Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Suikasd muhakemesi dün bitmedi Bu mevcud misallerden bir tanesi 15 inci gecesi hapisaneye gönderildikleine gelmiştim. O zaman düşündüm. Karini ifade etti. Ve «Ben polis dairesinde kimsiniz, hakkınızda kanunî tavsiyelere rarnamede arzetmiş olduğum gibi suç dir. lüzum görmem, siz takdir edersiniz.» di lular aleyhinde benim elimle tebellür etBu işi yüksek mahkemenize tevdi eder nasıl dayak yedim, derdim? Artık dayayerek ikinci istintak hâkimi Hikmetten miş tam bir kanaat yoktur. Maznunlan ken acaba Yahya anlamadan ezberlemiş ğa tahammülüm kalmamıştı.» dedi. memuriyeti hasebile tahkikat yaptığı sıra huzurunuza müspet bir kıyafetle, tam bir bir adam gibi unutuyor mu? Yoksa kasArif Fethinin hâkim olduğunu bilmeda suçlulardan Yahyayı birçok defalar suçlu damgası vurarak sevketmiş deği den mi böyle söylüyor? Keyfiyetin tah diğini ve komiser Osmanın daima «bize verdiğin ifadeyi vermediğin takdirde gesorguya çektiğini, Üzeyrin ilk sorgusun lim. lilini takdirinize bıraktık.» da hazırlıktaki ifadesini inkâr ettiğini; Mümasil hâdiselerde serbestçe men'i Hikmetin beyanatına karşı bir diye ne elime düşeceksin» diye şuraya buraya sonra kardeşi Arifle yüzleştirildiğini kay muhakeme karan bile verebilirdim. Fakat cekleri olup olmadığı hakkmdaki suale girip çıktıkça kendisini tehdid ve tazyik ettiğinden böyle söylediğini iddia etti. dederek niçin ikrar ve niçin inkâr etmiş bu hâdisenin büyük mahiyeti karşısında maznunlar hep birden «yok» dediler. Maznunlardan nahiye müdür Şemsettin olduklanna dair müşahede ve intıbalan binde bir ihtimalle bile olsa hataya dü Sulh Hâkimi dinleniyor de söz istiyerek dedi ki: nı anlatmasını istedi. şebileceğimi düşünerek suçlulan mahkeBundan sonra diğer şahid sulh ceza Yahyanın ifadelerindeki me huzuruna sevke lüzum gördüm. Teşrinievvelin 7 inci günü sabahıyhâkimi Fethi salona ahnarak hüviyeti mübayenet Reis Osman Talât Gültekin sordu: tahkik olundu. 320 doğumlu, Çanakkale dı. Şimdiki gibi hatmmdadır. Saat onHikmet dedi ki: « Muhtelif ifadelerinden sonra rü nin Camiikebir mahallesinden ve 2787 du. Sivil bir memur geldi. Sizi polis mü« Maznunlardan ilk defa Yahyayı culan sizde nasıl bir kanaat bıraktı? Suç sicil numaralı olduğunu söyledi, tahlif e dürü istiyor, dedi. Müdiriyete gittik. Polis müdürü birinci şubede Hamdinin maisticvab etmiştim. Yahya hâdise etrafın lular cebir ve tazyik gördükleri hakkm dildi. Reis: kamında oturuyordu. Bu bay da yan tadaki zabıtada verdiği ifadeler dairesinde da bir şikâyette bulundular mı?» « Bu hâdise dolayısile maznunlar Maznunlartn iddialart rafta bir sandalyede ayak ayküstüne atcevablar veriyordu. Yalnız zabıtadaki dan bazılannı sorguya çekmişsiniz. Bazı mıştı. Kolunu masaya dayamıştı. Şu vaifadelerile istintaktaki ifadeleri arasında « Arif «Ben çok döğüldüm» dedi. guna itiraflarda bulunmuşlar. Sorgu neziyetlerine göre ben; ya pek samimî arnazarı dikkati celbeden mübayenetler o Fakat her maznun bunu söyliyebilir. Ben rede yapılmış; itiraflar ne suretle olmuşkadaşlan veya polis müdüründen çok aluyordu. Bu mübayenetleri hal için defa bu iddiayı birinci derecede nazan itibara tur? Bu cihet hakkmdaki müşahedat ve şağı derecede bir memur sanmıştım. Polis atle corguya çektim. Son defa gene Yah almamıştım. Üzerinde maddî asar da intıbaatınızı mahkeme öğrenmek istiyor. müdürü bana dedi ki: (Müdür inad ediyayı bir müzekkere ile celbetmiştim ki görmemiştim. Sadece ilk sorguya çekti Şahid dedi ki: yorsun, bu işin doğrusunu söyle. Sonu rücuu da bundan sonra olmuştur. Emni ğim zaman Arifin hastalığı belli idi. « Birgün Baha Arıkan beni çağır fenaya varacaktır.) yet Müdürlüğünden gelen bir müzekke Kardeşi Alime gelince; ki bilâhare getirede Yahya ile arkadaşlarından başka rilmiştir; elindeki mendili mütemadiyen dı «Şöyle bir hâdise vardır. Bu zanla tuBana soran Emniyet Müdürü Sadret45 kişinin hududu geçtiği; hatta içlerin sol kulağına basıyordu. Mendilde kula tulmus bazı eşhas polis nezareti altında tindi. Hâkim olduğunu daha şimdi öğrenden birinin Diyarbekir taraflanna gittiği ğından akan sulu bir kan vardı. Dayak dır. Usulen sorguya çekiniz» dedi. Kal diğim bu zat ağzını bile açmıyordu. Şeistihbar edildiği bildiriliyor; Yahyanın tan ileri geldiğini ve döğüldüğünü söyle kıp Emniyet Müdürlüğüne gittim. Evve refim ve mukaddesatım üzerine yemin bunlardan haberdar olup olmadığınm di. Üzeyir dayak yediğini iddia etmemiş lâ hazırlık tahkikatmı tetkik ettim. Yah ettim. Polis müdürünün bu sırada bir yayı getirttim. Usulen hüviyetini sordum. tahkiki isteniyordu. Yahyaya müzekkere tir.» sözleri vardır: «Şeref bir telâkki mese«Size böyle bir suç isnad ediliyor. Ne de bildirilenleri sordum. «Bunlar nere Müddeiumuminin iki istihzahı lesidir. Bu vaziyette yemine esas teşkil diyeceksiniz?» dedim. Çok mütereddiddi dedirler?» dedim. Yahya başını salladı: Müddeiumumî Baha Arıkan Yahya ve «beni gene sorguya mı çekeceksiniz?» etmez!» dediler. Ben namus ve vicdanım «Bunlann hepsi yalandır» dedi. nın ve Arifin; kendisinin sorgu hâkimi o diye bir garib vaz'u hareketi vardı. Iti üzerine yemin ettim. O da kanaatbahş Yalandır dediğin bu müzekerede lup olmadığını bilip bilmediklerinin şa raflarını aynen tekrarladı. Fakat ben ay görülmedi. «Vallahi, billâhi» diye tekrar bildirilenler mi? hidden sorulmasını istedi. Hikmet; üze nen yazdırmadım. Sadece en canlı nok ettiğim zaman bu zat ilk defa söze kanHayır. diye cevab verdi. Bütün söy rindeki resmî elbisesi olduğu gibi dairenin şarak: talannı zapta geçirdim. lediklerim yalandır. vaziyetine nazaran da suçluların burası Yemin yalancılann silâhıdır. Niçin O halde «Doğrusu nedir?» dedim. nın adliye olduğunu anlıyamaması için Maznunlar şikâyet etmemişler beyhude yemin edersin. Bu arabca keliBunun üzerine anlatmağa başladı. Rü hiçbir sebeb olmadığını; maahaza her Sonra Arifi getirdiler. Onu da sorguya melerden ne çıkar?» cuunun derecei sıhhatini tesbit için istinad hangi bir vesile ile kendisi suçlulara müs çektim. Üçüncü olarak Üzeyir getirildi. Dedi. Türk kanunlarına göre yaptı ettiği şahidler münasebetile de tahkikat tantik olduğunu söylemediği gibi onlann Hastaydı. Polis doktoru kendisini mua gım yemin kabul edilmedi. Eski usul üyaptım. Yahyaya niçin yalan söylediğini da böyle birşey sormadığını beyan etti. yene etti. llâc verdi. Hatta Üzeyir ha zere yemin ettim; yalancmın silâhıdır desorduğum vakit tazyik altında bu türlü Müddeiumuminin talebile yapılan ikin mama ihtiyacı olduğunu; polisten iyi mu nildi. Bunun üzerine sükut ikran muta ifade vermeğe mecbur edildiğini iddia etci bir istizaha cevaben de; istintak tahki amele gördüğünü; kendisine bir evlâd zammındır. Birşey söyliyemiyeceğim, diti. Ve «Ne çektiğimi bilemezsin?» dedi. katı açılması karannı her vakit olduğu gi muamelesi yapıldığını, fiske bile vurul yerek çıktım. Kendisinin hâkim olduğunu Uzeyir tazyik edildiğini söylüyor bi suçlulara bildirdiğini ve bu husustaki madığını ben sormadan söyledi. Gerek şu güne kadar kat'iyyen bilmiyordum. Üzeyir hazırlık tahkikatmdaki sözleri kanunî merasimin yerine getirildiğini; fa Yahya, gerek Arif bir taaddiye maruz Sorunuz bay başkan, bu zat hâkimdir; ni doğrudan doğruya inkâr eden vadide kat müstantik olduğunu lisanen de ifade kaldıklan yolunda bana hiçbir şikâyette oraya bir kâtible olsun gelmişler mi? Bir bir ifade veriyordu. Sebebini sorduğum ve bir mecburiyeti kanuniyesi bulunma bulunmadılar. Bulunsaydılar, bir hâkim zabıt tutmuşlar mı? Üzerlerinde hâkim sıfatile icab eden muameleye tevessül e kisvesi var mıymış? Tevkif müzekkeresi zaman kardeşi Arifin feryadı yükseldiği dığını sövledi. derdim. Tevkifleri sebebine gelince? ni ve daima yanına getirilerek «işte karayın sekizi kayıdlı idi. Kendileri gittikten Ali Saible avukatm sualleri Reis Onu sormadım. Fakat kendi sonra ifademi şube müdürü Hamdi aldı. deşin söylüyor, sen de söyle!» diye maneAli Saib ve îdrisin müdafaa vekili vî tazyik altında bırakıldığını ve kendisi Zühdü de şahidden iki noktanın sorul niz söylemek isterseniz söylçyin^ Ve biz ayın on beşine kadar paliste kalhasta olduğu cihetle döğülmediğini ifade masmı istedi. Bunlardan biri suçlu YahŞahid Hazırlık tahkikatınm deva dık.» etti. Arifi sorguya çektiğim zaman hasta ya ve Arifin kendilerini döğdüğünü söy mı münasebetile tevkifi bir tedbiri ihti Şahid Fethi her suçluyu sorguya çe • • olduğu halinden belliydi. Bir iki defa da lediği Emniyete mensub kimseler tarafın yatî olarak yaptım. Değil 8 kişi, 1000 ki kerken «Atatürke suikasd yapmaktan su istedi, verdirdim. dan takib edilip edilmedikleri ve bu kim şi olsalar tevkif ederdim. suçlusunuz, ne dersiniz?» diye sual tev CUMHURİYET 16 Şubat 1936 Istanbul Borsası kapanış fiatleri 15 2 1936 PARALAR Alış 617 Fikir Hareketleri Hüseyin Cahid Yalçın tarafından neşredilmekte olan Fikir Hareketleri mecmuasının 121 inci sayısı çıkmıştır. Bu sayıda: Fikir kuvveti: Ilinı ruhu, hürriyetin lüzum ve zarureti, Meşrutiyet hafaraları, Avrupa ruhunun mahiyeti, terbiyeye dair konuşmalar, Bugünün sahibleri başlıklı makaleler vardır. (Baştarafı 1 inci sahifede) 1 Sterlin 1 Doiır 20 Franısız Fr, •0 Lire 2 20 Belçik Fr. 20 Drahmi •0 IsviçreaFt. 2 20 Leva 1 Florin 20 Çek kronn 1 Avüstarya 51, I Peçeta 1 Mark 1 Zloti 1 Penjü '0 Ley 20 Dinar 1 Yen 20 Isveç krono I Türk altını l Mecidiye 1 Banknot Os. B. 121 165. 150. 80, 22. Satış 620. 124. 167. 155. 815. 83, 24, 810. 22, 98. 81. 29, 22. 22, 16. 31 949, 232. 47, 32 22 50 11, 950. 24. 83. 95, 24. 17. 32. 24, 25, 13, 52. 34. 32. OSMANLI BANKASI %3 faizli, 1903 ihraçh Mısır Credit Foncier tahvillerinin 1 mart 1936 tari» hinde yapılacak itfa çekimi üzerine ba« şabaş ödenmesi tehlikesine karşı Os • manlı Bankası Galata merkezi ile Ye • nicami ve Beyoğlu şubeleri tarafından pek iyi şartlarla sigorta edileceği, mezkur tahviller hâmillerinin haberi ol • mak üzere ilân olunur. İSTANBUL TÜRK EMLÂK ŞİRKETİ 234, Kapam> Londra Nev York Paıis Milâno Bruksel Atına Cenevre Sofya Amsterdam Pra^ Vivana Madrid Berlin Varşoya Budapeşte Buireş Belgrad Yokohama Moskova Stokholm ç EKLER Açılıs 620,25 0.8045 12.06 10,0267 4,7320 83,8520 2,4385 64,5015 1.1735 19.2295 4.2425 5,8217 1,9*10 4.2216 4.5957 108.685 34.9114 2,7645 1086.50 3.1275 Açılış 620,25 0,80425 12.0575 10,0«!46 4.7310 83.44 2.4380 64.4880 1,1732 19.2245 4.2417 5,82 1.9805 4,22 4,5947 108.662i 34,9040 2.7639 1086,75 3.1268 •\apauis DAVETtYE ESHAM I; Bankası mnessls » » name „ „ bamılıne Anadoln D.M. %60 Tramvay Bomonıi Nekttı Reji %ıoo Aslan çlmento Merkez Bankası İSTİK 1933 Türk borcu tahTİli 1 > > 2 Ergani % ? SivasEcznnnn istıkrazı Dahili % 5 Hazine 7 0 2 Hazine İL Değirmencılik Şark Değirmenzıllk Umum Sigorta •stanbnl Telefon tlektrllt Tunel Rıhtım Anadolo 1 > ,H • > > 3 RAZLA R Açüıs KLapari; 57.75 51,50 57.75 51,50 TAH V 1 L A T • Mümessill III 47,75 47,75 selerin sorgu sırasında da bulunup bu Hatta ifade vermeğe hali yoksa bir Iunmadıklan idi. îkincisi de; her defaki kaç gün sonra sorguya çekebileceğimi de ifadesile bir evvelki arasında mühim müfoildirdim. Fakat kendi arzusu üzerine bayenetler mevcud olduğu cihetle bu faristicvaba devam ettim. Arifle kardeşi Ü km; suçlunun esasında gayrivaki bir hazeyir arasında muvacehe yapmıştım. Mu dise hakkında mütemadiyen söz söyledivacehede bilhassa taraflann birbirlerinin ği için mi? Yoksa beşerî bir nisyana düşf yüzlerine karşı söylemesi esastır. Arifin ü5ünden mi? tahaddüs ettiği noktasıydı. elleri baglı başı öne iğilmişti. Israrıma Ve şahid Hikmetten ihtısası dahilinde rağmen ağabeyisi Üzeyrin yüzüne bak olan bu yoldaki kanaatinin de sorulmasımıyordu.» nı istiyordu. Hikmet şu izahatı verdi: « Tahkikatta mahremiyete azamî itina gösterilmiştir. Dışanda kapının ö nüne kadar kendisini daima sivil memur ve jandarma getiriyordu. Fakat bu memur ve jandarma dışanda idi. îçeride değil. İkicinsine gelince, ben elime tevdi edilmiş delilleri tetkik ve fazla olarak ta suçu mertebei sübuta isal edecek delilleri taharrile meşguldüm. Delil diye verilen « 3 üncü mühim dava da bu idi. şeyler maznunlann muhtelif ifadelerinden Tahkikat bana verildiği zaman düşün ve bazı evraktan ibaretti. Birinci safhada düm: Nihayetmillî şerefi kurtaran ve bunlann hepsinin suçlu olduğunu kabul memleketi baştanbaşa yaratan adama ve etmek; ondan sonra ifadeler üzerinde yüdolayısile vatana tevcih edilmiş bir sui rüyerek hakikate ulaşmak lâzımdı. kasd mevzuubahisti. Ben bu davada bütfadelerde mübayenetler tün hassasiyetimle; meslekî tecrübelerimBu ifadelerde aksaklık ve mübaye le bütün malumatımla tam bir hâkim, netler gördüm. Müsaade ederseniz bir mibir müstantik vaziyetindeydim. Maznun sal vereyim: Silâh meselesi. Yahya zabılartn bigayrihakkin lehine olarak yapaca tadaki ifadesinde hududa girerlerken bir gırri en ufak bir hata beni hem 17 milyon tabanca, iki bomba; on fişek, ve şarjörle Türkün, hem de tarihin nazarında leke mücehhez olduklannı söylüyor; bu siliyecekti. Maahaza bana hâkim olan dü lâhlan tarif ederken bir defasında polis şünce yalnız bundan ibaret değildi. Eğer tabancasıydı, diyor, bir defasında üstünbu adamlar hakikî birer mücrim değil de den dolma, diyordu. Gene zabıtadaki ifaherhangi bir zanla bu filin faili olarak desinin bir yerinde bu silâhlann Çerkes sevkedilmişlerse bunları tebarüz ettirmez Etem tarafından; diğer bir yerinde Reve hakikî suçlulan bir yana bırakıp ta a ceb kaptan tarafından verildiğini söylü lâkadar olmıyanlan töhmet altına alır yor; bir başka ifadesinde de «Çerkes Esam ayni derecede mes'ul olurdum. tem bir mektub verdi, Receb kaptana Muhterem başkan! 17 milyon Türkün îçinde hatta Tannyı, Peygamberi ifade edejı isimleri bilmiyenler ve bunlar söyleninçe bir başka dilden konuşulduğunu sananlar çoktur. Fakat 17 milyon Türk içinde bir tek kişi yoktur ki (bu memleketi kurtaran kimdir?) diye sorulunca Ata türk, Gazi, Mustafa Kemal diye onun muhtelif isimlerile derhal cevab verme sm! Umumî kanaatime gelince muhterem başkan, ömrü büyük bir feragatle geçen Türk hâkimlerinin en büvük mazhariyeti büyük bir huzur içinde ve istirahati vicdanla uyuyabilmeleridir. Ben ilk tahkikah yapt'Sım sırada da bu mazhariyeti hissettim. Tahkikat bitti.» İstintak hâkimi Hikmet tahkikat saf halannı ve bu işin heyeti umumiyesi hakkmdaki düşüncelerine geçmeden evvel iki üç senelik bir adliyeci olmayıp on bir senelik meslek hayatında on senesi hemen müstantiklikle geçmiş bulunduğunu kay detti. Aldığı mühirn vazifeler arasında Menemen ve İsparta hâdiseleri de bulunduğunu söyledi ve sözüne şöyle devam etti: İki kardeşin müvacehesi Mahkeme suçlulann iddialan münasebetile şahidden müşahedelerinin kendisinde bu yolda bir kanaat tevlid edip etme diğini sordu. cih ettiğini ve fakat hâkim olduğunu a çıkça söylemediği gibi resmî elbisesinin de üstünde bulunmadığını, Şemsettinin işaret ettiği noktayı hatırlamakta ise de yanlış « Üzeyirde yalnız tabu bîr hastalık ifade edildiğini ve kendisi herhangi bir vardı. suçlunun çok yemin etmesini hâkimin oReis Isticvablari sırasında Emniyet nun suniyetine atfedeceğini anlatır tarzMüdürii ve şube müdürü de sizinle bera da söze müdahale ettiğini ifade etti. ber miydi? Müddeiumumî şahid gösteriyor Hepsi beraberdi. Diğerlerinde de var miydı? Bulunup bulunmadıklannı şimdi hatırlıyamıyorum. Fakat Yahya, Arif ve Üzeyrin sorgulan sırasında Emniyet Müdürü Sadrile birinci şube müdürü de beraberdi. Söz alan Müddeiumumî Baha Arıkan itiraflar hakkında sulh hâkimile sorgu hâkiminin intibalan anlaşılmak üzere celbedilmiş ve dinlenmiş bulunmalanna göre evvelce ikamesine lüzum görmediği Dahiliye Vekili Şükrii Kaya, Dahiliye Müsteşarı Vehbi Demirel, Ankara Va lisi Nevzad Tandoğan ve Emniyet Umum Müdürü Şükrüyü şahid olarak ikame ettiğini ve bu yolda bir karar verilmesini istedi. Müdafaa vekili Zühtü de söz alarak mahkemenin hâkimleri sırf ihtisaslan noktasından dinlemeğe lüzum görmüş olduğunu ve suçlulann itirafları sorgularda mezkur olmasına göre bu şahidlerin getirilmesi icab etmiyeceğini ve müekkilleri uzun müddettenberi mevkuf olduğundan ve esasen iddia ve müdafaa da dermeyan edilmiş bulunduğundan ademi istimalarına karar verilmesini istedi. Baha Arıkan tekrar söz aldı. Dahıhye Vekili Şükrii Kaya Avrupada bulunduğu cihetle ondan sarfmazar ettiğini, fakat diğerlerinin dinlenmesini istediğini tekrarladı. Mahkeme heyeti salondan müzakere odasma geçerek müzakerede bulundu. Ef endi ve Uşak Tolstoy H a y d a r Rifat Nefıı bir hikâye Yeni çıktı İstanbul Türk Emlâk Şirketi hisse daranı 27 mart 1936 tarihine müsadif cuma günü saat 16 (on altı) da şirketi nıezkurenin Taksimde Anaçeşme sokağmda kâin merkezi idaresinde alelâde in'ikad edecek olan heyeti umumiyesi' ne davet olunurlar. RUZNAMEİ MÜZAKERE: 1 Meclisi idare ve mürakıblar raporlarının kıraati. 2 1935 senesi hesabatınm tasdiki. 31 kânunuevvel 1935 te tahakkuk eden temettüat hakkında meclisi idarenin teklifi. Meclisi idarenin hesabatı mezkureden tebriesi. 3 Meclisi idare azasının tayini. 4 Meclisi idare azasının huzur ücretlerinin takdir ve tesbiti ve bilumum şirket umur ve muamelâtının tedviri mükellef meclisi idare azası tahsisatı nın kezalik takdir ve tesbiti hakkında meclisi idareye verilen salâhiyetin teyidi. 5 Hini hacette şirketten bazı îşler iltizamı için meclisi idare azasına mezuniyet itası (ticaret kanunu 323 üncü maddesi). 6 1936 senesi için mürakıblar tayini ve tahsisatlarının takdiri. Lâakal 100 hisseye malik olan hissedaran işbu heyete bizzat iştirak veya gene heyeti mezkure azasmdan birini tevkil hakkını haizdirler. İcabına göre istiraal ohınmak üzere şirket merkezi idaresinde duhuliye varakalan ve vekaletname nümuneleri 20 mart 1936 tarihine kadar hissedaranın emrine âmade bulunmaktadır. İstanbul, 15 şubat 1936 Dr. Mehmed Osman Saka Göğüs ve dahilî hastahklar mütehassısı Cenevre Üniversitesinden mezun, Cenevre Tib Fakültesi ve halk sanatoryomu sabik asistam 40 kuruş İsticvab şekli AKBAKİTABEVİ VE KÂĞIDCILIK Ankaranın büyük modem kitab ve kırtasiye müessesesidir. Kitab ve kırtasiyenizi en ucuz olarak oradan temin edersiniz. Türkçe ve ecnebi lisanlannda her türlü mecmua, kitab ve gazeteleri orada bulabilirsiniz. Bilumum mekteb kitablannın umumî bayiidir. Belediye karşısında Sinanağa daireleri. öğleden sonra dörtten itibaren hastalarını kabul eder. Telefon: 23565 Sultanahmed beşinci mahkemesinden: sulh hukuk Birinci şube müdürünün ismini biliyor musunuz.? Şimdi hatırlıyamıyorum. Suçluları; sorgulannı yapmak için neden mahkemeye getirmediniz? Ankarada beş senedir sorgu hâkimiyim. Anî olarak çağınrlar. Vazife saati haricinde olur, tatil olur, karakola giderim. Herhangi bir suçluyu sorguya çekip tevkif etmek lâzımsa tevkif müzekkeresıni orada doldurarak aynlmm. Bu sorgulan yaptığınız zaman saat kaçtı? Ölü Esad ve şerikine aid Yemişte soğan iskelesinde 37 numaralı kahvede mevcud kahveciliğe aid eşya 21/2/1936 cuma günü saat 14 te açık arttırma ile nıahallinde satılacaktır. İstiyenlerin mezkur gün ve saatte mahalline gel • meleri ilân olunur. (20064) Emlâk ve Eytam Bankası ilân /an Satılık arazi Mevkii ve Nev'i Depozitö Beylerbeyinde Bostancıbaşı Abdullahağa mahal497 lesinde Hacıömerefendi İstavroz sokağında eski 5 yeni 7 numaralı 3097 metro murabbaı tarla. 62 Lira 499 Beylerbeyinde Bostancıbaşı Abdullahağa mahallesinde Rasimağa sokağında eski 6 yeni 4 nu maralı bir hektar 7870 metre murabbaı tarla. . 72 Mevkileri yukarıda yazıh tarlalar peşin para ile satılmak ve 24 şubat 1936 pazartesi günü saat onda ihaleleri yapılmak üzere açık arttırmaya konulmuştur. Taliblerin şubemize gelmeleri. «306» (800) Nö. Karan yazarken Netice itibarile karan yazmak mevki • Birinci günü öğleden evveldi. Hatta adliyede mahkemeler de vardı. İşleriniz dahi olduğuna ve saati mesai dahilinde bulunduğuna göre Emniyete niçin gittiniz? Gitmekte bir mahzur görmedim. Şahid hâkimin diğer bir sualine cevaben de; bu suçlulann ne vakittenberi orada bulunduklannı sormadığı gibi tevkif müzekkeresini doldurup imzaladıktan sonra aynldığı cihetle cezaevine gönderilip gönderilmediklerini, ve gönderilmişgötürdük. Konsolun gözünü cekti, silâh Ierse ne vakit olduğunu bilmediğini beyan lan bize dağıttı.» diyordu. Bu ifadeleri etti. Şahidin ifadesinden sonra reis maztelif etmek kanunî bir mecburiyettir. Rü nunlara bir diyecekleri olup olmadığını cuuna takadüm eden ifadesinde« Bu si sordu. lâhları sakladım» diye ısrar etmişti. KiMaznunlann itirazlart listen Karamezar köyüne kadar trenle seYahya, şahidin hâkim olduğunu bilmeyahatinde bu silâhlan nasıl saklıyabildiği diğini ; poliste memur zannettiğini, şahidin yolundaki suallerime cevaben beni ikna kendisine (Söyle, söyle, bu ifadeleri tasedemiyen sadece «sakladım, görmemiş dik et!) dediğini ve gene tazyik göreceIer» şeklinde birer kelimelik cevablarda ğinden korkarak evvelki ifadelerini tek ısrar ediyordu. rarladığını; hâkim olduğunu bilmis ol Bu adam gene zabıtadaki ifadesinde saydı derdini anlatacağını söyledi. Üze diyor ki; «Çerkes Etem; Ali Saib sizi yir de o zaman çok rahatsız olduğunu ipten alabilir, o kadar kuvvetlidir, ona gi Fethinin hâkim olduğunu bilmediğini; eldeceksiniz» dedi. Kendimce bir mantıkî bisesi üzerinde olsaydı vazifesini anlıyateselsül yaparak dedim ki; Ali Saib ma rak adalet kapısıdır diye derhal derdini demki kuvvetli bir adamdır. Bunlara si dökeceğini, ayın sekizinde tevkif müzekkeresi kesildiği halde kendilerinin ayın lâh ta tedarik edemez miydi? Heyeti Hâkime karar veriyor 1 0 1 5 dakika süren müzakeredcn sonra heyet tekrar salona geldi ve reis ittihaz olunan şu karan tefhim etti: «Sebkeden talebe ve istinad olunan sebebe binaen ikame olunan Vehbi, Tandoğan ve Şükrünün şahid olarak dinlenmesine ve bu şahidlerin pazartesi günü saat onda ihzarlarile duruşmanın da o güne talikine söz birliğile karar verildi.» istanbul Belediyesi ilânlan Düşkünlerevi için lüzumu olan 7000 metro yerli Amerikan bezi açık eksiltmeye konulmuştur. Bu bezlerin hepsine 2100 lira bedel tahmin olunmuştur. Nümunesi ve şartnamesi Levazım Müdiriyetinde görülür. Eksiltmeye girmek istiyenler 2490 numaralı arttırma ve eksiltme kanununda yazıh vesika ve 157 lira 50 kuruşluk muvakkat temina4 makbuz veya mektubile beraber 2 mart 936 pazartesi günü saat 15 te Daimî Encümende bulunmahdır. (872); I lüV Dr. İHSAN SAMİ •••• BAKTERİYOLOJİ Umumi kan tahlilâtı, ferengi noktai nazarından (Vasserman ve Kahn teamülleri) kan küreyvah sayılması. Tifo ve ısıtma hastahkları teşhisi, idrar, balgam, cerahat, kazurat ve su tahlilâtı, ültra mikroskopi, hususî aşılar istihzarı. Kanda üre, şeker, KJorür, Kollesterin miktarlarının tayini. Divanyolu No. 113 Tel: 20981. LABORATUARI Keşif bedeli 422 lira 39 kuruş olan Kemerburgaz mektebinin ta • miri pazarlığa konulmuştur. Keşif evrakı ve şartnamesi Levazım Müdürlüğünde görülür. Pazarlığa girmek istiyenler buna benzer iş ya • pıldığına dair Nafıa Müdürlüğünden tasdikli ehliyet vesikası ve 2490 numaralı arttırma ve eksiltme kanununda yazıh vesika ve 32 liralık muvakkat teminat makbuz veya mektubile beraber 26/2/936 çarşamba günü saat on beşte Daimî Encümende bulunmahdır. «L» (779i