Katalog

CUMHURİYET 31 Mart 1937 f Şehir ve Memleket Haberleri ) Tarihi tefrika : 74 Yazan : M. Turhan Tan (Tercüme ve iktibas edilemez) Siyasî icmal Avusturyanın vaziyeti Imanyanın garbî Avrupanın emniyetine aid Lokarno misakıni bozarak Fransaya karşı arkasını temin için Rhin'deki gayri askerî mıntakayı işgal ve tahkim eylemesi, Belçikanın Fransa ile ittifaktan ayrılarak mutlak bitaraflık politikasına dönmesi, Italyanın kendi siyasetinin siklet merkezini Akdenize nakletmesi ve bu suretle Almanyanın hem garbden hem de cenubdan bir endişesi kalmadığından bütün mesaî ve dikkatini orta ve şarkî Avrupaya çevir mesi Avrupa politikasında büyük bir inkılâb vücude getirmiştir. Baltık denizinden Akdenize kadar olan geniş sahadaki devletlerin cümlesi mevcudiyetleririi ve hayatî menfaatlerini korumak için, yeni vaziyet karşısmda, yeni tertibat almağı düşünüyorlar. Bu maksadla bunların devlet adamları siyasî ve hususî münasebetler yahud komşuluk ve müşterek menfaat alâkalan ile bağîı bulunduklan devletlerin ricali ile sıkı temas ve müzakerelerde bulunuyorlar. Bunun için orta Avrupa memleketle rinin devlet adamları arasında sık sık ziyaretler yapılıyor. Bu cümleden Çe koslovakyanın Başvekili Hodsa Viyanaya gelerek Avusturyanın diktatörü sayılan ve bu devletin bütün işlerini kendi elinde toplamış olan Dr. Şuşnig ile uzun uzadıya görüstü. Bu görüşmelerde eski den Habsburg hanedanının idaresi altmda, siyasî ve iktısadî birlik teşkil eden memleketler arasında, şimdilik hiç olmazsa, iktısadî birlik yapılmasının mevzuu bahsolduğu haber verilmektedir. Avusturyanın, Almanya ile birleşmesini zarurî kılan meseîelerin başında iktısadî hinterlândından, geniş piyasalardan mahrum edilen ve daha doğrusu vücu dundan aynlan kesik bir baş gibi kalan küçük Avusturyanın iktısadî bakımdan yalnız başına yaşamasına imkân bulunmamasıdır. Şimdiye kadar Milletler Cemiyetinden aldığı istikrazlar ve komşu memleketlerin merhamet ve yardımile yaşıyan Avusturya, ilelebed böyle kalamıyaca ğından geniş piyasaları olan büyük AI manya ile ister istemez birleşecektir. îşte Avusturyanın bu iktısadî ihtiya cına başka bir çare bulmak için Çekoslovakya Başvekili Viyanaya gelmiş; fa kat burada yerli bir mesele karşısında kalmıştır. Dr. Şuşnig, Avusturya istiklâ lini muhafaza edebilmesi için, Habs burglann tekrar Avusturya tahtına oturmalarına Çekoslovakyanm razı olmasım ve müttefiklerini de buna ikna eylemesini istemiştir. Habsburglann, hiç olmazsa Avusturyada tekrar iş başına gelmelerine komşu devletlerden şimdiye kadar yalnız Çe kolovakya muhalefet etmiyordu; bilâkis Prag kabinesi bunu istiyordu. Fakat bu defa Çekoslovakya Başvekili, Habs burglann avdeti tasavvuruna şiddetle muhalefet etmiştir. Çünkü Küçük îtilâf zümresinde beraber bulunduğu diğer devletlerin ve bahusus Yugoslavyanın herhangi suretle Habsburglar mesele sinde müsaadekâr davranmıyacağını pek [yi bilen ve bu devleti dahi kendisinden ioğuttuğu takdirde Çekoslovakyanm büsbütün yalnız kalacağını düşünen mumaileyh, bu meselede kat'î fikrini söyle miştir. Bu vaziyet karşısmda, Avusturya da, yalnız iktısadî menfaatler hatın için, Almanyadan yüz çevirmeğe karar verememiştir. Bu suretle Viyanadaki müza ;ereler akim kalmış gibi görünüyor. Kuyudan çıkarılan cesedin mahiyeti Nikolanm kuyuya düşerek öldüğü anlaşılıyor Elektrik şirketi Hissedarlarma 12,5 frank temettü dağıtacak Elektrik Şirketi umumî heyeti dün saat on birde Metro hanmda toplanmıştır İdare meclisi reisi Veyl'in istifası okunduktan sonra, Viyanada ölen Hansens'in yerine De la Croix Elektrik Şirketi direktörlüğüne, Ehrlich' te yeniden idare meclisi azalığma intihab edilmiştir. Reşid Saffetle Sezai yeniden murak»blığa seçilmişlerdir. Umumî heyet bundan sonra, 1936 senesi hesabahnı tetkik ederek, hisse başına 12,5 İsviçre frangı temettü tevziine karar vermiştir. Satie şirketi umumî heyeti de Metro hanmda toplanarak 1936 senesi hesabatını tasvib, Hansens'in yerine De la Crobc ile Haşim Altanı meclisi idare azalığma, Reşid Saffetle Lutfiyi de yeniden murakıblığa seçmiştir. Satie şirketinin, 1936 senesi zarfmda 1531 lira 80 kuruş kârı olmuştur. G. I. R. rejiminde yapılacak tadilât Vekâlet, muhtelif teşekküllerden malumat istedi Genel ithalât rejiminde yapılacak değişiklikler için ( M ) listesindeki ithal memnu eşya ile (V) listesindeki Vekâletler emrinde olan eşya ve (A) liste sindeki anlaşmalarla memlekete sokulan eşya hakkında İktısad Vekâleti, ticaret ve sanayi odaları ile millî sanayi birlik lerinden alacağı malumata göre bir etüd hazırlamaktadır. Dahilî masnuatın ko runması için, haricden gelecek bu gib mevaddan alınacak gümrük resminin kâfi geleceğini söylemektedirler. Meselâ (M) listesindeki bazı maddelerin serbest olarak memlekete ithali, klering anlaşmalarındaki esaslar dahilinde yapılacaktır. Gümrük tarifesinde de bazı tadilât yapılacaktır. Bu tadilâta göre gümrük resmini ödeyebilecek her nevi eşya memlekete serbestçe girecektir. Dün millî sanayi birliğinde toplanan çikolatacılar, aralannda görüşerek millî çikolata sanayiinin gümrük resmine tâbi çikolatalann memlekete ithalinden müteessir olmıyacağı neticesine varmışlardır. Çikolatacılar, haricden gelen kakao, yaa; ve çekirdeği için alınan resmin gümrükte alınması için Vekâlete müracaate karar vermislerdir. Öpülen ayaktan doğan tac! Macar Kralı Zapolya, Padişahm elini öperken diz çöktü ve kalkarken ayaklarma kapandı Kavuğunun ortasında zümrüdlii bir sorguç, belinde gene zümrüdlii bir hançer vardı. Kürk altındaki entarinin düğrneleri küçük bir fmdık büyüklüğünde incidendi. Sağ tarafında sırmalı ok mahfazasile yayı duruyor ve kınından yarıya kadar çekilmiş olan altm kabzeli kılıcmı bir haremağası tutuyordu. Zapolya, hiçbir mihrabın önünde o güne kadar duymadığı bir huşu ile ota ğın eşiğinde eğilince Hünkâr ayağa kalkb ve üç adım ilerledi. Onun bu kalkışında şahsına değil, Macar milletine gösterilmiş bir saygı sezen Zapolya, şimdi secde vaziyeti alıyor ve adım başına yüzünü ipek halılara degdire değdire ilerliyordu. Hünkâr ona, en büyük bir iltifat olarak elini de uzatmıştı. Zapolya, zayıf göründüğü halde havsalalara sığmaz bir kudret hissettiren o eli öperken diz çöktü ve kalkarken dudağına nasib olan şerefin şükranını Padişahm ayaklarma bıraktı. Otağda ne ses vardı, ne hareket, herkes, başına bir tac geçirebilmek için Sultan Süleymanın ayağına kapanan Zapolyanın hareketini kirpiklerini kıpırdatma dan, nefes almadan takib ediyordu ve öpülen ayaktan doğacak tacı kuruntuluyordu. Bu tac, Hünkânn dudaklannda ke lime olarak belirdi. O, elile Zapolya'ya vezirler arasmda yer gösterdikten sonra oturmuştu: Zapolya, demişti, Macar tahtını sana vereceğim. Yakında payıtahtını da vereceğim. Senden devletime sadakat ten başka birşey istemem. Bana ve sana düşman olanları ezmek için, senin dahi yardımına ihtiyacım yok. Fakat sadakatsizliğini sezdiğim gün yalnız tacın değil, başm da eldçn gider. Osmanlı vezirinin alt yanında elpençe divan duran Macar Kralı üstüste üç defa eğilerek teşekkür ederken Hünkâr ilâve ediyordu: „ Macar tacını aşıran beyzade yakalandı, onu ve beraberinde bulunan tacı getirtmek için bugün bir müfreze yollı yacağım. Sen tacı başında bil, gam çekip üzülme. Yüzünün tek bir hattı kırışmamakla, tek bir kılı da titrememekle beraber Sadnazam İbrahim Paşa için için gülüyor du, Zapolya'ya yapılan vadin kendi nzası olmadan yerine getirilemiyeceğini düşünüp istihzalı mülâhazalar geçiriyordu. Hünkâr, bir Kralm batakhğa gömül düğü yerde başka bir Kralm yaratılması için bu kadar külfeti kâfi gördü, mera sime nihayet vermek istediğini bir işaretle anlattı ve sedirine yan yatar gibi uzanarak kayıdsiz bir vaziyet aldı. Vezirler, ağalar ve Kral, şimdi yer öperek otağ dan çıkıyorlardı, kısa bir cümle içinde bir Kral yaratmış olan haşmetli Hün kân yalnız bırakıyorlardı. Süleyman, onların geri geri yürüyerek uzaklaştıkîarını görmüyor gibiydi, dal gın duruyordu. Fakat Başimrahorun da yer Öpüp çıkmıya davrandığını görünce biraz doğruldu: Rüstem, dedi, sen dur, gitme, diyeceklerim var!.. O, Zapolya tarafmdan îstanbula gönderilen elçi Lasczky ile İbrahim arasındaki muhavereleri kendisine kelime kelime anlattığı gündenberi Rüsteme büyük bir itimad besler olmuştu. Hırvattan dönme imrahorun yakışıkh yüzünü, tenasüb nümunesi sayılacak kadar düzgün olan endammı, kıvrak zekâsile tatlı sözünü beğenerek sık sık iltifat ediyordu. Hurremin onu damadlığa namzed yapıp hafiyelikte kullandığını bilmiyordu ve bu bilmemezlığe rağmen Rüstemi sevmekl sevgili karısile birleşmiş oluyordu. îşte mukadderatın bir cilvesi de budur, neticeleri sebeblere ve vasıtalara bağlamak taki ince meharetidir. Takdir veya tesadüf denilen şeyler, anî ve fevrî görü nürse de öyle değildir. Her hangi bir adamm başına düşecek taş, kurbanının kendi hizasına gelmesini bekler!... Rüstemin de Osmanlı tarihinde çok büyük roller oynaması mukadderdi. Fakat bu mukadder olan işlerin vukua gelmesi için Rüstemi Hafise sultamn Hurreme tavsiye etmesi kâfi değildi, hatta Hurremin onu birkaç tecrübeden sonrabeğenip damadlığa namzed kılması da kâfi değildi. Ancak Sultan Süleymanın bu Hırvat dönmesine teveccüh ve mu habbet göstermesidir ki Hurremin emellerine tahakkuk ve mukadderatın da tecelli etmesine imkân verebilirdi. Görünmiyen eller, işte bunu yapıyorİar ve Hünkârın yüreğinde Rüstem için yavaş yavaş bir sevgi uyandınyorlardı. Başimrahor da kendine gülümsemeğe başlıyan bahhn gittikçe daha nazik ol nr.ak yolunu tuttuğunu seziyordu ve Hurremle Hünkânn biribirinden habersiz olarak gösteregeldikleri itimaddan iki cepheli olarak istifade etmek çarelerini ararrnya koyulmuştu. Hurreme hizmet ederken Padişaha da yaranmayı gözden u zak tutmıyacaktı. Çünkü ikbal perisini, bu biçim davranışla, daha kolay rame deceğini biliyordu. Hünkâr, derli toplu bir düşünce ile değil, gelişi güzel bir dilekle yolundan alıkoyduğu Başimrahorun emir beklediğini görünce sıkılır gibi oldu ve sonra kendini topladı: Ne var, ne yok Rüstem, dedi, kulağın neler duyuyor, gözün neler görüyor? Hayırlar Padişahım. Kapı kulun efendimden hoşnud. Yolunda can ver meğe hazır. Bütün askerî tayfası memnun. Yem bol, yiyecek bol. Herkes bir ayak önce düşmanı bulup çarpışmak istiyor. Hünkâr, bâşmı arkaya çevirdi, o gün için silâhdarhk vazifesi yapan ve yanya kadar çekilmiş kılıcı elinde tutarak hâlâ yerinde duran haremağasına «kılıcı bunda koy, sen çekil!» emrini verdi, herifin uzaklaşmasmı bekledi, sonra sordu: Kapı kulu İbrahimden de hoşnud mu?.. Efendimin sevdiğini kullan da sever Padişahım! Çok para harcıyor. Bundan ötürü dile gelir sanıyorum. Rüstemin kafasmda hain bir ışık parladı ve bu ışıktan aldığı ilham ile o anda yaman bir plân çizdi: İnsanı, dedi, ihsan kul eder, köle eder. Piri Paşanm eli de, dili gibi çok sıkıydı. Az konuşur, az verirdi. Ondan kimseyi memnun edemedi. İbrahim Paşa iyi davranıyor, gönül kazanıp efendime dua aldırıyor. Merkezefendide Maltepe caddesin de oturan Nikola adında bir ihtiyann beş gün evvel kaybolduğu ve cesedinin oturduğu kulübeye civar olan bir kuyuda bulunduğunu dünkü nüshamızda yazmıştık. İhtiyarın ölümü şüpheli görüldüğün den cesedi Morga kaldınlmıştı. Norgda yapılan otopsi neticesinde Nikolanın suya düşerek boğulduğu ve bu suretle öldüğü anlaşılmıştır. Dün bir sabah gazetesi bu haberi verırken bir de kedi resmi neşretmiş ve vak'anm bu kedinin miyavlamalan sayesinde meydana çıktığını yazmıştır. Müddeiumumilikte ve Tıbbı Adlî nezdinde yaptığımız tahkikata göre kedi hâdisesi yalandır. Kedi gerçi ölen adama aiddir. Fakat hâdise ile hiçbir alâkası yoktur. DENtZ İŞLERİ Kulübenin sahibi Müslim, ihtiyarın kaybolmasından şüpheye düşerek key Trabzon açıklarmda görülen mayin fiyetten jandarmayı haberdar etmiş ve Geçenlerde, Trabzon açıklarmda bir yapılan arama neticesinde Nikola kuyumayin görülmüş, keyfiyetten Deniz Tida bulunarak meydana çıkanlmıştır. caret müdürlüğıle Tahlisiye idaresi haMÜTEFERRtK berdar edilmiştir. Mayinin bulunduğu ye re gönderilen müfrezeler bugüne kadar Mülhak bütçeli idarelerde bir şey bulamamışlardır. Deniz Ticaret müdürlüğü mayinin mevcudiyetinden barem bütün vapur müesseselerini ve kaptanSermayesi devlete aid olan ve mülları haberdar etmiştir. Mayinin suların hak bütçe ile idare edilen müesseseler cereyanile aşağılara doğru sürüklendiği için birer barem hazırlanacaktı. tahmin edildiğinden tahlis müfrezesi Bu vaziyette olan Devlet Demiryol bütün civar sahilleri tarayarak araştırları bir barem yapmıştır. înhisarlar ida malanna devam edecektir. resi de kendisi için bir barem projesi Limanlarda tetkikat hazırlıyarak Vekâlete göndermiştir. tktısad Vekâleti Limanlar Umum müGene mülhak bütçe ile idare edilen Denizyolları idaresile Akay, Fabrika ve dürü şehrimize gelmiştir. Burada şubeHavuzlar Kılavuzluk müdürlüklerile Li sini alâkadar eden hususlar hakkında aman İşletme idaresine gelince, bu ida lâkadar deniz müesseselerile temaslarda reler için bir barem yapılmıyacaktır. bulunacaktır. Atinadaki konsey içtimaDeniz Bank teşekkül ettikten sonra bu mdan dönen Nakliyat Umum müdürü müesseseler memurlarmm maaş dere Ayet te dün akşam Ankaraya gitmiştir. ce ve sımflarını İktısad Vekâleti tesbit Ayetin burada Denizyolları tarifesile edecektir. Tahlisiye Umum müdürlü meşgul olduğu doğru değildir. Tarife işi ğünde devlet baremi tatbik edilmiş bu Ankarada İktısad Vekâletinde müteşeklunduğu için bu idare için ayrıca bir kil bir heyet taraiından tetkik edilmektedir. barem yapılmıyacaktır. ŞEHIR tŞLERl Cihangirde inşaat yalnız bir arsa üzerinde durduruldu Belediyece Cihangirde inşaat menedilmişti. Yapılan tetkikat neticesinde burada mevcud yalnız bir tek arsa üzerinde inşaatın şehir plânile alâkadar olduğu görülmüş ve buraya bina yapılmaması karar altına alınmıştır. Başka yerlerde inşaat yapılabilecektir. Çöpler denize nasıl dökülecek? Çöplerin denize dökülmesi için Belediyece yapılmakta olan hazırlıkların arkası alınmak üzeredir. Çöplerin mavnalara yüklendikten sonra açığa götürülmesi. e\^Telce olduğu gibi gene bir müteahhide verilecektir. Mavnaların yanaşacak olduğu iskeleler eskisi gibi açık bırakılmıyacak, üzerleri ve etrafı kapatılacaktır. Yalnız iskelenin sahile olan kısmı açık kalacaktrr. Bu suretle etrafa pislik dökülmesine de mâni olunacaktır. Alman vapurunda garib bir hâdise îki gün evvel limanımıza seyyah getiren Alman bandıralı Fon Ştoyben vapurunda tuhaf bir vak'a olmuştur. Vapur hareket etmeden evvel polis yaptığı kontrolda seyyahlardan iki tanesinin noksan olduğunu görmüş, bunların şehirde kalmak üzere çıktıklarını zannederek gemiden bu iki yolcu için tam rüsum almıştır. Vapur Büyükdere önüne gelince, kayıb yolcular meydana çıkmışlar ve nerede oldukları sorulunca da bir kenarda uyuyakalmış oldukları cevabını vermişlerdir. Bunun üzerine vapur durdurulmuş ve yolcuların bulunduğu haber verilnîiştir. Bu suretle Fon Ştoyben vapunı seyyah vapurlarma tatbik edilen tenzilâttan mahrum kalmamış ve tam rüsum ödemekten kurtulmuştur. Tahlisiye idaresinin yeni tesisatı Bu sene sahillerimizde yapılacak yeni tesisat hakkında hazırlanan projeyi Ankaraya götüren Tahlisiye Umum müdürü Necmeddin şehrimize dönmüştür. İktısad Vekâleti projeyi esas itibarile KÜLTÜR tŞLERÎ tasvib etmiş olduğundan en lüzumlusundan başlanarak derhal inşaat işine Muallimler arasında tayinler girişilecektir. Tahliye Umum müdürlüÜsküdar birinci ortamektebi müdür ğü en mühim nokta olan Çanakkalede muavini Said Turgud Adapazarı orta ki radyofar istasyonunu diğer fener mektebi müdürlüğüne, Adapazan mülere tercihan inşa ettirecektir. dür muavini ve tarih muallimi Müeyyed de Üsküdar birinci ortamektebi müdür ADLİYEDE muavinliğine tayin edılmişlerdir. Kara Alinin muhakemesi bitti Karga fiatları arttı Şehir dahilinde kargalann çoğalması dolayısile îstanbul ziraat müdiriyeti bunlarla mücadeleye geçmişti. Avcılann şehir dahilinde karga öldürebilmeleri için Polis Müdiriyetinden müsaade alınmış ve herbir kargaya beş kuruş verileceği lân edilmişti. Fişenk parasının pahalı oIuşu yüzünden avcılar karga avına rağbet göstermediklerinden îstanbul ziraat müdürlüğü bunu beş kuruştan yedi buçuk kuruşa çıkarmıştır. Vurulan kar galar ziraat müdürlüğüne getirileceklerdir. Darıca ve Gebze civarında çiftlik sahibi olan Dramalı Kara Ali bundan sekiz sene kadar evvel müteaddid katil fiillerinin faili ve mürettibi olmak üzere Ağırceza mahkemesine verilmişti. Sekiz senedenberi devam eden ve TemOrman Fakültesi Talebe Bir yiz mahkemesine birkaç defa gidip geliği eğlentisi len bu dava dün neticelenmiştir. Mahkeme, dünkü celsesinde Kara Aliye 18 Orman Fakültesi Talebe Birliği nisanın 4 üncü cumartesi akşamı saat 9 dan ;ene 6 ay hapis cezası vermiş ve 1000 sabah 6 ya kadar devam etmek üzere ira da tazminata mahkum etmiştir. Taksim Belediye bahçesinde bir eğlence Damadını balta ile yaralıyan hazırlamıştır. Toplantının güzel olması kadın için şimdiden tedbirler almmıştır. Bundan bir müddet evvel damadı ömer Seyfiyi balta ile öldürmeğe teşeb937 memurin kadrosu büs eden, fakat onu başından yarala1937 senesi memurin kadrosunun hadıktan sonra yakalanan Saffet ismindezırlanmasma başlandığından umumî ki kadının muhakemesi dün bitmiştir. kadronun mahallerine tebliğine kadar Saffetin, damadını öldürmek kasdile nahiye müdürleri arasında tebeddülât /aralamadığı sabit olmuş ve adiyen cerh Zeki Rüstem, Piri Paşanm az konuşyapılmaması alâkadarlara bildirilmiştir. suçundan dört ay on gün hapse ve datuğunu söylemekîe İbrahimin elçilere Atlı müsabakalara girecek madma 200 lira tazminat vermeğe mahkarşı yaptığı yersiz gevezeliği hatırlattığı kum olmuştur. zabitlerimiz gibi hazineyi yok yere telef etmekten daRoma, Paris, Londra ve Belçikada atlı ima sakınmış olan eski vezirin iktısadî müsabakalara iştirak edecek zabitlerikıymetini de ortaya koymuş oluyordu. mizin pasaportları hazırlanmıştır. Bu (Arkası var) seyahate beş zabitle 12 asker gidecektir. Muharrem Feyzt TOGAY Asılsız bir haber Tayyarecilik hakkında konferans İş Bankasının umumî içtimaı Zehirli maddeler hakkında bir konf erans Doktor Hüseyin Kenan tarafından Eminönü Halkevinde zehirli maddelerin zararları hakkında bir konferans verilmiştir. <*#•< Maliye Vekili Paristen Berline geçti Tedavi edilmek üzere Fransaya gitmiş olan Maliye Vekili Fuad Ağralı Paristen Berline geçmiştir. Ayın beşine doğru şehrimize gelecektir. Dünkü gazetelerden birinde birçok antrepo vapurların havuzlanmak üzere sıra bekedikleri hakkında bir havadis vardı. Gümrük ve înhisarlar Müsteşan Adil Yaptığımız tahkikata göre, bu haberin Okuldaş beraberinde îstanbul Limanlan aslı yoktur. Bir haftadanberi boş olan Kasımpaşa havuzuna dün Ankara va müdürü Raufi olduğu halde dün Boğaziçinde ve Kuruçeşmeden Galataya kadar puru tamir edilmek üzere almmıştır. olan sahillerdc ve antrepolarda tetkikat:a bulunmuştur. Dün Liman îdaresinde Müsteşar Adilin huzurile yapılan bir toplantıda Gaatada yapılacak olan bu modern antre * ponun bir haftaya kadar inşasına başla« nılması kararlaştırılmıştır. Bugün yirmi beş dakikada görülen bir j, yeni antrepoda 23 dakikada yapılabilecektir. Yeni antreponun nhtımına yanaşacak vapurlardan eşya modern vino ler ve elevatorler vasıtasile çıkanlacak ve dahilde mükemmel bir dekovil tesisah yapılacaktır. Antrepo önümüzdeki kışa cadar bitmiş olacaktır. Antreponun in ;ası için üç yüz bin lira kadar bir para iarfedilecektir. Galatada yapılacak asrî Çocuk bayramma hazırlık 23 nisan Çocuk bayramı için hazırlığa başlanmıştır. Bayram günü çocuklar otomobillerle bir resmi geçid yapacaklardır. Umumî yerlerde konserler, Halkeverinde de temsiller verilecektir. İlk mekteblerde de müsamerler yapılacaktır. Konferansı dinliyen talebeler Emekli tayyarecilerimizden Şakir Hazım tarafından Sultanselimde Cumhuriyet Kız ortamektebinde bir konferans verilmiştir. Şakir Hazım, tayyarenin bugün vapurdan, trenden, hatta otomobilden bile daha tehlikesiz, daha az kazalı bir nakil vasıtası olduğunu söylemiş ve memleket müdafaasında tayyarenin oynıyacağı rolü anlatmış ve memleket müdafaası için 1000 tayyareye ve 15 bin tayyareciye ihtiyacımız olduğunu, ancak bu ihtiyaç temin edildiği vakit yaşamak hakkını kazanacağımızı söylemiş ve gericleri havacılığa teşvik eylemiştir. Cumhuriyet Abone şeraiti Nüshası 5 kuruşrur. Türldye Hariç için için Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. Altı aylık 750 » 1450 • Üç aylık 400 » 800 • Bir aylık 150 » Yoktur İş Bankası heyeti umumiye içtimamın Ankarada yapıldığmı yazmıştık. Toplantıda ahnan resmimiz soldan sağa doğru Meclis Reisi Mustafa Abdülhalik Renda, İktısad Vekili Celâl Bayarla diğer zevatı göstermektedir.