Katalog

CUMHURÎYET 24 Mart 1936 Ankara toprak bayrammdan intıbalar Uruguayın Pariste /aptığı kavgalı maç Fransız takımının güzel oyuîiu karşısmda afallıyan Uruguaylılar hakemi ve Parisli oyuncuları dövdüler Allaha Ismarladık Yazan: Esad Mahmud Karakurd «Çölde Bir İstanbul Kızı» adını taşı yan romanıle şöhretinin son çizgilerini işliyen Esad Mahmud Karakurd, yeni bastırdığı (Allaha Ismarladık) la ede biyat merdivenindeki hayli yüksek yerini sendelemeden muhafaza ettiğini gösterdi. Bu eser ona yeni bir basamak daha kazandırmamış olsa bile bulunduğu yerde kuvvetle tutunduğunu ispat ettiği için gene bir kazanc ıfade eder. Çünkü edebiyat merdıveni dediğimiz aşılması güç irtifaın bütün basamaklarmda aşağıdan ve yukarıdan kopup gelen fırtınalar yaşayıp durur. Zaten kaygan olan bu basamaklarda tutunmak ! çok müşküldür. Nince edibler var ki bir san'at hamlesile o merdıvenin sekiz on basamağmı birden aşmışlar, hayli yükseğe ulaşmışlar ve fakat çıktıkları yerde barınamıyarak kademe kademe, yahud paldırküldür yuvarlanmışlardır. Esad Mahmud Karakurd, hazla anlıyoruz, tutunduğu yerde duruyor! Allaha Ismarladık, mevzu itibarile belki orijinal değildir. Vatan için kız kardeşini, eniştesmi öldüren bir merd Turkle o Türke gönül vererek yuvasını ve yurdunu terkeden bir İngiliz kızının maceralarını hikâye edıyor. Va tan aşkını herşeyden üstün tutan, Türkün herşeyi aşkına feda etmekten çe kinmiyen Ingılızle yanyana gelişınde bizim gururumuzu okşıyan bir ruh üstünlüğü beliriyor. Fakat bu mevzu, ufak tef ek farklarla, tarihin bütün devirlerinde yaşamıştır. Biz, vatan aşkile değil, vatan kanunlarına saygı yüzünden oğlunu feda eden yurdseverler tanıyoruz, vatan uğrunda her acıyı seve seve ha yatına nakşeden kahramanları ise ha fızamızda düzinelerle bulabiliyoruz. Bu sebeble «Allaha Ismarladık> taki îzzet Bey bize yeni bir kahramanlık nümu nesi vermış olmuyor. Hele Mis Beti, fedakârlık yolunda pek basit kalıyor. Sevdiği erkeğe hayat yoldaşı olabilmek için yuvasını, yurdunu ve dinini terkeden kızların her devirde ve her diyarda küme küme göründüklerine şüphe mi var? Toprak bayramına istirah eden binlerce kiti Hakimiyetimilliye t meydanında Müsabakanın ortasında yapılan kavgadan bir görünüş Uruguay takımile Paris muhteliti ara penaltı cezası vermiştir. Bu ceza üzerine sında Pariste yapılan maç çok gürültülü Uruguaylı oyuncular hakemin üstüne hüolmuş ve kavga ile bitmiştir. Bu maç cum etmiş, hatta bunlardan biri hakeme hakkında dün gelen Fransız gazeteleri şu tokat atmıştır. Bu terbiyesizce hareket ütafsilâtı vermektedir: zerine hakem sahayı terketmiştir. «Futbol hayatımızda 30 bin kişinin Bunun üzerine halk arasında dehşetli karşısında yapılan bu rezalet şimdiye ka bir gürültü başlamıştır. Oyunun idaresi dar görülmemiştir. Bu otuz bin seyirci, Dulsiar isminde başka birisine havale eUruguay takımının şöhretine güvenerek dilmiştir. Yeni hakem, penaltıyı attırmış, artistik, zeki, mahir ve hususiyeti haiz o fakat Fransızlar topu kasden dışarı atmışyuncular seyretmege gelmişti. lardır. Oyun da bu şekilde bitmiştir. Bunun tamamen zıddı bir manzara Galatasaray kulübü atletizm karşısında kalan Parisli seyircilerin Ukaptanlığı ruguayhlara hazırladığı alkışlarınm, yuhaGalatasaray kulübü Atletizm şubesi ya ve öfkeli haykırmalara inkılâb etmesi kaptanlığı için yapılan intihabatı eski pek tabiidir. ve millî atletlerden Şinasi Reşid kazanUruguaylılar, Paris takımına karşı mıştır. Eski ve emektar atlete yeni işinadeta kin ve nefretle hücum etmişlerdir. de muvaffakiyet dileriz. Halbuki Parisliler bu maçı kazanmak üHakem kursu midini kat'iyyen beslemiyorlardı. Bütün Atletik sporlar hakem kursu bu ak Bununla beraber romanda bariz bir arzuları bu oyundan namuslarile sıynl şam altıncı toplantısmı mıntaka mer yenilık göze çarpıyor. O da orijinal olmak, kendilerini kahramanca müdafaa kezinde yapacaktır. mıyan mevzuun aktül sayılabilecek etmek ve teselli kabilinden mukabil hü Hakem kursu üç hafta sonra işini bi sahneler arasında yaşatılmasıdır. Mu cumlar yapmaktan ibaretti. tirmiş olacaktır. harrır, üzerinden on beş yıl geçmesine Oyuna Paris muhtelitinin çok seri hüÖlimpiyada götürülecek rağmen, bizim için taze bir kâbus gıbi cumlarile başlandı. Parisliler çok azim korkunc ve iğrenc bir zindelık taşıyan atletler kâr oynuyorlardı. Uruguay takımı, bu Mütareke yıllarma temas ederek, kahAtletizm Federasyonundan: enerji karşısında afalladı. Parisliler 15 ramanlarını o yıllann hâdiselerine bağTürkiye îdman Cemiyetleri Ittifakı lıyarak mevzudaki köhneliği muvaffa dakika oyun üzerinde tam bir hakimiyet Genel Merkezinin Olimpiyadlara iştirak tesisine muvaffak oldular. Uruguaylılar için verdiği karar ve koyduğu şartlara kiyetle gidermiştir. Eserin mîhverini salı sabahı Lizbona gelmişler ve orada nazaran Berlin Olimpiyadlarına gidecek teşkil eden ve birbirini tamamlar gibi bir maç yaptıktan sonra çarşamba akşam Türk atletlerinin muhtelif deneme ve gösterilmek istenen ruhî bahadırlıklan eski ve yeni tarihteki sayısız benzerParise muvasalat etmişlerdi. Hiç dinlen müsabakalarda bu dereceleri yaptıklaleri dolayısile yadırgamadığımız, orimeden şehrimizde maç yapmaları ilk da rma ve Olimpiyad arifesinde bu kudreti jinal bulmadığımız halde sahnelerin ve kikalardaki afallamalarını mazur göstere haiz olduklarına Atletizm Federasyo dekorların hafızamızda kanayan ma bilir. Fakat Uruguaylılar kendilerine çok nunca kanaat hasıl olması lâzımdır. temî hatıralarla karabeti esere karşı Bu suretle bütün Türk genclerine çagüvendikleri için Parisin ilk dakikalardak bizde derın bir alâka uyandırıyor. Biz, lışma ve hedefe varma yolu açılmıştır. hâkim oyunu onları çok sinirlendirmiştir hemen her sahifede muharririn eşhasiKulüblere ve atletlere tebliğ olunur. le değil, kendi hatıralarımızla karşılaş Uruguaylılar, karşısındakilerin hakimiye936 Olimpiyadlarına iştirak edebil tini kabul ederek ince futbol san'atlarile mek için verilmesi icab eden derece tığımızı sanıyoruz. Gördüklerimizin diyemezsem de 1920 ile 1923 yılları arabu oyuna mukabele edecekleri yerde i§ ler: sında duyduklarımızm bir kısmını ro sertlige dökmüşlerdir. 100 M. 10.8, 200 M. 22.2, 400 M. 51.6, manda canlanmış buluyoruz. İşte Esad Yirmi dakika kadar oyun normal şe 800 M. 2, 1500 M. 4.12, 5000 M. 16, 10000 Mahmud Karakurdun bu eserde muvafkilde oynanmış, fakat bundan sonra çı M. 33.50, 110 Ma. 15.5, disk 44 M., javlo fak olmasının sırrı! ğırmdan çıkmıştır. Paris takımından 60 M., gülle 14 M., uzun 7 M., yüksek Eser, millî hafızadan silinip gitmesiDiagne ve Mercier yaralanarak sahadan 1.85 M., üç adım 14 M., sırık 3.70 M., ne imkân olmıyan bir kâbusa taalluk 4.100 43, 4.400 3.29.2 aynlmışlardır. ettiği için ilk sahifeden başlıyarak bizi Oyuncular arasında çarpışmalar art Trabzonda spor faaliyeti sürüklüyor, heyecandan heyecana dü mış, Uruguaylı oyunculardan bir kısrm da Trabzon (Hususî) Trabzon mmta şürüyor. Zaman oluyor ki yabancı silâh sahadan çıkarak yerlerine ihtiyat oyun kası spor işleri, heyetlerdeki istifalar kudretinin vatandaş ihanetile birleş cular gelmiştir. doalyısiel teşkilâtsız ve başsız kalmış mesinden doğma hain bir tagallübün Belçikalı hakem, bu vaziyet karşısında bir haldedir. Spor faaliyeti tamamile güzel İstanbulu çirkinleştirdiği günlerne yapacağını şaşfrmış ve oyunu tatil et durmuş, futbol maçları bir türlü niha de duyduğumuz elemi eserin içinde kelimeleşmiş görüyoruz. Biraz sonra o miştir. Bir müddet sonra oyuna tekrar yete ermemektedir. devrin gizli tesellileri olan vatanperver, Üçüncü Müfettişlik emrinde bulunan başlanmış ve Uruguay muhacimlerinden merd ve cesur hamleleri sahifeler arabiri Paris takımından bir oyuncuya kas Galatasarayan eski mudafilerinden Ahmed Cevad, mıntaka ve futbol heyeti sında diriltlimiş bularak, tıpkı on beş den tekme atmıştır. Hakem, bu oyuncuyu yıl önce olduğu gibi, sevinc ve gurur sahadan çıkarmıştır. Bunun üzerine U başma getirilmek suretıle spor işlerinin duyuyoruz. Hulâsa yakın bir tarihin ıslahı içm uğraşılmağa başlanmıştır. ruguaylılar Paris takımı oyunculan üzeMmtakaya dahil beş kulübden ıkisi şaşkınlık, ıstırab, fütur, sevinc ve ümid rine hücum etmişlerdir. Parisliler, bu tetatili faaliyet etmiş bir haldeyken, ye gibi birbirine uymaz duygularla dolu cavüze mukabele etmek istememişler, fa ni yapılan teşebbüsler üzerine yeniden günlerini romanda yaşıyoruz. kat halk, Uruguay takımına yuha çekme harekete geçmişlerdir. Fakat arasıra irkilmekten de geri kalğe başlamıştır. Kulübler arasında çıkan ihtilâflar do mıyoruz. Bu, Esad Mahmud Karakur Vaziyet biraz sükun bulduktan sonra layısıle bir seneye yakın bir zamandır dun sık sık yaptığı cümle bozuklukla oyuna tekrar başlanmış, fakat Parisliler yapılamıyan lik maçları fiksrtürü beş rmdan ileri geliyor. İyi düşünen, iyi seilk dakikalardaki hakimiyeti elden kaçır kulüb arasında tanzim edilmiştir. zen ve iyi tahliller yapan romancı, bilTrabzon mmtakası spor işlerini tan mem nasıl bir zevke kapılarak, bazan mışlardır. Oyun sallapati bir şekil almışzim için Rize Belediye reisi Mücib, müstakimi sakim, zarifi galız yapmaktır. İlk devre sıfır sıfıra bitmiştir. İkinci devreye başlanacağı vakit U Halkevi reisi Nazmi büyük bir faaliyet tan da çekinmiyor. Meselâ: <Batarya bir yere geldi ki birdenbire duruverdi» diruguaylılar uzun müddet sahaya çıkma sarfetmektedirler. Üçüncü Müfettiş Tahsin Uzer bil yor. Yahud: «Kız ondan daha girişkenmışlar, halkın gürültüsü üzerine gelmiş hassa spor işlerine büyük bir ehemmi di anlaşılan» gibi cümleler çiziktiriyor. lerdir. Fakat hakem ilk devrede bun yet vermekte, bütün müsabakalarla ya Bunlar, berrak bir suya tutam tutam lardan bir oyuncuyu çıkardığı halde, ta kinen alâkadar olmaktadır. Futbol lik çörçöp atmıya benziyor ve Esad Mah kım gene 11 kişi olarak çıkmıştır. maçları harıcinde atletik müsabakalara mud Karakurdun kalemine hiç yakış Bu devrenin on birinci dakikasmda da ehemmıyet verilmektedir. mıyor. Edib olanlar edebî şiveye ka Paris takımının güzel bir hücumu neti 5000 metroluk bir sokak koşusu ya yidsiz ve şartsız saygı göstermeğe meccesinde Parisliler bir gol yapmışlardır. pılmış, kulübler bu müsabakalara iki burdurlar. Kelimeler, biraz düğmeye Uruguaylılann, bu golden müteessir ol şer kişilık üçer takımla iştirak etmiş benzerler, altlı üstlü iliklenemezler, makla beraber cesaretleri kınlmamıştır ve lerdir. Birinciliği, İdman Ocağmdan yerleri muayyendir! onlar da biraz sonra bir gol yapmağa mu Muzaffer Osman takımı, ikinciliği NecSon sözüm şudur: «Allaha Ismarla vaffak olmuşlar ve bu golü yapan Arri miati, üçüncülüğü İdman Ocağı ka zanmıştır. dık», canlı bir eserdir ve onun muhar lagayı kucaklıyarak öpmeğe ve saha orBayrak yarışından sonra ikinci bir riri, daha önceki romanları kadar buntasında çocukça ve gülünc tezahütat yapkır koşusu yapılmış, 5000 metroluk ya da da terkib, tahlil ve tasvir kudreti mağa başlamışlardır. rışta İdman Gücü birinci, İdman Ocağı göstermiştir. Okuyanlarm kanaatime ve Oyuna başlandığı vakit Uruguaylılar da ikinci gelmiştir. hükmüme iştirak edeceklerinden şüphe sert oyunlanna devam etmişler ve müteMesafenin birinciliğini İdman Gü etmiyorum. addid defalar hakemin müdahalesine cünden Nihad kazanmıştır. Rizede iki kulüb daha teşkilâta alı maruz kalmışlardır. Paris takımının yaptıgı bir akın esnasında muhacimlerden bi nacak, Hopada bu suretle yeni bir mm finali Arsenal ile Grisbi Tovn, Şefild ri kaleciye şarj yapmış ve kaleci de buna taka daha kurulacaktır. Yimeytit ile Fulham arasında yapıldı. tekme atmakla mukabele etmiştir. Ha İngiliz kupası maçlan Arsenal rakibine 1 0 Şefild ise 2 1 kem, bunun üzerine Uruguay aleyhine j Ingiltere Kral kupası maçlarının Dömi ı galib gelerek finale kalmışlardır. dLtraat Lnstıtüsünde ziyafet Meydanda nutuk söyliyen bir köylii Zeybek oynıyan köylüler Bayramda köylü tipleri Altı asırlık bir kervansaray yıkıldı İstanbulun yeni Maliye teşkilâtı (Baştarafı 1 inci tahifede) Tahakkuk muavinliğine de Beyoğlu Tahakkuk müdürü Kemalin getirilmesi muhtemeldir. Üsküdar ve Beşiktaş ve Boğaziçi maliye şubelerindeki memurlardan mühım bir kısmı Beyoğlu ve Eminönü kazalarmda teksif edileceklerdir. Pariste bir Türk muvaffakiyeti (Baştarafı 1 inci sahifede) matbuat erkânından kadın erkek birçok mühim kimseler ve ezcümle esbak Maanf Vekili M. Monzie ile M. Rostan ve Fransız Akademisinden meşhur edib ve şair Pol Valeri hazır bulunmuştur. Edibimiz pek çok alkışlanmış ve konferansının diğer bazı mehafilde de tekrar edılmesi kendisinden rica olunrau^tur. Fazıl Ah * med, ikinci konferansını martın yirmi beşinde gene Sorbonda Edgarkine salo * nunda verecektir. Üniversite Rektörü M. Şarleti Fazıl Ahmedi ayrıca tebrık etmiş ve kendisinin ya bu bahar içinde ve yahud tatil sonunda behemehal Ankaraya gelerek Atatürkü ziyaret edeceğini bildirmiştir. İKİ TRAMVAY " K A Z A S I Yelde ğirmeninden geçen vatman Ferhadın idaresindeki 123 sayüı tramvay, Devlet Demiryolları memurlarmdan Hasamn kızı Salihaya çarparak ağırca yarala « mıştır. Topkapı Sirkeci seferini yapan vatman Seyfinin idaresindeki 48 sayılı tramvay da Sirkeciden geçerken şoför Mahmudun idaresindeki 1873 sayüı o tomobile çarpmış ve hasara uğratmıştır. ÇOCUĞU YARALADI Şoför İs rcıail Hakkınm idaresindeki 3342 sayıU otobüs Ayvansaray cadesinden geçer • ken Şerefettin isminde bir çocuğa çarpmış ve yaralamıştır. Arazi ve bina vergilerinin devri Hazirandan itıbaren hususî muhase belere devredılecek olan arazi ve bina vergilerinin tasfiyesi başlamıştır. Maliye Vekâleti devirden evvel bakaya ve senei sabıkadan kalmış vergileri tahsile ehemmiyet vermiştir. Borclular sıkış tırılmakta, vergisini vermiyenlere bu nun tahsili emval kanununa tevfikan tahsil edileceğine dair tebligat yapıl maktadır. Bu yüzden birçok kimseler sıkmtılı vaziyete düşmüşlerdir. Gebzedeki kervansaray yıkıldıktan sonra Gebze (Hususî) Altı yedi asır evvel Mimar Sinan tarafından yapılan (Sabil Kervan Sarayı) senelerce kabım sızhktan dolayı çökerek ön tarafında bulunan altı dükkânı harab etti. Geceyarısmdan sonra başlıyan çatır dılar çarşı bekçisi Nurinin nazarı dikkatıni celbetmiş ve bütün dikkatini o civara hasretmiştir. Birkaç saat sonra tehlikenin daha fazlalaştığını hisseden bekçi, dükkânlarda yatan işçileri kaldırmış ve sü ratle mağazalarım tahliye ettirdikten beş on dakika sonra dükkânlar pek korkunc bir şekilde çkmüştür. Şayed bekçi Nuri bu tehlikeyi zamanında hissetmeseydi on, on beş vatandaşın enkaz altında pestil gibi ezileceği ve binlerce liralık mallannm da mahvolacagı muhakkakb. İPOL/STE BIR TARLA KAVGASININ SONU Bakırköyünde Cumhuriyet caddesinde oturan kuyumcu Yorgi ve karısı Eftime ayni yerde oturan Ferhad, kızı Nezmin ve damadı Zeki ile bir tarla meselesinden kavga etmişlerdir. Kavga sırasında Yorgi »line geçirdiği sopa ile Ferhadla kızı Nermini tehlikeli surette yaralamıştır. Yaralılar hastaneye kaldırılmışlar, suçlu Yorgi de yakalanmıştır. Ankarada Hava Kurumu balosu Türk Cerrahî cemiyetinin toplantısı Türk Cerrahî cemiyeti aylık ilmî toplantısını profesör Murad Cankatın başkanlığı altında yapmıştır. Toplantıda Murad Cankat şiryanî ve katanî sempatiği neşri, arteryektomi üzerine üç vak'a göstererek bu üç şekil ameliyenin farkları hakkmda izahat vermiş ve bir aver tersliği vak'asmı da göstermiştir. Doçent Kâzım İsmail Gürkan nadir görülen bir para gangilyom vak'ası göstererek ameliyatm şeklini ve çıkarılan parçanın tetkikini bildirmiştir. Bu tebliğler hakkmda Murad Cankat, Şinasi Erel, Adnan Cevdet, Feridun Şevket ve Kâzım İsmail taraflarmdan ıstifadeli münazaralar yapılmıştır. Bu sene Ankarada verilen Turk Hava kurumu balosu çok parlak olmuş ve geç vakte kadar eğlenilmiştir. Resimlerimiz baloya iştirak eden kumandanlarımızla genclik gruplarım göstermektedir.