Katalog

CUMHURIYET 15 Temmuz 1951 Boş vaktinizi IJoşgeçirmekiçin Mantıkî düşünen bir insan mısınız ? Tarihten Hikayeier Yazan: D a z a n bir yüdırım, bir kasırga, *^ bazan bir taun gibi fakat her 'zaman bir Azrail olarak Anadoluyu köy köy dağ dağ dolaşan Kuyucu Murad Paşa, Celâlî isyanlanna son ^verince İstanbula dönmüştü. Payitaht sevınc icindeydi. Sıvas, Tokad, Kayseri, Bursa ve Bayburdda yüz binlerle kelle veren Anadolunun neye, niçin isyan etmiş olduğunu araştırmağa hiç kimse lüzum görmüyordu. İstanbul çarşıları donanmıştı. Çünkü, abanî sarıklı bezirgânların mallannı götürecck kervanlar artık baskına uğramıyacaktı. Yeniçeri ortalanndan fışkıran neşeli kahkahalar sipahi kışlalarında atılan nâralara ve ahırları dolduran cins atlarm kişnemelerine karışıyordu. Zira sıpahiler de, yeniçeriler de yeni yeni tımarîarın, zeâmetlerin kokularını almışlardı. Bir daha fıliz vermiyecek bir tarzda kbkten budanmış olan Anadolu hanedanlarının köylerini, çiftliklerini paylasmağa hazırlamyorlardı. Saray ordularını Kayseri meydan muharebesinde daımadağm ettikten sonra padişahlığını ilân eden Karayazıcı Beyin Bursaya dayandığı günler unutulmuştu. O korkunc kartal karşısında kanadı yolunmuş serçe gibi tir tir titrıyen saray yeniden sırtlan kesilmişti. Sahte bir din taassubuna bürünerek bütun yobazları peşine takmış olan Birinci Ahmed, cellâdlarına hergün yeni satırlar veriyordu. Sadrıazamın Anadolu ovalannda işlettiği yatağanlar gibi bu satırlar da aman nedir bılmiyorlardı. Saray, Anadoluda kazandığı zafere dayanarak İstanbulda tam bir temızlik yapmağa karar vermişe benziyorau. (Kalbur üstünde olanların hiç biri I yarınından emin görünmüyordu. Nizameddin Nazif ve Nasuh Paşa Tepedelenlioğlu Şerifin çok güzel bir karısı olduğu ve bunun, bir gece Nasuh Paşanm kâhyası Amavud Bayram tarafından zorla kaçmldığı öğrenilmişti. Fakat Nasuh, padişaha kendini affettirmenin bir yolunu gene buldu ve Birinci Ahmedi yumuşatınca intikam almak fırsatını da kaçırmadı. Şerif de dahil olduğu halde bir kaç vezirin ve defterdann idamına müsaade istedi. Padişah reddetti. Bir hafta sonra gene cuma namazına giderken, İstanbulda pek sık görülmemiş bir hâdise cereyan etti. Bir derviş, padişahın atını durdurdu: « Nasuhun ne zaman boynunu koparacaksuı?» diye sordu. Padişah cevab vermedi. Atını mahmuzlayıp uzaklaşmak istedi. Derviş yerden kaptığı bir taşı kıyasıya fırlattı. Taş Birinci Ahmedin omzuna çarptı. Tabiî bu suçun cezası derhal verildi. Bir kılıc, bedbahtuı kellesini uçuruverdi. Nasuh bu fırsattan istifade ederek düşmanlarını idam ettirebılcceğini düşündü, soluğu sarayda aldı. Fakat pek genc yaşta adam öldürtmeğe başlamış olan Birinci Ahmed de kana kanıksamıştı galiba... Reddetti. O zaman Nasuh küstah bir şiddetle ısrardan çekinmedi: « Eğer bu adamların idamına müsaade edilmezse sultanımdan bu kulunu sadaret yolundan halâs etmelerini rica edeceğım ve sadaretten çekildiğim anda da kendimi zehirliyeceğım!» Zehir... Bu kelime, Birinci Ahmedin güzel kadın kokularile afyonlanmış olan uyuşuk beyninde derhal bin bir endişeli bir istifham çizivennişti. Zehir... Paşa zehirden bahsedebiliyordu. Demek, zehirin adam öldürdüğünü biliyor ve istediği anda da bulabiliyordu. Sadnazam Kuyucu Muradın aksakallı yüzü gözünün önünde belirir gibi oldu ve vezir yanından çıkınca peşinden iki yüz bostancıyı koşturdu. Bir saat sonra o azametli Nasuh, boynunda bir kemend, muhteşem sarayınm ipek halıları üstünde debelene debelene boğuluyor ve ölüyordu. *** İşte ancak o zaman para hırsile önüne gelenin canma kıymış olan bu Sadrıazamın ne büyük bir servet biriktirmiş olduğu anlaşıldı İki sandık inci bulundu. Batman batman düka altını tartıldı. Bin sekız yüz altın saplı ve murassa kılıc sayıldı. Bunlar arasmda yarım milyon kıymetinde olanlar vardı. Ahırlarında bin iki yuz haliskan Arab atl kişnıyordu. Çiftliklerinde yirmi bin deve, altı bin öküz, dört yüz Arab kısrağı ve yarım milyon koyun, kuzu ele geçti. Bir gün sonra Sultanın bir başka damadı, Mehmed Paşa sadrıazamhğa yükselirken namazı kılınmadan gömülen Nasuhun servetini taşıyan katırlar hazineye dcğru yollanıyordu. lu Şiî tahrikçilerin tesirine kapılabilirlerdi. Kendisinin bir ayağı çukurda idi. Doksan birinci yaşına basmıştı. Oldüğü gün patlayacak yeni bir Anadolu isyanını kim bastıracaktı? Sonra Şah Abbas, sadece şark hududlarının tehlikesi değildi. Kud Sadrıazamın dönüşü bu endişe retli devlet adamı, cesur asker ollyi büsbütun arttııdı. Anadoluda duğu kadar ince, zarif ve münevver • • • yüz binlerce kelleyi cacığa hıyar bir diplomat olan Sadrıazam, Şah 1, 2, 6, 12 ve 16 numarah suallere E (evet) cedoğrar gibi uçurtan Kuyucu Mu Abbası kimin tahrik ettiğini Je vabı verdinizse her biri için 1 işaret edin. 3, 4, 5, 7, 8, rad, sevmediği, ısınamadığı, düş bfliyordu. İran, Hind denizi yolu ıls orduya katılınca bütün düşmanla. 3, 10, 11, 13, 14. 15, 17. 18, 19, 20 numarah suallere H Iman saydığı iki üç yüz İstanbullu Avrupaya bağlanmıştı. Sitvatorok rı yeni bir ümide düşmüşlerdi. (hayır) cevabı verdinise onların her biri için de 1 kay nun kuyusunu kazmaktan çekinir muahedesini imzalamasile eski kud Hattâ bir iki gün geçip de Nasuha aedın. Sonra bunlann hepsini toplay:n: retinden mahrum kaldığını göze bir şey yapılmadığını görünce Sadmiydi? 15 den yukarı yekun gayet mantıkî, isabetli ve muFakat bu tahmin doğru çıkmadı. vurduğu halde Osmanlı imparator rıazamı kışkırtmağa da çalıştılar: lıakemeli bir insan olduğunuzu gösterr. İhtiyar Sadrıazamın dönüşü, bilâ luğu, hâlâ çiğnenmez bir demir 'eD« Devletlu,» dediler, «Bu adam, 1015 arası bir yekun mantıkî düşünırrkİE bera kis, saray cellâdlarının baltalarınl ]ebi idi. Tuna boyunda, Adriyatik yarın Şah Abbas karşısında da Kaber hükümlerinde ve hislerinde nv'isamahakâr bir in körletmişti. Kuyucu Murad, kim te, Akdenizde ve Macar ovalaıında lenderoğlu gününde yaptığmı yapar sana delâlet eder. j hâlâ bır tehdiddi. Korkak ve dü sa nideriz? Nasuha ordu teslim esenin kanma girmiyordu. 10 dan aşağı bir yekun hüküm'.erinde rr.antıksız ı zenbaz Avrupa, onu Şah Abbas dilir mi?» Acaba artık kana kanıksamış mıy davranan ve mantağa ehemmiyet vermıyen bir insan ı vasıtasile arkasından vurmak, ıçinKuyucu Murad, doksan bir yıl« dı? îjaıettır. den parçalamak istiyordu. İmparaHayır! İhtiyar kurd neyse gene torluk, pek sinsi çahşan gizli bir sayıssz fırtınalar üflemış, olan buoydu. Fakat İstanbuldaki dört beş haçhlar hücumu karşısında ıdi. ruşuk dudaklı ağzını yavaş yavaş paşa ile uğraşacak vakti yoktu. Ka Bunların başında ise her zamanki oynatarak hafif bır sesle şu cevabı verdi: fası, beyni bir düşünceye saplan gibi gene Fransa vardı. « Hayır. Nasuhu cellâda veremıştı. O, bazı yerlerde dallannı Şah Abbası Parıs kışkırtıyordu. budadığı ve bir çok yerlerde de İranın Osmanlı ülkesindeki en bu mem. 0nun sefıl tarafları da varköklerini kazıdığı Anadolu isyan yük casusu Fransanın İstanbul el dır, Faraza. bana dış bileyen oir duşman olduçunu da bılirim. Falarının tohumlarını da yoketmeği çisi M. de Saligac değil miydi? kat sözle kalemi de kılıncı kadar düşünüyordu. Bu tohumlar az deVelhasıl, bu İranı yere sermek, ğildi. Şah Abbasın elindeki İran bu imparatorluğun selâmeti için dü meharetle ku'.anan bu vezire devlet tohumlarla dolu bir ambar gibiydi. şünülecek biricik çare idi. Yavuz yarın muhtac olabilir. Allah bcni Karayazıcı isyanım kazımış, al Sultan Şelim Hanm Şah İsmaili dpvlete millete faydalı olacak katından İran çıkmışia. Bağdadlı U Safaviyi Çaldıranda mağlub etme faları koparmaktan korusun...» zun Halilin kardeşi Me'mun Be si nasıl İstanbula uzun ve rahat bir *** yin on iki bin atlısmı Sıvasla To nefes aldırmışsa Şah Abbasın mağKuyucu Muradın bu sözlerindeki kad arasında yüz on iki bin parça lub edilmesi de bundan sonrası isabet, on beş, yirmi gün sonra anetmiş ve her birinin beynini kazı için böyle mesud bir netice va'dedi laşsldı. Bir sabah, kâhya, serdam mıştı: yordu. çadınna girince, onu her zamanki Çocukları olmıyan yaşlı bir kankoca, hısımJarından Kafataslarının içinde hep İranı Hayır! Şah Abbasla boğuşmadan gibi tüyleri dökülmüş bir ayı posoksüz bir kızı yanlarına alıyorlar. Ona bıiyütüp okubulmuştu. ölmeğe gönlü razı olamıyordu. Ni tu üstünde uzanmış buldu. Soluk uyorlar. Kızı resmen evlâd edinmemekle beıaber kenMoskbvaja kaçırılmak iizere bddnduğumuz sırada bize Gdynia'nın kurtulduğunu müjdelediler.« Yirmi bin atlı ile karşısına çıkan hayet Padişah Birinci Ahmede de sesi işitmemesine hiç hayret etmedısme, kendi çocuklan gibi bakıyorlar, kız ua onlara çoğunuzun adresinı t..i>oıuz, ai«Mosckovaıja davet» le Milli mi,» demişti. Kalenderoğlunun on beş bin atlısı bu düşüncesini kabul ettirdi ve bir di. Zira bu doksan birlik ihtiyar her *anne» ve «baba» olarak hitab ediyor. Bize verilen odada istirahate ltlerinize biz habpr verirız.» Demokrat Parfsı huericnnden nı Bayburd dağhklarında doğrayı gün Sadrıazamın merasimle Üskü zaman ölü gibi yataıdı. Ne kımılNihayet kadınla adam ölüyorlar. Ortaya mirasçıBu söze verılecek ı*evab yokZ. Stypulkowskı'nın Demır Per irrkân yoktu, çünkıi Kaib huzulut çıkıyor. Kız, bütün mirasın kendine aıd oîduğunu, veiTnişti. Fakat bütün gayretine daraı geçip İran hududuna doğru danırdı, ne de nefes aldığı işitilirdi. tundan uzak buiunuyoıduk. Su tu. de ardında ya^adığı maceramn rağmen Kalenderoğluyu ele geçire yola düzüldüğü görüldü. Fakat süt kâsesaıi yanına koyup da ;ünkü onlara hakikî evlâdlık ettiğini söylüyor. Yanımıza yüksek rut'oelı Sovhikâyesidir. A'.man işgali es baylardan birinin bizi mdtemamemişti. Zira bu derebeyi sıkışıveuyandırmak için omzuna dokuSiz hâkim olsaydınız ne karar verirdiniz? Son derece kuvvetli bir ordu top nasında gizli mukavcmet ha» dıyen göz hapsint.e luttrğunu far yet subayları düştü, otomobıllerle rince, soluğu İranda almış, yanında lamıştı. Bu ordu ilerledikçe oir nunca çadıra kendisınden önce Azreketini idare eden bu zat, Le kediyor ve burada mtvkuf bu hava meydanma coğru yola kokalan beş bin atlı ile Şah Abbasın kat daha korkunc bir kuvvet oldu. railin gelmiş oîduğunu anladı. yulduk. Arkamızdan ca, toplarını hıstamn «kurtuluşu> nralann lunduğumuzu an'uvctduic. hizmetine girmişti. Şah Abbas. İran Karaman, Sıvas, Şam, Haleb, ÇılAzrail, en büyük yardımcısını da O gece böyle b ı ' kâcus içinde uzatmış, bir zırhlı otomobiı geda, yeni devlete terılecek şekda kaldıkça ve iran o günkü kud dır, Diyanbekir, Erzurum, Kars öldürmüştü. Iıyordu. Ruslar bunun ca ızahını hn kararlaşUrıUvısı bahanesile geçti. 1, 2, 3, 4, 5, 7; 8; 9 rakamlannı o suretıe iki retini muhafaza ettikçe, Kuyucu paşaları, bütün sancak beyleri birer Ertesi sabah yüzümüzü yıka yaptılar: Bizim hgyatımızdan onMoskovaya çağırıiruş, mahud grupta tophyacaksınız ki her birinin yeıcunu aynı olAnadoluda yaptığı temziliğe güBir kaç gün sonra İstanbul, İran ıcnad ve ithamıuria tevkij e mak için bır yer gosteıilrnesini lar mesulmüş, 'jinaonaleyh emniikişer gelip katıldıiar Bunların Her sua. (Dikkat edin: 6 yoktur.) venilemiyeceğine inanıyordu. dılmiştir. Fakat, bu sıyasi mev istedik. O zaman, Rus hayatımn yetimizi temin e'Ties vazifeleriybiri geldikçe ordu cellâdı ihtiyaten seferi serdarlığ'na tayin ettıği Naİran kuvvetliydi Şah Abbasın kılıcmı sıyınp parmağile keskin suh Paşayı Sadrıazamhğa da vukkuflann aksine o'.arok, K.K.U. diğer feci bir saluıesıle kaısılaştık: miş. Varşovanm Okecie hava meyhazineleri dopdolu idi. Hazreti Ali üğini muayene etti. Ne olur ne ol seltmiş bulunuyordu. İşte Kuyucu D. ntn bütün işke.ncelerine rağ Sabahleyin kalkınca yüz yiKamak ye pek bağh olan Anadolu köylü maz! Kuyucu bu .. «Vur boynu Murad ölmüş ve dediği çıkmıştı: men itirajta bvJunmıyan Z. cnların adetleri değildı. Bununla danında Liberator tipı büyük bir leri, yann genc cebleri altınla do nu!» dedıği anda tek vuruşta < Stypulkoıvski nihayet Rusya beraber, bizim arzusruzu yerine tayyare bekliyordu. Devlet Nasulı Paşaya muhtac olAhmed, Basri ve Cemal adında iiç adam, karılaYanımızdaki generalier, albayle uçurtamıyan bir celîâdı sağ bıra muştu. c'an kaçmaya mavajiatc oimuş getirmek lutfunu gösterdiier! Bize rile beraber, bir dere kenartna gelmişlerdı. Karşıya lar, yarbaylar aynldııar ve biz: kır mıydı? tur. Muharrir yazılaıının bu birer bardak su verdiler. gtçebilmek için bir tek kayık vardı. Fakat kayık iki * * * tayyaredeki subaylardi teslim etgünkü kısmmda Moskovaya na »ı;jlden fazla almıyordu. Erkeklerin üçü dc pek kısFakat bu ihtiyat her defasında da Sabun diye bir şpy yoklu. Hav tiler. Fakat, yola çıknıak üzereyFakat Kuyucunun yalnız bu ilk sü kaçırüdığvn anlatıyor: kanç olduklan için karılannın kendiierinden başkamanasız kaldı. Zira bütün kılıcla tahmini doğru çıktı. Yoksa Nasuh lu olarak da pis bir pt.çsvra var ken, nereye gideceğinvzı de söyü e kayığa binmelerine taraftar değillerd.. rını Şah Abbasa karşı kullanmağa cellâda verilmemesini haklı gösteOrtadan kaybolan arkaaaşları cı. O kadar pisti kı böy;e bir şeyle lemeyi ihmal etmediier: Şimdi, bu altı kişi kayıkla karşıya ııasıl gtçmeli karar vermiş olan Sadnazam, cel recek herhangi bir yesikadan tamızın akıbetini merak eaeıek en yüzümü kuruı.imaktan ığrendim. Mareşal Jukov, vnziyet hakkınve kayığı hangileri geri getirmeli ki hiç bir k&dın kolâdı işsiz bıraktı. Buna herkes şaş rihi mahrum bıraktı. İlk işi İran seSaat dokuza gelıyorou. bızı a da Kremline msıumat vermek üdişe içinde beklerken, bır binbacasmdan başkasile yanyana kalmasın? tı. Hele Diyanbekir paşası vezir ferini yapmamak oldu. Kuyucunun lıp bir Rus generalinin yanına gö zere Moskovaya gitrrhş. Bizi ae oşı geldi: Nasuhun kellesini kurtarabilmosi o ihtiyar halinde geceyi gündüze raya götürecekle;ıniş! Yeni haber aldım, dedi. «Ma türdüler. herkesi derin bir hayrete düşürdü. O da vaziyetten dolayı özür dikatarak yaptığı büyük hazırlık hiç reşal Jukov birîz dsha gecikeBizi sevındirecek (!) bir haber lıyor ve: «Aksilik,» ciyordu. «Ma daha verdiler: Ortadan kayDolan cek. Kendisi özür diiiyor.» bir işe yaramadı. O korkunc orduSabredip beklemekten başka ça leşal Jukov sizinıe görüşmeyi çok arkadaşlarımız, yani nun hududlarına yaklaştığını duyNasuh Paşa... Jankonski istiyor. Bu arzusuna bizzat bana Okulicki ve P'.ızak bizden evvel re yoktu. Bu, uzun boylu, geniş omuzlu, duğu anda telâşa düşmüş olan Şah Akşam oldu. Saat dokuzu geçti. bildirdi. Kendisi karargâhtan ay Moskovaya gitmişler ve şımdi ogüzel yüzlü bir adamdı. Kırk be Abbas, Nasuhun gönlünü alarak Gölge oyunlan ıcad kaBu sırada binbaşı tekıar geidi ve nlamıyor. Onun ıçın. sız^n ya rada Mareşal Jasov'la beraber şine yeni basmıştı. İçlerinde kor harbin önüne geçebildi. Yeni SadOiliyetine dayanıı. Elin ve nına çağırıyor. Hususî iayyaresini bulunuyorlarmış. bize bir «müjde» verdi: kunc bir zekâ ışıldayan büyük, ye nazam da emri alhndaki büvük parmaklarm muhtelif hade emrimize verdi. Dernal gideşil gözlerine gür kirpikler gölge kuvvete dayanarak şnhsî düşmanla «Gdynia kurtuldu!» Bu haberleri aUnca hepımızin reketlerile duvaıa türlü vuruyordu. Sivri uclu burnu ona larını temizlemeği daha faydalı bul Ortaya o ksdar end:şelı bir ha ceğiz.» düşünceleri daha »azja karardı şekiller aksettirmek kaBu haber bizi bü'jbütün şüpbir kavgacı horoz yahud bir atma du. Canları tehlikeye düşenler kur ~va hâkimdi k/ bu sevinçii haberi Yalnız, bazı arkaaaşiar vaziyeti bildir. Bu hafta burada helendirdi. Vazivetı salirn kaia ile ca havası veriyordu. tulmanın biricik çaresini Nasuhun İgayet soğuk karşı aclık. Etrafımıberrak görmeye çaiışıyorlar ve verdiğimiz fekıi, golge oDevletin en zarif giyinen paşası devrilmesinde gördüler. Onu Ku [zı alan Sovyet subaylan bızı lâfa gözden geçirmeK ve âikadaşiarla şöyle düşünüyorlii'ı: yunile ortaya «uzun kuçalışıyorl ırdı. Kimisl beraber bir karara vannak istibu olsa gerekti. Diyanbekiri idare yucu Murad Paşayı zehirletmekle ftutmaya «Ruslar bizi Moskovaya, melaklı» bır ınahluk çıkmayordum. ediyordu, ama kubbealtı vezirlerin itham ettiler. Birinci Ahmed buna ILeh kadınlannın güzellığinden, seleyi daha uzun ve esasiı biı susını temin ediyor. Onun için: «Müsaade ederseniz dendi. Padişah Birinci Ahmed ona inanmadı. Bilâkis kızdı. Sadrıazamı Ikimisi Leh yemekîeıintn nelaserette görüşmek ıçuı götürüyorlar henüz beşıkte bulunan kızmı ni ru ne kadar sevdiğini göze vurtinden bahsediyordu. Araaa siyasî ailelerimize haber verelun,» de Maksadları bize ?ym zamanda kâhladığı için damaddı da. mevzulara de geçıp Lenistanda da dım. «Bu kadar geç Kalmamıza Moskovayı göstsrrr.e'c ve bizi temak icin, Şah Abbasın İstanbula bir mana veremezler ve merak devlet çiftlikleri kuıulması fiksir altında bırakmaktır. Ondan gönderdiği elçi şerefine yapılan Meselelerin halledilmiş şekilleri gazeteEnderunda yetişmişti; aslen Arederler.» rini ileri sürenlsr de vardı. scnra Londraya gıt:nemize ve navuddu. Bir iki dil biliyor, osman şenliklerde ata binip Nasuhla cirid mizin 4 üncü sahifesindedır Bu EÖzlerime arkadaşlardan Batılı müttefikler Yatma vakti geldiği zaman «islıcayı en iyi yazanlardan biri o oynadı. seyredenlerin çoğu buna görüşmemize müsaade edecoiîıer. tırahate ihtiyacınız vardır». ba Baginski de iştirak etti: larak tamlıyordu Harblerde cesa sinirlendi. Fakat Padisahm fırlattı Biz gizli muk^.vemet cepheHava alanından kaıKar kalkmaz hanesile, hepimızi döraer dörder retini göstermişti. Güzel kılıc ve birer odaya verdiler. Her odada da sine mensubuz. Hdyr.tımız her an derhal bulutların arasına dalmışmızrak kullanıyor, mükemmel ok iki Rus subayı bulunuyordu. Bun için tehlikededir. Mevcudıyetimiz tık. Bu kadar yüks^ten uçmaROMATIZMA atıyordu. Yalnız iki kabahati var!ar bize karşı 3uretâ ve zoıaki bir den haber vermezsek aıle erkânı mız belki emniy»*iTİz ıçın lâzımdı: Siyatik, Bel, Diz, Kalça •İr Erkekler bir kadının, izdivaç tek'ifinı niçın rednezaket ve misafırperverük gös miz pek haklı olarak endişe du dı, fakat bu dik uçuş hızdekı kaAzametli idi. Herkesi kırıyordu. det.ıgmı kolay kolay anhyamazlar. ağrılarına, üşümekten terdiler Fakat onların ne neza yarlar. Onun için, Mareşaıia gö çırıldığımız intıbamı oüsbütün İyi yaşamayı seviyor, hazinesini Jane Austen ketine, ne de mısafırperverlikle rüşmemizi bir iki saat aaha tehir kuvvetlendirdi. gelttn arka sancılarına doldurmak için hiç bir fırsatı kaif Insanlar her duyduklanna inanmasalar oiıe heprıne aldanmamıza iınkân yoktu. etsek de...» çınnıyordu. Vakit geçtikçe enriii;eıniz artısini tekrar ederler. Çünkü bize vâdeitikleri o mukelGeneral, arkadaşsn sözünü kes yordu. Çünkü, Vs,;şova ne MosBunun için bir çok rakibleri varİ( Kabahati başkasile paylaşmaya can atarız da mulef ziyafetin eseııni gorememiş, ti. kova arasmdaKi rrcsale tayyareydı Bunlar zekâsı ile baş edemedikçok müessir ilaçtır. vaffrnıyetimizden başkalarına hisse vermeye hıç yanaşakşam yemeğini subayiarın sofBOL KÖPÜKLO • NEFİS KOKULU «Maalesef inıkân yok Zira le çok çok beş saat o duğu halde. leri bu adamı Sadrıazama tepeletip mavız. rasında yemiştik. hava şeraıti istisna tcskii e. erek yedi saattir havatîsy.iııt, aaha da if Bir insan için iyi huylarından vazgeçn.ek kötü Gene bu «ziyafeı» sofrasında derecede müsaıd. Hu haı uzun ne kadar gıdeceğimız oelli dehuyıarını bırakmaktan daha kolaydır ki hayaün en tena larkadaşlarımızdan b n votka ıç müddet de\ am etmez. Onuıı için, ğiidi. tstuL da budur. f |mek arzusunu ızhar edınce su hazır hava iyi iken ceriıaı yola GELECEK V.Y/.l: £ıe geçmeS. ftlaugham jbaylardan biri: «BinCajı>8 sora çıkmamız lâzım. Bır saat bile memesi lâzım gc.ien bır vesikayı1 Tuvalet Sabıltau' • Kadının hiç yoktan ortaya çıkarabiltceğı ıkı şey f c Lm, bakalım müsaade ederler kalmamız doğru olmdz. Esasen, nasıl yuttum? ( 100 de lOOsahır. earüır. Şapka ve kavga. Bunu tayin zordur. Fakat aşağıdakı taKlıii yapacak olursanız neticeyi kat'i bir şekilde ve kısa bır zaman zarfında öğrenebilirsiniz. Evvelâ şu sua.ieıe doğıu cevab verin ve yanlarına E (evet) veya H (hayır) caye işaret edin: 1 Paranın kıyıntti kendiliğindendir.. 2 Bozuk terazi ile de doğru dlçüiebiıır... 3 Yeni şeylerden daima kaçmma!;dır... 4 İnsan daima en şairane hâfiralarını unutur... 5 Bazı hallerde, mevcud olmıyan b ; r tehlike de sigorta yaptırmak lâzımdır... 6 Bir Fransız frangı + bir Belçika rrangı = iki trank... 7 İnsan hislerine hâkim olabilir . 8 Yeni akord edilmiş bir piyanod<uı büe kötü se& çıkabilir.. 9 Kangru iki ayağmm üzerincie durabildiğine göre insan gibi hareket edebilir... 10 Hayat pahalılığı artıyor, çünkü istatistikler artfağını gösteriyor... 11 Köşesiz bir cisim küredir... 12 İyi bir maldan bir kilo aiacak param yoksa kötüsünden yarım kilo alınm... 13 Yalan söylemiyen insan yoktur... 14 Kuş havadan hafif olduğu için uçar... 15 Eski elbiseyi satıp daha ucuzunu yaptırmak Ursine çevirmekten iyidir... 16 Gözlük camı kullamla ku!lan:h eskıı... 17 İki rakamı daima 1+1 demekt<r .. 18 Bir şeye üzülmemek için onu hatırdan çıtarmalıdır... 19 Kaza tehlikesini düşünerek otomobil kullanmamahdır... 20 Kulağı duymıyan iyi göremez... ğı ciridlerden biri Sadrıazamın kafasını yannca meydanda bir sevinc fırtınası esti. Bir kaç gün sonra Kazaklarm Sinobu ele geçirdikleri haber almdı. Sadnazam, gönderdiği kuvvetler Kazaklan kovuncaya kadar bu hâdiseyi Padişahtan saklamak istemişti. Birinci Ahmed buna kızdı, fakat bir şey demedi. Bir müddet sonra Padişah Edimeye gitmişti. Avlanırken ormanda uçurduğu şahinin kanadlannı bir başka şahinin yolduğunu gördü. Az sonra bu yabancı şahini Kınm Giraylarından birinin uçurttuğu öğrenildi. Nasuhun düşmanlan fırsattan istifade etmek istediler. Bu adamı, Sadrıazamın fena bir niyetle İstanbula çağırtmış oîduğunu söylediler. Sadnazamın Bıruici Ahmedi devirip Osmanoğulları saltanatma son vermek ve tahta Kırım hanedanından bir beyi çıkarmak niyetini güttüğünü bildirdiler. Padişah buna inanmadı. Fakat Nasuh aleyhindeki teşebbüsler bununla da bitmedi. Payitahta dondüğü zaman cuma selâmlığına çıkan Birinci Ahmed Ayasofyaya girerken Mekke Emirinin kardeşlerinden bir şerif, atının önünde yere kapanarak btğırdı: « Padişahım, bütün kulların bu Sadrıazamdan elâman diyor. Nasuh Paşanın yanuıdaki Arnavud ve Kürd atlılar bizde ne can, ne mal, ne ırz bırakıyor. Haydi malımız onun olsun, fakat ırzımız, namukurtulmak istiyorlardı. Her neden sumuz kalmıyor. Irz senindir, pase Kuyucu Muradı bir türlü yola dişahım...» getiremiyorlardı. Sadnazam, Kalen deroğlu ile harbederken Nasuha çok kızmıştı. Kumandasuıda büyük bir ordu olduğu halde Diyanbekir paşası imdadjna gelmemişti. Eğer Nasuh zamanında yetişmiş olsaydı Kalenderoğlu Bayburd dağhklarında ya öldünilur, ya esir edilirdi. Sadnazam buna rağmen Nasuhu boğdurmamıştı. Bu sefer Mareşal Jukov'la görüşmek bahanesile Rusyaya kaçtrıldtk! Moskovaya davet Siz Hakim Olsaydınız... Hesab meselesi Kıskanç kocalar Gölge oyunu Siz de bu fikirde misiniz? PİMANOL PURO NEVROL CEMAI SINIRE ÇARPINTIYA,BAYGINLIĞA