Katalog

BtR DAKtKA : Baştarafı 1 inci sdhifede ruz: Tesbit edilen milletvekili adedi Afyon 9 Ağrı 3, Amasya 4, e^kisinden 22 fazlasile 487 dir. Af Ankara 18, Antalya 7, Aydın 7, yon bir, Ankara bir, Bilecik bir, Balıkesir 13, Bilecik 4, Bingöl Çanakkale iki, İstanbul dört, İzmir 2, Bitlis 2, Bolu 7, Burdur 3, bir, Kars, bir, Kastamonu bir, Ko Bursa 12, Çanakkale 8, Çankı Baştarafı 1 inci sahifede caeli bir Konya bir, Manisa bir, rı 5, Çoruh 5, Çorum 8, Denizli îiniin h? nerlcr!np gnrc Maraş bir, Mujla bir, Niğde bir. Diğer taraftan, C.H. Partisi İs8, D. Bakır 7, Edirne 5, Elâziğ Hindfctan Başbakanı Seyhan bir, Tokad bir, Uria ve Zon 5, Erzincan 5, Erzurum 10, Es tanbul teşkilâtı, seçimlerde nrl''•'' Pandit Nchru ile Pakis pu'dak birer mUlet\ekili fazla çıkişehir 6, G. Anteb 7, Giresun letvekîli adayı bulmak hususuntan Başbakanı Liyakat Ali Han ni karacaktır. 8, Gümüşhane 6, Hakkâri 1, Ha da faaliyete devam etmektedir. s^run baslarında toplanarak iki Diğcr taraftan yeni milletve tay 6, İçel 7, İstanbul 27, İznvr Bu arada; bilhassa Üniversite memleket ara^ındaki ihtilâflı me k:li seçimi kanununun geçici bir 17, İsparta 5, Kars 10, Kasta profesörlerine muhtelif vasıtalar seleîeri komışacaklardır. maddesine güre nüfusları eksil monu 10, Kayseri 9, Kırklareli la yapılan teklifler müsbet bir Hürriyet ve istiklâl hayatma yeni mesine rağmen Çoruh, D. Ba5, Kırşehir 4, Kocaeli 11, Kon netice vermemiştir. Ord. Prof. kavusan bu iki doSt ve kıymetli kır, Erzincan, Giresun, GümüşDr. Sıddık Sami Onar, Ord. Prof. memleket arasında cn samimî kar hane, İsparta, Mardin, Rize, Si ya 17, Kütahya 10, M a l a t y l 11, deşlik his ve münaselıetlerinin ird, Trabzon illerin n milletve Manisa 12, Maraş 7, Mardin 7, Dr. Ömer Celâl Sarç, Prof. Dr. hiikiiırt sürmeMni ne kadnr csrahn kili sayısı 194C seçimlerindeki Muğla 6, Muş 2, Niğde 8, Or Refii Sükrü Suvla, Doçent OrÜ7İedi<jinıize bu sütunlarda dnima miktarın aynı olarak muhafaza du 8, Rize ; 6, Samsun 10, Sey han D kmen, Prof. Besim Darkot han 11, S' rd 4, Sinob 5, Sıvas ye Genel Sekreter Ferid Zühtü tercıiman olmuş, iki memleket a edılmıştir. 12, Tekirdağ 5, Tokad 9, Trab Örücü bu teklifleri reddetmişrn^ındaki ibtilâflnr bahis mevzuu Her ilden ne kadar milletveki zon 12, Tunceli 2, Urfa 7, Van lerdir. Bu arada, haber aldığımıoldukça bu ihiilâfların ancak karii seçileceğini aşağıda büd riyo 3, Yozçad 7, Zonguldak 10. ı za göre, İstanbul Üniversitesi do ^e lik ve dostluk havası ve görüşü TIIÜIIIIIIIIIIHIımmıı • çentlerinden Dr. Cevdet Perine, i'inde ballohınmasını daima temenGenel Sekreterlik tarafından bir ııi elmiş. bu ihtilâfları kanştırmanıağa daima dikkat etmiş oldujuteklifte bulunulmuştur. Cevdet muz icin iki memleket BasbakanıPerinin adayhğı memleketi olan nın aradaki butün ihtitlâflı nıeseTekirdağdan konulacaktır. Dolelcri halletmrk ii/cre bulusmalaçent Cevdet Perin, bu hususta Gazianteb, 29 (a.a.) Devlet Baştarafı 1 inci sahifede ı ını ve konuşmalarını derin bir kendis le gürüşen bir muharririBakanı ve Dış İşleri Bakanvekili Lord Vansittart, artık Doğu Avmemnunlukla karşılamış bulunuCemil' Said Barlas bugün Oğuz rııpadaki İngiliz diplomatlarınm mize şunları soylemiştir: > or ve bu konusmaların i>i nelice« Henüz kat'î şekilde bir şey ler vererek iki kardeş memleket eli ilçesine gıtmiş ve seçmenleri lüzumsuz olduğunu, Stalin'in Rus.iıasında en tabiî hal olan vifak ve le temas ederck isteklerin: din vayı tehlikede snvnrak memleketi söyliyemiyeceğim. Fakat, memittifakı sağlamlamalarını bekliyo lemiş, bu isteklerle yakmdan a nin baştanbaşa düşmanla çevrilmiş leketime ve bilhassa ümidlerini lâkadar olacağını soylemiştir. olducunu bahane ettiğini, halkı her olduğu kadar derdlerini de yarıız. Konuşma sırasında Oğuzeîili eziyete tahammüle davet ettiğini, kından bildiğim hemşerilerim Bugün Hindiıntanla Pakistan a bir vatandnş, Devlet Bakanından Ingilterede ise B. B. C. nin bile Trakyalılara faydah olabilecekra ıntlaki en esaslı ih'iiâflar Keş bir dış tehlike mevcud olup olkomünistlerden kurtulamadığını sem, çok sevdiğ'm mesleğimden nıir mcelesile Bengale hâdiseleri madığînı ve hükumetin bu h u büdirmistir. ayrılmakta tereddüd etmem.» jÜ7İindendir. susta ne düşündüğünü sormuşHükumet namına söz söyleyen Urfada C.H.P. den istifaiar Keşmir mesclesi son iki hafta tur. Lord Jowet bilhassa B. B. C. yi Ankara, 29 (Telefonla) Deearfında daha muipdil ve diha dümüdafaa ederek «Burada tarafsızrüst bir safhaya eirmiş buiunmak r Cemil Said Barlas, verdiği ce lığı bozacak her .•nemur derhal az mokrat Partiye Urfadan gelen v abda, < Evet bütün iyi niyetlehaberlere göre, Urfadaki C.H.P. tadır. İki taraf Güvenlik Konselolunur> demistir. teşkilâtı her gün artan istifalar >inin son kararını knbul etmckle r'mize ve arzumuza rağmen bir bütün 'ihtirazî kayıdlara rağmen, dış tehlike mevzuı ile karşı karyüzünden güç bir duruma düşduruma daha iimiHli bir mabiyet şıya bulunuyoruz. Bu hususta çok müştür. 20 yıldanberi umumî vermislerdir. Cünkü bu sayede uyanık olmanız lâzımdır. Bılmeclis ve encümen azası olan Keşmiri. askerlikten tccıid etmek hassa seçim esnasmda memlekeeski belediye reisi Celâl Nedim işi beş ay zarfında tamamlanacak timize muhtelif şekil ve kıyafetKürkçüoğlu, eski umumî mecVe Birlcsmiş Milletler knmisyonu lerde bir çok yabancı ajanlar soLonclra 29 (B.B C.) İngiltere lis azasından Emin Oruç, 1946 yerine bir tek mutavassıt, karşıla kulmak isteneceği tabiîdir. Bir Dış İşleri Bakanı Mr. Bevin Avam da Urfa belediye seçimini etranacak bütün güçlükleri bcrtaraf hudud mıntakası olan bu bölge Kamarasında dış politika hakkın fındaki müstakillerle kazanan alerde bu gibi ajanların faaliyet daki müzakere sonunda bir nutuk etmeğe çalışacaktır. vukat Fazıl Edib, C. H. P. lerinin çok olması da hesaba ka söylemiş ve Alman meselesi üzeilçe idare heyetinden Suphi Kürk Kesmir mesele^inin iki komşu tılırsa seçım sırasında bize prove kardeş memleket arasında kar paı;anda yapmak maksadile ge rinde durmuştur. Mr. Bevin, Âl çüoğlu, tüccar Bekir İsmail, Öşılıklı düşmanlık ve güvensMik len kimselerin evvelâ hüviyetle manlann yeniden silâhlandınlma mer Kürkçüoğlu, çiftci Neşet !an ve Batı Avrupanm müdafaasma Vücııde gcrirerek miinasebeUcrini rini ve V olduk 1 arını mutlak iştirak etmeleri hakkmda Mr. Kürkçüoğlu ve Celâl Özbek de zehirlemiş olduğu besbellidir. Iler surette anlamanız icab eder.» C.H.P. den ayrılarak D.P. ye Churchill tarafmdan ileri sürülen şejtlen evvel bu husumet ve gükaydolanlar arasındadır. teklifi reddetmiş ve şöyle demiş\ cnsİ7İiğin ortadan kalkması için Garanti Bankasının tir: iki taraf ricalinın olup biten hâC.H.P. den istifa şayinlan ikramiye keşidesi « Hepimiz böyle bir siyasetin disclerden çok iisliin hir görüşle Ankara, 29 (Telefonla) Niğaleyhindeyiz. Zira bu, tehlikeli ve ve iki memleketin daima vanyana Ankara, 29 (a.a.) Granti de milletvekili Ferid Eğer, Halk vaşayacağını, daima clele verece Bankasının her ay yapılmakta o isabetsiz bir siyaseftir. Birleşik A Partisinden çekilerek D.P. ye ğini kavrayan bir zihniyetle hare lan ikramiye keşidelerinden ü merika, Fransa ve Britanya, Algirmişti. Niğde milletvekillernket etmeleri icab cttiği aşikârdır. çüncüsü 29//3/1950 çarşamba mınvanın yeniden silâhlandırılmaden Şükrü Süerin de istifasına Hakikatte Keşmir bulıranı ve bu SÜnü Ankarada İkinci Noter Bay sına taraftar olmndıklarını ilân etmişlerdir ve bu siyasetten döne dair bazı şayialar çıkmışsa da, bııhranm taşıdığı harb tchlikesi, Şakir Baran huzurile icra edildi. Şükrü Süer, C.H.P. den ayrılmezler.» iki memleket için snn dercce zaBu keşiderıin büyük ikram:yeYakınşark mcselelerinden bah mağa asla niyeti olmadığını beraılı olmuştıır. Çünkü iki taraf, Bİ, Bankanın tevdiat müşterıleri seden Mr. Bevin, Irakm Hayfadaki lirtmişt:r. geliılerine uymayan büyük mebne hususî olarak inşa ettirdiği petrol borularından petrolun geçlâğlaıı müdafaalarına tahsis elmekBüyük Garanti apartımanınm 12 mesine müsaade etmedigini ve Mıte ve iki memleket arasında adeta sırın da Arablarla İsrail arasında iktisadi bir muharcbe vuku bul No. lı dairesi idi. Bahis mevzuu apartıman dai harb hali devaın ettiği müddetçe nıaktadır. Paris 29 (a.a.) Özel muhabiresi Ankara merkezi müşterile petrolu Süveyş kar.Eİmdan geçirtrimizdcn: Bu yÜ7den ikf tarafın meseleyi rinden 16547 hesab sahibi Bayan mediğini soylemiştir. cullınn halletınek üzere Güvenlik Ayşe Köprülüye isabet etmiştir. Türkiye Dış İşleri Bakaru Nec8 mayısta toplanmak üzere AtKonscyinin kararını kabul etmeBundan başka 500 lira ile 25 lantik Paktı devletlerini topîantı me.ldin Sadak Strasbourg'a gitnıek leı i. hayırlı bir alâmet sayılır. lira arasında değişen 44 aded ya davet ettiğini ve Batı me üzere bugün saat 17.25 te özel bir Bençale hâdisclerine gelince bun muhtelif .para ikramiyeleri, diğer deniyetini kurtarmak için biri otoray ile Paristen hareket etmişlaıa dair vcrilen habcrlere göre şube ve ajanslarda kayıdlı mü cik çarenin Batı devletlerinin kuv tir. Necmeddin Sadaka Dış İşleri buıadaki müslümanlarla Hindular teaddid hesab sahiblerine isabet vet ve kudretlerini inkişaf ettirmek Bakanlığı Birinci Daire Müdürü arasında gecimsizlik başgöstermiş, etmiştir. olduğunu soylemiştir. Bülend Uşcıkhğil ve Hususi Kalem bu da can emniyetini ortadan kalYılın dördüncü keşidesi, 28 Müdürü Necdet Kent refakat etdıran bir mabiyet almı^tır. Aıılaşı nisan 1930 günü yapılacaktır. Yugoslavyada elkonulan mekte idiler. lan bir taraftaki miisliimanlar ve diğer taraftaki Hindıılar, eanlarını Pakistan Hindistan Türk emlâkine dair anlaşma Fransız Dış İşleri Bakanı Robert Schuman, aynı otorayla Straskmtarmak için kaçmakta ve bu Londra, 29 (A.P.) Yugosmünasebatı hâdi'seler arasında bir takım kıtalbourg'a gitmiştir. İki devlet adamı, lavyada elkonulan Türk emval ler de vukubulmaktadır. Bu gcçimKaraşi 29 (A.P.) Pakistan Baş ve emlâki için taznv'nat verilme muhakkak ki bu seyahatten istifade sizliklerle bunların acı tepkileri an hakanı Liyakat Ali Han bugün ederek, Türkiye ve Fransayı ilgicak Ü7Üntü verecek şeylerdir ve bu Associated Press'e verdiği demec sini sağlıyan bir Türk Yugos lendiren meselelere dair görüşmelav andlaşmasının bugün Yuceşid hâdiseleri kökünden mene de, pazar günü Yeni Delhide bulerde buluna;aklardır. decek tedhirlere başvurmak, kesin lunacağînı ve derhal Hindistan goslavya Millî Meclisi Yüksek Türkiyenin Paris Büyük xElçisi Şurası tc.rafından onaylandığı bir zanırettir. Çünkii bu çeşid hâ Bsşbakanı Pandit Nehru ile görüşMencmencioğlu, Strasresmî Yuçoslav Haberler Ajan Numan diseler iki memleketin gayet hayır melere girişeceğini söylemişu'r. sından öğrenılmiştir. Andlaşma bourg'a gitmek üzere Paristen dun lı ve verimli yollarda, iki memleLiyakat Ali Hanla Pandit Neh' keti rcfaha kavuşturacak islere sar ru Hindistandaki camia karışıkhk 5 ocakta Ankarada aktedilmişti. trcnle hareket eüniştir. fotlecekleri çalışınalara engel ol larma bir hal çaresi bulmağa çaPROF. NIMBUSUN MACERALARI: maktadır. l'.şacaklardır. Liyakat Ali Han durumun vahnmetini belirtmiş ve In^an !>u hallere bakıyor da acayaşayan ba bu iki Sarklı memleketin ilerle Pakistanın, Hindistanda unutup mesiııi geciktirmek isti>en bir diiş milyonlarca Müslümanı man eli mi Hu hâdiseleri ortaya akıbetlerine terkedemiyeceğini beçıkarıyor ve iki memleketi ihtilâf van etmiştir. halinde ti'*arak bu durıımdan istifade ctmck mi istiyor, diyesi geli derece kuvvetli, hazırldilı ve uyanık olmaları; bütün ihülâfları hayor lis bir niyetle ve sanıimi bir istekle Hakikat şu merkezdedir ki bü hallederck pck yakın istikbalin tün dünyayı ilşilcndiren ve her meselelerile karşılaşınasa müheyya jpide rn derin endişe ile karsılanaıı bulunmaları lâzım geliyor. hâdiseler ve gailtler Hindistanla Gerek Pandit Nehruya, gerek LiFakistanın civarında da kendini yakat Ali Ilana büyük nıuvaffakıgös'ermeğe ve bu ıki memleketin yetler dilemeyi bir vazife sayarız. dikkatini çekmeğe başlamısstır. OÖmer Kıaa DOf'.KUL nun icin bu iki memleketin son cCüuasİlcMuıl Milletvekili sayısı artıyor Hindisfanla Pâkisian arasında C.H.P. nin seçim hazırlıgı bastan llt Marshall plânmdan Istanbula yardım isi Baştaraft 1 inci sahifede mamen aynı fikirdeyim. Marshall plân teşkilâtı bu plânları büyük bir alâka ve sempati ile karşılamakta ve ben şahsan bütün bun ların yakın istikbalde kuvveden fi'le çıkarılmasını ümid ve temenni ederim.» Mr. Dorr, İstanbulda kaldığı müddet zarfında bu plânlarm tahakkuk ettirileceği yerlerde tetkikatta bulunac^» nı sözlerine ilâve etmiştir. Marshall plânı Türkiye mümessili, ayrıca Validen: «Yeni teklif edilen Endüstri Bankasında hususî sermayenin oynıyacağı büyük role önayak olmasını ve umumî alâka uyandırmasını istemiş ve bankanm memleketin millî kaynaklanm geliştirmek Için ve serbest teşebbüsün bu işlere ne kadar büyük yardımı dokunacağını» tebarüz ettirmiştir. Dr. Fahreddin Kerim Gökay, bütün bu noktalarda Mr. Dorr ile mutabık olduğunu bildirmiş ve elinden gelen işi esirgemiyeceğini söylenrştir. Mr Dorr'un temaslan Mr. Rossell Dorr, İstanbulda kalacağı bir hafta zarfmda İstanbul iş adamları. çimento fabrikaları, balık işleri, soğuk hava depolarıle alâkalı hususî teşebbüs sahiblerile ve diğer ticaret ve sanayi mensublarile temas edecek ve kendine aid edineceği fıkirleri hükumetine bildirecektir. Haricde: Mületlerarast Güvenlik Konseyine aza seçilmek için, bizi pistonlasınlar diye, Arap devletlerine müracaatte bulunmıışuz. Dahilde: tç güven temini için umumî seçime vıüracaatte bulunuyoruz. Hulâsa: Demek bir hale gelmişiz ki, dış ve iç gilvenlerimizi yeniden desteklemek lâım! D. N. Sun'î pahalılık «Bir mania var mât ile dükkân arasında» Evet, bu mania çok kazanmak istiyenlerin insafvızlığıdır. Seçim davası bize bu yanık şarkı parçasile anlatmak istediğim geçim şekvalarmı unutturmasın! Dünlcü «Cumhuriyet. te bir kısmı intişar ermiş olan, İstanbul Ticaret Müdürlüğünün Ankaraya gönderdiği raporu okudunuz mu? Okudunuzsa da okumadmızsa da ben bir kere daha bu raporun mealini aşağıya naklediyorum: •Maliyeti 12 ile 19 lira arasında hesab edilen erkek ve kadm ayakkablannın Beyoğlnndaki mağazalar da 35 ile 80 lira arasında satıldığı, bu kadar fahiş kâr temin eden bu dükkânlarm 5060 bin lira »arfederek sık sık yaptırdıklan tamir vo tadillerle mütemadiyen birbirlerine rekabet ettikleri görülmekte v« refah seviyemizin bu kadar lüks« müsaid olmadığı» ileri gürülerek vaziyet geçinme standardımızla kabili telif görühjjemektedir. „ Bundan başka ithal mallan rlatlannın mütemadiyen düşjmestne rağmen gene fahiş kâr temini gayeJle suni fiat yükselmesine sebebiyet verenler bu hareketlerile, ucuzlugun perakende fiatlara intikaline v« halkın işrira kabiliyetinin artmasına mâni olmaktadırlar. Eğer buna karşı gerekli tedbirler alınırsa halkın refah seviyesi yükselecek ve maişet darhğı kısmen olsun azaUcaktır. Ben bunu yıllardanberi »Jrflfiyordum. Efendim adamlar rekabetsis harb yülannuı baştan ynkan kârlarjna alışmışlar, jimdl bn nimeti ellerinden kaçırmak istemlyorlar, yüzde 30 dan yüzde yüze kadar kâr edip dururken şimdi yüzde ona, hattâ beşe r a n değildirler. Çün kü açtıklan masraf kapıgı btmunla idare edilemez. Edilemez ama artık bu millerin de sittîn sene beleştea adam zengin etmeğe tahammülü kalmadı. Dünya normal kâra girdlgl gfbl bizimkilerin de artık eski sistem t i caret usulüne dönmesi lâzım. Bundan bir kısım uydurma ve kelepird tüccar zarar görecek bağıra bağıra eski işlerine ve eski geçinme ı seviyelerine döneceklerdir. Bizim gücümüz de hep küçükle : re yeter. Bir zavallı »eyyar satıo, portakalcı, zerzevatçıyı yakalayıp: Ver faruranı! diyoruz. Flatla \ ra bakıyor, yüzde 25 ten fazla k a zanmamasına dikkat edlyoruz. Böylece bir adam sırtmda sabahtaa akşama kadar taşıdığı 200 portakah on kuruştan satabilirse Ud lira kazanacaktır. Hamal olaa bunun iki mislini kazanır. Buna mukabfl.. Aman bırakın da soyiemiyeyim. Bu artık ayıb denecek hale geldi. Yapması değil söylemesl bile ayıb! Bir çok tüccanmız, fabrikator' larımız bundan bir kaç sene evvel kazandıklan paraların hesabuıı veremiyecek durumdadırlar. Kârlan o kadar genig olmuştur ki; kendileri bile gaşmışlardır. Biz o zamanki kârlaruu aramıyoruz, dü ' şünmüyoruz; ama artık bugünün icablarına uymağa bakalım.. metra başına yirmi lira da beş altı lira kazananlar, artık o günleri unutsun lar. Kundura başma 20 lira kârdan vazgeçsinler. Lüks mağazalarm ağır masraflannı bizim sırtımızdan çıkarıp halka yıkım olmasmlar. Ve benim teklifim şudur: Ticaret serbesttir. Âmenna! Lâkin fabrikalar, satacaklan mallara perakende fiat koyacaklardır. Bu, dünjTiın her yerinde böyledir. Kundu.anın altında imalâthanenm fiatj soğuk damga ile vurulmuştur. Evvelâ devlet fabrikalan buna başlamah, sonra diğerlerini bu yolı sevketmeliyiz. Kân yüzde ondan fazla olan müesseselerden alınacak vergi miktarını arttırmalı, küçük kâra kanaat edenleri himaye ermel i . böylece ucuzluğa vergi yollarile yardunda bulunmah. Millî Müdafaamız bakımından Millî Eğitim Bakanının bir zaruret diinkii basın toplantısı Bazmakaleden devam olmak üzere üç istikamerten j»tlerek, kara, hava ve deniz huvvetlerile mücadele etmek zonında kalacaktır. Orgeneral Collins thalen kara r km vetlerinin bir memleketin istilâ sına mâni olacnk yea""ıne ktıvve(tir» sözile Amerikan genelkurmayının en ziyade kara ordumııza yardım yapılmak yolundaki kararını müdafaa ermek istemiştir. Kara t>rdusunun bir memleketin müdafaası bakımından büyük ehemmiyetini kimse inkâr etmemekle beraber, hava ve drniz kuwp»ler ; ni küriimsemek, kimin tarafından vaki olursa olsun, büyük bir stratejik hatadır. Orgeneral Coliins. Amerikan kara ordusu kıırmay ha«'>Mnı V.Hııcu için belki de bir smıf gayetile böyle söylemiştir; yahud da bize yapılan hava ve drni/ \ıı.lı>ni'nn azlıği karşısındaki tenkidlere cevab vermek istemiştir. İkinci Dünya Harbi göstermijtir ki bir memleketin müdafaasmda yalnız kara ordusu asla kâfi ıicj;ildir. Japnnva hav?H"n ve derizden yapılan Amerikan taarruzlarîie daha 3914 sonbaharından itibaren nıağlub cdilmisti ve o zanian Japonyada ve A«vpmn Japon ise?lindeki topraklannda 4 milyon nıevrudlu cenaâver kara ordulan vardı. Bunlar valnız hava ve deniz kuvvetlerinin taarruzlan karşısinda, hic bir iş göremeden, teslim olmak zonında kaldılar. Bir çok ba§ka misaller daha varsa da Japonya n>isali kâfidir. Baştarafı 1 inci sahifede iplik bağlamak, mum dikmek gibi âdetleri önliyeceğiz. Bursada Osman Gazi, Konyada Gazi Alâeddin, Kırşehirde Aşık Paşa ve Akşehirde de Nasreddin Hoca türbeleri yakında açılacaktır. İstanbulun 500 üncü yıldönümüne aid hazırlıklar ilerlemektedir. Fatih Külliyesini gezdim Eski eserlere aid yollarla bahçeleri Belediye tamir ettirecektir.n Dr. Banguoğlu, muharrirımizin bir sualini de şu şekilde cevablandırmıştır: Halk Partisine mensub bir Bakan olarak, partinizin 950 seçımlerindeki şansını nasıl görüyorsunuz? « Seçimlerin yeni seçim kanununa göre, şimdiye kadar olduğundan daha düzgün bir şekilde cereyan edeceğine inanıyorum ve muvaffak da olacağız. Hakikî bir murakabe sistemi bulunmuştur. Memleketimizde bun dan sonra bir seçim dedikodusu kalmıyacaktır.» Beyazıd kiitübhanesi açıldı Dün Beyazıd Kütüphanesinde 40.000 cildlık bir kitab koleksiyonu, halkın istifadesine arzolunmuştur. Bu açılış töreninde şehrimizde bulunan Millî Eğitim Bakanı Tahsin Banguoğlu ile Va li ve Belediye Başkam Fahreddın Kerim Gökay, Millî Eğitim erkânı, müzeler müdürleri vesair ilim adamları ile ziyaretçiler hazır bulunmuşlardır. 70 senelik bir mazisi olan Kütüphane hakkında geniş izahat verilmiş, tasfiye ve modern fış sırasına konulmak üzere daha 150.000 kitab mevcud olduğu beyan edilmiştir. Bundan sonra fiş tecrübeleri yapılarak Valinin ve orada hazır bulunan zevatın eserlerini süratle bulmak kabil olmuştur. Binanın restore edilrrriş kısımlarından başka imar edilecek diğer kısımları da gezildikten sonra Millî Eğitim Bakanı, Süleyman:ye kütüphanesine gitmiş tir. Burada kısmı âzamı el yazması olmak üzere 40.000 kitab mevcud olup eslâfm bu kıymetli eserlerinden şimdiye kadar istifade edilememişti. Gerek Süleymaniye, gerekse Fatih kütüphanelerinde yapılmakta olan tasnif ve fişlemeden sonra bu kıymetli varlıklar halkımızın ve ilim adamlarrmızın istifadelerine arzolunacaktır. İkinci Cihan Harbinde Anadoluya gönderilmiş olan kıymetli kitablar da şehrimize getirtilmiştir. Gemil Earhsın dış İngilterede komünist fehükeye dair demesi faaliyeti İngilterenin dış siyaseti Yugoslavyada seçîmin neticesi Sadak Sfrasbourg'da Londra 29 (B BC.) Yugoslavyada Mareşol Tito ile partisinin, seoimler sonunda iktidarda kahnış olduğu resmen bildirilmsktedir. Seçimlere iştirak nisbeti yüzde 93,2 idi. Hükumet aleyhine en mühim hareket, katoliklerle meskun olan Hırvatitandan gelmiş ve aKi7illarm üç Istikametten bir ta leyhte yüzde 20 kadar rey verilarrazuna uğradığı zamin, T'.ırKiye miştir. göklerini ve kıyılannı ha?a ve deniz kuvvetlerile müdafaa edemiye deniz hakimivetini daha harbin birek bu işe yalnız kara ordusunu rind günü Ruslara hıraknıvn'ak tah^is edcrse, kara ordumuz son ve Kızıl dnnanmanm rahat rahat dercce ağır bir yük nltında ve çok bir çıkarma yapma«ına meydan tehlikeli bir vaziyette kalır. Bir vermiyecek bir deniz ve denizdefa modcrn tepkili açaklaıla nıü hava kuvveti. ihıac yana<ak r"üşcehlıez kifayetli bir av KUVVCÜ ol manı kjyılarımıza yaklaştırmaz. madıkça göklerimiz müdafaa edile Böylere kara ordumuz da, uzun samiyerek kara ordumuz, son derece hilleri korumak icin büyük kuvsiddetli hava hücumlarına maruz vetler a\ırarak kat'î netice alınacak bırakılmış olıır. Ookle'dc ceük ka meydan muharebelerinde zayıflanadların açtıği bir şemsiye 'rıevcud maktan kurtulur. olmadığı zaman, kara or4ularrın Bütün bu mülâhazalardan snnra. nasıl güç dummlarda kalarak mağ Amerikan askeri yardımı başladılub oldııklarını İkinci Üünya Har ğındanberi müdafaa etüğimiz teze binin her safhasında ve ier cep gelijonız. Kızıl devin karadan, hahcsinde pek çok misallerile gör^ük. vadan. denizden olmak üzere, Türk Bir istilâ ordusumın vapacağı Çi" topraklarına üç iştikametten birkarmaya karsı pn ivi kiyı nüdafa den yapacağı âni bir yıldırım taarası da bir deniz ve deniz hava ruzu karşısımla, Müttefik hava ve kuvvctine tevdi edilmek lazım ge deniz kuvvetlerinin yardımı yetilir. Bulgar hud'.uU.ı'ıı Tııs 1ur.ıı şinciye kadar muvaffakıyetle daduna kadar uzanan 1546 kiiorçetıe yanmamız ve OrgePcral Collins'in lik Karadeniz sahillerimize bir çı beyanatında söylediği gibi kendi karma yapılmasını imlcmek işini. kendimizi müdafaa edebilecek dusadece kara ordusundan beklersek ruma gelmemiz için, kara ordumuz bütün tümenlerimizi >er \n bu kı gibi hava ve deniz ordulanmızın yılaruı korunmasma tahsis etmek da, esaslı surette takviyesi zaruriicab eder ve netice, Almanların dir. Bir realiteden doğan bu apaçık Atlantik seddi aduu verdikleri sa zaruret ve bedaheti kimse inkâr ve hil müdafaa tertiblerinin ujratiığı aksini ispat edemez. akıbetin aynı olur. Halbuıd KaraABİDİN DAV'ER İstanbul D.P. il kongresi bugün foplanıyor «CU3IHURİYET» in TEFKİKAS1:2S Naklcden: I1ATICE V1LDAN Olabilecek ypşta kadındır, ama annem deaihHr, hiç bir zaman da olmıyacaktır. Hattâ kaynanam bile olamıyacaktır! Yani, ona ders vermek, senin h?ddin değil, demeîc istiyorum. Ah« pablaııma karşı kibar davranmam tavsiye ederim. ^engemin darsm yüzünü göldürmek için boynuna sarıldım. IX O eece çok feıa uyudum. Ak'ım hep. kutuya attığım o kart pcialda idi.' Düşünmemek için bütün gayretimi sarfetrrcme rağmpn hep, o zarfın, kutunun karanlık ağz:na dalıp kayjoluşunu görüyordum.. Karanhkîara da!=!n o beyaz leke, bana, habLs bir ruhun kapıp götürdüğü hH.plarımm timsali gibi gözüküyordu. Hangi şeytana uymuştum da o kartı yazmıştım sanki? Güzel g'uzel yürüyen bir işi, sanki ne diye böyle budala gibi bozmuştum? Fevzi Behnan, o kartı almca beni sahiden ihtiyarlSTnış. cirkin, akılsız* ukalâ bir kız zannederse? Benırr hakkımdaki ideal güzel telâkkisini bozacak türlü tahminlere onu sürüklemenin ne lüzumu vardı? Böyle tahmin'er yürüttrc..., beni gene genc ve güzel sanmakta devam etse bile, kartdaki sözlerimi bir şuhluk eseri, olarak karsılamaz mıydı acaba? Sonra, o esrarlı ruh yakmlıkları itirafım, bir tahrik manası taşıınıyor muydu? Durup dururken kendimi müşkül bir vaziyete sokmuştum! Bsreket versin, Muradı düşünüp teselli buluyordum. İşledigim ihtiyatsıziiğı onun tamir edeceğini umuyorJum. Fakat o aksam hiç yalnız kalmadığınıız için Murada bir şey açamad;m, ertesi günü beklemek zorunda lıaldım. MuradJa, bahçede buluştuk. Paylaştı^ımız müşterek sır etrafında büsbütün kuvvet bulan samimî arkada.h''ımız, başkalarmdan gizli bir şey konuşacağ.rmz zaman, yer ve saat tasrihine lüzum kalmadaı, zımnî bir anlaşma ile, bizi bir ar3ya getirmeğe kâfi geliyordu. Büvük ağacın altmHaki h"sır ma=anm başmda, kars'lıkh oturduğumuz zaman, Murad: E, ne haber? diye sordu. Yüzünde kurnaz bir tebessüm Sahi mi söylüyorsun? vardı. Tabiî. Fevzi Behnan, şimdi se1 Fevziden mektub rl' " " de ni daha fazla düşünecek. dim. Endişelerimi Murada tamamiİ3 Ne biliyorsun? anlattım. İki gündenberi üzerinde Bana haber verdi. zihin yorduğum bütün müJâhazalaSustu. Sükutunda bir hayıet ma rı bir bir saydım. Fakat Murad IJeni nası sezer gibi olduğum için, hiç kuvvetle temin etti. çekinmeden, hakikati olduğu gibi Gerçi tedbirsiz davranmışsın, söyledim. şüphe yok. Ama bu tedbirsizliğiııi Ah Muradcığım, ben ne yap fazla büyütüyorsun. Tamir kabul tım, bir büsen. etmez bir hata işlemiş değilsin. ÜeHeyecanlı haiim onu galiba kor ride yazacağın mektrblarda daha kuttu. hesabh, daha itidalli bir lisan kul Evvelâ, Fpv7i'len aldığım şu lanarak Jtınhgın bu ufak potu mektubu oku, diye devam ettim. tamir etmek mümkün. Nasıl? Ne dersin bu mektuba? Hiç Bu sözlere inanmak işime gelikimseye balısetmedim, sakrn ağzın yordu. dan kaçırma. Bana yardım edeceYüreğime ezğinlikler veren, okğine söz vermiştin, tabiî unutma şayıcı, tatlı hulyalarıma görülüp mışsmdır. mesud obnak istiyordum... İnan Unutur muyum a camm! Me dım. rak etme, aklımda. Sonra, Murad, sevgili prensimden Sen benim yerimde olsan, bu kendisine gelen mektubu çıkarıp mektubu alınca ne yapardın? Hiç gösterdL Fevzi Behnan, bu mektubdeğil mi? Amcazadenle konuşur, da, şöyle diyordu: ona göre hareket ederdin. «Muhterem beyefendi, Elbette! Masum, tertemiz emellerle de Ama, ben öyle yapmadım işte! vam eden bir mektublaşmayı, iyi Aynı gün bir kart yazdrm. Hem de niyetle de olsa, sansiir etmeğe, kuşbizim kö^kün fotografı basılı bir kulu bir anne tarafından memur kart Ne yazdığımı da bilsen! Al; edildiğinize hükmetmekten kendimi oku; müsveddesi burada. Görüyor alamıyorum, gayriihtiyarî gülümsüsun ya, tekmil dosyamı yanımda yorum.» gezdiriyorum. Ah Muradcığım, bir Ne zarlf adam! hata ettim eibi 2°Hyor. •Eğer tahTPİnim doğru ise, bu Murad, müsveddevi dikkatle oku haklı kayeuya hürmet ederim. Zadu, bana geri verdi. mammızda, gene kızlar, her türlü Cevab fena değiL i hürriyete kavuşmuş oldukları için, bu hürriyeti hakkile kullanrnasını da öğrenmeleri şart olduğuna göre, annelerüı makul had dafılinde müdahalelerine taraftar olmamak imkânı yoktur.> Haklı! «Fakat şunu ilâve edeyim ki. mektubunuzun zarif ifa.desi, bir aile sansüründen, çok daha fazla, samimî bir dost kaleminden çıkmış olduğu intıbaını veriyor. Mensub olduğum mesleğe intis?b kaiarınız, aramızda, gerçekten de kuvvetli bir dostluk rebıtası yaratafcilecek mahiyettedir. Bu iübarla, zaman zaman, sevimli mektublarınzzı okumak zevkinden beni mahrum bırakmamanızı rica ederim. Belkıs Hanımefendiye, derin hörmetlerimin iblâğını kabul buyurmanızı rica eder, zatıâlinize de ihtiramlarımı takdim ederim muhterem bcyim.» Ne güzel mektub, Murad; ne zarif ifade, ne kibarca cda. Biraz eski Babıâli çeşnisi var ama, o da meslek icabı olsa gerek. Hoşuna mı gitti? Çok. Son derece! Ne iyi çocuhtur şu Murad. Benim saadetimle o da mesud olmak lüzumunu duyuyor. Ben, bir çok bakrmlardan mesuddum. Bunu Murada izaha çalıştım. Bir kere. zeki adam oldufu belli, dedim. Bu mektub işinin senin yahud benim tarafımdan düşünülmediğini, annenin eseri olduğu nu anlayıvermiş. Benim anasi2 bir kız olduğumu bilmiyor da, yengemi annem zannediyor. Muradla, bu mevzu etrafmda bir müddet konuştuk, sonra eve döndük. Amcamın yanımızda bulunmadığı bir andan istifade edip, yengemin de bu mevzuu ergeç kurcalıyacağını, aile arasında, aynı bahsin tek rar ele ahnacağmı biliyordum. Nitekim öyle oldu. Amcam, çiftliği dolaşmağa çıktığı bir sırada. Mediha yenge, kayıdsız gibi bir tavır takmarak, Murada sordu: O zattan cevab gelmedi mi, oğlum? Geldi, anneciğim. Murad mektubu çıkarıp verdi. Yengem, yüksek sesle okudu, sonra bir kere daha okudu. Ferhunde de, o da, mektubu çok beğendiler. Cüm leler, birer birer tefsir ediîdi. Bu tefsirlere ben de kendi görüşüme göre iştirak ediyordum. Fakat, ben kanaatleriml, Fevzi Behnanı öven cümlelerle belirtmeğe başlaymca, yengem, mektubu beğendiğine pişman oldu. Bunu her zamanki gibi fırsat bildi, Nedim Sabitin meziyetlerini sayıp dökmeğe başladı. Benim çokianberl tarihe görndflğüm bu mesele, arasrra böyle hortladıkça, eskist gibi hırçınlaşmrj'ordum. Ama ne de olsa sinirleniyordum. O gün de. bu yüzden. akşama kadar keyfim kaçtı. (Arkast var) Bastarafi 1 inci sahifede il idare kurulu başkam Dr. Sani Yaver ve arkadaşlan tarafından karşılanmıştır. Bayar kendisile görüşen gazetecllere, C. H. P. deki son istifalar hakkmda şöyle demistir: C. H. P. deki istifalar beklenilen şeylerdir. Kanaatime göre, bu istifalar kısmen geç kalmıştır. Maamafih C. H. P. den daha başka istifalarm da beklendiği zannı efkân umumiyede hâkimdir.» Ali Fuad Cebesoyun dünkü beyanatında «Muhalefet liderleri benimle görüşecektir» demesine karşı Bayar şunları söylemiştir: « General Cebesoyun beyanatını bu sabah okudum. Kendisile görüşüp görüşmiyeceğim hak kında bir şey söyliyemem.» D.P. il kongresinin bütün hazırrhkları tamamlanmıştır. Genel merkez kurul azalarile, 13 milletvekili şehrımize gelmişlerdir. Kongreye 112 delege iştirak edecektir. İhtilâfm çıkmasma sebeb olan Eminönü ilçesi eski idare heyeti bir broşür hazırlamışlardır. 1000 tane basılan broşür, bugün kongrede dağıtılacaktır. Broşürde istifa sebebleri anlatılmakta ve İthalâtçdara, maliyet fiatlarına kendilerinın durumları hakkında göre perakende fiat tesbit ettirmeizahat verilmektedir. li ve bunu sahtesi yapılamıyacak vesikalara bağlamalıyız. Kabul etLübnanda Ingiliz Elçiliğine miyenlere döviz yok! Ne yapalım! Bizim tüccar ve esbomba atıldı nafunızda kontrolsuz ticaret ahlâkı Beyrut. 29 (a.a.) (United teessüs edinceye kadar halkı soPress): Lübnandaki îngiliz Elçi yulmaktan korumak için böyle tedliğine dün gece hızla geçen bir birlere başvurmak bir zaruret oluarabadan bomba atılmıştır. Fakît yor. Aksi halde dünyadaki ucuzluzayiat olmamıştır. Polis, Ürdün ğun bize intikaline ve halkın biraz Kralı Abdullaha muhalif Hacı daha ferahlamasına imkân yok.. Emir El Hüseyinin taraftarların Allah cümlesine insaf versin. dan şüphelenmektedir. B. FELEK Mareşalin beyannamesi Afyon milletvekili Sadık Aldoğanın milletvekilliği dokunulmazlığınm kaldırılması üzerine. Millet Partisi fahrî başkam ve Baştarafı 1 inci sahifede İstanbul milletvekili Mareşal Fevzi Çakmak, millete hitaben ticelenmiştir. Bundan 67 ay evvel bir beyanname neşretmiş ve bu mezuniyeti biten Nevşehir Savcı yardımcısı işe başlatılmamış, m kararı protesto etmiştir. aşla ödeneği kesilmişti. Devlet Surası, Bakanın işe başlatmamak kararını yolsuz bularak iptaline ve Remzi Balkanlının işlemiş m?aş ve ödeneklerile işe bsşlatılıncava kadar, işleyecek maaş ve ödenek!°rinin verilmesine karar vermiştir. Fuad Sirmen aleyhine açılan dava NASREDDİN HOCA P TUTU M, Baııkası Heyeti umumiye toplantısı 31 Mart Cuma günü öğleden sonra yapılacağından merkez gişelerinin öğleden sonra kapalı bulunacağı ilân olunur. İîtanbul Ajansı açıktır. 5 Merhumun 220 fıkrası Toplıyan: Halit Yasaroğlu Tanesi 100 kuruş I Sanat (Yeni Türk) Aylık fikir, sanat ve edeblyat dergisi 1 nîsanda çıkıyav. Ahmet Halit Kitabevi