Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
M Eyifti 1954 CUMHUBlYET SÖZ ARAMIZDA iltcrcden Notlar Yeni bir seçim arifesinde.. Yazan: Ahmed Hidayet Reel 'Soz aramızda? asım ayında yeni btlediyc ve vüâytt meclısieri seçimlerınin yapıUcajı tahakkuk etmış g;bi gorunüyor. Cumhunyetçi Mıllet Parüsi ile Köylü Partısi daha önceden ve hiç d« mâkul bir sebeb gostermeden bu ieçımlert katümıyacaklannı ilân tttiler. Cumhuriyet Halk Partısi trkânı ıse rivsyete görtikiyt bölünrnüfler. Bir kısım ı»tirakt taraftarmış. Ötekiler: «Hayır, ginruyelim!» diyorlarmi|. Bir memlekette herhangi bir seçim yapıhrken onu boykot etmek için ondan tw«l cereyan etmış, ıntıhablarda yolsuzluk cere\an etmış elmau, bazı kimselerin veya partilerin haklan yenmiş. buıunması ic»b eder. Halbuki 2 mayıs 1954 teki mebus seçunlerınde boyle bir hal vukua geldıği. değil o uç rauhalif parti tarafından. lâalettavın bir vatandaj tarafından iddia olunabilir mı? Baski mı yapıldı; hayır.. Rsy sahıbi olmıyanlara rey mi verdırıldı, hayır .. Sandıklardan fazla zarf mı çıktı; hayır .. Tasnifte bir tarafgiruk mi oldu; hayır... Çünkü o üç muhalif partinin mümessilleri gizli rey ve açık tasnıf ameliyelerinin butün safhalarını tam bir terbesti ıçınde ve baştan ajağıya göz vt kulak kesılerek takıb tttiler v* seçim sonunda e'.le tutulur müsbet hıç bir şıkiyet ve iddıa Ueri sürmediler. O htldt, bu nazlanma neden? Meb'uı stçıminde olduğu gibi belediye ve Wlâyet meclisı seçimlerınde d» büyük bir muvaffaknet katanmak hususunda ümidJeri olmadığından... Halbuki rporda olduğu gibl politika ileminde dt yenmek v« yenilmtk normal ve musamaha il« kar•ılanmau gereken neticelerdendir. Eğ«r Demokrat Parti o devirdeki ah val ve şartlan gozönünde bulundurarak 1946 seçimlerine iştirak etmemif ve bu hareketıle dıs. ve iç umuml tfkirında bir tepki yaratınak hev«sine kapılmıs bulunsavdı, belki liyasl bir çahm satrmş olurdu imı, 1950 laferini ihtimal ki elde •demezdi. Onun için şayed Cumhuriyet Halk Partısi de dığer ıki muhalıi parti gıbi beledıye ve vılâyet meclisleri »eçimlerine katılmamak kararıru verirse zaran bizzat kendı bünyesint olur. Dıs ve iç umumt cfklnnda o partinin aczine hükraetmekten gayri bir aksülâmel husule gtlmez. Ne isı. biı Cumhuriyet Halk Partili doctlanmın içtıhadlannda tamamiVe hür ve ımıhayyer bırakarak gelelim belediy» vt vilâvet meclisleri seçimlerinin ehemtrmetine... 1950 den Bnce b5yle bir ehemmlyete dikkati çekmek imkanı yoktu Zıra. nt göyleteniz, nt yazsaruz is «'.acağma vanr, Bnceden nasbedilmiş üyeler mutad seçim formalite•ıni müteakıb yerlerine yerleştirilırlerdı. 1950 seçimlerindç ise zafer •arhosluğu ıçınde işi maddt ve mantıkî cephesinden ziyad* hıssl cepheden mutalet ediverdik. Netıcede ü>elerinin bepsi iktidar partisine mensub, faKat dort yü mütemadıyen sınesınde bir türlü huzur ve sukun hasıl olamıyan bir beledıj e ve vılâyet meclısi vücude getırdık Şayet haiızam yanılmıyorsa her dort vıldi bir vapılması gereken beIfdne ve vilâvet meelisi seçımleıimn ırrasını 1580 sayılı kanun emreder ve vatandaşların alâka göster ! me ve katılma bakımından bu seçımlere de tnsb'us seçımleri kadaı önem vermeleri ieab etmektedır. Zıra. beledne meclisleri şehir ve kssabalar vılâvet meclisleri de kaza'.ar ve bütün o il çevresmin vol. m=arıf. temızlik, ssğlık, umran ve«sir hususlardaki mukadderatlar :n ellennde tutar. Becerıksızlik ederlcrse halkın dişinnen tırnağın'arı arttınp bdedıği vîrçi'eıden hasıl elan paraları çarçur ederler, ih»iyatlı ve akıllı davranırlarsa mümesili oldukları çevrede barız bir kalkınma vt onarm* hamleti yarttırlar. o çevre halkıru da rahat ve refaha kavu|turma gayretini «arfetmekten gen kalmaılar. Hulâsa. bir »ehrin veya bir vilâyetin medenl leviyesinin yiikaek veya düjük olmasında, kesin olarak sbyhyebiliriz ki belediye ve vilâyet meclislerının çalışmalamun büyük tesın gorülür. Hususıle Ankar», İstanbul, tzmir gıbi büyuk şehirlerde {imdiye kadar valıler tarafından idart edilmekte olan belediyeler, bu leçimlerden lonra istiklâl kazanaraklar ve kendı mtihab etmi} olduklan bir reısın rehberlığı altmda daha genif faaliyette bulunmak imkânını elde edeceklerinden belediye ve vilâv«t mechslerine âza »eçmek l}ine vatandaşlann kayıdsız kalmamaları. şehir ve vılâyet ihtıyaclarını lezıp onlann giderilmesi çarelerine en pratık ve en mâkul yollardan başvurmayı bılecek kirr.seleri temsilci olarak seçmek uyarukhğını gostermeleri temenni olunur. iktidar partısi de üzerinde durduğumuz bu noktanın ehîmmiy»tini çok daha evvelden takdir ederek seçim listelerinde «asil» >• «yedek» üyt namzedlerinin «yn kategorıler hahnde seçmenlere takdiminı prensıp ittihaz etmis olduğundan geçen defaki gıbi ayn: partiye mensub elemanlann seçim e«nasında bırbirlerıle rekabete kalk'ş'nalan keyfıyetmin de önüne geçilmiş olacak ve hiç şüphesiz şehirl'îrimız, kasabalarımız ve vilâyetlerimiz daha emin ve sakin bır voldan lâyık olduklan mümessıllere kavusmak imkânını elde edeceklerdir. #** lan bahklann, •tlerin kokttlın »t dumanlan burmm buram füvert» yolcularınm bumun» dolar, onlann istihalarını kaçınp evdekl ytmeklerden ekonomi yapmalannı nglar. Jilet, M U U vt b\ın« benzer 1 bırçok esyarun saücıları »vax avax maUlannın propagandalannı yaparak mallannı âdeta zorla satarlar ve ekseri yolculan çarıı paıar dolaşmak lahmetinden kurtarırlar Cumartesi, pazar günleri hokkabaz, ı u takımlan, püfür püfür deniz havası ahrken ayağınua gelir, gazlnolarda, kahvelerdt bu çeşid eğlenceler aramanıra k*fiyyen haoet bırakmaz. Şimdi onlmra yeni bir lcad dah* ilâve olundu: Fedakâr (1) tasanların hayır isleri için hususl sekilde iane toplama gayretleri! İşte, iyl dinleyin ve su ı«st dlkkatle kulak verin: Muhtenem müslümanlar, tstanbulun kalabahk bir semti olan Yenikapıdaki mümin kardeşlerimıı mâbedlerinin harab ve perijan olması yüzünden toplu bir rutlde ibadet etmek vt bu suretle yüz kat daha fazla sevab kazanmak mazhariyetinden mahrumdurlar. Onun için siz dindaslann hamiyet vt vicdanına sığınıyonız. Oradaki tMelkoç Süleymanağa Camii» nin tamiri için gönlünuzden ne koparsa tBirgemeymiz! EUi kurusluk, bır 11ralık, iki buçuk lıralık makbuzlanmız emrinize âmadedır. Arzu edenlere sunuyoruz. Sağdan, soldan birkaç vatandaj bu kısa, fakat dokunaklı nutuk karşısında eilerıni ceplerine iokmaktan kendilenni alıkoyamıyorlar ve eli çantah zat paralan topluyor. Hüviyetini soruyoruz. O camiin müezzıni olduğunu söylüyor vt bize pervasızca bir dt kartdovızit uzatıyor. Burada müezzinlıkten başka bir mesleği, telefon numarası yanh. Eğer o zatm hüviyeti iddıa ettiji gıbi ise, Evkaf fdaresi bır memuruna bu yolda iane toplamağa nas.l musaade ediyor ve sayed her memuru bu yo'.u takib edecek olursa kendısinin de. b zım de halımiz nevc vanr ve «iane toplama kanunu» nun hükümlerinin yürür'.ıkte olmakta devam ettığini iddia eyliyebilir mi\iz? Yook.. eğer nezcTmizde sakh bulunan bu kartın bildırdıği hüviy°t ianeyi toplavan o şahsa aid değilse Emnivet Müdürlüîümüz rremvırlannın bu sahaya aıd vazifelerini ihmal etmekte olduklan mevdana çıkmaz mı? İngilterede hasta ve hastalıklar meselesi Yazan: Feyyaz Tokar Evvtlld yızımda tngilteredt ıağlık iflerinin yüı tent evvel bafladığını vt evvelâ temiı su, kanalizasyon, çöplerin toplanması vt ımha edilmesi, eaddelerin temizlenmesi, bmaların ııhhat kaidelerine uygun bir şekildt yapılması gibi sağlık davajında hastadan evvel sağlanu hasta yapmamak esasının gözönüne almdığını belirtmiatim. Bu yazımda da hasta ve hastalıklar hakkında neler yapıldığından bahsedeceğim. İngilterede haıtalıja karjı koruyucu tedbirler yoluna konduktan sonra, ıan hastalıklar elt almmıj vt tvvtlâ kızamık vt buna benıer hastalıklar için hastaneler agıbrustır. DenilebiUr ki yirmind aırın ılk on »enesine, yani birinci dunya harbine kadar, İngiltert sâri has taiık davasını hemen hemen halletmiş ve birmcı dıinya harbinin her tarafı kasıp kavuran tıfo, tifüs gıbi derdlerınden müteessir olmamısür. Ancak 1911 senesindt devlet ferdm teker teker sağlığıit alâkadar olmaga baflamif, o zamana kadar her mıntakanm kendl yağıle kavrulduğu ferd hastahga davasını eiint almıs vt halk ıçın resml hekımler kullanmağa başlamıstır. Bun lar bizim belediye hekımleri, dıspanser hekımlerı, kazalardaki hükumet tabıbleri ve hastanelerdeki polıkliruk hekimlerine benzer. Çok kısa bir zamanda yani birinci dunya harbı başlayıncıya kadar devlet, mıntakalardaki hastanelerı plâna gort yoluna koymuş, bu arada memt veren anneler ve küçuk çocuklar, nıhayet tüberküloz davasını halletmiftır. Yılın hemen hemen 3 4 ü yağmurlu, gunesten mahrum. rutubeth vt mılyonlarca madcn kömürü bacasından çıkan dumanlar içinde yaşamağa mecbur bu hal kın, akciğer hastahklanna bilhassa tüberküloza karsı ne kadar manız olduğu gozonune ahnırsa bu davanın azametı daha iyi tebarüz eder Bugün İngilterede bu hRstal klara rastlanmıvor, fakat buna rağmen i her umuml halâda bu hastakklardan birisine yakalandığmdan «üphe eden kimsenın müraceat edeceği en yakın hastanelerin listesi duvarı asılmıştır. İkmd dünya harbini müteakıb İfçi Partisı ljbasına geçuıc* çalışan gebe kadın meselesi, fabrikalarda kantinler meselesi ve mekteb çoeuklarının öğle yemekleri meselesi haîledilmiştir. Bu arada bilhassa üzerinde ehemmiyetle dunılan bajhea iki meseleden biri sanayide çalışanların sıhhati, ikincısi harb vt hastalık malullerınin ıse yarar bir hale getirilmeleri olmuştur. Şimdi İngilteredeki sosyal hizmetleri söyle bır toparlarsak bunların mıllî sigorta ve yardım, hayır eemiyetleri, «ıhhat, maanf, mesken vt memleketi plânlandınnadan iba ret oldugrınu görürıjz. İngıltere bu , davalan için senede vasatî 2025 milymr Türk lirası odemektedir. İngilterede milll sigorta vt yardım eskidenberi vardı, fakat sadeet ihtiyarlar, aliller, nihayet çok ax para kazanan «ınıf bundan istifade ediyordu. Harb İçinde Lord, sonradan Sir olan Wılliam Beveridge bütün bu Işı yeniden plânladı vt Ingiliz halkmın hepane samil bir mahiyet verdı. Buna göre İngiltere topraklannda her para kazanan kazancımn ufak bir kısmını bu sigortaya öder, buna mukabil her aıle çocuk basına 16 yasına kadar vasatt 1520 T. L. dder. Halk sağlığı mevzuunda Ingılizlerin National Health dedıkleri mil 1! sağlık davası 1948 de en mukemmel şeklmi bulmuş, ondan sonra 49, 51 ve 1952 de ufak tefek değı;iklıkler yapılmışsa da esas aynı kalmıştır. Bucun butün halkın sıhhat hizmetlerı parasızdır 3ir hasta herhangi bır hekime kaydolur, icab ederse hastaneye göndenlir, icab ederse binlerce liralık ilâc ahr, buna mukabil sadece 50 kuruş Attist Alida Valli hâkime neler anlattı? Derleyen: Hâmi S. M«Btesl reutleUnc adı karı$>a artUt AIMa Valll Aumont ile Bar ifiTİ?"»». füpheli çiftlert odalar kiralayau, pansiyonculuk yaptığını aoyleyen fakat daha çok randevucu diyc tjnılan Anna Panıaleoni'nın hâkim Sep* tarafından sorguya çekılmesi bır çok kimselerin raaatuu kaçırdı. Acaa, Monttsi esrannı cözmsye yarayacak ıpuçlan aranırken bu hâdıse ıie olmıyan da patiak verecek miydı? Hikim Sepe'nin Bayan Pantaleoni ile neler konuştuğuna daır hıç bir haber sızmadı. Yalnız ihtıyar kadırun ağlayarak hikırrun odasından çıktığı ve polısın nezareUnde hapıshane\i boyladığı ha>Tetle ^oruldü. Randevuculuk yapl.ğı soyler.en bu kadın neden tevkif edılıj ordu? Montesı hâdısesjıde onun da parmağı olduğuna kanaat mi geta'ilnııstı? Ertesi günü Anna Pantaleoni v»nıden hâkım Sepe'nin huzuruna çıktı. Uzun bır müddet süren bu ıkinci sorusrurmayı müteakıb kadın nisbeten sükun bulmuş bir halde oradan ayrıldı Bu defa yanında polis yoktu. hâkim onu serbest bırakmışb. Neden? Dediler ki Anna Pantaleoni birinci soruşturması esnasında hikım Sepe'ye, bildıği anlasılan bazı hadıseler hakkında malumat vermedi, bilmiyorum, unuttum dedi. Fakat bir C=ce hapishanede kaldıktan tonra dıh' çözüldü, ertesi günü de istenılen malumatı açıkladı. filmlerdeai biriade J*cn Fierr* Bu gazeted au açtklamada bulundu: c S may» (fiafi Venedürt» idim. Oradan artist Alida Valli Romava telefon etti vt Piero Pıccioni'yi aradı, kendisi İle gorüftü. Neler görüftüklerint dair ax çok malumatım var. çünkü Aiıda Valli'nin bulunduğu telefon odasrnın yanındakı odadayırn. Alıda Vai'inin Piero'ya föyle dedığini isittim: «Şu kızla baçmı beliya öyles.r.t soktun küa Gaeztecınin bahsettı|;i tarihte Piero Piccioni'nin Venedikten S defa teJefonla arandığı da, resmî poste telsraf kay.dlarında görülüyordıı! Hâkım Sepe'nin bu iddıayı tah'ik etmek msksadilt artısti sorgi'va çektiğı anlaşılıyordu Bır ara Adr:ana B^ssaccia ve dıg3r karlın B'bl artistin de tevkif edileceği zannedildi, bıı heyecanh haberi bekl«yenler çok oldu. O da. dedılcr, yalan yere sahadet suçu ile içeri atılacak. Diğer taraftan yalan şahidlik yarmaktan hapıshaneye gıden Adnara Bisaccia da artat Alıda Valli vı «*3lancılıkla lthara etmişti Bu kadın, fMontesi'nin öldüğü sıralarda Piero, Roma civanndaydm d^mı^ti. Fakat Biseccia. Pıccioni'den bır J e çocuğu olduğunu iddia etmişti B.ınun yalan olduğunu hâkiTi tf' t edebildi. Adriana Bisaccia. Picdoni'ye âpktı, Alida Valh a seviştiklerini göriivordu, orlm kıskaruyardu ve bunun iç;n de Piero'dan intikam mı almak Utiyordu? Hâkim Sepe, artist Alida Valli'nin dummunda şünheli bır sey görmemiı olcak ki. beklenen tevkif raüzekkeresini kesmedi, onu serbest bırakb. YARINKİ YAZI: İtham e«Jen poU* mOdöril tle 7 Melakoç Süleymanağa camii ehir Hatlan vapurlarının izdiham, rötar vesaire gıbi mutad cilvelerinden maada, bazılanna göre rahatlık ve bazılanna göre rahatsızlık tejkil eden bırtakım içtımat cazibeleri daha vardır. Öğle ve akşam seferlerinde müstahdemlsrın kızarttık algınlıöından mütevellit SOGUK Kumag satışlan tetkik ediWi Iktuadl tttkık vt kontrol heyeü «klplerl mevıim dolayııll* çesldîi kuraaslar azerlndekl wti|ları tetkik «tmisjerdlr. Ekipler dün Beyollunda japmıj olduklan tetkiklerde kumaj latıs'annda anormal blr durum mujahede etmemişlerdir. Etıketlerdeki alı» v» aatış fıaîlarının maliyet hesablarına uygun olduğu gorulnvistür (pıara GRİPİN 4 «aat ara ı!e g 3 »'Ift ılıtnhılır Butün Almanyadan alacaklı olan tacirlerimiz Almıtnyadftn alacaklı olan tacirlerin avanı bedellerinln ladesl meselesi hal yoluna glrmij bulunmaktadır Merkez Bankasının Almanyadan Alacatclılar Kormtesl Baskanı Karnd. Özıçin Ankaradakl temaslarından lorra Usfly» burosu faallyeU geçmi? ve ted'yata btslanılmıstır. Alikalılar Komite Baskanlıgıng müracaatl* muamelelertnl tamamladıktan sonra lıtihkaklarını tehsil e mektedırler Dün limanımızdan yapılan ihracat Son 24 aaat zarfında Hmanırrn7dan rncbı memlekcMlere ih.ac ed.len malların v»ktmu 131 bin llra k'.ijn'r Bu arada Almanvava ver fntıgı Fran sava İç fırdık. tngıltereve sıınser ve Rühagı. tsviçreye barsak ve iç fındık Arahistana sıpara Yunnn>«tana yumurta vr * " e n^lık Ihrac edMTiştîr Ekmeklerin kiln ile sadlması incekni\or Ekmeklerin kılo ile «ıtılması tetkik Tetklkler mü«bet netice verriıgi takdtro». kilo İle sa'ılacak ekm^kler ambaİHİ îrArUirM* ç^K^ 1' • • ,. KininU Çaırılicayı Güzellrçtirme Cemi.vetinin kongresi Çaml'cayı Gıl?e!'pştİTno Cem ve'Irin vı'l k k'ırgresı 10 !0 195J tarıhınde vapılamktır Hn7ir! n^n 53 n^cdplık mar pfoer^mı da o pun kongrc umumj hevefne sunulacaktır. ' nln nerede oldtığu sorulmuftu. Hakıkaten 9 rusaru 10 nisana baglayan gece Piero'nun artıst Alıda Valh ile bırlikte Amalfı'de olduğu tesbit edildi. Fakat, hâkim Sepe'nin reulıgi altmda tahkıkatm diger saihalan üzerinde çalışmakta olan sekiz eksperden müteşekkıl heyet, Wılma Montesi'nin 9 nisanı 10 nısana bağlayan gece değil de 10 nisanı 11 nisana bağlayan gece öldügünü ilân edince vaziyet değışti. Piero Piccioni artıst Alıda Valli ı!e Sorrente'ye kadar gittiğini, Alida Valli'nin oradan Kapriye g«çti£irr. kendısinin de Romaya babasmın evine döndüğüiıü anlatmışü. Eksperler raporunda, Wı'.ma Montesı'nin öldüğü gece dıve zikredı'en 10/11 nisan gecesi Piccioni oVemek kl Roma'da, vak'a mahalline gayet yakm bir verde bulumryordu. Plero Piccioni, Montesi SldüSfi nrada orada bulunamryacaguu |u sekilde anlatmışü: t Amalfî'de Alida Vaüi He beraberken hastalandım, fiddetli bir anjin vardı. Koma'ya babamın evine dönünce <*STTI»1 vattBıı ve 13 nfsana kaadr da yataktan aynlmadım > Bu lddlasmı destriclemek Jçtn de Piero Piecionl. Amalfi'de b«r doktordan anjinl ile alikah olarak alHıftı receteyl fler! «flrmüştftr. Piero Picdonl*nb» kendinl temlre cikarmak için davand'ği bfltfln delil de Fakat randevucu kadın neler iste bu reçetedir divoriar, bunun anlatmıştı? Bu nokta hâla aydın son derece »ytf oldugtmu da flâve lanmış değıldir. Hâkım Sepe, bu hususta hıç bır haberin sızmasına *** ımkân vermemiştir. Hâkim Sepe. valmz bu me«e1e fle *** alakalı mal'>T'atı eld» etmek tcin Herkes, hâkıro Sepe'nin odasına • i »rtist AHda Valli'vi «etirmis*i? n şimdi kım getırıleosk dıye bırbırı Havır. Ort»d». ToTTesl »dında V>İT ne sual sorarken tanınmış Ttalyan bırafından ablmif Wd;a artistl Ahds Valli ortay» çıktı. Hatırlarda olduğu gıbi, AnnaNehatî jağ fiatlan Maria taraf:ndan Wilma Mnrtesi'İnşilteretîe çocuk hastanelerinden bir gorünüs yükselmijccek nin 6'ÜTÜ ile doği'udan doğruvi Bpledıveien bıHır'M'^iıe |^e ı r t s i 8İ?''alı olmakla ith?n edılen e;ki Bııeiirt deni'ehihr kı. Tr.t;iltered?l:i | oder. \.z ımslâttnnplermm mıanıele verg'tübeıkuloz nısbeti dün\<ının en çok İngılteıe Srjlık Bak?nlığının vaj D l 5 Bakanı Picc.onı'nin cğlu Pıero «iine taN kılinjicstı **ı vuT^en vaîjuıfesı: I Piccioni hsclise acc";i artıst Alıda düsın bel<ı haslı eıda nadde\er'n<i«ı eünes soren. m?den komuıü dumanı olmıvan me'^1 kctleıiie mu | 1 Butun hastane vc muteh^ıs j Valh ile beraber bulunduğunu bıl b'rmi te<kıı eden netoatl yag fiat\annin vuk<*lec*{1 yo'unda ban fXBtkayese edümıveeek derecede sıfır^ j >ıs hızmetleıını mılli bır esas da c'.ıımısti. yak!B<stın'mıştır. I h.lıne almak, Pioro Pifcıoni evvelâ Miîano'da Kıırakhkla Müradele Serçfci oldu'/unu anİRtmıştı. Fakat sonraKısaca hulâsa edersck. İnc'l'cre j 2 Akıl saâhgım korumak, ş uzatıldı 3 Akıl ve vücud sağlığı uğ dan Ali Val'ı ile AmaiıV'i; bulun19 uncu asım ortasındin b'.rincı Berofiunda Çehtr ga'erisinde ünesco dünya harbinin sonuna kadar ce \ ııında hastalıklar n tehısı. teda duçunu itiraf etmişti. Bırıncı ifa IstsnOul Burosu tsrafından »cılmn olan miyttekı sağlemın hpsta olmaması, ,vısı ve koruvıcu me\zuları uze drde n?ıi°n va'an söyledıei kendı «Kurakhkla Mocjıdele» sergısi 1« ekırot kadar uza*ılmıçtır hasta olanın kurtarılmasına aıd ge rınde araştırmak, «ırdpn soruîunca da «Artisti müşS»rg! her r ı i saat 10 ila 19 arssında 4 Halk sağiığı lâboratuarlsıı, kul duıuma sokmak istemedim» reken herşevi yapmış, vo'una koyVe: muş'ur Bunrian sonra tlmi ar«£tırcevbmı vermişti. Temizlik İsleri Müdürü Belediye Temızlik IS'CTI Mudııru Fsnık malara hız verılmıştır Buntın ne5 Kan bankalan kurmak. Fakat mesele bununla aydınlanticesi olarak bır çck venı ı'cclar Gelecek yazımızda İn2iltere<?e mıs olmııvordu Çünkü. bidavctte Canıtere bir ay lan Tenlmis v« T«mlrlik Iîleri kesfeclılmış kan naklı b'iıncı ^1^ın^ ha=tfne, hasta yataSı hekım. hem V>*ilma Montesi'nin 9 nisanı 10 ni «JMmirtlr MOduıiuğune Or. Cavıd taytn üniversite ve bvmlann s?na bpglavan Keos öldücü zannealınmıs. zuhrevî hast.ilıkların kon sire, ebe Faruk Cnıtez. IzJn sona erlnee ba|k» blr varifeve p t ' n ' » » W r . trol ve tedavıleıı gelıstırılmı«tır çalışma şekıllerinı incclevece*im. dılmlşti ve o sırada Piern l Eiektrik tdaresine 4ön kömür feMi T tdare>nn'»ı <J«K>\»rıt>4» Hcl haberl endi?» kimur kalj ğı avandırmııtır. IHui E. T T Genel M\ldürlutür»e mürarast tedbırier hakkında malömat iıtetTik. SjUhivetll bir trt su ! « h s t ı vwt11: • BiTnlrdeki kl»nur henüı depoiarın dSbin* lnmemiıür Tarentnimfze gore İki Köniük'eo fazia T 5*'*" * **ka khmöranO bcn.ronaW.dr. i»ha gele«kttr. Yarm sab»h v« aktun ümanıraıra kom y ü i l ö İki fUep Öbur gün depolarımırd» (SS00) ton Vaisühiikimlz 400 ton o?du£anı g6re. tcpUnacak mikt>rla bir mü<Met tdart «debiltcsjtiz Bu muddetm bitamından 6nce de durumun norm»l« d6nec«#:nl tshmm edivonj? » «fl MHUK1YET» in Tefrikası: 3 5 GİRDI ¥az»n PERİHAN ZORLU Hayır! Çünkü »dam tek kelime «oylıyebjlıyor. Ltylâyı karşısındd gbrur ce canı dıjebılır' Sen yaptın! d.yebihr H»vır, drmıvot' Sor «czltri nt oluyor? «Giil!» diyor. Kızını istiyor, bu tabii Dunyada e i etık sevdi^i insan. Fakst en son bir sey sövlerrıek i«tivor <>K ..« diyor. Her haKle gene avukatım istivot Ama bu Avnur isminin de ba''trgıcı ol rra? mı? O gün Aynuu* Sade^riin Bevın arasında ne gpçti? Tam bilıvor muyuz? Hayır. Gü ne H'vor Ben hevecan içinde mucevhprlerirt otava çıkmasıru bekliyordum. Bsbnm. annemin odasıprla U7un muddet kaldı Nihsvet beni enğırHı Y»nma gıdifim z«m«n şa^ırdım Miıthi^ hiddetli idi. Babam sinirli bir adamdır, ama bu halini hiç pö'merriçtim Avnumn alnı, sol göriinün ttsttl ti^tnlş. berelenmişti Ben! g5rtinee b»bâm «GiiV» dedl. «Mfleevb?rler çahnmı? Arrı^nin her «»m«n taktıklsn dııruvor Fekst *n möhim iic parcs vok'n AvniK da banır «Bshnn berd»n şüph»leniyor» dedt Babam da kufür etmeğe baş'.adı ve Aynuru odasınrian kovdu. Bana da bıraz yalnız kalıp du^iınmek ıstpdığıni söyledı Babamı yalnız bıraktık .. Ben çok uzülmüştüm. Aynurun haline de acımıştım. Aynurun böyle bir şey yapmıyacağına emindim. Bunu ken disine de söyledim. Odama çekildim, fakat içim rahat etmedl. Babmın halini hiç begenmemiştim Yüzü mosmordu Yalnız kaîmak istemesine rağmen dayanamadım, odasma gittım. Kendini kaybetmisti.» Savcr İşte dedi. Gülün bildikleri bu kadar. Tahmınleri beni aIâkadar etmez... Aynur, Sadeddin Bevle valmzken ne konustıı' Sadeddin Bey Ahmedi de, Hüseyni de uz^klaştırmış.. «Çabuk Aynuru cağırın' Asağıya inin. ben zile basmadan da odama yanasrnayın!» demiş Nicin? Ve ancak yanm saat «onra Gülü çasırmış Bu müddet zarfmda AynurU ne konuşmuş? Avnur Mucevherleri sen çaldın!» r !edi di\o: O da 'Ben çalmadım!» iş. Adam tekrar «Sen çaldın!» iî. Bu yınm saat sürer mi? <(İnk*r etm*. Söyle!» dıye de başına vurmuş. Kadına «Neden senden ;upht etti» denilınce dt uBilmem» diyor... Tutmuyor, aksıyor. Neden hırsmn AJTIUT olduğuna o kadar emindi? Bütün köşk halkı Aynuru çok namuslu, dürst, dünyadan elini, eteğini çekmiş olarak biliyor. adeddin Beyın bildiği ne ıdi? Yoksa adamın maıide Aynurla bir geçmişl mi var? Yirrni sene yainız yasamış, karısınm matemini tutmuş. İyi ama ne de olsa güçlü. kuvvetlı, canavar gibi bir erkekmiş. Ajtıur da genc ve güzel.. Sen ne dersin Azmi Bey? Komiser çenesini kaydı: o Evvelâ Husejin, şimdi dt Sadeddin Bey, Aynuru epey başgöz ettınız .. Ama neden olmasın, ıkisi de olabilir n Biraz düşündükten sonra da acele ilave etti: «Karışık 1?, blrader, |u kadını biraz sıkıjtıralım!» Ben de aynı şeyi düşflnüyorum.. Aynuru soyletmek lazım! Nasıl olsa soyletmz! Pek kolay d«iü ama, btlkı bu yolunu buluru». Sa\cı ıje Hor.i.er koşxe K ılıp Aynuru sıkıştırmağa karar veı mışler hattâ kapıya doğru VJIUmüsleıdi. MEsanın üstunde dursn telefon çalmağa başladı Savcı bteksiz bir hareket'e geri dönüp telefonu açh. ahizeyi kul ğına götürüp isteksiz bir: "Allo» derlı ..Evet, ben savcı Şevket Ne o' Kalbi vardı, değü mı? Ya' Demek şüphelı! Sızce boğulmu? mu? Sakın bir şeye dokunulmasın' Oday kapayın. Derhal gehyonız!» Ahizeyi kapadı. Kbmisere ddnerek: Aynur! dedi. Vay! .. Oldürülmüş,, ha? Evet! Demek biliyordu? Tabiî' Kim? Sizce hâlâ Leylâ değil mi? Bilmiyorum . Bu kadn o göz lerle böyle eanavar obbilır mi? Çabuk gidelim! Komiser omuzlarını silkerek tek rar kapiya doğru yürüdü ve: Nasıl olsa geç kaldık, dedi *** Sade lâciverd keten elbisesi içinJe daha ıncelmiş. süzülmü;, makyajsız Leylâ, bir«z «ilinmiş pastel bir tabloya ben^iyordu. Yeşı! gbzleri daha çekik içleri de her zamankinden daha nemli gorünüyordu. Savcının uzattığı sigaı«yı ağrın* zMurürken elı tıtriynıdu. Halijidt bujıdafi ba&ka en '^y»V bir hejı.can eseri yoktu Sıg=rasından ını tablava bıraktı. bir nefes çekt^kten sonra gdzlerını Savcı birden: savcıya dikerek: Kocanızı öldürenin kim ol Buyrun, dedi Ne soracaktınız? Huğunu biliyorsunuz, değil mi? Aynurun olumü hakkında ne dedi. biliyorsunuz? Leylâ birden flstune bir kova Hıç bir şey! soğuk su dökmüşler gibi ürpe.di, Doktclar bunun da bir ci dıkildi Sadece: n=yet o'.dusunu söylu>oxlar. Hayır. dedi. Evet. Oyle imıg. Leylâ Hanım. s5ylernenİ2 slzin Siz ne îersinrz? için çok hayırh olur. Ben Ben ne diyebilirim, ak Belki .. Ama emin olun billım alrr.ıyor. miyorum! Aynur, yatak odasının penee Kimden tüpht tdiyorsunuı? relerıni daima kaparmış, değil mi? Kimseden. Evet öyle yapardı dnneder Sizin şüphe altmda oîduğunusem Zannedersem değil, kapardı zu. Bütün delillerin slzin aleyhimuhakkak Sinirli idi. Açık pencere nizde olduğunu biliyor musunuz? ile uvuvamazdı. Evet! Neden? Bunu sİ2* kim sByledl? Söyledim ya, slnlrll 1J1 AMI Avukaüm. Arukatınıı Ekrem Bey değil sebebıni pek bilmiyorum. Belki eskiden kalma bir evham, bir %ey mi? Niçin Ekrem Beyl tercih ettlgirecek veya bir fırtına çıkıp ü niz? Bu pek tabi! değil mi? Senejüyecek diye korkardı. Her ne Ue mühim olan Aynur lerdenberi kocamın avukatı, aile muhakkak penceresini kapı> j.du dostumuz! Hakkmız var. Blr şey sByleHalbuki onu ölü bulduklan sib ıh, memenizi de size o mu tenbih etti? yani bu sabah pencere açıktı. Hayır, bilâkls. Fakat ben bir Yani pencereden biri mi girdi demek lstiyorsunuı? Buna ürkan şey bilmiyorum. Çok müteessirim, fakat böyleyok! Hayır boyle blr sey demek is giderst tizi tevkif ttmek mecbutemiyomm Buna imkân olst d; riyetinde kalacağıı. Komise:, savcıyı hiyretle dinllmana yok. Çımkü Aynuru köjkün yordu: «Birden fkirini mi değişıçınrien birı dldürdü. Ürdı, ne oldu?» diyt dusıındü. Kim? Lc>lâ hıç «eainl çıkarmıdac olLeyll bftıbfitua urardı. Slgaıa du£u yerd» eturuyordu. Savcı kapıya doğru yürüdü, po Bu ufak flört nasıl oldu? Vlise Feridunu çağırmasım sövledi vey de olsa kayinvalidenizle, daha Feridun !/i girdıği zaman hiç nisanh iken! Leylâya bjkmadı O da ssnki yeni Genc adam âdeta nefretle Leybir gelen yokmuş gibi lâkayd kal lâya baktı. O da gözlerini kırprradı. dan ona bakıyordu. Savcı, penc adama yer göstedikSavcımn yüzünden. bir an memten sonra birden karşısma dıkile nun oHuğu anlaşıldı. Sonra sert rek: bir eesle: Maalesef ikinci bir cinayet ol Cpvab verin! dedi. du. Artık çok sıkı hareket etmeGenc scam hiddetle, â^eta bamiz lâz'm Ce\ablarınızı buna eore verin. Zira şüpheiendiğımiz kıın ğırarak cevsb verdi. seyi bfşka bir felâkete sebebıyet Ley'fi Hsnım f'izel bır kavermemek için derbal tevkif ede dındı G'izel ve tatmın olur.maceğiz! Yani .. Bu ya siz veya Leylâ mış bir k?dın! Her erkfği * % " k Hamm olacak' dedi. edebilecel< hBİleri vardı. Ben r.t Komiser içinden bir hoppala ge evliva ckîilim .. çiıdi. Aranızda hiç bir şey geçmedi Feridun yerinden fırlpdı Küstah T1İ? bir hallt savcının karsısına diki Hemen geçmedi denilecek kalerek: Beni nasıl tevkif edersiniz, dar ehfmr>':vetsiz çeyler. E .. Peki Hüseynin duvdufu dedi. Aleyhımde hiç bir delîlin ? mükfiİTnc? yok ki! Neden ben Sadeddin Beyı öldürmüş oİByım'. Şu Lejlâ Hanıır» iUnı<ı;k t* LeylS Hanımı seivorHunuı? f4ınız, rıesıl zengin ol cağını *or Hayır. böyle bir şey yoktu! Nasıl yoktu. bunu hekes b; j rivı&unuz, eğer r*>rein olurs» orıınliyor. Nışanlınıza vanncaya kada! la cN'ıençceğinizi vaadettiğin'z MÜ Ben LeylS Hanımı sevmiyor tâ'eme. dum! Feridun bir an duraladı. Sonr» Demek sevmiyordunuı? gene hiddetle: Ley'.â gavriihtıyarî gözlerini kal Fjkat siz bun!an bana dara» dırdı. Feridıma bakmağa baçladı. ev\e' de scrnri'îtunuz. dedi. Aranızda hıç bir sev yok muy Olprıilir. Btlki unutmuşura. du dcmek istıv"i.~un«z? I u'JkD su cevab verin. Ufak bir üoıt. Fazla bir |ey (Arkası TsaO yoktu. I