08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 31 Birincikânun 1937 KUçUk hikâye * Yabancı adam Açık teşekkür I Annabella Alfred de Musset'yî bekliyor! Cevdet, yağmurlu, karanlık bir kış akşamı çıktığı boğazdan, bol güneşli bir bahar sabahı tekrar İstanbula dönerken aradan geçen bir buçuk senenin bütün gamlı günlerini, yalnızhklarını, acılannı Karadenizin sulanıjf gömmüş gibi neş'eliydi. Bir buçuk sajjp evvel, hiç yoktan bir sebeble kavga jjiarıp karısile bozu şan; zâf göstermerjŞk, gururunu feda etmemek için îstanbuîda kalmamağa karar verip çalıştığı şirketin Trabzondaki şubesine tayinini istiyen ve ıslak bir teşrin akşaml, elindeki bavuldan daha ağır bir azab yükile yolculuğa çıkan sanki o değil" di. Bir buçuk senenin her gününü ve her gecesini dolduran o kasvetli düşünceler, vicdan azabile kararan yüreğinden, tozlu bir satıh üzerinde durmadan yuvarlanıp gîden damlalar gibi, iz bırakmadan kay'mıştı. Vapur, pervanelerinin suda bıraktığı köpüklü izi, bir gelin etcği gibi peşi sıra nazlı nazlı sürüyerek Kavaklardan Boğaza girerken, Cevdet, yüreğinde hafif bir halecanla, güvertedeîci hasır koltuk lardan birine oturmuş, bir türlü yaklaşmak bilmiyen, bir buçuk seneük maziden daha uzak yarım saat sonraki istikbali düşü nüyordu. O uzak dargmlık günündenberi, Na hide ile mektublaşmamışlardı bile. Ay dan aya İstanbula muntazaman para yollamış, kansının ve çocuğunun sıhhatte olduklarını annesinden aldığı mektublar dan cjğrenmiş, içini kemiren kurda rağ £sn derin bir alâkasızlık göstermişti. Şimdi İstanbula dönüşü, annesinden, Nahi denin hasta olduğunu, kendisini beklediğini bildiren bir telgraf almasından dolayı 'di. Cevdet, bavulu elinde evden içeri girerken, başını kaldırıp karşısındakilerin yüzüne bakmamak için bahaneler icad ediyordu. Bir buçuk senenin biriktirdiği vicdan azabının bakiyesi ve utanç gibi hisler, sonra, ilk hamlede söyleyecek söz bulamaması ona hareketlerini ve adımlannı aşırtıyordu. Sokak kapısını kaparken, baulunu yere bırakırken, şapkasmı çiviye larken, hareketlerinde vakit kazanmak iyen bir yavaşlık; içinde, imtihan kasında sıra bekliyen talebenin, zamanı . atmak istiyen halecanlı arzusu vardı. itarısı hakikaten hastaydı. Cevdet onu yatakta buldu. İlk karşılaştıklan anda, ayni derccede kabahatli olduklarını anlamış gibi, bir müddet birbirlerinin yüzüne bakamadılar. Cevdet yavaş yavaş açıldı, ilk dakikalarm tereddüdünü attı, yabancılıktan siynldı. Bir buçuk sene evvel, bir gece vakti bırakıp aynldığı bu evde, herşeyjn bıraktığı günkü gibi kaldığını görmek ona daha fazla cesaret vermiş, buradan uzakta geçirdiği günlerin hatırasmı birdenbire, riıya gibi silikleştirmişti. Cevdet, dargın lıktan evvelki günlerden birini yaşıyor gibiydi. Etrafına bakmdı, odaya girdiği dakikadanberi sormak istediği halde, garib bir çekingenlikle geciktirdiği suali daha fazla tutamadı: Sevim nerede? Dadısı gezmeğe götürmüştü; nereleyse gelir. Cevdet Trabzona gittiği zaman, Sevim üç yaşındaydı. Orada, lüzumsuzluğunu şimdi anlamağa başladığı muzır gururu nun sevkile gittiği o yerde, yüreğini sız latan en büyük acı, kızmın, minimini Sevimin hasreti olmuştu. Onu, bir gece uykuda bırakıp gitmiş, fotografını bile yaCina almağa vakit bulamadığı için, Trabzonda, yavrusunun hayalile avunmuştu. Sevim, şimdi dört buçuk yaşındaydı. Çetrefil dili daha düzgün konuşmağa başlamış, şeytan bakışlı gözleri daha zekileş miş olmalıydı. Birazdan, dadısile bera ber gezmeden dönüp onu görünce, kım bilir nekadar sevinecek; bir buçuk senedir dört gözle beklediği babasınm kucağına kimbilir nasıl atılacak; yumuk ellerile onu nasıl okşıyacak; koşup didinmekten al al olmuş yanaklannı, öptürmek için ona kimbilir nasıl uzatacaktı! Fakat, Sevim gezmeden geldiği vakit, Cevdetin bu tahminlerinden hiç birisi doğ" nı çıkmadı. Sokak kapısından girer girmez dadmm elinden sıyrılıp, ayakh bir fırtına gibi annesinin yatak odasma da Imca, daha. eşikte bütün heyecanı birdenDİre kesilmiş, telâşla kapadığına nadim oliuğu kapmın önünde kalakalmıştı. An jesi, onun bu şaşkmlığını görünce: Babana koşsana, kızım. Dediği zaman, Sevim, oturduğu yerde ko'Jannı açıp kendisine doğru uzatan bu yabancıya, ürkek nazarlarla baktı, elleri arkasmda, gözleri yerde, yaslandığı duvarın önünde sallanarak sessiz bir inadla durdu ve sustu. Hayır, bu adam onun babası değildı. O, bir buçuk sene zarfında yavaş yavaş unuttuğu babasınm ye rine, mütemadiyen inkişaf eden dimağın*>bir başka hayal canlandırmıştı. Şimdi arşısında gördüğü bu adam o hayale Mİç benzemiyordu. Annesi, onun bu şaşkmlığını görünce, bu sefer, yatağmın içinde haykırdı: Babana kog diyorum sana! Git eli ni öp babanm! Sevim, zeki gözlerini kaldırdı, ürkek nazarlarla annesinin çatık kaşlı yüzüne baktı; sonr., yadırgıyan bakışlarını Cevdetin yüzünde gezdirdi, isteksiz adımlarla ona doğru yürüdü, elini öptü. Annesi: Babacığım diye boynuna sarılsa na! Dediği halde Sevim ağzmı bile açmadı. Kaşlarını çatmış, gözlerini yere dikmiş kımıldamıyor, her ihtara, omuzlarını sağa soîa sallıyan inadile mukabele ediyordu. Cevdet, kızmın ağzından o gün «baba!» sözünü işitemiyeceğini nihayet anladı; kucağına aldığı Sevimi yere in dirdi: Haydi kızım, git oyna. Dedi. Sevim, odaya girdiğinden daha telâşla çıktıktan sonra, kan koca bakıştılar. Cevdet, bu sahnenin, aralannda, eski dargınlığı hatırlatacak sözlere sebebiyet vermesinden çekinerek: Çocuktur, dedi, kusuruna bakıl maz. Birdenbire şaşırmıştır da ondan. Yarın kendiliğinden koşar gelir. Cevdet, kendi de inaırmadığı bu sözün kurıı teselliden ibaret olduğunu ertesi gün ve onu takib eden günler, iyiden iyiye anlad\ Sevim, mütemadiyen ondan kaçıyordu. Cevdet Trabzondan geleli on beş gün olduğu halde, Sevimin ağzından bir tek defa «baba» hitabı çıkmamıştı. Bir buçuk sene evvelki hatıralan onun çocuk dima ğında canlandırmak suretile hafızasuıa hitab etmek istedi. Her tecrübe sonunda: Şimdi tanıdın mı beni Sevim? diye sorardı. Ben senin baban değil miyim? Hani eskiden ben böyle pijama giyerdim, şu pencerenin önünde otururdum; güvercinlere ekmek ufalardık... Aklına geldi mi? Sevim, başın geriye doğru sallar, evIâd sevgisinden mahrum kalan bu zavallı babaya, sanki sesini bile işittirmemek ister gibi, sadece «Cık!» diye menfi bir cevab vermekle iktifa ederdi. Cevdet, bl. çocuğu şımartmak, kendisini ona sevdirmek için ne yapmak kabilse yaptı. Her emeği bosa gidiyor, her ümidi bos"a çıkıyordu. Sevim, «baba» sözüne, babasız bir çocuktan daha yabancı idi. Sevimi, şekerle, oyuncakla, çikolata ile, gezme ile yola getirmek imkânı olmadığını anlıyan Cevdet. işi tesadüfe bırakmadan evvel, son bir tecrübe daha yapmağa karar verdi. Sevim, eskidenberi, babasınm tabancasile oynamağ: severdi. Onu eline alıp oynamak içir katıla katıîa ağladığı zamanlar olurdu. Iki sene evvel, bir sa bah yatak odasında kimse bulunmadığı sırada, babasınm tabancasını eline geçirmiş, oynamağa başlamıstı. Cevdet, Sevimi o gün çok fazla dövdüğünü hatırhyordu. ÇocuŞa, o ta^anravı gösterirse, hafızasında belki bir hareket uyandırmak kabil olacağını d<'=ündü. Tabancayı boşalttı. Sevimi elinden tutup yatak odasına gÖtürdü. Gece dolabının gözünden tabancayı cıkard'. Çocuğun eline verdi: Al Sevim, dedi, oyna. Alkına geliyor mu? Sen bu tabancayı çok severdin. Hani her zaman gelio burayı kanştırır dın. Haydi, al ovna. Şimdi artık onunla oynıyabilirsin. Maşallah büyüdün. Koskocaman kız oldun.. Hani bu tabancayı almak isterdin de ben sana vermezdim... Aklına geliycr mu?. Şimdi beni hatırlı yor musun? Babacığım de bakayım bana! Sevîm, tabancayı aldı; evirdi, cevirdi. Sonra Cevdetin yüzüne baktı ve, her zamanki sibi, başını geriye iterek: Çok rahatsız bulunan refikamın tehlike karşısında olduğu bildirilm'esj üzerine, derhal Çortun hastanesine nakletmiştim. Mezkur hastane doğum mütehassisı sayın Bay Şemseddin Sanlı birkaç da kika zarfında ve ameliyatsız olarak, refikama adeta yeniden havat verdi. Kudretli doktora teşekkürlerimi bîldirirken kendilerini daima hürmetle yadetmeği \ncdanî bir borc tanıyacağı mı gazetenizin bir kenannda yazma nızı saygılarımla dilerim. M. Ş. Laçin BU AKŞAM Güzel eğlenmek.... 1937 senesini sevinçli bir tarzda gömmek... 1938 senesini neş'e ile karşılamak... için R A D YO Ç Rn aksamki program ) ANKARA: 12,30 muhtelif plâk neşriyatı 12,5ü plâk: Türk musikisi ve halk garkıları 13,15 lahill ve harlcî haberler 18,30 plâk neşrl yatı 18,35 ingilizce ders: Azıme Ipe^ 19 Ttirk musiklsi ve halk şarkıları (Servet Adnan ve arkadaşları) 19,30 saat ayarı ve arabca neşriyat 19,45 Türk musikisi ve halk şarkıları (Hikmet Rıza Sesgor ve arkadaşları) 20,15 konferans: Parazitolog Nevzad 20,30 saksafon solo: Nihad Escngin 21 ajans haberleri 21,15 stüdyo salon orkestrası 21,55 yarınki program ve İstlklâl marşı. İSTANBUL: 12,30 plâkla Türk musikLsi 12,50 havadis 13,05 plâkla .Türk musikisi 13,30 muhteMf plâk neşriyatı 14,30 tak sim stadmdan naklen Bükre? ve İs tanbul muhtelitleri maçı 18,30 Ba yan Nine: Çocuklara masal 19 Osrnan Pehliyan tambur: Halk şarkıları 19.30 Bay Ömer Rıza tarafından arabca söylev 19,55 borsa haberleri 20 T. H. K. piyangosu keşidesi Asrî sinemadan naklen 20,30 hava raporu 20,45 Bayan Muzaffer Güler ve arkadaîları tarafından Türk musiklsl ve halk şarkıları, saat ayarı 21,30 orkastra 22,30 ajana ve son haberler 22,40 mulıtdW lif plâk neşriyatı 22,50 son haberler ve ertesi güntin programı 23 son. VİYANA: 18,25 halk şarkıları 18,45 BUGÜNÜN ŞARKILARI 19,05 karışık yayın 20.15 EÖLENCELİ YAYIN: Musikl, monolog ve saire 22,15 OPERA YAYINI: Güzel Ga lathee 23,15 haberler ve saire 23,35 YS. Nİ SENE ŞEREFİNE BÜYUK ORKESTRA KONSERİ 1,25 KONSER 2,05 daııa musikLsi. PEŞTE: 18,05 karışık yaym 20,05 HAFİF MUsfKI: Marx, Perenyi, Korssakof, Lehar ve sair bestekârlann eserleri 21,05 habeııer 21,35 YENİ SENE İÇİN EĞLENCELİ YAYiN (saat üçe kadar devam edecektir.) BÜKREŞ: 18,05 HAFİF MUSİKİ 19,05 havadls 19,20 HAFİF MUSIKI 20,05 konferans 20,20 şarkılar 20,50 karışık eğlenceii yayın 21,20 gramofon 21,50 HAFİF MUSİKİ 22,35 haberler 22,50 DANS MUSİKİSİ 24,05 gramofon. LONDRA: 17,50 PİYANO KONSERÎ: Schubert, Beethoven, Borodin'in eserleri 19,05 ço cuklann zamanı 20,05 NEFESLİ SAZLAR ORKESTRASI 20,50 karışık yaym 21,35 REVU 22,05 haberler 22,40 ŞARKILAR VE DÜETOLAR 23,25 varyete 24.05 haberler 14.20 dans musikisi 2,05 BigBen2,10 haberler. PARİS [P. T. T.]: 18,05 ŞARKILAR 18,20 kıraat, gramofon 19,05 EGLENCELI KONSER 20,05 şarkılar, haberler, varyete 22,35 YENİ SENE ŞENLİKLERİ 24,35 haberler 24.50 DANS MU8IKİSI 1,55 YENİ SENE ŞENLİKLERİ, DANS MUSİKİSİ. GARDEN MAKSiM reveyonlanna gidiniz. Beklenmiyen sürprizler... Yeni numaralar... Baştan sonuna kadar çekecek emsalsiz eğlenceler... ve ÖLÜM Şeyhületibba merhum doktor Müşir Nafizin eşi Bayan Mevhibe vefat etmiştir. Oğlu eczacı Hasan Nafizle büyük torunu Muzaffer Sanele sabır dileriz. MAKSİM'de Ambasador Caz Bahçe Mimarı Mevlud Baysal Annabella Fransız artisti Holivud'dan yazıyor: Çocukluğumu ve gencliğimi geçirdiğim muhite çok alıştığım için, Noelde öksüz gibi kalmamak için ne yaptım, biliyor musunuz? Annemi ve erkek kardeşimi buraya getirttim. Birincikânunun son haftasınl birlikte geçirdik. Çünkü kocam Jean Murat da yanımda değil. Holivud'a ancak ikincikânunun altısında vâsıl olacak. Şu anda, Hindistan, Singapur, Cava ve Japonyayı dolaşmakla meşgul.. Ameri kada ilk filim olarak, biüyorsunuz, William Povvell ile birlikte Jean kordelâsını çevirdim. Eserde, bir erkek ismi taşımaklığım tuhaf değil mi? Birçok sahnelerde, benim şahsiyetime uyacak değişiklikler yapıldı. Onun içindir ki biraz geç bitti. Şimdi, büyük bir heyecan ve korku içerisindeyim, Çünkü ikinci filmunde büyük Fransız kadm edibi George Sand'ı yaşatacağım. Bu mühim tarihî simayı ve san'atkâr şahsiyeti mükemmel temsil edebilmek için biraz daha ve pek çok meharet lâzım.. Ben, tabiatile ne dâhiyim, ne de o derece büyük bir istidad sahibi.. Nohant şatosu sakinine mümkün mertebe sıhhat ve hakikate yakın bir şekilde can vermeğe çalışacağım. Şu anda kordelânın rejisörü, bütün Birleşik Amerikada Alfred de Musset'yi temsil edecek bir aktör arıyor. Alfred de Musset Ötedenberi en ziyade sevdiğim şairdir. Ah.. o artistin, tahayyül ettiğim Alfred de Musset olmasım nekadar istiyorum. Maamafih, k:smen de müsterirrim. Çünkü Birleşik Amerikada «geceler» çaırini yaratacak mükemmel bir şahsiyefr mutlaka bulunacaktır. Fakat, bu keşif bir an evvel yapılsın arzu ediyorum. Hiçbir filim için bu kadar telâş gösterdiğimi hatırlamıyorum. Mösyö Musset çabuk gel, seni bekliyorum. Sinema âleminin bana Noel hediyesi olarak verdiği bu kordelâdır iştel Annabella DBrdüncü Vakıf Han dördüncu kat, 18 numara. Telefon: 23426 Büyük şebir ve kasaba parklan; Aoıt, meydan, çocuk parklan ve villfl bahçeleri içln modern proje ve plânlar bazırlan keşifnameler tanzim eder. Projelerin arazide tatbikatuu deruhde ve taahhüd eder. Büket. nişan sepetl ve çeienkier için vapılan siparisler sür'atle bazırlanır. Çiçek, sebze lohumlan; fide ve fldanlar; süs, meyva ağaç ve ağaçCiklan: bahçe alât ve edevatı ve ehliyetli Bahçivanlar ^Snderlr. Katalogu (50) kuruştur. Alâkadarlara parasız gönderillr ŞEHZADEBAŞI TURAN TİYATROStı Bu gece saat 20,30 da San'atkâr Naşid ve arkadaşları okuyucu küçük Semiha ve Mişel varyetesi (Dirl gömülenler) komedi 3 perde FRTTK'iPTJL SADÎ TEK Tiyatrosu Pazartesi (Kadıköy), salı (Bakırköy), çarçamba (Üsküdar) sinemalarında CEZA KANUNU 1 ve GARDEN'de İki orkestranın terennümatı arasında sabaha kadar dans edeceksiniz Çiçek ve serpantin muharebeleri Yeni 1938 senesi ağacı altında sevinç çılgınhkları. DANiELLE DARRİEUX Yeni senenizi kutlar. \ * Sakarya sfneması . Beyoğlu Koyun Saat'er Çorap Mendiller Lavantalar • Sigraralar elhaııl 1001 çeşlt ngrin hedijre'er. Aynca : Buoece F E R A H sinemada • MECGANî PiYANGO Ismail OümüOllü O l l H. H BOrhan BO Şlmdlye kadar dajıtılan kuponlar Bu gece mecancn muteberdir. Bilet alıtken bir kupon isteyfoiz. JACOUES THIBAUD Jean Murat Charles Vanel Jani Holt E V V E L... s TROİKA "ıemasma NÖBETCİ ECZANELEP Bu gece şehrimlzln muhtelif semtlertn deki oobetçi eczaneler şunlardır: ^ İstanbul cihetl: Eminönünde (Hüsnü Onar), Fatlhte (tsmail Hakkı), Karagümrükte (Mehmed Fuad), Bakırköyde (İstepan), Aksarayda (Zİya Nurl), Fener Balatta (Merkez), Beyazıdda (Cemil), (Küçükpazarda (Yorgi), A lemdar Cağaloğlunda (Abdülkadlr), Sa matya Yedikulede (Teofilos), Topkapıda (Nazım). Beyoğlu ciheti: Şlşli Kurtuluş caddesinde (Necdet), Taksimde (Nizameddin), Beyoğlunda İstiklâl caddesinde (Kanzuk), Yehişehirde (Baronakyan), Fındıklıda (Mustafa Nail), Oalatada flismet), Kasımpaşada (Müeyyed), Hasköyde (Aseo), Beştktaşta (Süleynıan Receb), Sanyerde (Osman), Tarabya, Yenlköy, Emirgân, Rumellhlsarı, Bebek, Arnavudköy, Ortaköy eczaneleri. Kadıköy Lskele caddesinde (Sotiryadis), Yeldegirmeninde (Ücler), Üsküdarda (Ahmediye), Heybelladada (Halk), Büyükadada fHalk). REVEYONDAN Yılbaşı piyangosu neticesini NEŞ'E ÎLE beklemek için Bu akşam S Ü M K R Bir iki satırla , .T ) Namuslu Kadın operetini görüp dinleyiniz. Beşrollerde: gidiniz ve LEHAR'ın en sevimli ve fazla musikili + Evvelce de yazdığımız veçhile Marlene Dietrich mensub olduğu Amerikan kumpanyasile kuntratını yenilememiştir. Tamamile serbest kalan artistin yakında Avrupaya gelerek Pariste bu lunan Josef von Sternberg'in idaresi al tında filimler çevireceği zannedilmekte dir. Pola Negri'nin çevirmekte olduğunu haber verdiğimiz «Mukaddes yalan» filmi bitmek üzeredir. Lehli artist bu kordelâda gene meşhur bir şarkıcı kadm rolünü oynamakta ve oğlunun yaptığı bir sahtekârlığı kabullenerek evlâdını cezadan kurtararak kendisi mahkum olmaktadır. Jc Almanlar «Talâkm ertesi gün» isminde bir filim çevirmeğe hazırlanmaktadırlar. Kordelânın senaryosu hazırla nıp bitmiştir. Baş kadm rolünü Louise Ulrich deruhde etmiştir. Bu esere aid stüdyo faaliyeti kânunusani iptidasında başlıyacaktır. •A"Lilian Harvey'le birlikte oynadiğı «Cennet kuşu» filminde pek beğenilmiş olan Alman komiği Heinz Rühman «Beş milyonluk servet bir varis anyor!» isminde bir komedide başrolü temsil edecektir. Diğer rolleri Leni Marenbach, Vera von Langen, Oscar Sima oynıya caklardır. • ^ f «Köpek ağızlığı» ismindeki Alman filmine aid haricî sahneler ve atölye faaliyeti hitam bulmuştur. Rejiyi Erich Engel idare etmiştir. Eser, Heinrich Spo rel'in meşhur bir romanından iktibas edilmiştir. Tanmmış Alman komiği R. A. Roberts bu kordelâda müddeiumumî von Traskovv rolünü oynamaktadır. Diğer rolleri Hilld Weissner, Theodor Loos, Paul Henckel, Maria Krahn, Otto Mathias, Rene Stobrana deruhde etmişlerdir. ^ HENRY GARAT RAÎMU MEG LEMONNİER Emaaltiz 2 film gösteriyor. ASRı SiNEMA Altın sesli Yılbaşı hediyesi olarak Sevimli küçük TİNO ROSSI SHİRLEY TEMPLE Tuhaf bir zabıta macerası Mevlidi Nebevî Merhum Prens Ahmed Seyfeddin ruhuna ithaf edilmek üzere bugünkü cuma günü öğle namazından sonra Nişantaşmda Teşvikiye camii şerifinde Hafız Rıza tarafından Mevlidi Nebevî okımacağmdan arzu buyuranlann hu mrları rica olunur. Hissî ve hakikî bir aşk entrikasını musavver MARİNELLA filminde size güzel şarkılar söyliyecektir. ÜÇÜ KÜÇÜK PRENSES Cık! Dedi. O zaman, Cevdet, bütün kam nın beynine hücum ettiğini duydu. Bu bir karıs çocuğun karşısında, günlerdenberi kul köle olduğu halde, mütemadiyen, sinirlerini bozan bu «cık!» la karşılaşması artık sabrını tüketmişti. Gözü döndü, ne yaptığmı bilmez bir halde Sevimin bileğinden yakaladı ve olanca kuvvetile bir şamar patlattı. Tokat sesine, babasınm kucağına atılan Sevimin: Babacığım! Babacığım! Feryadı k^rsrrnstı. Cevdet, kızını, sevincle dolan kalbine bastınp Nahideye müjde vermeğe koşarken, Sevim, babasınm verini kapmağ; calısan yabancıdan yediği tokatın acısını, birdenbire kesfedi verdıği asıl babasınm göğsüne akıttığı yaşlarla tesk*1 ^>"o»du. Kahkaha, ağlatırcasına gülmek ve ihtiras.... Cumartesi ve pazar saat 1 de matlne • Duhuliye 15 kuruş B U QUN Matinelerden itibaren Sinema sında i P EK 2 büyük Türkçe Sözlü film birden GARY COOPER JEAN ARTUR Tarihî 1 BUFALOBİL. MACERALAR KRALI SEZAR 1938 2I I BORJIYA a ş k ve ihtiras filmi Seanslar saat 2 de başlar jfeceleri saat 9,15 de Buralobil gösterilir. Senesinin BüyUk Filmi Başlıyor HAVDt VAROĞLU Çocuk Esirgeme kurumu genel merkezl tarafından sureti hususlyede Viyanada tabettirilen (lüks) tebrik telgrafnameleri her telgraf merkezinde bulunmaktadır. Tebrik telgrafınızm bu süslü kâğıdla muhatabanıza verilmesini istiyorsanız arzunuzu telgraf memuruna söyleyiniz. Ve yahud telgraf müsveddesinin bir köşesine (Lüks) kelimesini yazmanız kâfidir. Tel graf ücretinden ayrıca vereceğlz 15 kuruş bu maksadınızı temin eder. Tebrik telgraf kâğıdlarmın hasılatı tamamen yoksul yurd yavrularının bakımına bırakılmıştır. Tebrik telgrafınızı süslti kâğıdla alon muhatabınızın fazla memnun olacağına ve zarafetinize hükmedeceğine şüphe yoktur. Çocuk Esirgeme Kurumunun tebrik telgrafnameleri I I KREUTZER SONAT Senenin en muhteşem filmi, en cazip aşk romanı En fevkalâde muzik Bütün düryayı hayran eden bir şaheser Tolstoy'un en meşhur eseri Bethoven'in ilâhî müziği I I ( Fransızca ) sözlü LIL DAGOVER, PETER PETERSON Bu akşam T Ü R K I B |# 4 sinemasında Bugün 1MiKiNiN 1938 ŞEN HAFTASl kısımlık tamamen renkli, eğlenceii ve musikili komedi Osmanlı bankası İLÂN Osmanlı Bankasmm Galata, Yenicami ve Beyoğlu devairi yılbaşı münase betile 31 kânunuevvel (öğleden sonra) ve 1 kânunusani 1938 tarihinde kapalı bulunacaktır. 2 Sevimli SHİRLEY ŞEN YUMURCAK Seans.ar : 2 4,15 S 415 6,30 630 ve suvare 9 dadır. dd Fransızca sözlü en son ve en güzel filmi TEMPLE'in
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle