Katalog

flcf CUMHUBÎYET 30 Eylul 1954 LflNDRA FAB1AN Çevıren: HAT1CE VILDAN Üç serseri tipi Caketleri muayene ederken, polis ] re hiç bir kız kabul edilm!} dememuru bır küfür savurdu,, elini ğildir. ağzına götürdü. Caketin soğ ko | Çoğu ahvalde, analar babalar hıç luna düğmelerin biraz yukarısma bir şeyın farkmda değildirler. Buneelmek üzere, on, on iki tane olta dan dalavı da her zaman muahaze fsnesi dikilmisti, bunlardan biri j edilemezler. Daha yakm zamanlara memurun eline batmıştı. Caketin , kadar itaatli, cana vakın bır çocuk j olan ojullanıun, bır kaç ay ıçınde, £hıbi hain hain gülümsedi. '«dasmd, lobut kama Amenk.n Enspektör anlatü: Bunları kuılarnyoriar da, bi muştas gıbı tehlıkelı sılahıar sakliyor musunuz, Bob? Daha geçen ı layan, ahlâksız yalanc, b,r mahleZ H0xton hastanesine bir kız luk taiine gcld.gın, nereden tah =haberleri Yakınşark ormancılık kongresi Yolculara A taksi ve hamal bulunacak Son günl«rd« tstanbulda multociler sanat münekkidiari mikrobiyoloji Ormancılık poliükaaı semineri laminde YakınŞark m«mleketleri arası kongreleri toplanmıstır. Memleketimizde milletlerarttsı ilmi kongrelerin toplanmağa ba|laması birçok noktalardan çok sevinilecek hâdiselerdendir. Harbden sonra nizamı bozulmu» dünyaya yeni bir veçh« vermek gayretil* Amerikahlar Birleşmij Mılletler kanalıle her memlekete, bu arada YakmŞark mületlerint de ilmi, teknik, mall yardım yapmaktadır. Merkezi Romada olan ve isminin ilk harfleri ile anılan F. A. O. yani gıda vc ziraat teşekkülü de bu memleketlerdekt geri ciraat sistemini asri ieviyeye ulajtırmak, topraktan çeşidli v» fazla mahsul kaldırarak halkın yafama feviyesini yükseltmek için çalışmaktadır. Bu gayeye vasıl olabilmek için bu bolge hükumetlerile sıkı temas temin •derek Amerikaya tahsilt gencler gönderilmekte, memlekett» mütehassıslar çalıştınlmakta v« milletleri birbirine tanıtmak ve illm tekniğinin icablannı görüşmek üzere konpreler toplatılmakfadır. Eylulün 15 23 giinlerinde lstanbulda (Ormancılık politikaaı semineri) ismile milletlerarası blr kongre, hükumetimizle mutabık kalınarak, İstanbulda toplanmıştır. Amerikalılann bu cömerd v« msan! hareketlerine ne kadar teşekkür edilse yerinde bir hareket olur. Kongrede bu teşekkülün memleketimizde Kızıleahamam ormanlannda (Araştırma laboratuan) teslsıle başma lsviçrell bir mütehaasıs getirmesi ve toplanan kongre vesilesile ormancılık ilmlne aid en son kesiflerin ısığı alünd^ OrtaŞark memleketleri ormancılığı tetkik v« ormancılık polltikasına veçhe vermege çalısmaga vesile olmak memleketimte için çok kıymetli bir hâdise telâkki edilmege değer. z t R A t B A H • S L E R .1. 1 ABAHTAN ABAHA... Ahmed Mithaf Efendiye dair hatıralar SUREYYA Yazan: OZEK Vapurlardan çıknn yolculann gerek hamal, gerek taksi bulmakta zorluğa maruz kaldıklannı bizzat müşahede edc«r. ve aynı zamanda bu rnevzuda mütesddid $ikftyetlere muhatab olan Vali Prof. Gîo'kay, dün fişleri bulunduğunu, sabah Vüâyette ileilileri bir topbir havdul* bir~süt"ba!kü1hanbeyi muhitmin argosunu ko lantıya çaşırmıştır. dövüşte eaketinin ko 1 mıştuklarmı, kadınlardan ve kolay Toplactıda Belediye Reis muavini, h, ile k1Zı bir itmis,'bu orta yaras. \ Pfra karanmadan başka lâf etme Emniyet Müdiirü v« muavinleri, . ı ı dıklermi nereden keşfetsınier? Bu Trafik Müdiirü, Denizcilik Bankası, 6yle açı mış . j,,r,, nk günün genc mücrimi, bizim eski Şoförler ve Harnallar Cemlyetleri 6 Bırinci kattakı kalem odasına ÇIK » den bildiğimiz alâmetlerden tanın temsilcilerl haz:r buhınmu|lardır. tım. Adi Deborah olan kız, orada, mıyor. Alkol içmiyor, süt barlarıVali. kendish.e yapılan jikâyetayak ayak üstüne atmıs, bir san na veya çayhanelere devam etmeği leri ortaya koyarak Haydarpaşada, dalyede oturuyor, Ueri geri salla tercih ediyor. Galsta ve Tophane nhtımlannda nıyordu. Kadın polis memurlan oDürüst ve normal genclerin gi ve Şehir Hatlan vapurlannm y«nun esyanm muayene etmekle mej j kıyafeti arasmdaki naştığı iskelelerde hamal bulunduguldüler. Beborah'ya daha yakın ! • * daha da tomiz ve itinalı gi rulması, yolculara derhal taksi te> fark, dan baktnn. Yüzüne sürdüğü bo yinmesinden ibarettir. Zenci çalgı min edilmesl hususunda H?ililere yalar, kat kat çenesine birikmişti. cılardan takiid edilen zazu stili ve direktif vermi$tlr. Adı geçen yerlerAyak bileğinden bağlı kundura'an West End'de kökleşemiyen Ed de geceleri gelen vapurlardan çıkavardı, kırmızı cilânın altmdan tır ward usulü giyinme, modası geç cak yoleulann hamal re taksi Ihtlyaç naklannın kdri gözüküyordu. Ka miş seylerdir. Bugünün genc gangs annm karşılanması lçln d« gerekli rakolun çiy •ydTnlığı. teninin sıh teri ekseriya çok dürüst bir muhite iedbirler alınacaktır. hatsiz renginl belli ediyordu. Diş mensubdur. Hattâ bir çoklan gayet Bu arada harnallann kiyafetleri leri nfkotinden sapsan idi. itinalı terbiye görmüştür. Örgü AsaŞıkı deiikanlılarla o, halis kravat takarlar, koyu renk kostüm, yeknasak olacak ücret tarifeleri ye niden gözden geçlrilecektir. tlgllileT mı.hlis üç genc serseri tipi idi. fantezi yelek giyerler, kunduralan Londrada her hafta yflz kadar kalın tabanlıdır, Meksika eğerle 15 gün sonra bu lslerin e»asU v» genc mücrimin tevkif edilmekt* ol rinde oldugu gibi renkll deriden kat't bir sekilde halledUeceginl bildirmiîlerdir. duğunu lstatlstikler gostermekte süsleri rardır. 15 gün sonra gerekli yerlerd* bldir. Bunlar, dokuz milyon nüfuslu Bu çocuklar, nazarlannda kendibu şehrrde lşlenen bfltün cürüm lerine ehemmiyet verdiren sflâhlar rer ekip bulundurulacak, Emniyet lerin tara yansından sorumludur tasırlar. Kötü niyetli on, on iki Müdflrlüğünee daimf polij noktalar. Scotland Yard'm grafiklerinde, , baldın çıplağın, Oç dört yetiskin lan lhdas edilecektir. Bu turetle ,. devamL kontrollar da ytpılacaktır. on beş yuşındakl suçlular 5"*)*1 ' insanı korkutmaaı mümkün olbütün Stekilerden yüksektedir. I d u g u n u b i U r l e r ; m e ğ e r k l b u Gözönune bir hırnz fetirildiftl r* j buyüjje,. m e «lek icabı, haydudlar«Tanu» yapuru dun rurtstlk man, cokluk, otuz, otuz beş yasın ) a uğrasmağa ahtık olsunlar. •cferfae çıktı da bir adam tasannır «dillr. Hal«Tanu» »apuru dun Mât 14 t«, Oatı bukl, istatistikler. hırsınn, ekseri lâzlar, el birliğile, kalabalıkta bir tedler Sendlkaıı Yapı Kooperatiflnin yetle on beş yaşmda bir çocuk ol kepazelik yaptıklan raman, çala tertib ettlgl tıuiıtlk «cfer* 297 yolcu duŞu hakikatlni msalesef ortaym tekme savuşturulurdu. Bugün, her üt hareket •tmlştir. Oeral tulr*. C«kc\maktadır. Hırsızhk vak'alannın vatandas, korkunç sekilde silahlı novı re Ijpanyanın belll ba|lı lık«l*Urln« atraracak v» IS ektmd» llmuııdörtte biri. on dört, on beş ymşında bir düzüne ç , çete efradile her zaman mııa donecektlr. «Tarıus> lle güzelllk çocuklaT tarafından l?leniyor. O karşılaşabilir. müsabakasınd* d«ree« ılan dört güzel ç bl h l b t biri o y o b s çete]erinin, gunırlanna ler d« gltmlftir. tomobil hırsızlannm beçte biri çore kadar dokunulacak olsa öç alSlnemacılann ram talebieri cuktur. ç k hususunda »on derec* aıimli tetkik ediKjor Bu çocuklar tek başlarma deÇil, j mak h Slnemacıların zam talebl tttklk KJ11p*p halinde cürüm işlemektedir ] davranmalan oldukça manidardır. mektedlr. Fakat Da!ml Komisyonun er Bu çetelerin bazılannın yüz Çok alıngandırlar. Tıpkı kocasmın zam Unıftarı olmadıgı bHdlrülyor. dcn fazla efradı vardır. Daha az . başansı sayesinde sahib olduğu nü thtikân Tetkik Komisyonunun k'labalık düzünelerle başka çet<> j fuzu müdrik bir yeni zengin kale He mevcuddur. Çetelerin f l l faall nsı gibi, k kararlan l ib kuvvetlerine güvenirier. yet bölgeleri, lcki yasaSı ısmaTiinSize hakikl hayattan alınma blr Vllâyett» toplanan lhtlkân tetklk kod* Şikagoda görüldüğü kadar in ömek vereceğim. Gazeteler bun mlsyonu. beş dosyayı lncelfmtjtlr. titi doıyact» lhükâr mevıuu (Oren koml». ce^en inceye taksim edümistir. Bir dan hiç bahsetmemişlerdir. sihlblerl hakkında Uklbat Londrada, Ted isimll bir adam yon. dosya karar vMTnljtlr. kaldınm uzerindeki süt b«n bir açılmasınjı vardı, eski muvazzai askerdi. çeteye. karşısmdakl meyva suyu Yuffoslav halıkçılık heyetl küçük kahveye bir Ypbs b?n. başka bir çeteve aid bölgeve Tuzlada tetkikler yaptı îvam ed*iyordu. Zabıta, bu clahil bulunabilir. Bir çetenin efBlo» balık avlama gemlsile Jfhrlmirrfı, öteki çetenin bölgeslneteca çete efradını uzaklaştırmasını Ted'e » ftwt>ıİCTlnl bildlrdiglmlt oıT M ki= vüz ederse, dört beş araba dolusu """'yc BIU, rareaı ıea Kendine ve şiden ibaret Yugaslav balıkçıhk ijyetl po^is meTnurunun müdabalesinl ge pazılanna güvendiği lçin bu tav dun Karndenize hareketten «arfınazar : «iyey» aldınş etmedi. Hem, bu ço ed*rek Tuzlaya gldlp tetkiklerdt bulunr€V» ren bir dövuş çıkablllr. Her çetenin (fare) denilen kadm cuklann hallnden anladıguıa eminEt ve bahk kurumu misaflr heyet lan vard:r. Bunlar. düzeünlü allık dl. Bana: tertflne b!r palamut avı tatblkatı ter Bir devr» geçiriyorlar, Mr. tlb etmlstir. Heyet balık avını müteakıb h on uç flâ on yedi yaşlannda. bir o&^Ti çocuklar çetesine mensub Tabian, diyordu. Bu halleri kal Karadenizde bir tetkik gezlsl yapacak olmanın cazibeslne kapılmış kız maz, sonra sonra düzelir. Bir nevi ve pelecek ayın :!k gıinlerinde JnemKızıl Derili ve kovboy oyunu oy leketin» riönecektlr. ÇoŞunda, b^caklanna nuyorlar. Bıçaklarla oynamak hoj Hiikiimsiiz kalan Ithal taieblerfaıe kollınna, bıcakla kazılmış, erkek lartna gidiyor. eid teminatlann iadesi eslprinin markalan rardır. (Arkası Tar) Dı« tlcaret rejtmlne dalr tallmatnameBu çetelerden birine girmek. nln muvakkat maddest gereğlnce hüWert End'ln kibar kulüblerin^en kümsıiz kalan ithal taleblerlne ald nakdl birine glrmek kadar Buçtur. Fakat Ahnan sttnayldleri gitti teminatlann l.idesl Merkez Bankasınm bir kere de eirildimiydi, çıkmak EmlSk Btnkaaının dıvetllıi olarak bir Ankara. İstanbul. Izmir ve Mersln şuhemaddeten Imkansizdır, mefter kl ıs müddettenberi meraleketlmlzd* temas lerlnce bır sıra dihilinde yapılacaktevdl lihhaneden veya hapisaneden ce lar yapan Almnn sanayicilerinden mü tır. Hak s.Thibled teminatlarını Dlger gore alacaklardır. tejekkil heyet dün uçakla »ehrlmlzden tarihl sırasına muracaat \uku buldukcilsin. Ceteler. Amerikan kolejlesubelerde lse rinde tatbik edilen fkarde?li5e ka ayrılmıstır. ça parslar lnde edilecektlr. bul tSrenl) nl benlmsemişlerdir. Tesblt edllen devrede mOracaat etmlyenlere ald teminatlar mart 1»55 Ceteve drmek lrtiven eocuSwn. bu ayında iade olunacaktır. •fooluiuja mensub olmaŞa lâvık fıtrt ahlaksızhSa sahib buiundufcuBL(it>NKt) IIAVA ru i^rat etmesi iein, hırsızlık etmeMeteoroloJI Istasronundan îi, döviişTnesl, bir araba çalmak ögrencrıâımlze gore. dün fehrimizde yahud bir polis menuınına tas at i hava hafif bulutlu geçmij ve denlz mak ?ibl bir hareketi kabul etmesi | ı.stu sabahleyin ıis tabakajlle kapşarttır. Kızlara gelince, onlann eel.nnmıştır. çirerekleri imtihan, çetp rei'lennin Bugün havs jartiarında büyük bir deKi^khk olnnyaoV*. yalnız sıraklık sadizm veya sehvet duşkvnlü?i5 d?dereeeîi biraz ytikselerektir. recelerire göre degişir Fakat beDun azaml sıcuklık zald 25. ssgart nim blldiŞime göre, (bov) kelimezaid 14 santigrad derece olarak kayFinin ter«ine vaTilmasile vflcude dedilmiştir. gelmis (yobi tebir edi'en bu oeteîere. iffet! adamakılh kirlenmedikEYLÛL 30 SEFER 2 SAYFtYE ve ŞEHİR HAYATINI m zun zaman tahribata maruz kalmı», Belgrad ormanınd* ormanaîık fenninin en yeni tatbikab ile yeniden bir orman yetistirilmekt* olduğunu göaterebilmek Mvlyesin* yükseldigimizden bu toplantılardao büyük bir zevk duyuyoruı Milletleraraaı toplanb ijleri bizde pek yeni oldugundan eakl ormancı, orman v» ağaç sevgisl tasıyanlara kongreyi müjdelemekt», isittirmektcdirlar. Ormancılık polltikası temineri toplantılan ilmi ve memleketimiz için çok faydah olmustur. Bağdad Kıbnstan v» Fao'dan gelen orman mütehasssılan ormancıbğın en aert mevzulan üzerinde münakaşalar eünişler v» fakülte profesörlerimiı, ormancılanmıı bu münakasalara bilgi II» istirak etmişlerdir. Ormancılığm a smdan r sin* kadar her mevzu üzerinde görüşülmüştür. Hattâ baa meselelerin aksam geç vakitlere kadar münaka?a»ı devam etmiştir. Umumt efkân alâkadar edecek noktalar üzerinde mutalealanmı diğer yazılara bırakarak bugün umuml manzarayı arza çalısacağıra. Mütehassıslar ormanlann bir memleketin ziraat aıhhat ve ekonomislnde oynadıgı rolün büyüklüğünü ve uzun senelerdenberi pek büyük tahribata maruz kalmıs Orta Şark memleketlerinl bekleyen fe d> e n iyşna and a l UZAK BİR YOLDAN UZUN ZAMANDANBER1. Şimdiye kadar milletîerarası ilim adamlannı memleketimizde konpre akti için davete klmsa cesaret edemerdi. Bugün ormancılann toplandıklan üntverslte salonu gibi bir toplanh yerimiî olması orman fakültesi, laboratuarlan, fldanlık, u lâketler üzerinde durmuslardır. Bir mütehassıs diyor ki: Yakın bir tehlike arzetmiyen hâdiselere göz yummak insanlar için tabiîdir. Yavaa ve daımî bir aeyir takıb eden hâdısat hangl sahada oluna olsun kimseyi ürkUtmez. Orman davas her memlekett* her zaman için günfin taıyıkma dayanılamayıp feda tdilen bir meseledir. Ormanlan lnsan ve hayvan, yangın, haşarat ve hastalık tahribatından korumak davaaı proğramın en basında gelmektedir. Baltasını tallaya sallaya girilip çıkılaa, keçi türüleri otlatılan ormana ormancı lar orman demiyorlar. Ell baltalı lnsarun ayağmı ormandan kesmek, keçi ve hayvan türülerini ormandaki otlaklardan uzaklaşnrmak için YakınŞark memleketleri halkının âdet, din, ekonomik hayatlarile telifi kabil çareleri arıyorlar. Bulduklannı münakaşa ediyorlar. Mesela yangm mevzuunda köylünün jandarma kuvvetile yangın mahalline »evkinln demokratik olup olmadıgı münakaşa mevzuu oldugu gibi Kıbns delegesi muhterem tbrahim Sıtkıdan 945 te tngilizlerin Kıbrısta orman yanguıının ormanlarda çoğalması üzerinde yangın çıkardığından şüphe edtlen vatandasın tevkif ve bir hafta da Köylü psikolojisini gösteren bahükme bağlanması gibi adll tedbir şımdan g«çen bir vak'ayı hatırladım. leri hayretl» isltUk. 1950 senesi ağustoa ayında ben de Çamkoruda bir mevzu üzerind* çalısıyordum. Kızılcahamam Orman Işletmesi bu ormanm çıplak sahalanm tohumdan yetişen fldanlarla teşcir etmis.. Genc fidanlan hayvan, insan zaranndan vikaye maksadile de bir bekçi t«yin etmlş. Bir » • • § gün bu mıntakada çalışırken karşımda beliren bir adamın halinden şüphelendim. Seslenerek kendimi tanıttnn. Yanıma gelen bu adara bu mıntakada bekçi olduğunu, beni tuhaf kıyafetim ve âletlerimle görünce o sıralarda gazetelerin Eskljehlr havallsind* ruhur eden (yamyam) m ormana geldiğtnl ve benim böyle bir adam ylyen olacağımı düşünerek kaçmak veya hakkımdan gelmeğl dtiîündüğünü söylemişti. O lnglltere adaletl ki insan öldürmekten jüpheli birisinl zabıta tevkif edemea, ti ki tam deliUerle cürmü sabit olsun. Ormanlan muhafaza için asırhk adalet maidnesinin ihtiyaca göre dönmesini antidemokratik görmüyor. Silifke sabillerinde orman kalmadığı halde açık havada uzaktan görülen Kıbnsta orman bu sebebden azalmak şöyl* dursun seneden seneye sahatını arttınyor. Kıbns delegelerinın söylediklerl bizim için her noktadan incelenmeğe şayandır. Bu mevzuu aync« ele almak lâzundır. Her ıeyden evrel ormanlan muhafaza altına almak mevzuu üzerinde yapılan bir münakaşa çok ebemmiyetll olmustur. tsviçreli orman mütehassısı Kızıleahamam ortnanlannm Çamkoru mevkimde çam tohumlanndan ftdan yetiştirmek İçin biı tecrübe bölgesi intihab etmif. Bu araziyi bef sıra dikenli tel için* almif. Azadan birisi bu tecrüb* için, mütehassıs, fidanlan insan ve hayvan zaranndan muhafaza için beş gıra dikenli tel ile çevlrmek mecburiyettsde kalmıjtır. Bu tecrübeden alınan neticeler üzerine vâsi 'mikyasta tatbikata g<?çildiei takdfrde orman bölgelerlni de beş, on sıra telörgüye almak mecurlyetl hasil olacağı mânası çıkardı. Şu halde orman muhafaza altında olmadıkça, ormana ellnde balta serbest giriîdikçe, hayvanlar otladıkça ormandan hayır yoktur. hmed Mithat Efendiyl Türk fazeteciliğinin devleri arasında saymak yerinde olur. Acaba kaç muharrir, kaç müretrib, kaç makinist kuvvetinde>Tniş? Genr muharrtr arkadaşlanmızdan Mustaia Baydar, rahmetli tistad hakkında hir k«pb neşretmis. Bundan yarım asır evvel geniş kütlelere hBfif ve orta sıklet mevrular üzerinde okumak zrvkini asıhyan Ahmed Mithatm. bakınız. kaç van şubesine temas ettijnni bildirivor: Gazete, rnraan «vatro, tereüme. tenHd, aür, musllci. din, tarlh. coiraf>'a, febefe, âd&bı muaşeret. pedagojl. n.ltolojl. flryotoji, blyolojl. ekonoml astronoml, aritmetik. askerlik. hokkabazllk... Bnnunla da kalmanuş^ mürettiblik. makinistVik yapmış: Ban muharrir ve teknisyenlerini içki içer ve i=kambil o\iıarken •akalayınca küiâhlan değiştirmiş. Onlar da. agir lâflara dayanamavrp çekmis, pitmi«ler ve herkes «TeTcümann gazetesl artık çıkamaz diye düşünmüş. Ahmed Mithat, gazetesinden ertesi sabah okuvurularını mahrum etmemek istemiş. Zlra rsjbet o kadar ki, halk yolda kencilsini çevlrir: «Aman, romandaki kızı öldürme!» diye yalvanrmış. Bu sevld kırmamalı .. Onun içln östad, g»7etenin bütiin yazılannı yazmıç, dizmis. taühih ermiş. gazetesin] basmıs. Erte>d sabah sokaklar. gen« 'ıTercüman!» diye cın çın ötmüs .. Fakat Ahmed Mithatı fikir ve kol Işcilerittl çileden çıkaran zalim brr patron olarak hayalimde canlandırmağa Ronlüm bir türltt razı olamadıcınd!>n ona dair şu hikâyeci&i de anlatmadatn geçemiyeceğteı: Ahmed Mithat Kendl, yalnız yaman hftr gazeted değil, aynı zamanda muvaffakıyetll btr çlftçi IdL Arazisindeki renr'berlerle beraher kazma kfirek sallamaktaıı levk duvai'iıuş. Onlara, bulanuyacakian vemeklerden arasna ztyafetler tertibler; zarnret halinde de karşılannda bağdas kurar, soğan ekmek yermlş. Bir gün, ameleden blrinm arkadaslanna: EkmeJH kızartırsin, sonra kflle batınrsın. tste buna külbastı derler! dediğinl duymnş. Dereden tepeden lâf açtıktan sonra, onun ömrflnde hiç kfllbastı CÖrmediğinl, yemedieinl S^renlp hetnen o pün hir dana kestfrmlş, caİTS'inlara bol bol külbastı lkram etmlş. • ötilm •»!«•<!r>* rını aydınlaimak iı.iıı balık Tafı >akan hususi lâmbalar kullunırlar. ESKİMOLAR... lçmek ve kuUanmak için senelerce bedava memba «uyu veren şirket Küçükçekmece Altınşehrin nruuı;]Bquauı ns euıı^ JuqLeuı evlere ve arsalara tevzl işi müteahhide ihale edilmiştir. Altınşehir sakinleri su tesisatların dan son derece memnun olmaktadır. Altın Evler tnşaat Kollektif Şirketi, evvelce arsa alan ve son satışlarında yenidpn arsa alacak olan bütün müşterileri ne üç sene müddetle bedava su j verecektir. CJaliba. bu riyaferln hand nokoldujhınu da katiyetle ben ed»Wleceeim. Beykozdnn AkT>ba kövflnden rectikten sonra. Karaknlağa varmadan •*rrel hempn oraokta sola sapılın«si bir daç roîn bıftlar. Tesviyesl ynTMİnı3Tn,S) \frri hüzrü bayır eeçldlerinden çamurlara ve tozlara bnlanarak. vanm jaat kadar eit•IW»n sonrn. ormanlarla ve fundalarla kaph Mr vadîye «rlrerslnh. Ute hnrPM. Ahmed Mithat Efer>*Mn r?ftliklerinden Wri flten "nın 7«man yan metrfik kalrmş. tcinde Armt r?tma Wr iH Vnliibe VKrdır. Csrctecl arkadaslanm»dan hîr. mtt*Viilât lle gatm »lıp =i?insrak Ule lşlermeçe nğ ş K ğ bu ormana, ve tarlalarn pecen sene davet eH'Imijtim. Üstadm çok sevdiji ve Haima zlyafetler cektiği pınar hasında orurmus, yemiş, Içmişrik. Suyu ddden nefîstl. Mahud dana külbastrsının da o çukur nmarda pkirildiğine emlnim. Ahmed Mithat koca gazeteyi tek başma rıkarmakla kalmamış, bu iirra dag başlannda da, kazma kürek elde, toprakhrla pençelesmiş, su ha^larında düşiincelere dalmış; ve duşüncelerinl maddî neticeler bpüne sokmapa çabalamış. BUGÜN ileri memleketlerda elektrik diğer tenvirat va•ıtalarının yerlni aldı. Elektrikten bahsedildiğl ıamın •kla ilk gelen GE dir. 5 Ekim Ahamına kadar bır hesap açhnnn BİR KURA NUMARASI HER 150 LİRAYA Emsalsiz arsala Mezceden t § a 5 c İ < \ 19 27 4.17 GENERALfPELECTRIC •mpulO 601 IŞIK VERlR rAZLA DAVANIR V. E. ] 5 56 12 04 15 23 17.54 ]12.00, 6.09 9 29 12.00 Satışını yakında ilân edeceğiz. 1.31 10.22 İRKÎİCARET BANKASI Hani gelmiyecektin, Turhan? Arkadaşlar, gelmemek arzumu skandal saydılar... Mukavemet edemedim. İnşallah mukavemet edemeyişin sade arkadaşlarının ısrarı yüzündendir. Hayır, Süzl... Kendimi de, seni de aldatmaga kalkışmıyayım... Önu görmek arzumdur. Mukavemet edemedim... İntikam almak istiyorum su kadmdan... Kendi kendine gelln güvey oluyorsun. Hakkın v»n Kendl kendime gelln güvey oluyorum... İntikam alacakmışım! Nenin intikamı? He yapfa ki bu kadın bana?... Çalıstığjm gazeteye aboneymia, yanlarımı okumu^. Beni görmek istedl, ytizüm* bakb. öyl* bir baktı diy* ml İntikam? Kaldı ki o, herkes* flyle Mr bakarmıs. Aynı nuraarayı yaparnus. Her erkeje davetktr bakarnuf. Hakkmda f*k malumat •dindlm, SflzU Senln hesabına bana da m*rak oldu. Ben d* tahkikata glrijtim. V* ögrendlm kt, son derece dürüst bir kadınmif. Aldanıyorsun... HSrtbazmif... Flörtçülflk dürüstlüge mani ml? E, mlnl tabH... Bizim anlayışımıza göre mâni Evet, son derece flörtbazmış... Her yaz Fransava gelişinde bir Afrika hastalığı grbi ortahğı kasıp kavurup giderFa İhtiml benden bir şey istiyor... Eenden ne istiyor?... Kul köle etmek mi istiyor beni? Ben realıst bir adamım... Hayaller peşinde kcşmam... Muhale el uzi'tmam... Sırasında arzularımı, iattâ aşkını dizginlemesini bilirım... Ben, haysiyetime düşkün Dİr adamım... Gururumu hiç bir şeye feda etmem... Aslıhana bile feda etmem... Aramızda dilsiz bir muhavere geçti: «Benden ne istiyorsun?» diye, çıkışarak baknm. O da vuzuhla cevab verdi: «Senden seni istiyorum.» ıSen delisin!» dedim. «Bir şeyi bu kadar istemek delilikse deliyım!» dedi. «Yok, ben senın oyuncağın ol mam!» dedim «Ben kendimle alay ettirmem!» dedim. «Elveda!» dedim. eBeni vehımler içinde yıpratda! San* kul olmıyacağım!» dedim. «Kul olacaksın,» dedi. «Allahaısmarladık öyleyse...ı> Yok, ben hezeyan halindeyim... Af>onkeşe dönmüşüm... Hayır, bu dilsiz muhavere bir vehim... O bana sadece baktı ve ben sebebsiz yere bakışlarımla meydan okudum... Mesele bundan ibaret. Ayakta buhran geçiriyor, ter döküyordum. Bereket o anda sefirin alâkası kapıya çevrildi. İçeriye lâstik uclu bastonuna dayana dayana, yarı nüzüllü bir dip]omat girmişti. Göğsünde alabildığine nişan kordelâları vardı. Kulağına tıktığı işitme âletinin ucundan yeleğinin cebine doğru bir kordon sallanıyordu. Titrek sesıni yükseltti. titrek elini uzattı. Sefir ona yürüyünce, bu ânı fırsat bildim. Suzinin omzunu şiddete sıktım Bana tâbi oldu. Kalktı yerinden . Veda külfetine bile katlanmadnn. Hocama ardona doğru yavaşça iay dım. Süratli adımlarla sahnedeıı uzaklaştım. Ashhan hâlâ beni takib ediyor bakışlarile... Gözlennin kamburum su sırtımda, çarpık sağ omzumda dolaştığını hissediyomm. İstihfafla mı gülüyor ardımdan? Beni bozguna uğratmanuı zaieril* gülüyor ihtimal... Bozguna mı uğramıs sanıyor beni? Lâf ola! Meşgul bile değlldlr benimle... Unutmujtur beni... Suzi çıkışıyor: Bazan ne çekilmeı adam oluyorsun sen... Rastgele bir slşeden kadehimi doldurdum ve diktim. Son damlasına kadar içtıkten sonra farkettim ki cinmis... Cin çarpu... Zaten çarpılmışüm, biisbütün yamrıldım. Ben de Suziye çıkışıyorum: Yapıştın kaldm koltukta... Buııaldım be... Haydi, gidelım buıadan... Ne pldu sana TurhanT ~ Ne olabilir ki ban»t. " ^ keçi gibi durdum: Veda etmeden gitmek! Suzi! dedim. Alângle sıvışırız. Ne var? Programın geri kalan kısmını Suzi!! diye tekrarladım. takib etmiyecek misin?... Haldun Yüzüme hayretle baktı: söyledi: Bu gece operaya davetli Gene ne istiyorsun? slniz... Ben o kadını istiyorum... Hiddetle cevab verdim: Kalabalık Parisin bu tenha me Yerinde kalsın opera... Bojalan kadehimi bir garsonun kân ve zamanuıda kahkahası çınladı: tepsısine bıraktım. E, seninkisi de yani... cMa Gidiyorum ben, istersen gel... man! Je veux la lune» e benziyor... dedim. Evet, gökteki ayı istiyen şıEtüd mevzuunu bırakır mı Suzi? ... Benım gibi elemanı bir da martılmıs çocuklar gibi o kadını ha nerede bulur? Mondaniteyi fe istiyorum... *** da etti... Peşimden geldl... Aşk humman Vestiyere yürürken Haldun pürBulonya ormanındaki Kaskad lotelâş yetişti: Turhan ağabey... Turhan ağa kantası bizim Abdülhak Hâmidibey... Nereye be?... Opeıadan son mizin si'rine bile geçmiştir. Emir ra Montmartre'a gideceğiz... Lâf a Talha Türk gazetecilîri jer^rlne ıamızda, Turhan ağabey, Emirin burada bir aksam ziyafeü verdi. karıaı bitti sanm vallahi... Hep •* Sefaretteki toplantıdaa ü« gfin nl konujtu... An* diyorlar kl Tur sonra... Üç gunfl nefsirai terbiy* rtmekhan ağabey is yokmu» diyorlar... Yakar geçermls diyorlar... Femme 1* geçirdim. Tedavi oldum. Daha fatale'mif... Islağa basma Turhan doğrusu, tedavi oldugumu sanmır.ğabey... Arab ardmda, Turhan }im... Çünkfl otomobllden inlp lokantanuı mermer basamaklarında ;.ğabey... Aslıhanla karıılaştığım anda hajV* gen* pflrtelftı, gittl. Suzi koluma girdi. Ağaclann «1* talıgua gen* nüksetti. Elini 0p*tından geçtik... Nehrin kıyısından cek yerde: cBeni nasıl benliğimden yüruyoruz. Hava almak ihtiyacın uzaklaştırırsın?» der gibi hışımla dayım... Konuşmuyorum... Çünkü yüzüne bektım. Sonra parmaklarıne diyeceğimi bilmiyorum... Suz: nı hafifçe avcumda sıktım. Süratle geçtim yanmdan .. Karde bunun farkmda gibi .. Sormuyor... Beynimde büsbütün bir her şımda koltuklann birinde tekbaşjna oturan Suziyi seçtim ve yanın3 cümerc yaratmaktan çekiniyor. Birdenbir* yol ortasında inadcı Ü5tad hakkında anlaülfrılar ço'ihır: Oazetesine modern Wr makine ectirmi^. Hafiveler. marıheffni anM.vpmarıp =öy)e iıırnal etm'şler: «BugOn «»Te vaHJ. altı «ınk hamalı marifetile v n| t c ^ e d I ? m b f r h a v s a r T1™" ° " ^ i e Ahm^d M'that E'ndının KVİwnud cadrieslndeki TercüK lkik t r7:\ ' ' mstbsasıra taşınnııstır. T.,ıVı " t l n , I T , n^jaran lsbu havan toPU m^tbaa bİT,a = ,n, n d a m ı n a yerleşttn.İp~Pv, A ^ ° ' ; V)th=.t Efe^di" heveti vukl?v, BabıSlide icHna haltade kollavn t,ornhsrdıman ^levecektir.» P" i'rnal gerek sarayda. gerek muşlar bu yüzden. Babıâüde heyecan uyandırmış der Benim öğrendiğim, flortü u ler... zaktan merhaba cinsindenmiş... Onu bilmem ama, jrenc muharrir Şark sultanlarının arabayla geçerken bir yanm nikâhla etraflannı Mustafa Ba^d»rın Ahmed Mithat» y*ni eserini kanştınnca meclub etmeleri kabilinden... Tabütün ömrü o râkid muhitte şamamile masum flörtler... Benim öğrendiğim, kocası mü şılacak bir faüHyetle geçen iistadı hayranlıkla düsiindüm. Muvaffakısamaha edermiş... Benim öğrendiğim, kayinbira yetli havatı. bu hareketli de\nrd« deri zebellâ imiş diye Suzi önümüz bile elrıette heyecan nyandınyor... Cidden bir devmiş. . AzsmetU den jandarma çavuşu afur tafurile geçerek metrdotele emirler veren ciissesile matbııahn bütün şubeleEmlr Zübeyd'i gösterdi. Muhafız rine yetiştikten maada mesleğimiIık vazifesi ommmuş... Yanlıj an ze sı?amayıp ziraate dahi taşan bir AKBANK lama: Yalnız paşalık makammm muhafızlığı değil... Zevce Sultanın ırz muhafızlığı... Bu ikinci sıfatı fahri sekilde benimsemiş,.. Benim öğrendiğim, Süzi... Sizia öğrendiğiniz, Turhan Bey... Seyahatinden avdet etmlfftlr. Bir etek hısırtasının yaklaştıgını duymuşrum. Basunı çevirdim: Ashhan... Seslnizl flk defa duydum, Tur j TL han Bey: «Benim öğrendiğim Sü ; zi...» Sizin öğrenebildiğinizi ben de öğrenebilsem... Gözlerini gözlerime dikmiş, yalvanrcasına bakıyordu. Bense bütün aksiliğimi bakışlarıma koydum. Benim öğrenrl'girr. bavan A«lıhan, siz, Emire ismi altında biı esire imşsiniz. Dr. I, S I N A Y BEYRUT PM (Arkıısı var)