Katalog

10 Rasuu 1951 ÇUMHURİYET Gnl. Namık Arğüç Hong Kong'da Kore tugayımmn yeni komutam bugün Tokyoya hareket edecek HongKong 9 (a.a.) (Afp) Koredeki Türk Kuvvetleri Komutam Tümgeneral Tahsin Yazıcmın yerino tayin edilmiş olan Tuğgeneral Namık Argüç, beraberinde iki irtibat subayı olduğu halde bugün HonKong'a gelmiştir. Yarın Tckyoya hareket edecektir. Türk askerlerinin kahramanlıklan Türk Savaş Tugayı ile birlikte Korede bir yerde 9 (USİS) Türk Savaş Tugayı nezdindeki Amerikalı irtibat subaylan, Türk askerlerinin kahramanlıklarını anlatmak tadırlar. Birleşmiş Milletler Kuvvetlerin» mensub muhtelif birlikler, Türk askerlerine karşı derin bir hürmet beslemektedirler. Bu arada Amerikah subaylar, Karadenizden gelen balıkçı Refik Işığın hikâyesini şöyle anlatıyorlar: «Refik Işığm müfrezesi Birleşmiş Milletler topçu birliği ateşinin himayesi altında bir komünist müstahkem mevziine hücum ediyordu. Bir aralık müfreze, topçu ateşinin himayesi altında koşarak ilerledi ve süngülerle düşmana hücum etti. Çarpışma sonunda düşmanın 120 ölü bıraktığı tesbit edildi. Fakat irtibat subaylan, müfrezenen hangi sebebden dolayı düşman ateşine rağmen, hücuma geçtiğini öğrenmek istediler. Işık, şu cevabı verdi: «Birleşmiş Milletlerin topçu ateşi kesilmeaen hücuma geçmek istedik. Askerlerirtıiz çok sayıda düşman öldürmek istiyordu.» Işık bugün çavuş olmuştur. Komünistlerin elinde bulunan bir dağ yamacına karşı yapılan hücum esnasında gösterdiği kahramanlıktan dolayı çavus rütbesini kazanan diğer bir Türk askeri de Azizdir. Düşmanın makinelitüfek atefi, müfrezenin ilerlemesine mâni olduğundan, dağlık arazide sürünerek ilerleyen Aziz, düşmanın tuttuğu mevzie girerek süngüsile düşman askerlerini öldürmüştür. Korede şehid, kaybolanlarla, hastanelerde ölenlerin eşyalan C. Savcılıklanna gönderilecek Ankara 9 (T.HA.) Koredeki «avaşlarda şehid veya kaybolanlarla Kore ve Japonyadaki hastanelerde ölen subay, askerî ve sivil memurlar, astsubay v« eratımızm muhallefatı hakkında aşağıda yazılı işlem yapılacakür: 1 28 inci tümende teşkil edilmi} olan harb ölüleri şahsî eşya bürosu, Koreden gönderilecek muhallefatı teslim alacak ve bunları aid olduğu şehid, kayıb veya ölünün Türkiyedeki son ikametgâhının mahallî C. Savcılığına göndererek askerî şubeleri vasıtasile de varislerine malumat verecektir. 2 Şehid, kayıb ve ölünün vereseleri muhallefatın gönderiîdiği mahalli C. Savcıhklarına müracaat edecekler ve alâkadar mahkemelerin ilâmlanna göre muhallefatlarını alacaklardır. 3 Resmî makamlar vasıtasile gönderilmiş olan muhallefattan gayri Koreden yurda dönen askeri şahıslarla münferiden gönderilmiş muhallefat bu şahıslar tarafından en kısa zamanda 28 inci tümnee gön derilecektir. Tito, Rusyayı Birleşmiş Milletlere şikâyet etti Genel Sekreterliğe gönderilen mektubda Kremlin peykleri ağır surette itham ediliyor ile Paris 9 (a.a.) Birleşmış Mil selesinin Genel Kurul gündemine letlerdeki Yugoslav heyeti .Rusya, ahnmasını resmen istemiştir. Birleşmiş Milletler Genel SekreBulgaristan, Macaristan. Rumanya, Arnavudluk, Çekoslovakya ve Po terliğine gönderilen Yugoslav meklonyanın Yugoslavyaya karşı bu tubunda, Kremlin ile peykleri şidlunduklan hasmane faalivetler» me detle itham edilmektedir. Ifnnnn Meclis komisyonları dün seçildi Ankara 9 (Telefonla) Büyük Millet Meclisi bugün saat 15 te Sıtkı Yırcalmın başkanlığında toplandı Ara seçimlerinde münhal milletvekilliklerine seçilenlerden geçen oturumda yemin etmemiş olanlar sıra ile kürsüye gelerek yemin ettiler. Bundan sonra gündeme geçildi. Ve kabineden çekilen Bakanlarm yerine vekâlet eden bakanlann isimlerini bildiren Cumhur Başkanhğı tezkereleri okundu. Geçenlerde vefat eden Trabzon milletvekili Tev/ik Koral ile Denizli milletvekili Hüsnü Akşidin ruhlannı taziz için ayağa kalkıldıktan sonra, Federal Alman Cumhuriyetini ziyaret için 10 milletvekilinin davet edildiğine dair, Federal Alman Cumhuriyeti Başkanının telgrafı okundu. Bunun üzeıine Sıtkı Yırcalı: «Başkanlık Divanı almanca bilen arkadaşlar arasındon on kişi seçmiştir. Arkadaşlann gidip gelme masraflan kendilerine aid olduğu berayi malumat arzolunur,» dedi. Ve gündemin son maddesinde bulunan komisyon seçimlerine geçildiğini bildirdi. Komisyon seçimlerinin neticeleri anlaşıldıktan sonra toplantıya son verildi. MecUs pazartesi günü toplanacaktır. İngiltere Zabıta teşkilâtına Amerikadan verilecek yeni şekil yardım istiyor Londra, silâhlanma programını tamamlamak için bu iktisadî yardınu taleb etmeğe karar verdi Londra, 9 (B3.C.) İngiliz hükumetinin, Birleşik Amerikadan silâhlanma programını tamamlayıncaya kadar iktisadî yardım istemeye karar verdiği bildirilmektedir. Birleşik Amerika Kongresi, silâhlanma programları yüzünden iktisadî durumlan bozulacak Atlantik Paktı memleketleri için bir milyar dolar tahsisat ayırmıştı. İngiltere bu miktardan bir kısrmnın kendisine verilmesini taleb edecektir. Fakat, bu yardım verilmediği tak dirde İngilterenin silâhlanma programını durduracağı yolunda Londra hükumetinin Washington'a bir ültimatom verdiği hakkmdaki haberler teyid edilmemiştir. Pariste Eden ile Acheson arasmda bu mesele etrafında görüfmeler olduğu bildirilmektedir. İngilterede gıda dnrumu fena Bugün Avam Kamarasmda beyanatta bulunan ingiliz İase Bakanı Gwilym Llyod George, memleketin gıda maddeleri durumunun çok fena bir halde olduğunu, esasen vesikaya bağlı olan maddelerden çoğunun yakında gene azaltılacağuu söylemiştir. İaşe Bakanı, durumun 1941 senesindeki kadar fena olduğunu da sözlerine ilâve etmiştir. Londra 9 (a.a.) (Reuter): İngiliz Başbakanı Churchill bu akşam verdiği bir demeçte İngilterenin Birleşik Amerikaya «başlıca atom üslerini temin etmesi ile tehlikeler» >üklendiğini bildirmi}tir. Belediye sarayında verilen hususî bir ziyafette bir konuşma yapan Başbakan demiştir ki: « Binaenaleyh biz, Sovyet düsmanlığınm karsısında ilk hatta bulunmaktayız.» »Bundan dolayı kendi görüsümuz için Amerikahlar tarafından en büyük alâkayı istemek hakkını beklememiz lüzumu vardır. Bunun bizden esirgenmiyeceğine de eminim.» Bü kaç gün evvel Trakya vilâyetlerini teftişe giden Emniyet Genel Müdürü Servet Sürenkök İstanbula dönmüştür. Servet Sürenkök, dün Emniyet Müdürlüğünde kendisile görüşen bir arkadaşımıza, seyahat sebebinin teşkilâtla alâkalı bazı tetkiklerden ibaret bulunduğunu söyledikten sonra demiştir ki: « Hudud kapanması işini de yakından görmeyi münasib buldum. Göçmen işlerile alâkalı faaliyetleri de Emniyeti Umumiyeyi ilgilendiren cephelerden tetkik ettim. Bilhassa bu sahada, basta Edirne Valisi olmak üzere, ilgililerin gösterdikleri intizam ve alâkayı takdirle belirtmek isterim.» Umum Müdür, Edime Kırklareli ve Tekirdağ emniyet teşkilâtmın çahşmalarile yakından alâkalandığını belirterek zabıtanm birleştirilmesi mevzuunda da şunlan söylemiştir: « Zabıtanın birleştirilmesine dair kanun tasansı Meclise verilmek üzere hazırlanmaktadır. Verilecek yeni şekle göre zabıta idari, adlî ve siyasî olmak üzere üç grupten teşekkül edecektir. İdari zabıta askeri karakterde bir teşekküldür. Bunun bugünkü jandarma hudud ve gümrük birliklerile polisin üniformalı kısmı teşkil etmektedir. idari zabıtanın üst rütbeli kısmı Harb okulunda yetiştirilecek, bilâhare yüksek zabıta okulunda meslekî bil^ileri arttınlacaktır. Adlî ve siyasî zabıta sivil karakterli olacak ve kendi huBir kadın intihar etti, bir adam da teşebbüs halinde iken kurtarıldı Cağaloğlunda BabUU caddesl 26 nu marada oturan ve sinir hastalığına mup tela bulunan Zehra Dlnçer adında 44 yafinda bir kadın, dün, oturduğu apartımanın 4 üncü kat balkonundan aşa ğl athyarak intihar etmiştir. Ayrıca Katiht* oturan Arif Guleç a. dında bir şahıs, dün, evinin arsasın daki bir ağaca kendini iple asarak in tihara teşebbüs eUniştir. Bu «ırada ci vaıdan yetişenler tarafından kurtarıl. mıştır. Akli müvazenesi bozuk olduğu anlaşılan Arif Bakırköy Akıl hastanesine kaldırılmıjtır. Hapishaneye eroin götüren biri tevkif edildi Dün Üsküdar Cezaevine giden rlyaret çilerden Hüsnü Ariskan adında bir çahsın konuşmakta olduğu bir sabıkalıyk tel örgü arasınd&n eroln ve afyon verdiği görülerek yakalanmıştır. Üskudar Savcı lıglna sevkedilen Hüsnu tevkif edilmiştir. Hür Rumenlerin toplantısı Şehrimizde bulunan hur Rumenler 8 Kasım Perşembe günü Taksimdeki Aya Triada kilisesinde toplanarak Kral Mijelin yıldönümünu kutlamışlardır. Toplantıyı müteakıb davetliler bir büfede ağırlanmışlardır. Ne idik? Ne oldukî ngün büyük yas güniinün dönümünü hüzünle yâdettiğimiz Türkiyenitt büyük kurucusu Mustafa Kemali iyi tartıp ölçmek için zaman zaman arkamıza bakmak lâzımdır. 1908 Meşrutiyettni ummadıklan kadar kolay elde eden İttihadçılar 32 senedir halkın yorulduğu ve ürkütüMüğü Sultan Hamid idaresini istihlâf ediverdilerdi. Ben o zaman çocuktum.. Ama bilirim.. Hep harb havalan terennüm ede ede ve nihayet Balkan harbi, İtalyan harbi ve Uraumî harbin memleketi harab etmesine sebeb oldulardı. Hepsi 10 yıl süren İttUıad ve Terakki idaresinde Osmanlı İmparatorluğu üç harb ve üç hezimet devri ve hiç bir lüzum ve zaruret yokkcn girdiği üçüncüsünden de müstakil devlet olmak hüviyctini kaybedeek çıktı. Daha doğrusu yok oldu. İşgal ordularının İstanbulda, İzmirde, Adanada ve memleketin diğer yerlerİK<Jeki dunımlannın elemli hâtıralamu burada zikre lüzum görmem. Herkes: Artık bitrlk.. demişti.l O meş'um harbi yakan ve idare edenler de memleketi felâketle başIbaşa bıralnp kaçt^ar.. Pjıdişah) ve onun âciz hükumeti işgal kuvvetlerine boyun iğmekten başka sey yapamadılar.. Bir tek adam çıktı. Herkesin etrafı karanlık ve istikbali simsiyah gördüğü günlerde tek bir adam.. Mustafa Kemal çıktı.. Anadoluya geçti Uraumî Harbin kılıç artıklannı, fakat mllletin ruhundaki savaş imkânlannın gizli hazinelerini topladı... Emniyet Genel Müdörfi, yeni tasarı etratında izahat verdi I s u s î branşlannda ihtisas elemanlan olarak yetiştirilecektir. Bütün bu teşkilât umum zabıta başkanhğı makamı tarafmdan sevk ve idare edilecektir. Tasan mesleği cazib kılacak hükümler ve terfih imkânlarını ihtiva etmektedir. Bilhaisa adlî ve siyasî zabıta mensublannda rütbe suretile terfiden ziyade maaş artımı suretile terfi esaslan kabul edilmiştir. Idarî zabıtada, filen vazife başmda bulunanlarla geri hizmette bulunanlar maddî terfih bakımından birbirinden aynlmışlardır. Ankara, 9 (Anka) Amerikan askerî yardım heyeti mensublanna maaş olarak verilmek üzere gönderilen çekleri karaborsaya sürmek suretile döviz kaçakçılığı yapmaktan sanık olarak yargılanan Robertson, Sabatay Bencuya, Kemal Karadayı ve Selâminin duruşmalarına bu^ün devam edilmiştir. Dünkü oturumda kırkar bin lira kefaletle tahliyelerine karar verilen Robertson ve Karadayı, bu parayı yatıramadıklarından tutuklu olarak getirilmişlerdir. Sabatay Ben cuya ve Selâmi, kefalet parası verdiklerinden mahkemeye gelmemişIerdir, Fotokopileri çıkarılarak İsviçre bankaiarına tetkik edilmek üzere gönderilen vesaikin ora bankalannca tetkikine müsaade edilmediği ve geri çevrildiği anlaşılmıştır. Bundan sonra, evvelce dinlenilmesine karar verilen avukat Ulvi Erbay dinlenmiş, Ulvi Erbay, Robertson ile nasıl tanıştığını anlatarak aralannda geçen bir muhavereyi nakletmiştir. Robertson. avukatın şahadetinde bazı sözleri kabul etmediğini bildirmistir>. Avukat Behzad Sinopluoğlu, sanıklann kırk bin lira kefaletle tahliyeleri hakkmdaki kararın, sanıklar bu parayı tedarik edemedikleri için kaldırılmasrnı İstemiştir. Duruşma başka güne kalmıştır. Döviz kaçakçılarınm Paramızın kıymetini Koruma Kanunu dünkü duruşması Ankara 9 (Anka) 20 yıla yakm bir zamandanberi yürürlükte bulunan ve yürürlük müddeti muh telif kanunlarla uzatıîan Türk parasının kıymetini koruma kanununun bugünkü malî ve iktisadî vaziyetimize göre yenibaştan düzenlenmesi kararlaştınlmıştır. Bu maksadla Maliye Bakanlığı, bu sahadaki ,çaaşmalara başlamış bulunmaktadır. Yeni tasanda, bankalann dunımu yenibaştan ayarlanacak, yabancı çek ve paralannın yatınlması mecburiyetı ile yabancı memleketlere çıkanlması yeni esas lara bağlanacaktır. Bu arada kambiyo, nükud, esham ve tahvilât alım ve satımı ve memleketten ihracının tanzim ve tahdidi ihtiyaca göre yeni şekle sokulacak, halen 3 aydan 1 sensye kadar olan ceza hükümleri bir mik tar daha artürılacaktır. Ankara Izmir Ankara arasında yeni tren seferleri Ankara, 9 (a.a.) Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğünden verilen malumata göre, yolcu izdihaml görülen bölgelerde bu izdihamı önlemek maksadiie alınan tedbirler cümlesinden olarak Ankara Izmir Ankara arasında Uşak ve Aydın üzerinden her gün işliyecek yeni trenler ihdas edilmiş, bu suretie Ankara İzmir Ankara tren münasebetleri günlük vaziyete çıkarılmıştır. Yeni trenler U/ll/1951 tarihinden itibaren Ankara İzmir An kara arasında sefere başlıyacak ve Afyonda halen bu merkezle Izmir arasında her gün işlemekte olan trenlere irtibat vererek her iki yönden de Izmir üzerine, ve Uşak ve Ayduı yönlerinden gelerek Ankaraya devam edecektir. Öğrenciler için burs usulü kaldırılıyor Malî durumîan müsaid olmıyan öğrenciler için «Yüksek Öğrenhn Sermayesi» kanunu hazırlanıy»r Ankara 9 (a.a.) Bilindiği gibi halen yüksek öğrenim kademelerinde, malî durumları bozuk olan genclerin öğrenimlerine devamlannı sağlıyabümek için ileride mecburt hizmet yüklenmek şarüle burs usulü tatbik edilmektedir. Yüksek tahsile karşı alâkanın gün geçtikçe artması ve mecburt hizmet usulünün tatbikında hissolunan güç ükler Mülî Eğitim Bakanlığını bu sahada yeni bir kanun tasarıa hazırlamağa sevketmiştir. Uzun zamandanberi devam eden çalışmalar neticesinde meydana geirilen (yüksek öğrenim sermayesi teşkill hakkında kanun tasarısı) Bakanlıklann mütalealanna sunulmuş bulunmaktadır. Bu kanun yürürlüğe girdiği takdirde yüksek öğrenime devama malî dtırumları müsaid olmayan gencler, hazırlanacak sermayeden borc alabilecekler ve bu borclarını öğrenimi bitirdikten üç sene sonra 10 yıl zarfında ve faizsiz olarak ödiyeceklerdir. Bu suretie gencler müstakbel mesailerinin geliri ile kendi kendilerini yetiştiren unsurlar olarak daha faal olmak yoluna girecekleri gibi, bazan arzuları hilâfına yüklendikleri mecburî hizmetten de kurtulmuş olacaklardır. Gizli nikâh kıymaktan sanık Ticanîler Ankara, 9 (Anka) Ticanî âylni yapmaktan hapse mahkum edilen ve üçer ay cezalannı tamamhyarak çıkan Hakavun bucağı Güvenç köyünden Ali Perçia, Mehmed Perçin ve beş arkadaşının aleyhine yeniden Beşinci Asliye Ceza mahkemesinde, kanunt merasimi yerine getirmeden nikâh yapmaktan dava açılmıstır. Samklar zabıtadaki ifadelerini reddetmişlerdir. Savcı, şahidlerin ifadelerinin ahnmasını istemiş, mahkeme, Nahiye Müdürü İle jandarma komuta nının dinlenilmesine karar vererek duruşmayı başka bir güne bırakmıştır. »Pilâvoğlu kitab yazıyormuş Ankara, 9 (Anka) Ticanîlerin şeyhi diye anılan Kemal Pilâvoğlu, cezaevinde yeni bir kitab yazmaktadır. Pilâvoğlu, kitabın adını (Kavgam ve Mezhebim) koymuştur. Ucretlerine zam yapılacak işçiler Ankara 9 (Tfl.A.) Dün toplanan Çalışma Genel MüdürlüŞü, Yüksek Hakem Kurulu, yeniden bir takım mühim iş uyuşmazhklarını karara bağlamıştır. Bu arada, İstanbul h Hakem Rurulunun, Denizyollan matbaası işçilerinin ucretlerine yüzde 5 zam yapılması hususunda verdiği karan bozarak bu zammın yüzde 10 a çıkanhnasına karar vermiştir. Hendek Tekel işçilerinin ucretlerine jüzde 1520 zam yapılmasma, Adana Tekel işçilerine ise yüzde 20, 30 ve 50 zam yapılmasına, Izmir siçara fabrikası işçilerine de yüzde 25 zam yapılmasına, bu zam esasının go*ürü iş esasına göre ücret alan işçilerin tarifelerine de aynen teşmil olunmasına ve kesirli adedlerin işçi lehine vahide iblâğ edilmesine karar vermiştir. İranda yeni kabine kurulacagî büdiriliyor Yüzelliliklerin yetimlerine maaş tahsisi Ankara, 9 (Anka) Zonguldak milletvekili Rifat Sivişoğlu, 150 liklerin yetimlerine ve heyeti mahsusalarca haklannda karar verilmiş olanların şahıslarına ve yetimlerine maaş tahsisi hakkında bir kanun teklifinde bulunmuştur. Sivişoğlu, bu teklifinde, af kanunundan sonra maaş tahsisini istemiş olup da henüz bir netice alamamıs olanlann yeniden yapacaklan müracaat üzerine, hiç bir müracaart yapmamış olanların da kanunun neşri tarihinden itibaren müracaatte bulunmalan şartı ile maaş tahsisini istemektedir. Karabiber kaçakçılığı Halkevleri hastane olarak kullanılacak Ankara 9 (TJI.A.) Biga Haîkevi binası hastane olarak kullanılmak üzere Sağlık ve Sosyal Yardun Bakanlığı emrine verilmiştir. Diğer halkevleri de bulunduğu mahallin ihtiyacına göre, hastane veya kütübhane olarak kullanılmak üzera Millî Eğitim ve Sağlık Bakanhklarma devredilecektir. Alâkalılar, bu binalarm daha lazla hastane olarak kullanılması cihetine gidileceğine ve bu suretie memleketimizin mühim davalanndan birinin kısa zamanda hal yoluna gireceğini beyan etmektedirler. Edirne, 9 (Hususî) Son zamanlarda İstanbuldan bölgemize anormal bir karabiber sevkiyatı vardır. Hâdise üzerinde ehemmiyetle duran ilgililer, bazı ipuçlan elde etmişlerdir. Geçenlerde Yunan hududuna civar tarlalarda 5 torba ka rabiber bulunmuştur. İstanbulda kilosu 12 lira olan karabiberin Yunanistanda 40 li«Ulus» un neşriyatı hak raya satıldığı gözönünde tutularak kında bir sözlii soru smır bölgesinde kaçakçılık yapılAnkara, 9 (Telefonla) Ağn dığı tahmin edilmektedir. milletvekili Celâl Yardımcının, UMillî Eğitim Bakanlık lus gazetesinde neşredilen Büyük Meclisinin kararları Millet Meclisinin otoritesini zedeAnkara, 9 (Telefonla) Millî Eleyici yazılar hakkında ne düşünüldüğüne dair sözlü sorusu ile Or ğitim Bakanlığında Bakanlık Mecdu milletvekili Fevzi Boztepenin 9 lisi toplantısı sona ermiştir. Topeylul tarihli Ulus gazetesinde Hü lantıda önümüzdeki yıl için Maaseyin Cahid Ya'çınm «Gözü kapalı rif Şurasmın gündemi tesbit ediloy verme» başlıklı başmakalesi hak miş, görgü ve bilgilerini arttırmak kmda Meclis Başkanlığına tevcih için dış memleketlere gönderilecek edilen sözlü sorusu gündeme alm olan öğretmenler hakkında kararlar alınmıştır. . mıştır. Tahran 9 (a^.) İran Şahı, dün eski Başbakanı Gıvamussaltanayı hususî bir toplantıya davet etmiştir. Buradaki müşahidlerin kanaatine göre Şah, eski Başbakana yeniden kabineyi kurmasım teklif etmiştir. Musaddık, Tahrana dönünce Gıvamussaltana, Başbakanlığa getiAnkara vapuru dün gitti rilecektir. Ankara vapuru dün saat 12 de 312 Gıvamussaltana, 946947 senesinde yolcu ve 190 ton yukle Batı Akdeniz Başbakanlıkta bulunmuş ve Rusya seferine çıkmıştır. Gemi. Italyaya ihile petrol ve hudud meseleleri hak rac edilen yumurtalardan bir partlyi de götürmüştür. kında müzakerelere girişmiş, Par• Ankara» ile Amerikanın eski ticaret lâmentonun bu mevzuda ileri sürü ataşest Stone ve İspanya elçiliği muslen anlaşmaları reddetmesi üzerine teşarı Gonthel de sehrlmlzden aynlmışlardır. istifa etmişti. C. H. P. büyük kunıltayına Tahran 9 (a.a.) (United Press): hazırhk 3000 genc komünist birbiri peşi sıra çakan müthiş şimşek ve sağanak 26 kasımda toplanacak C H.P. buyük halinde yağan yağmurlar altında kurultayı hazırlıkları devam etnıektekurultaya iştirak ebugün haftalık nümayişlerini yapa dir. Şehrimizdenparti teşkilâtının muhHalkevlerinin tescili decek 21 delege Ankara 9 (Anka) Maliye Ba rak, So\"yet Rusya ile akdolunan telif kademelerile temaslar yaparak kanlığı, Halkevleri ve Halk Odala ticaret anlaşmasınm derhal imzalan edinecekleri fikirlerl kurultaya aksettireceklerdir. rmın hazine namına tesçiline de masını istemişlerdir. vam etmektedir. Şimdiye kadar binden fazla Halkevi ve Halk OdaOrd. Prof. Dr. E. FRANK'ın sının tesçili tamamlanarak vilâyetlerce, Bakanlığa bildirilmiştir. Bunarın bir listesi de hazırlanmaktadır. Bu binalann mahallî ihtiyacK L İ N ÎK DERSLERÎ lardan en uygununa tahsisi etrafındaki çalışmalar da bü hayli ilerHazırhyan ve Ord. Prof. Dr. E. Frank'ın ön sözü ile lemiştir. Bakanlık ilk defa olarak Çıkaran: Dr. R, Rössler bir kısım Halkevi ve Halk Odasını Neşreden: Dr. Cevdet Aykan muhtelif ihtiyaca tasis etmiştir. Tah 550 sahifedir. 1947 senesindenberi verilen dersleri muhtevidir. sis edilen binalar ve mahalleri hakkında önümüzdeki günlerde MaliCildli kuşe ilustrasyon kâğıda. Fiaü 17.50 Lira ye Bakanlığı tarafından bir liste Cildli. 2 nci hamur simili kâğıda. Fiatı 15. Lira. neşredilecektir. Kitabcılarda bulunur. Taşra için sipariş adresi: Halim Alyot vazifesine Dr. Cevdet Aykan. P. K. 3. Beyazıd İstanbul İÇ HASTALIKLARI başladı Ankara 9 (Anka) Bir müddettenberi izinli bulunmakta olan BasınYayın ve Turizm Genel Müdürü Dr. Halim Alyot şehrimize dönmüş ve bu sabahtan itibaron de vazifesine tekrar başlamıştır. Zaten krokileri seyrettıkten sonra, sabahtanberi kafasının içinde bütün eski Elen ve Roma dünyasının manzaralan çevrilip gidiyor. Romadaki Kolize ve Forum, Atinanm Akropolü gözünün önünde duruyor. Işte harabeler! İşte Jimas, stadiyom, agora, odeon, platinüs, termas, amfiteatr nev'inden çeşidli binalarm muhteşem enkazı! Yüzlerce heykel ve sütun! Sörlerin mektebde ezberlettikleri fransızca parçaları, bu arada Volney'nin meşhur «Harabeler» :ni de terennüm ediyor; ruhunu mazi sanyor. Ayrıca mitoloji tipleri, Jüpiter'den başlıyarak kadınlı erkekli en büyüklerinden keçi ayakh «pan» lara ve ince endamlı «nemf» lere kadar zihninde geçid resmi yapmaktadır. Fahir bir ilâh değilse de «İliade» deki kah ramanlardan biri, bir Aşildir. Hikâyesini de hatırlıyor: Likomediya kızları arasında kadınsı bir ömür sürerken Ülis geliyor, ortasında bir kılıç saklı olan mücevherle dolu sepeti ortaya boşaltıyor. Kızlar kıymetli taşları kapıgıyorlar, Fahir, hayır Aşil kılıcın üzerine atılıyor, alıyor. Sonra Turuva muharebeleri... Ve tek ölüm noktası topuğuna saplanmış zehirli ok ile vurulusu! Ne hoş, şıir dolu masallardı, bunlar! Ancak §imdi zevkine varıyor. Ankara... Açık pencereden dışarıya bakan Güldal elini salladı: Gülçin ile kocası kendisini bekliyorlardı. Genc kadın, öpüşmeleri müteakıb dedi ki: Haydi, çantalarını alalım, bize gidiyoruz. Amcamı telefonda razı ettik; on gün ızin koparıldı. Kalamam, şekerim! Kocası, yüksek dereceli bir memur edasile sordu: Sebeb? Bir anda Güldal bu adamla Fahir arasında mukayese yapmağa muvaffak olmuştu. Yârabbi! Ne fark... Habersiz eli eline sürülse bir tırtıla temas etmişçesine huylanabilirdi. Kaşlı gözlü, hem şişmanca, hem de sert kabuklu, haşlanmamış pavurya gibi bir şeydi; insana kılh kıllı, boğmak boğmak, lüzumsuzca u zun kolları ve ayakları varmıs, süratli yürüyemez, hareket edemes tesiri yapıyordu. Amir azametinden! Sebebini ben de bilmiyorum, diye cevab verdi, belki yorgunluk, oraların sıcağı, bir bezginlik. Yoksa sizlerle bulunmak istemer miyim? İstemez olurmuyum, Gülçin? Can at&rım. Geleceğine o kadar emindim ki odanı bile hazırladım. Üzme benil Nazlanma, Dîldal! CArkası var) «Cumhuriyet» in edebî tefrikası: 2 1 Nasıl olur, bu? Döndü, dolaştı, allem etti, kallem etti, istediğini bana yaptırdı. Asü acayibi şu ki işin dehşetini kavradığım halde sözümü geri alamıyacağım. Büyük Egenin zevki, kafa tutmaktan daha uygun gelmeğe başladı. Şu söğüdlü dere kıyısının, akşam saatinin, iğde kokularının da tesiri mi var, ned:r? Fahir sevincden solguniaşmıjtı; fakat idareli bir adarn olduğundan kızın caymasmı önlemek için o bahis üzerinde durmadı; sordu: Garda inecek m:siniz? Beni avukatım gelip görecek, »'örüşeceğiz. Benimle de Güîçin konuşacak. Hani, demiştim ya, amcamın Ankaradakı kızı... Trea pek az durur, değil mi? • Ancak on dakika kadar. Öyleyse kompartırr.nnıma gideyim de saçımı, başımı düzeltejım. hale geldikten scnra! Fakat ortada işlenecek bir günah yoktu; gündüz başbaşa kalıyorlar da aynı şeyi gece niçin yapamasmlar? Fahir fırsat bu fırsattır diye genc kızm üstüne mi saldıracak? Akıl kabul etmez! Hem aralarındaki yakınlık başkalarınm n:şan yahud nikâh bağlılığından daha sağlam değil miydi? 2000 senedir tanışıyorlardı ve hikâyeleri henüz YAZANl ZZFİK MüO dinlememişti ama asırlar boyu Doktor, o düzeltileceği soyle runu ikisi de bir anda düşün birbirlerini sevmişlerdi: nen saça, başa hayranlıkla baktı. düklerinden Güldal masadan Sevmişim, sevişmişizdir, Elleri masa üzerinde durmakla kalkıp giderken doktor yerinde kaldı. Kızcağız ayrılığm tesırini muhakkak! Aşkımızın kökü maberaber Güldala başmda dolaşıyor, saçlarını okşuyor gibı bir şimdiden duymuşçasına yolda zinin derinliğine gömülmeseydi tesir yapmıştı. Kendisi de deli kendisini yalnız, himayesız ve bu kadar kısa zamanda gönüllekanlınm saçlarına göz attı; es şefkatin tatlı kucağından mah rimiz birbirine dal budak salar mıydı? Demin, masasından aymerliğine uymıyan hafif kum rum buluyor: gözlerini hüzün kap Bu sefer ne kadar çabuk rılırken rallıkta, azıcık kâfi derecede dağmıktı. Genc kız selofan kâğıdla alıştım! Yanından ayrılır ayrıl ladı; benim yüreğime de gurbet örtülüp bastırılmıg hissini veren maz yüreğime parkta dadısıru acısı çöktü. Beş dakika uzak dur briyantinli, düz ve yatkın taran kaybetmiş çocuğun korkusu dü mağa tahammülümüz yok! Hamış erkek saçlarından hazzet şüyor; muhakkak gözlerim hü rikulâde acayibliği, esrarı içinde dünyada kimsenin başından geçmezdi. Saçlarda canlılık, hare zünlüdür. ket, rüzgârla dalgalanış arardı. Taranır ve belli belirsiz pud memiş bir macera yaşıyoruz. Ga Yeni sıvanmış bir duvar gibi iz ralanırken geceleyin kompartı liba görür görmez birbirine tubırakmamak için parmak sür man meclisini kabul ettiğinden tulanlar, yıldınm darbesine uğmemeğe dikkat etmeniz lazım dolayı nedamete kapılmadığım, rıyanlar kendileri hatırlamadan gelen bir baş! Hayır... O, Fahi hattâ saati gelip de aradakı böl eski zamanlarda sevişmig olan rinkiler gibi çekinmeden okşa me kapısınm usulca nasıl açı ruhların sahibleridir. yacağı yağsız. gıcır gıcır ve epey lacağını hayalinden geçır nce o Güldal biraz daha zihnini, hace dağınık saçlar istiyor. sahneye sükunetle hazır bir hal fızasını kurcalarsa kendisini Sibel kıyafetinde ve güvercinlerin Kor.dorlardan beraberce geç de bulunduğunu anladı. Zahir, dedi, günahlar ko dolaştığı bir mermer havuzun menin, yanyana yürüyüşlerine yeni evlenmiş bir çift, yaiıud ni 1 laycacık böyle işleniyor: Farkm başında Fahirini, yağız gemicişanlı gös:eri§i vermenin mahzu | d a olarak veya olmıyarak, hazır sini bekler vaziyette görecek!. Tekmil zabıta mensublannın emekliye ayrılmak, veyahud herhangi bir suretie çalışamıyacak duruma gelmeleri halinde kendilerini başkalanna muhtaç etmiyecek ;ekilde himayesi altında bulunduran bir yardım sandığı müessesesi teşekkül etmektedir. Bu müessese bütün sosyal ihtiyaçlan karşıhyacaktır.» İstanbuldaki gizli komünist partisile alâkalı tahkikat hakkında sorulan suale de, Servet Sürenkök: « Komünist tahkikatile alâkalandım, fakat iş artık askeri mahkemeye intikal etmiştir» dedikten sonra, bu tahkikat sırasında İstanbul polisinin gösterdiği fevkalâde çalışmadan fazlasile mütehassis kaldığını ifade ederek sözlerine şöyle son vermiştir: « Bu yüksek başarısmdin dolayı İstanbul polisine teşekkür eTarihimizde «İstiklâl Harbi» aderim.» dile anılan büyük hamaset destamnı kendi elile yazdı. Allah, şeŞehrimize buğday sevkiyaü hidler ve hâlâ yaşıyan gaziler buazaldı Bir kaç gUndür gerek Anadoludan, na şahiddir.. Kimse onun bu hagerekse Trakya ve Marmara havzasm reketinden timidvar olmadı. Hattâ dan buğday gelmemektc yahud pek az en yetkili askerler bile buna <degelmektedir. ilik» dedi» Fakat O kanaaünin ve Esasen bura deglrmencileri Anadolu. millete olan itimadmın kuvvetine Trakya ve Marmar» buğdaylarını pahalı bulmaktadırlSt. Buğday muvare dayanarak Anadoluyu işgalden kur datının azalraasına sebeb olarak Ana ardı. Yendiği Yunan ordusu hardolu değirrnenleriıün külliyetll miktaj b« isteksiı bir ordu olduğu için da mal almaları göeterlllyor. mâna itibarile kuvvetli bir hasım Polath buğdayları aerbest plyacada sayılmasa bile Cihan harbini ka3C kuruşa satılırken bugün bu malı Eskişehlr 33.5 kurujtan almaktadır. Bu zanmıs İtilâf devietlerinin, İstikyiızden bu mal İstanbulda 36 kuruşa âl Harbi zaferini Türklerin kenidare etmemektedir. dilerine karşı galebesi olarak kaAltın fiatlanndaki yüksebne bule mecbur edilmeleri, ona ölçiilBir müddettenbert altın iiatlannda mez bir azanıet verdi. Sevr kölelik oldukça mühim yükselmeler vardır. senedi yırtıldı. Lozan zafernamesi Bunun bir sebebl mahsulünU satan mzalandı. Türkiye müstakil ve köylünün altın alması ise diğer ve daha mühim sebebi de deblokaje tah ;enc bir Cumhnriyet halinde dünsls edilen malların llstelerden hemen ya devletleri konserine girdi. hemen kamilen çıkarılmif olmajıdır. Türkler! Bugünkü Türkiye, İtiŞimdiye kadar bazı muamelelerden âf devletlerine mağlub olmuş, asdoğan doviz yekunlarının memleketten çıkanlması debloka] llstelerine dahll kerlikten tecrid edilmiş, stratejik rr.allann lhracile mümkün olmakta ldl. yerleri işgal altuıa girmiş Sevr Hukumet bu malları gittıkçe kıstığın Türkiyesi midir? dan doviz ihrac etmek Isteyenlerin kaVe O bu emsalsiz zaferle kurraborsaya basvurdukları ve bu sebebden doviz ve altın fiatlarının yüksel tardığı memlekete normal zaman diği anlaşılmaktadır. ölçüsile her biri yanm asırlık meKaraborsada doların 405 kurus oldu safe istiyen hamlelerle inkılâblar ğu söylenmektediT. Bir tsviçre frangı 94 kuruştur. Memlekete lthal edilen al sağlamanuş mıdır?. Kadın haklan, tınlara karşıhk da bu suretie temln harf inkılâbı, Türkiye kültüründe edilen dovlzler verildiğinden altın flatı Garblılaşma hareketi... Hep Onun tabiatlle yükselmektedir. eseri değil midjr? O gittikten sonra biz O'nun bıraktıklanna bir zerYüksekkaldınmm merdi re ilâve etmek şöyle dursun metTÛkâtuıı muhafazada aciz gosterivenleri kaldınlacak yoruz. İstanbul Belediyesi, son zamanAtatürkün büyüklüğü. ölümü talarda çok fazlalaşan seyrüsefer iz rihi nzaklaştıkça, yani O, tarihe dihamını önlemek için şehiideki daha iyi oturup yerleştikçe daha merdivenli sokaklan açmak üzere iyi anlaşılacaktır. harekete geçmiştir. Vaktile şairin erken ölen Yavuz İlk olarak Galatasaray lisesinin arkasından Boğazkesene Lien Ye için söylediği şu beyit sanki Musniçarşı caddesi yolunun merıiiven tı(fa Kemal için söyjenmiş gibileri kaldırılmış, otomobillerin Bey dir: oğluna çıkabihnesine elver.şli bir vŞemsi asr idi asırda şemsin Zılli tneTJidud olur zemanı hale geürilmiştir. kasır» (1) Tophaneye inen Kırkmerdivenler •T* "P *T* sokağı ile Yüksekkaldınrr.iTi merBir arkadaşım var. Ikinci Cumvenlerinin de 'kaldınlması hususunda tetkikler yapılmaktadr. Bu huriyelten. dııne kadar başından yollann açılmasından sonra Kara geçmedik siyasi belâ kalmamıştır. köy ile Bankalar cadde.erindeki Son asrın bizde yetiştirdiği hürizdihamın azalacağı tahmin edil riyet âşıklarmdan olduğu için daima siyasî girdibadlann ortasmda mektedir. bocalamıştır. Boğulmamış olması bir talih eseridir diyemem. Çünkü taAlâkalılarm dikkatine lih ona hep abus çehre göstermişTanıdık okuyuculanmızın bize verdikleri malumata göre Üsküda tir. Bu arkadaşım daha dün bana nn Ihsaniye ve Selimiye gibi bü şöyle diyordu.. « Beni fi tarihinde (Cumhuyük ve geniş mahallelerinde hırsızhk vak'alan sık sık tekerrür et riyet devri başlarında) millî hudud mekte ve mahalle bekçilerinin ki haricine çıkarmak için bir İtalyan fayetsizliği, bir kısım elektrik lâm vapuruna bindirdiler. Zaten yıJbalannın geceyansından sonra sön larca cüda kaldığım ailemle eödürülmesi bir yanı deniz olan bu rüşmeden, vatanımdan atılıyordum, ralardaki asayişi ihlâl edecek hâ efkârlandım. Bir rakı istedim. O diselerin vukuuna yol açmaktadır. zaman Türkiyede içki yasaktı. İOnleyici tedbirler ahnak, vak'alan talyan gemisindeki garson Türfc kovalamaktan daha faydalı olacağı sularında bana rakı veremedi, özür na şüphe etmediğimiz için bu kü diledi. «Yasaktır. Voremem» deçük yazı ile alâkalılarm bu husus di. Kapitülâsyonlan yaşamış bir lar üzerüıe dikkatini çekmeyi lü adam olarak, bu söz üzerine gözzumlu gördük. lerim yaşardı. Beni zorla vatan cüda eden idareye karşı olan hmcımı unuttum ve nasıl göğsüm kabardı tarif edemem.» Yapanın büyüklüğünü, yapılanların azametile ölçmek, bunun için de arkamızdaki halimizi görüp Onun eseri olan bugünle kıyaslamak lâzımdır, bu bizim için millî bir şiikran vazifesidir. Çünkü Mustafa Kemalin himmetile hiz: «Cihangirane bir devlet çikardık bir hezimetten» Buna en büyük şahid tarihtir. B. FELEK U) «O asrın güneşi idi. Asır da fikindi zamamnda) g'ineşin gölgesi i'nın rîur. zamanı kısa > Şair asır kel'me«inin çift manasmdan istifade ederek bir kellrae hüneri yapmıştır. ] V ras*layacağımz naho> hadıse'erde, men*Kole we «alef.annel. VALIDOL Uydalıdır Gergın sınırlermızı teskın eder. terahl.k «ermekle t«yd*l|dır MEVLİDİ ŞERİF Dr^log Operator Doktor VALIEOL MEHMED ALİ OMA'nın aziz ruhuna ilhal edilmek üzere vefatının dördüncü ytldönürnune tesadüf eden 11 kasım pazar günü Kadıköy Osmanağa Camiinde öğle namazını müteakıb Mevlidl Nebevi okunacaktır. Merhumu sevenlertn, dostlarımızın ve arzu edenlerin teşrifieri rica olunur. Eji: M. İhsrtn Oma 1