17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET 18 Harfran495© Uzun dyşüncelerden sonra Uzun düsüncelerden sonra Evet, benim için, etrafımda büyük bir ekseriyet toplamak pek mümkündü. Fakat, ne de olsa bütür. İngiliz mil!etini ve imparatorluğunu lehimde bir cereyana ikna etmeme imkân yoktu. İster istemez, iki cephe teşekkül edecekti. BunIsrdan birinin kuvvetli, diğerinin zavıf olması netice bakımından müessir bir unsur sayılamazdı. Zira, şu veya bu şekilde bir çatışma olacaktı. ATIRALARI NDSOR DUKU' Şehir I =haberleri Kücükpazarda islenen cînayet S O H B E T L E R I [HEM NALINA MIHINA ğime kanaat getirmiş bulunuyordum. Bir seyyar sahcı bir odabaşıyı Başbakana haber bıçakla öldürdü 5 aralık 1936 cumartesi sabahı hukuk müşavirim Walter MonckEvvelki akşam Kücükpazarda feton'u çağırdım ve kendisine kara ci bir cinayet olmuş ve 60 yaşında rımı bildirdim. bir ihtiyar hiç yüzünden çıkan bir « Derhal Londraya gidip Baş kavga sonunda sustalı çakile vubakana haber verin: Bugün öğ rulmak suretile öldürülmüştür. leden sonra buraya gelirse, tahttan Küçükpazardaki Velibey hanmferagate karar verdiğimi kendisine da oturan ve bu hanın odabaşıhğını şahsan bildirebilirim,» dedim. \ yapmakta olan 60 yaşında, «DudaSonra, meselenin takıb edeceği I ğıyank» lâkabile maruf Ismail DeHalbuki, sırf kendi mevkiimi j mirhindi, evvelki akşam hanm avsağlamlaştıracağım diye milletimin seyri konuştuk. Herşeyden evvel, parlamentoya lusunda gezinirken, seyyar satıcı ve memleketimin bağrında yara bir teklif sunulacak ve bunun ü Ahmed Cakıroğluna rastiamıştır. acT.am doğru olmazdı. İç harbler sadece kanla yapılmaz. zerinde müzakere açıiacaktt. Ahmedin elinde bulunan çamaWalter Monckton, bunun üzerine şırlardan şüohelenen Ismail, seyyar Sozle yapılan iç harbler de vardır ve bunların neticeleri de silâhla cereyan edecek hâdiseleri ve mesatıcıya bunlan nereden bulduğuyanılan harbler ksdar acı oiabilir. selenin alacağı şekli tahmin yoilu nu sormuş; o da bunîarı handa oBu şerait altında ve bütün bu bazı düşünceler ileri sürdü. turan ihtiyar bir kadına yıkattığmı Bu arada şu suali sordu: tehlikeleri gcze alarak, evlendiğım beyan ederek, kendi camaşırları ol« Karannızı ıesmen bildirip bu duğu cevabını vermiştir. takdirde, doğup büyüdüğüm memleketin ve ondan daha geniş bir suretle mühim adımı atar atmaz Ahmedin bu cevab! Ismail Demircamia teşkil eden imparatorluk karşılaşacağmız vaziyeti düşündü hindiyi pek tatmin etmcmiş olacak topraklarmın bırliğini bozacak, bu nüz mü? ki, sert bir lisan kullanarak: Doğrusunu isterseniz, düşünmebutünün yaralanmasına, zedelenme« Burası çamaşırhane mi? Defol sıne sebeb olacaktım. Kendi şahsî miştım. git buradan» diye seyyar satıcıya Bunu söylsdım. saadetime makabii mılletime ve çıkışmıştır. memleketime böyle bir acı vermeyi O zaman Walter hatırlattı: Seyyar satıcının bütün ısrarlanasla kabul edemezdim. Bir iki gün içinde, yabancı bir na r?TTnen, odabasmm kendisini Son karar memlekette alelâde bir vatandaştan içeri bırakmaması yüzünden kısa ıbaret olacaktım ve bu vatandaş, bir zaman içinde münakaşa kavga İngiltere Krallığı birliğin ve göheyecanh, fırtınah, dedikodulu bir halini almış ve birbirlerine girmişnal'ü tabiiyetin canlı timsalidir. hâdisenin ortasmda bocalar bir va lerdir. Küfürlü ve dövüçlü geçen Aralarına acı ve aynlık gırmiş bir ziyete düşecekti. kavga neticesinde yanında taşımaktopluluğun üzerinde hüküm sürİki teklif ta olduğu sustalı çakıya sanlan meğe devam edecek bir kral böyle Diğer taraitan, Wallis'in boşan Ahmed, Ismailin üzerine atılmış ve bir bütün ve birliği dünyada temma kararı katileşmedıkçe birbirı biri kalbinden olmak üzere dört sıl ve ilham edemez. mizle buluşmamıza imkân yoktu. yerine bıçağı sokup çıkarmıştır. Vakıâ, gene kral olarak kahrdım. Onun için, uzun bir ayrılık ve yal Ismail Demirhindi aldığı yaralaFakat artık İngiliz camiasırun mzlık devresine de hazırlanmam nn tesirile kanlar içinde yere yuhür ve müşterek arzusile kabul lâzımdı. varlanrnış ve hemen ölmüştür. Etedılen bir kral olamazdım. Bu vaziyet Walter'i pek üzüyordu. raftan koşuşanlar, katili yakalamak Böyle bir vaziyette benim ve Çünkü, felâketten kurtulmus. iki istemişlerse de Ahmed elindeki eşirriin mesud olmasına imkân var kimse, birbirlerine ve sükuna der kanlı çakıyı üzerine doğru gelen' mıydı? hal kavuşamıyacaklar, bir müddet lere tevcih etmiş ve kimse en ufak O gece sabaha kadar bu sual ü daha beklemek ve huzursuz günler bir müdahale yapamamıştır. zeıinde düşündüm ve nihayet ce geçirmek zorunda kalacaklardı. Katil islediği cinayeti müteakıb vabımı verdim: Onun için, Walter'in bir teklifi firar ermişse de kendisini takib e« Hayır!» vardı: den polis memurlan tarafından yaKralın tahttan feragat tasansile kalanmıştır. Hâdise tahkikatına nöGene o gece, uzun düsüncelerden sonra, karanm kat'i bir mahi beraber parlamentoya bir de Mrs.betçi savcı yardımcısı Zeki Çavuşyet aldı: Simpson hakkındaki boşanma ka oğlu el koymuş ve cesedi muayene Sarayla hükumet arasmdaki ih rannın derhal meriyete girmesini eden Adalet doktoru, defnine ruhtilâfa nihayet vermek lâzımdı. Bu temin edecek bir karar teklifi de sat vermiştir. meseleyi artık tamamile hallede yapılmahydı. Walter Moncton her iki teklifi cektim. Bunun için de bir tek çare Bugün Toprak Bayramı kuvveden fi'le çıkarmak üzere, dervardı: Tahttan feragat etrnek. Bugun Toprak Bayramıdır. Bu BayBu kararım, şüphesiz, pek kolay hal Londraya indi. Akşam üzeri de ram kazalarda kutlanacak, Vılâyet namına brşey yapılmıyacaktır. Kazalarolmadı. Kararımı kat'î olarak ve Başbakanla beraber döndü. Mr. Baldwin'le aramda geçen bu da, köylerde halk nıeydanlarda top'a. rirken a a ve keder duymamama tertit> edeson görüşmeyi hiç unutmam. Bu narak muşterek cğ'enceler I?lah Içtas. imkân var rrnydı! ceıc'.erair. Yeşii.oy Tohum nun bir çok sebebi vardır ki başlı yonu ile Pölkalı Zıraat eln.iM.^a tzel Aşkı seçmedim tbren!t>r \apilacak, Ttksm. Sbıde'ine Bazılannn ileri sürdüğü bir id cası şudur: Başbakan, her iki teklifin de ka çcienk kpnacaktır. dia vaı. bine tarafından kabul edileceğine Dün Vilâyette yapılan toplantı Diyorlar ki, ben aşkla vazife ara emin olmamı söylüyor ve ezcümle Dun Vilâyette Valı ve Belediye Baş. sında tercih yapmak icab edince şöyle diyordu: kanı Fahreddin Kerım Gokayın yahiç tereddüdsüz aşkı seçmişim. c Boşanma karamun derhal nında Vilâyet ve Belediye Sa|lık Mü. Hayır. Tek kalemde verilen bu yaoıkatiyet kesbetmesi hususundaki durlerinin iştiraküe bır toplantı şehtin larak yaz mevsıml dolayısı'ı» hüküm yanhştır ve yukanda izah teklife arkadaşlsrdan bazılarmın sıhhi durumu gozden geçirilmiştır ettiğim mülâhazalara dayanarak itiraz etmesi muhtemelse de benBUhassa sah Herimizdekl suların mubu hükmü reddederim. şahsan onlan iknaa çahşınm. Eğer him bir kısmımn mikrobîu bulunduŞüphesiz, evlennıem, sevdiğim bunda muvaffak olamazsam, ben ğu beyan edlldiğinden buraların tesbiti ile Valilik makamına bildırilmesi uygun için oldu. de istifamı veririm.» görulmuştur. Bundan sonra yemij ve Fakat tahttan feragat edişim, GELECEK YAZI: Churchill hü gıda maddeleri satan seyyar esnafın bilâkis, vazife düşüncesüe olmuş kumete karjı şiddetli bir hücuma temizliği üzerinde durulmuş ve seyyaı su satışımn men'l istenilm.ştir. İkinc) tur. geçiyor. bir toplantıda esaslı kararlar veril';cek. Tacı ve tahtı terkedişim bunlan tir. Neşir suçundan bir mahkumiyet ehemmiyetsiz bir şey olarak kabul Atlna hâdiseleri hakkındaki neşriyat etmemden ileri gelmemiştir. Bilâkis, sırasında Cumhurıyet muharrirlerlnaen RAMAZAN 2 PAZAR ) taca ve tahta, saltanat icablanna Burhan Felek hakkında .Türkspor» mec ve bir kralın vazifesine lâyık oldu muasmda yazdığı makaleden dolayı ğu büyük ehemmiyet ve kıymeti mecmua basyazan Ziya Ates i' e mecverdiğim içindir ki bunlardan fe mua sahibi İbrahim Horoz <ki}er ay hapse, 333 lira para eezasma ve bsşer ragat etmek zaruretini duydum. yüz lira zaran manevî ödemeye mah. V. 5.26 13.15 17.16 20.43 22.47 3.09 | Zira, aksi takdirde, üzerime dü kum olmujlardır. Hâkim cezaları tecU E. 8.45 4.32 8.32 12.00 2.04| 6.24 | şen vazifeyi lâyıkile ifa edemiyece etmlştlr. İ 1 j üyükdere iskelesinin kaf ;ısında ve Büyükdere eczanesinin yanında bir çcşme vardır. Büyükdere Sanver Bilmem hapiste yatmışlığınız var Söver, ağo köpürerek, dili kuru böîgesinin en iyi sulanndan biri mıdır? Ben geçen Mütarekede üç yarak, avurdu şişerek, sabahtan bu çeşmeden akar. Bütün BüyıikM ay kadar Sultanahmed Tevkifhaakşama kadar söver. Iftira eder, dere halkı bu çeşmenin suyunu nesinde Kürd Mustafanm misafiri karısını, kızını, çoluğunu çocuğu içer. Otomobille gelip buradan su idim. Koğuşumuz paşalar ve beynu küfürleri arasında birbırine ka alanlar da vardır. lerle dolu idi. Her birinin hal tertar, fakat bir türlü kurtulamaz: Bu yaz, Büyükdereye taşındığımcümesi bitinceye kadar o kadar Kulaklarına daüna gülüş Besleri danberi çeşmenin başında gayritasılan, daha çok çeken, yere dü gelen, gözlerine daima kayıdsız ve sıkıntı duymadım. Fakat, boyuna İnsan yaşadıkça neler görmez, bii bir kalabalık görüyordum. Sebaşbaşa kaldığmız bir çok kimse neler öğrenmez. Bir gün geldi ki şüren, taş üstünde süründüren Dİr mesud hali görünen, eğilmez, bü bebini sorduın: lerin «muhtasar» olduğu kadar ça pırangah kalebendlikten de ürkün kalebendlik! Hased veya hınç! Bır külmez, tınmaz, aldırmaz hayaleSu gayet az akıyor; bazan da buk bezdirici bir kitaba ne kadar tüm geçti. Çünkü kıskançlığın, ha sabit his ki sivri ucu beyne, keskin tin hapsi içindedir. benzediğini hapsolmadan anlıya sedin, hıncın ve kinin içinde, göz ucu yüreğe, tırmıkh ucu vicdana Bir çoklannı görmüş, tanımı tamamile kesiliyor, cevabını aldım. mazsınız. Bir iki gün dinlersıniz, leri puangalı, kulakları pırangaiı, saplanmıştır. Kabzasına kadar çi şımdır. Çoklannın hikâyelerini de Sonra suyun neden azaldığını ve biter. Artık sayfalan üstünde es ağızlan pırangah, elleri, kolları ve ren bir hançer gibi, döne dönc, tarihlerde okuruz. Doğrusunu is kesildiğini şöyle izah ettiler: Bu suyun yolu bir bağ sahibinemeden duramazsınız. Uzaktan ayaklan pırangaiı «müebbed» ha bura bura, kıvrıla kıvrıla işler. Bır terseniz, bu bir hasta tipidir ama, baktığınız vakit, o kadar imrendi pisleri tanıdım. Bunlar bir adamm derin, sızı ki bütün sinirler çıksa, politika âleminde hepimiz az çoknin arazisinden geçer. O arazinin ğiniz, ah bir elime geçse diye dü içinde kalebenddirler. Onu ya kıs etinde. bir ağrı, ki baş kopsa, ko «birbirimiz içinde mahbus» değıl sahibi, su kaynağının kendi tapusu şündüğünüz bu yaldızh cildi bir kanmışlar, ondan ya bir kötüluk pan başta devam eder. Bir kormiyiz? Şahsiyatsız konuşmamakk içinde bulunduğunu iddia ederek daha dokunmamasıya rafın bir kö görmüşler, yahud ona bir derdleri kunç hayal, ki gözlerin feri sönse, ğımızın, şahsiyatsız yazmamaklığı çeşmeye gelen suyu kesiyor. şesine koyarsınız. Müşterisi çıksa ni anlatmışlardır. Artık mızın, her kötü sözü sevmedikleFvvelki gün v&purdan çıktığım uyusaıar bebekler diküip durur. da bir satıp kurtulabilseniz. her rüyalannda o, uyansalar hayallePırangah bir katilin locasmdan rimize hemen yaraştırmaklığımızın zaman, gene çeşmenin etrafında gözünüz ıliştiğinde bir gün okurtm} rinde o, kıra gitseler ağacların yap türkü sesleri işittiğinize şaşmayı sebebi bu değil midir? Birbirimiz büyük bir kalabalığm su almak üolmak gibi bir zahmete katlandı rakları arasında o, denize baksalar nız. O, bir gün bıçağı ile bu hapsi içinde mahbus olmaktan kurtulsak, zere toplanmi'j olduğunu ve caddeğınızı hatırlamasanız... kendi duşünceleri kimbilir ormanları ne güzel, kuş nin bir kenannda da su meselesisu seslerinde o, hastalansalar sa parçahyarak, Tevkifhanenin koridoru ferahça yıklamaları içinde o, nefes alsalar ile kalmak, kendi kaygıları ile seslerini ne tath, yaprakları ne ka nin münakaşa edildiğini gördüm. idi. Koğuşlar aydınlıktı. Ara sıra o, nefeslerini tutsalar o... Karısı derdlenmek, kendi nefeslerini te dar yeşü bulurduk. Bahardan ne Bu miinakaşayı dinledim. Bazılan ziyaretçiler de geldıği için, alçak ile mesud mudur, nabızları yüz neffüs edebilmek hürriyetine ka kadar hoşlanırdık. Yazda ne iyi ısı suyun geçtiği arazinin sahibi olan pencereli bir odadan Adalan, Üs yirmi, rahatça geçinmekte midir, vuştu. Hased, «zebunküş ve cenır, kışta ne hoş çevikleşirdik. Ge zatm, bu su için Büyükdere halküdarı ve denizi doya doya seyre böbreklerinde yumru kadar taş, bin» dir. tntikamıru bir kılıç in çen gün bir hanım, tanıdıklarından kmdan 3000 lira istediğini, halbuki derdik. Bu da bir iki hafta kadar şöylece sokakta gülerek yanların direrek kaza ve kader alsa, yedin birinden bahsederek: « Filânın suyun vakıl olduğunu, bazılan da seviniyordu. sürdü. İçi içine sığmamak dencn, dan mı geçmiştir, kalblerinde o ci kattan düşse, bindiği gemi bat yerine geçti,» diye suyun bu adamın arazisinden çıkHiç şüphesiz o adam da, bir masaatin saniyeler arasmda işlıyen tığuıı ve 3000 lirayı verip meselenin sa, dünya onsuz, âdeta elinde bir nulmaz bir sancı, gözleri size bakama geçmiş olmanın masum seküçücük yelkovanı bile itmek iskar, onu görür, ağzı size söyler, plâstik çocuk topu gibi, o kadar vinci değil, birinin yerine oturmuş haledilmesi lâzun geldiğini ileti tediğimiz hal, dilediğimiz sokağa süriiyorlardı. aklı ondadır, yemekte fikri ona hafif dönecektir. olmanın zehirli hıncı içinde idi. sapmak, saptığımız sokaktan geri Dün dc, delâletimle İstanbul Vasaplanarak iştahı, sevinçte o ha Gazeteyi açtılar mı, gözleri ölüm dönmek serbestliğini bile gözümüzEğitim sistemi, ziraat sistemi, en liliği ve Belediye Başkanhğına vetırına gelerek dudaklarının gülüşü ve cinayet havadıslerine doğru kode büyüten, burnumuzda tüttüren düstri sistemi... Fakat her şeyden rilmek üzere 50 den fazla imzalı bir daha şar. Kimbilir belki dün akşam kalruh bunaltısı geldi. O vakit pıran kaçar. En alçak tavandan önce şu akıl ve sinır sistemimizde basık, en dar locadan daha sıkışık, bi duruvermiştir, yahud geceyaruı bir inkılâb olsa! Admın koyu arab dilekçeyi bana sundular. Epey u galı kalebendleri düşünürdüm. Ezun olan bu dilekçenin hulâsası şulinizi uzatsanız tavanına dokundu en ağır pırangadan daha fazla a biri göğsüne bir bıçak saplamışbr. ca konmasuıa bile razı olurdum. duı: ğunuz, başınızı döndürmek iste1 Büyükdere iskelesi karşısınDenizde bir cesed bulundu seniz karşı duvanna çarptığınız dar Dün sabahın erken saatlerinde Tcp daki umumî çeşme Ali Baba namive alçak bir loca, ayağınızda ağır hane rıhtımında, üzerinde bır takım le maruf bir zat tarafından 1011 bir demir, bir dilim ekmek ve tbir çürukler olan ve denizde bir hafta senesinde yapdmıştır. Zamanla boyudum su vermek için bile kapı kadar kaldıgı tahmin olunan bir çocuk 2. ci Özel Sayısı zulan su yolları 1948 yıhnda köy cesedi çıkınıştır. aralansa, hürriyeti görmüş gibi olOSMANLI TARİHİNDE duğunuz, eti ve kemiği çürüten Yapılan tahkikat neticesinde eesedin, halkı tarafından 1500 lira sarfile YASAKLAR Gsıatada Arabcamiindeki Nimetiye ha tamir edilmiştir. nemli bir taş, kovuk, günleri parYazan: Rc>ad Ekrcm Koçu nında oturan ve ayrancılık yapmakta 2 Su yolunun geçtiği arazinin maklannızla saysanız aylan sayYann Ç ı k ı y o r . olan Emin n 11 yaşındaki oğlu Sezai mak için, parmaklarınızı aylara aİ Ç İ N D E K İ L E R : Arslanbaya aid olduğu anlaşılrpıjtı. sahibi olan zatın varislerinden biri, yırsanız yıllan saymak. için ne yaCesedin üzerindekl bereler süpheii gö suyun kendi tapusu içinde bulunEsir pazarı ve gayrimüslimlere rülduğunden. Adalet doktoru tarafından duğunu iddia ederek çeşmeye gepacağınızı şaşırdığınız pırangah cariye satma yasağı Tütün morga kaldırılmıstır. len suyu kesmiş ve tekrar su alma«müebbed» kalebendliği hatırıma yasağı Kahve yasağı İçki bilmesi içüı köy halkından 3000 ligetirir, ayaklarımı ikide bir oynayasağı Geceleri ezanla yatsı ra istemiştir. tarak, vakitli vakitsiz koridorda arası sokağa çıkma yasağı dolaşarak, «vunurdum. Evlerde ışık yakma yasağı BOĞAZIN Biricik İncisi 3 1011 senesinde yapılan çeşAfyon ve esrar kullanma yasaYa pırangah bir kalebend olmenin SU>TI köy namına vakfcdilğı Kadınların kayıklara ersaydım, ne ile teselli bulacaktım? miştir. Vakfiyesi İstanbul Vakıflar keklerle binme yasağı KaOlüm mü? O, hem de hiç bir sıİdaresindedir. 20 yıl önce bağ sahidınlann Eyübde kaymakçı dükkânına girme yasağı kıntısı, tehlikesi, korkusu olmıyan bi varisleri, bu suyun kendilerüıe Kadınların açık saçık gezmesi yasağı Kadmlara me bir hürriyettir. Ölüme kavuşmakaid olduğ'inu iddia etmişlerse de, sire yasağı İstanbula bekâr uşağı girme yasağı Hamama lığmız için locanızda bir çivi bile bu iddialarını ispat edemediklerinLokanta ve Gazino giden gayrimüslimlere nalm giyme yasağı Saçak, şahnişin, bırakmazlar. Ne belinizde kemer, den davayı kaybetmişlerdir. Dava Orkestramıza ilâveten taçardak yasağı Araba ve ata binme yasağı Çingenelere ata ne de, olsa bile, kemerinizi tuttudos'ası İstanbul Belediyesindedır. nmrruş Macar piyanısti FE binme ve kısrak besleme yasağı Arnavudlara hamam tellâğı rabileceğiniz bir çıkıntı vardır. 50 küsur iınzalı dilekçeyi Vali ve RİNİN refakatinde Konsertist olma yasağı Umumî yerlerde devlet sohbeti yasağı KiliseBelediye Reisine vereceğim. Sayın sanatkâr kemancı M. idarelerde çan çalma yasağı Şehtrdeki konaklardan yalılara, yalıProf. Fahreddin Gökayın meseleyi sinde klâsik ve Macar Rolardan konaklara taşınma yasağı Silâh tajıma yasağı Sursüratle tetkik ettirerek kanunî yolmansları. ların üzerine ev yapma yasağı Ay yıldız yasağı Evlerde lar dairesinde halledeceği tabüdir. Ayrıca İstanbul halkmm yemek çeşidi yasağı Geceleri bekçilere davul çalma yasağı Kaynak benim malundır diyen za çok sevdiği biricik caz piya Kahvelerde saz, söz ve meddah yasağı Erkeklere sefıhane tın bu iddiası doğru ise sular kanunisti İLHAM GENÇER refakıyafet yasağı . Fiatı 50 kuruştur. (Bütün bahisler resimlHir.) nuna tevfikan bunu istimlâk etmek katile Caz Orkestrası her DİKKAT: 44 sahifelik esere ayrıca dünya tarihinden seçme lâzımdır. Bu iddia doğru değilse gün saat 20 den sabah saat hikâyeler adlı 16 sahifelik 2 nci bir hikâye külliyatı ilâve edilicab eden muameleyi yaparak halİstanbul şubesi 19/6/1950 2 ye kadar yeniden tanzim rr.iştir. Bu ilâve parasız olarak verilmektedir. kın bu yaz günlerinde içecek supazartesi gününden itibaren edilen yazlık salonda Enterdan mahrum edilmemesi gerektir. Karaköy Palas karşısındaki msyonal Akrobat Bu zatın iddiası doğru olsa dahi, kendi binasında çalışmaya deT R I O M A F F I suyu kesmeğe hakkı yoktur. Yanılvam edecektir. Her akşam saat 22,30 da mıyorsam ceza kanununda su yolSayın müşterilerine ilân her Pazar saat 13 ten itibalarım tahrib edenler ve sulan keolunur. ren müzikli öğle yemekleri. senler için cezalar vardır. 831 sayılı K O N Y A I E Z Z E T I O K A N T A S I N I N Cumartesi ve Pazar saat 17 Sular kanunile bıına ek 2659 sayılı H U S U S İ K U T U I A R D A H A Z I R L A D I Ğ I NEFİS MİÇAM NEDİ R? den itibaren tekmil programkanunun hükiimleri dairtsinde, bu la DANSLI matine. meseleyi en kısa zamanda halletDünyanın en saf ve en meşhur NOT: Aşçıbaşının hususî mesini Sular İdaresinden ister vo Nane Esansı MİÇAM ' dır. surette hazırladığı nefis yebekleriz. R A DY O Lİ N mek ve taze balıklan günün S İ I K E C İ • İ S T A S V O N K A R $ I { I her saatinde bulabilirsiniz. Diş Macunu • ^ ^ Tel: 32 101 Bu esansla yapılmaktadır. ve Sirkeci istasyonu dahilindc büfe arabasında. KALEBEND %•^ı Yazan Büyükderelilerin su derdi [Falih Rtfkt Atay 1 TARİH DÜNYASrnın CANLI BALIK 6ÂRANTI BANKASI KIR YEMEKLjE^İ dı. Lâkin askerlikte ne kadar seçekin. Içeri girin. On adım kadar tırlamıyorum. yürüdükten sonra karşmıza gelen Tabiî canım! Aradan çok za vişirdik.. değil mi?. kapıyı çakn! Evet! demekten başka çare man geçti.. biz çoluk çoluğa kanş Aman kuzum.. bu da deli mi tık.. siz de öyle.. ben Sapancada yok.. ben şimdi 35 senelik işi nerene? Ayol insaniyet namına rica eöğretmenim.. tatiıi geçirmek üzere den hatırlıyacağım?. diyoruz. Dci saattir aramakt^n dili Şimdi ne vazifedesiniz?. kayınvalideye ge'.dik. efendime miz dışan çıktı... JJooolur biliyor Gazetecilik ediyorum. söyleyim.. derken kryınvalide, aysanız tarif ediniz. hğını vermemiş, davalı imiş.. he Haa! Öyle ya!.. Lâkin sizi bu Ettik ya! pimizi birden kapıdıçan ettiler.. dü luncaya kadar aklan karayı seçtik.. şündüm taşındım... Var, çok dos Neden? Nesini ettin ayol. tum var. Şimdiki Maarif Vekili çok Hanım.. anlamadm mı Bursamimî dostumdur. İç İşleri Bakahan Feleğin evi burası. Naaapıcakde gibi bir şey. Görebilirsen ip arkasına geçersin. Orada beyi »o nile de tanışınm. sonra istanbul sın? 1 bağla! rarsın! dedim.. Valisi beni çok iyi tanır. Kaç defa Aaaa! Sahi mi? Ben hiç lâfa karışmıyorum. A Öyle söylene yai dediler, bun muayene ettiydi.. Vallahi de burası, billahi de. lar toparlandılar. İndiler. Ben de Yaa? Hay Allah.. dur bakayım... dam bana söylüyor: Siz de bu evde mi oturuyorbekliyordum. İki dakika sonra evin (dedikten sonra ileride olduğu yük Evet! Mezuniyet almak için içinden önde aşçı olduğu halde muayene olunmuştum. Bende nevsek sesle haykırmasından anlaşılan sunuz? Evet! geldiler. Aşçı bana: birine sesledi.) Abdullah... Abdulrasteni vardı da... Efendim; Burhan Felek Bey Beyefendi, bunlar sizi görmek lah... Buldum.. buldum.. burası imiş. Kadın lafa karıştı: Haydi çabuk gelin! dedi ve kapının benim arakadaşımdır. Askerük ar şu kunduralarımı çıkarayım da a | Bu sırada Çelik, terasın mer istiyorlar» deyince hanımda şafak Aman beyefendi .sahiden Abkadaşım. Galiçya cephesinde, Kaf yaklanmı uzatayım. Çelik! It j u | diveninden düştü. Basladı ağlama attı. kilidini zorlamaya başladı. dullahı tanımıyor musunuz? Efendim ewe!â gazeteye gıt Abdullah, ben sana bey budur, Belki de komşulanmızdır. Vakit Ay tırnağımı kırdım. Allah ce kasyada (ben bunlann hiç birisin koltuğu... Vallahi bir türlü hatırhyamıtik, Maçkadaki apaıtm^nm a~'r";demedim mi bahçede... Herif kunduralan çıkardı. Enine mi var kardeşim. Allah sizi inan zasını versin. Ayol burası hapisane de bulunmadım) beraber bulunKadın heriü haşladı: yorum. ni alciık. Oradan burayı tarif etf; Vallahi gözüm ısırıyordu ama dırsın! Denize üç yüz metre me mi? Ne diye kapıyı kapıyorsunuz? duk. Ziyaretine geldik. Acaba gö enine halkah çorablanru hasır kol Ayol şu piçe baksana! Rezil Doğrusu çok vefasızlık.. nasıl rebilir miyim? tuğa uzattı. Kendi de yerleşti. Ben olduk. Her yerde zır zır.. zır zır!. malum ya!.. E daha daha nasılsın olur. İnsan askerlik arkadaşmı.. ler. Gelgelelim, herkes sizi tannor safedeyiz. hâlâ deniz kenanna git Açsana şunu! medun. Gitrnedin de ne yapıyorAnlaşı'.an kadın beni uşak falan Hay hay! Buyurun! (diye te vaziyeti bozmak istemedim. Kah Adam çocuğu kaldırdı. .gözünün kardeşim! diye Abdullah Bey geldi, değil mi ya!. Siz bugüne bugün bir da... Bu esnada içeriden bir feryad sun? Efeir'im vazlığa al'şıyoruz. sandı. Kıhğım da doğrusu buna rastaki koltuklan gösterdim.) Içe veler geldi. Adam iki bardak su iç yaşını ve burnunu sildi. Kahveleri, elimi sıktı, sıkü.. muharrirsiniz.. o da bir öğretmendir. î Eş.yalarırmzı yerleşfiyoruz. Had müsaiddi. Aldırmadım. Terastan in riye de seslenip kahve ve su ısti. Hanım da: Teşekkür ederim. Siz nasılsı İnsan birbirini tammalı değil mi? işitildi... sulan içtiler. Nihayet kadın sordu: Aman Allah! Gözün kör oldim olmıyarak her şeyi yerli yerine dim. Kapıyı açtım. Aman Abdullah, yavaş iç. Bomarladım. Ayol Abdullah. Bu bey nerede nız? Şüphesiz, şüphesiz.. şimdi arsun piç! Ayol yetişin!. koymak isterim. Bir toplu iğnemin ğulacaksın!. (dedikten sonra bana) ise artık görsek.. (bana) Kuzum, Çok şükür, çok şükür... İşte zunuz nedir?. Buyurun! dedim. Adam yerleşti. Ben hemen seyirttim.. Sesin gelbile yeri belli olmalı, gözü kapah, bul Bey her gün evde midir? görüyorsunuz.. efendim bizim Kagöremiyecek miyiz? Ooooh! Dünya varmış. Aman Ooooh! Amma da yorulmuAdam cevab verdi: diği banyoya koştum. Kadm bir tama'ayım. Bunun için de tabii uğ ne kadar aradık, ne kadar aradık. şum. Efendim yaş elliyi geçince; yınpederi bilirsiniz! Sabahlan evdedir. Görürsünüz... Haa! Arzumuz kardeşim Bur raftan çocuğu dövüyor, öteyandan, rasmak lâzım. San'vomn ki; mev Beyef^ndi eiTde mi? Haürlamıyorum.. Aman evde kalan erkeği de yollar yokuş oluyor.. Bey evde mi? Nerede? han Felek.. sizi zıyaret etmek.. masim sonuna kac'ar terliklerimle, şap fıskıyeli bideden çıkan su ile sırhiç sevmem. Ayol ne oluyor? Ka Carum, Kalpakçılarbaşında lum ya! Sayfiyedeki Hangi beyefendi? Burada... Kadın: arkadaşları kamm arasında bulunan bilumum sıklam ohnuş üstünü temizliyordu. dmlann dizinin dibinden ayrıla Cansm işte Burhan Felek Bey! Ay deli olacağım. Ayol haber hazır elbise satardı.. Evde dedik ya! Abdullah sen ziyaret etmek ne demektir.. biz üyle eşya ve avadan'''l?rımm yerlerini Aman bay.. nedir bu rezalet? mıyor mu? Evde. Hiç hatınma gelmiyor.. ver de gelsin... görüşeceğiz. gene bunamaya başladın. ağırlanacak misafir de değiliz. Zatesbit edeceğim. Seneye de inşal Göremez miyiz? Hayır, sabahlan çahşır.. Hazer verecek bir şey yok.. be Handiyse beni de haürlamıya ten ben perhizim. Turşu, tergtor, Evin içinde de fıskıye olur mu? Kızım, havalar ısınınca böyle lah sıra dostlarınıizı aravo scrmaBurası havuz mu? Şu kâfir Jİç Görebilirsiniz. nimle görüşün! Derse mi çahşır? caksın kardeş.. oluyorum. sucuk gibi şeyler yemem, hanım d? ya gelecek.. diye Hüı=i;''I''>kon r>arBiz böyle konusurken kapıdan Sen Burhan Felek Bey misin? Hayır gazeteye yazı yazar. Vallahi doğrusunu söyliyeyim semireceğim diye korkuyor. Şu oynarken açmış bir türlü kapıyanu O sırada çocuk, terasın önündeki makhklı kapının nnünde duran bir içeri, ceketi e'inde,. ensesine bir yorum.. Evet! Siz beyin akrabası mısınız? parmak kadar çocuğun... derken.. hanım bana seslenc'i. mendil koymuş, kısa boylu, şişman Bidenin musl'jçunu kapadım . Hayır! Amaan kuzum. Şaka edecek oğlan bu sefer sulanmış bahçede kıranta bir adamla, elinden tutup Bay... Bay.. Kahyası rrusınız? zaman değil. Biz beyi istiyoruz. bir su birikintisinde ellerini çamur Hanımı ve çocuğu, suian akarak aşağıya indirdim. Herif görünce Ben aldırış etmedim. Çünkü kim çeke çeke getirdiği başı sıfır nu Hayır.. Benim dedik ya! etmiş geldi.. ne derse desin, kim beni inkılâbı mara ile kesılmiş, bacaamda siyah başladı gülm=ğe: Ahpabı rmsııuz? Ay sahiden Burhan Felek sen Baba! Baak. ellerime.. F.nlamamış sayarsa saysın şu «bay, ve bol bir kilot, sırtında bir minmisin? Ayol, esbabla duş mu yaptm? Hayır.. Kadın cevab verdi: fınldak bayan» tabirlerine düşmanım ves tan, elinde de bir kâğıd Sus Abdullah! Şimdi cinlerim Öyle ise demek ki; siz de bu Vallahi benim. Aa! Nedir o halin Çelik?. Şu selâm. Işin tuhafı şu ki herkes bir olan çocuk... girdiler... Adam ba Abdullah! Bak bakalım gözün evde kiracısınız.. üstüne başına bak! Şafi köpeğine başımda zaton . ı?*e ahpablarım bHne beyefendi, haırmefendi, paşa ğırdı. ısınyor mu? Baksana bu adam «ben Evet. dönmüşsün.. gel de ellerini yıka ahpablanm dediğin adamm ;r evi.. efendi diyor da zarfların üzsrine Gene bir yanhş yere girdiysen.^ Burhan Feleğim» diyor. yım. Şimdi yemek yiyeceğiz. (Ba şu halime bak' p;'n ••n"slu u m, Pansiyon mu yoksa? ya?''nıyor, ne ise ben aHırmayınca artık ben çıkmam.. kalırım.. Ay Sen herkesin dediğine bakarna): Aman beyefendi! Sizin bura mış, fıskiye üstümü başımı berbad Onun gibi bir şey.. hanım: bavılacağım. Kuzum bir bardak su sınrn da havası ne güzel! İnsanm etti.. Oh Kekâ! Vallahi canının san.. ben de neler söylüyorum.. Ayol sana söylii^prum, sağır yok mu? mi? Sizi de hatırlamıyorum. hanımellerini yoluyordu. kadrini bilmiyormuşsun kardeş! iştahını bir açıyor ki... Affedersiniz Ayol yemin etti.. bak şuna! Ben artık bidenin su tertibatını mısın? diye p^ni yükseltti. Ben Çocuk: Canım, haniya Taksim kışia sizin yüz nümere yok mu? Çelik.. Çelik diyorum. Elini ekmek elden su gölden.. ye iç, otur. Adam olduğu yerden biraz doğanlatmağa lüzum görmedim. Hade cevab verdim: Baba.. Ben de susadım. akrebler sokacak. Var.. göstersinler. Evli misiniz? rulup yüzüme baktıktan sonra gü sında Levazım mektebi vardı.. nımı ve çocuğu elbise değiştirip Ne istiyorsunuz? Sen her şeye karışmasan olmaz Evet! Çocuk yolduğu hanımellerini ge Çağırdım. Içeriden geldiler.. lümsiyerpk: kurumak için içerıye gönr'prr^.. Evet! Surhan Feîeçin evini biliyor deâil mi? tirip babasımn çıplak kafasma attı. Sen de şunun alay olduğunu Ben orada 17 nci devrede de Hanımı banyoya götür.. biz de terasta kaldık. O sıraHa Ab Felek Bey de evli midir? Kadm: " Adam isin alayında: biliyorsun a!. Şakayı bııak da yağil miydim.. Çocuğun caraurlu ayakkablannı dullah Bey saatine bakarak: Evlidir. IY.°' orum. Hayır hayır.. burası imiş. Bu Gelin oldum.. Başıma çiçekler vaş yavaş kamımız da acıktı.. beyi paspasa sildüer ve içeri girdiler. Eyyy! Yemek zamanı da gel Kiminle evlidir? Hatırlamıyoru.'n.. 1 Tarif eder misiniz. ne •:r? adam söylpdi. Bey de evde imiş. atıyorlar! diye hoş görüyor. görelim.. Abdullah Bey anlatıyordu: di.. kaçta taam buyurulur? diye Kansile.. Ayol nasıl olur; haniya bir Edeyim. Elinizi sokup önünüz Sen de öyle bir arkadaş seçmişsin Derken: Efendim, biz sonradan Galiç sordu.. ben gülümsedim .. Ne dedin? Peki öyle iss. şu merdivenden likte İzmite gitmedik miydi? deki kilidi açın. Parmakhklı kapıyı ki Abdullah! Kaygısız ibrahim De Aman.. Bey gelinciye kadar, (Şakanın sonu gelecek hafta* Kansile evlidir... inersin! Bahçe tarafına döner, evin izmite gittiydik ama sizi ha yaya gittik.. siz mektebde kalduuz Yeni bir yazlığa taşındık. Civanmızda belki bir çok dostlanmız oturuyor; lâkin biz yerleşmekten birleşmeğe vakit bulamıyoruz Ki! Arasıra balkondan, pencereden sokağa baktıkça içim açılıyor. Güleryüzlü çiçek gibi genc kızlar, renk renk fistanlannın içinde (sanki dışında olurmuş gibi!) hayatın tebessümlcri halinde gelip geçiyorlar. ASKERLİK tklndJ ARRADASI.. Burhan Felek Yazan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle