Katalog

CUMHURtYET J Çinin Kore harbine müdahalesi ne gibi neticeler doğurabilir? Jhtibasİar Yüksek tazyiklerin tatbikatı neticesi hayatımızda büyük yenilikler göreceğiz Yazan: Rtdvan Tezel Bundan bir müddet evvel yasmıg oldugumu* ıki yajuda, yüksek ve çok dü#i»k »Uhunetlerin, ma,dda üıerindeki tesirlerinin ne olduğunu tebarüs attirmiş, muhtemel bir üçüncü dünya savaşı» nın kutub bölfielerinde ynpılabileeeğini hesaba katarak, harb si* lâhlannın bu aartlar altında ne gibi evsaf iktisab edeceğüıi meydana çıkarmak üıera yapılan arafhrmaları söz geliıi etmiftik. Yüksek tazyikler üeerinde yapılan araştırmalar ise, bir çok ilim jubelerinde bugün» kadar izah edilememiş, meçhul kalmif olan noktalan aydınlataeak gibi görünmektedir. Malum olduğu üzere, atotn çekirdeğile muhtelii mahrekler tizerinde deveran etmekte olsn elektronlar arasında muazzam bo$luk mevcuddur. Bugüne kadar, bu boşluğu sıfıra indirmek kabil olamamıştır. Şayed mümkün olsaydı bilfarz seksen kilo gelen bir kimse, ağırlığmdan bir şey kaybetmiyecek, ve fakat mikroskopla görünebilecekti. Bir başka hesab da, atomun içindeki bogluğu ortadan kaldırmak kabil olsaydı, MUseuri isimll harb gemi şekkülü ile, ipüda! haline avdeti, sini, bir yüksük içine sığdırmarun belki de bir tazyk meselesidir. kabil olacaguu göatermektedir. Bu fikri muhafazakârlann kabul Atom bilginleri, atomu gaz ha buyurmıyacaklannı kabul etmekle line tahvil etmek için, tatbikı lâ beraber, vehleten kabul edilmiyeıım gelen tazyikleri hesab etmek cek olan faraziyelerin, hâdisatın tedirler. Faraza bazı mülâhazalara oluşu ile, inkâr edllemiyecek bir istinad eden hesablar, pek tabiî mahiyet alması, ender tesadüf ebirbirinden farklı netieeler v«r dilen vakalardan olmadığı da dümektedir. Meselâ bir âlime naza »ünülebilir. ran, 1.000,000,000,000 atmosferlik Yüksek tazyikler üzerindeki abir tazyikın, elektronlan atom çe raştırmaları jeofizik âlimleri de klrdeğinden ayırarak gaz haline tetkik etmektedirler. Dünyamızın tahvile kâfi gelecektir. Baska bir merkezindeki fizikî şartların, yaâlim ise, yukandaki rakanun yüz ni taryik ve sühunetin ne şekilde rr.ilyon misli tazyik tatbik edildi tahavvül edeceğini meydana çıği takdirde, nötronlardan ibaret karmak için, yüksek tazyiklerin bir gaz teşekkül edeceğini beyan madde üzerindeki tesirlerini biletmektedir. Prof George Gamov, mek lâzım gellr. Sadece dünyamıkâinat teşekkül etmeden evvel, zın merkezinde değil ve fakat günötronlardan ibaret bir bulutun nejln ve diger büyük yıldızlann meveudiyetinden bahsetmektedir. merkezlerindeki fizikl şartların Demek oluyor ki maddenin te bilinmesi, oradaki atomik enerji j ferlik tazyikler teminine muvaffsk olmu$tur. Halbuki Amerikalı âlim Prof. Bridgman, 100,000 atmosferlik tazyikleri temin «tmis., dâhiyane eihazlar çizerek, bu kadar yüksek tazyikleri elde edebilmiştir. Profesörün neşredilen etüdlerinde, bu kadar yüksek tazyikı, hesabla mı, yoksa, ölçerek mi tahkik ettiği de açddanmaktadır. KeadisJ, bu tazyiklere tâbi tuttuğu dsimlerin elektrik nâkiliyetlerini ölçmekte, dolayısile sağlanan tazyikı tayin etmektedir. Profesöre göre, eskiden imal edilmJş olan çelikler 15,000 atznosferc kadar dayanmakta imiş. Halbuki Carboloy isimli çelikten yapılmıç eteo eihazlarla profesör 67,000 atmoaferlik tazyik elde etmiştir. Başlangıcda bu kadarlık yflksek taryflclere ulasan profesör, sonralan dhazını tekemmül ettirerek, 100,000 atmosferlik tazyikler sağlanuçtır. Bugün 425,000 atmosferU çalış.tığı bildirilmektetür. Sayın profesör Bridgman. elde ettiği bu tazyikleri manganin telı ile ölçmekte, telin nSkiliyetini tayin ederek tazyikır hakik! değerini bulmaktadır. Benam âlim, naklettigine göre, bu nâkiliyet tayinlerini hep 30 sene evvel Almanyadan satın aldığı teli ile yapmaktadır. Amerikndan tedarik ettiği teller işine yaramadığmdan elinde mevcud kanqihn bitmesinden endişelenmektedır. Maddenin, yüksek tazyiklerde, ne gibi ahval iktisab edeceği, bugün* kadar üzerinde durulmamış olan bir noktadır. Bu itdbarla, bugün yapılmakta olan araştırmalan, yann, ne gibi tatbikatm takib edeceği, pek tabiî, kestirilemez. Ancak, bu hususta söz söylemeğe salâhiyetli olan kimselerin beyanlanna göre, bütün ilim sahalarına teşmili düşünülen araştırmalar, önürnüzdeki seneler zarfında, şayanı hayret secnerelerini vermekte gecikmiyecektir. Fennî Bahlsler Şimal Korede Kunl Çin kuvvetlerinin Bırleşmn Mılletlere karfi harbe i|tlrak ettiklerı hakkradakı haberler endije vericidır. Fakat Çınlileria Rus MANCURVA hava kuvvetleri tarafınÇİNİN BAŞUCA dan yardım göreeeklerine dair teminat almadıkça harbe külliyetli mlkUrda bir kuvvetle i|tirak adeceklerlne inanmalt da güçtür. Rusyanın bu sırada harbe girmek istemediği de eğer doğru ise, Kore harbinin bir ikl aya kadar tasfiye edilmesi beklenebillr. 9u şeraıt altında, Çin111er ya Dış İşleri Bakanlarınuı Şimalî Koreliiera yaptıfı yardım va'dlni yerine geürir gibi görünerek zevahlri kurtarmak istlyorlardır, yahud y da Yalu nehri havzasınbUyük dan Mançuryaya gelen merke u elektrik cerevanı hatla^± rını kurtarmak gibi mahdud bir gaye ile harba girmişlerdır. cakları ihtimalini hatırdan uzak bu nazik dakikada Kore meseleGayeleri ne olursa olsun, »u mu tutmu?tu. Nitekim Wake adasında sinde de İngiliz Amerikan hareiştirake sevketmesi hakkaktır kl Kızü Çin kuvvetlcri Tnıman'la buluştuğu taraan Mao ket hattına ırtuharabeye ve kıt'alarını takviya Arthur'un Başkana Çinlilerin Ko kuvvetle muhtemeldir. Nitekim daha simdiden Hindistaye devam edecek olurlarsa Birleş reye ancak İkl, üç tümen aiker miş Milletler Orduıu onların irtlbat gönderebileceklerini ve bunu da, nın Komüni»t Çin hükumetine hatlarını ve Çin topraklarındaki sı Rusyanın müdahaleıi olrnazga, Bir karşı büyük bir iğbirar duyduğunu naî hedefleri bombardıman etmek leşmiş Milletler Kuvvetlerinin ko gösteren kuvvetli deliller vardır. mecburiyetinde kalacaklardır. Bir lsyca durdurabileceklerini söylediğ: Pekinle Yeni Delhi arasmda »iddetli notolar teatisinden başka Hinleşmiş Milletler Kuvvetlerinin ha haber alınmııtır. distan Kızıl Çinli komşularına onlen alinde bulundurduğu havalara İngiltere ve HindUtan hâkimiyet gibi inkâr c i'aamaı bir İngiltere, Kore harbinde Anseri ların Tibeti oyabancı emperyalistüstünlukten de bundan daha iyi kaya, oradaki işgal kuvvetlerini liğinden» turtarmak kararlarını pek bir sekılde istifade düfünülemez. vermakle yardımda buluıunuştur. ciddi bir hâdise olarak karşıladığını Bunun neticesi olarak da, Çin, KoBunupla beraber, Çin meseleıinde bildirmistir. Zira. Yejıi Delhiye re harbine müdahalede devam eder. İngiltere ile Amerıkanın görüşleri göre Tibet üzerinde bir tek ya•a bu hareketinin cezasını Mançur jimdiye kadar birbirinden pek ay bancı nüfuzu vardır ki o da Hind yada gıttıkçe gelifraekte olan sa nydı. Malumdur ki ingiltere Mao nüfuzudur. nayiin imhasını görmekla ödemif TseTung hükujnetini tanurus buDiğer taraftan, komünistlerin Tiolur. lunmaktadır. bete karşı bulundukları tecavüz Fakat Çinlilerin Kore harbine hareketi ingiltereyi de telâşa düMaoTseTung, Rus hava kuvvetlerinin yardımına emin olma kanşmalan ve Tibeti işgale teşeb sürmüştür. Zira, bu hareket Pekin dıkça böyle tehlikeli bir işe pek büs etmeleri gerek Kore, gerek Çin hükumetinin bir takım yeni plânatılmaz sanınz. Halbuki Rusyanın bahsinde tngiltere ile Amerikayı ları olduğunu gösterdiği gibi, aynı Kore harbinde şimdiye kadar takib muşterek bir siyaset takibine mec zaraanda Hlndistana giden Himalaya geçidlerini de tehdid etmekteettiği siyaset hava kuvvetlerini bur edebilir. İngiltereyi Komünist Çin hüku dir. Bu arada, KJZII Çin istilâ plâtehlikeye koyınak fikrinden pek metini tanımaya sevkeden an mü nıpda Birmanyanın mühim bir heuzak olduğunu göatermi|tir. him lebeblerden biri Çine yakın def teşkil etmesi ihtimali de varRusyanm maksadı lık gösteran Hind hükumetlle bag dır. Zira, son zamanlarda Şimalî Çini» Kore harbine müdahalesi larını muhafaza va onun flzerindt Birmanyada memleketln yan»ını Şımal Korelilere yardıın va'di ve tesir iera adebllmek imkânını Çin hududlan içinde gösteren haMançurya sanayiinin elektrik kay •ağlamaktı. Fakat komünist ordula ritalar dolaşmaya başlamıştır. nağını müdafaa gibi iki mühim se rmın memnu diyar olan Lhaua'ya Bütün bunlar istilâ harekettne bebden başka su âmillerle de izab yaklajsaalan wı"<<!«•»« «iyasetlnde girişen bir Kızıl Çinin düaya «• edilebilir: anl bir degJfiklik dofurabilir. Bu yasetinda bir takım değigiklikler* 1 Kızıl Çin bu harektte Rus de&işikliğin bfltttn dünyaya eajnil yol aç»caj«u goıteren delillerdir. gağlık Bakanhğının günlük ga zümreyi dolayısile vatansulık ve yanın tazyikile geçmis,tir. Zira Rus bir akis uyandırnan r« Hlndlfleri (Newsweek'ten) zeıeierle, ajanslarla, radyo neşriya> vazifesizlikle itham etrnek yoluna ya Birleşmis Milletler Kuvvetleritüe birbiri arkasına yayınladığı ta sapmakla kendisi de anlarla beranin Sibirya hududlanna kadar gamimler hekiroler arasmda teessiir ber küçülmüyor mu? Sağlık Bakalip dayanması ve Vlâdivostok'un yaratmakla kalmamış., bizi hayrete nı arkadaflannı böylece teşhiı tehlikeye düjmesi ihtimalinl ken< de düsürmüştür. Bakanhğa seçildi edince başkalan da bunu fırsat bildisi için bir endije mevzuu olarak ği güolerden kısa bir zaman sonra miş, onlan suçlandırmağa çalışangöstermiştir. Kore harbine Çinis müdahalesi ile bu tthlike hiç olanki memleketin sıhhat işlerinde ların sayısı arttıkça artmış, nihamazsa kısmen önlenebilecektir. yapılacak başka bir ij katmamıs, yet gazetelerde hastalarını kovan gibi sayın Bakan, hekim arkadaş hekimden, mustarib vatandaşlan 2 Kore harbinin sona ermesi abnıyan hastanelerden lsvlçrenln otomobil lthalâh M«oTseTungJun siyaseti larını ele alıyor ve birinci tamimile sinesine Amerikan kuvvatlerinia oradan ç«Bu senenln llk dokua ayı urfında hastaneler talimatnamesinin her bahseden yazılar günün aktüaliteve Fransnlar kilip Avrupadaki işgal kıt'alannın İıviçr* yırml ajtl bin otomobil kesçe bilinen bir maddesini onlara si haline gelmiştir. Bir hastane hastakviyesine imkân verecekti. Hal Kora'dcU ajk«rt vtxly«tta meydana eUnijtır. tas«u almıyor veya alamıyorsa buki Kızıl Çin kuvvetlerinin mü falen MD eeUfmalar v* Tibct'ln lstllftıı Bunlardan yiıtnl blnl bln İkl yüz kl hatırlatarak sabahın sekizinde vaorUy» bir maaalc »tıyor: MaoTıedahalesi üzerine Kore Harbi devaro TuaTun takib «ttltl tlyuotln h«de(ı loian ekük olan arabalardır. Almanya zifeleri başına geleceklerinl ve saat bunda sizin suçunuz veya ihmaliniz dan yedl bin İkl yut kırk yedi, İngtl 3) olmadan çıkmıyacaklannı umu yok mudur? Neye bütün bir düedecek olursa Avrupa roüdafaası ncdlrf nuı takviyesi bir müddet için aek Blzt aaıl endljey» düjürecflc olan ta tereden bef bln dört yuı. Amerikadan ml efkâr öpilnde açıklamaktan zensizliğin suçunu hekimlerinize raf çin mndMımtn* kaifi vaJd toh beı bin İki yu*. rran»4an dört bin kaçmıyor. Geç kalan ve erken ay yüklemek istiyorsunuz? Umum! teye uğrayacaktır. dlddtr. Süphaalz Ajyanın bv bilgetln dolruz yuz ve ttalyadan İkl bln bej yüz nlan olursa haklannda kanunl ta efkân böylelikle daha kolay tatmin Nazlk bir kesim hattı de ıllâhlı müdahaU k«ndUlnl KsM'de araba aatın alınmııtır. Gtiruldüftu gibi ftlmektedir. HaJbuki kibat yapacağını da sözlerine ekle edebileceğinize inandığınız için mi? Korenin Büyük Okyanustaki olduju kadar flddeüe gostermlyor. Fa Almanya ba|taAlra»nya Isviçreye ancak Bütün huıursuzluk hekimlerinizin meyi unutmuyor. kat HoChlMlnh blrUUerlntn Çlnde 1947 teneslnde coğrafî ehemmiyetini mütalea edeo talim ve terbiye edlldftlerl teçhlzatla doksan bir araba ;evkedeb!lmistl Memleketin en münevver ve en ef (8) de gelmeyip (3) ten evvel gitaskerî mütehassıslar bunu izah için rını ondaa tsmln ettlklen söz C6türAynı müddet zarfında İki bln d8rt tiklerinden mi doğmujtur? Eğer bir üçköşe çizerler. Bu Üçköşenin mas haklk«tlerdendir. Ralnanda Sovyft yü» otomobil da lsvler«d« monta adil rağatli bir zümresi olan hekimleri böyle i»« sayın Bakan bir kere de mlzl tıpkı mahalle mektebi ögrenbir köşesi Vladivostok, bir köşesi »ubay ve mutehassıslarımn da yardıGüntte Lavjanne'dan cileri gibi azarlamaktas, onlan fimdi gelip gorünüc. Adadan Mo> Port Arthur, üçüncü köşaai da O mlle bir hava v* denlz Uuünün krurul. *** herkes içinde tejhir ederek kulak dadan hekimleriniz (8) den önct malrta olduğu büdirlUyor. Çin kond! saka (Cenub! Japonya) dadır. Soo birliklerinl hududUrınm ötesın» «ıkarlannı çekecağini yüzlerina karmı iflerinin başında bulunmak için feBulgaristanda hayat iki noktayı birbirine bağlayan hat mıyor. BununU b«raber Vletnünh'e yap Bulgar ışçilerl ile hukumet memurla haykırmaktan başka manası olmı nerle yola çıkıyorlar ve birbirleKore yarımadasını ikiye böler. Bu tığı yardım dünyanın bu köşeslnde rile Sdeta yarif ediyorlar. Halburının aylık gelirleri on ikl bln ilâ on kesim hattı aynı zamanda Korenin banjı ldam« l|inl gitüke* müşkul bir Bltı bin lavadır. Bu parm 11» n* yapı yan bu hareketi yapan aeaba sene ki işler gena değişmemişür. Hamam lerce Almanyada kalmıs, okurauş, dunrnı »ofruyor. en dar kısmıdır. labilir? Nasıl yatanılırf Ajaiıda gS. yazmıj, Şam Tıbbiyesiade profesör gene o hamam. Tas gene o tas. Halk tster ksndilirnden harvket «tıln UUr lisUar bu husus Bu hattın yukarısında kalan kı Moskovanın tejvikile bu maceray» atıl rülen verecek mahiyettedlr.hakkında bir lük etmis, memleketimizde umuml gena da hekimleriniıden değil tejfikir sım doğuda Vladivostok, batıda sın MaoTseTung"un her tarafta bir Bulgaıiıtanda bir kllo beyas pcynlr müdürlük ve serbest hakimllk yap kilfttınudan şikâyetçi! Üstelik de Port Arthur gibi Rusyanın iki mü gcnlflen* alyurtl tatblk »ttiH »çıkça yil yuz «111 leva, tarayai bln ikl yüz mıs ve nihayet demokrasi savaşı feragatli vatan çocuklannı, bu çahım hmanına giden münakaleyi görülüyor. Mao Imkân oldu ju laman lava, «ektr İkl yüz «111 leva, et alu yüz nuzda büyük fedakârlıklarla çah? lışkan doktorlan gücendirdik. Hiç doSmdan dotruya müdahaleds bulu lev», nohud üç yüz l«va, bir «lft ayaktehdid bakımından Rusya İçin çok nuyor. Bu olmasa perde arkasında Iş kabı on bln leva, bir pantalon ycdl bin mış yaşlı bir hekim olan sayın Ek değilsa kalblerini kırdık. İ$te birinbüyük bir ehemmiyeti haizdir. Bu gOrüyor. Tlbet ve Kore braüara blrer leva, btr yün fanll* be? yüı jrlrml lava. Hayri Üstündag mıdir, diy« ci icraatınızın bilânçosu! na mukabil, cenubda kalan kısmıo mlsaldtr. Gördügü kar«ıhk nedlrf Bol dır. düşündük. Eğar kendiaina bir to İhincisi bundan da tlim! Te&kiise Japonya için ehemmiyeti aynı bol ltlrular, proteıtolar. Mukav«m»t Bu rakamlsr korounlat Bulg»rt»tand» •dllıa blle «rada Inslcftm yok. BU* 8yle mcmur ve ljçlnin nasıl yasadıklarını mar evrak arasında tesadüfan im lâtınıta mensub hekimlerinizi mederecede büyüktür. gellyor ki Mao llt doğrudan doğruya daha doğrusu otaemek İçin nasıl raü •a ettlrilmiş bir yatı degilse bunu murlara yalancı raporlar vermeklt Bu görüşün, Kore harbinde A kanujmak ve muşterek kararlara var eadelaye macbur olduklannı gdıter bilerek yapan sayın üstad, kendl İtham ediyorjunuz. Aynı ifade il» merıkan siyasetine istikamet ver mak «aatl artık kdi L Bulgari* Librt'dtn sinin da mansub bulundugu bi) gene cezadan bahsediyorsunuz. Siza roektedir. mek bakımından mühim bir tesiri olmuştur. Yanmadanın bajtanbaşa 111 Küçük Hikâye komıinistler eline düsmesi Japonya ve dolayuile bütün Büyük Okİlkmekt*b« gittiğim günler. Tatyanus için büyük bir tehlike olalı çocukluğum. O zamanlarda er?k görülmüş, tehdidi kars.ılamak vimiz hameo heman şehrin en u e derhal harekete geçilmistir. dif mahallelerindan birindeydi. PenceKİerimizden daima gün«f Suna mukabil, Amerikan kıt'agirerdi. Ve biz göz alabildiğine Ipr.nın 38 inci arz dairesini aşması uygun bulunmamış, çünkü bu tak yejillik görürdük. Ne kadar meguddum. Yaz aylannda bir sürü d:rde menfaatlerinin tehlikeye girçocuk sabahlan erkenden sokadiğini düşünen Rusya ile Çinin korkuncluk, ruhlanmiia tatlı bir eydekilerin hosuna gitmisti. Son çoğunda ağlamadan uyuyacaktım. ğa fırlardık. Bütün arkadaşlar mıdahale etmesi ihtimali varid g3heyecan verirdi. Kıvılcımlar yük ra güvercin bealemeye kalktımdı. Fakat benim de güzel uçurtmalabir örnektik. Ayaklanmız çıplak, rulmüştü. Diğer taraftan, bu şimal selirken, bazan alevlerin çoklugun İçimde kıskanclığın, hasedin xa nm vardı. Fınncının ekmek sarbclgesi dağlık bir arazidir ve Ja gömleklerimiz soluk, bacaklandan ürker, korku ile hareketsiz hirini ilk olarak o zamanlarda dığı ince, renkli kâğıdı daha 6 mızda yamah pantolonlar, yaraponya adaya hâkim olduğu halde kalırdık. Sonra alevler hafifler, duydum. Benim güvercinlerim nn kapısında çıkartır, katlayarak mazdık, hattâ haylazdık da. Eliburalarını hiç bir zaman tamamile cebime koyardım. Tahtalan çaçıtırdılar azalırdı. O zaman da al karga gibi şeylerdi: Kale dibinde mizde çatalını leylâklardan keshâkımiyeti altına alamamıştı. çalan alevlerin üstiinden atlar, tahta kafesler içinde satılan ucuz bucak inceltip çıta yapışım. Kâtiğimiz sapanjarımız, bahçelerde MacArthur ün karan cinsinden. Kaç kere alışrmşlardır ğıdların itina ile yapıştırılışı. Nivahşller gibi bağısnr dururduk. kuş avlardık. Paçalanmızı sıvayıp, Fakat, Birleşmiş Milletler KuvAnnemle babam bu halimden â zannile açtığım kafesten bir da hayet gökte gelin gibi süzülen evimlzin en ötesinden geçen Hatib ve '•»nnın 38 inci arz dairtoini asdeta utanırlardı. Pis deraye girer, ha gelmemek üzere uçup gittiler. mağrur başlı uçurtmam. Kuyruçayına girer, kurbağa vururduk. m n kararlastınldı. O zaman AHalbuki bir arkadafimın ne gü ğuna babamın eski traş bıçaklayüzerdik. Etraftaki bahçelerden Her yer bizimdi. Her jey bizim rr ıkan hükumeti General Macsöküp çeşmede yıkadığımız yaral zel kuşlan vardı. Beyaz, paçall, nnı bağlar, kendimden kuvvetsiz için yapılmıştır, zannederdik. AyArıhur'a Amerikan ve İngiliz kıt'açocuklann uçurtmalaruun iplerikahverengi benekli... Çeşid çeşid malarını kıbr kıtır yardik. Küçük va çalmağa gittiğimiz bahçeler larını Sibiryaya ve Mançurya huni kesmeğe uğraşırdım. kuslar. Kafesinin basına toplaçetelerimiz vardı, harbederdik, sanki babamızındı. Fütursuzca dudlarından muayyen bir mesafe kavga ederdik. Kendi halimlzda nırdık. O, gururla kafesin kapıBöylece tatil aylan geçerdi de dolaşır, peşimizden havlayan kogeride tutmasmı ve bu kesim hatoynadığımız zamanlar da olurdu. sında sallanan küçük kilidl açar, yaramazlığımız bitmezdi. Mektebca köpeğe güler, küfur ederek tının şimalinde işgal olunacak yerAma çok vakit komşulann tavuk sıra ile ellerini uzatıp birer tane de de yaramazlık ederdik. Gidişikovalayan bahçıvana kızmazdık. ler için yalnız Cenub Kore kuvvetlarını ürkütür, koca ibikli, tüy alırdı. Peşinden açıkhğa yürür miz gelişimiz bile bir âlemdi. Bir Yaz güneşinin kuruttuğu dikenlerini kullanmasını tavsiye etmişti dük. Kalbleri pıtır pıtır atan gü düzineye yakın yaramazın teşkil leri pınl pırü horozlann â y a leri daha gündüzden bir meydaLâkin, herhalde komünistlerin bükalannı bozar, kaçırtırdık. Onla vercinleri arka arkaya göke fır ettiği grupumuz, ders vaktindcn nın ortasına yığın yığm biriktiyük bir bozguna uğramış olmalan nn tehlikeli anlarda tavuklardan latırdı. Biz de tiz ıslıklar çalarak bir saat evvel yola koyulurduk. rirdik. Sıcak yaz gecelerinde on•.General MacArthur'u o «muayyen önce kümese koşması öyle hoşu onlan cojtururduk. Ne güzel u Kafakanş oynıyarak yürüdüğülara ateş vermek başhca zevkinokta» yı Rus ve Çin hududlanna çarlardı. Döne döne takla atma müz yol aslında yirmi dakikama giderdi ki.. mizdi. Yanan dıkenlerin tatlı çıkadar yaklaştırmaya sevketti. ları ne hoştu. Seyrine doyamazlıktı. Ama gene de geç kalıp öğtırdısı hoşumuza gıder, alevlerin Arkadaşlarımdan özenip, neleO sırada Londra ve Washingtondık. Öyle bir çift güvercinim ol retmenden azar işittığimiz olurdu. çocuk yüzlerimize vurduğu kızıl re merak sarmadımdı. Bahçemize daki askerf makamlar gibi general Mektebimizin tam karşısında soğan, sarmısak dikmi}tim. Bu, saydı. Çocukluk gecelerimden bir de Çınlüerin harbe fi'len karısa Atomu parçalayan temininin ne gibi kademelerden geçebileceğjni tahmine medar olabilir. Mikroblann yüksek tazyikler altında telef olup olmadıklan da kısmen tetkik olunmustur. Şunu heraen ilâve edelim ki, bu vadide yapılmakta olan tetkikler henüz başlangıc safhasındadır, Hergün yeni sürprizlerin ortaya konmasına intiıar olunmaktedır. Kanser hücrelerinin ne gibi vasatta neşvünema bulacağı meselesinde, yüksek tazyiklerin tesirleri de denenmiştir. Alınan ilk neticclere gore bazı tümörlerin 1800 atmosfer altında, tatili faaliyet ettikleri görülmektedir. Buna mukabil Bacillus Subtilio isimli bakteri, 17^00 atmosferlik tazyika tahammül ermiş, normal tazyika avdet olunulduğu zaman mezkur bakterinin berhayat olduğu anlaGıda maddelerinin isterlizasyonunda da yüksek tazyiklerin kul lanılması derpiş olunuyor. Hektron bombardımanile yapılan bir çok isterlizasyonlann, muvaffak oldııklannı, evvelki yazılanmızda «ikretmistik. Çeşni ve terkibe zarar vermeden yapılacak isterllzasyonun tercih edildiği mülâhaza edilecek olursa, tazyikle yapılacak isterlizasyonun da elbette elveriş,li bir yol olacağı düşünülebilir. Nitekim sütün isterlizasyonunda, 3000 le 7000 arasında tazjikler neticede mevcud kullanümıs, mikroblann tamamile yok edildiği görülmügtür. Yüksek tazyikleri ilk defa elde etmeğe çahşan Fransız âlimi, Omagat idi. Kendjsi, 4000 atmoe SERBEST SİJTUN MEKTyPLARLJ •EÜEE J Hekimler ve Sıhhat Bakanının tamimleri göre hekimleriniz yalancı, sahteJçâr, tenbel, vatansız! Bu ne garıb İddiadır? Bir hekimin yalan yere rapor verebileceğini nasıl düşünebilirsinil, sayın Bakan? Yarun as> ra yaklaşan hekimlik hayatmııda siz bu çeşid bir rapor verdiniz miî Vermişseniz, kendinizin yaptığı biı tşi başkasına yaptırmamağa çalışarak muvaffak olaeağmıza nasıl inaBirsınız? Böyle bir rapor vermemişseniz ki asıl olarak biz bunu kabul edhoruz başkalannın bu isı hele sıhhî heyet halinde yapabileceklerine nasıl hükmedersini»? Yapbklannı kabul etsenlz bile vicdant kanaatlerinden dolayı hekim» leriniıi hangi elçülere uyarak celalandırabilir, yalan söylediklerinı meydana çıkarabilirsiniz? İtıraf etmek lânm gelirse sayın Bakan, sizden sağlık teskilfitımu İçin yeni organlzasyonlar bekliyerduk. İlk icraatuuı ümidlerimizi kırdı. Haber aldığımıza göre hekimleri< niz de ilk tamiminizi mesleklerine yakifan büyük bir vakar ve toleransla karşılamışlar ve bu hareketlerila siıe bir gün insaflı olacağınısı ümid ettıklerini belirtmek istemişlerdi. İkinci tamiminize tahammül edememişler, cemiyetlerinde toplanarak bu hareketlerinisJ protesto etmeğe karar vermişler, tejebbüse geçmışlerdir. Biz da kalben onlarla beraberiı. Bize kalırsa, hekimlçrinizi omuzlanna yüklediğiniz mesuliyetlerle vazifelerine baglamanıı kâfidir. Şa« fakla gelip de akşam üstü hastaneden çıkmakla bir insanın i| görmüş sayılabileceğine inananlardan değiliz. Bundan başka hekimlerinizin hangi saatte gelmesi lâzım geldiğini, ne zaman çıkacaklarını ve bu saatlerde vazifesini görmiyenleri ne şekilde cezalandırabileceğinizi siz kendiniz biliniz! Halk bunlan bilmek istemiyor! Onun bildiği bir şey varsa gecenin herhangi bir saatinde bir doğum için sıcak yatağından çıkan, patlamıı bir apandisit veya mide yarası vak'asında saatlaree ter dökerek insan hayatını kurtarmaya çalışan ve nihayet şu hasta tifoludur. öteki vebalıdır, daha öteki kolerahdır demeden kendisini sırası gelince yanmakta olan ateşe atmaktan çekinmiyen doktorlara halk her zaman minnett*dır. Onlara içten sevgi ile bağlıdır. Siz de bir lâhza için Bakan oldufiunuzu unutunuz da her şeyden önce hekim olduğunuzu hatırlayarak halk ile doktorların arasını açmağa kalk mayınız. Bakan olarak yapılacak büyük ifleriniz vardır. Onlan başarırsanız vazifenizi fazlasile yapmış sayılır, umumî efkâr da, hekimleriniı de size minnettar olarak ısmınizi kalbimize ışlerız. Dr. H. E. E. Naaşiftı | alaıttıyattimaftı Kasımpaşa Haşımî Osman Camii İmamı Mehmed Çamdan aldığunız mektubda, maaşınm verılmedığınden şıkâyetle şoyle yazılmaktadır: «Kasıma>aşada Haşımî Osman Camiinde iki senedenberi ımaı.iık etmekteyim. Butun camıler 20 nıgan 950 tarihinde Vak:£lardan Muftülüğe devrolunca mulhak camılerin maaşlarmın verilmıyeceğıni söy lediler Halbuki bulunduğum camı 949 yılı butçesme dahıl olmuş va bu devır esnasında maaşımm verılmesi için Beyoğm Vakıflar Mudürlüğu tarafmdan kadroya ahnmıştır Fakat mavıs avhğını alm^va gittığimizde Beyoğlu Malrr.f.durü tarafmdan benim ısmım sı'i.ımif ve maaşım da verılmemı"'.ır. Halbuki bulunduğum camı mul.ıiK olarak görulmekte ise de haddızatında böyle olmaması lâzımdır. Zira bulunduğum cami yokken aynı mahallede Ahmed K?ptan Camısi varmıj, bu yıkılmakla, şimdıki camıe nâklolunmustur. Ahmed Kaptan camii mulbak olmadığına gore, Haşımi Osman camu de mulhak olmaması !âzımdır. Ve zaten maaşı da, dışı^r mulhak eamilerin hademelerının maaşlan 18 lıra olmasına muk^btı, bulunduğum camim 33 lıra 50 kuruştur. Halbuki rocajım kesılmış ve bu beşinci aydır nıaaşımı almamaktayım. Bu işın düzeltilmcsi için Be.s oğlu Vakıflar Mudurlugu ile Ankara Genel Müdürluğur.s rruteaddıd yazılar yazdığım halde bir cevab alınamamıştır. Diyanet İşleri Reısıne de aynı duıum arzedılmışse de oradan da bir netıce ahnam?m';lır. Vakıflar, bu camilcin her ıhtıyacını temin ederken Mvftu'uk acsba niye maaşlarım vermemekte ısrar ediyor? Bu camılerın ımam ve muezzınlerinin di&er cı.^'e'in hadeno"'" ^ n farkları ned'r? Gazeteniz vas'f?si!e bu mi'':ül 1 durumumuzun alâkahlaıa d ." uulmasını dılerim » 4 Şusam fiatları yükseliyor Susam fiatları bır hayli yukselmiştir Fakat bu yukseküğe rafmen satijlar devamlı ve canlı cereyan etmektedir. Henuz yeni mahsul hakkında ıstikrarlı bir tahmin yoktur. Susam, toptan ortalama yuz kuruja kadar satılmıştır. N IYE T Ya2an: Haluk Eser * bir bakkal vardı Hacı Ali ağabey derdık. Onun dükkânında neler bulunmazdı ki? Zaman zaman bizim için yeni yeni seyler gatirirdi. Biz de daima müşterisi olurduk. Modası an uzun süren, kur«un asker hediyeli küçücük bisküitler oldu. Aylarca elimlze geÇen kurusları onlara yatırdık. Fena şey de değillerdi hani. Intanın talihine göre küçüklü büyüklü kurşun askerler. tanklar, tayyarejer çıkıyordu. Bn büyük hediye Süleymaniye camii ıdi. Artık hepimizin bir sürü kurşun oyuncağı olmuş, bunun da modası geçmeğe başlamıştı. Bir gün aramızda yeni bir havadis yayıbverdi. Haa Ali ağabeyin dükkânına gelen yeni niyetlerde Atatürkün kocaman bir heykell de varmış. Hemen koştuk. Sahiden öyle idi. Bir kanşa yakın boyia, san yaldızla kaplı, küçücük bir heykelcikti bu. O günden sonra bir çok arkadaşım gibi benim de o heykellerden bırıne sahib olmak, gayem oldu Her sabah, elimdeki para ile ne kadar nıyet çekilirse o kadar nıyet alıyordum. ^tatürkun heykeli bana bir turlü çıkmıyordu. Artık ruyalarıma gir meğe başlamıştı. Bir sabah mektebe arkadaşlanmdan ayn gıttım. O gün beş kuruşum vardı. Yoida onu avucumda iylce sıkıyor ve Allaha dua edlyord^rn. Atatürküıı heykellerinden bıri bana çıksın, dıy«. Riyasız, içten fclen dualar etmiştim. Nihayet dukkâna geldım. Beş nıvet bir.Jen aldım. Içımde tuhaf bir his vardı Arzuma erişiyorum gibi geliyordu. ilk üç tanesi boş çıktı. Dordüncüsü bir süvari idi. Beşincisinin kâğıdmı açarken ellerim titriyordu. Yere küçücük bir kâğıd düşürdüm. Etrafıma biriken arkadaşlarun eğılip aldılar ve ea^ırdılar: 21. Iyice biliyordum Bu onun numarası idi. Sevinçten titredim. (Nihayet) diyebıldim. Gozlerimi yavaşça hediyelerin bağh olduğu mukavvaya kaldırdım. O anda sapsan kesildiğimi kendim bile hissettim. Alacağım heykel kazaya uğramış, dukkâna getirilirken olacak, tam, beluıden ikiye bölünmüştü. Oenizc.uk (tkmcı sahıleden ciecnm) «irket seklınin iktıstdî de\ let teşekkulüne rr.ireccan o!'iığıı muialeasını ilâve etmekte ve bu i^letmc'Lrın clcvlet oıpani'a^v. ı^a merbutıvet şeklı hakk'nf'a ^h ^u mu'âhazayı ıleri surnekted • «Eu merbutiyet doğrudan dogruya olabılcce&ı gibi Holdmg tesekkulü r.arifetile de olabılır. Fmansman kolaylıkları, Eralanndaki koordmasyoiıun daha ıas>onel ve muessir suıette yapılabümesı, umumî sevk ve idarelerımn ışletmecıllk esprisi içinde olabilmesı gibi hususlar bakımından ikinci şeklin, yani Holding şeklının tercıhe şayan olduğuna şüphe yoktur.» Ulaştırma Bakanbğındaki komisyonun kabul ettiği anonım şırkal şeklmin bıran evvel kanunla^tırılmasile denız ulaştırma ışlcrımızın salım bir tarzda idaresi sağlanmış olacaktır.