Katalog

tt AraıV 1553 CUWHimfYl!T *~) Merahlt Resimler Tarih ve San'at Eski Saatlere Dair Yazan: Haluk Y. Şehsuvarogla İMLİ ROMANIMIZ U ZEHİRLİ ŞATO,, ( 13 ) : 1İAZHAR CUHT T a n a : P. GORDKAOI Londrada, Nijerya'dan uçakla getirtilen yapışSık ikizlere ameliyat yapıldığını, bunlaıdan birinin , müdahaleden iki saat sonra öldüğünü bildirmiştik. Yukarıdaki resimde, yapışık ikizlerin anneleri, çocuklarının ımeliyat masası üzerinde çekilen son resmine bakarken görülmektedir. Dün *k;am Londr» hastanesinden verilen malumata göre, sağ kalan çocuk, yavaj yavaş kuvvet!<»nmrktpHir. Onu kuıtarmanın mümkün olacağı za nneriilmektedir. Ameliyatla Aynlan İkizler Windsor Dükü, Düşesi ve ben müsaade yoktu, ama, ne yapalım olmazsa olmasın diye düşündüm, çünkü gazeteler hep bu meseleden bahsediyorlardı. Nihayet. lady İris tekmil Amerikada meşhur oldu. Düşünün bir kere, hiç kimseye boyun iğmeden hayatını kazanmak isteyen, deniz aşırı büyük demokrasi diyanna geDava mahkemeye intika] etti. Bo lip iş arayan asil bir krallar kızı! •anma kararını da ilk celsede aldık. Muhakkak ki, tam gerektiği şekilKontes vaziyetnamesini istediği de bir reklâmdı bu. Rİbi yapabildi. Public relations bir Lady Iris şimdi çok tanınmıç bir kere daha palebe çalmış. bir aile televizyon aktrisidir. yi saadete kavuşturmuştu. Lady îris'in başuıa gelen bir Az bir zaman sonra, Lady İris, hâdise çok tuhafıma gitmiştir. İlk Mountbı *ien'in hizmetine girdim. çekini aldığı zaman, bedelini tahsil Lady İris İngiltere, İskoçya, İr ' eünek için bankaya gitmiı: landa ve denizaşırı karalar kralının Lady İris Mountbatten mi? kuzeni idi. Aynı zamanda, Hindisdemisler. Şaka mı edıyorsunuz? tan Kral Naibi Amiral Lord Mount batten'in da kuzeni idi. Buna rağ Evrakınızı görelim. Yanında evrakı yokmuş. Halbumen Amerikaya gelmişti. Geçim ki. lady İris'in hakikaten lady İris zorluğu çekiyordu. Bütün bu meziyetleri sayesinde Mountbatten olduğuna inanmak kendisine iyi bir hayat sağlamak istemiyorlarmış. Ben kendisine samümkün olabileceğini düşünüyor hidlik etmek zorunda kaldım. dum. Derken. bir mukavele imzaDüşünün bir kere. ben Guido ladık. Ertesi eün. Lady İri» bir BÜ Orlando. İnçiltere kralının kuzini rellik kremi ilânında gözüktü, bu lady İris Mountbatten'e şahidlik •1« ona dört, beş bin dolar para ge diyorum. Bundan. Birleşik Ametirdi. rika Senatosu karşısmda şahidliğe O hafta içinde Lady İris. Madi çağırıldığım zamartki kadar heyeson Avenue'de bir okula dans öğ can duydum. retmeni oldu. Herkes Lady İris'le Bir tahkikat komisyonu, milyodansetmek istiyordu. İris, bilhassa, etiket vesaire meseleleri hakkında ner, sahne vazıı, sinema prodükistişareler yapıyordu. Halk akın e törü, tayyareci. tayyare malzemesi Hughes'ün, diyordu. Gazetelerde ondan başka fabrikatörü Howard harb zamanında imzaladığı mütelâf yoktu. Ertesi hafta aklıma bir şev geldi. ahhidlik mukavelelerini inceliyorRita Hayworth, şimdi adinı unuttu du. Hava ordusu için