Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
tS Oeafc 1135 CüMfllTRIYBT Debbie Reyıtolds Greta Garbonun yerine geçti, ama 9 nasıl? Evet, «Debbie Reynolds. Greta Garbo'nun yerine geçti!» diyebi]iriz. Fakat ne meslek hayatında, ne de vaktile onun oynadığı bır rolde, sadece hususi hayatında: Eskiden Greta Garbo'nun oturduğu evi tuttu... Yani, «Parayı veren. diidüğü çalar!» hikâyesi Doğı usunu isterseniz, parayı veren de o değil. Nişanlısı. Hollyvvood'un bu dünkü çocuğu niha Debbie Reynold. yeni evinde nişanlısına tvleion ediyur. yet nişanlandı. Nişanlısı zengin bir ailenin oğlu. Bahara evvlenecek!er. Şimdiden ev düzüyorlar. İşe, iyi bir ev aramakla başladılar. * Hollywood'da Gower oaddesindeki bir apartımanın üçüncü kztı ne zamandanberi boş duruyordu. Orada en son Greta G^rbo oturmuştu. Artist Avrupsya döndükten sonra ev sahibi o katı kimseye verrr.emişti. Belki, Greta Garbonun hayranlarından birinin çıkmasını bekliyor ve ona pahalıya verebileceğini düşünüyordu. Debbie Reynolds bu eve ne zamandanberi göz koymuştu. Belki vaktile orada Greta Garbo gibi büyük bir artist oturduğu için, belki de kendisi bu evden pek hoşlandığı için, genc kızın ileriye aid hulyalan arasında bu aparüman katı da vardı. Nihayet, nifanlısından ilk hediye olarak bu nu istedj. Debbie Reynolds. 1932 de doğduğuna göıe. bugün yirrni üç yaşındadır. Asıl adı Mary Frances Reyr.olds'dur. Babası demiryollarında işçidir, annesi basit bir ev kadını. Debbie Teksas'ta dünyaya gelmişti. Sekiz yaşındayken Bur bank'a trsındılar. Sckiz sene de orada geçti. 1943 de, kızımız on altı yaşında. Burbank güzelini seçmek üzere bir müsabaka açıhyor. Arkadaşları onu da bu müsabakaya girmesi için teşvik ediyorlar. Dubbie hakikaten güzel bir kızdır. Müsabakaya giriyor. Secim esnasmda jüriden biri: «Söylc, bir hareket yapm da görelim. sade ileri geri yürümekle olmaz!» diye şaka ediyor. Bunun üzerine Debbie Reynolds, Betty Hutton'un pek meşhur olan bir hareketini taklid ediyor. Pek begenıliyor. Ondan sonra da, kızcağız güzellik müsabakasında kraliçe seçilmiyor ama. Burbank'ta Betty Hutton'un taklid ettiği hareketile meşhur oluyor. Jean Simmoıı* (Desiree) tU Michael Rennıs (Bemadotte) filmin /uyecanl» Mr MJMM*İ*M1« İki büyük artistin yarattığı Bir müddet sonra, Hollywood'un şehir şehir, kasaba kasaba, köy köy eezen yıldız arayıcılarından bir ikisi Burbank'a gelince ora halkı hemen bu kızı sağlık veriyor. Arayıcılar aradıklarını bu!uyorlar ve onu alıp Hollywood'a götürüyorlar. Debbie Reynolds'a ilk rolünü «Rosie O'Grady'nin kızı» isimli bir filmde veriyorlar. Pek göze çarpmıyor. Fakat ikinci rolünü oynadığı «Uç küçük lâf» filminde kendini gösteriyor. Ondan sonra da önünde bütün kapılar açıhyor. Debbie Reynolds üçüncü filmi olan «İki haftalık aşk» da çok muvvaffak olmuştu. «Yağmur altında sarkı» filmi ile yıldızhğa yükseldi. En son olarak «Susanna burada uyudu» isimli bir filmde başrolü aldı .Bu filmde Dick PoweH'le Anne Francis'in de mühim rolleri var. Debbie Reynolds en son olarak M. G. M. şirketinin «Athena» isimli filminde rol aldı. Bu filmde Jane Powell ile Edmund Purdon da diğer baş rolleri oynuyorlar. Debbie'nin en büyük arzusu romantik bir roldür .Fakat nedense rejisörler ona henüz böyle bir rol vermemişlerdir. Belki de genc artisti şimdiye kadar hâlâ küçük Genç Napoleon (Marlon Brondo) ile D&siree (Jean Simmonı) yağmur altında bir kız sayıyorlardır. şaheser: "DfiSİREE,, mmı MiuhtM kaiıyoc. Bcrdomctto ü« NapelaoB U« birbtrin* ducmaa ftri flkrla müdafldirkr Bemadotta ruhan •• flkren d«mokratttr r« htyatı iıtfbdada karaı mücadalt 11* geçlyor. Bir çok maccralardan T« bu kad*r çarpıçmalanndan tonra, Bernadott» Norvece kral seçiliyor. Desir*« kraliçe oluyor. Fakat tad bajtna ancak, oglu Oscar tahta çıktıftı zaman, ana kraliçe olarak giyiyor... Tarihf #akalann çok hoş bir •«kilde işlenmesi ile yaratılan bu eserds Desiree tetniz kalbli, asil ruhlu bir kadındar. Saltanat v» debdebeyl kü/ümsemekte, büyük ihtiraslar, delice emeller peşind* kosanlarla acı acı alay etmektedir. Filmde bu karakteri Jean Marsilyah blr Ipekçlnin k«ı • Simmong gayet kuvvetii bir je.Iaı>.D^sir6», haksn.yere, teyJtif kilde canlandırmış, Marlon Branedilen ağabeysi Etienne'l (Richard do da Napoleon gibi tarihi bir Deacon) kurtarmak için vilâyet kahramanı, bütün iyi ve kötü takpnağlna gittlği zaman, Joseph riifiarf,' ifadesi v« zâfı He temsil Ponaparte (Cameron Mitchell) İİB etmiçtir. Her iki artist bu başatanışıyor. Ablası Julie'yi (Eliza nlan ile bu yılki Oscar mükâfabeth Sellars) bu delikanlı ile ev tına en kuvvetii birer namzed lendirmeyi aklına koyuyor. Onu sayılmaktadır. evlerine çağırıyor. Joseph frtesi gün kardeşi Napoleon'la beraber geliyor. Desiree bu genc generali önce alayla karşılıyor, fakat sonra ona kalbini kaptınyor. Ablası Joseph'le evlenirken D^sir^e de Napoleonla nişanlanıyor. Napoleon başlangıcda kıza alâka gösteriyor. Fakat bir takım «iyast emelleri vardır. Bunlan gerçekleştirebilmek için her şeyi fedaya hazırdır. Bir gün D^sir^eden borc para alarak Marsilyadan Parise gidiyor. Ondan «onra, haber yok! Kırcağız nihayet «vinden kaçıyor, Parise gidip Napoleon'u buluyor. O gün Napoleon'un iki çocuk anan Kontes Joseyhine'le nlsanlandığı gftndür! Desir^e bunu öğrenlne» büyük bir hayal kınklığma uğruyor ve... kendini Sein» nehrin» atmak üzeredir, koluna blr el yapısıyor. Bu, General Bemadott»'turl General kınn «ıflığına, temlı kalbine hayrandır. Ona evlenm» teklif ediyor. D4slr£« cevab vermeden Paristen Marsilyaya dönüyor. Bir müddet sonra Bemadotte, Joseph'» misafir geliyor. D^sir&yi orada görünce şaşınyor v« evlenme teklifinl tekrarhyor. D*sir6e bu »efer kabul ediyor. Evleniyorlar. Fakat, Napoleon'un kaderilt Desir£e'nin kaderi, bir çok defalar çarpışmakla beraber, yanyana yürümektedir: Napoleon mağlöb olduğu zaman ona koşuyor, yardımına sığınıyor. Mağrur impara Marlon Brando, Napolion'un toriçe Josephine bile onun yardımeşhur pozundo Gazetemlzd» tefrika •dlllrk«o tevk v« merakla okuduğunus «Desiree» romanı Amerikada Twentr« th CenturyFox firketl tarafından fihnc alındı. Sinımaskop usulü ile çekilen bu büyük film bir çok kuvvetii artisti bir araya toplamı» bulunuyor. Eserd» baş kahramanı (Desir^e'y') Jean Simmons, Napoleon'u Marlon Brando, imparatoriç» Josephine'l Merle Oberon, sonradan D^sir^enin kocası olan Bernadotte'u da Michael Rennl» temsil tdiyor. Film meşhur rejisör Henry Koster'in idaresinde çevrilmlştir. Eser üç bin altı yüz küsur metredir ve tam iki saat »ürmektedir. Desir£e'nin hikâyesinl hahrlarsınız: Jo an Coll ıns Hollywoo(Ta gitti! lngilizlerin en güzel artisti olarak tanınan Joan Collins de nihayet İngiltereden »yrıldı ve Hollywood'u seçti. Fakat İnailizler bu gidişe pek üziilmüyorlar. Bir linema münekkidi şöye diyor: «Artistlerimizin bizim stüdyoları bırakıp Amerikan stüdyolarına Kitmeleri her ne kadar ülücü bir olaysa da Joan Collins'in Hollyvvood'a gidişi bizi memnun (Kİer. Zira Joan nerede olursa olgun İngiliz sanatını temsil edecektir. Bu temsil vazifesinin böyle değerli bir sanatkâr tarahndan yaplması bizim için iftihar edilecek bir hâdisedir.» Joap Collins 23 mayıs 1933 te Londra civarında Bayswater de doğmuştur. 1952 de, daha on dokuz yaşında sinema hayatına atılmış, birbiri arkasına çok muvaffak eserler yaratmıştır. Bu araria «Lady Godiva», «Geri bırakılan hüküm», «On iki günün geceleri» ve «Kaderle buluşahm» gibi filmler vardır. | Joan Collins'in Hollywood'a (fit mesine en fazla üzülen Jcızkardeşi Jackiedir. On yedi yaşında bir kız olan Jackie de filmlerde rol almsğa baslamıştı ve ablasmdan çok istifade ediyordu. Joan Collins ise Hollyvvood'a geçmeğe muvaffak olduğu için çok seviniyor. Bir gazeteciye verdiği demecde: «En büyük emellerimden biri bu idi» demiştir. sikağ,' ? ave Joan «şimdiki halde» Hollyvvood'daki hayatından da memnun olduğunu »öylüyor. «Şimdiki halde» diye bilhassa isaret ettiği ne göre, ileride canını sıkacak hâdiseler olbileceğini dt hesaba katıyor demek. O halde, |u vey» bu sebebden muvarfakıyetsizliğe uğrayacak olursa hayal klnkhğına düşmiyecektir. Paramount Stüdyolarında James Stewart'la görüştüm Paramount Stüdyosı Dış Haberler Servisi müdürü Adolph Zukor Jr. la telefonda konuşarak, sabah on birde randevu aldım. Halen stüdyoda çevr'.len en son film «Strategic Air Command» (Strateik Hava Vazifesi). Artistler: James Stewart, June Allyson, Barry Sullivan, Bruce Benet ve Frank Lovejoy. Südyo hemen çehrin lçinde. Büyük demir parmakll kapısında, resmî kıyafetli odacı geleni gideni kontrol ediyor. Mr. Zukor'la randevum olduğunu »öylediğim halde, ancak telefonla arayıp sorduktan tonra beni içe ri bıraktı. Stüdyonun lçl gayet böyük çhı ko barakalardan v« İki, üç trvden müteşekkil. Her baraka «tüd yo 1, 2 diy» lsimlendirilmi?. 15 e kadar gidiyor. Aynca bazı barakalar dekorlarla, kostümlerle r* diğer aahn* eşyaıı ıl» dolu. Mr. Zukor jranımda tafsilat Y»rlyor. Stfldyo 5 • doğru jrürüyonız. Bir dış nhn* çevriliyormuy. Kapıda kırmın lâmba y«Biyor. Söndükten «011» lçeri girdik. Bu uf«k girij kapısın<Un ayn, lçeri her hangi bir dekonı T«ya •fyayı •okmak için yapılmif, damdan itibaren çekm« duvar halindt, çok büyük kapılar rar. Bu kakımdaa, Içcrid* dev kelikopterlerden blrini görünce p«k fafmadım. Arka lemin maTİ ç«dır bezindtn gök. Bir makln» yarler* ıun1 kar ftfkırtıyor. Lo« AngeİM'U agusto*u olduğu hald» içcrisl tp«yi tojuk. Oyl* ki bend«n maada hemen karkcı kurk yakalı o«kttl«r py Yazan: Hümeyra Aydemir miş. îmkân bulduğu takdirde Istanbula da gelmek istiyormuş. Zaten bu film biter bitmez karısile Pariste buluşacakmış. «Üç buudlu film hakkında ne düşünüyorsunuz?» diye sordum. Şu cevabı verdi: «Eminim, üç buudlu filmle rln kullanışlı olmadığını takdir edersiniz. Cinemaseope fümleri ancak Vista Vision kullanıldığı zaman tam bir mükemmeliyete girecek. Zira bu «Vista Vision» film makinelerl şimdiye kadar çekilen filmleri en vazih şekilde gösterdiğinden çok kısa bir zamanda tutulacaktır. Bu da, Paramount Stüdyosunu Avrupaya ve Güney Amerikaya gönderdiği elemanlar sayesinde kabil olacak, Bu gidenler o memleketlerde «Vista Vision» gösterilmesini mümkün kılacak sinema binalan inşa ettirmek veya sinemalan genişletmek hu susunda ilgililerle konuşmaktadırlar. Paramount «Vista Vision» la çevrilmek üzere on beş film deruhde etti. «Strategic Air Command» bunlardan ilkidir. Bu suretle «Vista Vision» nun meydana getirdiSi gayet ber rak ve net filmler seyredebileceğiz.» «Bu makine »adece Paramount Stüdyosuna mı bağlı kalacaktır? » «Vista Vision> u Paramonut Stüdyosu meydana getirdi, fakat diğer stüdyolar da kul lanabilirler. Halbuki Cinemaseope 20 CenturyFox'un mahdır, diğer stüdyolar cinemaseope film çevirecelkeri zaman o şirl kete muayyen bir para verirler.» «Vaktiniz az, fakat bir sual daha sormama müsade edin; «ahneyi mi tercih edersiniz, perdeyi mi?» «Sahneyi, fakat gadece blr piyeste oynadım, o da «Harvey 1949.» Çevirdiğim filmler içinde de beğendiklerim oldu. Bilhassa «Glenn Miller Story» oynamaktan en fazla revk aldığım filmlerden biridir.» Rejisöriin sesi. Zaten bizim de konujmamoı bittiğ[inden bu kıymetli artiste teeekkür edip yanından ayrıldım. NE HABER ner'i görmek için onun John Wayne ile beraber «Denizde kovalama» filmini çevirmek üzere bulundujru Havay adalarına gitmiş, John Wayne'nin yakalanıp atlathğı hastalığa tutulmuştur. Artist bir hafta hastanede kalm'5, kansile pek seyrek görüşebilmiştir. •4c MitzH Gaynor kendisinden dokuz yaş büyük olan John Bean ile evlenmiştir. • Bing Crosley ile Grace Kelly » V «Köylü kızı» filmindeki rolterinden dola\n Oscar mükâfatına nam zed görülmektedir. •jt Gradys George Evinde b<\y gın bir halde bulunmuş ve kal» dınldığı hastanede öhnüştür. Neden öldüğü araştınlmaktadır. Artist elli yaşındaydı ve bir çok filmlerde mühim roller almıştı. Bu arada «Marie Antoinette» v* «Hayatımızın en güzel yıllarrt isimli fılmlerdeki rolleri unutul Joan CoUıu'in ton retimlerind cnbiri Rejltor İ^TM ttrâl. Ptlotla •« klfilik mflrettebat helikoptor* doğru yüruyorlar. HerkM*: tSutunuı!» diy» Ihtar tdildl. Fa kai btr »nıa: Elektrik tellerind«n bİTİ kopmu». On dakika ara. Vaklt olmadığından buradan çüap, Stüdyo 14 • fidiyoruz. Bu fllmin iki sahnecl ayn ıtfidyolarda jrapıhyor. Mr. Zukor bbaadaa James Bt«wart'la Jun» Ally»on'un aynlık •ahnesi'nl e vv v «Bir tual daha» dedim. tSahneyi mi tercih eder*ini*, perdeyt •öyledi. Jun» Allyson, bu çok çantasını hazırhyor. Gözleri yaskua boylu artist, rejisör, An la dolu. Göz göze geliyorlar. J'athony Bann'dan direktif almakla mes Stewart ayağa kalkıyor, sanhyorlar. Rejisörün «cut!> mejgul. Mr. Stawart is* makyaj (kea! ıesl. Biraz aonra tetkrar odannda dinleniyor. Ancak lahnelerinl tekrar «ttikten aonra, çeküecek. O sırada Mr. Zukor bir iki dakika kadar forüfebl kendisila görüşmek lstediğimi •öylemek için Stewarta' yaklasılecejim. Burada da dekor, blr «vin ya yor. Mr. Zukor'un «gel» işaretl üzerine yanlanna gidiyorum. tak odası. Arka penceresinden Jamet Stewart, Türk olduğubahce görünüyor. Bu da bes bir mu duyunca: «Son üç ay içinde zemin üzerin* boyanmıa. Resim gayet canlı duruyor. Ön penct konustuğum üçüncü gazetecisircden film eekilccak. Jame* SU niz» dedi. cDiğtrlerl kimler?» diy* wart, Jun* Allyaoa Tt rejisör •ordum. Osman Nebioğlu ilt tahney* doğru gcldiler, lçari gir diler. Blr ker» tekrar «ttil«r. r»thl Plrinççiyml». Cky«t lekl, hoş T« kfbar arRejisor (faaan fikto T» maküt* blr k»e ker» Arrupiva gltbsşladı. Jun», JamM'tn AynUrken: •k Jean Gabin elli yaşına basmış ve bu münasebetle yapılan bir toplantıda en aşağı on film daha çevirmeden meslek hayatından ayrılmak niyetinde olmadığını bildirmiştir. Artist, yirmi beş yıllık sanat hayatında elli film çevirmiştir. İf Simone Simon Tokyoda yapılanFransız sinema haftasmda bulunmak üzere Japonyaya gitmiştir. + Gina Lollolerigida M. G. M. şirketinin çevireceği «Kılıch kahraman» filminde Stevvart Granger ile beraber başrolü oynamayı kabul etmiştir. •k Robert Taylor ile Elizabeth Taylor bir filmde gene beraber oynayacaklar: «Şarlman» admdaki bu filmde Robert tarihî hükümdarı, Elizabeth de sevgilisini temsil edecektir. Robert Taylor ondan sonra Leonardo da Vincinin hayatına Hair bir filmd» bof rolü nynayacaktır. • Lex Barker .karısı Lana Tur » V