27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 Birincikânun 1937 CUMHURÎYET Yeni Romanya Başvekilinin beyanatı Yeni Hükumet pf ogf amını bu gece okuyacak Bükreş 30 (A.A.) Rador Ajansı bilcîiriyor: Gazetecihri kabul eden Başvekil Goga, şu beyanatta bulunmuştur: « Hükumetin ilk almak niyetinde bulunduğu tedbirleri, yılbaşı gecesi rad yoda vereceğim bir nutukla bildireceğim. Şimdilik, yeni devlet idaresinin inkişahnda esas teşkil eyliyecek olan zihniyeti tebarüz ettirmek isterinı. Mıllî emeller tatbik mevkiine konacaktır. Zira, milletin, devlet hayatınm her şubesinde idareye hâkim bulunmak hakkıdır. Programımız, başarılarile, milletimiz için yeni bir yaşayış kadrosu yaratacaktır. Bunu, hemen derhal çok iyi bi sükunun takib edece ğinden eminim. Devlet idaresini, «Romanya Romanvalılarındır» dövizi ilham edecektir. B \ devlet idaresinin esasmda hıristiyanlık idesi, millî mevcudiyetimizin temeli olan krallıl' ve yaratıcı kuvvetini gösterecek olan millet vardır. M. Goga kanunu esasiye Hükumet kuvvetleri Teriayet edeceğini söylüy or ruel önünden kaçıyor 3îr Macar gazetesine göre, Romanya, Sovyetlerîe olan dostluğu terkedecekmiş (BastaraTi 1 tnct sahttede) midir. Evvelâ Frankistlerin bataryaları, üç motörlü 100 tayyarenin müzahere tile, şiddetli bir topçu hazırlığı yapmıştır. Düşmanm mukavemeti, kolaylıkla kırümıştır. Yalnız Lapedriza dağı üzerindeki harekâtta biraz güçlük çekilmiş olup Frankistlerin burayı da bilâhare işgal etmiş olduklan sövlenmektedir. «Memleket, programmın esasında ırıil Muharebe, bu sabah da devam etmişlî idenin, millî işle yerli etnik unsurun hi tir. Hükumet kıt'alart firar ediyor mayesi fikrinin mevcud bulunduğu siyasî Caudete 30 (A.A.) Teruel şehri 5partilere iltihakmı kat'î surette gösternaşnünde, Frankist kuvvetlerle beraber tir. Bunun üzerine, Goga ve Cuza'nın ribulunan Havas ajansı muhabiri bildirîyaset ettiği nasyonal hıristiyan partısi ikyor: tidar mevkiine getirilmiştir. Bu, millî müTayyareler tarafından kuvvetle mO cadelede bir zaferdir. Universul, bu fikir zaheret olunart General Davila'mn için esasen, senelerdenberi mücadele eyFrankist kıtaatı, cumhuriyetçilerin Telemekteydi.» ruel'den Daroca ve Albarracon'e giden îspanya harbi siddetlendi Yılan hikâyesine dönen mesele taben neşrettiği bir mesajda ezcümle di yor ki: « Haricî siyaset bakımından, bit mekte olan sene, birçok güçlükler ve endişeler getirmi, fakat halen, uzun za mandanberi gelip geçen senelerin hepsinden daha iyi bir hava içinde bitmekte bulunmuştur. Milli hükumet, bütün enerji sini, müdafaa kuvvetlerinin kalkmmasma sarfetm:ş ve bu sahada bir aydan öbür aya mühim terakkiler elde olunmuştur. Diğer taraftan silâhîanma programına başladığı günden itibaren, hükumet, milletler arasında daha iyi bir iş birliği ve daha tam bir aniaşma için durmadan çalışmıştır. Hükumf , diğer hükumetlerle işbirliği halinde İspanya işinde muvaffakiyetli başarılar elde etmiştir. îngiltere, demok rat devletlerle diktatörlükleri, birbirlerine düşman iki taraf haline koyabilecek her türlü düşüncelere karşı koymuştur. Zira, sulh eserine, ancak karşılıklı emniyet ve itimadla hizmet olunabilir. 1 Filistinin taksimi işinde Çinli kadınlardan mürekkeb bir ordu cepheye, ihtilâf çıktı IBaştaraJı 1 inct sahifede] ayrıca dört fırka da Mukaddes dağa göndefiliyor (Battaraft 1 tnct disesi münasebetile Japonyan'n İn^Iliz protestonamesine vermiş olduğu cevab, 1 Tecavüzün kasdî olmadığmı temin etmekte, v 2 Tokyo hükumetinin evvelce ermiş olduğu tarziyelere başka tarziye Ilâvesine mahal olmadığı mütaleasmı ile*i sürmekte, 3 İcab eden ihtiyat tedbirlerini it tihaz etmemiş olan alâkadar zabitler hakkında Japon makamatı tarafından kanun ahkâmının tatbik edilmiş olduğunu beyan eylemekte, 4 Bu gibi hatalarm, hâdiselerin, İngiliz tebaasile ecnebilere karşı bu <sbil taarruzların tekerrürüne mâni olunması için icab edenlere sarih talimat verilmiş *'e bu talimatın yeniden teyid edilmiş olduğu hakkmda teminat vermekte, 5 Japon hükumetinin bu emirlerin azamî tesir hasıl etmesi için iktıza eden çareleri tetkik etmekte bulunduğunu ;lâve eylemektedir. fou'yu iknaa çahşmış olduklarını, bu zatın da Japon kıtaatının derhal şimalî Çinden çekılmesını istedığıni ve bu şartın Tokyo tarafından reddedildiğini hatırlatmaktadırlar. Bütün Çinde muhaberata askerî sansür konulacak Kantonu şiddetle bombardıman ettiler Bükfeş Mİyaii mehafilinin noktai nazarı Bükreş 30 (A.A.) Havas ujansı muhabirinden: Mutedillerin siyasî mehafili, yeni kabinede General Jean Antonesco'nun, Raidu Izimesco ve General Paul Toe deresco'nun ve keza millî çiftçi fukasının eski azasmdan dört kişinin bulunmasın dan dolayı memnuniyet beyan etmekte dir. Bu mehafil, bu zevatın ve bilhassa Fransız muhibbi olmakla maruf olan ilk Nasyonal köyl" partisinden dört mü lim şahsiyetin hükumete iştiraki, köylüle üçüniin hükumete iştiraklerinin Romanya rimizin hayat şeraitini kolaylaştırmak ü haricî siyasetinin an'anevî hattınm nıu tere büyük yenilikler yapılmasmı istihdaf hafaza edilmesine medar olacağı rn"ua leasındadırlar. ;ylemekted' • Her türlü yanlış telâkkilere ve düşünzelere mâni olma^ üzere şurasını tebarüz ^tirmek isterim ki iktidar mevkiine geli iimiz, meşrutî kanunuesasî şekillerine uy?'in olarak tecelli etmiştir ve hükumeti niz, kanunu esasî çerçevesi içinde inkişaf ;yliyecektir. Siyasî muhaliflerimizin üstünden Ro nanyanın bütün şuurlu vatandaşlanna litab ediyo ve onlann yardımını taleb îyliyorum. Bu hitabım, Rumen milletinin arihî vazifesinin çizmiş olduğu hududir içinde namuskâr bir surette yer alan kall'yetlere de raci bulunmaktadır.» Tatil edilen gazeteler Bükreş 30 (A.A.) Demokrathrın Dimineatza, Adverul ve Lupta admdaki gazeteleri tatil edilmiştir. Bu gazeteler, halihazırda iktidar mevkiinde bulunan sağ cenah müntehası fırkalarına karşı daima hasmane neşriyatta bulunmuşlardır. Romanya Sovyetlerîe do$tluğu terkedecekmiş Budapeşte 30 (A.A.) «Esti Uj sag gazetesi, Romanyada hükumet tahavvülü hakkında diyor ki: «Haricî siyasette Romanya, Sovyetler Birliğile dostluSu terkedecektir. Roman ya ih Macaristan arasında bir anlaşma, bugün çok mümkündür.' BöyJe bir antant, nasyondist istikametli iki devlet arasmda çok daha kolaydır. Bundan başka yeni Başvekil, yüksek tahsilini Macaristanda yapmış bulunmaktadır ki, bu da, bu memleietin efkâr umumiyesini çok iyi tanımakta oldupuna delâlet eder.» 200 bin kişilih kuvvetli bir ordu Bükreş 30 (Hususî) Yeni kabine : Propaganda Nezareti kurmağa ve yüz bin kişilik kuvvetli bir ordu vü \t getirmeğe karar vermiştir. i.umen gazetelerinin mütalealan Roma 30 (Hususî) Gazeteler yeRumen kabinesinden sitayişle bahse rek, M. Goga kabinesinde birçok İtalın dostu nazırlar bulunduğunu ve bunnn zecrî tedbirler zamanında bile açıkin açığa îtalyaya karşı dostane bir hattı ıareket takib ettiklerini, îtalyanın bur.u .sla unutmıyacağını tebarüz ettirmekfe irler. Bükreş 30 (A.A.) Rador ajansı >ildirfyor: Goga kabinesi gazeteler tarafıiıdan bir surette karşılanmıştır. Gazeteler, sî buhrana verilen hal suretinin, son TI umumî neticelerine mutabık bulunınu bilhassa tebarüz ettirmektedir. jrentul diyor ki: filhakika, memleket, reyini, müca lele halinde bulunan partiler ne olursa 3İsun, nasyonalist bir istikamete doğru izıar eylemiştir. Kralın buİTana verdiği al tarzı ise, memleketin bu isteğinin şuurve doğru bir tefsiridir. Devlete etik bandan milletin itimadını kazandınnak, hükumetin vazifelerind2ndir.» Universul diyor ki: Roma gazeteleri rteler yazıyor Roma 30 (A. A.) Yeni Romanya hükumetinin pek çabuk surette kuruluşu, Romada yeni bir otoriter sistemin başlamasına bir alâmet olarak telâkki edilmektedir. Tribuna gazete?' bu hususta diyor ki: «Sovyetler Bırlığı, Romanyanın siyasî ittifakları sisteminden dışarı bırakılacağl gibi, bundan sonra Paris ve Cenevrenin hiç olmazsa dahil* siyasette bu sistemden çıkarılması da pek ziyade muhtemeldir. Romanya, daha kuvvetli, daha emin ve bilhassa az hadbin bir dostluklar sistemi vücude getirmeğe teşebbüs eyliyecektir.» Romanyadan kaçan Yahudiler Sofya 30 (Hususî) Bulgar hükumeti Romanyadan hicret eden Musevileri Bulgaristana kabul etmemeğe karar vermiştir. volun dörtyol ağzmda kâin olan ilk hatlarını işgale muvaffak olmuşlardır. Muharebe, dün gece geç vakte kadar devam etmiştir. Milislerin anudane mukave metlerine rağmen faikiyet Frankistlerde idi. Diger taraftan Frankist tayyareciler, milislerin umumî bir ricat hareketled En samimî temennim, 1938 senesinin Muvakkat hükumet hakkında ni haber vermektedirler. Bütün yollar, milletler arasında muhasamatm kalkması cenubu şarkiye doğnı giden malzeme bir teminat yolunda devamlı terakkiler senesi olması kafilelerile doludur. Tokyo 30 (A.A.) Pekin'den alıve milletlerin hakikî refahı endişesinin Japon mailahatgüzart geldi nan bir haberde Japon Generalı Ketd'nın Saint Sebastien 30 (A.A.) Gene en önde gelmesidir. muvakkat Çin hükumetinin ne ecneöı isral Franco nezdindeki Jaoon maslahatFilistinde kardı hâdiseler tikrazlarını, ne de haric ez memleket sis»üzarı Takasta, dün beraberinde dokuz Kudüs 30 (A.A.) Evvelki gece temını tanımamazlık etmiyeceği hakkmda kişl olduğu halde buraya gelmiştir. Nablusta askerlerl • harabelerde tahassun teminat vermiştir. Kendisİ bucrün Salamanka'va gidecek ve etmiş olan müsellâlı çeteler arasında yaCenub harekâtını durdurmak resmî vazifesine başlıvacaktır. M. Ta rım saat devam etmif olan' bir musademe için... kasta, diŞer ecnebi diplomatîar gibl vukua gelmiştir. Hankov 30 (A.A.) Mareşal *?aint Sebastien'de oturmak niyetindeKendilerina bir tayyare tarafından mu Çang Kay Şek'in Japonlann cenub isdir. zaheret edilmekte olan askerler, mitral tikametindeki ileri hareketlerini durdur yozler kullanmışlar ve mütearrızlan da mak için merkezi hükumet kuvvetlerinden »tmışlardır. 4 fırkayl T ichar'da Mukaddes dağ ya\Ba9taraf1 1 tnct tahitedei kınına göndermiş olduğu söylenmektedir. Mütearnzlar, karanlık içinde kaçmağa yinin 17 sonkânun tarihli içtimaınm Hıristiyan General Feng Yuh Si muvaffak olmuşlardır. Akkâ ve Kudüs müzakerat ruznamesine konulmuştur. mıntakdsında yeniden bazı tevkifat icra en,"[, bu kuvvetlere kumanda edecektir. Delege aldırmtyor bile... Yeniden müdafaa tesitatı Antakva 30 (Hususî) Hataya gelen edümiştir. yaptırılacak Sık sık tccavüzlere uğramakta olan Türklerden Isa, nüfusa kaydedilmek için müracaatte bulunmuş, evrakı Kara YafaKudüs yolunun nezaret ve kontroŞanghay 30 (A.A.) Mareşal mut nahiye müdürlüğüne havale edil lü mühim surette takviye edilmiştir. Çang Kay Şek, Canton civarını teshiri miş, nahiye müdürü de: «Sen Türk degayrikabil bir hale koymak maksadile ğil, ancak Alevî olarak kendini tesçil çelikten ve simonarmeden 800 blokhavz ettirebilirsin» demiştir. îsanm iddialan inşasını emretmiştir. Bu blokhavzlar, taydinlenmemiş, deleŞe nezdindeki teşebyare dafii toplar, mitralyözler, siper topbüsten de netice çıkmamıştır. {Battaran 1 tnei $ahtt«â«) lan ve iaşe mevaddı ile mühimmatın muArablar korkuyorlar Yeni kabine ilk iş olarak askerî ma hafazasına mahsus ambarlarla mücehhez Haleb 30 (Hususî) Elcezire hüku lacaktır. metinin teşekkülüne aleyhtar olan A ıiyetteki bilumum teşkilâtların silâhdan Çin menabiinden alınan haberlere göre rablar hâdiselerin vahamet kesbetme ecridini emretmiştir. Kouangsi'n'i iyi talim gÖrmüş kadmla * sinden korkmaktadırlar. Arablar, cuma Kralın iradennin etbabı mucibesi nndan mürekkeb bir ordusu 8 inci Çin namazlarını bile caminin etrafında nöKahire 30 (A.A.) Kralın Naha» ordusuna iltihak etmiştir. betçi bekletmek suretile kılmaktadırlar. Paşa kabinesinin azline müteallik olan Çinliler, Tsingtao'daki Japon emvali Ermenilerle yapılan gizli iradesinin esbabı mucibesi şudur: nin ve keza V > şehirde bulunan ve Çinli ictimalar! Bu tedbir, hükümdann milletin kabi lere aid olan gem' havuzlarile atölyeleriHa1<*b 30 (Hnsusî) Gelen malurmta neye artık müzaheret etmemekte olduğu nin tahribine devam etmektedirler. Geçen göre, Ermeni Taşnak komitasına men na ve kabinenin âmme hürriyetlerine ve gece rıhtım^ı çıkan bir yangın fazla tahsub OIUD elyevm Bevrutta ikamet eden ve evvelce çete reisli^i, Umumî Harb kanunu esasinin zihniyetine riayet etme ribat yapmı ^r. Çinliler, şimdi de elektrik de Ermeni alaylarında zabitlik yapmış mekte bulunduğuna kail olması sebebile santralini berhava etmeği düşünmektedirolan 40 kişilik bir grup iki kamyonla ttihaz edilmiştir. ler. •Bevruttan burava nakledilmislerdir. Kralm, iradesinin bu suretle azçok yaCenubi Şansiye beyannameler Buradan da Hatava sevkolunacaklardır. kın bir istikbalde memlekette yeniden inatıldı Yüksek rütbeli müstemleke âmirle tihabat icra edilmesini istihdaf etmekte Londra 30 (A.A.) Şanghaydan rİnden bazıları cenubî Resülavn'a gide olduğu söylenmektedir. alınan haberlerde Japon tayyarecilerinin rek Ermenilerle gizli ictimalar yapmışMehmed Mahmud Paşa, bilhassa Sıd Ma^eşal Yenchichar'ı Japonya ile mesai lardır. kı ve Abdülfettah Yahya Paşaları da ih birliğine te^vik etmek maksadile cenubî iva eden ekalliyet fırkalanndan müte Chansi şehilerine beyannameler atmakta Romanya Haricîye Nazırının jekkil bir temerküz kabinesi teşkil ede oldukları biHirilmektedir. Bazı kimseler, teşekkürü cektir. Tokyo hükumetinin bellibaşlı ricalden Ankara 30 (Telefonla) Romanya Ahmed Mahir Paşa ile Nokrachy Pa mahrum olan Pekin hükumetinde Mare Hariciye Nazırlığına tayini münasebetile şa, ilk işi Vefd fırkasının çok büyük bir şale mühim bir mevki vermek tasavvurundoktor Tevfik Rüştü Arasm vaki tebrik ekseriyete sahib olduğu parlâmentoyu bir da olduğunu söylemektedirler. lerine M. Micesko samimî mukabelede ay için tatile sevkermek olacak olan yeni Bu mün^sebetle Japonlann Pekin hühükumete iştirakten imtina etmişlerdir. bulunmuş ve teşekkürlerini bildirmistir. kumeti reisliğini deruhde etmeğe Oupei Kanton 30 (A.A.) Japon tayya* releri, Kanton ve civannı şiddetle bom bardıman etmeğe başlamışlardır. Çinlile rın tayyare defı bataryaları bu Japon tay~ yarelerine ateş etmektedir. Londra 30 (Hususî^ Japon tay*j ] yareleri bugün Canton'u havadan şid detle bombardıman etmişlerdir. Japonlar ! tersaneye, fabrikalara, ve birçok evlere bombalar ahnışlardır. Bu meyanda iki mektebe de bomba isabet etmistir. Bir ada halkını öldürdüler Hankow 30 (A.A.) Japonlar şiddetli bir bombardımam müteakıb Macao'dan birk^ç mil mesafede bulunan Vongum adasına yüz kadar asker çıkar mışlardır. Dün sabah Japonlar yiyecek depolarını yağmaya koyulmuşlar ve sa •kin ada halkının bir kısmını öldürmüşlerdir. Japonlar Ingilizlerle herhangi bir ihtilâf olmasını önlemek için hareketti Hon^kong'dan değil, Şungşan mıntakasında.; geçmek fıkrinde olduklan .anlaşıhyor. Japon cevabında neler var? Londra 30 (A.A.) İngiltere hü kumetinin Lady Bird hâdisesi üzerine yaptığı proteetoya Japon hükumeti tara fından verilen cevabın metninde ezcümle şunlar yazılıdır: Hâdise üzerine Japon hükumetinin tarziye ve tazminat vermesi meselesinde yukanda zikredilen notama bu hususta birşey ilâvesine lüzum yoktur. Mes'ulleri 1 tecziyesine gelince, hâdisenin tamamen bir yanlışlık neticesi olduğu sabit olnvş bulunmakla beraber Japon hükumeti, bu nevi yanhşların tekerrürü ihtimalinin önüne geçmek için, ~Vuhu kuvvetleri kumandanı hakkmda mevzu filonun diğr kumandan ve zabitleri hakkmda arzu edilen bütün ihtiyat tedbirlerini ittihaz edemediklerinden dolayı, icab eden inzıbat tedbirlerini tatbik etmiştir. Bundan başka, mahallî, bahrî, askerî ve dipl Tiatik makamlara, son ve teessüre şayan hâdiseler dolayısile müteaddid vesilelerle emir ve talimat verilmiş olmakla beraber, îngili; ve diğer yabancılara ve yahud bunlarır mallanna karşı her türlü tecavüzden sakmılması için pek zi yad. ihtiman gösterilmesi hakkmda tekrar daha kat'î talimat verilmiştir. Japon hükumeti, bu gayeye çrişmek için müm kün olan bütün çareleri tetkik ve muvaf # fak olacağını da ümîd Hatav intihabatı Mısırdaki siyasî ihtilâfın sonu Çocuğu kimseye haber vermeden gömmüşler îzmir (Hususî) Karşıyakada Bös tanlı caddesinde îsmail namındaki şahsın çocuğu, birkaç gün evvel ateş üs tündeki çaydanlığm devrilmesile fena halde yanmış ve bir müddet sonra öl müştür. Ana ve baba, çocuğu habersizce gömmüşlerdir. Adliye keyfiyeti ha ber almış, işe el koymuştur. Çocuğun yandıktan sonra tedavisintn yapılmaması ve ölümünün resmen haber verilmiyerek gizli tutulması noktasmdan, ana ve baba hakkında takibat başlamıştır. Doris, üç adım atarak ona* yaklaşb, eğildi ve yanağını, Bazil'in saçsız başma koydu. Bazil, okşanan bir köpek gibi, hareketsiz durdu. Doris, tekrar pencereye gitti. Aşağı baktı. Sokağın köşesinde, kartondan bir polis duruyor, otomobilcileri yavaş gitmeğe davet ediyordu. Bazil'in, gözlerile onu mütemadiyen takib ettiğini hissetti. Bunda adeta bir temas kuvveti vardı. Bazil: Garib şey, dedi, bütün bunlar bir erkeğin yüzünden oldu. Şimdi yüz erkekle görüşüyorsun da elimden birşey gel miyor. Doris, ağır ağır döndü. Hafifçe gülerek sordu: Yüz mü? Sen sahi bu fikirdemisin? İnsan, bütün vaktini şilte yapmağa hasredince türlü türlü fikırlere saplanıyor. Doris, hızlı ad:mlarla ona yaklaştı, dizlerine dayalı duran elini tutup kaldır* dı, avuçlan içine aldı. Hayır, diye söze başladı, emin ol ki, senden başka... Bazil, elini hızla çekti ve Doris'in ağzını kapattı: Sus, dedi. Hiçbir şey söyleme. Bunlarm ehemmiyeti yok. Tek, bana yalan söyleme. Yalan söylemiyorum... (Arkasi var) Vicki BAUM Yazaa: Hamdi VAROGLU 60 Cevıren: Dedi. Bir an tereddüd etti, sonra bir Cowen'e elini uzatarak: ey hatırlamış gibi elini uzattı. Avcu sert Güle güle, dedi, çok teşfkkür edere nasırlıydı. Fakat eskiden de böyle idi. nm. Doris, telâşla sordu: Güneşte fazla dolaşmışa benziyor Bizimle beraber gelmiyor musunuz? n. Bazil'le yalnız kalmak onu birdenbire Dedi, farkında olmadan, tıpkı Rene korkutmuştu. konuştuğu zamanki gibi şen bir sesle Cowen, çekingen bir tavırla: uşuyordu. Hayır, hayır... Teşekkür ederim. Evet, yeni müdür geldi geleli bahDiye cevab verdi. Pembe yanaklarını çahşıyoruz. Etrafı duvar çevrili bir k:rmızı lekeler kapladı: ;e yapmakla meşgulüz. Nevyorka avdet mecburiyetinde Jovven, beşuş yüzile onun yanmda du yim. Tren on dakika sonra kalkacak. Siz •«rdu. Lâfa karıştı: gidin, benim için geç kalmaym. Artık emin ellere teslim ettim ya, Dedikten sonra, Doris'e bir göz işareti /orka dönebilirim. Mühim şeyleri yaparak ilâve etti: tonu&tuk. Herşey yolundadır. E^a Dostumuzun bu izinden istifade et' bir başlangıcdan ibaret. mesine çalışın. Yarın da iki trenile dön , gözlerini Bazil'den ayırmıyordu. sün. kostümü, uzun zaman bir torba EI sıktılar, gülümsediler, selâmlaştılar lmış gibi buruşuktu ve kendisi, ve ayrıldılar. Şimdi Doris, cephesi sarmaahmin ettiğinden daha sıhhatli, sıkla örtülü istasyon binasının önünde, etli ve daha gürbüz görünüyor Bazil'le yalnızdır. Orada duran üç otomüddet düşündükten sonra mobilden birinin şoförü: Taksi? Diye sesleniyor. Doris, Bazil'e soru yor: Otomobile mi binelim, yoksa yü * rür müsün? Otel on dakikalık yolda. Nevyorkla Baxtreville arasında, yan yolda, küçük bir şehirde bulunuyorlar. Bazil: Yürüyelim. Diyor. Gene tereddüd ediyor, düşü nüyor, sonra Doris'e kolunu veriyor. Günlük hayatm en sade hareketlerini yapar ken bile düşünmek ihtiyacını hissedecek hale gelmiş. Bir müddet yürüdükten sonra, adımlarını birbirine uydurmağa mu vaffak oluyorlar. Bazil garib bir tecessüsle etrafına bakınıyor: Kadmlann bacakları gene kaybolmuş. Diyor. Doris, bu sözün manasını bir iki saniye sonra kavrıyabiliyor ve gülümsü yor, eğilerek siyah robuna bakıyor ve: Evet, diyor, gene uzun rob giymeğe başladık. Fakat bacaklanmız yerinde duruyor. Bazil, biraz sonra, ilâve ediyor: Otomobiller de bişkalaşmış. Yanmdan geçen her otomobile dönüp bakıyor ve bu noktaya çok ehemmiyet verir gibi görünüyor. Ufak ana caddede dizili otomobillere bakıp başını sallıyor. O esnada, Doris, onu, öteki binalardan bir iki kat fazla olan beyaz bir binaya doğru iterek: Otele geldik. Diyor. Bazil'e. bir şaşkınlık, bir korku geliyor. Alnmda ter damlalan birikiyor. îsmimi nasıl yazdiracağım? diyor, Yani... otele beraber nasıl gireceğiz?... Elini kıravatma götürîiyor. Mavi gömleği, beyaz yakasile, gürbüz fakat çekingen bir proleter hali var. Doris, elinden tutup onu yavaşça hole dogru çekerek: Sen gel, diyor, bizi burada kan kcr ca biliyorlar. Covven icab eden şeyi yaph. Bazil titremeğ başlıyor. Asansörden ç:kıp odalarına girdikleri zaman titremesi hâlâ devam ediyor. Doris önden gidiyor; otel dehlizlerine ayağı artık alışmış. Buradaki halılarm tıpkısile döşeli bir başka oteli, geçen sene yattığı yüzlerce otelden birisini hatırlıyor, canı sıkılıyor. Alnını kınştırıyor. Kapıyı açıp. Bazil'i odaya sokarken, içinden «Atina» diye düşünüyor. Pencereye doğru ilerliyor, hiç bir şey düşünmeden dışanya bakıyor. Odanın içinde ses yok. Arkasına dönünce, Ba zil'i masanın üzerinde duran küçük çiçek ciemetinin yanmda, ayakta görüyor. Bazil, çiçekleri derin bir dikkatle gözden geçire rek: Şakayık, diyor; biz bahçenize küpe çiçeği dikeceğiz. Doris, pencerenin önünden zorla ay nlıyor ve Bazil'in yanına yaklaşıyor. Yavaşça koluna dokunuyor. Bir saniye sonra. onun kolları arasmda mahpus kalıyor. îçinden «işte Bazil bu...» diye düşünüyor ve Bazil'in, onu, elli altmcı sokaktaki evin merdiveninde ilk defa olarak kucakladığı zamanki kudretin kendisini tekrar kavradığını hissediyor. Sonsuz bir uçuruma yuvarlanıyor ve akabinde, Öİecekmiş gibi bir hal geçiriyor. Bir saniye kadar süren bir ağırlık kalbine çöküyor ve Doris, doktor Williams'ın haber verdiği âni ölümü hisseder gibi oluyor. Bazil'in kollannın tazyikinden güçlükle kurtuluyor. Hayır, ölmemiş... îkisi de yaşıyorlar; şakayıkların durduğu masanın yanmda, ayakta, yan yana duruyorlar Doris, gayriihtiyarî çarpar gibi atan kalbini dinliyerek: • Ne kadar kuvvetlisin. Diyor. Bazil: Geleceğini zannetmiyordum. Diye mınldanıyor, ayaklannın dermanı kesilmiş gibi, en yakın iskemleye çöküyor. Doris cevab veriyor: Seni görmek imkânı olduğunu haber aldığım gün hareket ettim. Bu cevabı verirken, Rene'nin hayali gözünün önünden geçiyor ve kayboluyor. Şimdi Doris'in yanında Bazil var ve Doris bütün manasile onunla beraberdir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle