25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET Derd ile keyif arasında ss Mahmud Yesari Günlerden cuma... Sanatoryomun zi içmez insan oluor... Amma, arasıra... Her şey sırası ilen... yaretçi günü... Sigarasını keyifli keyifli çektikten Sanki kış sonunda değiliz... Bir mayıs sabahı... Havada, taze bir bahar sonra gene matemle başını salladı: Ben sigaraya otuz iki yaşmda başılıklığı var. Güneş almıyan yerler, yaz ladım. akşamları gibi tatlı serin... Ben, pek erken başlamış olduğum Kış yaz gonca döken gül fidanları kış yaz yeşil tüylerini dökmiyen çamlar için, artık faydasız ve lüzumsuz olmakgüneş yükseldikçe, ağır ağır gölgelerin la beraber gene içimden kabaran bir hasedle sordum: değiştirıyorlar. Gene iyi... Pek erken sayılmaz. Sanatoryomun arka tarafmdaki köş Yüzünün kırışmaları, kâh bir sancı kün ön sed kenannda güneşliyorum. * Güneşte durmak, ciğerleri zayıf has sonuna, kâh bir gülümseme başlangı talara muzırmış... Insanlarda, muzır cma benziyordu. Gülümser gibi baktı: şeylere karşı muhakkak bir sevki tabi Hiç içmiyor değildim... Eh, tanı var! Gölgede üşümediğim, çiy ışık göz dıklar, ahbablar, arasıra sigara veriyorlerimi aldığı halde, vakit vakit, hırsız lar, içiyordum. Yani bunun müptelâsi lama güneşe kayıyorum... sayılmaz. Kahır yüzünden alıştım. Fakat güneşin, insanı ipek gibi tatlı tzmaritleşen sigarayı fırlatıp uzak gıcıklamalarla öyle sarışı var ki... lara attı: * * * Satırcıoğlu Hanının odabaşısı idim. Öğleye doğru ziyaretçüer, birer ikişer Han yapıldığı zaman, orada bir vakıf gelmeğe başladılar. Yakm bir yerden gel çeşme vardı. Belediye kaldırmak isti diği, başını gelişigüzel örtüverdiği renk yor, Vakıf sahib çıkıyor, çeşme bir türli ipek örtüden anlaşılan kürk mantolu lü kaldırılamıyordu... De\Ti istibdad kadm, kapının merdıvenleri önünde bir bu... Para ile herşeyin kolayım, kulpuaşağı bir yukarı dolaşıypr! Elindeki nu bulurlardı... Şehremini Rıdvan Pa paketlerin yorgunluğunu yüzünün ada şaya, para yedirmişler... Şehremaneti, leleri çekiyormuş gibi kırışık, çökük çöpçüleri, belediye çavuşlanm üşürür, yüzlü, kısa boylu, yaşlı bir adam, ba bir gecede çeşmeyi kaldırıverirler. Sa caklanna ve yaşma göre bir hızla bah bahleyin hana gelirim, bakarım ki çeşçeden geçti, ve gideceği yolu bilen inmenin yerinde yeller esiyor... îşlere bisanların emniyetile merdivenleri çıktı, raz baktım. Şöyle oturup bir kahve isanatoryoma girdi... çeyim, dedim. Oturdum oturmadım, bir Düz siyah bezden torba gibi entarLsiaptıya çavuşu geldi. Niçin? Neden? nin eteklerini bacaklarma sararak çö Nereye? Ne oluyor? dememe vakit bımelmiş, doktoru bekliyen siyah başrakmadan beni aldı, Zaptıya Nezaretine örtülü köylü kadın, bir ağac gölgesinde götürdü. Şimdi benimkisi de boş lâf! yorgun yorgun dinlenen oğluna dalgın O devirde niçin? Neden? Nerede? Ne gözlerle bakıyor.. Genc adamm topra oluyor? diye sorulurdu? Sormak, kimin ğa bakan çukura batık sönük gözleri haddine idi? Zaptıya Nezaretinde, beni öyle uzaklarda, güneşe, bulutsuz gökün muavin Hüseyin Hüsnü Beyin karşısımavi enginliğine rağmen, öyle karanlık na çıkardılar! enginlere dalmış ki... İhtiyar adamın yüzü büsbütün buruş* * * muştu: Öğle yemeğinden sonra, gene arka Pek sert adamdı. Yüzünün gülmeköşkün ön sed kenannda, yarı güneşte, sinden vazgeçtim; aksiliği pek berbad yarı gölgede kahvemi içiyorum. bir şeydi. Karşısına çıkınca, bana; çeşKısa boyluv yaşlı adam, 9igara pake meyi sen kaldırmışsm! demez mi? Cetini uzatıyor: vereyim. Kim ağız açtırıyor ki.. Bir sigara içmezsiniz? Çeşmeyi kimden izin aldm da çeşmeyi Elindeki paketleri bıraktığı, sırtın kaldırdm?.. Sen, kim oluorsun?. daki paltoyu attığı halde, yaşlı adamın Bay H., yorgun bir bakışla gülümseyüzünün adaleleri hâlâ kırışık ve yor di: gun... îşte, hep bu minval üzere söyledi. Muhasebeci, bizi birbirimize tanış Guya, vakfm çeşmesini ben, kaldırtmıtırıyor: ım. Bana; sen odabaşı değil misin? de Bay H... Hastalarımızdan Bayan di. He, odabaşıyım amma, handa yat E. nin babası... mam; dün gece evimdeydim, dedim. Bay H. yı eskiden de tanıyor gibiyim. Hüseyin Hüsnü Bey, tahkikat yapaca Kaşları, gözleri, bakışları, yüzlerinin ğız, dedikten sonra zaptıya çavuşlarına çizgileri, birbirlerini hatırlatan müşte emretti: Atm şunu içeriye! Ve beni yarek tipte insanlar vardır. Bay H. da kaladıklan gibi aşağıda taş odaya attıonlardan biri. iar. Yemeden içmeden ceza görmek, îçinden bir sigara aldıktan sonra ce juna. derler. Taş odada, bana efkâr basbine koyduğu paketi görmüştüm: Baf ı. Zaptıya çavuşuna yalvardım. Bir kuramaden... ruş verdim, bana, bir paket tütün aldı. Doğuştan da demokrat olmanın seyŞükür yetiştirene! Tütunün, sigara yiesi! Eğer on birlik bir paket uzatıl nm ibadullah ucuz zamanma yetiştim mış olsaydı, bu kadar soğukkanla bu mma, gene unutkanlığım tutmuş; alık run kıvırmıyacaktım sanıyorum! alık bakmış olacağım ki, yaşlı adam, Bay H., sigarasını yaktıktan sonra, anlattı: keyfmden mi, yoksa canınm sıkıntısm Bir paket tütün otuz para, yüz dan mı pek anlamadığım bir göğüs ge îlli yapraklık bir deste sigara kâğıdı da çirişle başını salladı, gözlerini yarı ka n para idi. İşte kendi paramla ilk al padı: dığım tütün, bu, oldu. Artık sardım si Siz, gazıtacısınız, dedi. Içki düş garayı içtim... Sardım içtim... manlığı için nasıl bir cemiyet yapıldı Durdu, elini cebine götürdü, tekrar ise, bunun için de... paketini çıkardı: Burnunu uzatarak, iki parmağının a Derd yüzünden bu keyfe alıştım. rasında tuttuğu sigarayı gösteriyordu: Bunu, hep te derdden içmiyorsu Sigara için de bir cemiyet yapıl nuz ya?.. Elbette bir keyif duyuyor malı... Gazıtalarla bunun muzırlığını sunuz! her gün, amma her gün yazmalısmız... İnsan ahşıyor. Bu, rakı gibi değil... Rakının bir yeri, Demek ki derde alışılınca keyif ovakti, zamam vardır. Bunun ne yeri, ne luyor? vakti, ne zamanı var... Güldü: Yüzü biraz daha kırışmıştı: He! Keyfe alışılınca da derd olu Hele ben, hiç içmemeliyim... Benyor! de kaç hastalık var bilir misin? Siyatik, Ihtiyarın hakkı var. însanların öm kalb. böbrek, ciğer... Harbi Umumide, rü, derdle keyif arasında geçiyor... Ve iki taraflı sulu satlıcan olmuştum. Siz de belki tanırsmız, bir doktor İbrahim insanların ta mezarm kenarına kadar Paşa vardı, o, iyi etti. Sathcandan bir a hayatı sevmelerinin sırrım azıcık sezer dam ne gıdar ıyi olursa, işte o gıdar iyi gibi oluyorum! olmuşumdur. Rakı içmem. Eh, hiç içki MAHMUD YESARİ NOBETÇİ ECZANELER Bu aksam sehrin muhtelif semtlerinde nöbetçi olan eczaneler şunlardır: İstanbul cihetindekiler: Eminönünde (Sallh Necatii, Beyazıdda (Cemil), Kuçükpazarda CYorgi), Eyübde (Hikmet Atlamaz), Şehremininde (Ham di), Karagümrükte (Fuad), Samatyada (Rıdvan), Şehzadebaşmda (Isrnail Hak kı), Aksarayda (Sarım), Fenerde (Emilyadl), Alemdarda (Sırn Rasim), Bakırköyde (Merkez). Beyoğlu cihetindekiler: İstiklâl caddesinde (Kanzufö), Tepeba şmda (Güneş), Galata, Topçularda (Spo ridisi, Taksimde (Nizameddln), Tarlabaşmda (Nihad), Şişllde (Halk), Hasköyde (NLsim Aseo), Kasımpaşada (Mueyyed), Beşlktaşta (Ali Rıza), Sarıyerde (Asaf). Üskudar, Kadıköy ve Adalardakiler: Üsküdar, İskele caddesinde (Merkez), Kadıköy, Pazaryolunda (Rifat), Büyükadada (Halk), Heybelide (Tanaş). n 21 Subat 1937 Ziraat Bankasının köylüye yaptığı yardım RADVO Bu aksamki program j j İSTANBtlL: 12,30 plâkla Turk musildsi 12,50 havadis 13 00 Beyoğlu Halfeevi gösterit koıu tarafmdan bir temsil 14,00 son 18,30 varyete muziğı, Ambasadör'den naklen 19,30 konferans: Selim Sırrı Tarcan. Annelerle hasbihal 20.00 Muzeyyen ve arka daşları tarafmdan Turk musıkisi ve haik şarküarı 20,30 Omer Rıza tarafmdan arabca söylev 20,45 Belma ve arkadaş ları tarafmdan Turk musıkisi ve halk şarkılan, saat ayarı 21,15 orkestra 22,15 Ajans ve Borsa haberleri ve ertesi günua programı 22,35 plâkla sololar, opera vf operet parçaları 23 00 son. VIYANA: 18 BÜENOS AIRES'DEN NAKLEN DÜNYA KONSERI 18,35 genclerin zamanı, spor ve saire 20,15 musikl, şarkılar ve saire 22,15 piyes 23,15 spor, haberler ve saire 23,35 konuşma 23,45 DANS MUSİKİSI 24,35 haberler. BERLIN: 17,05 pazar yaymı 19,05 BÜYÜK PİYANO KONSERI 20,05 FEVKALÂDE MU SIKI 20,45 spor 21.05 AKŞAM KONSERİ 23 05 spor, haberler, hava 23,35 eğlenceli musiki. BUDAPEŞTE: 18 VIYANADAN NAKLEN BUENOS Aİ RES'DEKİ DUNYA KONSERI 18,40 konferans 19,10 SALON ORKESTRASI 20,05 gramofon 20,50 piyes 22,40 spor, haberler 23,05 SALON MUSİKİSI 24,05 ÇINGENE ORKESTRASI. BUKREŞ: 18 VIYANADAN NAKLEN BÜENOS AİRESDEKI DUNYA KONSERI 18,40 dans musikisi,. istlrahat esnasmda hava, konusma 20.10 KORO KONSERI 21,05 piyes22,10 VIYOLONSEL KONSERI 22.35 spor, haberler ve saire 23 GECE KONSERI 24 son haberler. LONDRA: 18 VIYANADAN NAKLEN BUENOS AİRES'DEKI KONSER 18.35 Orta İngiltere istasyonu 20,05 EĞLENCELİ KONSER 20 35 Orta İngiltere istasyonu 22 dini âyin, haberler, hava 23,10 ŞAN VE OR KESTRA KONSERI 24,05 KORO KON SERI 24,35 son. ROMA: 18,05 SENFONİK KONSER 20,35 KARIŞIK MUSİKİ 21,10 haberler ve saire 1 35 konferans 21,45 KARIŞIK MTJSİKİ22.05 tiyatrolardan nakil 1,05 DANS MUSIKİSİ. Geçen ilkbahar rekolte bir buçuk milyon kilo olarak ter mevsiminde şiddetli ve fasılasız yağan bit edilmiş olup Inhisar Idaresi müba yağmurlar dolayısile mahsul eski senelere yaata başlıyarak piyasayı fçmıştır. Şehzadebaşı TURANDA Gönderdiğim resim İnegölü Ziraat HALK OPERETİ nisbetle yüzde 50 hasara uğramış ve bir Bankasma yardım görmek için gelen bir San'atkâr Naşid ve kısım köylü saçtıgı tohumu bile alama köy heyetini göstermektedir. Halide beraber• mıştı. Köylünün bu fena vaziyetini na zan dikkate alan Ziraat Bankası ka " Pazar matine Teşekkür zaya tâbi 95 köyden 91 ine ilk ve son 14,30 da Dördüncü süvari alayı üçüncü bölük KIRK YILDA BİR baharlık zer'iyat için lâzımgelen yârdı ~ Pazartesi Süreyya mı yapmıştır. Ziraat Bankası çift hay asteğmeni Mustafanın ölümü dolayısile gerek cenaze merasimine bizzat iştirak da Tomakosla vanı ve alâtı olmıyan köylüye de yardım eden ve gerekse beyani taziyette buluLEBLEBİCİ etmektedir. nan dostlara gazeteniz vasıtasile teşekHORHOR Kazamızda, hububat zararına karşı kür ederim. Sah akşamı AZAKTA ütün mahsulü çok iyi bir durumdadır ve M. Akınay SEVDA OTELİ Tomakos tarafmdan türkçe ve rumca şarkılar İnegöl (Hususî) Üsküdar Hâle sineması ÇAPKIN GENC Bugün S U M E R sinemasında T A N 5 HergUn saat «1 » de ı ANNA KARENİN JJALTIN KELEBEK S 1 N GRETA GARBO FREDERiCK MARSH E ve Fransizka Gaall BAĞDAD BÜLBÜLÜ Bağdad'da cereyan eden büyük bir aşk macerasını tasvir eden ve Şark danslarile, Türkçe ve Arabca şarkılarla dolu zenğin ve eğlenceli büyük Şark filmi. Baş roilerde : Türkçe sözlü ve şarkılı • • Ayrıca: Miki Mau6 ve Foks Jurnal • BugUn ve Bayramda hergün saat 11 de tenzilfitlı matine • MÜNİRE MEHDiYE AHMED ALLAM Bu film izmirde T A Y Y A R E S İ N E M A S I N D A da gösterilmektedir. NİÇEVO (Denizaltı Kahramanları) roilerde: HARRY BAUR ve MARCELLE CHANTAL ilâveten FOX JURNAL son dünya haberleri y s a a t Senenin en bUyük ve emsalsiz Fransız filml Bugün S A R A Y sinemasında (Çağrılar, konferanslar, kongreleT) Bayramlaşma Erzurum Lisesinden Yetişenler Kurumundan: Bayramın ikinci günü öğleden evvel Kurum bınasında, bayramlaşılacağmı asli ve fahri uyelerimize bildirirız. * * * İzmtr Lisesinden Yetişenler Kurumun dan: Bayranun ikinci salı günü saat 10 da Şehzadebaşmda Ege Yurdunda bayramlaşma yapüacağından bütün İzmirlilerin gelmeleri. Heyecanlı ve ihtiraslı aşk dramını mutlaka gidip görünüz. l l de tenzilatlı matine Istanbulda İPEK, izmirde ELHAMRA Sinemacılık tarihinin bir mucizesi ve kat'iyetle iddia ediyoruz ki, 1936 1937 film dünyasının en muazzam en güzel ve en müthiş şaheserlerin şaheseri Bugün matinelerden itibaren Sinemalarında Jen Türkçe Sözlü Baş roilerde : Adolf Vohlbruck Danielle Darrieux ve 50.000 figüran Canlanan bîr tarih Eşi görülmemiş bîr şaheser 17 milyon TUrk için vücude getirilen bUyük Milli film R U S JAPON Muharebesi TURK İNKILABI nda Terakki Hamleleri oeslı ve lurkçe sozlu l Bir Rus zabiti ile bir Japon kızının netis aşk macerası, tarihte meşhur Porartur muhasarası, 50,000 askerin iştirak ettiği muazzam kara harbleri, Amiral Togo'nun Rus donanmasını imha etmesi batan zırhlılar her iki tarafın gosterdiği kahramanlıklar. Genç, ihtiyar, bütün Türkler kendi inkılâb ve zaferlerini canlandıran büyük millî filmi gormeğe koşuyor. Son 30 senelik tarih mizi hakiki film vesikalarile, gösteren film: Saltanat, meşrutiyet, Ittihad ve Terakki, Balkan ve umumî harp, Çanakkale zafcri, çikan devri, Istik.âl savaşı. Lozan, Cumhuriyet BugÜlî T Ü R K SİnemaSinda, Bugün ve bayramda hergün saat 11 de matine Karabük fabrikasım kuracak şirketin başmühendisi geliyor Karabükte demir ve çelik fabrikalarmı inşa edecek olan Brassert adındaki tngiliz grupunun başmühendisi M. Romun bu sabahki ekspresle karısı ve üş tngiliz mühendisile beraber • şehrimize gelecektir. Sirkeci istasj'onunda Vekâletler mümessilleri tarafmdan karşılanacak olan mühendisler, bu akşamki ekspresle Ankaraya, oradan da Safranboluya hare ket edeceklerdir. Brassert şirketinin diğer mühendisleri de önümüzdeki hafta zarfmda şehrimize geleceklerdir. Baş mühendis M. Romun eski Telefon şir ketinde çalışan bazı İngiliz mühendis lerini de Safranboluya götürecektir. ( YENİ ESERLER Yıldız Yağmuru ) SSTSSL M E L E K sineması ve S A K A R Y A Yarın matinelerden başlıyarak görülmemiş derecede Eğlenceli, zevkli ve muhteşem bir mevzulu BAYRAM GÜNLERİNDE DAİMA SENENİN EN GÜZEL FiLMiNi sineması birden • Büyük şair Faruk Nafizin ilk defa olarak yazdığı edebî roman Kanaat Kitabevi tarafmdan güzel bir cild halinde neşrolunmuştur. Eser hakıkında bilâhare fikrimizi uzun uzun bildireceğimiz için şimdilik yalnız intişarıru haber veriyor ve tavsiye ediyoruz. Büyük musiki İİStadl Franz Lehar'ın nefis musikisi, Macar ve Alman şarkılarile süslenmiş, Türlük ve Savcı Genc şairlerimizden Diyarbekirli Salâ r haddin Savcı şiirlerinl bu Jslnüe neşretmiştlr. Edebiyat meraklüarına tavsiye ede riz. BÜLBÜLLER ÖTERKEN MARTHA Suvareler Bu9U filmini takdim edecektir. Baş rolde : Altın sesli ve altın saçlı, halkımızın sevgilisi Yeni Adam 164 üncü sayısı çıktı. İçinde İsmail Hakkmın, Bir radyo ünlversite açalım, Ne biçim ideaüst böyle, BUgi teorisi, Haya tım; Hüsameddin Bozokun Puşkin'in yü züncu yüdönümü; Kerim Sadinin Marlo ve federatif sosyalizm; İzzeddin Şadanm Akıl hastalıkları adlı makaleleri; H. A. Arınç'm Toplu tedris tekniği için misaller adlı tetcumesi; Ingilterede siyasal partl ler, Maksim Gorki ve Ana, Rusyadan dö nuş, İnsan ırklan adlı maikaleler vardır Karilerimize ehemmiyetle tavsiye ederiz. EGGERTH temin ediniz. Garib bir canavar doğdu Atina 20 (Hususî) Tripolis'te bir canavar doğmuştur. Canavarın ağız yerine başında büyük bir delik ve deliğin etrafında köpek dişleri bulunmaktadır. Canavarın göğsünde torba gibi asıh bulunan bir kese içinde kalbı görülmek tedir. için yerlerinizi evvelden s™^V * k am |Yİ[LLK Sinemasında "£ŞANGHAY 2 Ş A R L BOYER MAZURKA " POLA NEGRi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle