Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CüMHURÎYET 21 Şubat 1937 Dört kulüb arasındaki hirnuvaya başlanıyor Bugün Taksim stadyomunda Galatasaray Beşiktaş, Fenerbahçe Giineş takımları karşılaşacak Mıllî küme maçlanna îstanbuldan iş" tirakleri kat'iyet kesbeden Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Güneş takımlan, ortaya konulan dostluk kupası münasebetile bugün Taksim stadyomunda karşılaşacaklardır. r On beş gün e\ vel ayni sahada Gala" tasarayla Fenerbahçe, Güneş ile de Beşiktaş karşılaşmışlardı. Bugünkü maçlar için çekilen kur'ada ise Galatasarayla Beşiktaşm Fenerbahçe ile de Güneşin karşılasmalan takarrür etmiştir. lan bclli değildir. Güneş teşekkülünün belli olmaması Sanlâcivertlileri taktik kullanmakta tereddüde düşürmesi ihti " mali varsa da bu vaziyet, bizce, Güneş lehine bir avantaj sayılmaktan çok uzaknr. Çünkü kaleciyi merkez muhacim ve" ya merkez muavin oynatmak mevzuu bahsolmasa bile as sayılamıyacak bir oyuncuya mühim bir maçta yer değiş " tirtmek hem bu oyuncunun aksamasını hem de o mevkiden beklenen vazifelerin ya güçlükle yapılmasını veyahud hiç yapılamamasmı intac eder. Güneşin Fenerbahçeye yegâne tefev ~ vuk noktası, Salâhaddin, Rasih ve Re biiden mürekkeb olduğu takdirde, mu " hacim hattının üç orta oyuncusudur. Takımın oyununu tanzim eden Fener muavin hattmm bu tehlikeye karşı gelmek için topu mümkün olduğu kadar açıklan vasıtasile sevketnteğe çalışacağı buna mukabil de Güneşlilerin iki hasım açığını sıkı bir kontrol altında bulundurmağa dıkkat edeceklerini zannediyoruz. Duymadıklarımız ve bilmediklerimiz Hazin bir akıbet Güvey gireceği gece zavallının evi yanmış Diridiri yanmış Hmdistanda, kocası ölen kadımn kocasile beraber öl mesini icab etttrer bir an'ane bulun duğu malumdur. Fakat zararsız veya faydalı an'ane lerden olmadığı iiçin, bu usul, an cak icbar ve tazyik suretile tatbik edilir. Halbuki, geçenlerde, kocası vefat eden bir Hindli kadm, cenaze merasimi esnasında, kendıliğinden ateşe atılmış ve zabıta işi haber alıncıya kadar, halkm gözleri önünde cayır cayır yanmıştır. Akla, mantığa, vicdana, her şeye aykın olan bu an'anenin, din esaslarından birini teşkil ettiği umumen zannedilir. Halbuki bu kanaat yanhştır. Mecusî dininde böyle bir şey yoktur. Nitekim eski Hindli hükümdarlarm zevceleri, kocalarının vefatmdan sonra mevkilerin den ve vaziyetlerinden hiçbir şey kaybetmezler, umumun hürmet ve tazimine mazhar olmakta devam ederler. Dinin, Hindli kadmına emrettiği şey, kocası öldükten sonra bir daha evlenmemek, dünyadan elini eteğini çekip oturmaktır. îngüizler, Hindistandaki bu kötü âdeti 1829 senesinde yasak etmislerdir. Buna rağmen, arasıra, dul kadınların böyle ateşe atılıp yaküdıkları görülü yor. Galatasaray Beşiktaş maçt İki hafta evvelki oyunlarda Beşiktaş takımının hücum hattmda, Nazım müs~ tesna, hiçbir oyuncunun muvaffak ola madığı, merkez muavin oynıyan Hakkı ~ nm ise bir mevcudiyet göstermeden ça lışıp çabucak yorulduğu ve mütebaki oyuncularda da nefes noksanhğı göze çarpmıştı. Galatasaraylılarda ise taktik noksanı nazan dikkati celbetmiş ve hasımlarınm, her zamanki sistemlerini bırakıp ortadan hücum etmelerine mukabil vaziyet alrna" yışlan, en büyük kabahatlerini teşkil etmişti. Bugün Rıdvanm hücum hattmda yer alışı Siyahbeyazlılar için bir kazanc ise de pek fazla bir kıymette olmıyan bir cr oyımcunun iltihakile bir takımın belini doğrultamıyacağı tabiidir. Gündüz Kılıcın, takımdaki eski yerini almasile Galatasaraylılann daha büyük bir kazanca kavuştukları muhakkaktır. Nefeslerinin azhğını takdir eden Siyah beyazlılann mevsim başmdaki maçta ol" duğu gibi ilk yirmi dakikada bir şeyler yapıp mütebaki müddette de müdafaaya çekilme tarzmı tatbika kalkışmalarma karşı da Galatasaraylılann müteyakkız davranacaklannı ve tehlikeyi savuştur duktan sonra uzun paslar ve açıklarla oynamak suretile hasımlarmı mümkün olduğu kadar çabuk yorup neticeyi lehle" rine çevirmeğe çalışacaklannı zannedi yoruz. Hakemin iki oyunu idare etmesi Ankaradan vaki davete icabet etme " mekle vaziyetinin ne olduğu belirsiz bir hale gelen millî takım antrenörü Booth'ın idaresinde oynanacak olan bu maçlan bir de idare noktasından tetkik edelim. Bugünkü hakemlikte sahamn müna sibce bir yerinde durup düdük öttürmek devri çoktan geçmiş olup oyunculardan fazla sağa sola koşmak mecburiyeti var" dır. Bundan mütevellid bedenî yorgıraluğa 22 oyuncunun âsabına hâkim ol " mak için sarfedilen dimaî yorgunluk ta katıhrsa bir hakemin maç sonundaki halini tahmin etmek güç olmaz. lyi bir hakem olduğu şüphesiz bulu nan M. Booth, bugünün birinci maçuıı idare ederken kendini ikinci maç için kollayrp yorulmamağa çalışırsa iyi ha kemlik vasfını kaybetmiş olur. Yok eğer normal bir idarenin istilzam ettiği yor gunluğa düşerse ikinci maçın idaresi za" yıf olur kanaatindeyiz. Dört kıymetli kulübümüzün puvan kazanmak, tasnifte iyi bir mevki almak gibi bir menfaatten uzak ve sırf bir dostluk tezahürü olarak yaptıklan bu karşılaş ~ malann tam bir kardeşlik havası içinde cereyan etmesini temenni ederiz. Fenerbahçe Güneş maçt Fenerbahçe ~ Güneş maçı hakkmda tahminler yürütüp neticenin ne olabile ceğini kestirmek için iki hafta evvelki karşılaşmalarda bu takımlarm düştükleri hataları ve oyunculann kusurlarını sayıp karşılaştırmak lâzımdır. Halbuki kaza " nanın kusurunu göriip zaptetmek güç, hatta imkânsızdır. Bu itibarla bu takımlan şu veya bu maçta oynadıklan oyuna göre değil de mücerred olarak mütalea etmek daha doğrudur. Fenerbahçeliler her hatlannda bu günkü hasımlarına nazaran daha homo " gene, daha insicamlı ve birbirlerine daha ziyade alışmış vaziyettedirler. Takımda aksıyan taraf pek az olduğu gibi sistemleri toplu bir halde futbol oynamağa isti" nad etmektedir. Güneş takımında ise muavin ve muhacim hatlannda aksıyan oyunculann bulunması diğer oyunculan, bunların ku" surlannı kapatmak için, vazifelerinin haricine çıkarıyor ve ferdî yahud diğer tabirile söyliyelim şahsî oyun baş göste " riyor. Maçları Booth idare etmiyecek mi? Bugünkü maçlarda Booth'un hakem durdurulmaması hakkmda Ankaradaki Türk Spor Kurumundan telefonla tebligat yapıldığı hakkmda bir rivayet işittik. Söylendiğine göre alâkadarlar tebli " gatın pek geç yapıldığından bahisle yeni hakem bulmanm imkânsızlığını ileri sürerek Booth'ın hakem durmasına müsaade edilmesini telgrafla Ankaradan rica et mişlerdir. îstanbul voleybol şampiyonası Dün gece, Galatasaray lokahnda voleybol maçlanna devam edilmiştir. Galatasaray 15 9, 15 " 10 sayı ile Ortayı, Topkapı 15 5, 15 9 sayı ile Davudpaşayı; Eyüb 15 10, 15 5 sa~ Şahsî oyunun toplu oyun karşısında muvaffakiyet derecesi çok az olduğundan yı ile Feneryılmazı yenmiş ve Anadolu bu noktadan Fenerbahçelilerin üstünlüğü gelmediği için îstanbulspor hükmen ga " hb ilân edilmiştir. tebarüz etmiş olur. Konyada spor faaliyeti Bundan başka Fenerbahçelilerin da ima çıkardıklan takıma karşı Güneşlile" Konya (Hususî muhabirimizden) rin ne gibi bir teşekkülle karşı koyacak Yeni seçilmiş olan mıntaka spor heyetini Konya (Hususî muhabirimizden) Dünğün hazırlığı yapılmış olan Nafıa makinistlerinden Eminin Konyada Mu hacirpazarında kiraladığı ve gelin eşyasile donatılan ev yandı. Kendi yuvalarının ılk kuruluşunda ve bir evde yaşamıya başhyacakları günde başlarına gelen bu felâket bütün Konyada çok büyük tees" sürlerle karşılandı. Kızcağızın senelerdenberi müstakbel evi hazırladığı eliş leri, cihaz ve makinist Eminin evi için yaptığı masraf bir anda kül olmuş ve MahmvMpasadan bir manzara ayni zamanda evsiz kalan, eşyasız kalan çift evlenememiştir. Bu yangın hâdisesinde muhakkak bir kasid bulunduğu meydana çıkmıştır. Çünkü ev, gelinin cihazı üzerine benzin dö " külmek suretile yakılmıştır. Hâdiseye el koyan polis suçlu ve kundakçı olarak vaktile makinist Eminin yanmda hizmetçi olarak bulunmuş olan elli yaşlannda Esma adında bir kadını tevkif eylemiş tir. Kadın bu işi yapmadığını iddia e y lemekte ise de elde olunan deliller ve bu kadının ötedenberi bu evlenmeye mâni olacağı hakkmda söylmiş olduğu sözler, îstanbul, bugünlerde, hiç te bayrama Aldıran bile yok.. Herkes kendi hasuçun kendisi tarafından işlenmiş oldu hazırlanan bir şehir değil.. va5inda. ğunda şüphe bırakmıyor. Polisten sonra Mahmudpaşa yokuşunun yaygarası Anasının eteğine yapışmış bir çocuk işe el koyan adliye de suçlu görülen ka~ na kulaklarınızı nkar ve elleri ayaklan viyaklıyor: dını tevkif eylemiştir. birbirlerine bağlanarak hamallann sırtın Anne... Bayram şekeri isterim... Yangın dolayısile evlenmeleri geri da azaba sokulan kurbanlara da gözleriŞeker bayramı değil ki kızım.. Bu kalan çift, tarafeynin gösterdikleri enerjt nizi yumarsanız, zannediyorum ki, bay kurban bayramı... üzerine hemen ertesi gün tutulan ve gene ram, geleceği ana kadar, müjdecisi ol Kurban isterim öyleyse.. döşenen bir evde evlenerek bu acıyı yenmıyan, bekliyeni bulunmıyan bir garib Pahalı yavrum... mışlerdır. yolcudur. Zarar yok azıcık al Bu neden böyledir? Kurbanhk koyun satanların etrafı her ECNEBİ MEHAFÎLDE Ay sonu, diyorlar. Kimsede para senekinden kalabalık. Sent Antuvan kilisesinde Buse yasağı yok.. Bu, uzaktan iktısad ulemasmı sevindiyapılacak âyin Ve ilâve ediyorlar: recek bir sahne... Viyanada buse İtalya Veliahdinin oğlu Napoli Prenaleyhtarlaruıın kur Bayram bir hafta on gün sonra Fakat yaklaşınca manzara değişiyor. duğu bir' cemiyet gelseydi, görürdünüz hali. Çünkü birikenler alıcı kalabalığından sinin doğumu münasebetile bugün Beyoğlundaki Sent Antuvan kilisesinde divardı. Bu cemiyeziyade, alamayıcı kütlesi. Ya şimdi ahşveriş? nî bir âyin yapılacaktır. Âyinde İtalyan tin gayesi, hem ahBir türlü pazarhklar uymuyor. Ve ta.. Devede kulak... Hediyelik alan konsolosile İtalyan kolonisi hazır bu lâka, hem de sıhelli kuruştan yukan çıkamıyor. Üstbaş bilmem nereden gelen müşteriler, belki lunacaklardır. hate muzır sayılan bir hayırlı rüzgâr eser de fiatlar düşer buseyi yasak etmek için, halk arasında sevdası ise, hikmeti hüda, kayıblara kadiye, sağa sola kulak kabartarak bekle Uludağa giden muallimler nşmış, koydunsa bul.. propaganda yapmaktı. Kayak sporu yapmak üzere ilk ve Cemiyet tabiat kanunlarına taban taYaşının verdiği salâhiyetle ihtiyar ma şip duruyorlar. Hayır... Bu beklenen rüzgârdan eser ortamekteb muallimlerinden 20 kişilik bana zıd olduğunu düşünmeden giriş nifaturacı izah ediyor: yok... Fırtına olanca şiddetile sürüp gi bir grup dün Uludağa hareket etmiş tiği bu faaliyetine bir hayli zamandır Mevsim.. Bak şeker bayramında tir. Grupta sekiz tane bayan vardır. devam edip gidiyordu. Vaktaki son zadiyor: böyle miydi, herkes bayramhk diye kışMuallimler, Uludağdan bayramın dörmanlarda Viyanada etrafı kasıp kavuBir göçmen nine biricik koçuna yan düncü günü döneceklerdir. ran grip salgını bizzat cemiyet men lığını düzüyordu. Şimdı ne alsın? Bir ke yan bakarak söyleniyor: sublarmdan bir haylisini yataklara ser re alacağını iki ay evvelden almıştır. Gelecek bayrama kadar ha bura ya?.. di, o günden itibaren, azanm cemiyetin Sonra da bizde bahar hazırlığı yoktur. cıkta beklerim de gene, büyük sözünrre gayesine hakkile hizmet etmedikleri Yaza da daha vakit var... Sağdan bir ses geliyor: tövbe, on beş liradan metelik aşağı vermaydana çıktı ve cemiyet, reisi Madam Düşünme... Pahalı değildir am * Kaldırımın kenarında avazı çıküğı mem. Klemmer'in emrıle dağıldı. ca... Hindi gelen yerden tavuk esirgen kadar bağırarak düdük satan delikanlı si Bekle... Kimin umurunda. Bükemediği eli öpmek te bir yiğit mez.... nirleniyor: Onu ben evlâd gibi büyüttüm... liktir. Buse aleyhtarı cemiyet, Viyana Hani hindi nerede?. Düdüğün de mi yazlığı kışlığı var Bakmdı yağ tulumu.. lıların ağızlarma vuramadığı kilidi ken E... Öbür dünyada inşallah... di kapısma asmak suretile gene yiğitlik yahu?.. Bir lâf et ki akıl yatsın.. Sabah Ya on beş papel... O da bal tuluKurbanını önden gönder de işini sağlagöstermis sayılabilir. tanberi gırtlağım kurudu. mu... Gel etme şunu on ikiye bırak. ma bağla... Elbette var.. Kışın düdük satılır Kasketi yana gitmiş, şemsiyesi koltu Orası öyle amma, iki ucu bir a.kulüblerde kayid işlerinin yenilenmesine mı? Düdük dediğin kırlarda, bayırlarda, ğunun altmda, ihtiyar, kaloş papuclarını ya gelmiyor ki bağlıyalım... karar vermiş ve kulüblere tebligat yap " bağlarda bahçelerde öttürülür. Eloğlu sürüye sürüye koça yaklaşıyor, sırtını aDedim ya... Bir yarenliktir gidiyor. vuclıyarak bir daha muayene ediyor. mıştır. Bu iş bittikten sonra mmtaka lik şimdi alsın da evini zindan mı etsin? Arada bir, tektük, kurbanmı hamalm Delikanlı karşıdaki mendilciyi gösteri Gelse gelse on dört, on beş kilo ge sırhna yükletip, elinde bir demet otla maçlanna başlanacaktır. lir... Yeni bölge bir dostluk maçı tertib et yor: peşine takılanlar da yok değil. Ya buna ne buyurulur? Mendilin Su içinde yirmi kilodur. miş ve ortaya da bir dostluk kupası koy" Şekercilerde de hafif bir hareket var, muştur. Bu maç Konyada üç kulüb ara" de yazlığı kışlığı.. Devenin başı... Handise yirmi çeFakat asıl hareket, posta gişelerinde İhtiyar sözünü kesiyor: sında ve Kurban bayrammda yapılacakki diyip çıkacaksm işin içinden. Haleb o göze çarpıyor. Hey nadan çocuk... Yazın terini rada se arşın burada, sen hesab bilmez hr. Bir yandan tebrik kartları gönderen « misin hatun? Güreşe de ehemmiyet vermek arzusun neyle sileceksin? ler dizilmişler, sıra bekliyorlar, bir tarafi Ya kışın burnunu? da bulunan mmtaka, bir güreş minderi Ve titiz bir muhasebeci tavrile kâğıda ta da ellerinde san havale kâğıdlarile, Çekersin... temini için Konya Halkevine başvur " kaleme davranarak uzun bir hesab yap memleketlerinden gelen paralan almağa muştur. Düdükçü, uzun uzun içini çekerek tıktan sonra: hazırlananlar.. mmldanıyor: Dünya ağır siklet boks Senin hesabla kilosu bir liraya, Ancak ikinciler, birincilerin onda bir! Şuna düpedüz ay sonudur, para benim hesabla seksen kuruşa geliyor... kadar bile değil. müsabakası Yahu etin okkası elli kuruş... Bu ne biE... Lâfın paradan ucuz olduğunu yeChicago 20 (A.A.) 22 haziranda lar suyunu çekti desene babalık... Köşebaşlannda işportalannı, hatta çim ahşveriş böyle?... ni öğrenecek değiliz ya... Chicago'da bütün sikletler dünya şam Onlara kulak misafiri olan bir celeb Bütün bu gezintinin sonunda gördüm piyonluğunu 15 ravundda kazanmak için göğüslerini allıpullu, irili ufaklı kartlarla, süslemiş çocuklar bağırışıyorlar: sinirleniyor: ki, bayramı asıl sevinerek karşılıyanlar boksör Jim Braddock ile .Yoe Houis a" Tebrik... Tebrik!.. mektebli çocuklardır. Git te et al öyleyse beybaba... rasmda bir kunturat imza edilmiştir. Bu Otede eski gramofon plâkları satan, Kurban yerine geçse!.. Cumartesi, pazar, pazartesi... maç için Braddock, 500,000 dolar ve Diye dokuz tatil gününü saya saya Öyledir de ne diye seksen dere Houis te hasılatın yüzde 1 7,5 ğunu ala çatlak zurna gibi ötüp duruyor: Bayram havaları... Çal çal bit den su getiriyorsun ? bitiremiyorlar. caktır. Hasılatın bir milyon dolara çıkamez.. Yirmi kuruşa! Göz göre göre de kazıklanıhr mı Kandemir cağı tahmin çdilmektedir. Bütün şikâyetler bir: «Bu yıl işler çok kesat!» Asıl hareket posta gişelerinde: Tebrik kartı gönderenlerle havale almağa gelenler. Ancak ikinciler birincilerin onda biri kadar bile değil... | Köşe minderinin esrarı Zabıta romanı : 58 Ona yaklaştı, ellerini tuttu, yanağına ret... Hayır hayır... Bu alçakça emirleri doğru iğildi: yerine getirmiyeceksin. Hasret... Hasret... Benim, ben Alçakça emirler nedir? geldim... Duskoi meselesi... Ona metres olBu halinde, arjante gece tuvaleüle, mak... yan çıplak vücudünü gayriihtiyarî teşhir Ben onu seviyorum. ederken o kadar güzeldi ki Hasan Nuri Duskoi'yi mi seviyorsun? dudaklarını onun dudaklarına dokundur Evet... Evet... Onu seviyorum. maktan kendini alamadı. Senden de nefret ediyorum. Hasret, Hasret!.. Beni tanımadın Beni dinle Hasret... Sen bu kadar mı? alçakça bir harekete hatta ihtiyarın e Birdenbire gene kadın doğruldu. linde olmaksızın dahi cesaret edemezsin. Sen misin? Amma sen delisin!.. Sen bu kadar aşağı bir mahluk değilsin. Bu ne gaflet... Çılgm mısın? Ya gelirse, Kendine gelmelisin... Sen hâlâ uyutul seni öldürür.. İkimizi de öldürür. Haydi muş bir haldesin. Uyan.. kaç... Nuri... Durma burada... Uyutulmuş mu?.. Evet... Belki... Duydum, dinledim, herşeyi işittim Nuri!... Hasret... Seni hımaye etmeğe mecburum. Sonra kadm birdenbire birşey haurlaSeni bu adamm elinde bırakamam. Her mış gibi: şeyi anladım, o seni manyatize etti. Bu Ah, Nuri... Çantam var orada. ıblis herif bu suretle her istediğini yap Onun içinde... Sen bana çantamı ver... tınyor. Diye seslendi. Yok, yok... Ne işittin?.. Çantasmı aldı. Küçük bir şişe çıkar Sen ona itaat etmiyeceksin Has dı. îçindeki kırmızı mayiden birkaç dam Hasreti de hasta yatırmıştı. Yalnız Yeşilköye tekrar gidip tedavi gördüğü gün biraz kendine gelebilmişti. O gün muhakkak iblis profesörü göreceğini sanırken kendisini karşılıyan Hasret olmuştu. Fakat Davud kıyafetinde. Yanmda Ismail ismindeki uşak olduğu halde birkaç dakika sevgilisile yalnız kalmağa muvaffak oldu. Bu suretle onunla kaçacaklan günü ve saati tayig ettiler: Cuma gününü takib eden gece. O gece Hasret ve Samoilof Yeşilköydeki köşkte bulunuyorlar. Geceyarısından sonra saat ikiyi bekliyecekler. O saatte maskelerine çalışan Samoilof bir kaç saat bir divanın üstünde yatmayı itiyad edinmişti. Hasret ise Prens Rızkullahın köşkündeki odasına çekilmiş bulunacaktı. Yavaşça bahçeye inecek, bahçe kapısmdan çıkarak kendisini bir otomobille bekiyecek olan Hasan Nuriye mülâki olacaktı. Kırk sekiz saattenberi Hasan Nuri ateş içindeydi. Bu, kararlaştı. Şimdi iş firar tertibatıPrens Rızkullahın evinde geçen gece, nı hazırlamağa kalıyordu. Bir de gide Yeşilköye kadar takib, atölyedeki dram cekleri yer. Mısır Hasan Nuriye en güsahnesi, sonra Murad Ferdinin kaybolu zel ilticagâh gibi geliyordu. Orada yeni şu, bütün bunlar o derece heyecanlı, sar yuva kurulacak, pek te yabancı olmıyan sıcı hâdiselerdi ki yalnız kendisini değil, muhitte onlar bütün hararet ve tazeliğile la emdi. Bu, o derece yakıcı bir madde idi ki birden gözleri yaşlandı. Yüzü buruştu... Alçak herif beni uyuttu, haklısın Nuri... Ah... Bana ne emretti?.. Hiç birini yapmıyacağım. Hayır, hayır... Hasan Nuri bütün işittiklerini Hasrete tekrar etti. Gene kadın bunlan pek az hatırlıyordu. Bütün tafsilâtile öğrenince dudaklarını Nuriye uzattı. Hayran ve baygın: Yalnız seni seviyorum Nuri... Artık ondan nasıl kurtulacağımızı da biliyorum. Şimdi bana ne zaman kaçabileceğimizi söyle. Gününü ve saatini tayin et. Yanmda para bulunsun ve herşeye hazır ol... Yalnız çok çabuk olalım... Çünkü eğer bu haydud bizden intikam almak imkânını elde ederse ikimizi de birer ejderha haline koyar... Hangisi hırsız ? tam aşk hayatı yaşıyacaklardı. Bu mühim firar ve yerleşme işi için tabiî en adi vasıtalan kullanmağa imkân yoktu: Otomobille Hasreti doğru Beyoğlunda bir otele götürecek, orada sabaha kadar istirahat ettikten sonra sabah saat dokuzda kalkacak İtalyan vapurile Akdenize açılacaklardı. Bunun için bütün evrakı, pasaportlan, vize filân hazırla nıyordu. Vapura ayrı ayrı binecekler, kıyafet lerini değiştireceklerdi. Bununla beraber Samoilofun ilk bir iki gün onlan şehirde anyacağını tahmin ediyordu ve ancak iş işten geçtikten sonra izlerini ya bula cak, yahud başka bir diyara kaçtıklarını anlıyarak nevmid ve meyus yerinde ka lacaktı. Şimdi iş onların hayatını temin ede cek paradaydı. Bir zamanlar, yani Ha san Nuri iken hırsızlık değil, başka birine en küçük bir fenalık etmek aklmdan geçmezdi. Amma şimdi artık o Hasan Nuri değil, Hasan Azmi idi. Aşıkh. Sonra Samoilof denilen hırsızdan çalmak hakikatte pek te hırsızlık sayılmasa gerekti. Yazık ki îstanbul Millî Tütün şirke tinin parası müdürün elinde değildi. Bu para Samoilof Prens Rızkullahın parmaklan arasında birçok şube müdürle * rinin imzası tahtında idi. Bu şube mü * dürleri imzalarmdan şiddetle mes'ul a • • damlardı, yalnız ihtiyat akçesi olarefe aynlmış bir para vardı ki bu müdürün şahsına bağlıydı. Halbuki bu para da hiçbir işe yaramıyacak kadar azdı. Işte bunlan düşünerek Hasan Nuri* Nigârın kendisine farkmda olmadan if* şa ettiği sırn hatırladı: Hasan Azminin çalıp çırparak biriktirdiği mühim bir meblâğ idarenin bir kasasında mahfuz muş. Hasan Azmi de bu parayı güzel santözle birlikte kaçmak için toplamış. Çalışmak bahanesile Hasan Nuri büroda uzun müddet yalnız kaldığı bir gün, bütün gözleri, kütübhaneleri, hatta bunların içindeki kitablan karıştırdı. Birçok araştırmalardan sonra Hasan Nurinin aklına toprak altındaki daire, hususî kasalar geldi. O bir çok defalar mahzene inmişti ve bekçinin uzaktan uzağa şüphe ve tereddüdle çevrilen göz t leri önünde birçok defalar da Hasan Azminin hususî kasasını yoklamışh. Fa kat bu yoklamaları derinleştirememişti. Nihayet Nuri bir çare buldu. lArkan var]