Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHUEİYET « üîl&n 195Ö HAPİSUANE MATIRALAR1 Hitler, Italyanları idaresizlik ile itham ediyor 14 Führer'le olan görüşmemizden sonra trenle dönerken kendisine tekrar şunu da söyledim: • Düşmanın hava kuvvetlerinden üstün değil. onunla hiç olmazsa aynı derecede, bir hava filomuz olsaydı, Afrika seferi bambaşka bir n» f: ceyle nihayete ererdi. Gene bu görüşmemiz esnasında, İiaîyada halkın maneviyatinın pek fazla bozulduğunu ve gittikçe tehlikeli bir şekil almakta olduğunu da Fiihrer'e açıkça bildirdim. Bunun üzerinde ehemmiyetle durdum. O zaman bana cevab vererek şövie dedi: « İtalyanın bugün geçirmekte olduğu buhran idaresizlikten iieri gelmiştir.» (1) Bununla beraber, Führer İtalyaya yardıma devam edeceğini bildirdi ve gerek hava kuvvetlerini takviye için tayyare göndereceğine, gerekse yanmadaıun müdafaasııu sağlamak üzere yeniden bir kaç tümen asker sevkedeceğine dair soz verdi. Korkunc bir manzara Bu mevzu üzerinde konuşurken, italyanın müdafaasının aynı zamanda Almanya için son derece büyük ehemmiyeti haiz olduğunu da aynca ve tekrar tekrar işaret ettün. Görüşmemiz başından scı.una kadar gayet dostane bir hava içinde geçti. Sonunda da pek ahpabca bir şekilde ayrıldık. Nihayet Führer otomobiline bindi, uzaklaşü. O gittikten sonra Mareşal Keitel'i otomobiline götürürken kendisine de bu bahsi açtım ve dedim ki: « İhtiyacımız olan herşeyi derhal göndertin ve bu hususta sakın en ufak bir ihmalde dahi bulunmayın. Zira, İtalyanın menfaatile Almanyanm menfaati aynıiır. Unutmayın ki aynı geminin üzerinde bulunuyoruz!» Saat 18 de tayyareme bind'm ve doğru Romaya hareket ettim. Soratte üzerinden geçerken ufukta muazzam bir bulut yükseliyordu. Bunu görünce sürati yavaşlatüm. Bulut, Littorio istasycnundaki ysngının dumanlarıydı. Eir k..ç dakika sonra yangının üzerinden uçuyordum. Aşağıdaki manzara pek korkuncdu.: Yüzlerce vagon alev alev yanıyordu. Binalar yıkılmış, enkaz etrafı kaplamıştı. Bir tarafta lokomotifler devrilmiş yatıyor, bir tarafta hangarlar yanıp yıkılıyordu. "arar.n çok fazla olduğu i!k tak'Şta gorülüyordu. Ateş yağmuru Yere indiğim zaman beni Brlediye başkanile daha başka resmî şehsiyetler karşıladılar. OtomoV.üime binerek Torlonia köşküne dcğru yola çıktım. Geçtiğim cadde ve sokakîarda bir alay ahalile karşılaşıyordum. Bun'.ar şehirden kaçıyodar, kendilerini kırlara doğru atıyorlaıdı. Kimisi eline geçirdiği otomobil, araba, motosiklet veya bisiklet gibi vasıtalara binmişti, kimisi de yaya olarak yola çıkmıştı. Şehri çok korkunc ve mağmum bir hava kaplanuş, her tarafa derin bir hüzün çökmüştü. Çeşmelerin başında büyük bir kalabalık toplanmış, kuyruk olarak sıra bekliyordu: Bombardıman reticesinde su boruları patlamış, şelırin akar su tesisatı hasara uğramıştı. Evlerinde susuz kalan halk, çeşmelere kosmak mecburiyatinde kalrruşü. Akşam köşkten baktığun zan.an gökyüzü hâlâ kıpkızıldı. Sehirdeki yangınlann alevi havaya rurmuş, semayı korkunc bir ışığa bürürnüştü. Hulâsa, o gün Roma Jemir ve ateş yağmuru altında kalmış, bu hercümerc içinde hakikî çehtesini kaybederek bambaşka bir sima almışü. Düşmanda propaganda Ertesi sabah ve ondan sonraki günlerde şehrin en şiddetli şekilde bombardımana uğrayan mahalle ve semtlerini dolaştım. Bu arada Hlhassa Littorio istasyonile Ciarrjino hava meydanını ve Ünıversite mahallesini gezdim. Yalnız, emir verdim: Bu gezmelerimden gazetelerde Dahsedilmesini yasak ettim. Hukumetin aleyhtarları ve idaremizin düşmanlan bu bir kaç gün içinde boş durmamışlsr, etr?fa bir takım söylentiler yavmışlardı. Ağızdan ağza dolaşan bu rivayetître göre Feltre'de Führer'le yapüğım görüşme muvaffakıyetsizlik'e r.eticelenmiş, İtalya lehine rüç bir fayda temin etmemişti. Gene bu aleyhteki propagavrlaya bakılacak olursa, Almanya «batmak» üzereydi ve bu batış, burun aşağı sulara gömülen bir geminin batışı gibi, pek âni olacaktı. Aynı rivayetler arasmda şunlar da söyleniyordu: Sicilya adasının istilâsından sonra İngilizler İtalyan yarımadasına asker çıkaracaklar ve Roma üzerine yürüyerek, hemen henıen hiç bir mukavemetle karşılaşmaksızın şehri işgal edeceklerdi. Sarayda bozsrun havası Esasen bombardımanlar neticesinde halkın sinirleri bozulmuş, bütün şehri ve hattâ bütün memleketi bir bozgun havası kaplamış.h; bu gibi söylenti ve aleyhte propaganda, zaten sarsılmış olan maneviyatı büsbütün bozuyor, milleü derhal teslim olmağa, memlekeü bir anda çökmeğe hazır bir hale getiriyordu. Sarayda da aynı ruh hali vardı. Hemen hemen aynı derecede bir bozgun havası esmeğe fcîşlamıştı. Kralla yaptığım sondan Dir evvelki görüşmede bunu gayet jçık bir şekilde hissettim" Mussolinimn =haberleri Belediye bttteesi Bugün Şehir Meclisinde müzakeresine başlanılacak olan 1950 yılı bütçesi Bütçe Encümenince 42,300,625 lira olarak kabul ve tesbit edilmiştir. Belediye 1950 bütçesinde Tiyatro binasının inşasma devam edilmek üzere 375,000 liralık ödenek koymuştur. Fenerbahçe Kadıköy yolunun kaldınmlanması, kanallarının inşası ve HaLk Tramvayları şirketi giderine iştirak için de Belediye bütesine 70,000 lira konmuştur. Kezalik Kadıköy Selâmiçeşme yolu da aynı şirket tarafından inşe edilecek, Belediye 30,000 lira ile yardımda bulunacaktır. Bütçeye İtfaiye makinesi satın alınması için 190,000, temizlik teşkilâü için makine mübayaa edilmek üzere de 500,000 lira konmuştur. Belediye bu sene İstanbul sergisine iştirak için 130,000 lira verecektir. Belediye seçimi gideri için 150.000 lira, Hâle otomatik kantar ve vinç satın ahnmak üzere 175,000 lira Kâtib Çelebinin mezarınm inşası için de 10,000 lira ayrılmıştır. Dar D Ü N Y A I D A V A L A R I c JLJTTM NALINAI Şehir Meclisi 950 yılı bütçesinin Harb sonrası dünyasında, İngılmüzakeresine bu^ün başbyacak terenin siyasî sahadaki faaliyeti, Ingiltere ve dış âlem Yazân •••••••••L»,^ Hasret kavuşturan kanunu iktisadî kalkınma gayretlerine nazaran, ikinci plânda kalmaklaaır. Bugün, hukumetin asıl gayreti, istihsali çoğaltarak, ihracatı arttırarak ve İngilterenin bilhassa dolar membalarından gelen gıda ve .iam madde gibi eşyayı ithal hususunda ihtiyaclarını azaltarak, dış tediyelerde mevcud açığı kapatmağa tevcih edilmiştir. Böylece 1 numaralı hedefin, siyasî olmaktan ziyade :ktisadî oluşu gayet tabiî ve mantıkidir. Filvaki dış âleme karşı iktisadî istiklâlini temin etmeden önce, yani tediye kabilivetini sağlamak hususunda haricî yardıma müracaat etmek mecburiyetinden kurtulmadan evvel, Ingilterenin, tam manasile müstakil bir dünya siyasetini yürütmesi çok güçtür. Bununla beraber, İngiliz siyaseti faaliyetini. imkân dairesinde inkişaf ettirmekte ve son «Commonweath» toplantısında görüldüğü gibi, dünya işlerinde İn<îiHere nüfuzlu bir mevkie sahib olmakta devam etmektedir. Osman Ohyar devletlerin, serbestliklerini muhafaza ederek. birleşmelerini ifade eden bir topluluktur. Bu topluluk, aynı zamanda, azalara mütekajjil iktisadî menfaatlerin (gümrük v.s.) sağlandığı ve Kanada haric, sterlin mıntakası olarak tavsif edüen bir sahayı kaplamaktadır. İngiltere, bu topluluk içindeki vazife ve haklarına sımsıkı olarak bağlıdır. Denilebihr ki «Commonwealth« ın ıstıkbalde idamesi, ingilterenin, bu vaziyetini muhafaza edebilmesine tâbidir. Nihayet ingilterenin haricî siyasetinin üçüncü cephesini Avrupa ile münasebetleri teşkil etmektedir. İngiltere, Avrupa Birliğini desteklemekte ve bu birliği tahakkuk ettirmek hedefini resmen tanımaktadır. Bununla beraber bir çok Avrupa memleketlerınde, Ingilterenin. bu Birliği temin edecek hareketleri yavaşlatmakta olduğu ve bilhassa «Commonwealth» bağlannı ileri surerek umumij'etle çok çekingen davrandığı intıbaı mevcuddur. Geçenlerde Amerikada ko gelirliler için yapılacak olan evler Bakanlar Kurulu karar.Ie Istanbu'.da dar gelırli vatandaşların ihtıyacım karşılamak üzere mesken inşası ıçm 4 m'Jyon lira tahsıs edıldıgın dunku nushamızda yazmıştık. inşası takaırur «ien Nihayet, 25 temmuzdaki göıüş, sinın bu 1000 ev için Curaba hastanearkasındaki geniş erazi tahsls mem kralla son mülâkatım oldu. edilmiştır. Yakında burada yapılacak Hitler'in son hediyesi ln^aat için musabaka açılacftktır. Be19 ağustos, 1943 ' Bu sabah A lediye Imar Mudurluğu tarafından bu miral Brivonesi Romadan döı'dü. mahallenin plânları yapılacaktır. Kendisini büyük bir merak ve enEğlence resmi indirilmiyecek dişeyle bekliyordum. İstanbul Şehir Meclisınin dünkü topAmiralın gelişi burada lçine eö lantısında, yerli fılm gosterılen sinemüldüğüm sessizlik ve '•^'n'lığı n.alara aıd eğlence resmının teiizılı biraz olsun giderdi; çünkü b?na tilebı uzerıne, tarife komisyoııunun rutanağı okunmuştur. Komısyon esasen kanmdan mektub getirdi. yerli fılmlerden ecnebl fılmlere naza. 13 ağustos tarihini tışıyan bu ran çok az eğlence resrrı alınmakta mektubda Rachele kendisinin de olduğu clhetle bunun yeniden ındıhemen hemen dünya Ile alâkası rılmesıne luzum gormemekte ıdi. Tutarak aynen kabul edilmiştır. kesilmiş bir halde bulundnj.unu bildiriyor. Telefonla konuşmasına Fransız İktisadiyatrısı Emil imkân yokmuş ve mütemadi bir James geiiyor korku havası içinde yaşıyormuş. Parls Ünlversitesı Içtımaî Iktısad Bilmiyorum, bu sözlerle btva profesoru tamnmı; ıktısad âlımler.nden bombardımaniarının telefon hatları E. James yakında şehrımıze gelecek ve ru bozduğunu ve etrafa bir dehşet Iktüad i'akultesınde modern ıçtımaı polıtıka cere>anlaıı hakkında bir kaç havası verdiğini mi kasdediyor, konferans verecektir. Iktısad Fakultesı yoksa başka bir şey mi anlatmak lçtımanat Enstıtusu namına tertıb ecıuen bu konferansların gunlen ayrıistiyor. Amiral bu mekrubdan başka bs ca bıldırılecektır. na büyük bir kutu içinde NiYalova soğuk hava tesisleri tsch'nin bütün eserlerini getirdi. nisanda açılacak Harikulâde bir şekilde cildlenmis Yalova Beledı>esı tarafından vucude olan bu 24 dldlik takımı Führeı getırılmış olan soğuk hava tes.slennın bana, 60 ıncı yaş günüm münasebe a<, llış toreni 1 nisanda yapılacaktır. tile, hediye olarak Mareşal Kessel \alova Belediye Başkanı Safa dun Valı ve Belediye Başkanını zıyaretle açılış ring vasıtasile göndermiş. törenıne davet etmıştır. Gene Amiral Brivonesi'nin verKimsesiz Çocuklan Koruma diği bir habere göre, Vittorio İtak ya haricine çıkmıs ve ordu tar w.nistasyonu açıldı dan «asker kaçağı» olarak ilân edilMillî EgiUm Bakanhğı şehrimlzdekı miş. kimsesiz çocuklan barındırmak için bır Bu haber bana çok an geldi (2) koruma istasyonu tesıs etmıştır. Yuz çocuğun alınacağı bu Gene Amiralın verdiği manVna kadar kimsesiz Mllli Eğıtim Muduru istasyon, dun, ta göre, Vito hâlâ Rocca'daymış ve Murad Uraz tarafından açılmıştır. Mercato Saraceno'ya gitmeğe r.u Millî Eğıtim Mudurluğu, şehrımızde vaffak olamamıg. Bu, herhalde Bo kimsesiz ve basıboş olarak dolaşan ço. magna'daki yeni idarenin şıipheli cukları tesbite başlamıştır. Istasyonun Mudurluğune^ Fatih Mevlânekapı îlkobir vaziyette olmasından ileri gel kulu öğretmeni Arıf Ülku tayın olunmiştir. muştur. Milâno'da «İî Popolo d'İtalia» gaYedikule Verem hastanesi zetesi arhk çıkmıyormuj. YediKule Verem hastaneslnin butün Benim vaziyetime gelince; hiç bir noksanları ikmal edilmiştır. Sağlık ve değişiklik yok. Sosyal Yardım Muduru Dr. Faık Yar. «Ponzo ve Maddalena düşüncele gıcı, dun, hastaneye gıderek hazırlıkri» adı altında topladığım hatıra ları göîden geçirmıştır. Verem hastanesi 18 mart cumartesi gunu Sağlık larıma burada son verivcrum. Dr. Kemali 19 ağustos 1943 Saat 15 Bakanı açılacaktır. Bayizlt tarafından torenle Avmpada takib edilecek iktisadi SON siyaset meselesinde de bazı görüş Konservatuar Türk musikisi ayrılıkları vardır. İngilizler plânlı (1) Hitler bu sözlerile İtalyanın konseri bir ekonomiye uyan iki taraflı bir harbi idare edemeyişini ve gerek Konservatuar tarafından verilmekte ticaret sistemine meylederken, Aaskerl komuta, gerek muharebe olan Turk musıkısi konserlerınden do kuzuncusu onutnuzdekl 14 mart sall gu merikahlar ve Belçika, Fransa g:bi plânlan bakımından muvaffakıyetbazı Avrupa memleketleri, çok sizliğe sebeb oluşunu kasdetmekte nu saat 18 de Şehir Komedi Tiyatrosunda guzel bir programla verılecek ve taraflı tmültilateral» ve liberal bir dir. Esasen harb içinde Almanlar, bu konserde Muhayyer faslı lcra editicaret sistemini arzu etmektedirİtalyan genelkurmayıru daima ten lecektir. ler. Görülüyor ki Amerika ile İnkid etmişlerdir. Bir kız ilâç yerine tentürdiyot giltere arasında, çok mühim olma(2) Mussolini'nin büyük oğlu makla beraber, bazı sahalarda. âcil içti Vittorio hava subayı idi ve 26 temFatıhte oturan Feride adında gene olan müşterek tedbirlerin tahakmuzda fevkalâdeden bir izin a.'srvık maçı ortadan kaybolmuştu. Sonradan bir kız, Beşıktaş Fenerbahçe buyuk kukunu geciktiren görüş ayrılıkneticesınden muteessır olarak anlaşıldığma göre, bu izinden isti bir buhrana kapılmıştır. Bu sebeble lan mevcuddur. fade ederek Almanyaya kaçmışb. büyük bir dalgınlığa duçar olan gene İngilterenin haricî siyasetinin Onun gibi parti sekreteri Fari kız, dun sabah ılâc yerine yanlışlıkla ikinci cephesi, eski imparatorluk nacci, daha sonra Dış İşleri Bakıru tentürdiyot ıçmış. tedavı edilmek uzere ve bugünkü tCommonwealth» hastaneye kaldmlmıştır. ve Mussolini'nin damadı Kont Cıamefhumuna irca ediîebilir. Hano da Almanyaya kaçmışlardı. Ien iCommon wealth« dahilî reKüçük Haberler Mussolini Alman paraşütçüleri tajimleri itibarile çok farklı olan rafından Hitler'in kar^rgâhuıa ka•• TARIM Bakanı Cavid Oral dün * çırıldığ: zaman orada oğlile tekrar Vali ve Belediye Başkanı Fahreddln görüşmüştür. Ker.m Gokajı zıyaret etmıştır. * ERENKOY Kız Lısesıru Bitlrenler Cemiyetı tarafından bu curnartesi ookulu bltirenler adına Takslm Belediye Gazinosunda bir çay verılecektir. Cemiyet çayın eğlencell olması için NH öksürüğü keser. ^ | surprızlor hazırlamıştır. • * GEÇEN şubat ayında İstanbul limanına dış memleketlerden 71 vapur gelmiştir. Bu vapurlarla 20 500.000 liralık emtia ithal edllmiştir. * GUZEL Sanatlar Akademisi profesorlerinden Bedri Rahmi Eyuboğlu 10 mart cuma günü saat 17.30 da istan Bu dünyaca meşhur eser evlilikte bul Teknik universitesi yeni konferans saadet arıyanlara en iyi rehberdir. salonunda (Resmin Ijçilıği) mevzuunda 4 Lira ARİF BOLAT KİTLBEVİ proj eksiyonlu bir konferanj verecektir. * YARIN saat 3 buçukta Çapa Lısesinde Muallımler Bırlıği 32 nci yılBu sene hasılât rekorunu kıran donumu yapılacaktır. • İSTANBUL Umum Yernek Pişiren* ler Demeğınin tertıblediğı yemek serglsi 163 1950 tarıhinde Beyazıd MarBugün matinelerden itibaren mara Lokalinde Vali ve Belediye Başkanı Ord. Prof. Dr. Fahreddin Kerim Gokavın himayesinde yapılacaktır. Ingiliz, Alman, Rus ve di|er birçok Kral hanedanı pek * YEŞİLAY Kurumunun Merkez heSİNEMASINDA yeti tuplantısı yarın saat 17.30 da Cayakın akraba idiler. ğaloğlundaki Cemiyet bînasında cemiYarın 9 Mart Perşcmbe Bütün tarih yazarlarının ve aile arşivlerînin yardımile yetin Fahri Başkanı Ord. Prof. Dr. Fahnesredilen «Resimü Tarih Mecmuası» nın üçüncü sayısında İzmir LÂLE TAN reddin Kerim Gokayın iştirakile yapıokuyunuz. lacaktır. Adana ERCÎYEŞ Birinci sayının üçüncü ve ikinci «ayonın ikinci baskılan Pek yakında hazırlanmaktadır. Basılınca ilân edilecektir. Cemaziyelevvel 19 Çarşamba Toplu alacak okul kooperatiflerine kolaylık gösterilir. Kadıköy SÜREYYA Adres: Posta Kutusu No. 18, İ S T A N B U L Bu bakımdan İngiliz dünya siyasetinde sezilebilen başhca cereyan ve temayülleri gözden recirmek yerinde olur kanaatindevim. DeneHlir ki İntilterenin başhca hedsfi Rusyanın idaresi altında bulunan komünizmin yayılma harekelini durdurmaktır. İngilterenin bütün haricî sivaseti bu esas hedefin tesiri altındadır. Bu siyaseti billısssa üç cephçden mütalea etmek faydah olacaktır: Birincî ve belki en mühim c«»phe. İngilterenin Araerika ile münaseVıetleridir. Her zsman çok sıkı olan bu münssebetler, Atl?ntik Paktının imzasile, geçen sene, resmen bir ittifak şekline korf muştur. Hiç şüphe yok ki Amei ile. gerek maddî. gerek manevî sahaltrda en yakın ve samimî ruin,>sebet'.erin idamesi İngiliz »ly.'etinin tahakkuku bakımından s'zım bir şarttır. Masmafih iki büyük devletin, komünist tehlikesi karşısmda, tamamile müşterek bir görüşün mahsulü olan ahenkli bir sivaset birlicine sahib oldukları söy'.enemez. Filvaki bilhassa Avrupa ve cenubu şarkî Asya meselelsrinde beliren geniş ayrılıkları belkı tâ'.i ehemmivette hususlara minhasır kalmaktadır. fakat buniar âcilen alınması icab eden ted'oirlerin gecikmesine sebeb olmıktadır. Meselâ buçün tam komünumin gcnişleme istikîmetinin yolunda olan cenubu şarkî mcmlcketlerini en müessir şekilde komünizmin tesırlerinden korumak üzere muşterek bir siyaset henüz meydana K ' tirüememiştir. Amerıkalılar, emperyalizmi reddeden prensiplçn dolayısiie ve Çindeki sivasetleınnn iflâs etmesinin tesiri altında kalsrak, cenubu şarkî Asva memlcketlerınin mılliyetçi cerevanlarım aleyhlerine çevirmemek için, bu memleketlerin işlerine müdaı <le etmek husu=unda cok çc'jngen ı'av ranıyorlar. İngilterenin kanaatinte, de mevzuubahis memleketlere eko nomik yardımda bulunmak, onların içtimaî bünyelerini kuv\etlendirmenin yegâne çaresidir. Fakat yardım tevzii, şu veya bu şekilde müdahaleyi tazammun ediyor. Bundan maada, Çindeki komünist rejimi tanımak meselesinde her iki devletin siyaseti aynı değildir. "Hanımlar Terzihanesi,, münasebetile Yazan: LÛtfi Ay İstanbul 5ehir Tiyatrom. Kavseri Oüüeri ile başlayan «eski eserleri ihva» teşebbüsüne Hanımlar Terzihanesi ile devam ediyor. Bu teŞebbüsün sanat bakımından müesseseye bir şey kazandırdığı iddia edilemezse de hasılat bakımından iyi neticeler saeladığı inkâr edilemez. Zira temsili ancak üçüncü haftanın sonlarmda görmek imkânmı bulabildiğim halde Komedi kısmmın muazzam amfisinde müşterisiz kalmış koltuk hemen hemen yok gibiydi. Ankara tiyatrolarının parmakla sayılabilecek seyircilerini hatırlayınca bu kalabalık insana ümid ve teselli veriyor. Bununla beraber bu kalabahğın tiyalroyu mutlaka eski eserleri görmek için her gece doldurduğunu iddia etmek tek taraflı ve sathî bir görüş olur. İstanbul halkının bu yıl Şehir Tiyatrosu temsillerine gösterdiği rağbetin hakikî sebebleri arasında mevsime iyi şartlar içinde girilmiş, ovnanan eserlerin rol bakımından, bilhassa Komedi kısmında, çok sevilen büyük sanatkârlanmız arasında ahenkli bir şekiMe taksim edilmiş ve itina ile sahneye konulmuş. hattâ temril saatlerinin yarım «aat ileriye dlmmış olması gibi daha başka amillere de yer vermek lâzımdır. Hem sonra kalabalığın tiv>*rod\ her zaman i'in, kat'î bir ^r bükmü ifade edemiveceğini de unutmamak icab eder. Bunun canh kir örneeini Hanımlar Terzihanesi'nde bulabiliriz. Çey rek asır evvel. daha mekteb sıralannda iken «Darülbedayi. temsilleri arasında gördüğüm bu adaptasyon, Feydeau'nun güzel buluşlarına. süzel quiproquo'larına ve umumiyetle nukteli ve ince diyaloğuna, hattâ rahmetli Mahmud Yesarinin kıvrak ve akıcı türkçesine rağmen bugün için bize (bazı sanatkârlarımızın her zaman. her ro'.de duyurdukları zevkten başka) büyük bir haz, daha dogrusu bir kafa hazzı veremivor. Çünkü ne denirse densin piyes, hele adaptasyon eskimiş, devrini tamamlamıştır. Yirmi beş yıl önce, yeni evlenmiş ve gözü hâlâ çapkınlıkta kalmış bir gene doktorun, bir arkadaşmın vaktıle hanımlar terzihanesi olarak kullanılmış bir apartıman dairesini garsoniyer olarak kullanmağa kalkması ve burada yakalanmak tehlikesi başgösterince kadın terzisi rolünü oynamağa mecbur olması belki hoş görülür, bundan doğan komik vaziyetlere de rahat rahat gülünebilirdi. Ama bugün Vasfi Rızanın büyük sanatı olmasa, aynı sahnelere gülmek değil gülümsemek bile hayli zordur. Hele ikinci perdede bu terzihane garsoniyere istenmedik bir hayli insanın girip çıkmasmı temin için apartıman kapısının kilidsiz olması gibi pek sudan bir sebeb gösterildiği düşünülürse.. Bugün hangi evli erkek çapkınhk maceralarını böyle han kapısı gibi herkesin itip girebileceği bir apartımanda, kilidsiz bir kapmm arkasına dayadığı bir iskemlenin mukavemetine güvenerek pamukipliğine bağlayabilir? Bu kadar ihtiyatsızlık gösterip kendisini de, sevgilisini de tehükeye atabilir? Hanımlar Terzihanesi'nin kapısında kilid olsa ortada ne Pb'es, ne de entrika kalacak. Bugünün tiyatrosu çok şükür geçen asır için kabul edilebilen bu kadar çocukça truclerle artık yetir.emivecek kadar iler lemiştir, * * * Buna rağmen piyes beğenilmiyor mu? Beğeniliyor. hattâ bol bol da gülünüyor. Ama Şehir Tiyatrosunun gayesi halkın gülme ihtiyacını tatmin ederken ona biraz da tiyatro sanatının daha ileri, daha yeı\İ örneklerini tanıtmak değil midiç? Aynı netice, aynı kadro ile, daha lince hatlı», daha olgun, bugün/in insanma daha yakından hitab eden, onun bugün karşılaştığı mesejpleri ele alan yeni eserlerle temin edilje daha iyi ve daha • faydalı bir harekette bulumılmuş olmaz mı? Hanımlar Terzihanesi Komedi kısmmda güzel sahneye konulmuş ve güzel oynanmıştır. Çapkın dokior, terzi İhsan Siret rolünde Vasfi Rıza her zamanki sevimüliği, dinamizmi, tabiî ve rahat oyunile eserin dirilmesinde başlıbaşına bir amil olmuştur. Ksrda yürüyüp izini belli etmiyen kocalardan oîmak isterken gene ve güzel karısını kendi elile â'ikına götürüp geüren Sakir Maksud Bey rolünde Yaşar Ozsoy, son zamanlarda eşine pek az rasihdığım hakiki bir kompozisyon yaratmıştır. Doktor Siretin arkadaçı, apartımanın sahibi Süreyya Namığı, bu aptal oğlanı oynavan Reşid Baran da, çok daha çetin olan kompozisyonunda Yaşardan geri kalmıyor. Şerife Bacıda pördüğümüz Kadri Özelman da çok iyi. Yalnız kadın kılığının altında gizîenen erkeği hemen her hareketinde meydana çıkanyor, fazla dik ve erkek, bir hayli de alafranga kalıyor. Bir sahnesinde admı söylerken yanılıp Şetaret Bacı diyerek Vasfiyi de güldürmesine ramak kaldı. Kayınvalde rolünde Şaziyenin yerine gördüğümüz Melâhat İçli makiyajına, ölçülü oyununa rağmen gene görünüyor. Ihsan Siretin gene karısı Nazan rolünde Perihan Çakıl sade, hanım hanımcık, fakat biraz da cansız oynuyor. Kocasından şüphe eden bir gene kadının reaksiyonları herhalde biraz daha kuvvetli olmalıdır. Nihayet Şakir Maksudun metresi ve Süreyya Namığın karısı Rana rolünde Nezihe Becerikli, bu tarz rollerde her zaman gosterdiği muvaffakı>eti gosterıyor. * * * Yözımı bitirme'Jen değerli sanatkâr \e aziz dostum Vasfi Rı^a Zobunun, geçenlerde, «Şehir Tiyatrosunda ovnanan eski eserler» vesilesıle Sinan Korle'ye ve dolayısile eski eserlerin tekrarını hoş görrnıyen tenkidcilere verdiği cevaba kısaca temas etmek isterım. Vasfinin haklı olduĞiu noktalardan biri de bu husustakı tenkidlerın sırf Şebır Tiyotrosunun yeni idare tarzını kotülemek, kurul sistemine çatmak için bir vesıle ittihaz edümesidir. Bazı arkadaşlar, gerçekten iddia ettıği gibi, bu maksadla tenkid edıyorlarsa iki ayrı davayı biribirine kanştırdıkları için hak? zdıılar. Benim asla bövle bir mak TİYATRO eçenlerde, Cumhuriyetin baş sütununda yazdığım bir yazıda eski Türk vatandaşlarının bir müddet oturmak için, memlekete misafir gelmelerine müsaade edilmesi lüzumundan nuşan eski Belçika Başvekili M. bahsetmiş, bunun maddî ve manevî Spaak bu hislere tercüman olmuş faydalarmı belirtmiştim. ve İngiltereye hitab ederek, Birlik Dünkü gazetelcrde çıkan bir ideaüni samimiyetle benimsemesini Ankara haberi, o yazımın eşr?{ İngiltereden istemiştir. İngilizler saate rastlayarak karini kabul olise, Avrupa Birliği meselesinde duğunu gösteriyor. Mübadil veya pratik ve realist davşranmak lüzu firarî olarak Türk vatandaşlığından munu belirtiyor ve acele etmenin rıkmış, yahud da muhtelif sebebfelâketli neticeler vereceğini iddia lerle Türk vatandaşhk hakkı sakıt v ediyorlar . olmuş kimselerin rurist olarak İşte İngiltre. böylece dünya si memlekete gelebilmeleri için hükuyasetinin başhca istikametlerini metce yeni bir kanun tasansı hasarahatle tayin ve bunlan bir zırlanmıştır. Tasanya göre, bu eski birlerile telif etmek meselelerile Türk vatandaşları, memleketimizde karşılaşmaktadır. İktisadî istihsaU üç ay orurabileceklerdir. Bu tasarının, seçimlerin yenilenni tamamile kazandıktan sonra İngilterenin haricî sijasetinin de da mesi kararı verilmeden önce kaha serbest ve daha cesaretli bir şe nunlaşarak yürürlüğe girmesi çok kilde inkişaf edeceği tahmin ediîe yerinde olur. Böylece oniimüzdcki ya7 mevsiminde ve tatil devresinbilir. de eski vatandaşlanmızdan binlcrcesinin memleketinıize gelmelerî temin edilir. Bilhassa Amerikada teşkilâtlı bir vaziyette bulunan Rumların, hem sayın Patrik Athenagoras'ın elini öpiip duasını almak, hem de doğup büyüdükleri ve hasretini çektikleri memleketimizi görmek için kafileler halinde gelecekleri şüphesizdir. Kanun çıkar çıkmaz, konsoiosluklarımızın bulunduklan memleketlerin gazetelerine ilânlar vererek bu hasret kavuşturan kanunusadım olmadığına göre bu iddiamn nun yayınlandığını eski vatandaşcevabını vermeği başk=!arına bıra lara bildirmeği ihmal etmemelidirkarak dostumun yanıldığmı san ler. dığtm bir iki noktaya işaret edeceDevlet Denizyollan İdaresi de, ğim. nasıl kullanacağını düşünUp durBir kere sanatta «eski», «yeni» duğu Tarsus vapurunu bir hasret Xewdiye bir şey olmadığı, ancak «de kavuşturan gemi olarak ğerli» ve «değersiz» eser olduğu York'a göndermeğe hanrlanmalımuhakkakür. Fakat tiyatro kütle dır. Eski vatandaşlarunızın memye hitab eden, canlı bir sanattır. leketimize yapacaklan akında otel Onun için nesiller boyunca degi darlığı pek mühim rol oynamaz. şen insanlar, örfler, âdetler, hisleı Çünkü onlan burada misafir edecek ve içtimaî şartlarla beraber bir ti arkadaşlan ve dostları vardır. Türkiyenin eski hâdiseler üzerine yatro eserinin de «değerli» de olsa «eskimesi» mümkündür. Ancak bir af süngeri çekmesi demek olan Shakespeare gibi, Moli^re gibi m bu kanundan faydalanmak istiyesanhğın ezelî ve ebedî meselelerini ceklerin büyük bir yekun tutacaele almış olan sayılı bir kaç bahti ğına şüphe yoktur. Seyahatlerim yar asırlar boyunca «eskimemek» sırasında görüştuğüm bütün eski talihine mazhar olmuşlar, klâsik vatandaşların Türkiyeye gelmek için can attıklarma şahid oldum. repertuarın başına geçmişlerdir. Son yıllarda Feydeau'nun yeni eseı Bir seyahatim sırasında bir mülerinin Comedie Française repaı badil Rtım görmüştüm. Vaklile tuarına alınması meselesine gelin Çubukluda hamalhk, tulumbacılık ce, Feydeau Fransızdır ve Come eden bu adam, bir Yunan gemisine Française denilen müessesede de ateşçi olmuştu. Bana söyledikdeğerli Fransız ediblerinin " sahne lerini asla unutamam: eserlerini unutulfnaktan kurtarJ Beyim İstanbula gitmeden, mak. onlan bir nevi canlı müze Karaköyde bir boğça yemeden ve halinde yaşatmak gayesile • kurul Çubukluda bir bardak su içmedcn muştur. Biz Comsdie Française'in Allah canunı almasın? Biz hasretFeydeau'va, kuruluşundaki bu ga lilere ne vakit izin vereceksiniz?» yeye bağlı kalarak, gösterdiği taİstanbul hasreti bu fakir ateşçiji biî yakınlığı, eserlerinin adaptas bile önünde çalıştığı ocakların ateyonları için göstermeğe elbelte şinden daha fazla yakıyordu. Türkiin ezeli ve ebedî tesamumecbur değiliz. Sonra, eski piyes tekrar edilmez huna, civanmerdliğine yaraşan bu mi? Elbette edilır. Lsimlerini Vasfi kanun tasarısını hazırladığı için Rızanın da zikrettıği değerli mu Şemseddin Günaltay hükumctini harrirlerimızin telifleri, telif değe tebrik eder ve Büyük Millet Meclirindeki adaptasyon'arı zaman za sinin de yüz binlerce eski vatandaman elbette tekrar edılmelidir ve jin beklediği bu kanunu biran evedilecektir. Fakat bu «tekrarlanış» vel kabul etmesini dileriz. bu defa oldusu gibi (Kayseri Gulleri • Hanımlar Tcr/ihanesi Katil) sırtsırta üç eski eser, üstelik ücü de bu?ünün seyircisi için büBir şoför 10 sene hapse yuk bir değer taşımıyan adapte ve mahkum oldu tereüme eser üzerinde teksif ediSuleyroanıyede otuıan Hatice adında lirse, tiyatromuzun istıkbali için bir kadını otomobllle ezerek oldurendişe duymakta ve «nereye gidi mekten sanık Nlzameddin adında bir yoruz?» dıye sormakta zannederım şofor, dün muhakeme edıldığl 8 nci Asliye Cezada 10 wn hapse mahkum ki haksız olmayız. edllmlstir. Prof. Dr. FERİT H. SAYMEN BORCLAR HUKUKÜ :: Hukukçularımızdan başka her is adamını tatmin eden bu mükemmel eserin mevcudu azalmaktadır. 700 büvük sahife, 10 Lira HAK K İ T A B E V İ : Beyazıd İstanbul Başhca kitabcılardan arayınız. Kırşehri Kalkındırrr.a Derneğı İslanbul şubesınden Istanbulda bulunan Kırşehırli hemşehr^lerlmizle tanışmak maksadıle Emmonu Halkevi kuçuk salonunda 12 mart 950 pazar gunu saat 14 30 da tertıb ettığımu tanışma ça> ma hemşerılerımızın şeref vermelerını rıca ederız. İstanbul Tuccar Demeğının 22 nci ajlık toplantısı 10 mart cuma gunü saat 16 da Galata Liman Lokantasında yapılacaktır. Bu toplantıya Ekonomı ve Tıcaret Bakanhğı Dış Ticaret Daıresi Başkanı da îftırak ederek serbest ithalât rejimi hakkında gerekll izahatta bulunacak ve uyelerln soracağı sualleri cevablandıracaktır. Kırşehirlileri davet Tüccar Derneğinin toplantısı Ressam RAMİZ'in nefis bir kap resmile NASREDDİN HOCA c Merhumun 220 Fıkrası Bugüne kadar Nasreddin Hocaya dair çıkan kitabların en derli toplusudur. Hocaya aid olmıyanlar ayıklanmıştır. Toplayan: Ahmet Halit Yaşaroğlu. Tanesi 100 Kuruş. AHMET HALİT KİTABEVİ ACI BİR ÖLÜM TTşağın muteber tuccarınd&n merhum Halld Ziya Uşaklıgıl yeğenl tedavl edilmekte olduğu Guraba hastanesinde 6/ 3 950 gunu vefat etmlj ve Şehidliğe defnedılmiştir. Aıle efradına, yakın akraba ve dostlanna başsağlığı dileriz. f fTURALİ Tenasül Hayafımızda Bozukluklar 5 j ym Drktor ve Eczacılara EKREM UŞAKLIGİL J V O D İ X (Diiode H T ?til • Diamino İ^opropanol) gelmiştir. = 2 cc. lük 10 Ampulluk kutuların Perakende satış fiatı : 410 Kuruştur. OPERATÖR ASİL MUKBİL ATAKAMA TEŞEKKÜR Emektar adamlarımdan Çekirgell Tevfık Şaylanere Beyoğlu Beledıye hatanesinde yapılan çok ehemmiyetli ülser ameliyatında gosterüen ihtımam ve hazakatten dolayı hastane heyetıne ve bususile yüksek lnsan ve hazık Operat&r Asll Mukbil Atakama teşekIriir etmeyl bir vazife bildim. Boyle kıymetll ve sefkatll doktorlarımızla ve onların bulunduğu hastanelerle gurur ve iftihar duymahyız Muhiddin Baha Pars * * * Gayet muvaifakıyetli bir amelıyatla beni yuvama bağışlıyan Haseki hastanesi operatörlerinden Sayın Dr. B. Galıb Kıcımana candan Fükranlarırnı lunanm. Yarbay Dr. Kemal Ifi Melıha Rinter MARMARA SİNEMASINDA Bugün Matine lerden İtJbaren 1 BÜYÜK VALS Dillerde destan olan şahane bir sanat ve müzik âbidesi CETE Louis Rainer • Militza Korjus Fernand Gravey 2SEYTANLAR CEMİSİ Aşk, heyecan ve macera şaheseri. Üsküdar H Â L E MİLLÎ ALEMDAR'da bngtin BÜYÜK GÜNAH Gregory Peek Ava Ga rdner Melwyn Douglas Harikulâde aşk ve ihtiras şaheseri CÜMHURİYET Nüshası 10 kuruştur Abone şeraîtİ Turkly» Harlc Bir Üç Alö Bugün Cıktı V ] 6.24 12 25 15 40 18.08 19 37, 4 45 E. ] 1 2 . 1 6 | T Î 7 | 9.32 ÎÜÖÖ, 1.30 lb 37 I. Mersin GÜNES Yurdun diğer yerlerinde sabırsızlıkla beklenen bu film sıra ile gösteri'poektir. M B DURU FILM •••• 2 ŞEYTANIN KUDRETİ Heyecanlı bir aşkın macerası ftylık «ylık aylık Senelik lcin 300 Ki. 800 • 1500 • £800 • lçln 600 K r 1600 > 2900 > 5400 • ı John Garf ield Tomas Gomez D î K K A T Cazeterrize gönderilen evıak ve yazılnf ntfrediltin, edümesin iad* olunnuu nflsuliyet kabul