02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 CUMHURİYET S Şubat 1936 KUçUk Hikfiye Casus Yeni talimatname Mühendis mektebinde inzıbata ehemmiyet verilecek TEŞEKKÜR Merhum Kaptanıderya Ahmed Vesim Paşa kızı ve merhum liva Amiral İsmail Hakkı karısı Bayan Behiyenin ölüsünde son hizmetinde bulunarak bu acımıza candan ortakhklarını gösteren ve uzaktan yazile iştirak eden sayın dostlanmıza ve saygı değer Üsküdar kaymakamile memurinine can ve yürekten teşekkürümüzü sunarım. Kendilerine karşı duyduğumuz minnet ve şükran borzumuzu bu yazılarla ödiyemeyiz, kalblerimizde ebedidir. Aile namına büyük kardeşi Lutfi Tl )• gece, etrafı, aheste aheste kaplı li! diye bağmşıyorlardı. Jandarmalara: yordu. Bu adamdan siz mes'ulsünüz, deKadmlar salonda kalmış.lar; erkekler, bahçedeki masanm etrafına toplanmışlar dim. Nafıa Vekâleti Müsteşan Arif şehri Fakat daha lâkırdımı bitirmeğe vakit mizde bazı tetkikler yaptıktan sonra dün dı. Gitgide koyulaşan akşam karanlıgı içinde, sigaralarının ateşi birer göz gibi kalmadan müthiş bir kakıştırma oldu, akşam Ankaraya dönmüştür. parlıyordu. Bir gün evvel nehirde iki sr yere devrildim. Bir saniye içinde, askerler Müsteşar dün ögleüzeri Mühendis kekle üç kadınm bogulmasile biten kazayı adamı yakalamışlar, itekaka, döve söve mektebini ziyaret etmiş ve mektebde ye yolun kenanna kadar sürüklemişler, ora ni kurulan tesisatı tetkik etmiştir. Esasen konuşuyorlardı. da bir ağaca dayamışlardı. ihtiyar, kar Nafıa Müsteşarının şehrimize gelmesinin General G.: Evet, dedi, bu gibi şeyler insanı ların îçine yuvarlandığı zaman yan ölü sebebi Mühendis mektebine verilecek yemüteessir eder, fakat korkunc değildir, idi. ni şekil hakkında bizzat tetkikat yapmaDerhal kurşuna dizdiler. Tüfekler ğa lüzum görmesidir. dehşet verici değildir. Dehşete düşmek için yalnız tcessür, yalnız korkunc bir durmadan doluyor, durmadan boşalıyor, Nafıa Vekâleti, Mühendis mektebinmanzaraya şahid olmak kâfi gelmez. Ay hayvanî bir ısrarla mütemadi bir kurşun deki son hâdiselerden sonra mektebde ni zamanda esrarlı bir ürperti, tabiatin yağmuru yagdmyordu. Neferler, »ıralanzaptıraptın tesisi ve kat'î intizamın te nı paylaşamıyorlar, bu cansız cesede kurfevkinde bir korku duymak lâzımdır. mini için yeni bir talimatname hazırla Bakmız, dehşetin manasını bana anla şun sıkmak için yanşa giriyorlard'. maktadır. Bu arada Mühendis mektebiFakat birdenbire: tan bir vak'a nakledeyim size: nin önümüzdeki ders yılı zarfmda Har Düşman geliyor: 1870 harbindeydi. Ordu ricat ediyorbiye ve Mülkiye mektebleri gibi AnkaraDiye bir ses işitildi ve şaşkına dönen, du. Fakat, bu ordu dediğim şey, boz ya nakli de düşünülmüştür. Fakat An guna uğramış, darmadağm olmuş, mane karmakansık kaçmağa başlıyan ordunun karada henüz mektebe muvafık bir bina viyah bitmiş, yorgun, harab yirmi bin ayak gürültüsü, tekrar ufuklan sardı. bulunamamıştır. kişilik bir kafileydi. Serseriyi öldüren silâhlann sesi, efrad Mektebde bu yıl Vekâletten verilen Yerde kar vardı. Ortalık iyiden iyiye arasında panik uyandırmıştı. Silâhı atan tahsisatla yeni laboratuarlar, elektro mekararmıştı. Bir gün evvelindenberi ağzı askerler bile, kendi kurşunlannm takırdıkanik kısmı kurulmuş, binada büyük tamıza bir lokma ekmek koymamış, alabil sından kendileri korkmuş, varkuvveti badilât yapılmıştır. diğine kaçıyorduk. Prusyalılar peşjmizde caklanna verip, karanlıklara dalmışlar dı. idiler. iki jandarma ile ben, cesedin yanmda Simsiyah, agır ve kasvetli bir gök, etrafımızdaki ağaclan korkunc birer gölge kaldık. ihtiyar, artık kanlı bir et yığı ölü Kaptanıderya Ahmed Vesim Pagibi gösteriyor, ufka kadar uzanan sa • nından ibaretti. şa kızı ve ölü liva Amiral tsmail Hakkı haya, ruh sılucı bir manzara veriyordu. kansı anam Bayan Behiyeyi, fennin Üstünü arayın, dedim. Alaca karanlığm içinde, askerlerin atCebimdeki kibrit kutusunu uzattım. bıçağına bıraktığim zaman öliime çare tığı intizamsız adımların gürültüsünden Askerin biri kibrit çakıyor, öteki, ölünün aramamış, ölünciye kadar acı çekme mesinl dilemiştim. Anam öldü. Ana başka bir ses işililmiyordu. Efrad, ikibük üstünü araştırıyordu. yurdum yaşıyor. Onu kornyan ve ya lüm, pis ve ekserisi yırtık pırtık kıyafetli Mavi bir ceket, beyaz bir gömlek, şatanlar sağ olsun. idi. Karın içinde, ayaklannı sürüyerek gibir pantolon, bir cift kundura giymiş,. Uzun süren hastalık müddetince başdiyorlardı. Birinci kibrit söndü, bir kibrit daha ta giizide profesör operatör M. Kamal O gece berbad bir soguk vardı. Ba yaktılar. Asker, «erserinin ceblerini ka Öke olmak üzere değerli yardımcıla zan, kunduralann içinde sızlıyan ayaklarıştırarak gene saymaga başladı: nnın ve Gülhane hastanesi saygılı başnnın acısına dayanamayıp yalnayak yü Bir çakı, benekli bir mendil, bir tü doktonından son neferine kadar bütün riimeğe başhyanlar oluyordu. Bu vaziyete gelenler, bir müddet, beyaz karların üs tün kutusu, bir parça sicim, bir dilim ek bakıcılarının yüksek fen ve insanlık alâkalanna yürekten saygılanmızla etünde, kanlı ayaklannm izini bırakarak mek. lkinci kibrit te sönmüştü. Bir kibrit da bedî şükranlanmızı sunarım. yürüdükten sonra birkaç dakika dinlenAile namına oğlu mek üzere bir kenara oturuyor, fakat bir ha yaktıktan sonra, asker uzunuzadıya Tevfik daha kalkamıyordu. Oturan her asker, aradı ve: bir ölüydü. Başka birşey yok, dedi. MÜESSÎF BİR ÎRTÎHAL tnebolu eşrafından Hacı Kaptanın gelini, İstanbul Kumandanlığı 8 nci şube tiifekçisi Ahmed Akyol ile Fatma Bamiz Akyolun büyük anneleri salihatı nisvandan 110 yaşında Bayan Nadire pazar günü hakkın rahmetine kavuş • niuştur. Cenazesi, torunlan Ahmed Akyolun Nişantaşındaki evinden büyük mera • simle kaldmlmış, Teşvikiye camisinde namazı kılındıktan sonra Mecidiye köyündeki yeni kabristana defnedilmiştir. Torunlan Ahmed ve Fatma Akyola uzun ömürler dileriz. Mevlâ rahmet ey RADYO Bu aksamki program j ISTAKBUL: 18 dans muslklsl (plâk) . 19 haberler 19,15 Çardaş Fürstin operetl (plâk) . 20 şan piyano. Profesör Laşenski 20,30 stüd. yo caz tango ve orkestra gruplan 21,30 son haberler. Saat 22 den sonra Anadolu ajansının gazetelere mahsus havadlü servisi verllecefc. tir. VİYANA: 1 17,15 gramofon . 17,55 konuşma ve mu * sikl 19 konuşma . 19.25 esperanto dersl > 19.50 haberler, hava raporu ve saire . 20 opera binasmdan naklen Tannhauser o • perası . 24,15 konuşma . 24,30 cazband takımı. BERLİN: 17,05 büyüklere küçük seyler 17,35 am« « le yayını 17,50 flüt konseri ve şarkılar . 18,35 münakalât haberleri, haberler, Ko . lonyadan 21.50 senfonlk orkestra ile kar naval şenllkleri 23.05 haberler 2,3,25 spor naval ' şenllklerl . 23,05 haberler 23,25 spor . 23,25 Kolonyadan. BUDAPEŞTE: 18,05 saksafon konseri . 19,05 İtalyan oda musikisi ve şan 21 piyes 22,45 haberler. 23.05 şan konseri . 23,45 opera orkestrası nın konseri: Blzetnin eserleri. BÜKREŞ: 18,05 dans orkestrası . 20.05 haberler 20.20 yeni plâklar . 21.10 flüt konseri 21,45 şan konseri 22,05 piyano konseri 22,35 haterler 22,50 eğlenceli konser 23.50 fransızra ve almanca haberler . 24 eğlenceli konserin devamı. LONDRA [RegionaU: 20,05 haberler 20,35 askerî konser . 21,15 Londra tlyatrolarından nakil 21,35 salon. musikisi . 22.05 kanşık yayın . 23,05 eğlenceli konser 24,05 haberler 24,15 gramo » fonla dans musikisi . 24,35 Droitwich. PARİS [P. T. T . ] : 19,05 orfcestra konseri . 20,05 konser • 20.33 haberler 20,45 orkestra konseri 21,25 piyano musikisi . 22,35 musiklll pi . yes . 23,20 oda musikisi . 1,05 ingilizce haberler. ROMA: 18,20 eğlenceli konser 19,30 yabancı dillerde yayın 20,05 haberler, almanca konferans . 20,25 ingilizce haberler . 20,50 fransızca haberler . 20,55 Yunanistan için yayın 21,20 haberler 21,40 opera yayını. ( HOHE SCHÜLE ) Başlıyor... Bu fîlmde Vivananın gece alemeri... Viyana Aristokrat hayatı... Ve Ronacher Varyete tiyatrosunun bütün numaralannı jro'receksiaiz. Ba? roller: RUDOLF FORSTER ve dilber ANGELA SALLOKER Mevzuu Viyananın çılgın jrecelerinde cereyan eden bu film yürekler parçalayıcı bir aşk maceraııdır KadifeMaske Viyananm en büyük ve en jrüzel filmi Y I LD I Z SiNEMASINDA Bu akşam Programa ilâveler: Musiki üstadlan serisidden Ş O P E N Aynca: FOX Dünya Havadisleri . . . ve canh resimler. Kadıköylüler! Bugün en büyük neşe ve zevk gününüzdür ^ Ne var biliyor musunuz? TEŞEKKÜR K A D I K Ö Y GRACE H A L E D E BİR AŞK GECESi "3,500,000 " Her çarşamba kıymetli hediyeler Bu akşamdan itibaren •••• MOORE ve TULIYONUN Banu bütün dunyada leyredenlerin yekunu inıana hayret ve filme kıymet vermeje kâfidir rp BUGÜN BAŞLADI, BUGÜN ! E pa Kadıköy BÜYÜK ŞARK SUreyya OPERETİ Esvablarını soyunuz, dedim, belki Yorgunluktan katılan ayaklannı bir parça dinlendirdikten sonra tekrar yola başka birşey saklıdır. çıkmak niyetile tarlalann kenanna çömeNeferlerin ikisi birden çalışabilsin diye len böyle nice askeri arkamızda bırakıp kibriti kendim yakmağa başladım. Esvabyürüdük! lannı birer birer soyduklarını ve bu canBizler, daha sağlam olanlar, iliklerimi sız yıgını, bir paket çözer gibi çözdükleze kadar dondugumuz halde hâlâ ilerli rini, kibritin yanmasile sönmesi bir olan yor, ilk hamlenin bacaklanmıza verdigi ölgün ışıgı altmda farkediyordum. hızla daima ilerliyorduk. Askerlerden biri, birdenbire:" O sırada, iki jandarmanın, ihtiyar, Vay canına! Yüzbaşım, bu bir kamatruş, acayib kılıklı ufaktefek bir ada dınl dedi. mın kolundan yakalıyarak sürükledikle O zaman, kalbimin nasıl bir acı ile sızrini gördüm. Bunun bir casus olduğunu ladığını, nasıl burkulduğunu anlatamıyasöyliiyorlar ve bir zabit araştınyorlardı. cağım. Kulaklanma inanamıyordum. «Casus» kelimesi, efradın ağzmda, a Karlann içine çömelerek muayene ettim. kisler yaparak dolaştı ve ihtiyann etra Evet kadındı. fmda bir halka peyda oldu. Bir ses: Jandarmalar, benim ne söyliyeceğimi «Kurşuna dizmeli!» diye bağırdı. Ve merak ederek yüzüme bakıyorlardı. Ben halsizlikten yıkılacak dereceye gelen, anne düşüneceğimi, ne emir vereceğimi jacak tüfeklerine dayanarak ayakta dur şırmıştım. mağa muvaffak olan bütün bu askerlerde, Nihayet, jandarma çavuşu ağır ağır kütleleri katliâma sevkeden o hayvanca şu sözleri söyledi: öfkenin, o azgın heyecanm köpürdüğü Belki de oğlunu aramağa gelmiş nü gördüm. bir anadır. Topçulan sorup duruyordu Söz söylemek istedim, fakat efradda, âmir tanıyacak, söz dinliyecek kabiliyet fıkaracık! Ben, o zamana kadar çok dehşetli şeyler görmüş olan ben, bu buz gibi donmuş gecenin ortasında, bu kapkaranlık ovada, o ölünün, sebebsiz canına kıyılan o esrarengiz kadının karşısında «dehşe tin» ne oldugunu anladım ve hüngür hüngür ağladım... Bu garib mahluku sorguya çekmeğe Framnzcadan çeviren: çalıştım. Anlaşılmaz bir köylii dilile birHAMDİ VAROĞLU kaç kelime mırıldandı. Hakikaten aca yib bir mahluktu bu. Omuzlan daracık, NİŞANLANMA bakışları tilki gibiydi. Karşımda o kadar Nemlizade Galibin kızı Bayan Şefişaşırmıştı ki, casusluğuna benim de şüp ka ile Mısır eşraf ve tüccarlarından Bay hem kalmadı. Çok yaşlı ve çok halsiz gö Şevket Halbuninin nişanlanma mera rünüyordu. Aciz, sersem, fakat hilekâr simi evvelki akşam Nemlizade Galibin bakışlarla yüzüme bakıyordu. Nişantaşındaki evinde akraba arasın da tes'id edilmiştir. Tarafeyne saadet Askerler, etrafımızda: Kursuna dizmpli! Kurşuna dizme ler temenni ederiz. kalmamıştı. Beni bile kurşuna dizmeleri ihtimali vardı. Jandarmalardan biri bana dedi ki: Üç gündenberi peşimizden geliyor. Her öniine gelene topçu hakkında malumat soruyor. HALK OPERETİ Büyük bir ihtişam örneği olan Çok acıklı ve şahane bir aşkı ve iki büyük san'atk&r. CLIVE BROOK ve müstesna zengin mizanseni.. hikâye eden emsalsiz mevzuu... MADLEN temsiilerile KAROL'un Nöbetçi eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler gunlar * dır: İstanbul cihetindekiler: Aksarayda (Ethem Pertev), Atemdarda (Abdülkadir), Bakırköyünde (Hilâl), Beyazıdda (Belkis), Eminönünde (Salih Neca ti), Fenerde (Emilyadi), Karagümrükfe (Suad), Küçükpazarda (Hasan Hulüsi), Samatyada (Erofilos), Şehremininde (Na« zım), Sehzadebaşında (Halil). Beyoğlu cihetindekiler: ~^^ ~ • Galatada (Karaköy), Haslöyde f.HaIW, Kaşımpasada (Merkez), Sanyerde (Nuri), şişiftfeî Mâigîleciyan), Taksimde (Della suda), Ertu&rul), (S. Baronakyan). Üsküdar, Kadıköy ve Adalardakiler: Büyükadada (Mehmed), Heybelide (Ta naş), Kadıköy Pazaryolunda (Rifatl, Mo dada (Sıhhat), Üsküdar İskelebasında fMerkez). DIKTATOR Bütün seyirciferin takdir t * alkıslarım Yartnkı perşembe akşamı: S ARAY S i nem a s ı nd a kazanacakür. >.^ Ilâveten: Ingiltere krahnın cenaze merasimi bütün teferruatile gosterilecetir ÇARŞAMBA AKŞAMI, Bugün ve yann mevcud projframa ilâveten: Yalnız 4,30 matinelerinde: (GÜLDÜREN GÖZLER) Şİrlet Temple T IV OL I CAMBAZHANESI Büyük türkçe lözlü filimde görülmemiş varyeteler, heyecatıh ve fevkalâde sirk numaraları, artiıtler .. aşk maceraları. 7 Şubat cuma akşamı V A R Y E T E T Ü R K Cuma akşamı arasındaki S İ N E M A S I N D A HiNDiSTAN KAHRAMAN Bugün Sinemasında TAN SEKOYA ( K A P L A N K I Z ) H A L K I N A " ^ " ^ LORETTA YOUNG RONALD KOLMAN VİYANA GECELERi Paul Horbiger Hild V. Stolz HERMANN TH1MIGAEDELE SANDROCK Yeni FOX Jurnal ve MiKi M A VS Gözlerinizle görmeden hakikatine inanamıyacağınız bir harika filmi (Fransızca sözlü) Sinemanın en son büyük yeniliği 2 sene uğraşılarak yarahlan şaheser İlâveten: Ingiltere Krahnın Cenaze merasimi bütün teferruatile eösterilecektir. 1.000.000 I S T A N B U L Bu haftamız rakib sinemalara bir darbe olacaktır. Fakat muessesemizin sayın halkımıan teveccuhlerine bir çükran borcudur. Ne yapalım ? Fransız Tiyatrosu Halk Opereti Bu akşam saat 20,30 da Son defa Dost Yunanistanm kıymetli artistleri Zozo Dalmas ve Kofinyotisin iştirakile M A R T H A S T AD i V A L EM D A R' da EGGERT'in ÇARDAŞ FÜRSTİN Yann akşam: Leblebici Horhor Gişe gündüz açıktır. Telefon: 41819 Fiatlar: 35, 50, 60, 75, 100, loca 300 400 Başhyacak Yeni zabıta romanımız : 32 gördü. Kanlı Bilmece Yazan: Edpar Wallace Mis Ardfernin minnettarlığmı kazanan bu manasız Çinlinin yerinde kendisi bulunmak istedi. YehLing: I Sonra, sade srenc kızın, kısmen bildigi Bunu aklıma bile getirmemiştim, macerasını, hiçbir mukaddeme yapma 3edi, bunlar dogru mu Yeh Lingl Ah. siz ne iyi adamsınız! dan. çu tarzda anlattı: Tab, gene kızın gözlerinin yaşardığını Ben çok garib bir vaziyetle karşı tyilik nisbî birşeydir, dedi. Bacaklannı, oturdugu kanapede, yu Evet öyle demek istiyordum. Mis karı doğru toplamış, bir sigara sarmakla Ardferni, tiyatrodan otele, oradan Trasmerenin evine, orada çalışması bitrikten meşguldü. Mre Ursulanın yüzüne bakasonra gene otele kadar her zaman ben gö rak müsaade istedi, onun, başını iğerek muvafakat işareti vermesi üzerine, neretürürdüm. den çıkardısçı anla^ılamıyan bir kibriti Muhbirle polis lıafiyesi, bakıştılar. çaktı ve sigarasını ateşledi, sözüne devam Demek ki, M. Stottun hizmetçisi tarafınetti: dan, gece, Mayfield önünde sigara içtiği görülen esrarengiz Çinli meselesi, bu su Siz, gözlerimin nuru ve ruhumun ilretle izah edilmiş bulunuyordu. Ursula hamı olan evlâdımın hayatmı kurtanrken, Ardfernin otomobilinin lâstigi patladığı iyilik etmek için mi kurtardınız? Mösyö ve Tabm o civarda bulunup ona yardıma Holland, şu kullandığım tabiri mazur gögeldiği gece, yolda tesadüf edilen bisik rünüz, belki sizce bu, karmakan$,ık bir şark tabiridir, fakat benim nazarımda, Ietli adamın mahiyeti de anlaşılıyordu. samimiyetin hulâsasıdır. Gene kız hayretle: laştım. Shi Sohla yaptığım bir anlaşmayı, öldü, ve Li Hung, gecenin kameriyeleri tım, o da, daima üzerinde taşıdığı mühür risine, sizi lokantadan çıkarmak hakkmi veren baska imzalı kâğıdlar var mı? le mühürlemişti. memleketiniz kanununun telâkki ediş tar üstünde uykuya daldı. zına göre ya zengin, yahud fakir bir adam Yeh Ling, pervasız bir bakışla Kar ^ Karver, Çinlinin sözünü keserek: İşlerim ilerilemiyordu.. Bir gece Mösolacaktım. Siz Shi Sohu, Trasmere ismi yö Trasmere geldi. Önce kendisini tanı Bu mühür, üzerinde çince bir işaret verin yüzüne baktı ve sükunetle: Ie tanıyordunuz. Bu isim, onun asıl ismi yamadım. Eskiden, güçlü kuvvetli, mai bulunan küçük bir fildişi mühürdür, de Hiçbir vesikaya lüzum yok, dedi, dir. Amurda, biz ona, Shi Soh derdik. yetindeki adamlara karşı insafsız davran di. Kurşunkalem kutusuna benzer bir fil biz Çinliler garib bir milletiz. Şayed Bundan epey seneler evvel memleketinize makla şöhret kazanmış bir kimseydi. Ma dişi mahfazanın içinde durur değil mi? Mösyö Lander, İtalya dönüşü, bana gegeldim ve şimdi sahibi bulunduğum lokan denlerinden çaldıklan altmı nereye sakYeh Ling, başını iğerek tasdik etti ve lip te «Yeh Ling, bu bina benim dayımm malıydı, sizin burada pek az bir hisseniz tada çalıstım. Altın Damdan bahsetmi ladıklannı söyletmek için, hizmetçilerini sözüne devamla: diri diri yaktırdığım biliyordum. yorum, Reed Streetteki küçük dükkânı Bu vesikayı ben yanımda saklıyor vardı» demiş olsa, ben «evet haklısmız» Kendisile, geçmiş zamanlardan bahset dum. Mösyö Trasmere, ölümünden bir derdim; ve şayed aramızdaki mukavele söylüyorum. Bu lokantanın sahibi olan adam, bütün servetini Fan Tanda kaybet meğe başladık. Lokantacıhkta para ka müddet evvel, suretini almak için bu kâ meydana çıkmamış olsaydı, ben, hakkıti, lokantayı, yok pahasma ben satm al zanılıp kazanılmadığını sordu. Ben, ka ğıdı benden istedi. Mösyö Trasmerenin, mı müdafaa etmek için adliyeye başvurdım. Tahsil görmüş, büyük bir aile evlâdı zanılabileceğini söyledim. îşte o gün ken çinceyi, mandarin dilinde üstad denecek mağa bile lüzum görmezdim. Yeh Ling samimiydi. Tab, onun dogolan bir adamın, bu memlekete gelip te, disile ortak olduk ve bu ortaklık onun derece kuvvetli olan benden daha fasih ovefatına kadar devam etti. Lokantanın kuyup yazdığını söylersem, Mis Ardfern mütevazı bir Çinli lokantasında garsonru söylediğini hissediyordu. Gazeteci, kârından dörtte üçü, her pazartesi günü degil amma, sizler şaşacaksınız. luk etmesine mana veremezsiniz tabiî. düşük seviyeli bir ırka mensub telâkki etMösyö Trasmereye veriliyordu. Bu su Şu kadar söyliyeyim ki, Çinde, gördüğü O tarihten birkaç gün sonra, Mösyö tiği bir adamın, haysiyet ve şeref mef retle anlaşmıştık. Aramızdaki ye tahsili siyasî ihtiraslara alet etmeğe kalTrasmere öldürüldü. îflâstan kurtulmak humlarına karşı bu derece derin bir baggâne anlaşma bu idi. Bir de, onun dikte kan insan kendini pek sevdiremez. Ben ettiği ve benim kaleme aldığım diğer bir için yegâne ümidim, onun, içinde saklı lılık göstermesini hayretle karşılıyordude böyle bir sebebden dolayı, alelâcele mukavele mucibince, Trasmerenin vefatı bulunduğu kutu ile beraber benden alıp Mukaveleyi buldunuz mu) Çini terketmeğe mecbur oldum. Fakat bü halinde, lokantanın tamamına ben sahib götürdügü bu mukavelede idi. tün bunlar, artık maziye karıştı. Manşu olacaktım. Bu kâğıdda ikimizin de imza Evet amma sizin lokantanıza doku(Arkan var) ortadan kayboldu, ihtiyar İmparatoriçe mız vardı. Daha dogrusu ben imzalamıs nulabilir miydi? Mösyö Trasmerenin va
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle