23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURlYET 16 Mart 1940 Şehrin I içinden 1 { Şehîr ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Yapağı ve tiftik ihracının tanzimi Bir aylık tetkiklerin Millî Sefin hazin neticesi Tıp gencliğimize yüksek iltifatları Muayene edilen mevadın Tıb bayTamı münasebetile yapı. lan merasimi müteakib Tıbbiyeliler, Reisicumhur İsmet İnönüne tazim ve bağlıhklarını bildiren bir telgraf çekmişlerdi. Millî Şef, tıb mensublarına aşağıdaki cevabı göndermişlerdir: Cemil Bilsel, Universite Rektörlüğüne «Cumhuriyet tıb gencliğinin bayramına samimiyetle iştirak ediyo. rum. Tıb gencleri millî tarihimizde mesleklerinin hususî mevkiini iftihar ve vazife emaneti olarak daima gözönünde tutmalıdır. Türk Cumhuriyetinin milliyetçi ve inkılâbcı hüviyetine tıb alemimiz daima hizmet etti. Genclik gelecekte daha verimli hizmetler etsin.» Dalğınların döküntüleri Yazan: SALÂHADDİN GÜNGÖR Gazetelerden biri geçen giin, dalgın yolcular tarafından tramvay, tünel ve otobüslerde unutulan eşyanın listesini neşrediyordu: 62 muhtelif cins çanta, 52 tane şemsiye, 41 parça kitab, 28 şapka, 14 çift çorab, 15 çift ayakkabı, 2 gözlük, 4 dolma kalem, 28 tane küçük büyük sefertası, 5 erkek pantalonu... ilâahır... Listeyi okurken kaybolan eşyanın sahiblerini de gözlerimin önüne getirmeğe çalışıyorum: Yaş, kırkla kırk beş arası... Bütün gün, çalışıp çabalamış. Şimdi yorgun argm evine dönüyor. Koltuklannın altmda bir sürü paket... Hele şükür, tramvayda boş bir yer bulabildi: Artık ver elini Saraçhaneba şı... Fakat biletçi, adamcağızı rahat bı raktı mı ya: Haydi, baylar.. Biletsiz kimse kalmasın!. Pantalonunun ceblerini şöyle bir yokladı. Bozuk parası yok. lster istemez, cüzdana müracaat: O, ne ya?.. Betibenzı birdenbire attı. Cüzdanın gözlerine yerleştirdiği ikişer buçuk liraları, durmadan habire sayıyor: Acaba, bir şey mi düşürdü? demeğe kalmadan, kalem kâğıd çıktı. Kalem de daha pınl pml.. Çarşıdan yeni alındığı bellil Anlaşılan nereye ne masraf ettiğini hesablıyor. Yangözle baktım: Gazete kâğıdının boş yeri çabucak doldu: lki çift çorab kırk beşerden 90 Terziye borcuma mahsuben 500 Küçüğe pijamalık kumaş 400 Balıkpazannda harcadığım 375 Hesab yekunu kabardıkça, yüzünün ifade ettiği mana da değişiyordu. İçin den ne geçirdiğini tahmin etmek güç değil: Amma da para bozmuşuz yahu!.. Biraz gayret etsek aylığm dibine darı ekecekmişiz! Halbuki ödenecek daha ne borclar var: Ekmekçisi, kasabı, bakkalı aç kurd gibi para beklerler... lki aydanberi, radyonun taksitini veremedik! un da neredeyse sesi çıkar. Malum ya, ona da iki yüz lira borcluyuz! Ode diğimiz para, topu topu kırk liranın içinde...» Derken, kondiiktörün sesi, bayımı düştüğü dalgınhktan kurtardı: Saraçhane!.. Var mı inecekler?.. Derhal ayağa kalktı. Apışarasına yerleştirdiği pakatleri ahrken dolma kalemin yere düştüğünün farkına varmadı bile!.. Bu da bir başka dalgın: Şapkası elinde telâşla otobüsten içeri girdi. Kaldı rımda bekleyen bir kızla, uzaktan şakalaşırken, bir kaç yolcunun ayağına bastı... Otobüs hareket edinceye kadar, yerinde hop oturup hop kalkıyor, şapkasım koyacak yer bulamıyordu. Maçkanın son durak yerinde otobüsü süpüren biletçi, toza bulanmış bir şapka buldu: Bu kimin baylar?.. Kimin olacak.. Başında kavak yeli esen genc yolcunun!.. Elinde, minimini bir sefertası ile, cıva gibi, tramvaydan ieri kaydı. Fıldır fıldır dönen gözlerile, birini araştırıyordu. Nihayet yakaladı. O da kendisi gibi, bir ilkmekteb talebesi... Onun da elinde bir küçük yemek kabı var. Şimdi ikisi bir den, içerisini gözetlemeğe başladılar. Anlaşılıyor ki fırsat bulurlarsa, anafordan seyahat edecekler: Biletçi, sahanlığa.. Onlar içeriye, biletçi içeriye, onlar sa hanlığa.. Nihayet bir ara, yakaları ele geçeceğini anlayınca kendilerini kaldırıma fırlattılar. Aceleden sefertaslannı tramvayda unuttuklarını bilmem söylemeğe Jüzum var mı?.. Lehistan Rusya Almanya in Rus sulhunun akdi ve Finlandiyanm 1 72 1 senesindeki yani iki yüz on dokuz yıl evvelki hududlanna çekilmesi bütün dünya politikası üzerinde derin tesirler bırakmıştır. Muhtelif memleketlerin dahilî politikaları dahi Finlandiyanın uğradığı akıbetten müteessir olur. Fransada Başvekil ve Hariciye Nazırı Daladye'ye Finlandiyaya vaktü zamanile askerî yardım yapılmamasından şikâyet edilerek hücum ediyorlar. Fransız matbuatı Finlandiyaya yardım edilmesi için hukuku düvelin şu veya bu madde ve kaydi üzerinde durulmamalıydı diyor. lngilterede dahi Çemberlayn'e ayni hücumlar yapılıyor. Hücum edenlerin içinde gazeteler ve muhalif partilerden başka şimdi hükumette bulunmıyan eski mühim nazırlar dahi vardır. Eski Fransız nazırlarından Frossard vaziy«te hâkim ve sür'atle karar vermeğe muktedir bir hükumetin iş başına gelmesini istemiştir. Fransız Âyan meclisi haricî siyasete ve Fransız diplomasisinin faaliyetine aid istizahların tehirini Daladye'nin istemesino rağmen ve hatta Meb'usan Meclisi tarafından böyle bir münakaşa için tayin olunan tarihten evvel gizli bir içtima akdederek hükumetin Finlandiya meselesinde takib ettiği siyaseti müzakere etmiştir. Eski lngiliz Harbiye Nazırı Hore Belisha Finlandiyaya yardım edilmemesi için Fin hükumetinin resmî talebde bulunmamasının kâfi bir sebeb olmıyacağını ileri sürerek Çemberlayn hükumeti siyasetinin gizli bir celsede müzakere edilmesini taleb etmiştir. Diğer taraftan Finlandiyanın uğradığı akıbet bütün bitaraf devletler için bir dersi ibret olduğundan bunlar siyasetlerine istikametler vermek isteyorlar. Bu günkü vaziyetin vaktile önüne geçilmesine hnkân olup olmadığı suali şimdi bütün milletlerin zihinlerini oyalamaktadır. Tam bu sırada dün Fransadaki Leh hükumeti tarafından neşTedilen beyaz kitab fevkalâde nazarı dikkati celbediyor. Bunun ihtiva ettiği vesikalardan anlaşıldığına göre 1935 senesinde Almanya Rusyanın üzerine Alman ve Leh ordularının birlikte yürümelerini ve müştereken zaptedilecek Sovyet Rusyanın Ükrayna kısmının paylaşılmasını teklif ve Lehistan hükumeti de bu teklifi reddetmiştir. Maahaza Almanya geçen sene kânunusanisinde Lehistanı ziyaret eden Mareşal Göring vasıtasile Sovyet Rusya üzerine Almanya ile Lehistanın müşterek bir hareket yapmalarını tekrar teklif etmiştir. Almanya kendi büyük kuvvetile bu harbe iştirak ederek semeresinden Lehistar.ı mahrum etmiyeceğini temin etmek üzera Bolşeviklerin üzerine yürüyecek orduda her Lehlj.İlîkasma mukabil.bjr Alman fırkasmm bulunacağını da kaydetmiştir. Alman hükumeti Rusyada Kızıl olsun ak olsun bütün memleketi bir elde tutan her hangi Rus hükumetinin vücudünü Almanya için doğrudan doğruya hemhudud olmamasına rağmen büyük bir tehlike saydığını da Lehistan hükumetine bildirmiştir. Lehistan hükumeti Rusyayı parçalamak ve şarktan gelecek tehlikeden kurtulmak manasını ifade eden teklifleri gene reddetmiş ve kendisine asıl tehlikenin Almanya olduğu kanaatine gelerek lngiltere ve Fransa ile ittifak etmiştir. Diğer taraftan Sovyet hükumetile münasebatını da iyileştirmiştir. Sovyet Hariciye Komiseri Potemkin Varşovadan geçerken Le hükumetini Almanya ile harbe teşvik etmis ve böyle bir harbde Rusya doğrudan doğruya iştirak etmemekle beraber malzeme vermek suretile Lehistana yardım edeceğini vadetmiştir. Halbuki Lehistan Almanya ile harbe giriştifî zaman Sovyetler Lehlilere yardım etmek şöyle dursun bilâkis arkadan Lehistanı vurmuştur. Standardizasyon müdürü Nakil vasıtalarmda eşya nasıl unutulur ? bugün şehrimize geliyor Ticaret Vekâleti Sahibinin başını bulamayan şapka! Tünel dürü Faruk Sünter Standardizasyon mübu gün Ankaradan şehrimize gelecektir. Standardizasyon vagonunda karie intizar eden kitablar müdürünün şehrimize gelişi, hazırlıkları biliyorum. Size de anlatayım: Tramvay hıncahınç.. Iğne atsan, mutlaka birinin omuzuna saplanıp kalacak. Derken, bir yeni yolcu daha.. ltekaka, içeri girmeğe çabahyor. Burnunun ucunda sallanan gözlüğe, biri elile dokunarak düşürdü. Adamcağız, o kadar dalgın ki burnundaki ağırlığın kalktığını da farkedemedi. Bereket versin, yanındakiler hatırlattı lar: Bayım.. Gözlüğünüz düştü! Hemen yere eğilip aldı, tekrar bur nuna takabilirdı. Fakat cebine yerleştirmeği tercih etti. Daha doğrusu, cebine yerleştirdiği zannına kapıldı. Ne yazık ki bu sefer yumuşak paltoların kumaşına sürünerek sinsi sinsi inen gözlük bir daha «ben buradayım!» demedil ¥»» ekserisi bozuk çıktı Son bir ay zarfında alınan muhtelif cins mevadda aid nümuneler Belediye kimyahanesinde tahlil edilerek aşağıdaki neticeler elde edilmiştir: 12 sirke nümunesinden 10 tanesi, 146 ekmek nümunesinden 31 tanesi, gene 124 ekmek nümunesinden 45 tanesi, 7 çavdardan 6 tanesi, 24 helvadan 19 u, 5 reçelden 4 nümune, 2 yoğurdun her ikisi de, 2 turşunun her ikisi de ve 7 7 yağ nümunesinin 16 tanesi bozuk çıkmıştır. Belediye alâkadarlara gönderdiği bir tamimde yukandaki feci neticeyi bildirmekte ve bu gibi bozuk mevadla sıkı bir mücadele yapılmasını istemektedir. Yukarıki bozuk mevaddı satan dük kâncılar şiddetle tecziye edileceklerdir. yapılmakta olan yapağı ve tiftik ihrac nizamnamesi tatbikatile ve birlikler meselesile alâkadardır. Bu gün Faruk Sünterin riyaseti altında öğleden evvel yapağı ve tiftik tacirleri bir toplantı yapacaklardır. Bu toplantıda standardizasyon için yapılması lâzım gelen yapağı ve tiftik nümune tipleri son şeklini alacaktır. Akşam saat 1 6 da bütün ithalât ve ihracat birliklerinin müdür ve icra komiteleri azalan Ticaret Vekâleti Başkontrolörlüğünde Standardizasyon müdürünün riyaseti altında toplanıp limited şirketlerin ithalât birliği halini alması ve birlikleri alâkadar eden diğer meseleler üzerinde bir görüşme yapacaklardır. lsmet înönü MÜTEFERRİK Dahiliye Vekilinin tetkikleri Dahiliye Vekili Faik öztrak, dün öğleden evvel İstanbul Tramvay, Elektrik ve Tünel idaresine giderek idarenin son aylardaki hasılatına, malzeme ihtiyacına aid hususatı tetkik etmiş ve bu hususta Vali ve Belediye reisi Lutfi Kırdarla Tramvay ve Elektrik idaresi müdür vekili Nazımdan malumat almıştır. Sabahleyin evden çıkarken bir sürü sipariş: lki çift çorabla dört çileyün alınacak. Çocuğun göğüslüğü parça parça.. lki metre siyah kumaş da ona lâzım.. Dönüşte de Balıkpazarına uğra! Yarın çin ağza atacak bir lokma yiyeceğimiz yok!.. Artık, bak bakalım, balıktan, etten bir şeyler becer! Ha... Dur, yağımız bitmiş.. Geçen defa aldığm Vakfıkebir yağından olsun. Sonra da tazesinden on beş yirmi yumurta, biraz kaşer, biraz da beyaz peynir... Tabiî çocuklara yanm kilo fıstık almağı da unutmazsın!.. Adamcağız, vadine sadıklardan... öyle, eski zamanın, kavuğile şalvannın dizkapağı sık sık eskiyen vurdumduy maz çelebileri gibi, sabahleyin evden çıkarken: Başüstüne! diyip «pat» ı çakan, akşam eve dönerken: Eyvah unuttum! diye dizini döğenlerden değil! Ne sipariş verdilerse, hepsini almış, sarıp sarmalatmış, bir de şöyle alâminüt faslından, Balıkpazannda üç beş kadehçik parlatmış, tin tin, evine dönüyor. Fakat paketler haylıca okkalı ha!.. Tramvayda, bunların da istirahatlerini temin etmek zarureti var. Ayaküstü seyahati göze aldıktan sonra, mesele değil o da.. Derken, istasyonun birinde: Çın çın!.. Tramvay durdu. • * • *• Ne var?.. Raylarda bir araba yoldan çıkmış!.. Burada ineceksiniz. Paketleri kıskıvrak yakalayıp yola düzülmekten başka çare yok. Fakat bu te lâş arasında, üç beş kadehçik rakının da, başa verdiği mahmurluğun tesirile şimdi bu adamcağız paketlerden ikisini, tramvayda kendi akıbetine terketmiş olsa mazur sayılmaz mı?.. Neyse.. Bunlar küçük dalgınlık vak'alan!. Dalgınlığın en fecii bence insanın kendi kendini unutmasıdır! lnsan kendini nasıl unutur mu dedi nîz?.. Onu siz, gidin de bu günkü Avrupa yangınının kundağını hazırlayan büyük gafillerden sorun!.. Millî korunma ve millî sanayi Millî korunma kanunu tatbikatı üze rinde millî sanayii alâkadar eden cihetleri tespit etmek için dün de Mıntaka lktısad müdürlüğünde san,ayi gruplan muhtelif toplantılar yapmışlardır. Feci bir yanlışlık Sultanahmedde oturan Hayriye Emine adında bir kadın, yanlışlıkla ilâç yerine süblüme içerek zehirlenmiş ve kaldırıldığı hastanede ölmüştür. Müddeiumumilik cesedin Morga kal dınlmasına lüzum göstermiştir. Polonyadan gelen Türkler Polonyadaki Türklerden mürekkeb 20 kişilik bir muhacir kafilesi dünkü kon vansiyonelle İstanbula gelmiştir. Bunlar arasında eski Türk hâkanlarından Giray ailesine mensub Celâl Giray ve Varşovadaki Türk gazetecisi Aziz Özerle mek tebleri kapanmış olan üç üniversiteli da bulunmaktadır. Bu kafileden sonra 10 kişilik bir kafile de gelmek üzeredir. Varşovada bulunan diğer Türkler de ana yurda döneceklerdir. Gelenler Polonyada iş yapmak imkânı kalmadığını, yiyecek maddelerin pek az ve pahalı olduğunu söylemişlerdir. GÜMRÜKLERDE Müdürler arasında Gümrük müdürleri arasında geniş mikyasta terfi ve nakiller yapılmıştır. Bu arada Ankara gümrük müdürü Halil İbrahim Mersin, Antalya gümrük müdürü Refik Ankara, Trabzon gümrük müdür muavini İbrahim Antalya gümrük müdür lüklerine tayin edilmişlerdir. İKTlSAD kongresi toplanıyor SALÂHADDİN GÜNGÖR Beynelmilel Ticaret Odaları Yapılan teftişlerde şehrin muayyen bazı yerlerindeki fırınlann muntazaman bozuk ekmek çıkardıklan ve bunların muntazaman tecziye edildikleri görülmüştür. Alâkadarların tetkiktma göre bu fınnların en çok cezaya çarpılmalannın sebebi hamur makinesi ve saire bulundurmamaları ve fırınlarını pis tutmalarıdır. Bu itibarla Belediye riyaseti bu kabil fınnlann en kısa zamanda noksanlarını ikmal et medikleri takdirde bunlann seddedilerek Gelecek teşrinievevl ayında yapılacak yerlerine yeni fırınlar açılması için münüfus sayımı için lâzım gelen hazırlıklar saade verilmesine karar vermiştir. devam etmektedir. Teşkil edilen beş nümerotaj postası faaliyete geçmiştir. NumeŞEHÎR tŞLERÎ rotaj işlerine sarfedilmek üzere Belediye bütçesinden 15 bin liralık bir münakale Rumanyalı bir «eğlence yericra edilmiştir. Numerotaj işinin mart nileri» mütehassısı geldi hayetine kadar ikmal edilmesi Dahiliye Bükreş sayfiye ve eğlence yerlerinin Vekâletinin emri iktızasından olmakla beraber bunun bu müddet zarfında ikmal idare işlerinde mütehassıs olan Yorgi Miedilemiyeceği anlaşılmaktadır. Umumî şel şehrimize gelmiş ve dün Vali ve Benüfus sayımından evvel memleketin bazı lediye Teisi Lutfi Kırdan ziyaret etmiştir. yerlerinde tecrübe tahrirleri yapılacaktır. Vali, Bükreşi ziyaret ettiği zaman bu zatBu meyanda nisan ayınırt ortasına doğru tan İstanbulu ziyaret etmesini rica etmişti. şehrimizde Bakırköy kazasında da bir Yorgi Mişel dün otomobille Floryaya giderek plâjların ne şekilde idaresi faydalı tecrübe tahriri yapılacaktır. Buna aid haolacağını tetkik etmiştir. Mütehassıs bunzırlıklar ikmal edilmek üzeredir. dan sonra Taksim kazinosunu gezmiştir. Her beş senede bir tekrar edilmekte o1940 bütçesi hazır lan ve bu suretle bu sene memleketimizde Belediyenin 940 bütçesi hazırlanmış birinciteşrin ayında yapılacak olan umumî sayımda nüfusumuzun nekadar çıkaca ve muhasebe tarafından tasdik edilmek üğı merakla beklenilmektedir. Bundan beş zere Vali ve Belediye reisi Lutfi Kırdara sene evvel yapılan umumî tahrirde Tür verilmiştir. kiye nüfusunun 16 milyon 700 bin kişiyi Mütehassıs hamurkâr kolay geçtiği malumdur. Her nekadar son zelkolay bulunmuyor zelede memleket 25,000 kişi kadar bir Fırınlarda mütehassıs hamurkâr bu zayiat vermiş olmakla beraber nüfusumuzun evvelki sayıma nazaran pek çok lunmamasından doğan vaziyet gittikçe arttığında şüphe edilmemektedir. Bu artış daha genişlemektedir. On beş seneden beri fırınlarda yalnız hamur makinelerile şu suretle tespi edilmektedir: Hatayın ilhakile memleket 300,000 e hamur >iığurulmakta olduğundan elle ha. yakın nüfus kazanmıştır. Son senelerde mur yuğurmasını bilenlerin azalmasınm memlekete gelen muhacirlerin sayısı bir fevkalâde hallerde doğuracağı mahzur lar gözönüne alınmıştır. kaç yüz bini tutmaktadır. Bu işi ehemmiyetle tetkik eden alâkaSon senelerde tevellüdatın fevkalâde dar makamlar ehemmiyetli tedbirler al fazla olduğu, her sene ilkmekteblere kaymağa başlamışlardır. Istanbuldaki değir. dedilmek üzere vaki müracaatlerden anmenlere cereyan kesilmesi ihtimaline laşılmaktadır. Bu müracaat miktan bil karşı buharla müteharrik kazan bulun hassa vilâyetimizde her sene beş altı bindurulması mecburiyeti konulmuştur. Büden fazla olmak üzere tespit edilmektetün fırınlara da en kısa müddet zarfında dir. elle hamur yuğurmağa mahsus hamur Bütün bu vaziyetler hesab edilerek ö teknelerinin sirratle yapılması tebliğ olunnürrv'izdeki tahrirde nüfusumuzun herhal muştur. Fırınlar hemen tekneleri yerleş de 1 8 milyondan aşağı olmıyacağı tahmin tirmişlerdir. Fakat hamurkârların elle haedilmektedir. mur yuğurmayı bilmemeleri dolayısile Firıncılar cemiyeti dün Belediyeye müra caat ederek bu nokta üze.^'de nazarı dikkati celbetmiştir. Nfifns sayımı ~^ Bozuk ekmekler Önümüzdeki teşrinievvel için faaliyetler devam ediyor Bir amele tuğla ile arkadaşını öldürdü AnUYEDE Bir hırsız mahkum oldu Merkezi Pariste bulunan beynelmilel ticaret ve sanayi odalarının kongresinin bu sene harb vaziyeti dolayısile Lâheyde San'at mekteblerinde yapılmasına karar verilmiştir. Ayın 22 sintensikat de yapılacak olan kongreye bizden de bir murahhasın iştiraki takarrür etmiştir. Bu Maarif Vekâleti, memleketimizdeki sanayi hareketlerine uygun bir şekilde us. murahhas Beynelmilel Ticaret Odası Türta yetiştirmek üzere san'at mekteblerin kiye millî komitesini temsil edecektir. de bazı yenilikler yapmağa karar verdiKaybedilen menşe ğinden, mevcud teşkilât etrafında tetkişehadetnameleri katta bulunmaktadır. Bu arada Istanbul Enterşanjabl takasla muamele yapılan mıntakası San'at mektebinin mensucat kısmı lâğvedilmektedir. San'at mekteb memleketlere ihracat yapmış bulunup da lerine aid müfredat programı da esaslı bir menşe şehadetnamelerinin «B» nüsha tetkikten geçirildiğinden önümüzdeki larını her nasılsa zayi etmiş olan tacirle*** Tünelin birinci mevki arabasında bir ders senesinden itibaren bazı yeni kısım rin vaziyetleri takas heyetlerince tetkik yolcu görüyorum. Paltosunun cebi tık lar ilâve edilecek ve mekteblerin ihtiyac olunmaktadır. lım tıklım dolu... Enfiye mendilile değil. ları olan vesait de ikmal edilecektir. Azılı sarhoşun marifetleri kitabla... Ayrıca elinde de irili ufaklı bir Dün, Cibalide Usküblü caddesinde Ossürü kitab var.. Kâh birini, kâh ötekini Çocuklara yardım faaliyeti man kahvesine Şükrü adında bir sarhoş açıyor, bazılannın yapraklarını yırtarak, genişletiliyor girerek gürültü, patırdı yapmağa başla şurasına burasına göz atıyor. Fakat tü İlk mekteblerdeki fakir çocuklara yar mıştır. Kendisine gürültü yapmaması için nelin sarsıntısı arasında bir şey okuyup anlamağa imkân yok. Bir buçuk dakika dım maksadile yeniden teşekkül eden ka yapılan ihtara büsbütün hiddetlenen Şüksüren tünel seyahati de çabucak sona er za yardım cemiyetlerinin iştirakile «ilk rü, bu defa sandalye ve masalarır altını di. Kalabahk biribirini çiğneyerek dışan mekteblerdeki yoksul çocuklara yardım üstüne getirmiş ve bu aıada müdahalede çıkarken, kitab meraklısı yolcunun, iki cemiyetleri birliği» adile C.H.P. sinin hi bulunmak istiyen çırak Hüseyni de is kitabı da vagonun bir köşesinde, daha mayesinde bir birlik teşekkül etmişti. Bir kemle ile bayılıncıya kadar dövmüştür. az unutkan bir kariin zuhuruna intizar lik heyeti idaresi dün Parti merkezinde Bu hâdise esnasında kahvenin bütün camprofesör Hâmidin riyaseti altmda bir top ları kırılmış ve azılı sarhoşun ancak polis ediyordu! lantı yaparak, muhtac çocuklara yapıla . kendisini yakaladıktan sonra akh başına cak yardımm şekli etrafındaki müzakere gelmiştir. *** Sabahleyin, yağmur yağıyordu. Ba lerde bulunmuşlar, halen mekteblerde yan, evden çıkarken, ıslanmak korkusu mevcud olan 1 3 binden fazla muhtac ta Bursada bir katil mahkum na kapıldı. Şemsiyesini yanına aldı. Fa lebenin tamamile himayesi için bazı ka oldu kat çok geçmeden, yağmur kesilince, rarlar vermişlerdir. şemsiye de, koltuğunda, baştan atılmak Bursa (Hususî) Karacabeyin KaraToplantıda, şimdiki yardım şeklinin için fırsat beklenen bir yük oldu. de değiştirilmesi, tek kazan usulü yerine, su köyünden Emin Bozkurt adında biri Tramvayda, onu nereye yerleştirece çocuklan izzeti nefislerini kırmıyacak tarlalarında yabancı koyunların otlatıldığini zaten bir türlü kestirememişti. Tak başka bir usulün konması mevzu bahsol ğını görmüş ve çobanlara koyunların tarsimde inerken, minimini şemsiye, sahibi mus, bunun için, her mektebde bir kantin ladan çıkartılmasını söylemiştir. Bundan nin arkasından; kimsenin işitemiyeceği açılması, bu suretle yardım gören çocuk hic'detlenen çobanlar «koyunlarımızı cısesle, ipekli kumaşını hışırdatarak, boşu larm da muallim ve paralı talebelerle ay karamayız» diye Emini döğmeye başla boşuna seslendi durdu. ni yerde yemek yemesi münasib görül mış'ırdır. Emin, bunların elinden kurtumüstür. Bu usuli'n muv^fık olup olmn'a lunca çiftesile çoban Ahmedi öldürmüş ve #¥* cağı ay sonuna kadar Maarif müdürlü di?er çoban lsmailin de gözünün kör ol Gözlüğümü bulamıyorum. Acaba, Sünce tetkik edilecektir. Maarif müdür mssına sebebiyet vermiştir. AŞırcezada nereye gitti! Demincek, tramvayda iken KiŞünde bu isle uğrssan hevet, Fmr'ıklıda görulen muhakemesi sonunda Emin I 3 şu cebime koymuştum!.. 1 3, Fatihte 40. ve Yesilköv mekteblerini sene 4 ay ağır hapse mahkum edilmiştir. Halbuki gözlüğün nereye gittiğini ben nümune olarak ittihaz edecektir. > maüglhrHamdiaS0eökd8 KÜLTÜR ÎŞLERÎ Beşiktaşta aralarında çıkan vir kavga esnasında, bir amele diğer ameleyi karnına tuğla ile vurmak suretile öldürmüştür. Hâdise şöyle olmuştur: Barbaros türbesi etrafındaki binalarm yıkılma işinde çalışan amelelerden Mehmed oğlu Bekirle Kasımın araları açık bulunmaktadır. Bir aralık gene kavgaya tutuşan bu iki amele arkadaşlarının müdahalesi üzerine güç belâ işleri başına dönmüşlerdir. Fakat hiddetini bir türlü yenemiyen Kasım kısa bir müddet sonra tekrar Bekirin üzerine saldırmış ve eline geçirdiği bir tuğla ile olanca kuvvetile karnına vurmuştur. Bekir bu şiddetli darbenin tesirile derhal bayılmıştır. Hastaneye kaldınlan Bekirin yapılan muayene neticesi dalağı parçalandığı anlaşılmıştır. Bekire derhal ameliyat yapılmışsa da ölümden kurtarılamamîştır. Esasen vak'ayı müteakib yakalanmış olan Kasım hakkında tahkikata başlanmıştır. Bir müddet evvel Nikogos adında biri, Hasköyde Behçetin evine kapı kilidini kırmak suretile girerek muhtelif giyecek eşya çalmış ve vak'adan kısa bir müddet Fevzi TOGAY sonra da polis tarafından yakalanarak Adliyeye teslim edilmişti. Asliye sekizinci cezda devam eden bu Bir otel hırsızı hırsızlık davası dün neticelenmiş ve suçu Sirkecide üç otelde hırsızlık yapan tamamen sabit görülen Nikogos, 9 ay 1 0 Mustafa Şen adında bir hırsız, dün birinci gün hapse mahkum edilmiştir. sulh cezada yapılan sorguyu müteakib tevkif edilmiştir. Hileli deri tacirinin Bir müddet evvel Ayakkabıcılar cemiyetinin şikâyeti üzerine Müddeiumumilik Yedikulede Aleko Dulo kösele ve deri fabrikasında tahkikat yapmış ve bu fabri. kanın derilerin kenarından keserek piyasaya muayyen ölçüden ve sikletten eksik mal çıkardığını tespit etmişti. Dün bu fabrika sleyhine açilan davaya altıncı asliye cezada bakılmıştır. Muhakemede Ayakkabıcılar cemiyeti reisi Abdullah, kooperatif namına mü dahil sıfatile davacı mevkiinde bulunu yordu. MaHkeme, deriler üzerinde tetkikat yapan ehli vükufun dir>lenme=ine karar vererek muhakemeyi başka bir güne talik etmiştir. muhakemesi HAVA RAPORU Üç kavgacının üçü de yaralandı Perşembepazarında arabacı Osman, Cevad ve Süleyman bir yük almak meselesinden kavgaya tutuşmuşlardır. Kavga esnasında Süleyman göğsünden, Os man da kolundan, Cevad da omzundan yaralanmıştır. Kavgacıların üçü de yakalammıştır. Mangal kazası Feriköyünde Şahmerdan sokağında 14 numarada oturan İbrahimin 2 yaşındaki oğlu Hüseyin, odada bulunan mangaldan kazaen eteğinin tutuşması neticesi muhtelif yerlerinden ağırca yanmış ve tedavi için Etfal hastanesine kaldırılmıştir. Bir yaralama vak'ası Deniz amelesinden Inebolulu Şerafeddinle Rizeli Mustafa adında iki arkadaş, Alman konsolosu Ticaret dün Ankara caddesinde kavgaya tutuş muşlardır. müdiriyetinde Gazetemize gönderilen evrak ve yazılar Şerafeddin bir aralık bıçağmı çekerek Alman General konsolosu F. Seiler dün neşredilsin, edilmesin iade edilmez ve Mustafayı yaralamıştır. Suçlu vak'ayı Mıntaka Ticaret müdürü Avni Sakmanı zıyaından mes'uliyet kabul olunmaz. müteakib yakalanmıştır. ziyaretle bir müddet görüşmüştür. Yeşilköy Meteoroloji istasyonundan aldığımız malumata göre dün hava yurdun Karadeniz ve Akdenizin şark kıyılarile doğu bölgelerde çok bulutlu ve mevzii yağışlı; diğer bölgelerde kapalı ve yer yer yağışlı geçmiş, rüzgârlar Akdeniz kıyılarında şimalî, diğer bölgelerde cenubî istikametten, Marmara havzası, Eğe ve orta Anadoluda kuvvetli, doğu bölgelerde hafif, diğer yerlerde orta kuvvette esmiş, Eğe denizi ve Marmarada cenub fırtınası başlamıştır. Dün İstanbulda hava çok bulutlu ve kısmen yağışlı geçmiş, rüzgâr cenubu garbiden saniyede 5 ile 7 metro arasında hızla esmiştir. Kız kaçırmanın sonu Hararet derecesi en çok 14,4 ve en az Bursa (Hususî) lnegölün Muzi kö 7,7 santigrad olarak kaydolunmuştur. yünden Mustafa kızı Fatma, nişanlısı ve annesile birlikte Inegölden köylerine dönerlerken önlerine Çete ahmed natnile maruf bir adam çıkarak kızın kolundan Nüshası 5 kurustur. tutnıuş ve Alibeyköyüne götürmüştür. j Türkiye Haric Ahmed, Fatmayı ertesi günü de dağa çıiçin \ için karmış ve orada silâhla tehdid ederek kı1400 Kr. 2700 Kr zı berbad ettiği sabit olduğundan ağırce Senelik 750 » 1450 » za mahkemesinde muhakemesi görülen Altı aylık 400 » 800 » Çefe Ahmed 6 sene 7 ay 15 güne mah Üç aylık Bir aylık 150 » Yoktur kum edilmiştir. CUMHURİYET Abone şeraıtı Dikkat
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle