizim bir pîrimiz var. Yaşlı, çok yaşlı bir adam. Çok şeyler görmüş geçirmiş Yemek yiyor, fakat katıyen uyku uyumuyor. Tanrının ona bahşettiği bir kudret bu!.. Yezidilerden biri ölduğü zaman şeyhimiz bu pire aıt kıldan yapılmış hırkayı ölünun uzerine örtüyor.. Ve oradan bır muddet ayrılıyor.. Işte bu ımkânı bulan ölü kendısme cennette en ıyı yeri ayırtmış oluyor!» Evet hayret etmeyıniz! Yezıdilerin garip inamşlanndan bır tanesı de bu .. Yukardakı sözlerı bana, seyhın oğlu Alo (Ah) soyledıği zaman artık alıştıgım içın. hiç yadırgamadan dınledım. Ve hemen arkasından sordum : Cennette yer ayırtmak acaba ne fıata? Çok şukur pahalı değıldı. Herkesın kesesme uygun yerlerı buimak mumkundü Daha doğrusu. mutlaka cennette bır yer ayırtmak arzusundaysanız, gonlunüzden ne koparsa «kıl hırka» mn karşıhğı olarak verip muradınıza nail olabilırsiniz . Bakıyordum da, Yezidiler arasında kadın almaktan tutun, dua etmeye, cennette yer ayırmaya kadar her şey parayla ıdı. Hatta dınlerıne aıt bazı hususiarın gizlı tutulmasını kıtaplan emıettığı halde, Yezıdilerın zaman zaman para mukabılinde sır sattıkları soylenırdi. Ama. bunlar umumiyetle doğru konu=;ur gıbı görunüp, yanlış malumat verırlerdi. o başka' h'/Jılılcr ceııııetle nasıl yer ayırfıyor ? Bu defa benl merak almıştl = Yezidiler, şeytana, guneşe, aya = ve yıldızlara tapıyorlardı, ama Ş onlann sembolü olarak efsane = leştirdiklen. hakkında bınbır ri ş vayet kudret uydurduklan Me ş lek Tavus denılen tunç heykelı ş gormemışlerdı. Meram eden kal = kar, ne yapar yapar Musula gı = der. orada önünde secde ederdı = değil mı? 5 Bakın, dedım. Burada şu ş kadar âlim ıhtıyar var Acaba E hıçbınnız Melek Tavusu gdrdu ş nuz mü' Yoksa benden çekine ş rek görmediğinizi söylüyor, ya = hut sizde var da onu saklıyor = r>ıııs!inıi7'' S %ĞACIN KABUĞU NASILş SOYULURSA! = MELEK TAVUS NASIL DOLAŞTIRILIYOR? Melek Tavus, seytanın yanı Tanrının sembolü ıdi. Bunun hakikisi Lâliş"deki Şeyh Adi tıirbesınde duruvor. l<;teyen, onu para mukabılinde zıyaret edebilıyordu. Fakat bunun tunçtan birçok benzeri yapılmıştı ki, üzerleri yazılıydı. Ve ancak Yezidî şeyhleri ile kavalları ona sahıp olabılirlerdı Her ayın muayyen günlerinde. seyhler ve kavallar, Melek Tavus heykellerini yanlarına alarak köy köy dolaşır, bu tunç parçasınm önünde. Yezıdüeri secdeye getirıp, dua ettirerek para toplarlardı. Melek Tavusu taşıyan heyetin içinde bır de koçekler vardı ki, bunlar kdye giren kafilenin 50100 metre önünde gobek atıp. zil çalarak yürarle'r, mukaddes kuşun gelişını mujdeliyerek, Yezıdileri heyecanlandırırlardı .. Koyun en fazla para veren evi, Melek Tavusu getiren heyeti mi'afir etmek sereiinı kazan'rdı. Melek Tavu> denılen bronz heykel hıkıkatte horoza benzetılmıçfi.. Yalnız bunun ayakları voktu Ve bir samdana verle"îti A • * * •. Yılmaz Çetiner Yezidî arkadaçı Osman ile beraber... rılen bu heykellere bazan başka sekıller de venhyordu. Çunkü, Yezıdiler sevdıkleri saydıklan bırtakım insanlara tapmaktan hoşlandıkları ıçin onları da böylece sembolleştirıyor ve buna «SANCAK» adını veriyorlardı. Bu «Sancak» ve Melek Tavuslar umumiyetle Şeyh Adi Turbesı civarındaki «Hazmeturrahman» mağarasında muhafaza edılivordu. Ibo, bu bahsı konuşurken dovünup duruyor : € Bir kere olsun Melek Tavusu göremedim. Ölürsem gözum arkada kalır» diyordu. Onun bu teessurüne karşı Şeyh Hamıdo cevap verdi : Melek Tavus 25 senedir bu taraflara getirilmedi. Nedense Lâliş'in seyhleri onu buraya müsaade yok diye göndermiyorlar! Peki, dedim, siz kendiniz burada tunçtan bir Meîek Tavus heykeli yaptırsanız, aynı netice hasıl olmaz mi? Şeyh Hamido ve yanındaki ihtiyarlar hep bir arada başlarını salladılar. Hepsinin adına bir tanesi titrek sesi ve yarım Türkçesı ile : Mırülümera'dan gelen Melek Tavus başkadır, dedi. Üzerinde mukaddes yazılar vardır. Esını hiç kimse yapamaz Sahtesi hemen anlaşıhr .. Akdenizde iislenen denizaltılarımızın personeli arkadaşunız S. A. Terzioğlu ile beraber imlâ edilmişti. Makineler işliyor homurtular, gürültüler, vızıltılar duyuluyordu. Daiış kornasiyle birlikte dizeller otomatikman stop etti. Batarya ile tam yol seyre geçildi. Gemi kumandanı aynı anda yeni bir komutla botun kaç kademede seyredileceğini bildirdi: « Süratle 150 kademe!» Başçarkçı botumuzu 150 kadems indirmış dışarı ile tamamen ırtıbatımız kesilmişti. Deriniiğimiz (Umk Depth) 150 kadem.. bileceğini bildirdim, «İyi olur dedi... Nişanlım da benden haber al mış olur ..» diye mırıldanıp uzat tığım kâğıtlara şöyle yazdı .. «Giiverte üsteğmeni Erkin Gıirdoğan (Turgutreis) Nikâh memuruna soyleyin. Biraz daha sabretsin selam ve huımetler!» rece idi sıcaklık, buıam buram terlemiştik. Denizin altındakıler, ustundekilerden daha rahattı bu konuda... KıbrısUn bahsettık. Gorevlen sırasında ıkı ay dolaşmışlar Akdenızın derınhklerınde. Kumanyaları bıtınceye kadar Erkinin macerası uzun... Bir sii re önce nişanlanmış, geçen ay i kalabılırlermış.. Bu müddetın çinde evleneceklermiş. Vatan va sonu yok. zifesi bu, bir Halrilra ayrılmasına «Yakıtınız bitmez mi? dıje soruyorum. «Yakıtımız tükenmez bizim;» diyor makine subayı. Ye terki kumanya tükenraesin On dan gayri su sathına çıkmadan yaşarız biz.* diye ilâve ediyor. Kıbns hâdıselerının derınlığıne krıtığını yaptık. Netıcelerı uzerınde durduk. Karşılaşılan guç lukler ve bertaraf edıimesı ıçın ahnması gereken tedbirlerı tartıştık Ne ana, ne baba ve eş Kıbns kadar ılgılemıyordu onları, Tam 240 kusur gun aılelerınden uzak bir hayat yaşamışlardı. Denızlerin derınhklerinde... Uzüntuleri bir tekti... 6 Ağus tosa kadar akdenizde ara sıra rastladıklan yunan harp gemilerine o gunden beri rastlayamamışlardı. Genç bir teğmen kendinden emin: « Korkarlar onlar! dedi. «Defil yanımıza yaklaşmak civanmızdan bile gecemezler... Torpi4* kovanlarmın ayarlarını yapıyerdn... Okşar gibi, cever gibi ellerinl ftcerinde dolaştırarak... •Sylendi: • Bnnlan knllanaeağımız gtnler de geleeek...» Gelecek yan; Düsmana Slüm MELEK TAVUS BAŞINI OYNATINCA! Yezidî köylerinde dolaşırken konuştuğum, ahbaplık ettiğim herkes Melek Tavus'u ayrı bir sekılde anlatıyordu. Belli ki. onlar da bu hususta pek genış malumat sahibi değıldıler. Daha önce bana bır Yezidinin itiraf ettiği gibi, »Doğru veya yanlış, atalanndan kalan bır ınancın pefine takılmış gıdiyorlardl..». Kelho koyunün Yezidilerinden Bu sozlerım ıhtıyarlara pek = dokunmuştu Bır tanesı oturdu = fu yerden ayağa kalktı. Ve do = ğuya doğru dönerek t Bey... diye konuşmaya baş ş ladı. Yas ağacın kabuğu nasıl ş ezılıp soyulursa, ben de aynen ^ öyle dinımden çıkmayı kabul e = derim ki, sana yalan söylemiyo = rum! Biz kımseden çekınmıyo = ruz. Cebraili Emine tapmamız = suç mu? Hayır! O halde inan kı. Ş biz senden, Melek Tavus'u sak E lamıyoruz. . Ama ben yaşlıyım, ~ vaktıyle onu pek çok defa gör E düm! S Ihtıyar Yezıdi'nın yemıninı S duydunuz değil mi? «Yaş ağacın = kabuğundan soyulması gibi, di = nimden çıkarım kı!..» Acaba bu = yemin, bugünün cemıyetl içinde = kullanılsa, tutar mı dersiniz? E Ben bunlan düşünürken Yezı dî sözlerıne devam etti : E Evet, Melek Tavusu ben. E Seyh Adi Türbesinde gördüm E Huzuruna gırerken hedıyeler gö 5 türdüm. Bu bir heykel olmasına E rağmen, her şeyi hissediyor, ba S şı oynuyordu. Eğer ona karşı E sömert ve samimî davranılmaz Ş Ba bu bas daima yukarı kalkı S yordu. Ax.rıca, türbede zemzem s suyu var ki, her Yezidî senede hiç olmazsa bir defa ondan iç E melidir. Bir çukurun içinde o E lan bu su para ile satılır. Ve son E ra bütün Melek Tavuslarm ayak = lan orada yıkanır. Bu suyu iç S mek daha sevaptır. Yezidiler E böylece işledikleri günahları af ~ fettirirler.. E Aman Yarabbi, neler duyuyor E dum! Bunlar ne garip, ne iğrenç E âdetlerdi böyle... Ihtiyar Yezidi = her şeyi o kadar sakin, o kadar S tabiî imis gibi anlatıyordu ki. E bu, insanı büsbütün çileden çı E karıyordu. E 20. Asnn su gününde görüyor E musunuz bir kısım zavallı insan S lar nelerle uğraşıyor, nasıl ya S sıyorlardı! S YARIN: S YERE TÜKÜRMEK = ŞEYTANA HAKARETTtR E MotörTicaret A.Ş. Yeni Telefon Numaraları* 47 47 47 47 47 80 80 80 80 80 00 01 02 03 04 Turistlerin kapıştığı Tiirk Kolonyası... memleket resimleriyle tezyin edilmiş renkli ambalaitı • 4 Eylütden ıtıbaren (Faal: 7867/10381) Dr. Ziyaettin Maktav Kulak Burun Boğaz Hastaiıklan ve Ağız Çene Şirürjisi Mütehassıa Taksin) Receppaşa C. 5/1 48 30 98 Beis denizaltjsmm köprfi fistü BU GÜNDEN İTİBAREN YENİ TELEFON NUMARALARIMIZIN Adli Tıp Müessesesi Reisliğinden 23675 lira 74 kuruşluk mahammen keşif bedelli Müessese bina onarımı 18.9.1964 tarihine rastlayan pazartesi günü saat 10.30 da açık eksiltmesi yapılacağmdan, isteklilerin 1800 lirabk banJca mektubu veya teminat makbuzu ve 1964 yılı Ticaret Odaaından ve il ehliyet komisyonundan alacakları beigelerle birlikte Adlî Tıp Müessesesi Reisliğindeı^ toplu Komisyona müracaatları. (Basın 16056/10355) 47 9O OO 47 9O O1 47 9O O2 4 7 9 O O 3 olarak değiştiğini sayın müşterilerimize duyururuz. Satış mağazamızın telefonu değişmemiştir YENİ TELEFON NUMARALARIMIZ ELEKTROLİTİK BAKIR ve MAMÜLLERİ A.Ş. Kağıthane • Istanbul (llâncılık: 2138/10375) 47 9850 47 98 51 KAMYONLARI ve Makine Mühendisi Aranıyor Günde 3 vardiya üzerinden 24 saat çalışan bir fabrikada imalât mühendisi olarak vazife görecek en az beş sene tecrübeli ve kırk yaşını geçmemiş bir makine mühendisinC ihtiyaç vardır. Lisan bilen tercih olunur. Müracaat: P.K. 1105 İstanbul. Cumburiyet 10360 D OKT O R Tarık Z. Kırbakan Dert, Saç re Znhrevi HastalıkUn Mâtehassun îsüklal Cad. Parmakkapı No. 66 Tel: 44 10 73 OTOMOBİLLERİ Acentesi PEREJA TURİSTÎK KOLONYASI (tlâncıhk: 2133/10377) Hariçteki dost ve akrabafarınıza göndereceğiniz en makbul hediye... ERCANLAR TÎCARET Ltd. şti (llancıhk: 2106/10373)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle