12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 Mart 1950 CUMHURİYET BlR DAKİKA : I ransa Cumhur Baskanı M. Vincent Auriol ile refikası İngiltere Kral ve Kraliçesini ziyaret etınek üzere Londraya gitmiş ve İngiliz halkı tarahndan samimî hir hararetle kar şılanmış hulunuyorlar. İki memleket araMndaki kuvvetli baçlıhk bu vesile ile de tezahür ermiş ve bu 7iyaret dolayısile iki memleket Dış İsleri Bakanının da aradaki meselelerî görüşerck kesin bir anlaşma>a varmalarını beklemek icab ettiği de belirmistir. İnpiltere ile Fransa bitişik sayılacak derecede iki komşu memlekettirier. Bilindiği gibi eski İngil(ıre Basbakant Lord Baldvin, İnpiltercnin hududu Ren nehri üzerindedir, diycrek İngriliz emniyetinin Fransız emniyetine ne derece oldujrunu belirtmişti. HâdiseVr de bunun böyle olduğunu, söı cotürmez bir surette ispat etmiş bulunuyor. İkinci Diinya Harbinin hâdiselcri ise daha dün vuku bulmuş gihi yakındır ve bütün canlıhğı ile hafızalarda yasamaktadır. İkinci y Harbi sırasında Hitler Almanyası evvelâ Fransayı istilâ etmis, ondan sonra bütün kuvvetile Tnçiltereye yüklenmişti. Nihayet Amerikanm imdada yetişmesi savçsinde tngiltere de, Fransa da kurtulmuş, fakat bu kurtuluşun rcrçeklesmesine dakika gecmeden, basta bu memleketler olmak tiıere bütün dünya yeni Wr İstilâ tehlikpsile karsıiaşmı? ve bu teblikeden kurtulmak kaygısı büttin dünya efkârtnı mesgul eden en bellibaşlı tasa>ı teskil etmiştfr. Baştarafi 1 inci sahifede Bursadan 60 bin pknıek yollandı Belediye itfaiye teşkilâtı, ordu Bursa 7 (Telefonla) Su basitfaıye teşkilâtüe teşriki mesai ede kını felâlcetine uğrıyan Eskışehirlirek. evlere giren suları tahliye et lere yardım maksadile Vali İşcanm mekle meşguldüıler. Bütun Bele başkardığında te?ekkül eden yardiye ve polis memurlan, 42 saat dım komitesi, dün gece sabaha katenberi uykusuz vazife görmekte dar çalışarak fırınları açtırmış, ?5 dirler. P. T. T. İdaresinin muhabere lcamyonla 60 bin ekmeğı Eskişehir teşkilâü da uykusuz bir halde dur Valiliğine gondermiştir . madan çalışıyor. Hoşnudiye, CumBugün ( de ayrıca 13 teneke yohuriyet mahaüeleri suların istilâsığurtla 40 teneke pevnir gonderilna maruz kalmıştır. Bu mahallelermiştir. Yakın ilçelerde teşekkül ede bir çok evlerin tahliyesi yapıl den yardım komiteleri de dü^ien mıştır. Buralarda da yıkılan ve yıkılmağa meyyal evler vardır. Bazı itibaren faaliyete çeçmişlerdir. Mudanya komitesi, halkm tebergazetelerde felâket görmuş vatandaşların aç kaldıkları, barındırıla rularmı toplamağa başlamış, topmadıkları yazılmaktadır. Vilâyetin, lanan paralardan 535,5 lirayı derBelediyenin aldıgı tedbirler saye hal Eskişehire gondermiştir. Tesinde felâketzedelere verilmek ve berrulara devam edilmektedir. dağıülmak üzere mühim miktarda Demiryolu persoleninin b a n n depo edilmiş, ekmek, un, her türlü ması için vagonlar gönderildi yiyecek • mevcuddur. Bugüne kaAnkara 7 (Telefonla) Sel fedar, hiç bir vatandaş aç ve ilâcsız lâketi üzerine uçakla Eskişehire kalmamıştır. Vilâyet, ordudan dahi giden Bayındırlık Bakanı Şevket yardım istiyerek, bütün kuvvetlerAdalan bugun Ankaraya döndü. den ve bütün malzemeden istifadeyi temin etmiş bulunmaktadır. Son Felâketzedelere Kızılay tarafından duruma göre, halen insanca, fazla yardıma devam edilmektedir. Devzayiat olup olmadığı belli değildir. let Demiryolları personelinden zaBu da bir kaç gun sonra anlaşılmıj rar gormuş olanlarm vaziyetini tet olacaktır. Bugun haber verildiğine kık için Umum Müdür Galib Gügöre, felâket görmüş bir kadın va ran da Eskişehire gitmiştir. Bu tandaî su içinde bir çocuk doğur personelden evleri yıkılanların barmması icin, Eskişehire vagonlar muj, fakat yavru ölmüstür. gönderüdi. Vagonların ısıtılması ve Son vaıiyet burada barınacak işri'?rin iaşesi Sular çekılmektedir. Hava soğu Ulaştırn.a Bakanlığmca temin «muştur. Kızılay genel merkezınden dılecektir. kâfi miktarda çadır da gönderilValinin telgrafı mıştir. Erkek Sanat okulu koopeVali ve Belediye Baskanı Fahratifi felâket görmüj olan bütün Eskışehir öğrencilerinin yardımına koşmak reddin Kcrim Gokay, tadır ve ayrıca yemek vermeğe Vali ve Belediye başkanma bir tebaşlamışür. Doğum evinin yiyecek essür telgrafı çekerek sel felâkeBah Avrupa namma bu tasaya ambarlarına sular dolmuş, büyük tinden dolayı yapılacak yardımlaren büyuk önemi vcren âmil. Alzararlar yapmışür. Hastanelerde da yer almağı vazife bildiğini bilman>anın Rusya tarafmdan da î*devamh olarak boş yataklar bulun dirmiştir. İstanbul Kızılayı taragal edilmiş olması ve bu yüzden felâketzedelerine durulmaktadır. Orduya aid vesaiti fından Eskişehir Almanya ile bir bütün olarak sulh nakliye buçün de önemli işler gör 5000 kilo ekmek gönderilmiştir. Di)a|Mİnmamasıdır. Bunun ncticcM müştür. Vagonlarda halen bir çok ğer taraftan, İstanbul C.HP. il teşolarak bufrün bir Almanya yerine kilâtı namına da Eskijehire 2000 vatandaşlar banndırılmaktadır. iki Almanya bulunmakta ve bıınVali Ahmed Kınık, Polis Müdürü lira yardımda bulunulacs.ktır. ların l(iri müttefiklcrin kontroluna Şehrlmizden Eskişehre giden Hayri, Belediye Baskanı Kâmil Ertâbi olduğu halde diğeri Rusyanın gencler dem, gece olmasına rağmen felâemrine tâbi bulunmaktadır. Yani ket sahalarıru dolaşmaktadırlar. Eskişehir sel felâketinin büyük bucun Batı devletlerile Rusya araSon dakikada öğrendığime göre, bir f,ıcia halini alması üzerine, Essında biç bir enecl yoktur ve buCumhur Başkam Ismet İnönunün kişshirdeki imdad ve yardım ekipgün batı dünyası ile dojju dünyaİç tşleri Bakanile birlikte Eskışe lerinde vazife alarak, hemserılesının serhaddi, Almanyndır. İki hire gelecekleri şayi olmuştur. rüıe ellerindcn gelen yardımda butaraf arasında bir çarpışma vuku Yıkılan evlerin mikUn lunmak için, İstanbulda yüksek buldujtu lakdirde ilk istilâ sahası Taşkından mütevellid ev tahri tahsillerine devam eden, Eskişehirli Batı Almanyadır, daha sonra Franbatı yekunu iki bini geçmiştir. Fa genclerden yirmi kişilik bir grup sa vcsaîredir. kat su altında kalan ve yıkılması dün akşam Eskişehire h^reket etBatı devletleri İkinci Dünya Har muhtemel olan daha bin beş yüz miş tir. bindcn galih çıkmış olduklan halde den fazla ev vardır. Bunlar tedricî Di?er taraftan haber aldığ'mıza her bakımdan yıkık bir halde ol olarak temelleri üzerinde çökmekduklanndan yeniden kalkınmak tedir. 35 bine yakın vatandaj mes göre 13 mart pazartesi akjamı, Takiçin \ardima muhtacdılar. Ya bu kensız kalmi} ve muhtelif yeriere sim Belediye gazınosu salonlarında yardıma nail olacaklar, yahud ik iskân edilmistir. Bunların hemen Eskişehir Lületaşı gecesi yapılatHadî dunımlnr:nm 7a*fiyeti yü yükde sekseni fakir ijçilerdir. Top caktır.* Büyiık faciadan pek çok müteessir olan Eskişehir yüksek rüııHrn ayakta duramıyaraklar, ik rak sanayü fabnkalanna »'jyun tahsil gencliği, dün d î n e k merti*adî scfaletin dnjrurduğu yıkıci büyük bir fiddetle »aldırması yü kezlerinde toplanarak yapacakları âmillrre dayanamıyarak yıkılacak zünden fabrıkalar büyük tahribata Lületaşı gecesi hasılatınm tamalardı. Marshall plânı bu devletlerin uğramıj ve ijlemez hale gelmişür. men seylâb felâketine uğryan hem hcm ayakta dıırmalarına, hem ik Bu yüîden işçüer ifsiz kalmısiar şefilerine s»önderılmesine karar tisadî kalkınma sayesinde durum dır. vermişlerdü". larını düzeltmclerine ve komünistSular kumen ç«kilmij gibl göCeyhan taşh, bazı köyler su liein taarrıi7İann« mukavemet etme rünmekle beraber, henüz seylâb lerinc imkân vcrdi. altında kaldı sahasındaki tahribatııu dtırdumuı Pnha sonra kurulan Atlantik değildir. Ankar» v« lstanbuldan Kadirli 7 (a.a) Arahksız olapaktı bu devletlerin a^kcri bir cep gelen ekmekler aüraÜe felâitetze rak yağan son yağmurlar yuzunhe ktırarak her istilâ tehlikesine delere dağıtılmıssa da «eblr hrın den Ceyhan nehri taşmış, Tozlu rnnkavemet etmclerini ve Avrupa larının üçte ikisinin d« çalışaraaz Kesik, Keli, Mecidiye ve .Endel \ı silâhlama programının tatbilo hal» gelmesinden dolayı ekmek köyleri sular altında kalmıştır. Can da bu dr\lotlerin bcllcrini iyiden ihtiyacı devam etmektedir. kayıbı yoktur. Ancak zarar ve ziiyiye dnjjrultmalarını sağlamıştır. Alü kirenüd, bir cam, bir çelik yanın çok olduğu tahmin edilVaziyctin tam bu mahiyeti ka fabrikası harab olmuştur. mektedir. Su baskınına uğrıyan zandığı sırada. dnğu ile batı ara Eskişehir gazetecilerinin verdikleri köyler halkı başka koylere naklemalumat gindaki münasebetler de ciddî bir Diğer taraftan dün, Eskişehirde dilmişler, resmî makamlar yardım safhaya jrirmis bulunmordu ve bunun en mühim schcfi atnm silâh ki Hür Millet, Sakarya ve Hamle faaliyetine geçmişlerdir. lan Ü7rrindpki jarıstı. Bu yarısın varacağı netice ne idi 9 Ve bu yans yÜ7unden bir harb kopruçu takdirdc durumıin mahiyeti ne olacakh? İngilfere ile Fransa Eskişehirde yıkılan evlerin sayısı 2000 i geçti Bayar, dün Parti merkezinde meşgu! o'du ^ Baştarnft I inci sahifede fakat böyle bir tebliğin bugünlerde geleceği tahmin olunmaktadır. Öğrendiğimize göre, istifa edenler Celâl Bayarla kat'iyyen görüşmemeğe karar vermişlerdir. Kendileri böyle bir görüsmenin neticesiz kalacağına inanmaktadırlar. D.P. de beklenmedik bir durum yaratan hddisenin, mesullerinin cszasız kal mıyacağı alâkalı makamlar tarafından ileri sürülmektedir. İstifa edenler ise kendilerinin vicdanen müsterih olduklarını, hiç bir şeyden çekinmediklerini, icab ettiji takdirde almlan açık olarak hesab vereceklerini söylemektedirler. D.P. il kongresinin tarihi henüz tespit edilememiştir. Kongrenin yarm yapılacağı evvelcî büdirilmişse de, bundan şimdilik sarfı nazar edilmiştir. Anlaşıldığma göre, geçici il idare kurulu her şeyden evvel ihtilâfı halletmeğe gavret etmektedir. Kongre tarihi bilâhare ilân olunacakür. istanbul teşkilâtının alt kademeleri, her ne kadar kongre için hazır olduklarını iddia ediyorlarsa da, il idare kurulu kongreyi biraz daha geciktirmek tasavvurundadır. ^ Hııy ve can Demokrasinin bir tnünasebetsiz tarafı var. Ortaya boyuna yeni yeni isimler, saçh saçsız, sakallı sakalsız, gözliiklü gözlüksüz bir takım simalar çıkıyor. Halbuki biz ne güzel ahştiktı: Tevfık Rüştü, Hariciye Vekili. Şükrü Kaya, Dahüiye Veküi. Muhiddin Üstıindağ, İstanbul Valisi. İ\h... Demokrasiyi bir türlü doğru dürtist benımsiyemediğimiz, acaba, bu acaip tiryakilikten vazgeçemediğimizden midir? D. N. Yunan seçiminde Çaldaris başa geçti Bajtaraft î inci sahijede İç İşlerı Bakanlığı bu akşam S kısmî neticeleri resmen açıkU larruştır: Çaldaris'in Halkçı Part:si: 261697, Plastiras'ın Mutedil Sol Partisi: 249.208, Venizelos.un Liberal Partisi. 239.119, Popandreou'nun Sosyal Demokrat Partisi: 153.517, Sofıanopulos'un Aşırı Solcu Partisi: 151.119, Koçyas'ın «Müstakil DemokI ratlar Cephesi»: 108 413, Cannelopoulos Partisi: 76 528, Zervasın Millî Partsı: 42.442. Atinanın salâhiyetli çevrelerı, Makronısos kampındaki eski komünistlere verdikleri reyler sayesinde solcu partilerin yukarıdaki netıceyi elde etmiş olduklarını bild:rmektedirler. Dığer taraftan mılliyetçi partilerin bu sefer elde etmiş olduklan rey miktarının da 1946 daki rey mıktanndan fazla olduğu kaydedilmektedir. DOĞAN NADİ Silivride yakalanan eroinciler Şehrimiz Emniyet teşkilâü birl kadın ohnak üzere 5 kişilik bir beyaz zehir kaçakçılık şebekesini meydana çıkarmış ve faillerini yakalamıştır. Hâdise şudur: Emniyet 2 nci Şube Müdürlüğü memurlan bir aydanberı devaro eden takib ve taraasudları neticesinde sabıkah eroin ünalci ve satıcılarından Husnü Soysalın son gun» lerde Sili\Tİye sık sık gittiği teabit edilmiştir. Eroin imalcisinin hayra alâmet olmıyan bu Süivri seyahatleri bilhassa polisin dikkat nazarını çekmiş ve Hüsnü sivil memurlar tarafından takib olunmuştur. Bu takı'o neticesinde Husnünün Silivride Çetınkaya caddesindeki bir evi imalâthane halıne getirdiği tesbit edilnüs ve burası evvelki akşam İstanbuldan giden zabıta ekiplerinin de iştiraklenle basılmıştır. Bu baskın neticesindo evde eroin yapmağa mahsus vesait ve mühim miktarda eroin 18 kilo kadar beyaz zehir imaline yarayan ham madde afyon bulunmuştur. Evde bulunan Hüsnü ile karısl Hayriye, Nadir Özgül, Arif ve Ali adındaki kimseler yakalanmışlardn*. Bu çcbekenin şehrimizde da bazı kimselerle temasta olduklan tesbit edilmiştir. Tahkikata devam olunmaktadır. Tek ÜMIİ4İ Millefvekili adaylarının J. Iturbi dün geldi Bastarafı 1 inci sanıfede varmıştır. Çıkan haberlere göre, bu sahada Maliye Bakanlığı bir müsteşar mııavini ve iki umum müdürü ile önde gelmektedir. Hazine Umum Müdürü Said Naci Erginin Niğdeden; Varidat Umum Müdürü Ferid Belen'in Vandan; C.H.P. tarafından aday gösterilecekleri, Müsteşar yardımcuı Ketıan Yılmazın da Erzincandan adaylığım koymak üzere tejebbüste bulunduğu »ayidir. Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı Müste^arı Cahid Zamangilin Trabzondan, Toprak Mahsulleri Ofisi Umum Müdürü Necati Topçuoğlunun Rizeden namzed gösterilmeleri kuvvetle muhtemeldir. Mühim mevkilerdeki zevat arasında Demokrat Parti listesine gireceklerin de bulunduğu rivayeti vardır. Fakat Demokrat Parti çevrelerinde bir çok bakımlardan bu isimlerin ıfşasına yanaşılmıyor. Yeni kanunun seçimlerde şansını denemek isteyenlerin sayısını son derece arttırdığı görülmektedir. Daha şımdiden muazzam bir aday ordusunun önümüzdeki kampanyaya, büyük ümidlerle hazırlanması herhalde bundan ileri geliyor; fakat, aday namzedleri ordusunun mev cudu kabardıkça siyasî partilerm de bir noktadan endışe ettikleri sezilmektedir. Endişeler, parti listelerinin ilântndan sonra, hayal sukutuna uğrayacaklar arasında. anî bir ye'se veya infıale kapılarak karşı taıafı desteklemeğe kalkışanların bulunması ihtımalinden doğuyor. Mekki Said ESEN Enıinönü İlçesi Seçim Kurulu Muhtehf ılçelerın seçim kurulları teşekkül etmektedir. Bu arada, Eminönü ilçesınin seçim kurulu da dün teşkil edılmi$tir. Saat 14 te Sultanahmed 2 nci Sulh Hukuk Yargıçlığı salonunda kurul baskanı hâkim Tahsin İstanbullunun idaresinde celse açılmış ve D. P. den Mehmed Esmer, (C.H.P.) Hakkı Gökşahid, (CHP.) Remzi Kanadh, (M.P.) Hasan Pamukçuoğlu, (Gene! Meclis) Kâzım Yorulmaz, Hasan Keper as.l üyeliklere seçilmışlerdir. İngiliz Fransız dostluğu Baştarafı 1 inci sahliedt «ebetler de bu konuşmalarda yer alacaktır. ingiltere Dış tşleri Bakanlığının sözcüsü tarafından bildirildiğine göre üç büyük Batı Devlet Dış İşleri Bakanlarının önümüzdeki ay zarfında Londrada toplanmaları muhtemeldir. Fakat bu konferansın tarihi henüz kat'iyetle tesbit olunmamıştır. Mıster Attlee, bugün Avam Kamarasmda söylediği bir nutukta misafirleri selâmlamış ve «Fransa samimî muhabbetmizden emin olabilir» demiştir. Başmakaleden devam Bundan çıkarılacak derse gelince: Henüz ilk adımlarım atan Avrupa birliği fikri, büyüyüp kuvvetlenebilmek için Avrupayı siyasiden ziyade cogTafî bir bütün olarak gözönünde bulundurmak lorundadır. Şimdilik demir perde dışmda kalan hür milletlerden istiyenlerin katıldığı Avrupa birliği, perdenin otesindeki esir Avrupalıları da düşümneli, onlarm zoraki bir şckilde takındığı menfi tavırdan herhangi bir ahkâm çıkarmağa kalkmamalıdır. Balkan milletlerinin biricik kurtııluş ümidi artık yalnıı Avrupa birliği fikrine, bu fikrin zaferine bağlıdır. NADİR NADİ sayısı bütün tahminieri aştı } İzmitin yeni Emniyet Müdürü Açılacak türbelerin listesi hazırlanıyor Ankara 7 (Telefonla) Türk büjTİklerine aid türbelerden ilkonce açılacaklann listesi Millî Eğitim Bakanlığmca hazırlanmaktadır. Liste Bakanlar Kurulunun tasdikından geçtikten sonra tamire muhtac olmıyanlar derhal açılacak, diğerleri asıllarına halel gelmeden kısa zamanda restore edilecektir. B j Kemal Koray türbelerde, seyyahlar ile ziyaretîsviçrenin Bâle Üniversitesini çilere her turlu tarihî mKİumatı muvaffakıyetle bitirip lisans ve verebilecek liyakatta bir kadro doktorasını vererek Hukuk doktoru çalıştırıla?akür. unvanını almış olan eski Oltu Kaymakamı Kemal Koray Izmit EmTürk Tütün Ortakları niyet Mudurluğüne tayin edilmiştasarısı tir. Genc idareciye yeni vazifesinde Ankara 7 (Telefonla) Türk başarılar dileriz. tütunleri ortaklığı kurulmasına dair kanun tasarısı, Meclis bütçe komis yonu tarafından bugünlerde görüşülecektir. Tasanya göre, millî korunma kanununa dayanılarak, tütün satısları Şehrimizde bulunan misafir Asırasında paralarından ">5 kesilmiş merikan filosu bu sabah liman'mız olan tütün ekicilerile Tekel Genel dan Pireye müteveccihen hareket müdurluğü, Ziraat Bankası ve di edecektir. Dün Amerikan Amiral ğer millî bankalar arasında 30 yıl gemisinde saat dörtte bir resmi kamuddetle t i r ortaklık kurulacaktır. bul yapılmış, Vali ve Belediye BasOrtaklığ'n sermayesi 55 milyon li kanı ile komutanlar ve şehrin taradır. nmmış zevatı hazır bulunmuşlardır. Misafir filo komıtam Amiral Baltiyatî bir tedbir olmak üzere boşallantine'e, İstanbul Vali ve Belediye tılmıs, sedlerin yıkılmaması için Reisi tarafından Belediye adma bir tedbirler almmıştır. sular AdapazaTürk motifli halı, refıkasına Kız rının Sogutlu bucagı bolgesınde oigunlaşma Enstitüsünde işlen.niş Beylıkkışla koyunü tehdid etmeğe bir masa örtüsü ve Amiral Klarka başladığmdan nehre yakın evlerin da Guzel Sanatlar AkademisinHe boşlatılması için gerekli tedbirler hazrlanmış bir tezhib levhası heahnmaktadır. diye olarak verilmiştir. Amerikan filosu bugün gidiyor Koalisyon kabinesi Baştarafı 1 inci sahifede ması mevzuu üzerinde arami7ja her hangi bir konuşma geçmedi. Elimizde millî iradeyi tam mt nasile tecelli ettirecek ve her türlü teminatı sağlıyan bir seçim kanunu mevcuddur. Seçim devresinde hükumete düşen tek vazife asayi? ve düzeni muhafaza etT.ek, vatandaşm rey hürriyetini serbestlikle kullanmasını teminden ibarettir.> Sovyct Rusya ile Amerika arasındaki bu yarış yüründen Bah Avrtıpa bir harabeyc ıtıi dönecekti? Mcselcnin ehemmiyeti aşikâr olduğundan nnu ve onun ortaya çıkardıjh hütün meselelcri konuşmak VP Hünya sulhunu kurtaracak çareleri derpiş ermek icab ediyordu. Işte M. Vincent Auriol'ün tngiltere Kıalını 7İjareri münasebetile M. Schuınan ile Mr. Bevin bu meseleyi enine boyuna knnuşacaklar ve Avrupa mesclelerini hal için çalısacaklardır. Daha sonra her ikisinin de Mr. AchesonTa görüşeceUeri ve var gazetelerinin sahiblerinden aldığıSakarya yükscliyor mız bir telgrafta, yıkılan evlerin Adapazarı 7 (a.a) Sakarya 250O ü geçtiği, her dakikada bir nehri yükselncktedir. Simdiye kakaç evin yıkılmakta olduğu billirılmiştır. Yeniden yıkılacak evlerle dar nehir 15 santimetre kabarmışzayıatın 4000 evi bulacağı ve 1000 tır. Nehrin civarmdaki köyler, ihevin de barınılamıyacak hale gelePROF. NIMBUS'ÜN MACERALARI: ceği tahmin edilmektedir. Şehirde fevkalâde bir iskân meselesı başgöstermiştir. dıklan neticeleri onunla da konuşacakları anlaşılıyor. Bu mülâkatlar Avrtıpanın yol ağzında olduğu bir sırada vuku buluyor. Atom silâhlan üzerindeki yarış. tehlikeli bir safhaya varmıştır ve bu yüzden bir karar vermek icab etmektedir. Bu kararın mahiyetini ise önümüzdeki haftalar açıkhyacakür. Ömer Rıza DOĞRUL ret edecektim. Tarr ben hayatım ve istikbalim hakkında patavatsızca bir taahhüde girmiş bulunduğum sırada Nebile teyzenin, damdan düşercesine salona girmesi, Nedim Safeit meselesini altüst etti. Nebile teyze, modernlik hevesile maziye tahassürün canh bir örneğini teşkil eden mahlut, acayib bir kıyafetle, paytak yürüyüşile, ağır ağır, odanın ortasına kadar ilerledi; uzağı seçemiyen gözlerini kırpıştırarak, yengemin karşısmda durdu, öfkeli öfkeli: Nedime, dedi, bu çamaşırcı karı beni deli edecek Vallahi! Şu kombınezonlara bak, rica ederim. Bak bak, Allah aşkma bak! Nesine bakayım, kardeşim. Bu işle sen meşgulsün, ne istersen yap. Yok yok, öyle değil. Bir bak acanım. Sonra, mübalâga ediyor dersin. Yalnız kombinezonlar mı? Gecelikler de maskara. Paçavraya Çevirmiş hepsini. Elli kere söyledim, ipekli sıcak suya sokulmaz diye. Kime anlatırsın? Ben arkamı dönünce, o gene bildiğini okuyor. İnadına yapıyor kaltak! Inadma yapar mı acanım? Beceriksiz, eünden iş gelmiyor, ondan Üstelik de terbiyesiz. Hattâ saygısız, küstah! Biraz soylendim diye bana öyle bir verdi ki, Hanımı de hamarat, becerikli, işten anlar kadındı. Sakın ha, Nebile, elin fukarasına dokunma. Hem dul, hem üç çocuk besliyor, zavallıcık, sıkı tenbih edersin, biraz gözdağı verirsin. dikkat eder. Öyle tenbihle falan yola gelecek takımdan o'eğil o ayol! Çamaşırcıdan başka her şeye benziyor... A, ne oldun Ferhunde? Nen var cicim? Nebile teyze. Ferhundenin ağlamaktan şişmiş, kızaran gözlerini henüz görmüştü. Ona doğrü ilerlsdi, boynunu çarpıtarak, acınu bir tavırla yüzüne baktı. Bir şey değil, Nebile teyze, biraz sinirliyim, ağlayıvermişim. Vah yavrucuğum vah! Nebile teyze, kuşkulu bakışlarla beni süzdü. Sonra, lâkıHıyı gene çamaşırcı kadma getirdi, bir hayli daha söylendi, çamaşırları, evire çevire muayeneden geçirdi, içini çekerek çlkıp gitti. O gittikten sonra ben: Ne mssud kadm! dedim. Bütün tasası iyi yıkanmamış bü kombinezondan ibaret! , Mediha yengem gülümsedi. Oyle, dedi, onun üzüntüleri hep böyle ufak tefek şeylsrden ibarettir. Büyük gaileleri yoktur. Ben devam ettim: uşagına Benim gibi, sevmediği bir erdaha sefere kekle evlenmek mecburıyetinde kalsaydı acaba ne yapardı, zavallı kadın! Bu sefer Ferhunde cevab verdi: Gene mübalâğa ediyorsun, Belkıs! Nedim Sabiüe evlenmeğe seni icbar eden yok ki! Hayır, Nedim Sabite varırım diye sana söz verdim de! Çocuksun Belkıscığım. Sen Nedim Sabıtle evlenmişsin, yahud başka birisine varmışsın, bunun bana ne faydssı, veya ne zaran var? Annemle ben, sırf senin iyi bir kocaya varmanı Lstiyoruz, o kadar. Nedimle evlenirsen, hakkında hayırh olur, mesud olursun diye düşünüyoruz. Ama msdemki istemiyorsun, mesele yok. Bu bahsi kapatınz, olur biter. Mediha yengem omuz silkti. memnun olmadığım gösteren bir tavırla: Yani, sen şimdi Nedim Sabite varmak istemiyor musun? dedi. Pek hevesli değilim, yenge. Peki ama, Belkıscığım, sana yapılan bu teklifi iyice düşündün mü? Meselenin lehte ve aleyhte olan taraflarını tarttın mı? Bence. aleyhte olan tarafı yok ya, neyse! Istikbali gözönüne getirdüı mi? Yengeciğim, hiç bü şey düşünmedim, fiç bir çeyi tartmadım, ;özönüne getirmedim; hakkınız var Ama evlilik hakkında, şimdiye kadar beslediğim bir tek kanaat var Isterim ki kocamı çok seveyim, ama pek çok seveyim. O kadar fazla seveyim ki ,bütün başka müâhazalara yer kalmasın. Yengem, kaşlanm çattı, dargın gibi bir yüzle konuştu. Sen ne dediğini bilmiyorsun, Belkii. Şu Nedim Sabitin de, hangi akla uyup sana talib olduğunu anlayamıyorum. Ama, gene de söylüyorum, kırk yıl kalsan, Nedim gibi koca bulamazsın, kızım. Yengemin sözleri ilk bakışta makul gibi görünüyordu, ama beni için için guldürdü. Göklere çıkardığl, ballandıra ballandıra methettiği Nedim Sabite, bu emsalsiz erkeğ» kendi kızını niçin vermediğini sorsam acaba ne cevab verebilirdi? İçin için gülüşüm, tatlı değil. acı bir gülüştü. Ferhundeye asil, kibar, yüksek içtimaî mevki sahibi erkeklerden başkasını lâyık görmiyen Mediha yengenin, beni ilk talibin kucağına fırlatmak istemesini bir baştan savulma gibi görmekten ve yüreğimde bir kırgınlık duymaktan kendimi alamadım. Yengem devam ediyordu: Evet kızım, Nedim gibi bir kocayı bir daha bulamazsın. Unutma ki, kaçırılan fırsatlar bir daha ele geçmez. Demek ki Nedim Sabiti fırsat sayıyorsunuz. Öyle mi, Mediha yenge? Hani bazı.mağazalar tenâlât yaparlar da, vitrinlerine ilânlar yapıştınrlar, bu fırsâtı bir daha bulamazsınız, kaçuTnayın falan gib! tavsiyelerde bulunurlar, Nedim de bu türlü fırsat deseniz e? Belkıs! Ben, kahkahalarla gül«rek devam ettim: fArkası var) Nakleden^ HATİCE VİLDAN Bu değişikliği, bana «sen> yerine la vakit geçiriyordum. «sız > dıye hitaba başlamasından Fakat, Nedim iyi çocuktu, ben de an!arlım. uysal, yumuşak başlı, iyi kızdım. Dcmek ki. Nedımin nazarında, ço Her şeye rağmen, zamanla, günün cuk olmaktan artık çıkmıştım. birind», ikimiz iyi dost olabilirdik. Bunda, uzunca zaman birbirinüzi Lâkin Nebile teyze işi berbad etti. gormemiş olmamızm da herhalde Nebile teyzenin, beni Nedim Satesiri vardı. Nedim, babasile bera bitle evlenmi? görmeği pek arzu etber Ankaraja gitmiş ,orada üç sene tiğini, onun az çok mahirane telkalmıştı. Avdetindenberı de, am mihlerinden, içyüzünü çaıbucak camm evine sık sık devama basla meydana çıkardığım sözümona kurmıştı. nazca manevralarmdan, günün biMektebde bulunduğum tarihler rinde anlayıverdim. de, her ziyaretinde bana kestane Nebüe teyze beni seveı bir insan şekerlemesinden fondana varmcaya olsaydı, Nedimle evlenmemi istekadar türlü türlü yiypcekleri taşı mesini, kimsesizliğime acımasma dığı için gelişini dört gözle bekle verir, bu alâkasmdan dolayı ona diğim bu çocuğu, galıba yegâne minnettar olurdum. Fakat Nebile cazibesini teşkil eden bu hediye teyze beni sevmezdi. Ondan, olsa leıden artık eser kalmadığı için, olsa, bigânelik bekleyebilirdim. O şimdi eskisi kadar harareüe ve işhalde, Nedimle evlenmemiistemesi tiyakla karşılamıyordum. Benim bu nedendi? bigâneliğime mukabele eder gibi, o Onun bu işi parmağına dolaması, da bana pek ehemmiyet vermiyor, mazinin son izlerini de silmeğe kâfi benden ziyade Ferhunde ile konugeldi. Ncbile teyze, bana Karşı âdeta şuyor, onunla ilgilenıyordu. Konuş hımayesi altma alır gibi davrandığ tukları şeyler beni hiç alâkalandır [ Nedımı methfHikçe, B'ben""fVrkInd'a esnasında yalnız kaldıkca, bir kenara okumakhic hir zar m b u Dün öğleden sonra Yeşilköy hava alanına inen bir Amerikah, bir kaç saat içinde, sayısız gönülleri fethetti. Fethetmesi de lâzımdı, çünkü yüzlerce kişi, bu şahsı, üç gündür bekliyordu. Merak etmeyin, «onu» siz de gayet lyi tamyacaksınız: Jose İturbi Hani, şu Chopin'den tutun da Boogie Woogie'ye kadar şahane piyano çalarak dillere destan olan, orkestra şefi, piyano virtüozu, sinema artisti J. İturbi... Onu Yeşilköyde, her zaman görmeğe alışmadığımız bir meraklı kütlesi karjıladı: Cemal Reşid Rey, Üniversite Talebe Birlikleri temsilcileri, yaşlılar, gencler. Meşhur sanatkân, İtalyan uçağından İstanbul toprağına ayağını basar basmaz tanıdık. Günlerdenberi hayalimizde canlandırdıgımız İturbi'yi, devetüyü paltosu, kısa bo>oı, hafif kumral saç'an ve ağzmdan dü?miyen sigarasile tanımamak imkânsızdı. O, herkese merhaba demekle kalmadı, ayrı ayrı ellerimızi tıkb, buketler verenlere teşekkür etti. Gümrükten çıkınca biraz uzakta onu görmeğe çahşan bir çocuğa doğru ilerledi. Üç tekerlekli bir bisiklette kalkmağa uğraşan 12 yaşlannda, Kerim Kocabıyığa yaklaştı. Çocuk felcinden mustarib Kerime âdl şlfalar temen nisile, kendisini karşılamağa geldiği için teşekkür etti Sonra föyle dedi: « Benim piyanom, senln de Msikletin var.» Fırsat bulunca, müzik sahasında İgnece Jan Paderevski'den bile çok para kazanan, virtüozun yanına sokulduk. Kendlmiri tanırük; bir çocuk gibi «evindi, gazetecilerle konuşmağa bayıldığuu söyledi. Kendisine sorduk: « Bundan 20 rene evvel bir kere daha İstanbula gelmiştlniz. Şehrimiz hakkında sevginizin derecesini bire ihsag eder mislnlz?» Çok keskin bir zekâya sahib olduğu kadar da kısa ve öz konuçmasını gayet iyi bUen İturbi «u cevabt verdi: « tstanbulu »evmeseydim gelmezdlm ki. .» Yeşilköyden aynlan İturbi'yi tekrar Parkotel salonlarında yakaladık ve konuşmağa basladık, Mr. İturbi klasik mi, caz mı? hangisini tercih edersiniz? « Balık mı, et mi; sanşın mı. esmer mi? Siz bana cevab veruv dedi ve şunlan ilâve etti: « Şahsan klâsiği tercih ederim. Fiîmlerde halkın zevkini okşamak için cazın lâzım olduğuna inananlardanım. Büyük bir sanatkârsanız herşeyi çalabilirsiniz. Bu adeta bir yemek listesini hazırlamak gibidir. Amerikan gazeteleri İrurbi'nü», kadınların kabiliyetini, erkeklere nazaran asağı gördüklerini iddia ermislerdi. Bunu kendisinin ağzından öğrenmek istedim. Bu suale biraz kızmıs gibiydi, bana bunun bir gazetecinin uydurması olduğunu söyliyerek şoyle dedi: < Bazı saha'arda kadınlar, bazı sahalarda ise erkekler birbirlerine üstündürler.» Halbuki İturbi'nin hayatı kadın bakımından çok şanssız geçmiştir. Musiki dışında merakı, en fazla uçak kullanmak ve boka yapmaktır. Kendisinin 600 «aatlik püotluğu vardır ve iyi bir pilottur. Ona boksa devam edip etmediğinl 80runca «garetini> aldı ve şöyle d e ' di: « Bok» eldivenlerin varsa, h c men suracıkta, benim eldivene bil« ihtiyacım yok.» Provalannda orkestrayı. «baton» yerine, çok kere uzun ağızlıklı rigarasile idare ettiği söylenen iturbi, dün binlerce meraklıya imzasını atmakta hiç de nazlanmadı, ama bize gelince tereddüd etti ve «Yarın yazınızı okuyayım da sonra imzalanm; malum ya gazetecilerhakkımda ne yazacaklan hiç belli obnaz.» dodi. Bütün musiki münekkidleri, İturbi'nin, büyük bir orkestra şefinin haiz olması lâzım gelen hassalara malik olduğunda hemfikirdirler: Fevkalâde bir hafıza, hassas bir kulak, insanı costuran, dinleyiciyi heyecanladıran bir kaFbiliyet.. İşte bu kadar meziyeü bir arada toplayan İturbi'yi bir kaç konser için İstanbulda dinleyecegiz; fakat yazımıza son verirken »u noktayı belirtmek isteriz: Musiki seven halkımız, büyük sanatkân dinliyebilmek için konserlerinin biletlerini haftalarca önce almıs, binlerce kişi de bilet bulamamıştır. Bunun bir çaresi var: O da, İturbi'nin kon serlerini İstanbul radyosundan bütün Türkiyeye ve Ortaşarka yayınlamak. Bu, hem İstanbul radyosu için güzel bir hareket, hem de propaganda bakımından iyi bir is olacaktır. Fethi PİRİNÇCİOĞLU Hava Kurumunun 25 inci yıldönümü pullan Turk Hava Kurumunun 25 lnd yıldonumu munasebet'le çıkardığı hâtıra pullarının G»n*l Merkezde meveudu kalmamış. yalni!; buyuk şehırlerdeki posta mfrkezlerıle Kurumun Istanbul II fubesınde pek az miktarda kalmışür. Yurürlükte bulunan muamel» vergisi kanununa yeni bir çekil vermek, vergi ÛBerindekl adaletsizliği tamamile araltmai maksadile ilmî bir heyetçe hazırlanan rapor, dün, tstanbul Ticaret ve Sanayı Odasında sanayicilerin iştirakile yapılan bir toplanhda görüşülmüştür. Bilindiği'gibi bu rapor hazırlanmakta olan muamele vergisl kânunu tasarusına esaa teşkil «tmektedir. Bu yüzden diinkü toplanbda ianayiciler muamele vergisi üzerinde ehemmiyetle durmuslardır. Muamele vergisinin yeni bir çekil alması halinde sanayi hayatımızın bünyesinde nasıl bir tesir bırakacağını müdrik olan sanayiciler, meselenin teknik bir hevetçe lncelenip mukabil rapor hazırlanmasını teklii etmişlerdir. Neticede, Ticaret Odasının meslek heyetlerinden ikijsr kişi seçilmiştir. Bunların teşkil edeceğl bir komisyon sanayiin m'htelif branşlarımn muamele v e r > ! karşısındaki durumlarmı en kı.=a zamanda tespit ederek alâkalı makama bildırecekhr. Muantele Yergisi İngiüz seçim kanunu Baştarafı 1 inci sahlfe'ie almış olmak dolayısile kazanmıf bulunduklarını söylemij ve liberallerin de kazandıklan reylere rağmen çok az mebus çıkarmış olduklarını anlatmış ve bir heyetin seçim kanununu tetkik etmesi vt ıslah çarelerini araması İcab ettigini söylemiştir. Churchül, İngilterenin malî ve iktisadl siyasetini da değiştirmek lâzım geldiğini, bunun için de mufassal müzakereler ya« pılması gerektiğini izah etmiştir. Hükumet namınt cevab veren Mıster H. Morrison Seçim Kanununun ıslahı teklifini reddetmij ve çelık sanayiini devletieştirmek tarihini uzatrnarun bu sanayıi kaplayan güçlükleri bertaraf etmiyeceğini söylemiçtir. Lıberallerin çefi. Mister Davies, İngiltere, Amerika ve Fransanın Rusya ile yeniden müzakereler yapmalarını desteklediğini anlatmıştır. Casus doktor Fucks bugün da Avam Kamarasında bahis mevzuu olmus, ve azadan biri casuslara ölüm cezasını tatbik için yeni bir kanun hazırlanmasını teklif etmiştir. Başbakan bu meseleleri perçembe günü cevablandıracaktır. Lavrişev ve peyk elçileri Ankara 7 (Telefonla) Sovyetler Birliği ve peyk devletlerin Ankarada vazifeli cüploııı&tlarmzn u mumî yerlerde görüldukleri yıllardanberi vaJd değildir. Bu sebeble, başta Sovyet büyüt «Içisi Lavrişev olmak üzere, Polonya, Rumanya ve diğer peyk devletler elçilerinin, ük defa olarak Yenisehirde bir paviyonda geceyansına >radai kaJmaları, «iyasl çevrelerde bir sürpriz tesiri yapmıştır. Btı açık toplantının Israil^ elçiainin davetini kabul vesilesile vaii olması, aynca tefsirlere yol açmıytır. 18 Mart Cumartesi BASIN BALOŞUNA GELİNİZ'^ Davetiyeler, Gazetecil<^ Cemiyetinden alınabilir, Tel: 21222 25408
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle