Katalog

CUMHURİYET §6 İkincikânun 1930 Istanbuldan geçen ırktaşlar Kâşgarlı Türkler maarif levazımı alıyorlar Misafirler: «Kurtuluş savaşmızda çok dualar ettik. Şimdi de inkılâblarınızı büyük dikkatle takib ediyoruz» diyorlar [ Ş e h i r ve Memleket Haberl e r i j Siyasî icmal Ticaret Sarayı Liman hanının alınması düşünülüyor Istanbulda bir Ticaret sarayı inşası ötedenberi kararlaştınlmıştı. Fakat bu bina için ayrılan para ile bütün evsafı haiz bir bina yaptırılmaması yüzünden bu iş proje halinde kalıp gitmektedir. Bunu gözönünde tutan Oda meclisi satılığa çıkarılmış olan İstanbul Liman hanını alarak burasını Ticaret sarayı haline koymağı düşünmektedir. Bu münasebetle bir kere de Vekâletle görüşmek üzere Oda umumî kâtibi Cemal Ankaraya gitmiştir. Bina halihazırda Eskişehirli fabrikatör Mehmed Alinin üzerinde 90 bin liraya kalmıştır. Fakat ihalei kat'iyye bir hafta sonra yapılacağı için kabil olursa Oda da bu müzayedeye girecektir. Halkın şikâyetleri Bütün bir köy halkı hapse mi girecek? Kemerburgaza tâbi İhsaniye kö yü halkı namına aldığımız mektub da deniliyor ki: «Geçen yıl mmtakanın ziraat memuru köyleri dolaşarak köylülerin vurmak mecburiyetinde oldukları domuz adedini tebliğ etti. Sene sonunda vilâyet encümeni her eksik domuz için kanununa tevfikan üç lira ceza kesti ve bu cezayı köyde oturan 18 ilâ 50 yaş arasındaki erkeklere tahmil etti. Köyümüz yirmi evlidir. Domuz vurma mükellefiyetine girenler pek azdır. Halbuki cezanın yekunu 114 lira tutmaktadır. Bu hesaba göre adam başına aşağı yukan beş lira isabet ediyor. Geçenlerde tahsildar geldi. Paraları toplıyamayınca hapisle tazyik muamelesinin ifası için mazbata imzalattırdı. Şimdi eli iş tutanların hepsi de hapis kararını mütevekkilâne bekleşiyorlar. Geçen yıl yol, sayım ve arazi vergilerini veremediklerinden, zaten haklannda hapis karan alınmakta olan bu fakir halkın ikinci bir para sıkıntısına tahammül edecek halleri kalmamıştır. Komşu Kısırmandıra köyü de ayni haldedir. Ahalisi fakir, adam başma domuz cezasından düşen paranm miktan üç buçuk lirayı bulmaktadır. Köylüler domuz vurma kanununun çok muvafık olduğunu müttefikan kabul etmektedirler. ancak takdir isinde yanılma olduğunda müttefiktirler. 4000 dönümlük bir köyde otuz sekiz domuz vurmanın imkân ve ihtimali olamıvacağı gayet tabiidir. Sekiz köylü bir nahiye müdürlüğünden de ceman iki yüz altmıs dokuz domuzun vurulmasıni istemek ise, yanılma hususunda ne kadar ileri gidildiğini gösterir bir kevfivettir. Köyümüzün mükelleflerile Kı sırmandıralılar cezanm affi kabil değilse, hiç olmazsa kabili tediye bir dereceye indirilmesi hususunda gazetenizin tavassutunu rica etmektedirler.» Metruk arazi Halka ve memurlara tevzi işi durduruldu Dahiliye Vekâleti iskân kanununa koyduğu bir madde ile şehirlerde millî emlâke aid ve metruk arazinin vilâyetlerce memurin ve halka tevziine müsaade etmişti. Yalnız tevzi edilecek bu arazinin üç sene zarfında iman meşruttu. İstanbul vilâyeti dahilindeki kazalarda bulunan memurlar bu kanun üzerine kaymakam lara müracaat ederek hemen kendılerine tevziat yapılmasını istemişlerdir. Bu meyanda bilhassa Anadolu Demiryollan banliyö güzergâhındaki oldukça kıymetli arazi de vardı. Millî Emlâk müdiriyeti bu kıymetli arazinin tevziinden evvel Maliye Vekâletine müracaat edilmesine lüzum görmüş ve iki Vekâlet arasında bu mesele halledilememiştir. Maliye Vekâleti verilecek arazinin ancak şehir ve belediye hududlan haricinde kıymetsiz ara ziye münhasır olduğunu iddia etmektedir. Vaziyet bu merkezde iken Sanyer kazası dahilinde bilhassa Mecidiye köyü civanndaki bir kısım arazinin kısmen köylüye, kısmen de memurlara tevzi edildiği anlaşılması üzerine İstanbul Valiliği derhal işe müdahale ederek buna mâni olmuştur. Esasen bu arazinin bir kısmı süvari binicilik mektebine terkedilen Ayasağa kasn civannda olduğu anlaşılmış, mekteb müdiriyeti de vilâyete müracaat ederek bu arazinin manej ve saire için mektebe lâzım olduğunu bildirmiştir. Japonyanın politikası J MÜTEFERRtK Kömür depolan Bazı tacirler Odaya müracaat ederek Kuruçeşmedeki kömür depolannın Va niköy veya Kandilliye nakledilebilecek lerini ileri sürmüşlerdir. Fakat bu iki mıntakada da şiddetli akıntı olduğu için imkân görülememektedir. apon parlamentosu feshedildi. Son seçim 1932 senesinde yapıldığından parlamentonun daha: marta kadar ömrü vardı. Fakat Okadat kabinesi muhalıf partı Seyukayın hükumete kat'î bir hücum yapacağım öğren * diğinden yeni bütçeyi geçirmeksizia par* lamentoyu şimdiden dağıtmağa lüzum görmüştür. Amiral Okada Uzakşarkta ahvalin karıştığı bir sırada hükumetin parlamento zorluklan içinde kalmasını istememiştir. Bu suretle hükumet hem serbestisinl muhafaza edecek, hem de yeni seçimi tacil ederek partiler arasmdaki vaziyeti biran ervel aydınlatacaktır. Yeni seçimde Japonyada üç parti usulü bilfiil teessüs edecektir. Seçim mücadelesine hü kumet taraftarı Minseyto ve muhalif Seykay partisinden başka bir de Şovaki isminde üçüncü bir parti iştirak edecektir. Uçüncü parti Japonyanın eski iki partisi arasında nâzımlık vazifesini yapacak, herhangi millî kabineyi yani muhtelif partilerden ve müstakillerden teşekkül edecek millî hükumeti tutacaktır. Okada kabinesinin parlamentoyu feshetmesinin bir sebebi vardır Kabine hükumetin parlamento düşüncelerile dış politikada zâf gösterdiğini iddia ederek devlet makamlarını zorlamakta olan genc zabitler zümresini tatmin ve teskin edecek tedbir ve hareketler için serbest kalmak istemektedir. Parlamento yeni bütçeyi kabul etmediğinden alelusul eski bütçe tatbik edilecektir. Harbiye ve Bahriye Nezaretlerinin istedikleri fevkalâde tahsisat ise sönradan ayrıca yeni parlamentoya tasdik ettirilecektir. Parlamentonun vaktinden evvel dağıtılması Japonya hükumetinin bir takım mühim vaziyet ve hâdiselere intizar ettiğini ve bunlara karşı istediği gibi hazırlanmak arzusunda bulunduğunu gösteriyor. Parlamento dağılmazdan evvel D15 Bakanı Hirota söylediği uzun bir nutukta Japonyanın dış politikasını izah et • mişti. Bu nutuk Japonyanın bilhassa Sovyetlerle münasebetlerinin gergin bulunduğunu anlatıyordu. Mumaileyh, Mançu * kuo ile Sovyet Birliği arasındaki uzun hududun hangi tarafa aid bulunduğu tasrih edilmiyen mmtakalarından dolayı sılc sık hâdiseler ve karışıklıklar çıktığını ve bu mıntakalar mevcud kaldıkça öyle muhtelit komisyonlarla hâdiselerin ber taraf edilemiyeceğini söylemişti. Japon Dış Bakanı bundan başka Japonyanın dış politikasında en ziyade alâkadar bulunduğu noktanın Şarkî Siberyadaki fevt kalâde askerî tahkimat olduğunu, bu noktaya Sovyet makamlarının her fırsat düştükçe nazan dıkkatlerinin eelbedil « diğini bildirmişti. Bu sözlerden anlaşılıyor ki Tokyo hükumeti Sovyetlerin Siberyanın şarkında Kora ve Mançuri hududlarında iki bin kilometro uzunluğunda yaptırmakta oldukları asrî Seddiçin denil * meğe lâyık istihkâmlan müdafaadan ziyade taarruz maksadlanna atfetmekte, yahud böyle gözükmektedir. Sovyetler ise Japonlan Siberyaya karşı taarruz emelleri beslemekle itham etmekte, buna karşı koymak için tahkimat vücude getirmekte, Siberyada büyük bir ordu, fazla miktarda tayyare ve tank toplamaktadırlar. Türkistanlı ırktaşlardan Birkaç gündenberi şehrimizin her yerinde ve bilhassa çarşılarda dolaşan siyah veya yeşil takkeli, siyah veya yeşil cübbeli, çizmcli ve mestli bir takım seyyah lann gezdiği kimsenin gözünden kaçmamıştır. Hacı olmak üzere Ciddeye gidecek olan bu misafirlerden bir kısmının halis Türk olduklannı duyunca kendilerile konuşmak merakına kapıldım. Onları Mahmudpaşa civarında bir otelde buldum. Bahçede oturup konuşmağa başladık. Bunlar 133 kişi imiş. îçlerinde 10 kadın ve birkaç ta çocuk var. Ekserisi Kâşgarh Türk. Bir kısmı da Çin müslümanı.. Kâşgarlı olanlar çok konuşgan ve uya nık.. Bilhassa yeni Türkiyenin bahsi açılınca derhal hürmetkâr bir vaziyet alı yorlar ve benim de az çok anladığım bir dille: «Siz bizim kanndaşımızsınız. Kurtuluş savaşmızda galib gelmeniz için az mı dualar ettik. Şimdi ise yaptığınız inkılâblan büyük bir dikkatle takib ediyoruz. Her hareketinizi, her adımınızı kendimize örnek ve rehber sayıyoruz» dediler. Bunlan söyliyenler içinde bilhassa nazan dikkatimi çeken bir tüccar vardı ki bilhassa şunu söyledi: « Biz Kâşgardan gelirken maarif çilerimizden bazı tavsiyeler aldık. Onlar ıstanbuldan kitablar, hartalar ve kürei müsattahalar almamızı ve yeni Türkiyetin yaptığı inkılâblan, terakkileri yakından görmemizi tavsiye ettiler.» Bir tanesi: « Yahu, dedi. Gördük ama bu kadar cennet gibi şehir görmedik. Biz bundan üç ay evvel kâşgardan aynlrmştık. Ortalık yanm metro kar altında idi. Burası kânunusanide böyle günlük güneş lik.. Adeta Kutubdan Hatüüstüvaya intniş gibiyiz.» Diğer biri de: « îstanbula geleli dört gün oluyor. Epey şişmanladım» diyordu. Seyyahlar Mahmudpaşa ile Kapalıçarşıyı adeta canlandırdılar. Bilhassa Ciddeye hareket etmeden evvel hemen hepsi ehramlannı buradan alıyorlar. Her birinin elinde satın aldıkları ya tesbih veya şemsiye var.Ekserisi zengin adamlar. Servetleri de para ile ölçüyorlar. Meselâ şöyle diyorlar: Şu kadar arazisi var. bir grup 10 bin koyunu var.. 3 bin deve sahibidir. 6 bin beygiri var!.. Hemen hepsi de gürbüz, dinç ve saglam.. Hatta söylediklerine göre memle ketlerinde 70 80 yaşma geldikten sonra evlenip çoluk çocuk sahibi olanlar da varmış.. Bir kısmmm sakallan seyrekti. Bunun sebebini sordum. Biri anlattı: Bir kısmımız Çinli müslümanız. Bunlar köse olur. Fakat Türklerl» kanşıp beraber yaşıya yaşıya nesil değişti, onlann da sakallan çıkmağa başladı. Ama gördüğünüz gibi bir çenede ancak dört kıl.. Oldukça uyanık görünen sakalsız bir de genc vardı. Ona atalan gibi niçin sakal bırakmadığını sardum. Kendisine mahsus edasile ve gülerek cevab verdi: Sakal dediğin tük (tüy) dür. Selle (sank) dedigin yüktür. Sen kalbe bak.. Bu genc Türkün şu sözile anladım ki o, babasından bir asır daha genc ve medenidir! Bu yüz otuz kişi dört kabileye men sub muşlar.. Bu kabileler de şunlarmış: Özbek, Kırgız, Uygur ve Döngen.. Memleketlerinde nasıl vakit geçirdik lerini sordum. Anlattılar: « Bizim orada sinema, tiyatro, eğlence yoktur. Yalnız yemek, içmek, namaz kılmak, oruç tutmak yatmak ve çalışmak vardır.» Şarkî Türkistanın şimalinden gelen seyyahlardan memleketlerindeki maarif hakkında malumat isteyince kısaca dediler ki: « Bilhassa 933 ten sonra yaphğımız inkılâbla istiklâlimizi kazanmış ve Çinden ayrılmıştık. Fakat başımızda şef olacak kimse bulunamaması ve araya kabile kavgalan girmesi üzerine tekrar mağlub olduk. Bizde eleman çok azdır. 930 dan sonra açtığımız iptidaî mekteblerine muallim yetiştiremiyoruz.» Şehrimizde daha birkaç gün kalacaklarını, kendileri gittikten sonra arkalanndan 180 kişilik bir kafile daha geleceğini söyliyen bu seyyahlann dönüşte de gene îstanbula uğnyacaklarım ve bilhassa kitab, harta ve saire satın alacaklannı öğrendim. Bu sırada otelin kapısından üç ırkdaş daha girdi. Bunların başında yeni aldıklan anlaşılan yepyeni şapkalar vardı. 50 ecnebi gazeteci geliyor Mayıs ayı içinde, Bükreşte toplana cak olan beynelmilel. gazeteciler federasyonunun dağılmasından sonra, federas yona iştirak eden gazetecilerden 50 kişi memleketimizde bir etüd yapmak üzere İstanbul ve Ankaraya geleceklerini bildirmişlerdir. Şehrimizde üç gün kadar kalacak olan bu dünya gazetecilerini gezdirmek için bir heyet seçilecektir. KÜLTÜR ÎSLERİ Muallimler Birliği feshedildi İstanbul Muallimler Birliği, dün Vilâyete verdiği bir beyanname ile kendi kendini feshettiğini ve muallimlerin, ci varlanndaki Halkevlerine iltihak ettik lerini bildirmiştir. Bu itibarla dünden itibaren İstanbul Muallimler Birliği de tarihe kanşmış bulunuyor demektir. Birlik eşyalarının bir kısmını îstanbul kültür idaresine, bir kısmını da istanbul Hal kevine terk ve teslim etmiştir. Bir senede 39 bin köpek öldürüldü lstanbulda bir sene içinde 39,000 köpek öldürulmüştür. Bunlardan 15,000 i son iki ay içinde itlâf edilmiştir. Üçüncü müfettişlik kadrosu Üçüncü umumî müfettişlik kadrosun dan bir kısım memurlar bugün Trabzona kalkacak olan Tarı vapurile gidecektir. Gidecekler içinde asayiş müşaviri Celâl, evrak direktörü Ali Münib, müfettişlik miman Necmi Ateş, istatistik direktörü Ali Rıza ve sekiz memur vardır. Müfettiş Tahsin Uzerle diğer memurlar ayın 29 unda gideceklerdir. Kız san'at mektebinde imtihan bitti Akşam kız san'at mektebinde, bir haftadanberi yapılmakta olan dikiş ve biçki yardımcı muallimliği imtihanı hitam bulmuştur. jmtihana giren 17 talibden yalnız dört bayan imtihanı kazanmışlardır. Bunlann evraklan dün Maarif Vekâletine gönderilmiştir. Heyetimiz Bükreşten dönüyor Balkan Antantının ekonomik konseyi kongresine iştirak etmek üzere Bükreşe giden heyetimiz yann şehrimize dönecektir. Heyetimize iştirak eden mütehassıs lar birkaç gün daha Bükreşte kalarak kongre mukarreratı hakkında temaslarda bulunacaklardır. Şirketihayriyede ihtilâf ve istifalar Müdür Yusuf Ziya ve Meclis Reisi Mahmud Nedim çekildiler MALÎYEDE Hazineye borclu meçhul yabancılar A. T. Bursada muallimler için evler Türkkuşu, Bursada da bir şube yapılacak açacak Bursa (Özel) Bursa Muallimler Birliği son toplantısında muallimler için yeni evler yapılması yolunda bir karar vermiştir. Muallimlerin yaptıracaklan bu evlerle yeni bir mahalle kurulacaktır. Mahallenin yeri için asrî kaplıca karşı sındaki arazi düşünülmekte ise de bu mesele henüz kat'î şeklini almamıştır. Şubatın sekizinde Bursa Muallimler Birliği burada bir muallimler balosu verecektir. Bursa (Özel) Plânörle uçuş tecrübeleri yapmak üzere kurulan (Türk Kuşu) şehrimizde de bir şube açacaktır. Bu işe Hava Kurumu genel merkezile Bursa Tayyare Cemiyeti de yardım edeceklerini bildirmişlerdir. Hava Kurumu genel merkezi buraya plânör ve muallim göndermek suretile yardımda bulunacağını bildirmiş; Bursa Hava Kurumu da (Türk Kuşu Bursa şubesi) için tayyare binasının üstkatındaki büyük bir salonu vermiş ve bu binaya aid bütün masraflan üzerine almağa karar vermiştir. Aynca bu teşekkülün kurulması yo lunda Valimiz Şefik Soyer çok yakından alâkadar bulunmaktadır. Bunun için içtimalanna başlamış «lan vilâyet umumî meclisi Türk Kuşu Bursa şubesi için tahsisat ayıracaktır. Son zamanlarda Sirketihayriye idaBu yıl yapılan ihtifalde büyük vatan re meclisinde cere perver Namık Kemalin Bolayırdaki tür yan eden bazı mü besinin harabiyeti pek büyük bir teessüfle zakereler azalardan görülmüş, Maarif Vekâleti, Müzeler bazılarile şirket mütdares>tıce buranın tamirine karar vermiş dürü Yusuf Ziya ave derhal işe başlanmasını bildirmiştir. rasında anlaşama Şubat başından itibaren tamire başlana mazlığı mucib olmuş caktır. bu vaziyet şirket erECNEBÎ MEHAFİLDE kânı arasında vuku bulan bazı istifalarIngiliz ataşemiliteri la neticelennıiştir. Bir müddettenberi Atinada bulunan Öğrendiğfmize %öŞirketiHayriyemü Ingiliz elçiliği ataşemiliteri miralay Samp re bu ihtilâf şirket dürü Yusuf Ziya son dün sabah îstanbula dönerek, akşam müdürü Yusuf Ziya ile idare meclisi ekspresile Ankaraya gitmiştir. reisi Mahmud Nedim arasında çıkmış M. Mamburinin konferansı tır. Geçen günlerde yapılan bir meclis Galatasaray lisesi profesörlerinden içtimaında, şirket muamelâtına aid nokMamburi ayın 30 unda Ünyon Fransez tai nazarlanna ısrarla muhalefet eden kulübünde «Bizans saraylan ile Topka Mahmud Nedime Şirket müdürü bazı pı sarayı hakkında mukayeseli bir etüd» cevablar vermiş, bunun üzerine başlıyan mevzuu etrafında bir konferans verecek münakaşalar gittikçe acılaşarak müessif bir hal almak üzere ikeh toplantı dağıl ŞEHİR tŞLERt mıştır. Bunun üzerine Yusuf Ziya şirket müdürlüğünden, Mahmud Nedim de Nebatî yağlara dair bir karar idare meclisi ikinci reisliğinden çekil Teneke ve fıçılar içinde, piyasada sa mişlerdir. tılan «Tur» ve «Turlin» ismi altındaki nebatî yağlann, kablan üzerine büyük harflerle (İdroje edilmiş pamuk yağıdır) yazısının ilâve edilmesi Belediye daimî encümenince muvafık görülmüş ve bu yağı imal eden müesseselere tebligatta bulunulmak üzere Belediye şubelerine tamim edilmiştir. Bu ihtilâfa bir çare bulmak için geçen perşembe günü yapılması mukarrer olan toplantı da meclisi idare reisi Necmed din Mollanın rahatsız olması, ikinci reis Mahmud Nedimle şirket müdürü Yusuf Ziyanın ve diğer bazı meclis azalarının gelmemeleri yüzünden yapılamamıştır. Namık Kemalin türbesi tamir edilecek Hazine davalarmın tasfiyesi neticesinde bazı şayani dikkat alacak davalan ortaya çıkmaktadır. Bu borcululann ekserisi ikametgâh olarak Perapalas otelini göstermişlerdir. îstenilen paranm miktan 100200 ve en aşağı kırk, elli bin liradır. Ekserisi Umumî Harbdeki müttefiklerimizin tebaasmdan olan bu borçlulann bittabi şimdiki adresleri meçhul olduğundan kendilerine tebligat yapılamamaktadır. Maamafih usulü dairesinde ilân edilmektedir. Alâkadarlara verilen bu mühim miktardaki paranın Umumî Harbde istihbarat işlerine sarfedildiği Eğer mesele ve ihtilâf Mançuri île zannedilmektedir. Sovyet Rusya arasındaki hududlara HALKEVİNDE münhasır kalsaydı belki ihtilâfın önü almırdı. Fakat ayni zamanda Japonlanri Şehremini şubesinin faaliyeti cenubî Moğolistanı kâmilen işgal ederek Şehremini Halkevi temsil şubesi dün burada müstakil bir Moğol devleti kurakşam ilk defa olarak Letafet apartıma duktan sonra Sovyet Moğolistanmı dahî nında halka müsamereler vermeğe baş istilâ ile tehdid ermeleri ve bu yerlerin lamıştır. Bu haftadan itibaren Şehremini bütün Siberya için sevkulceyş cihetinden tarafındaki annelere faydah olabilmek ehemmiyetli olması Sovyet Birliğile Ja« için haftada bir defa çocuk bakımı dersi ponya arasındaki anlaşmamazlığı bir kat verilecektir. daha ağırlastırmaktadır. Eminönü Halkevinin II genişletilmesi ^ Eminönü Halkevinin genişletilmesi îçin yanmda bulunan arsa satın alınmış ve buraya yapılacak binanın plânı Belediyeye verilmiştir. Belediye fen heyeti bu plân üzerinde terkikatını tamamladıktan sonra inşaata mart iptidasında başlana cak tır. MUHARREM FEYZl TOGAY SAĞLIK İŞLERÎ Kızıl ve difteri vak'alan Son günlerde bazı mekteblerde kızıl ve difteri vak'alan görülmüştür. Bu vaziyet karşısmda Sıhhat Müdürü bütün mekteb direktörlüklerine birer tamim göndererek böyle bir vak'a zuhurundaı talebelere izin verilmesini ve hasta çocuk* lann muhakkak doktora ve sıhhiye me • murlanna gönderilmeleri temin edilmesiıu bildirmiştir. Avlanırken öldü Fuça (özel) Hamza oğlu 24 yaş Iarında Adil, avlanmağa çıkarak bir pusuya yatmıştır. Ayni yerde avlanan diğer bazı avcılarm attıklan kurşun lardan biri, zavallının başma rasgelmiş, ölümüne sebebiyet vermiştir. Adliye, tahkikata başlamıştır. Kurşunun, ki min silâhından çıktığı henüz anlaşıla mamıştır. Izmir Belediyesinin varidatı azalıyor îzmir (Özel) Belediye bütçemizin tesbitine başlandı. Varidat kısmmda, geçen yıla nazaran 81,000 liralık noksan yardır ve bu noksanlık, endişe ile karşılanmaktadır. Çünkü azalma, devam dadır. Şehir Meclisimiz nisanda toplanaeaktır. Sirketihayriye hissedarları, şirketin en Lâpseki (özel) Mümbit ve mahziyade birlik, ahenk ve mesaiye ihtiyac Belediye tramvay yollarındaki izdihasuldar muhitimizin mezruatını son senemı dağıtmak için Eminönü Bebek hat gösteren bugünlerinde çıkan bu müessif ler zarfında bilhassa domuzlar berbad ve tının bir kısmını Galata rıhtımından ge vaziyeli düzeltmeğe çalışmaktadırlar. perişan eylemekteydi. Bunu nazarı iti çirmeği düşünmektedir. bara alan bir kısım halkımız bir teşekkül Japonyaya tuz sevkiyatı devam Mezarlık meselesi vücude getirerek devamlı sürek avları ediyor Geçenlerde Topkapıda bir mezarlık tertibine başlamış ve şayanı memnuniyet Osmanlı Bankası tayyare meselesi hakkında Şehremini nahiyesi neticeler alarak kasaba halkını sevindir Izmir (Özel) Evvelce de yazdığım vergisinden muaf tarafından tahkikat yapılmakta olduğunu miştir. gibi, Çamaltı tuzlasından Japonyaya tuz Mukavelenamesindeki sarahate bina yazmıştık. Mevzuubahs mezarlığın sahiBu teşekkül, alâkadar makamlarin, sevkiyatı artmaktadır. Biri Marsilyadan, en, Osmanlı Bankasının tayyare vergi maddî imkânsızlıklan nazarı itibara ala diğeri Iskenderiyeden iki vapur gelerek sinden ve damga resminden muaf bulun bi tarafından bir mektub aldık. Bunu ve rak yardımda bulunmasmı muhitin mu bugünlerde 18,000 ton daha tuz yükliye duğu İç Bakanlıktan dün alâkadar daire tahkikatımız neticesini salı günkü nüsha zır hayvanlardan temizlenmesi noktasınmızda yazacağız. ceklerdir. lere bildirilmiştir. dan haklı olarak istemektedir. Bebek tramvay hattı Lâpsekide sürek avlan yapıhyor Cumhuriyet Ntbhan 5 Knniftnr' ADOHB JTurkiye SOSYETELERDE Setıdik 1400 Kr. Altı aylık 7S0 Üç ayUk 400İ jk Bir aylık 15» W şeraiti' l « în Hariç 1700 Kr. 1450 800 yoktur W»