Katalog

8AHÎFE DÖRT CUMHURİYET 15 Aralık 1964 BACISINI EVERDİ I OLMAYAN BORCUNU ÖDEDİ AGAYA <Bu ztadan. bu kırgın, bu can pazarı Macera degll. Yasamak, sade <Yaşamak> UMA YİĞİT, gencecık bır oğlan. Koyden sürulenlerden. Sürgünü uzak ellere. Taa Adana'ya, Ceyhan'a. Gider! N'ıstın gıymeyip? Ağadır, git denınce gıdılir! Polat devam etti: «Aga muhtar ya.. İşte aga, pankadan Cuma'nın bubasınm adına altıyüz lira almış. Alır, afadır. Derken Cuma'nın bubası öldfi.» «Eceliyle mi?» «Eceliyle. Cııma bebe gibi, ufak. Aga Cuma'ya dedi ki, Cuma bubanın böle böle altıyüz lira borcu var. Cuma, Cuma çocuk, aman etme aga dedi, bubamın borcu nirden ola? Ağa kızdı. Ağadır kızar. Lan dedi, benden iyi mi bilecen bubanın borcunu? Etme ağam, etmesi metmesi yok, öde hubanın borcunu. Cuma çocuğun bir bacısı vardı, everdi bacısmı da altıyüz dekleştirip ödedl bubasınm borcunu! Verdi ya, vanp karakola şikâyette bulunmuş. Sonna kasrakoldaki şikâjet kâfıtlar kaybolmuş! Nasıl kaybolmuş ne büelim? Ağa lyice kızdı; kraar, ağadır. Lan dedi Cuma'ya, altı ay sürgünsfln defol köyden, aklm basma gelsin. Gitti Cuma, ardına baka baka.. C Neden burada doğmamışız!,.. f "Altı ay sürgünsün, defol Isveçli sanşın manken Miss Kerstin Oden ile İzlândah es[ mer manken Paulina Jomünds Dottir, Antalyanın tarıhî ve tu J ristik yerlerinde 1965 moda kreasyonlariyle" resim çektirdiler. I Mankenler Aspendos tiyatrosunun bekçisiyle cay içerken; * « En büyük üzüntümüz» dediler «Neden buralarda doğ| mamısız...» « << Eee...beyimbuı kadar zahmete.j Siirtin, Baykam üçesine bağlı Gümüşkaş köyünün öğretmenl: « Bana» dedi. «Yann nfifua kâğıtlannın getiria!..» 70 e yatan öğrenci: « Pehi» dedi. Fakat çoğu nüfus kağıdının n« olduğunu bile bılmiyordu. Ertesl gün 58 öğrenci okula eli boş geldi ve teker teker: « Nüfus kâğıdımıs yokmus!» dediler. Köy öğretmenl muhtarla beraber Baykam üçesine gltti, nüfus memurunu bııldu, derdlnl anlattı. Nüfus memuru: « Siı nhmet etmeyin hoca» dedi. «Bu isi muhtarla biı yapanz.» Koy öğretmeni memnundu. Fa • kat merakla sordu: « Nasıl yapacaksınız?» Nüfus memuru güldu: « Zayiinden!..» Muhtar hemen ılâve etti: • Yalnız eocuklardan ikiser buçuk lira toplamak lâzım!..» Kby öğretmenl sordu: « Neden?» Muhtar ilâve etti: « Eee... Beyim bu kadar (ah mete!..» luyor?» dedi. Istanbulun merkezl yertnde amme hizmetindekl bir P.T.T. binası cumartesi günü nasıl oluyor da öğleden sonra ka panıyordu. Vapurlardan inen binlerce klşinin bir gun için, telefon etmek, mektup yazmak için Slrkecidekl Büyük Postahaneye ml gitmesi lâzımdı? Oradan geriye döndü. Maltepeye gidlyordu. Haydarpaşada indl GEÇEN YILDI Altı ay sonna döndU Adana'nın Ceyhan'ından. Siverek'e varmış. Partiler nutuk atıyodu meydanda. Cuma orada, Yusuf ağayı görünce yanına vardı. Cuma, Yusuf'un yanında eyleşirdi eskiden. Vannca ağanın elini öpmek lstedi. Ağam dedi beni bağışla, geldim gayn. Ver elini öpeyim. Yusuf ağa kızdı, kızar, ağadır. Lan dedi ne b... yemee karakola marakola vanp şıkâyete durursun? Bubanın borcunu ödemezsın? Aman ağa ne borcu? Verdık ya? Nirden veriyon, bubanın bm beşyüz lira borcu var.» «Kaç lira, kaç lira?» Polat, tekrar etti: «Binbeşvüı Ura.» «Yani binaltıyüz lira mı?» «Heye, binbeşyüı lira. Ağaya dedi Id Cuma, aman ağam . altıyüz dedin ödedim, bu ne§ reden çıktı? Ağa iyice kızdı.İ kızar, ağadır. Lan dedi, onu bunu bilmem, git şimdi, iki ay. daha cezalısın. Aklını devsir gel.. Cuma, etme ağam dedi. tüm sefil oldum oralarda, etme, bağısla beni de köye varayım gayn.. Ağa olmaz dedi..» «Sonra n'oldu?» «Sonra, nasıl çekti Cuma tapancayı, grav grav dedi fur'» du Yusuf ağayı* öldürdü.» «Öldürur» dedim. «Canıp yangmdır. Sonra n'oldu?» % ve burada P.T.T. bınasına girerek mektubtınu attı. NASIL HATIRLARLM İKİ P.T.T. BİNASI Palk SUmerkan cumartesl günü Karaköy P.T.T. binasma glttl. Bir akrabasına yazdığı mektubu atacaktı. Fakat saat 13.05 di ve P.T.T. binası kapalıydı. Bir an için düşündU ve hak verdl. Resml dalreler cumartesi gunü saat 13 00 de kapanıyordu. Saate baktı: 13 05. Beş dakika geçiyordu. Sonra birden «Ama bu nasıl o Niğde mlUetvekıli Ruhi Soyer. CH.P. Parti Merkezınde heyecanla îsmet Inonu'yü bekllyordu. Parti Merkezinin üçüncü katmda da Parti Meclisi toplantısı vardı. Soyer ise Pasa yukanya çıkmadan ilk katta biraz alıkoymak ve Altınhisardan gelen hemşehri I lerini, A.P. den CH.P. ye geç | miş olanlan takdım etmek isti , yordu. Jnönü, bir süre sonra geldi ve ' C H.P. Merkezinin yeni düzenlen I miş ve koltuklarla süslenmiş alt I salonuna girerek Altınhisarlılarla ı tanıstı. îbrahim Kirazcı admda | bir Altınhlsarlı: • « Paşam» dedi. «tstiklâl Harbinde tam dört yıl sizin maiyeti ! nizde çarntstım. İnönüde, Sa I karyada, Eekişehirde.» ' Inönu gözierıni açarak sordu: I « Nerelisin'» I « Altınhisarlı, Niğdenin Al I iınhisanndan.» I « Benim tstiklâl Savaşında | maiyetimde 200.000 kışi vardı. Hepsini hatırlamam imkânsız.» Sonra beraberce eski günlerl yâdederek, resün çektirdıler. «Bildiğin gibi, biz tüm ireril olduk. Ağa'nın kardaşı muhtar bu kelli yirmi haneyi yallah etti köyden.. Kadınlar, çocuklar, nacaklarla, küreklerle kovuldu köyden. Damlarımın yıktdar. Tüm Marangoziar, Potat'lar, Yiğitier atıldı köyden. Kadmlar, erkekler yaralandı, av tüfeğiyle adamlar öldii.» «Topraklar n'oldu?» «Nolacak, ağa aldı yine.» «Ağadır» dedim. «Alır.» «Sonna yeniden Devik ile Miyalan köylerine sığmdık. Tüm sefillik basladı, topraklar da gitti elden. Iki yıl mı cVukuat var yetişin» haberi üzerine ne sürdü bu sürgünlük. Geçenlerde Çermik hokümattna vardık. Oradan Diyarbakır bokümatına.» «Kaç kere?» «Uç kere vardık, vali beğe. Vali beğ dedik, hal böle böle, açız topraklamnız varken, irezil olduk. Bizim üç mezramız var, hiç olmazsa bunun birini biıe verdirin. Açız, sefil olduk vali beğ. Vali dedi ki. inceleyelim. Derken keşif geldi. Malmüdürü gU. Keşfettiler ki Haraba mezrasına rv yapacağız. Hokümat karar vermis. Lâkin ağa demis ki ben Haraba'ya ev mev yaptır jandarmalar olay yerine yetistiler mam. Fuseyni karakolundan biri dedi ki, çabanız boşuna, hal böle böle, ağa para yidirmiş. Para yiyen demis ki, sen ses çıkarma bunlar ev yaparken bir iki silâh at, tâbi onlar da sana atacak, o zaman biz gelir, bunlar burada yasayamarfar, kan gövdeyi götürür deriz, tamam giderler yine geldikleri köylere. Lan dedik, bu ne zulumdur olur mu böyle şey? Aldınş etmedik. Başladık Hokümata dua ede ede evierimizi yapmaya. Derken efendi, Musikan'dan silâhlar patlamaya basladı.» Ağıtta kadın şöyle diyordu: «Sonra silâhlar patladı. Tahiro arkadaşlarıyla dısan fırladı. Yanm saat sonra vuruldu.» Kursunlara karsı.. Yürüyorlar dimdik.. Sonra hemen yerlere yatıp kocalaruıa siper yapıyorlar taslan. Sonra erkekler sıçrama yapıyorlar. Berlkiler, çoluk çocuk, yasb ksdınlar ev için erkeklerine tas tasıyorlar. Vakit kazandınyor elleri çiftelüer, tak tak.. SUahb çatışma saatler sürdüj Jandarmalann yanında aganın silâhlı adamlan da vardı. Jandarmalann sağında solunda idıler. Basıyorlar kurşunu Haraba'ya doğru. Tahir onbaşı, birden krmldı olduğu yerde, taşlann arasına. Sağ elini böğrUne attı.. «Ah anam» dedi.. /tfKft/^flynA seslendi: «Ali, ben vuruldumj» Bir iki debelendi. «Ah anam, anam» dedL Başka bir şey diyemedi. Bir zalım kurşun sol böğründen kalbine doğru gtrmlsti. Bir dığer Jandarma da bacağından yaralandı. Musikan'hlardan birisl s t dip köye haber verdl, kadınlar toplaşıp geldiler. Dimdik yürüyorlardı, onlar yürürken silâhlar susuyordu ** TW zft^T * W man.. Vanp jandarmanm ÖIUsüne sahip çıktılar, sürüye sü rüye geriye aldılar. Hesap doğru çıkmısta. Sllâhlar patlamış, ağa jandarmalara: «Bakın, Harabaiılar ateşe basladılar, davramn» demişti! VE EFENDİM.. ALDI BİR GÖRGÜ TANIĞI, BAKALIM NE DEDİ? «Musikan'dan mavzerle yaylım ateşi basladı. Erkeklerîn bir kısmı evleri yapıyordu. Ev dediğin de kayalar, taşlar üst üste konuyor! Bir kısmı çiftelere sarıldı. Kadınlann bir bölüğü erkeklerinin önünde. Ve efendim o saatlerde telgrafın tellerinden, manyatolu telefonlardan, habercüerden, o lay yukanlara bildlriliyordu: «Vukuat var, yetisin.^ Haraba mezraında, kadınlar, çocuklar taş taş UstUne koyup ev yapmaya çalışıyorlard:. YARIN: " " " • Jandarmalar geliyor, dağlan vara yara.. TEŞEKKUR Çok «erglll büynğümüz anne. mlz D A V E T ZÜBEYDE Çağlayan'ın vefatı dolayısiyle. BOHSUZ acımızl paylaşarak cenaze meraslmlne katılan, telgraf Te mektupl» baçsağlıfı dlleyen. evlerlmlze kadar zahmet ederek tazlyetlennl blldlren dostlanmıza, arkadaşlarımız*. ve akrabalanmıza ayn ayrı teşekküre derln acımız engel oldugundan Bayın gazetenlz aracılıfeıyla mlnnet Te şukran lanmızı sunarız. T. Müh. Selihattin ÇatUyan Te Kemal ÇagUyan I ••••>••••*•••< I j Türk Ticaret Bankası A. Ş. ve Teşekkülleri Memur ve Müstahdemleri Yardım Cemiyeti Cemiyetımiz 29.12.1964 Salı günü saat 14 de alelâdf? olarak İstanbul'da Türk Ticaret Bankası A. Ş. hanmda cemiyet lokalinde toplanacaktır. Seçilmiş murahhasların belirh' gün ve saatte bulunmalarını rica ederiz. G Ü ND E M: 1 Yönetim kurulu faaliyet raporu ile denetçiler raporunun okunması, 2 Devre hesaplannın tasdiki ve yönetim kurulunun ibrası, 3 İki denetçi ile iki yedek denetçi'nin seçilmesi, 4 Dilekler. Reklâmcdık T4652) 15275 Hazırhyan: T. AYTUL Cvunhurlyet 15281 konu ve resim: Ayhan Başoglu 1234S6789 f İ l A N SOLDA.N SAĞA: 1 cÇatallı boynuzlu hayvanın kafası> »nlamma iki soz. 2 «Batı Anadolu halkından üye> karsıüğı lkl söz. 3 Blrlne karşıt olan hallnl devam ettlrmeme. 4 Dokunaklı l&f «oyleme »ekUlerlnden lskambil oyununda fazla sayı kazanmak İçin kınlır. 5 Tumusaklık. 6 LftboratuT»r tenceresl, parça parça olan glylm eşyası bu kellme tekrarlanarak tarif edlllr. 7 «ıstıraplı geçlrilen zaman parçası» m&nosına lkl soz. 8 «l&tlfe> nln yansı, «lşkence y»p'> karşılıjı karma blr emlr. 9 Bskl Ttırk gruplarından buinln ferdl, tersl «esas teknlk bllgiye dayanır durumda» anlamına eskl blr terlmdlr. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1 lstanbulda Çarsıkapı İle Kumkapı ar&amda bir nmt (İki söz). 2 Akar sulann üzerinden kayıp gltmelerlnl hızlandırdlklan yerlerden, aylardan blrt. 3 Tüneller oradan geçerler rkarma »öz). 4 Bir edat, geTİ çeTlrme hareketi. 5 Sıtma ll&cı, hazin Anadolu sarkısı. S İnsanlann en hassas te'.ı. levlnler ve renkler (eskl usul çoğul>. 7 «F&zla mlktarda olmıyarak tarlaya tohum attıran> m&nasına İki 8Öz. 8 Fransızcada «deve» anlamma gekellme (söylendlgl glbl yaTnııK" 1., Knnı zılmıştır). eskl hallı>d11nı1» s'UH Türk hakanla. rından. 9 Önce un »onra bamur hallne getlrllmlf sekerlemelere böyle denlllr. KÖT ÖĞRETMENLERİ TOrkçe Okuma . Tazma Bilmlyen» Kurs Açınız. İTİ AHL4K DERNEĞt KATIP OelenbeTİ Orta Okulundan aldıftım tasdlknameml kaybettlm. Hükümsüzdür. Hayrt Şengül Cumhuılyet 15268 KATTP 25 Aralık 19S8 tarlh ve 922 numarall Btlnuetçlllk ruhsatname. ml kaybettlm. HUkumsüzdur. Aybastı Kaaım Eaerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanhğı Atom Ener jisi Komisyonu Getıel Genel Sekreterllk Malzeme Şubesine, Ucret İle akreditif ve ithalât islerini yapmak üzere bir eleman alınacaktır. Aranılan şartlar şunlardır: 1 En az üse tahsilinl ve askerlik hizmetinl yapmış olmak, 2 İngilizceyi lyl bilmek, 3 Akreditif işlerlne vâkrf olmak. tstekliler gerekli belgeler (Nüfus suretl, doğruluk kâğıdı, lkametgâh tezkeresi, diploma sureti) ve bır fotoğrafla beraber en geç 16/12/1964 günü saat 13.00 e kadar Ziya Gökalp caddesi Rumeli han kat 4 de, Personel Müdürlüğümüze bizzat veva mektupla müracaat etmelidir. (Basın 23369 A. 14147/15265 TEMİZS TAZE SIHHATLİ CİLT ! Fena havalar sizi telaşlandırmasın! NIVEA ile bakım görmflş bır cild gtlzel ve mukavim olur. Kuzeyden güneye kadar, dünyanın her hangi bir yerinde NIVEA aynı rağbeti görmektedir. NIVEA cildin, temiz, taze ve sıhhatü kalması için, cilde lazım olan her geyi eağlar Yağ, nem ve cildin yakıa unsuru : Euzerit İlâncıhk: 3844 15278 t İNPİRİN İPLE 4O Rize9de idamlar 15 Aralık 1925 tarihli Cumhuriyet'ten Rizede faaliyet sösteren Ankara İstüdâl Mahiemesi geceli gündüzlü çalısmalarla 137 irtica sanığının muhakemelerini tamamlamıştır. Muhakeme neticesinde köy imamlannın bu mevzuda hararetli faaliyette bulunduklan ve halkı ayaklanmaya teşvik ettikleri anlaşılmıştır. Bu arada Fatih müderrislerinden İskilipli Atıf Hoca'nm tFrenk mukallitliği ve şapka» adlı bir risale neşrederek halkı tahrik ettiği de tesbit olunmuştur. Cahil halkı aynca Rizeyi basıp çarşıyı yağma etmeye teşvik ettikleri de «abit olan bu hocaların aklı başında köylüler tarafmdan ihbar edilöÜkleri ve kötü bir neticenin de başta Asım Pasa olmak üzere askerî ve sivil erkânm basiretli hareketleri sâyesinde önlendiği meydana çıkarılmıştır. Cahil halkı camide etrafma toplayarak iğfal eden ve irtica kıpırdanışına ön ayak olan Hacı Osman Hoca ile «gâvur imam» nâmıyla anılan imam Abdülhamit, Akif, Hacı Ali, imam Hacı Hakkı, imam Hacı Musa, imam Hafız, ve seyh Ethem usta asılmak sureüyle idam edilmişlerdir. Rıza Pehlevi Osman Hoca Ankara hususî muhabirimizin bildirdiğine göre, Bursanın mürtecî mebusu Nurettin Paşa tekrar Meclise gelmeye başlamıştır. Tahrandan alınan haberlere göre, Kurucular Mechsini teşkil eden 260 fizâdan 257 sinin reyleri ile Rıza Han Pehlevî «İran Şahı» ilân olunmuştur. Nurettin Paşa Meclise gelmiye basladı Rıza Pehlevi «Şah» ilân edildi