alınacak yetğum bir film çeviriyordu. Galiba miş milyon dolarlık malzemenin (Hicten başlayış) :simli bir filmdi. ihalesini kendi üzerine yaptırmak Bu filme Lady İris'ten daha iyi için çok fazla para sarfetmiş olmak reklâm kim yppabilirdi? Bu film la itham ediliyordu. Milyonerin den. Lady İris kadar hakh olarak reklâm ajanhğını yapan çok dinamik Johnny Meyer'i sorguya çekikim bahsedebilirdi? Columbia'nın reklâm işlerile yorlardı. Keza bu reklâm işlerile Russell meşgul şefini iknaa muvaffak ol meşgul olmuş bulunan Birdwell'in, vazifesini nasıl anladum. Bu nevi bir iş yapabilmek için, mış olduğu hakkında da benim ecnebilerin hususî bir müsaade al malumstıma müracaat ediliyordu. maları Iâzımdır. Elimizde bövle bir Bu, benim için çok mükemmel Kontesin asıl büyük derdinin, boşanma davasını tevdi cttiği avukat olduğunu derhal anlamışüm. Bu avukat geçer» asırdan kalma, kudemadan biriydi. Hiç de bu işin erbabı dcğildi. F. D. Roosevelt'in iktisadî teşekkülü olan N.R.A. nın sinema şubesini idare etmiş bulunan Sol Rosenblatt'ı avukat olarak tuttum. ^Guido Orlando ŞÖHRET FABRİKATÖRİI Eski asırlarda evlerimizde türlü yüz bir saat kayıdlıdır. Bunlar aşekillerde ve seslerde saatler bu rasında (üç ayaklı sim larflı, delunur, üstlerde altın, gümüş, bağa ğirmi ayh v« günlü ve burçlu çamineli, cevahirli saatier taştrurdı. lar laat), (zerfe;anh balıkdişi zarflı, İstanbulda saatçilik bilhassa 16 piruzc ve yakutluea kıblenümalı ncı asırda revac bulmuş, bazı Türk saat), (liyah abanoz ayaklı musavsaatçilerile frenk saatçileri konak ver llim tarzı, kenarlan billur, telar», saraylara yüksek fiatlarla peıi kubbe, çalar saat), (hurda elsaatler imal etmişlerdir. mas vt yakutla murassa ortası bilBu devirlerde Türklerin büyük lur sagir kıta çalar saat), (kebir siumumi saatler yapmama'.arına te yah peştahta tarzı tepesi kuş tesmas eden Avusturya sefiri Busbeeq virli çalar saat), (Cihar köşe kule (Türkler umuml saatler inş» ede resmi kenarlan billur kebir kıta cek olurlarsa müezzinlerinin ve çalar saat), zarfı ağac ve kadife eski âyinlerinin otoritesi trahrmıı) kaplı âtik saat), (tasvirli âtik saat), (etrafı camh kule asma âtik sast) demektedir. (1). III. Muradm »aatler» karıı hu nevilerine rastlanmaktadır. Aynı defterde (altın zarflı kebir suı! bir alâkası vardı. Hükümdar, (Raksı, musikiyi leviyor, mukBİ kıta min« koyun saati), (yeşil milidlikten, güldürücü sözlerden hos. neli altın akreb koyun saati), kalanıyor, asma saatçiliğc, ressamhğa yıdları mtvcuddur. Bu yıllsrda ishusus! bir meyil gösteriyordu) (2). ml büinen saat üstadlarından birisi Bu devirde Avrupa hükümdarla Mustafa Aksarayidir. bir reklSm olacaktı. Hughes meserı hediyeleri arasında çalar »aatler Saraym odalannda, lofalarında lesi hakkında fazla bir sey bilmibulundurmağa dikkat ediyorlar, İs çekmece laatleri, asma saatler zayordum. Onun için, Senatonun tanbulda bazı ustalar hükümdarm manı daima fasıllarla, mızıka scshuzuruna çıkmadan önce bu hâditakdirinl ve ihaanmı kazanmak lerile haber vermişler ve geçmiş seden, âzaml istifade sağlamak ge gayretile çok sanatkârane saatler günlerin hâtıralarını eski devir orektiğini düşünüyordum. Zira, vücude getiriyorlardı. dalarında hüzünle tekrar edip dursorguya çekümeğe başladıktan 1590 yılında İstanbula gelen A muşlardır. sonra, daha başka şahidlerin ben vusturya Sefaret heyetinin III. Mu1718 yıhnda Topkapı sarsyındaki den fazla dikkati çekeceklerini dü rada takdim ettiği hediyeler arasın saatler arasında (bağa zarflı âlemii j şünüyordum da musanna surette işlenmij altı üç saatte bir kendi kendine fasleAma öyle olmadı. Tahkikat ko asma saati bulunuyordu. Bu saat der çekmece saati), (kebir kıta her misyonunun karşısına çıkınca gü lerden üç tanesi tasvirliydi. Çaldık beş dakikada bir yuvarlak devrelan vakit birbirile cenkleşen sü den rakam dairesinin üst tarafı ayzel bir başarı kazandım. Bana son derece ciddî bir sual variler; ikincisinde bir Türk tara nah. trampetli saat), (kubbesi üssormuşlardı. Şöyle cevab verdim: fından yakalansn bir kurd, üçün tünde devreden kandilli trampeteli saat), (haftada bir kurulur billur Baylar. bu mühim meselenin cüsünde azaları hareket eden bir çekmece saati) kayıdlarına rastlanTürk heykeli görünüyordu. tefernıatına giımeden evvel. açıkBu devirde İstanbulun meşhur maktadır. ça anlamak istediğim bir mesele Bu sesli saatler yanında diğerleri saatçisi, müteferrikalardan Rüstem var. Benim NewYork Washing Ağaydı. Saraya, vezir konaklarına de (aslan resimli, köşk resimli, kalton gidiş gelij yol masrafımı kim saatler imal eden bu usta hakkında yonlu, elmastraş zarflı iki yüzlü, verecek? Bunu öğrenmek isterim. Peççvl (Bir üstadı »lem saatçiydi, santur resminde yuvarlaklı, bütün Muazzam bir kahkaha koptu. bu hakir mezkuru bilurdum. Ol a bülur pandül. ağac ve anbüa zarflı, Masrafımın ödeneceğine dair te sırda gayet şöhret bulmuştu) de oyma ağac zarflı, ortası aynalı) gibi minat verdiler. Ondan sonra, na mekte ve yaptığı murassa bir ko şekülerine göre isimlendiriliyordu. Bu devirde üstte taşman saatler musuma ve vicdanıma yemin ede yun saatinin uğursuzluk hikâyesiarasında da (şemsiyeli kebir koni anlatmaktadır. (3). rek ifademi verdim. Saatler, asma saat, çckmece saa yun saati) (sim zarfıı ve zincirli koDediğim gibi. fazla bir söyliy»ceğim yoktu. Fakat Senato âza tl, çalar saat, koyun saatl, araba yun saati), (yeşil minekâri altın lan karşısında ifade vermek ha saati, minder saati gibi muhtelif koyun saati). (mine zarflı altın koyun saati) gibi çesidlileri vardı. rikulâde bir zevkti Salonun derin umuml isimler ahrlar, sonra bun1713, 1718 yıllan arasında saray lar tezyinatlarına, seslerine göre sessizliği içinde. sinema makinelesatlerini yapan, tamir eden ustalar ayrıca isimlendirilirdi. rinin bana çevrilmis olduğunu göisimler Bunlar arasında bilhassa çalar arasında tesbit edilebilen rüyordum. Üstelik de harcırah o saatler mühim bir yer işgal eder saatçi İbrahim ile, saattçibaşı Elhaç larak otuz dört dolar elli dört çent di. Sefirlerin getirdikleri hediyeler Abdürrahman Çelebidir. (4). Devpara aldım. arasında bulunan!ardan 1718 de rinin meşhur bir saatçisi olduğu anNemçe elçisinin getirdiği (erganun lasılan Abdürrahman Çelebiye hüAyru sene, o senenin en güzel çalsr kebir sim saat), (servi res kümdar 1715 yıhnda iki yüz kuruş fotografmın çekilmesine sebeb ol minde kebir sim saat), (Asma sim ve 1718 de bir kat esvab ihsan etmişti. (5). dum. Hemen hemen, Pierpont Mor saat) kayıHlarına rastlanmaktadır. 1730 yıhnda Kaptanderya Canim 1854 te Françe balyozu sarava gan'ın, kucağında cüce ile çekilen (on iki makam çalar musanna çek Hoca Mehmed Paşanın muhallefaresmi kadar güzel bir resim. mece saati) hediye etmişti. 1788 yılı tından olarak saray hazinesine alıBir müsterim vardı, adı Bayan elçi hediyeleri arasında (tombak nan kıymetli eşyalar arasında on Betty Frank Henderson'du Yetmiş aımalı bağa rrahfazalı makam ça üç de altın saat bulunuyordu. yaşlannda kadar şirin bir bayandı. lar spsir çekmece saatine) rastlanSarayda görülen birbirinden güIşim doğrudan doğruya onunla de maktadır. zel saatler arasında (kehriba zarflı ğildi. Uzun boylu. güzel yüzlü Sefir hediyeleri. ölen vezirlerin çekmece saati, mücevher çekmece gencleri severdi. Onun için. ken muhallefatı, satın ahnmak suret saati, iki tarafı billur mücevher disine, o sırada ortağım olan, mat leri'.e, saraya giren muhtelif şekil saat. elmaslı kebir çekmece saati, Iuba muvafık bir zatı göndermiş deki zümrüdlü, yakutlu, cevahirli fağfurî zarflı saat, necefli, düdüklü tim. Konuşma işi onundu, fakat saatler hazinenin muhtelif eşyaları saat) lerle muhtelif altın saatler mev euHdu. icraat bendendi v t benim ımzamı arasında yer alırdı. 1717, 1737 yıllannda. ihtimal da1680 tarihli hazine defterlerinde taşıyordu. Sahne olarak Metropolitan Opera'nın açıhş suaresini seçmiştim. Bu suare, NewYork yüksek sosyetesi için her zaman mühim bir toplanma vesilesidir. Bakın n t düşünmüştüm: Perde arası, operanın fuayesinde, bu yetmişi geçkin kadm, basına şu sözleri söylüyordu: Siz ki meselenin neden ibaret olduğunu biliyorsunuz, sorarım size, şu Marlene Dietrich'in benden fazla nesi var? Sonra, bu sözlerinin doğruluğunu isbat etmek için eteğini kaldırıyor, bir iskemlenin, bir masanın yahud başka bir şeyin üstüne basıyor, bacağının güzclliğini gösteriyordu. Bu sırada fotoğrafçılar bir saniye vakit kaybetmiyorlardı. Ertesi sabah yığınlarla gazete kupürü! Bilhassa. Life mecmuasınm, bu garib hâdiseye tahsis ettiği büyük sahifeyi görmenizi ayrıca tavsiye etlerim. Sonra sıra müşterüerimin en şüh retlisine geldi. Lady İris'le çahşrr.ıştım. Şimdi, İngiliz kral ailesinden başka biri olan ornır. kuzeni ile, bizzat İngiltere kralı ile, daha doğ| rusu sabık İngiltere kralı il», evet î Dük de Windsorun U kcndisi ile çalışıyordum. , Evet, ben Guido Orlando, Windj sor'lan. hazırunu e*lpndirsin diye 1 çağırıldığı halde en son dakikada | bir mazereti çıktığı için gelemiyen bir Hollywood'lu yıldızın yerine, bir hayir ccmiyeti eğlentisin» getirmsğe muvaffai: oldum. Arkası v«x ha sonraları da İstanbulda yapılan bir nevi saatler (Galatakârî saat) ismile anıhyordu. Bu saatler hakkında 1737 tarihli defterlerde( tarzı kadim sim akreb Galatakârî saat), (cedid çıfıt işi zarflı Galatakârt elmaslıca saat) kayıdları görülmektedir. 1740 yıhnda Nemçe Çasarı sulh elçisinin Padişaha getirdiği hediyeler arasında iki (rehavi çalar piştahta saat), ve iki (asma sim saat) te bulunmaktadır. Bilhassa 18 inci asır ziynetlerl arasında saatlerin de muhtelif mücevheratla beraber kullanıldığı görülmektedir. Padişahlar hançerlerinin uçlarına küçük saatler koydurmakta, sultanlar murassa kusaklarının ortalarma saat yerleştirtmektedirler. (6). 19 uncu asır başında rastlanan saatler arasında düdüklü çekmece saati, kanaryah çekmece saali, akarsulu kebir çekmece saati gibi maıifetlilere rastlanmaktadır. Bu devirde Şehzade Mahmud Efendinin (II. Mahmud) bir basma çalar altın koyun saati, bir de rehavî ça!ar santurlu büyük saati bulunduğu kayıdlardan öğrenilmektedir. Tesbit edilcbilmiş saatçilerimiz arasında Mehmed Babıdağî, Galatalı Şahin, Ahmed Eflâkî Dede, Hâki ve Recai Efendile, Süleyman Leziz, Esseyyid Elhaç Mustafa Refik, Mehmed Şükrü bulunmaktadır. (7). II. Mahmudun son yıllanrtda sarayın saatçibaşısı da Agobciyan isminde bir sanatkârdır. İngiltere, Franss saat imalâthancleri Türkiye için çok miktarda asma, dolab ve oeb saatleri imal etmişlerdi. Bilhassa ceb saatleri arasında İngiliz pisyolları çok rağbet görmüştü. Üst kapak'.an padişah minyatürleri, arka kapakları İstanbul manzaralı altın ceb saatleri de mevcudcîur. Son devirlerde yapılan bu saa'.ler II. Mahmud, Abdülmecid, Abdülaziz ve V. Mehmed Reşad minyatürlerile süslenmiştir. Memleketimizde saat koleksiyoncuları arasında Refik Paşa, Reşad Paşa mahdumu Ali Bey, Doktor Münif Paşa, son devirlerde de Ak Osman zade İzzet Beyle, Habib Edib Bey saat koleksiyonu yapmaktadırlar. 1 Türk Mektublan sahife 173. 2 Hammer. cild 2. sahife 14. 3 Peçevi cild 2, sahife 294. 4, 5, Topkapı sarayı arşivindeki kayıdlardan. 6 1131 (1718) tarihli saray trşiv kayıdlsrından. 7 Nureddin Rüştü Bengül, Eski Eserler Ansiklopedisl. Bir bekçl kendi tabancasile yaralandı Dürc Beşiktaşta luhur eden bir y»n. gın bnşlangıcı, bir bekçinin kendi U. bancasile yaralanmasın* tebeb olmuj. tur. Vaüdeçesm» Aktarlar sokak 8 «ayılı Tahsine ald evde dün aabah yanjîin çıkmıssa da genijlemeden löndurulmüşîür. Tahsinin oğlu Nureddin Tokmak. yangının, bitişiktekl 8 numaralı Ethe. min odasından kendi odalarına atılan bir sigara izmaritinden çıktığmı Iddia etmij ve lcom?vtsu Ethemle münakasaya ba?lamıjtır. Münakas» büyümek üzere iken Ethemln oğlu Esinle Engtn de lse karısmıs. meaele iyice alevleıımistir. Tarafların birbirlerile kapıjtığını gö. ren Vışnezade bekçlsi Hüseyin Karasu. kavgacıların srasına glrmiş ve müda. hale etmiştir. Bekçi, kavgacılardan Esinle Engini yakalayıp karakola gö. türürken. çocuklar bekçinin ayağına bir çelme takıp yere düşürmüşler ve kaçmağa muvaffak olmuşlardır. Bu esnada Bekçinin yere düşmeslle elindcki tabanca atej almi} ve Hüscyln bileâin. cien yaralanmıstır. Flrar eden iki kar. dej yakalanarak vak'a etrafında tah. kikata başlnmıstır. Âletlerin bulunduğunun ertesi jünü hikün m«23iunu çagırarak: «Siz Gand'da Vandenberg isimli bir b«kırcıyı tanıyor musunuz?» diye lordu. Her zaman bütün hsreketlerine hâkim olan Kont İpolit bu sual üzerin» «ar»rda, kızardı vt ne söyli yeceğini şaşırdı. Darbe tam yerini bulmuştu. Kont bir hayli dü şündükten »onra nihayet Vandenberg'den içlerinde bir de lnbik bulunan bazı aletler saün aldıgını itiraf etti. fPeki inbik ne oldu?» «Haberim yok. Belki kırdım, belki »attım, belki de yerine verdim.» tYalan föylüyortunur, çünkü inbik |atonuzda bulunmuştur. İşte, bakıruı.» Sorfu hlkimi kapıyı aç/b: İnbik koridorda idi. Kont âdeta U | keailmi|ti. Hlkln »öılerm» devamla: «Güstav zehirlenerek ölmüjrür, dedi. Z*hiri dı six imal ettiniz. Şimdi ban* onu hangi elinizle kardefiaiza tunduğunuzu söyleyiniz.» «Zehiri ben vermedim.» cY» kim vtrdiî O halde mücrimin ismini söyleyiniz.» İpolit birkıç «aniyt tereddüden sonra: «Zehiri bizzat Gürtav yajjliflıVlı tçmiıtir. Hemen üzeriBe atılarak elinden almak istedim, fakat çok f»ç yatiftim. Bef dakika içinde zavallı ölmüştü.» dedi. «Buna imkân yok!» «Bir kere de karımdan »orunuı, BÖylediklerimi teyid edeeektir...» Sorgu hâkimi Kontesin bulunduju höcreye gitti ve Lidya jile görüştü. Fakat kadın kahkahalarlı fülerek: «Böyle »öylıyeıceğini biliyordum» dedi. tNaııl? Biliyor muydunuz?» «Tabıl. Kardeşim Güstav'ın ölUmünü takib eden |eet İpelit bana aynen sunlan löyledi: ıŞayed zehir bulunur da çaresiz kahrsam, f Güstav'ın büieden aldıgı nıkotinl» yanliflıkla «ehirlendiğini f söyliyeceğim.» Hâkim Konteeln •ftzlerinl Ipollft tekrtr ettif) u m u herif: I «Bu kadırun aklıru bafina toplayaçafc yok ..» diye bajırdı. 30 KASIM 1953 Tarihinde Yapılan Keşidede Kmmly» kazanan mudilere keyfiyet yazı ile bildirilmiş ve lis:• lubelerimiz hoHinrie ilân edilmiştir. « Doktor ve Hastalar Okusun! SÜMERBANK Sermayesi: 200.000.000 T.L. (18633) Park hastanesi, halka hizmet gayesile tesis edilmiş, tam teşkilâtile bütün, hususî hastanelerin fevkindedir. Ağrısız doğum, basurun elektrikle tedavisi, bir seansta prostat ameliyatı, kemik hastalıkları, şok tedavisi, romstizmanın en îon tedavisi, kırık, çıkık, hastahklannı, memleketimizin en tanınmış profesör ve mütehassısları tarafından, son sistem âletlerle, protoksit dazot narkoz cihazı, diyatermi, ültraviyole, Röntgen, elektrokardiyogram, lâboratuar ve bütün tıbbî, kondüsyonları havi çift ameliyathanede, tedavi ve ameliyat olunurlar. Hastalar dışarıdan istedikleri hekimleri getirmekte serbesttir. Müessese tarafından deruhde edilen ameliyat ve tedavi ücretleri ehven fiatla yapılır. Müessese. Gülhane Parkına nazır, fevkalâde manzarasile ayni zamanda bir nekahathanedir. Gece, gündüz mütehassıs hekimler hastalarm emrindedir. Gülhane Parkı Adli Tıb yokusu Park hastanesi. Telefon: 20336 TÜRKİYE EMIİK KREDİ BANKASI ZONGULDÂK SUBESİ Sayın halkımızın hizmetine girmiştir. (18.88) TEPEBAŞI GAZINOSU İstanbulun en büyük MÜZİKHOLÜDÜR. A l a t U r k a n i l l Büyük progranıma ilâveten Bu işe bir nihayet vermek lânmgeliyordu. GüsUv'» zehirı [ kim sunmuştu? Kont mu, yoksa Kontes mi? Bunu *nlun«k »artb. Kontes ısticvabında itirafta bulunarak 1850 «UIMI kasım ayındanberi kocasının rehir imalile mtf(ui olduğunu, bunu | Güstav'ın hesabını görmek İçin hasrladıiuu töyiedi. İpolit bı sözlere karsılık guya âlicenab davrtmarak: «Ben sizin kocan: zım, onun İçin sizi itham etmek bana düfmes.» dedi. Fakat 1 böyle konusmakla esasen kadını itham etrni} oluyordu. Lidya'ya I bunun üzerine ispazmo» geldi. Bir xamanlar pek sevdiği yahud | sevdiğini aandığı kocasından jimdi nefret ediyordu. Asabiyete kapılarak: «Korkmayın, beni açıkça itham edin, kardeşimi benim öldürdüğümü söyleyin! diye bağırdı. Yalnız bunu nasıl yaptığımı da izah edin. Güstav'a zehiri ben sunduğum halde nasıl I oldu da sizin parmağınızı ısırdı? Nasıl oîdu dı zehirm dökülen kısmı benim dudaklarıma değil de sizinkılere sıçr^dı? Sonra Güstav acaba neden: «İpolit beai affet.» diye bağırdj da benim ismimi söylemedi?» Kont kansının bu müthiı tözlerme eevab bulanuyordu. ™* Hediyeli Meşhur Dünya Gülleri Damızlığtmız 852 çeşiddir. Siyahlar, alacalılar, benekliler, yeşil ve mavüer yüzlerce görülmemiş çeşidlerde dünyanın tekmil nadide kokulu ve katmerli yediveren güllerinin fidanları bulunmaktadır. Renk'i fiat listesini isteyiniz. 50 kunışluk posta pulu mukabilinde gonderir, Aâaç olan giilleıin bozulanı örlenir. Şimdi dibrr.e 7am=.nıdır. T«şrarıin en ıızak yerlerine g&rantili ambalâjlarİ3 fidanlar sevkeılümcktt.ür. Acele edilmesi Ti:LEFON: 612.Î0 Tıirkiv» Rriviik r.iil FîHanliîi Ksrfılioy. Kiicük MoHa fidan satışları başlamıştır. < Alafranga Röndellas Proğram Revüsü Tamamen değişmiştir. 8 DÜNYA GÜZELİ DÜNYA TURUNDA I'ERIHAN SÖZERİ 10 TABLOLUK ÇOK ENTERFSAN R E V Ü Bütün Avruppda büyük Kim yapmış hiiyük ntrakslyon Bkrnhal. jnnklnr vr hisiklrt KRALJ TKİO C SALJDAN RODCERS İTİBAREN I Danimarkalı hava akrobatı Mist Viyolet'in heyecanh hârika numaralan. Alaturka ve alafranga mflzik, neşe, kahkaha. nefis yemckler. Tcmlz servls, güzel salon. HER PAZAR bütün prograrala İÇKİSİZ MAT1KE Telefon: 42690 Bütün masalar numaralıdu. !ı! (Bu «frin biltnn hakîan Opcnı Mundi |ir(c«(i »» gazettmıtt Höcrealae döaen K*nt gârdiyana ^dedl ki: «Kanm dognı yapmıyoT, Zehiri kardeşinln afzma veren odur. Vakıâ Güstav'ı öl', dürmek için arkasından koşmuştum. haitâ bu arada bir sandali yeyi devirdiğimden üstüne düşmüftüm...» (Arkası »ar)l aıddir) Türkiyede heşri hakkı yalniz ' gacetemîze aiddir.