17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHUBÎYFİ 2 Ekim 1954 Ya?an ROBERT FABİAN LONDRÂ GECELEBI 3m Çevlren: HATICE VTLDAN atıcıların b2zan yeni şairlere taş çıkartan ^^, buluşlan var. Tablasındaki kabuklu fmdıklar üzerino dikkati çckmek istiyen hüdayi nâhit bir folklörcu, ava» avaı haykınyordu: « Kınalı da keklik kanadını Bu genc haydudlarm marıfetleri okudueu bir evdp aile hayatı olur sürmüş,.» Fiatları müstakar tutmak üzere haber ve s»öze aldıklan tthlıkeler elde mu? Bunlar niçin polise Vakıâ bu mücessem kâbuslar gitti, Rumelihisanndakl yalının yazı Ve sanki kabuklar bu temastan ettikleri netieelerle hiç de mütena ve:miyorlar? Çünkü, mahkeme, e bir müddet evvel yürürlüğe konan odasında bir gece! Tevfik Fikret fakat giderken bütün medenî memdolayı böyle bir lâtif pembeükte... kâr hadleri karamamesinin tatbi Bey elinde o vakit pek çok okunan sib değıldir. Profesvone] miicrım beveynin, kızlarına nezaret edeleketlerde hastahk diye tedavi oluİri iri hamsilerin tabladaH sîmcnlara benzemez Alelâde bir kül ruediklerini gözdnüne ahp onu bir katı müsbet neticeler vermekle be Lectures Pour tous adh Fransız nan bit hastahğıru aramıza saldılar. şekvarî pınltısını da, vaktile rastraber bazı eksik taraflar gözden mecmuasmı tutuyor, birdenbire bir hîr.bevı. bir yarış sımsarı hiîme liirhhaneye tevdi etme hÜKmiinü Şimdi bütün mahbuslar öğleye ladığım bir balıkçı söyle öğüyortrrde çalısan (tahsildar) her gün verecektir de ondan. Kız. gene KÖ kaçmış değildir. ;ahifesini açıp gösteriyor. Bu sakadar o muzır mahluklan ayıkla du: Kararnamede tüccara tanman hifede hürriyet aşkile vatanmdan kalkms^a boıı kılarla çekiştıöi. tehdidler sa H arkadp=larla düsüp ki daha kolay tahammül ede ne derler?» Fakat komisere sor makla uğraşıyorduk. Bizleri ha« Reis kamçıaü» vur?rak şantaj vaptıâı halde, Dİı devam edecektır, ana baba da, kâr hadleri tashihe muhtac görül uzaklaşmış ve Parise sığınmış ecdular, o çaresini buldu, polislerden mama göndermek için Hüseyin bilecektim galiba. Halen mahalle aıalartnı kaplıiki yumruk savurrmk içın yirmi komşularına kaışı, şimdikinden da müştür. Bilindiği gibi kâr haddi nebi talebenin tavan aralarında Hapse girdiğim zaman cebimde birine tenbih etti. Tıraş olurken Efendinin hüsnüniyeti de kâfi gel yan «derya knzulan» nârası. pamevzuunda bir ithalâtçı, bir top ;eçirdıkleri sefil hayatm resimleri mahcub durumda kalacaklardırbes lira Uter. Fakat on beş yaşında başımın vıcvında bekliyecekti. medi. Israr etmek mânasız olacaktı. "lamutlann klâsik bir tavsifidir. Şiddete siddetle muknbele etmek tancı, bir de perakendeci tanın vardı. İdealist şair odanın loşluğu kalmış olan İki mecidiye yani kırk bir haydud, bir Yobs. çetenin birleş Günün birinde edeb, terbiyeli Nitekim bir gün Yunanistandan \ Teşbihte hiç hata yok: Kıtlık yılkuruş peynir, tahin helvası ve ekmek üzere seçtıği bir umumî bah elbette dot'ru değildir. Yoksa, in maktadır. Fakat taşradaki toptan :çinde bir kat daha los gözüken o bir kalem efendisini getirip içeriye ^e oeykesine oturmak gafleünde sanm, analar, babalar, büyük kar cılar ithal mallarım İstanbul, İzmir oda sakinlerini göstererek dedi kl: meğe inkılâb etmiş, uçmuş git attılar. Bir hafta sonra işittik ki gelmis ve tevkif olunmuş bir çelebi larında bozkırlardald göçebeler namişti. Seni komiser çağınyor, demutlaka bir nargile içmek istiyor sıl koyun sürüleri üzerine titrerse, bul'jnan ihtiyar bir çifti korkutmak deşleHen mürrkkeb gruplar t?ş gibi şehırlerde tüccardan aldıklan «Böyle karanlık geceler geçirmezdiler. Odasına girdiğim zaman seıt evile temas bile edemeden Kasta du. Para kuvvetile bu da oldu. Fa biz de harb devirlerinde. darhk halde onlar kâr haddinden faydala sek aydınlık sabahlara tan ibaret bir zevki tatmin usjrun kilini tavsiye edeceği geliyor. Tâ erişemev« en bir çehre ile beni ayakta tutarak monuya nafyedilecekmiş kat mahbuslann yanına ateş vermek devirierinde hep derya kuzuları~ da zincirler, bıçaklar, demir çu ki, bu haylazları, kafalarının ıçin nam?makta idiler. yiz». Bu güzel sözün henüz yirmi acıkhsı, isim müşabehetile bir bajistemedikleri için nargile>i odarun mıza güveniriz. Ticaret Vekâletl hazırladığı ek yaşını bitinniş gencler üzerinde ju insanca sözleri söyledi: deki kâ natla muhakkak ki karıbu lar kul'anır. tParan kalmamış galiba, yal kasının yerine. Onun işi benim gibi dışma koydular, marpucunu parİstanbullulann bir efsanesl bile kararname ile bu mahzuru önlemiş şimdi ne tesir yapacağmı takdir Teddü çetesi efradı haydudlar, şan çocukca korsan ve kızıi denli adliyede değildi; Idarî tevkif ve ida değil maklığm arasmdan uzattılar. Bu vardır: kâinatlarına. çala sopa iade etsin bulunmaktadır, Yeni karamameye edemiyorum Yalnız şunu biliyorum nız tayın ekmeği yiyorsun C ~Dham meydamnda, bir genc çorî nefiydi. Zavallı terbiyeli kalem göre satışa arzedilen mala tanman ki bu söz beni bir sergüzeşte atıl mi?. Burada sana par« verecek kadar kolayhkla naraileye vasıl o« Palamut harb senelerinda c ı^u, kollarmı sımsıkı tutarak bı ler. ailenden kimse yok mu?ı dedi, efendisi ağlamağa ba;ladı. Ne ya lan palikarya bir de dönüp «Bir bol çıkar!» derler. kâr haddine bir ithalâtçı, biri taş mağa adeta sürükledi. çpkla öldürdükleri zaman, suduÜÇÜNCÜ KISIM tağı, ne çamaşırı vard». Ben hemen cevab verdim: rada bulunan iki toptancı ve bir Tann, çok sıkışan tsrailoğullantavli yok mu oynasak» demez mi? Bir akşam giineş batarken bir 1r, altı ve dokuz ay hapis cezasına Sahtekârlar «Var, fakat onları buraya ça yanuıa yaklaştım. Komisere çıkde perakendeci olmak üzere dört İtalyan gemisile ben de vatanı terçprpıldılar İyi tavır ve hareketten masını söyledim. Onu kolay kolay İşte o vakit ben isyan ettim ve nın gcçtiği ank bozkırlara kudrot Humphrey Pomfret denilen heğırmak, para istemek belki onlaruı doîayı cezaların azaltılması keyfi ifi ilk tanıdığım zaman, henüz po tüccar iştirak ettirilmektedir. Böyle kettim. Öteden beriden edilen hayrına olmaz diye korkuyorum» komiserin yanına çıkarmadılar. derhal kendisine orasınm kahve helvası yağdırmış diye mukarldes olmakla beraber bu iştirak müsteh muavenet ile tedarik ettiğim para yeti de hesaba katılırsa, bn ceza lis üniforması tasıyordum. DileniMaamafih bir kaç mecidiye Ue yol hane değil hapishane olduğunu ha kitablarda yazıhdır. Tann muhakdeyince komiser Hüseyin Efendi dirt ay ve alü ay demek oluyordu. vordu. Sene 1922 idi. Regent Street like ayrı bir külfet yüklememekte bitiyordu. İş, bulamıyordum. Ora kıpkırmızı oldu: «Biz polis komi komisere kadar açıldı. Hüseyin E tırlatınca adamcağızın neşesi kal kak ki Türkiye fakir fukarasmm dir. Kararnamenin önCmüzdeki daki gencler birer taraftan işleüzerinflcn de rihmetini esirgemeHapishanede iyi tavır ve hreket in alt brşına doğru iniyordum, etseriyiz. Can yakan jurnalcılardan fendi derhal evine haber gönderdi. madı. Bir kö^eye çekilip somurttu. mektedir: Gıdalanmızın başka demek de, ssdece herkes gibi ha rafını kuşatrnış olan, çoğu kadın günlerde meriyete girmesl beklen rinl uydurmuslar, kıtkanaat yaşı değiliz. Korkmadan seni görmeje Bir denk ile bir bavul geldi. Hüseyin Efendi nargile hikâyesini mektedir. yorlardı. Ben ne i} yapabilirdım? j reket rnanasına gelir. haber almıj; ertesl gün bir mev nevileTİ tiirlü sebblerle tükeninlardsn mürekkeb kalib.ilığın orgelebilecek adama biz ancak hürBir gece uyurken müthij blr kâce, denizlerden bahklan karaja Zaten ne iş yapıhyordu ki. Bizim Zaman göz açıp kapayıncaya ka tasmda, Pomfret'nin kumral saçh met ederizı dedi. Bir kaç gün »on bus bastırdı. Kalktım tek ve çarşaf kufa karşı gösterdiği bu fazla ve vurdurur. kileri orada tavan aralannda değil Hahlanmızın dış piyasalarda dar geçer; hele, çete efradı ile kız başmı gördüm. ra pek sevgill bir akrabam be.ıi su şiltenln üzerine oturdum. Göz kanunsuz nezakerten dolayı bir poEn mükemmel tanıdm satışçısı, fakat kahvelerde gördüm. İstiskal sürümü için tedbirkr alınması lann, siz hapisten çıkar çıkmz, görmeğe geldi. İkimizi de komiser lerimi oguşturdum. Uyanmıştım, lis memuru sırra kadem bastı. Sırbnda, askert hastanelere mah tabiatin bu lutuflarıdır: Etin, yakorkusile yanlarma yaklaşamadım; bir kahraman gibi size tapmak lcin sus mavi üniforma vardı, kırmızı istendi yanmda oturttu. Hal ve hatır sorl fakat uzaktan Sultan Hamidin isama kâbus gene orada idi. Meğer Sarraf Karabet Efendinin hikâye ğın, hububatın ve her türlü firbf ;lediklerini Mflirseniz; gene, bun bir kravat takmış, beyaz gömlek du; ben bir türlü akrabamdan paHalı ihracma tanınan yüıde kırk prlm tibdad idaresine savrulan küfürki gördüğüm ne rüya, ne kâbus si büsbütün başka bir vak'a idi. lanıış gıda maddelerinln haddini dan sonra artık, koltuklarınızı ka giymişti. Kundura bağı, kibrit bu metaın harice »atışını sağlıyablle leri dinledim ve o gün kendimi daha r» Istemeğe cesaret edemiyordurc. balık hildirir... 'Balık bilmez, Hâr bartarak: < Şu bıçağı görüyor mu çitıyordu; Somme ve Marne mu cek gibi addedilmeraektedlr. Komiser Hüseyin Efendi benim sı imiş. Aynorozdan yol tezkeresiz «Sen memleketinden izinsiz gelmiş lik biür» SÖTÜ bu manaya icad eAlâkadarlara gore surumün temini az aç hissettim. Ne fayda ki kügcldikleri İçin içeriye tıkılan beş sin» diye içeriy» tıkmışlardı. Halsıın? Ben bununla bir adam öl harebelerinde kıldığımı anladı ve kendisi bana yaralanmış malul için halıya yüzde yüz yirmi nisbetindilseydi, gene yerlnde olurdu. dürdüm» derrek imkânına sahib ol eski kahramanlar arasında, bu ha de bir prim verilmesi zartırl gftrülmek für ve tahkir her gün kann doy\ır biraı para bırakılmasını söyledi. alü papaz imij. Külâhlan altında buki zavallı Karabet Efendi elinde Ilarb hâtırası olarak balığın altm muyordu. Nihayet elimde kalan duîrunuzu da bilirseniz! Hem de, zin durumda olanlar o sırada çok tedlr. Ancak bu luretle rakib memleuzun ve topuzlu saçlarile, uzun ve ki çarşaf kadar buyurulduyu gösMaamafih bir llrayı çok gördü, bir heykelini Hâlin önüne diksek herkes, sizin mübalâğa etmediği tu. Pomfret'nin güzel yüzü, Ibn ketlerle dıs piyas»l»rd« boy OlçüjOlebi para lle dolaşık bir yoldan Türki «Asağıda onun parasım çalarlar. yağlı sakallan lle ta karsımızda termi}, fakat bu yanlıs bir hareket yeridir. yeye döndüm. Halbukl ben memleceği söylenmektedlr. n zi bilecek. İki mecidiye yetişir» dedi. oturuyorlardı. Artık bizt dönüp olmuş; çünkü buyurulduyu elinden derece solgundu. Balıklar, a|lanmıza, plyasanm Bugün için iç plyasa durgun bir ?a leketten ayrılır ayrılmaz keşfedialmışlar ve onu vesikadan mahrum Clapham meydaru cineyetinin Kadınlar, onun ceblerine. on şi ziyettedlr. Ispartanm metrakaresi 6670 len (?) bir ihtilâl komitesine daBir gün tıraj olmak için bir ber dolaşacak yer de kalmadı. Gene etmişlerdi. Bu ijlerin hepsl komi kaldıracağından fazla gelip deniza mahiyetini iki kelime ile izah e linlik gümüş ve kâğıd paralar dol Ilraya. Demirci malları 35 liraya. Sl hil olduğum (öyle bir şey yok ya) ber latedim. «Olmaz, dediler, ya komiser imdada yetiştl ve bu paserin mafevki olan bir organizma dökülünce hep hayıflanınz: c • m Teddy çetesi reisi, eski biı duruyorlardı. O tarihte bu para, mavlar Ue 4550 liray» verilmektedlr. Ah, ne yazık ki sınaf teslsılaşuVrııs, bir çok aricadaşlarla usturayı alır lntihar edersen bize pazlan içeri tevkifhaneye gönderdl. tarafından yapıhrdı. Tabiî Hüseyin edpbiyat fakültesi talebesi idi. O para idi. Pomfret, kitab büyükPirinç fiatlan düştü lerimiz yok... Tuzlamasını, buzlaberaber Türkiye polisi beni anyorEfendi bir şey yapamazdı. Günün da, çetesi efradı da, Sekizinci E lüfiünde bir yaftanın bir nüshasmı masıru, türsülemesini, konserve haYenl rekolte plrinçlerin piyasamııa muş. Misafir olduğum ev sahibini birinde sarrafı tahliye ettiler, sevidouard devrindeki züppeler gibi göcsüne, bir nüshasmı sırtma sal arzı Uzerlne eski malların fiatlarında llne getirmeslni beceremiyoruj. tehlikeye atmamak için hemen nerek gitti. Ertesi gün bize şeker giyindikleri için başkalarından ay landırmıştı. Yaftanın üstünde şu hissedUlr bir dufllk'ük göze çarpmakYoksa bu millî servet, bizler İçin kendim teslim oldum. Çünkü o hediye getirdi. Elinde şeker fakat yü tadır. rıhyorlardı. Teddü, yolu üzerinden ib?re vardı: çifte nimet olur. tstanbulun en lüks, en jahane, en kıymetll, en modem Alakadarlar. pirinç flatlannd» gSril vakit izinsiz Avrupaya gitmek hezünde zehir vardı. Sorduk, Irulağıçekilmek istemiyen ihtiyar bir kave istikbali de en parlak mahallesinde asırlık cam ve (İlkbahar geldi, ama ben körüm) len 1015 kuruj düşuşUn önUmuzdeki men hemen adam bldürmek pibi bir Nazariye olarak doğrndnr elbotmıza fısıldadı: «Tahliyemden bir gedım vurduğu için daha evvel mah palmiyelerle süslü arsalarımm 11 Ekim Pszartesi gününte .. Türlü mütchassıslar eelbedeKadmlardan bir çoğu, ellerinde haftalar zarfında daha belirll b!r ıckll cürümdü. O mücrimi saklamak da ce evvel sarraf dükkâmm soymuşkumiyeti vardı. Bir gün, parkta, den itibaren 15 gün müddetle satışa arzedeceğiz. Tafsilât mcndil, açıktan açığa ağlıyorlardı. alacaSını söylemektedlrler. larn. Eh, geçmiş olsun d«dik, o da rek et ve balık sanayü kurmamızHurma tektifi kabul edilmiyecek cürümdü. dört gencin bir peykede oturdukiçin 9 ve 10 Ekimi bekleyinlz. da isabet vardu. Meseiâ geçen gıin Tam o sırada, Pomfret'nin maUzun boylu kır, posbıyıklı, siyah ajTiı fikirde bir babacan zattı. lannı. önlerine çektikleri başka Bagdadlı bir flrma alAkadarlnra gönYugoslavyanın mütehassıs balıkcıdalyalarını gördüm. Croix de Gu derdigi blr mektubda 195< mahsulu redingotlu, keskin gözleri insanın bir peykeye de ayaklarmı dayamış Nihayet bir gün men'i muhake Ian bizim av sahalarımızda inreerre. Etoile de Mons, General Ser hurma teklif etmektedlr. içine bakan bir zatın huzuruna çıolduklarını gördü. Yanmdaki metme kararile beni de t<ihliye edecek lemeler yapmışlar. Bu çeşid alâvice Medl, Military Cross nUanFakat memleketimizde bu sen» her kardılar. Bu müheykel zattan ürkresiie birlikte, iki peykenin araleri tuttu. Hüseyin Efendinin hu kalardan memnuniyet duymalıvız. larını, bu sıra ile göcsüne takmış cins mejvanın bol olduğunu goz onünde medim. Çünkü onun bana ilk sözü Lokantada: Dünyaca meşhur smdan gecmek istedi; oturan genczuruna geceyarısı çıktım. «Böyle Hoş, yirjnS küsur sene evvelintı. Pomfret'i niçin derhal tevkif tutan hükumetin dBviı tofarrul etmek şu idi: ler ayağa kalkmaea mecbur olaT E E N B A C K 'ler ettiğimi, rastgele hangi askere sor maksadlle hurroa ithallne lzin vermişeyl>er herkesin başına gelir. Üzül denberl, bu tecrübeler devam c «Bey oğlum seni burada bir yece?l »nlnşılm.ikt.idır. caklardı. Bunlar, yolun ortasmda sanız size söyler. me ve bir daha Avrupaya firar et dip gider ya .. Mcselâ Baltık memkaç gün misafir edeceğiz. Sıkılma.» P A V 1 Y O N ' da değ:l. bir çimenlıkte oturduklarınGeral adamlan nizamnamesi 29 Bu zatın müteferrika komiseri bame. (Ne yazık ki bu nasihati tuta loketlerlnrlcn de mütehassıs celbeKadınlar az kaldı, beni linç ededan. Teddy, önlerinden veya arZULEMA ve KEMANLAR ekimde yürürlüice giriyor bacan ve temiz yürekli bir zat olmadım tekrar Avrupaya kaçtım!) dillp Baltalimanındaki BalıkçıMc ceklerrli. Fakat karakola aekliğimiz kalanndan rahat rahat geçebilirdi. Geml adamlan yeterligi ve sayısı duğunu sonradan öğrendim ve çahştınlmıştı. Bir N.s yapalım Avrupayı sevmiyorlar. Enstitüsünde öğlen yemeklerini Kerv ansarayda yiyiniz. zaman Pomfret, asla orduda hizmet Ama, her halde, bunu şanına yahakkında Devlet Şiırasından çıkan mu kendi kendime karar verdim ki bu dedi ve bey oğluma selâm söyle di havuz vardı o zaman... Gidip görkıstırarrrdı. Dört genc, takdir e etmemiş olduğunu itiraf etti. addel nızamname 29 eylul tarihli Resml polis komiseri pekâlâ bütün siyas! y« akrabama da selâm yolladı.Fa" pj,üstürn .. ve «aman yazılmasın!» Yarı buçgk ködü. BU.^ŞHS. kör «azetede intişar etmiştir. * dsrsmiz ki, yerlennden . kırjuldafısıldamışlar<]i: maznun genclerin babası da olabikat ben Beyoğluna selâm söyle ricasile kulağıma Nizamname 29 ekimde yürürlüğe girrak istemediler. Reis bir şey de lüğün. Somme mevdan muharebelirdi. On gün sorusuz sualsiz hapis anlamıstım. «Aman «fendim ben Güva fkiime alıştınlını; bh balıçı sinde, bogucu gazdan üeri gelme recektir. ^eHi. fakat gitti, tekmil çete efkaldıktan sonra günün birinde beoralara gitrnem» deyince ihtiyar miiessesenin havuznnda Başbakararası içki aleyhtor» radmı toplayıp geldi. Yaptıklan diğinl öSrendim. Berik :: ni adliyeden istemişlerdi. Zaptikurt derhal anladı. «rEğer seni o •itt RÖ'stermek fetemlşlermlş. Aksl gcnclik günü * ' t"cavüzde, genclerden ikisi ağır wel'de, bir evin mııtfa ye kapısına çıkınca katiîlcri nakazotik, asid sülfrik ve gliserin kay ralarda yakalarlarsa gene şüphele fibl tam o jrttn balık öbnilş . Çayralandı, bir tanesi de öldü. Mllletlerarajl içki aleyhtarl gt'mü leden o zamanm yalnız dört hava nattıŞı sırada bir infilâk olmuştu. munasebetile Turkıye Yejilay Genciık nirler. Gözünü ivi aç bir daha kur re«dz Icalmışlar. hayvama cesedini Bu gibi hâdiselere bakınca, basuyun diblne bağlayıp: arabnsına Maksrdı, demir kasalan açmak Şubesi yarın diınyanın her tarafında deliği olan demirden ruiamazsm,* dedi. na geçen gün anlatılan neviden « U>ııyor efendira bahk .. Bu icln nitrogllserin imâl etmektL yapilacik kutlnma tdrenlerinde okun buyur ettiler. Genciık bu ya, bu vak'alara insan o kadar şaşmıyor. îşte Sultan Hamid zamanmuı <<aatte âdeii böyltdir!» demlşlerBunda muvnffak da olmuştu. Yüz mak üzere bvıtiin antlalkolik genciık benim slnlrime dokundu; «Ben bu tesekkullerine birer tebrik ve ba?ar arabaya binmem. Yayan giderım» Bir baba, on dört yaşındaki kızımüstesna bir polis komiserini oku miş... de yetmiş beş nisbetinde kör ol meaji gondertniştlr. Bu mesajda nın, bu cetelerden birine piıdiğini yucular karşısında canlandırmak Bflkt şlmdl daha dddi teşebhfi»Alkollzmle savas konusunda blttün dun dedim. Arada bir münakaşa çıkınmasının sebebi bu idi. haber almış. O günden ltibaren, ya gencleri arasındaki içbırliğlnln ge ca beni zorla o menfur ve müstekistedim. Sonradan zaman zaman lcre sririsilerck. YııçoMavlar yahud Pomfret, sahte üniforma giymek INtirilmesi zaruretinden bahsedılraek reh arabaya sokmak istedıler. Bakızı akşamlan sokağa çıkmaktan ilân ettiğimlz hürriyet devrelerinde başkalan, \^eyahud elbirliği Ue şu m?nPtmİ5 Fakat b'r müddet son ve nişan takmak suçundan mahkum tedlr. ğırdım, çağırdım. Bir de baktım Hüseyin Efendi tipinde terbiyeli ve balık endüstrlslni halliifasl edeBir gezıntide g ra. sokak ortasmda, kızınm arka oldu. Türklvede S eklm Yeşürvın Ozüm ki merdivenlerden bizim babacan insaflı polis memurlarmı uzun za ceçiz .. Tuzlayıp, buzlayıp, tfitsüdaşlarmrl^n mürekkeb bir gnıp, antı çorap. tam Bu adam, bugün. bir gözfl tama K ınüne ra«tlarhgındar. her iki bayram komiser Hüseyin Efendi geliyor. Iriip. kuhılavıp: Tallah... bir arad krtlanacaktır. man hep aradık durduk. damm etrafmı almış, onu tehdid mile iyıleştiği haMe. hep kör takdeğılie.yoida gevteyeb*Ona derdimi anlnttım. Polislere Evet, yallah!... Elveda... Pnrya Karnbiberin kilosu 37 liraya etmiş. Şimdi adamcağız, kızının lidi yapar. Bu sayede, antika eşdöndü ve dedi ki: lir korfcuau ile jartıyerdan srünlerinde bile, çifti eUi kuruştan sokağa çkrmema ses çıkarmıj'or yi. mücevher, kürk. şark halılan çıkta Bu genc iki polisin elinden rıalamuru, (geçen sene olduğu gi» germeğe kalkısırsamz. muş Korkmuş. satarken, müşterilerini daha iyi Drun mOddettenberl ıthal edllemlyen nereye kaçar, hem onun kaçmağa bi:) on beş kuruştan kUçümen izyOrOrken muhakkak ıplık Karabiberin kilosu 37 liraya kadar ç'ık niyeti yok. Yürüterek Henüz mekteb çağında bir kızın, kazıklıyabiliyor. götürün, mariti arama gayrl .. FHklr fukara anasına babasım açıkca mevdan kaçıklan olur. Ayni za(Arkası var) mıştır. emrini verdi. Yolda karşıdan tanıiçin bayramı andıran fnrya gflnMevcud mal rükenmis gibldir. Ancak manda tazla gerllmıt çodığım bir kaç kişi beni görünce lerindc bile, bMıŞın bıırnu havada gümrüklerde blr mlktar blber olduğu fırladılar. bildirilmektedir. Bu malın pijasays hemen karşı kaldırıma olacakfır .. Bahk, cidden kavağa rap, hareketlerlniz» d» arzı takdfrinde flatlarda hlssedlllr biı Selâm vereceğim diye korktular. «•ıkaeaktır. * manl olur. Halbukl tam duşme husule geleceği anlaşılmaktadır Bu bana manevî bir eza oldu, hâ'â Onun lcln, ne zaman bahk, ya•l&stıkl olan NATA »• hud yemiş sanayll hahls mevzuu BUGÜNKÜ HAVA ^ emin değilim, o menhus arabanm ROBİN çoraplan rfızını. içinde katillerle beraber gitmekolsa, t<;tanbul miistehUVinln yüreDun şehrimizde ve civarında hava ten duyacağım maddt ezaya belzin bOkOlmesl lle kat>?i hop e<*iyor: Övle hir muvaffıçok bulutiu. yağışlı geçmis, rüzyen ıplik kaçırtmaı Eârlar kuzeyden kmvetle esmıştir. kıye+e erlşeceğlmlz anda şhndlkl Azam! sıcaklık + 17, asgarl ucuzlukta kavnn karpıız da bekleaala gevşemez. + 12 santigrad derece olarak kayme>1n... Fennl ««"llcrlp nakil va«2 Nîsan» gemisi Van göliuıe dPdilm:ştir. sitalanna yüklend) rroydl, başka Bugun hava şartlarınd* büyük indirildi pîyasalara... h\r dcfiişıkljk olmıyacaktır. NATA T I ROBİN çoraplan Denlıcük Bankası Van f|!ebnesl h«Halbukl... Mbını Camıaltı tersanesinde yapılan Halbukl, geçen gün Amerftah bacaklan flzelleştırv. «z Nisan» yük v» yolcu jemiîlr.ln Tuğc EKİM 2 SAFER 4 dakl montajı bitmii, geml dun «uya iktisad mütehass' İ3n bana şöyle indirilmiştlr. demlslerdl: « Qr,rr> ffarıilf phaYedl ayda lnsa edilen «z Nisan» sayı doyurmak, geri kalanı satUzak bir yoldan uzun zamanrJanberi v»puru 670 deplasman tonluk olup, 47.5 .1 metr« boyunda. 8.70 metre enmde, 11 mak...» deniı mılı turatindedır. Ayrıca 8 ka Bn ana kaldeye rlayet etmheBütün kadınların hasretle beklediğini.^ V. | 558il2.03ll5.21 17 51 19 23 4.19 mara. 152 salon. 100 guverte yolcusu ala certcsek, acaba terakkilerirrdz âmbilecektlr. Gemi Van ve Tuğ :keleleri menin aleyhine olmıyacak mı? E. ]12 04| 612' 9.30|12.00| 1.3ri0.27 arasında »kjpreı seferlerl yapacaktır. Deryalanmızuı baîıklanm ban ticarî gruplara hasretmiş sayılmıya Bütün âşıklannııa önsözünüz ömrümü yaşamak için bana kuvvet' Başkalarmm azabile eğleniyorsun... cak mıyi7? Cidden meseledir .. «CUMHKKİYET» ta Tefrikası: 1 4 geçtik... Ormanm kuyruluğu, mivejdi. I Benim azabımla da eğlenmeğe ha Tedhirli bulunmak, hatalardan danimini alandan başlar. Kuytuluğa hep böyle mi? Yüzünü iyiee seçemlyordum. Bun Sıtmaya yakalanrruş gibi titriyo zırlanıyorsun... §eni bir kere öpmek ha başlan?ıcında konınmak icab daldık. Hani vadettiği mehtab? ve bir daha öpememek azabı... Da ediyor. Ynksa. şlmdiki gibl IpüKaranlıklara gönl'jlmüşüz Yalnız dan dolayı, gülümseyişi de belki rum.Fas hümması mı başhyor? marlar bu arzuyu aşılandıktan son dsiliğin btisman bile daha lyi .. beyaz tuvaletini yanımda görüyo vehimdi. Mecnunane fıkirler aklıma geli ra mezara kadar teskin olamamak Hayır! Bu arzuyu bu akşarr mm. yor. Onu kucaklayayayım.. Az öte azabı... duydum, dedi. Durdu. ( Onu öpmek slnirlerlml bozmuş Ve kurbanınız olarak beni seç de bekleyen otomobillerden birine Ben de, çareslz durdum. atayım... Pasaportum, dövlzlerim tu. Hep böyle olurum. Dindirilme Hâlâ bana soyLyecek bir şey tiniz, dedim. Her sayısı bir Evet siziseçtim. Yemin ede cebimde... Doğru hava meydanına. yen ihtiras beni divaneye döndürür. | bulamıvor musunuz, Turhan Bey? Söylersem orijinal bır şey söy rim sizi seçtim. Ama kurbanım ola İlk kalkacak tayyareye bindireyiro. Ondan nasıl öç alacağımı bilemi ' hâdİ3e Vazan: (Vâ Nı '• miş ol*mytca?ım. Basmakahb m;d rak değil. Beni öpünüz diye sizi Fakat bunlar, çılgın bir delıkan yordum. Karşıma çıkanı dövmek, lınm. bir toy adarrun fikirleri... öldürmek, ju ormanı yakmak istiLâfa b^k' Hoşlanrmsa gelir mi? [ « Tehlike yok! Meydan senin'» iyelere de siz alışmıjsınız. Ne di seçtim. lümsüyordu: Peki onun sözleri? Olünceye ka yordum. • Yahu! Ben kı bunca yıl hocalık der gıbı bir ışaret çaktı ve ustaca cyim? Kendimi yokhıyorunr: Ştlâle bahane, Turhan Bey Duşünün: Bulonya ormanmı ateeîtım kursuaen konuştum; ben ki bir manevra ile, Emir Zübeyd'in Nefesinin sıcaklıtını duvuyorum Daha fazla mukavemet edebilir dar unutmıyacakmış. Yaşaraak kuvMaksadı sizinle başbaşa kalıp I T gazetecıyım. anket krahyım. Kaç dikkatini ve yüzünü başka tarafa e kr>dar sokulmuş bana... , •ııisin, Turhan?. «Hayır!» diyebi vetini benden bulmuş! Bunlarda, şe vermek! tanbul hasretini gidermek .. Vat:ı ' tshnr sinema artıstini sıgaya çek , döndürdü. Son haddine kadar gerilen sinirŞu anda onun'yerinde başka bi' lır misin? Yapmam gereken en ma flörte yeni başlamış bir genç bakidaşlarile tanıştı mı, masal anlatt renin sözleri değil mi?? Bir kaç lerim, birdenbire gevşedi. Boğazıma t:m Euna bir 'ual bulamıyorum. Son bir defa, salonda bakışlanmı rır gibi, kendi ömrünce göiTnediü k.idın olsa Başka bir kadın... Yn kul hareket, oradan, hattâ ParisNe diyevım? gezdırdim. Herkes kendi âleminde memleketini anlattırır. ni benim olabileceâine inandığı ten kaçmamdı. Ama bu, susuz bir dakika evvel şatafatlı ziyafet kala bir hıçkınk tıkandı. Ben koruışmadım içimden ikinci j ve ekseriyet dat'ılmış. . Terastan Boğulurcasına: ınsanın buj,ulu bardağa el uzatma balığının ortasmda gördüğüm o sasKansmın kolunu şefkatle okşa bir kadın . Ergeç benim olacak <?' b j T'jrhan konııştu: | â^ina sesler geliyor .. Emir Talha dı. Sonra etrafa baktı: bette diye. hemen ilk harrleyi yr raası kadar muhal... İrade kuvveti yete primadonnasına uyuyor mu? Git yanımdan... Allah aşkına Yalan söylüyorsun! dedim. Bir emriniz mi var, hanım nın sesi de oradan kulağıma çanın bu kadarmı kendimde bulama Nerede damınız?... Onu da pardım. Kollarımın arasına alır, s Neye iftira atıyorsun, Turhan? ı?idiniz! dedim. efırdı? lındı. caklığını tadardım. dım. Nasıl bir ateşle onu kollanbiz oyalasak... Elini omzuma koydu: Sesim. r.asıl da sert. Zaten boDış salondaki müşterilerin anın arasına aldım! Sarhoş gibiy dedi. Halbuki bununla bu kadar yak1 Sevgilim tutuk sesile cevab ver Turhanl ğıktur, büsbütün kuyudan celivor. rasından sıyrıldım. geçtim. Beyazlı Haftahk Aktüalif Çünkü bunlar sento hlslerin cfım, deli gibiydim. Öpmesem öledi: durmak bile lstemiyorum. Zlra b Gidiniz... Beni kendi halimp Ifade^inde hiç bir değisiklık ol hayali mernıer snhanlıkta gördüm. Mecmuan olamaz. Ben îeni bilmiyor muyıım? Jk gibiydim. Emir Zübeyd meşgul oluyor Allahm «bir seferük» diye yara' rmdı. Gene öyle, vüziinden mana Beni bekliyor; Talha Paşnya cörün Ben seni tahkik etmedim mi? Benbırakınız... Arzunuz yerine geldi... Ve yürüdük. tığı kadınlardan değil .. Tanımı Dudaklarımız birleşti. Nefeslnde seni öğrenmedim mi? Sen, sen.. Sa Bende istediğinız atcşi yaktınız... sı?dırmakfizın bakıyor: meden uzaklaşm<ımız kabil değil... Arkaroızdan bakıyorlar her hal mak, bilmemek, öpmemek, tatms vanta çiçeği kokusu var. Neles na Fas hümması diyorlar.. Sen şu Bihn ki azab çekeceğim, hihn ki Sız goktekı ayı istemişsiniz .. Kocasına seslcndi: de... Tuzağına yeni bir av düşür mak yeğdir onu... Kendi kendimi lmıyorum, onun nefcsini içime çe anda beni yere vurduğun gibi baş kahrolacağım.. Bunu bilmek hazzı P ırıda mehtah var... dedi ve ka Paşa . Turhan Beye şelâleyı dü, diyorlardır. Fas hümması a§ı belâmı aramamak yeğdir... kiyorum, yanıyorum. Bu bir haz kalannı da yere vurmuş^un... Bü size kâfi gelsin... Artık beni görf fT doğru yüriidü. gösteıeceğim . Şalımı nereye bırak j^mağa gidıyor, diyorlardır. Omür boyu belki de bir dahr> değil, azab. Öyle bir azab ki can Yarım ?aat evvel de gepe yürü tın? .. Verir misin? tün o etrafını alanlan... Sen meş mek istemeyin. Roller. nasıl da değişti. mümkün olmaz! dedi. acısından ağlamak arzusu veriyor. müs. dışan çıkmıstı Acaba kint Halbuki, Turhan, ben seni yaum bir kadınmışsın. Sen kendıne Emir Talha, mafevkinden emiı Bir adım gerisinde yüıüyorum Mümkün olmıyacak nedir? Kendini tam bir teslimiyetle kolrnhtab safasına davet etti? Kint ! almısçcsıra, öyle bir tchalukle dav bendcttikten sonra, öldürmezmişsin rın gormek istiyorum. ı ndıma. diye sordum. tcHimın arasına bırakmıştı. bövlp bevaz. U7un eteöinin fışırtı ' randı Bir an gözden kaybold» Nssıl ve nerede?. ama, beter edermışsin, sürundürürHiç konuşmuyor. Beni öpmeniz! dedi. Sonra, derin bir iç çekişle bajmı sına 'pfctı 'iirükledi? , Bdyle per jsrmi hir Tspanvol salt i!e dönHü Birdenbae umi'!ler>mi;üm. İr~.Tarihteki seleflennin reBen de konuşmınpıum. Dişlerimi sıktım. Yuı ı ukHrınv benden uzakİRştırdı. ' K .S J r>n m ıv i.7 İ jJ I I I. Ki"fnın r u kcıunu kırıyormuşsun... Sen zalım.üenı Neıeye «ıi' iiklüyor beni? ... . . ,, r n / H ı ı n I eı"(nin r ü da sıktım. Dudaklarırru aırmışım Öİünceye kaHar sizi U İ var) bir ksd^psın, sadıst bir kad«ısın...j Suzi Ue bir an goz göze geldıra. {tubetine karşı gizlerken bana güOtomobü kalabahğı' arasından Avujlarınu d l ; dgdi, Şu ap; "Ben bu bıçakla bir adam öldürdüm,, =haberleri Bir eski polis komiseri Kâr hadlerine dair ek kararname Yarım asır evvel A. Yazan: ADNAN ADIVAR D U Ş U N C E L E R ABAHA.. • Derya kuzuları ABAHTAN 3 KACIRILMIYACAK FIRSftT KERVANSARAY t Bİr gezinficfe çorap. iGin'a J AKBANK KIS |22 \m\ sayısı bugün ÇIRTI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle