Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 fidncitesrin 1938 CUMHURÎYET | Macera ve seyahal hikâyeleri 3 Kap memleketindeki elmaslar 2 FAYDAÜ B;LG;LER| Dünyaya nekadar yagmur yağıyor? Her memlekete, hatta her memleke;in muhtelif mıntakalarma nekadar rağmur yağıyor, muayyen vasıtalarla »lçülür ve netıce coğrafya kitablanna ;eçirilir. Fakat, biliyorsunuz ki, yağan fağmurlarm hemen hemen ekseri mik;arı toprak tarafından içilir, güneş tarafından buhar haline getirilir. Eğer ya;an yağmurları toprak içmese ve gü Bilmeceyi çözenler [meraklı ^eyler] Hayvanlardaki fevkalâde duygular Geçenlerde Amerikanın büyük kasaalarının bırinde bir kısım köpeklerın gezmeğe çıkmıyarak kulübelerinde kalmalarında ısrar etmeleri üzerine şüphelenen halk, ihtiyatlı bulunmuş ve bıraz sonra büyük bir çiğin kasaba üzerine gelmekte olduğu görülmüştür. Ahali tetikte bulunduğundan insanca kayıb ol [Geçen defa çıkan kısmtn hulâsası: Jak Breton ismindeki genc bir Fransız filim operatörü cenubî Afrikaya, bir kordelânm dif sahnelerini çekmeğe geliyor. Afrikaya kadar uzanmı$ken fazlaca para kazanmadan memleketine dönmeği muvafık bulmuyor. Arkadaşlanndan ayrdıMor, elmas arauıcthğına çıkmak istiyor. Yolda bir gece Bilmeceyi doğru çözenlerden bize foleş de buhar haline getirmeseydi, bir toğraf gönderenlerin resimlerini bas Movubraıj adında bir ene zarfmda dünya yüzünde nekadar mıya devam ediyoruz. Fakat burada Ingilizin çiftliğinde u toplanması lâzım gelirdi? Bazı âlim resmi çıkmak mutlaka hediye kazanmış misafir kalıyor. Oraler bunu hesab etmişler ve bu hesabın olmaklığa delâlet etmez. Mükâfat kada u$ağı zenci Klaas meydana getirdığı rakamı neşretmiş zananların ismi her aym ilk haftasmda ile ahbab oluyor ve lerdir. Rakam cidden korkunçtur. Bü neşrolunan büyük listeye yazalır. Soldiğer misafirler Dick ün dünya yüzünde bu suyun yüksekli dan sağa sıra ile: üe Fellon ile /amsı;i bir metreyi geçecek ve ağırlığı 1 îzmit Yukarıpazar Dere sokak ı/or. Movubrau öle60,174,200 ton olacaktır. înanılmıyacak 15 numarada Orhan. denberi çekmekte oley, değil mi? 2 Beyoğlu Istiklâl caddesi Beyoğlu duğu Zambezi sıtapartımanı üçüncü kat Haluk. masımn bir n'âbeli3 Konya Memleket hastanesinde lduğu halde eşyalarla birlikte bir çift ne tuiuluuor. Klaas, Bayan İkbal oğlu Hıkmet. küz tarafından, tıpkı vaktile Frans,ada Jak'tan kinin alıp e4 İstanbul 54 üncü ilk okul Murtaaşamış tembel krallar gibi seyahat edi za Altınbaş. fendisine götüriiyor. r Fakat üç arkadaş bir takım acı sesler î$i mamış olduğu Oranj havalisini düşünü ordu. Klaas, Şoşong yolunu böyle ka5 Kurtuluş Sülün sokak 39 numalcrek Moıvbray'ın yattığı yere doğru ko ordum. Beni tahrik eden tnenfaat ve tetti. Jak gerek zencinin, gerekse kendi ada îsmet. 6 Sinob Orman meüfettişi Bay Rıd$uyorlar.] ıara değil, merak ve tecessüstür. Sen ne menfaatleri nok\asından Klaas'm yanla ndan ayrılmasının hiç de muvafık olmı an kızı Melâhat. lersin, Klaas? II 7 Kadıköv Baharive caddesi 71 nuGenc zenci bu suale etraflıca cevab acağını kat'î surette anlamıştı. Eğer bu Zambezi sıtması zavallı çiftçinin hak;ergedan hâdisesi ayrıldıktan sonra başıkmdan gelmiş, Klaas kendisine kinin yut rermek ister gibi görünürken birdenbire a gelmiş olsaydı, biç^are hiç şüphesiz turmak imkânmı bulamadan Movvbray ustu ve yalnız: lüp gidecekti. Fakat kendileri de onun Siz neresini arzu ederseniz, ben onon nefesini teslim etmişti. Zenci çırpmıyerini tutacak bir başka adam tedarik e3pr, ağlıyor, hayk'rıyor, halinden cidden aya giderim! Bir tayyareci u Demekle iktifa etti. Fakat nazarların demezlerdi. Çünkü o alelâde bir hamal çağmdan atlamış teselli bulmaz bir ıshrab çektiği anlaşılıbüyük bir ümid şuamın parıldadığı gö değildi ki... Meseleyi Dick'e açtığı vakit ve şu gördüğünüz yordu. Jak, Dick ve Felton, Movvbray'm şöyle bir teklifte bulundu: yere düşmüştür. Ecenazesini kaldırıp gömerek ona son vazı ülfiyordu. Buna rağmen sırrını ifşa et Pekâlâ... Ele geçireceğimiz servete ğer onu bulmak isfeyi ifa ettikten sonra aralarmda kısa bir meği daha münasib bir zamana sakla içtima akdettıler ve Klaas'ı ne yapacak mışti. Hususile o sırrı öğrenmeğe kim da nu da iştirak ettirelim... O dfi bir hisse erseniz bu resmi üç renk kalemle bolarını konuştular. Onu civardaki yakın li a ziyade hak ve liyakat kazanırsa ona ahibi olsun... ayınız. Kalemler manlardan birine kadar götürmekle hiç tevdi etmek niyetindeydi. Hiç şüphesiz Çok güzel... Bunu kendisine an kırmızı, sarı ve made iyi bir iş yapmış olmıyacaklardı. Şim kenannda, doğup çocukluğunu geçirmiş atmağa çalışalım da bir takım delilikler vi olmalıdır. Kır diye kadar ormanlarda serbest yaşamış, ılduğu nehri görmeği Allah ona bir daha apmasma mâni olmağa çalışalım... mızıyı f işaretile büyük av partilerine, keşif seyahatlerine nasib edecekti. Meğer, Kl^ıas da ayni fikirde imiş. gösterilen yerlere, iştirak etmiş olan bu zencinin orada mütIII Şoşong'a yaklaştıklan zaman yürümeğe anyı işaretile hiş bedbaht olması ihtimali vardı. Dick yerlere Aradan aylar geçti. Mevsim o havali başlamış olan zenci Jak'a açılmakta ge gösterilen biraz düşündükten sonra: ve maviyi de X ide dolaşmağa pek müsaiddi. Bütün In ikmedi: gösterilen Onu yanımıza alsak! dedi. Jak bi jilterenin Rodesya müstemlekesinin ku Vaktile ben size nerede elmas bu şaretile yerlere sürünüz. rulmuş olduğu arazide o vakit «Zulular» unması ihtimali olduğunu söyliyeceğimi raz şüpheli göründü: Muhtelif işaretle Bizimle beraber gelebilir mi aca kabilesi hüküm sürüyordu. Üç arkadaş âdetmiştim... Bunu yapacağım amma, gösterilen yerlere ia zenci uşak çok güzel gezintiler yaptı bir şartla... ba? se onlara aid renk ar ve bir hayli fildişi de ele geçirdiler. Ha... Ha... O şarh biliyorum ve Felton nikbin göründü: eri karıştırarak sü Onun bizden daha iyi yürüyeceği Fakat Bamangvaso'ya müteveccihen yola senden evvel biz de böyle düşündük... rünüz. Ondan son ne ve meşakkatlere tahammül edeceğine çıkacaklan gün genc zencinin harekâ Ele ne geçirirsek müsavi surette taksim ra tayyareciyi göreında büyük bir sinirlilik ve tereddüd gö edeceğiz... emin olabilirsiniz! ceksiniz. rünmeğe başladı. Acaba Klaas neden Klaas'ı çağınp bu hususta fikrini sor İyi amma, Mister Felton ile Mister Bu bulmacayı tarif ettiğimiz tarzda dular. O, evvelâ efendisinin ebedî uyku korkuyordu? Felton, Dick'e: Dick'i de çağıralım, onların 4a muvafa halledip gönderenlerden bir kışiye 5 Onu göz hapsi altmda bulundura katini alalım!.. ira, bir kişiye 2 lira, bir kişiye 1 lıra sunu uyumakta olduğu Mimoza ağacımn takdim olunacak, diğer 100 kişiye muhım, dedi, galiba kaçmak istiyor... dibinden bir dakika bile aynlmak isteme Pekâlâ... jak da zencinin hallerinde, tavırlarındiğini söyledı. Nihayet ısrar karşısında Felton ile Dick de küçük zencinin nut telif hediveler verilecektir. Cevabların dayanamadı. Üç maceraperestin hizmeti da bazı acayiblikler görüyor, lâkin onla kunu yan şaka, yan ciddî tavırlar alarak başka bir niyete hamlediyordu: ne girmeğe ve onlara rehberlik etmeğe dinlediler: Zannediyorum ki, elmasları kendi razı oldu. Felton: Nerede elmas bulunacağını biliyo Hemen yola çıkmalıyız ve evvelâ hesabına ele geçirmek istiyor... Bu, bel rum. M,ademki Mister Movvbray ölüp Matebeland'a uğramalıyız, dedi, çünkü ki hakkıdır, fakat bizmı de onu göz ne gitti. Onlan sizin almanızda bir mahzur orada epeyce miktarda fildişi bulacağı zareti altmda bulundurmamız doğrudur. yoktur. Yalnız buna karşılık sizin de beni Çünkü diğer birçoklan gibi kaçakçılık doğdugum yere götürüp bırakmanızı ismızı tahmin ediyorum. Jak sordu: Fil avcılığı epeyce can sıkıcı birşey yapmağa başlıyacak ve bu, şüphesiz onun terim. Çünkü oralara kadar kendi başıma başına büyük bir felâket gelmesine sebe seyah,at etmekliğimin imkânı yoktur. Evdeğil midir? velâ, bunu size açmadan kaçıp gideyim, Evet, hakkmız var, can sıkıcıdır. biyet verecektir. Üç arkadaş aralarmda böyle konu diye düşündüm, fakat karşıma çıkan gerFakat size değiştirmelik olarak gergedan, yabanî manda, yabanî eşek ve karaca av surlarken dışarıdan acı acı bir feryad işit gedan bu plânımı tatbikten beni alıkoytiler. Feryad, Mowbray'm öldüğü gecek du. Sonra baktım ki, Mister Jak beni kurlan partileri de hazırhyabiliriz. Eh o halde Matebeland'dan işe seslerin ayniydi. Onun için bağıranm Kla tarmak için hayahnı tehlikeye koydu. Siz as olduğu şüphesizdi. Dick çadınn bir hepiniz yaralarımın iyi olması için çok başlıyabiliriz. kenarını aralıyarak dışarı baktı ve telâş çalıştınız. Size tamamile eminim artık.. Anhyorum, daha büyük projeleri Benim size yapacağım hizmete'mukabil niz de var... Dün akşam bahsettiğimiz el la geriye dönerek bağırdı: siz de beni memleketime götürünüz! Tüfekleri alıp fırlayın! maslar hayalinizde dans ediyor, galiba!. Peki amma, sen memleketini biliAldanıyorsunuz... Ben şu anda elIhtiyar bir gergedan, boynuzuna tu maslan değil, hiçbir seyyahın ayak bas tunmak istiyen zenciyi kafasile bir top yor musun? Az çok biliyorum... Oranj nehrinin gibi havaya fırlatmıştı. Klaas baygm ve bitkin bir halde yere düşmüş, vahşi hay şelâlelerinden sonra şimale doğru... Bü van ona bu akıbeti kâfi görmiyerek çiğ yük babamla, kız kardeşim Mildak ora nemek, ezmek için üzerine doğru yürü dalar... Haydudlar beni çaldıklan zaman Ölümün sırrı toprak; müştü. Fakat Jak, tam zamanında yetiş ben birşey anlamıyor gibi davr,andım am Şu ağlıyan gözlere bdk! miş, kırk adım mesafeden nişan alarak ma, onlann nerelerden geçtiklerine nişan Gözler kan çanağı, ışildar, gergedanm omuz bosluğuna bir kurşun koydum. Mister Movvbray eğer sağ kalYeminıni ona sunar, saydı, beni memleketime o götürecekti yerleştirmeğe muvaffak olmuştu. Hay Alamazsın toprak Onu, van bu sefer ona doğru dönmüş, lâkin ye Geçerken de elmaslar hazinesine uğrıyaOnu tarih. alamadı; diği darbenin tesiri altında hareket ede caktık. Amma, o öldü, elmaslar, artık O bir güneş miyerek yıkılıp kalmıştı. Dick ile Felto size helâl olsun... Gecelerde sankı doğar, onun leşini sürümeğe giderlerken Jak d Pekâlâ Klaas... Istediğini yapacaKaranhğı nura boğar. zavallı zencinin imdadma koşmuştu. ğız ve sana üstelik elmaslardan da hisse Şimdi bayrağa sarılı, gidiyor... Klaas'ın yaraları derin olmakla bera vereceğiz. Ona genclik ber o kadar tehlikeli değildi. Jak'ın ihti Öyleyse ben de size öyle bir yer *Mes'ud musun, Atam?> diyor. mamı ve çantasındaki ilâcların tesirile bir göstereceğim ki... Elmaslan çakıl taşlan kaç gün içinde kapandı. Lâkin zenci yü gibi toplıyacaksmız! CAN YÜCEL rüyemiyor ve bir arabanın içinde uzanmı Arkası gelecek defa marada YanL 8 Kartal Istasyon caddesi 21 nu marada Kemal Bako. 9 Fatih İskenderpaşa Selâmet apartımanı 1 numarada Saniye Erden. 10 îstanbul üçüncü ilk okul 224 Hüseyin. 11 Rize Ahmed Reşad oğlu Gül tekin. 12 Kadıköy Gazi okulu 199 Erol. 13 Meraş orta okul 42 Ahmed Oruç. 14 Kocatepe savaş gemisinde ge dıkli çavuşlardan Zeki Gökalp. 15 Çapakçur Yusuf Atillâ oğlu îlhami Atillâ. 16 Hendek saatçi Mustafa oğlu Ali Özger. 17 Gedikpaşa Cami sokak 15 nu marada Fazıl Taşdelen. 18 Şehremini Uzunyusuf mahallesi Hocavusuf sokak 4 numarada Mümtaz. mamıştır. Fakat hayvanlann bu gibi felâketleri haHer vermeleri ilk defa vaki olmamaktadır. Cenubî Amerikada irçok yerlerde sık sık zelzele olur. Halk, zelzelenin yakın olduğunu şun an anlar. Kedıler, köpekler, şehirler en dağlara, sahralara doğru kaçarlar. Bir takım yerlerde ise denizlerde fırtıa olacağmı daha evvelden kuşlar ha er verir. Bunlar içerilere doğru kafile îafile uçarlar. Vaktile Consepsiyon'da öyle bir hâdise olmuş, birkaç saat sona şehir, bir kasırga üe baştan aşağı haab olmuştur. Balinaların hayattan bıkkınlığı Yeryüzünde muntazam surette peş erine düşülüp avlanılan balıklardan' iri de hiç şüphesiz balinadır. Çünkü muhtelif işlere yarıyan büyük bir mahluk olduğu için balıkçılara bir balna alığı bazan toptan büyük bir servet 2 inciteşrin bulmacası YAZISIZ getirir. Balinalar ise balıkçıların takiberinden bıkmış oldukları için bazan kendi kendilerine hayatlarma nihayet verirler T" n bu işi tek başlanna da apmazlar, ?rup halinde tatbikat sahasma korlar. Meselâ 1927 de îskoçyamn cenub sahillerinde 61 ölü balina bulun ; muştur. 1928 de ise cenubî Afrikada 171 ölü balinaya tesadüf edilmiştir. 1930 Zengibar sahillerindeki deniz mağaraarında 89 ölü balina ele geçirilmiştir. 2 nciteşrinin sonuna kadar «Cumhuri Bunlar yavaş yavaş sahüe yaklasmakta, yet gazetesi Çocuk Sahifesi» adresıne onra karaya yüz metre kala birdenbire gönderilmesi şarttır. Geç kalanlar mü plâj gibi kumlu sahalara atılmakta, kanarı denizin mühim bir sahasını kıpkırkâfat kazanamazlar. mızı bir hale getirmektedir. Balinaların niçin bövle kendiliklerinden hayatlanna nihayet verdikleri hakkında muhtelif faraziyeler vardır. Bazılan diyorlar ki, bunlar köpek balığı ve saire gibi vahşî deniz hayvanlarmm hücumlarmdan kurtulmak için bu tarzi hareketi ihtiyar ederler. Bazılan ise sırf huyları ve tabiatleri iktizası boyle bir acaıbliğe basvurduklarım iddia edivorlar. Her halde birinci nazariye daha doğru olsa gerek! HİKAYE flOYUNLAR Telef onlu kör ebe ı Bütün oyuncular birbirlerinin ellerini j tutarak büyük bir halka olurlar. Ebe de î gözlerini bağlıyarak bu halkanın ortasmda durur. Oyun başlaymca ebe her ! hangi bir tarafa doğru giderek oyunculardan b r i n i yakasından tutar: Allo, allo orası neresi?.. Allo, allo kimsiniz?. Allo, allo, dün akşamdanberi iyi • siniz? Gibi bir takım sualler sorar. Fakat bu sualler on taneyi geçemez. Oyuncu sesir ni değiştirerek bunlarm her birine münasib cevablar vermek mecburiyetin dedir. Eğer ebe oyuncunun sesi değişmesine rağmen onu tanımıya muvaffak olursa oyuncu ebe olur, ebe oyuncunun yerine geçer. Tanıyamazsa diğer bir oyuncuya gider. Yalnız şu noktayı iyice anlamak lâzımdır: Ebe oyuncuya soracağı bütün sualler bittıkten sonra bir defa fikrini söyliyebilir. Yani onun kim olduğu hakkında mütalea dermeyan ettikten sonra velev ki sualler on taneyf bulmamış olsa da başka sual soramaz. Ebedî Ata