Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET 11 tkincikânun 1936 TÜRKİYEDE KÖY DAVASI Evkaf teskilâtı Munzam bütçe Gene köy kültürü Mektebi nasıl kuracağız, muallimi nasıl çahştıracağız? Muallim bu mevzuun hayatıdır Bugün köycülü işleri arasmda kül tür çalışmalarından bahsedeceğim. Burada kültür işleri terimini eski maarifçilik manasında almıyorum. Talim ve terbiye meseleleri kadrosuna giren köy kültürünü geniş manasile bir sosyal terbiye mevzuu içinde mütalea edebiliriz. Bugünkü terbiye mefhumunda, nihayet sosyetenin yeni hayata, hayatın her türlü imkân ve şartlarına intibakı manası saklı olduğuna göre köyün kültür işlerini tanzime başlarken bir fikir sistemini hareket noktası olarak almak doğru olur. Burada ilkönce hatınmıza Türkiye nin terbiye sistemi geliyor. Şimdi bu nun üzerinde duracak değiliz ve durmak ta salâhiyetimizin dışmdadır. Bize yalnız köy kültürünü sistemleştirme işinde rehberlik edecek bir takım prensipler lâzımdır. Şimdilik bunları uzun uzadıya araştırmağa imkân yok: cSosyeteyi yeni hayata intibak etti recek imkân ve şartlar> ı araştırmak, bulmak ve onun bu imkân ve şartlara intibakını temin etmek, temin ettire cek bir program hazırlamak meselesi nin ilk safhasıdır. Şu halde, köyü modern ziraate alış tırmak, teknik vasıtalarla silâhlandır mak, ekonomi durumunu iç ve dış pa zarlar karşısmda tutabilecek bir hale koymak ve böyle bir ekonomik sosyal organizasyon içinde şuurlu, bilgili ferdler, yurddaşlar yetiştirmek, yetişenle rin sayısmı çoğaltmak... Köy terbiye sinin hem mevzuunu, hem ülküsünü teş kil eder. Fakat, asıl mesele bu terbiye plânının tatbikında, vasıta ve malzemeyi, ele manları bulmaktaki zorluklan yenme dedir. Daha dar manada bir halk terbiyesi demek olan köy kültürünü yöne tim işini bağhyacağımız ilk prensip, her halde «iş prensipi> dir. Bu kelimeyi pragmatist bir telâkki ile kullanıyoruz. Ve bize kalırsa köy mektebini de, terbiyecilerce malum olan ciş mektebi> haline koymak lâzımdır. Şu halde, mevzuu dağıtmadan köy işleri bürosunun kültür çalışmalarmı mevzu bakımından şu bölümlerde in celiyebiliriz: 1 Terbiye sistemi; ilmî ve amelî program. 2 Köy muallimi yetiştirmek ve şim dikileri yeni ihtiyaclara göre kuvvet lendirmek. 3 Köy mektebini kurmak; bina, dersler, talebe meseleleri. 4 Köy mektebinin sosyal rolünü tayin meselesi, 5 Muallimler, talebeler ve halk tabakası için kitablar ve diğer neşriyat işleri... Köy mektebleri müfredat programı bizim için, ilk zamanlarda iyi bir rehberlik eder. Bu programda, hemen hemen «iş sistemi> dediğimiz öğretme ve terbiye tarzmdan ciddî temayüller vardır. Bu itibarla köy mekteblerinin ders programlarını, mektebin örnek tarla sını, bahçesini, ağılını, kümesini, bağlarım... yapma ve köy çocuğunu, köy büyüklerini bu sistem içinde yetiştir mek işi, en son teşkilâtın enerjisine, bütçesine, yaratıcılığına dayanır. Bu meselede ilkönce bazı yerlerde örnek köy mektebleri açmak faydalı olur, kanaatindeyim. Burada izahı pek uzun sürecek olan bu sistem meselesini za m«n halledec;ktir. Köy muallimi meselesi, bu mevzuun canıdır. Zira, htrkes iyi bilir ki, bütün bu işler onun omzuna yüklenecektir. Bunda da iki önemli dava vardır: Bîrisi ayrı tipte bir köy mektebi kurmak, ötekı de şimdiki köy muallimini türlü yollar ve vasıtalarla yeni ödevlerinde muvaffak olabilecek bir seviyyeye yükseltmek. Köy muallim mektebi tesisi hakkında memleketimizde bir takım düşünceler vardır. Bazıları bunun aleyhindedir. Ben, her türjü münakaşayı kabul ederek, bu düşüncenin lehinde olduğu mu söyliyebilirim ve şimdilik bu ka darını kâfi görürüm. Bugün çalışmakta olan muallimlerin kurslarla, kitablarla ve diğer yardımcı neşriyatla yetiştirilmesi, kuvvetlendi rilmesi de başlıbaşına önemli bir mevzudur. Bütün ilkmekteb muallimleri gibi, bunlar da genel müfredat progra mının çerçevesi içinde mahpusturlar. Sınıf ve mekteb içi bütün meslekleri nin kadrosunu ve hayatım teşkil eder. Muhite doğru bir adım atamazlar. Hele köy muallimleri için bu sistemin değiştirilmesi bir zaruret halindedir. Bunu nasıl yapmalı? O ayrı bir şey. Köy mektebini nereye. nasıl kurmalı? Bunda iklim, coğrafî amiller, köyün nüfusu, ekonomik, sosyal durumu, inşa malzemesi, rejimin metod ve gayeleri.. hep birden rol oynar. Mesele yalnız bir bina yapmaktan ibaret değildir. Her yer için tatbikı istenilen mekteb tipleri, plânları yapmak, bizce pek te faydalı olmıyan bir fikirdir. Köy mektebi başlıbaşına bir «uzviyet> tir. Onu muhiti nin, zamanının bütün yaşama imkân ve şartlan içinde tetkik zarureti vardır. Kadıköy ve Beyoğlunda Denîzyolları idaresi yeni bütçe yapacak müdürlükler ihdas edildi Evkafta yapılacak yeni teşkilâtın ne olacağı anlaşılmışhr. Buna göre lstan bulda bir başmüdürlük, Kadıköy ve Beyoğlunda birer müdürlük ihdas edılmektedir. Kadıköy Evkaf Müdürlüğüne varidaf müdürü Hilminin, Beyoğluna da Izmir evkaf müdürü Aptülhalim Bakinin ta yini takarrür etmiştir. Yeni kadroya göre 9 memur acıkta kalmaktadır. Teşekkül edecek başmüdiriyet, diğer müdürlükler üzerinde tahsilâtta mura kabe hakkını haiz olacaktır. Beyoğlu müdürlüğü, Parmakkapıda Evkaf apartımanındadır. Kadıköy müdürlüğü de kaymakamlık binası arkasında Kumluktadır. Vakıf kayıdlar dairesi Ankaraya taşmarak umumî müdürlüğün emrinde çalışacak ve oraya bağlana caktır. Çocuk ve Oyun ANA, BABA NELER YAPMALI VE NELER YAPMAMALI? Amerika Büyük elçisi gidiyor (Baştaraft 1 inci sahifede) diğiniz yenilikler hakkında çok iyi fikirler edindim. Memleketiniz herşeyden evvel bir ziraat memleketidir. Nüfusunu zun takriben üç dört milyonu şehirde oturmakta, diğer kısmı ise ziraatle meş gul olmaktadır. Bu yüzden Türkiye büKöy mektelberinde elişi, resim, tat tün dünyayı kaplıyan iktısadî buhran bikat... derslerinin nazarî mahiyetini devrinde sıkmtı çekmemiş, iyi yaşamış hâlâ saklamakta olduğunu iyi biliyoruz. tır. Türkiyede işsizlik yoktur. Çevresinde fışkıran, kaynıyan ve hamTürkiye sanayi hayahnda da ilerli lelerle her yeri sarsan bir varlık akışı yor. Ancak bu hususta mütehassıs işçi varken köy çocuğunu beş paralık kâğıdların vereceği terbiyevî meşgalelerle yetiştirmek meselesi mevcuddur. Türkioyalamanın manasını anlamak oldukça yenin zamanla bu sahada da muvaffak olacağı şüphesizdir. zordur. Türkiyenin tahakkuk ettirdiği inkılâbKöy çocuğunun mektebe devamı melar arasmda adı en az geçen hafta tatili selesi bizde çok düşüncelere ve tatbikata yol açmiştır. Mektebin realiteye, mu bence diğer inkılâblar kadar önemlidir. hite uyması esas olarak kabul edilin Bu inkılâb bilhassa ekonomik durum ve ce, artık, köy çocuğunu, şehir çocuğu borsa muamelelerinde memleket lehine gibi senenin muayyen ders zamanların çok iyi neticeler temin etmiştir. da mutlaka mektebe gelmesini zorla Türkiye ile Amerika münasebah son temine çalışmak, her vakit ve her yerde derece iyidir. Aramızda bugün zavallı doğru ve favdalı olmasa gerektir. Köy mektebinin sosyal rolü. bütün Avrupayı muztarib eden meseleler gibi köyü her suretle kuvvetlendirmekten halledilmemiş büyük hiçbir mesele yoktur. Ekonomik münasebatımız da çok iyiibarettir. Burada devlet teşkilâtmm, bütün dir. Türkiye hükumeti kendisinden mal memurların, muallimlerin, kitablann, alandan o nisbette mal almağı ekonomik gazete ve mecmuaların rolü birbirine siyasa olarak kabul ve ilân etmiştir. Fakanşır, birbirini tamamlar. Fakat bu kat biz Türkiyeden Türklere sattığımızbüyük işin nâzım rolü, köy muallimi dan daha çok mal alıyoruz. Biz, Türkinin, nahiye müdürünün, kaymakamın yenin en iyi müşterileriyiz.» elindedir. Mekteb ise bütün sosyal meElçi bundan sonra beynelmilel vazi selelerin toplandığı, dağıldığı yer <muyet hakkında sorulan bir suale karşılık havvile merkezi^ olarak çalışacaktır. Bu işler için çok iyi hazırlanmış bir olarak demiştir ki: « Beynelmilel vaziyet oldukça kaneşriyat programı ister. Bunsuz öteki meseleler üzerinde muvaffakiyetli çalı nşıktır. Bunu daha iyi bir şekilde izah şılamaz. Köy muallimi ve idare adam etmek için eski Ingiliz Başvekili Gladsları için ayrı, halk için, talebe için ayrı tonun bir sözünü hatırlatacağım. Avruseriler yapmalıdır. Darmadağınık neş panın karışık bir zamanında Gladstonun riyattan hiçbir fayda beklenemez. Pa fikrini sormuşlar, o da demişti ki: raya, enerjiye yazık olur. Rejimin ar « Herkes akli selimle hareket edertık bu çeşid boş çalışmalara tahammülü ve vakti müsaid değildir. Yevmî gaze se işler düzelir.» telerde yapılacak propaganda yazıları Şimdiki vaziyet münasebetile bana da bu davada çok önemli ve büyük yar sorduğunuz suale Gladstonun cevabmı dımlarda bulunacaktır. aynen tekrar edebilirim. Yalnız muhakBizce Türkiyede köycülüğün mana kak olarak bildiğim birşey vardır. Amesını yalnız ekonomik ve sosyal kalkm rika, Türkiye gibi hareket etmektedir ve ma hareketi diye izah etmek meseleyi ne Türkiye, ne de Amerika harbedecek dar görmek demektir. Bunun tarihî bir değildirler. orijini vardır. Sosyetenin dinamizmi. Doğruca Amerikaya mı dönecek tekâmülü, terakkisi problemleri yal nız bugünün hâdiseleri arasmdan görü siniz? lemez, izah edilemez. Tarih, dil ve di Filî hizmetimden artık çekileceğim ğer kültür hareketlerinin de Türk kö için bir müddet Alp dağlannda istirahat yünün yükseliş davasile birlikte yürüetmek için evvelâ Avrupaya gidecek, otülmesi lâzımdır. Zira, bütün sosyal radan da memleketime döneceğim.» hareketlerin kanı ve kemiği köydedir. Skinnerin yerine Amerikanın Ankara Bu itibarla köycülük meselelerinde büyük elçiliaine terfian Amerikanın Riga her zaman sosyolojik bir görüşe, bir orta elçisi Mac Murray gelecektir. metoda, bir prensipe göre düşünmek ve çalışmak icab ediyor. Almanyada yeni bir Harbiye Türkiyenin modern medeniyeti ka mektebi açıldı bul etmesi, müspet ilmi ve bu ilimden Potsdam 10 (A.A.) Ordu Başku doğan felsefeyi millî varlığının yükselmandanı General Fon Fritsch, Potsda mesi için temel olarak alması demek mın yeni Harbiye mektebinin küşad res tir. Şu halde Türk köycülüğü de en ge mini yapmıştır. Mekteb 22 binadan müniş manasile, dlrilen büyük Türk tari teşekkil olup 14 hektar bir sahayı kaphinin modern bir varlık olmasmı temin lamaktadır. Fon Fritsch, mekteb talebeeden bütün çalışmaların özü demektir. sine hitaben bir nutuk söylemiş ve ezcümle şöyle demiştir: Ankara < Almanyanın azameti, ordusunun SALÂHADDİN KANDEMİR temsil etmekte olduğu askerî faziletlere istinad eder.» Denizyollan Idaresinin 936 bütçesi gecenlerde heyeti umumiyeden geçerek kat'iyet kesbetmiıti. Fakat Vapurcu luk şirketinin Denizyollarına ilhakı üzeÇocuk oyuncakları için rine müessesenin kadro ve teşkilâtını tev çok para sarfetmek doğru desi zarureti hasıl olmuştur. Çünkü Vapurculuk şirketinin vesaitile birlikte kaptar. ğildir. Yalnız oynıyacakları carkçı, lostremo, kamarot, memur gibi yer geniş ve ferah olmalıdır. birçok memur ve müstahdemi DenizyolÇocuklarımızın oyun arkaIarı idaresine geçmektedir. Bu sebeble daşlarile bir yaşta olmasına idare tarafından yeni munzam bir bütre hazırlanmış ve dün Ankaraya gönderil dikkat etmek lâzımdır. nıiştir. Çocuğa oyun öğretmeğe Ankarada bulunan idare müdürü Sa kalkışmak kadar muzır bir dettin bu bütçe üzerinde Ekonomi Ba kanlığile temaslarda bulunacaktır. Mun şey olamaz. zam bütçe Vekiller Heyetinden geçecek martta toplanacak olan deniz idare Çocuk oyundan yalnız zevk duymaz, leri umumî heyetinin tasdikine konula daha birçok şekillerde istifade eder. Ocaktır. yun çocuk için onu hayata hazırlama vasıtalanndan biri, belki de en mühimmidir. Oyuncak yoksulluğundan ve yahud bunlann uygunsuzluğundan oyun oynıEskişehir (Ö • yamıyan çocuk; büyüyünce hayatta kenzel) Yılbaşı tay dini işine ahştıramıyan, alıştırsa da bunyare piyangosu dan bir zevk duymıyan bir insan olup ginun talihlilerinden der. biri de şehrimiz Çocukluğunda ihtiyarlar gibi faaliyet de bulunmakta dır. yerine düşünceye dalan yavrular, bilâhaBu talihli burada re çok asabî ve işe yaramaz birer kadın eczacüık eden Keveya erkek olurlar. nan isminde bir *** gencdir. Kendisine Çocuklanna mekteb seçmek için her 200 bin lira ikra türlü fedakârhklara katlanan ana ve bamiye çıkmıştır. Eczacı Kenan ba onlarla mekteb yaşına gelmeden evvel maalesef çok az alâkadar olurlar. İş sadece oyuncak tedarikile bitseydi kolaylaşırdı. Meselenin ehemmiyeti çocuğa uygun oyuncak seçmektedir. Dört Ankara 10 (A.A.) Hava tehlikesini beş yaşına gelen birçok zengin çocukları bilen üyeler listesi: 10828 Mehmed Ali îstanbuldan 20, görürsünüz ki odalan oyuncakla dolu ol10829 Anri 20, 10830 Melküris 20, 10831 duğu halde bunlarla alâkadar bile ol Hayik 20, 10832 Mustafa 20, 10833 Ale mamaktadırlar. Ayni yavruv^ı biraz hako Saridis 30, 10834 Ahmed Sükuti 20, mur, yahud hava yazsa temiz topraktan 10835 Karnik 20, 10836 Halim Türkmen yapılmış küçük bir çamur yığını verseniz 24, 10837 Rasim 24, 10838 Rasim 20. o kadar memnun olacak, o kadar sevine10839 Adil 20, 10840 Hüseyin 20, 10841 cektir ki biraz evvelki alâkasız çocuğun Abdullah 28.80, 10842 îbrahim 20, 10843 Mustafa 20. 10844 Ahmed 20. 10845 Ka derhal işe başladığına şahid olmak hiç sım 20. 10846 Izzet 20, 10847 Zülfikar te gecikmiyecektir. 20, 10848 Ali Kasım 20, 10849 Mustafa Çamur, kum, ve saire gibi tabiî şeyMehmed 20, 10850 Mehmed 20, 10851 ler... Mehmed Ali 20, 10852 Kadri Kasım 20 Düşünülecek olursa çocuk için bunîar şer lira vermişlerdir. daha tabiî alâkalardır. Sırf tabiî anasır olduklanndan. herhalde sun'î oyuncaklaKars ta kesif bir sisle kaph ra nazaran onların daha derinden alâkaKars 10 (A.A.) Altı gündenberi şelannı celbbetmektedir. hir ve civarını çok kesif bir sis kapla Şurasını da unutmamalıdır ki, insanmış ve geceli gündüzlü devam etmiştir. larda temizlik hissi kirlenmiş oldukları zaBu sırada etraf köylere gidip gelme keEİlmiştir. Sis dün ve bugün azalmış ve man meydana çıkar bir duygudur. Bu itibarla çocuk evvelâ kendisini pisletmek kuvvetli soğuklar başlamıştır. ve bundan sonra temizlenmek ihtiyacını hissetmek için çamurla, toprakla, kumla Gülhane müsamereleri oynamak istemektedir. Bu gibi tabiî oGülhane seririyatmın beşinci müsa yunlardan menedilen kız çocuklann bümeresi cuma günü profesör Niyazi Gözyüdükleri zaman kocalannı sinirlendirecünün başkanlığı altmda toplanmıştır. cek kadar titiz, tozdan, topraktan kaçan Müsamerede profesör Dr. Fuad Kâ birer ev hanımı olarak hayatta muvaffamil anestezi raşidiyen ile yapılan böbrek ameliyatlarından bahsetmiştir. Ha kiyetsizliğe uğrıyacaklan muhakkaktır. *** riciye asistanı Dr. Cevdet mide ülküsü Çocuk ilk iki senesini ellemek, ve elvak'ası, kulak, baş asistanı Dr. Nejad amiğdalektomi ile iyi olmuş bir gece lerile, parmaklarile her önüne gelen eşişeme vak'ası, dahiliye başasistam Dr. yayı anlamağa çalışmakla geçirir. Bu Hamdi Atibik bir üremi vak'ası, kulak yaşta çocuklara oyuncak olarak kendi aasistanı Dr. Emin Bülend asid sülfürik yaklan, elleri, yutamıyacaklan kadar büiçtikten sonra husule gelmiş bir meri yük olmak şartile renkli küçük oyuncakdarlığı vak'ası göstermiştir. lar, hatta bir kaşık bile ekseriya kıfayet eGöz asistanı Dr. Sabit glokom hak der. Banyosunu alırken odanın soğuk olkmdaki taşrihi marazî tetkiklerinden mamasına dikkat etmek şartile, su ve sabahsetmiştir. As. Hizmeti sıhhiye ve se bunla biraz fazla oynamasına da müsaferiye muallim muavini Dr. Cezmi ta ade etmek çok şayanı tavsiyedir. rafmdan Brüksel arsıulusal tıb kongreÇocuklar üçüncü ve dördüncü yaşlasine aid görgülerini hulâsa etmiştir. nnda daha piş şeylerle oynamağı severMüsamerede faydalı münakaşalar ol ler. Buna, fazla ileri gitmemek şartile muş ve münakaşalara profesör Dr. M. müsaade etmek lâzımdır. Çocuklar dördüncü yaştan mekteb çaKemal Öke, Sani Yaver, Fuad Kâmil, ğına kadar daha ziyade hayalle meşgulNüzhet Şakir, Abdülkadir Noyan, Murad Cankat ve Bürhaneddin Tuğan iş dürler. Muhayyile kuvvetlerini kullanma Yılbaşı piyangosunun talihlilerirtden biri ga başlarlar. Oyuncaklanna ve hareketlerine bir mana vermek merakına düşerler. Süpürge sopasınden at, tayyare, fil icad ederek süratle uçtuklannı farzeder ler. Sandalyeden tren, kabaktan vapur yapan çocuklann bu hayalleri hiçbir zaman bozulmamalı, bilâkis kendi haline bırakılmalıdır. *** Bu çağdaki çocuklann bu suretle duyduklan heyecana belki biraz da yardım lâzımdır. Yalnız korku ve nefret gibi hislerin önüne geçilmek şarttır. Bunlann inkişafı her bakımdan mahzurludur. Baba ana korkusu bazan fazlalaştıgı zamanlarda bunun da önüne geçmek şarttır. Hiçbir kayid ve şart altmda ço cuklan şununla bununla korkutmak cair değildir. Faaliyetlerini durdurmak istiyea büyüklere karşı uyanan nefret duygulan da tabiî mecrasına bırakıhrsa iyi netice alınmaz. *** Yedi yaşında mekteb çağına varan çocuklann oyun hakkındaki fikirleri daha ziyade yapıcıdır. Marangozluk, havuz kazmak, ev yapmak, resim çizmek gibi arzuların önüne geçmek son derece fenadır. 12 den 14 e kadar grup halinde oyunlar oynamak arzulan başlar ki bu arzuların bazılarında hayatlarmın sonuna kadar devam ettiği görülmektedir. Çocuklanmıza oyun hususunda nasıl yardım edebiliriz? Bu öyle bir sualdir ki cevabı kolay, fakat tatbikı güçtür. Herşeyden evvel çocuklara verilecek oyun • caklann yaşlarnıa ve onlarm alâkalan * na göre seçilmiş olması lâzımdır. Bol para sarfile bu maksada erişirim zannedenler yanılırlar. Çünkü mesele parada değil, oyuncaklann uygun olmasmdadır, Ikinci dikkat olunacak mesele çocuk « larm daracık ve sıkınblı yerlerde oynatılmamasma itina etmektir. Ferah ve bol güneşli bir oda yahud bahçe kadar çocuğa yarıyan şey yoktur. Oyun arkadaşlannm ayni yaşta olma» sına dikkat te çok mühimdir. Bu üçüncü şarta bilhassa ehemmiyet vermelidir. Çünkü alâkalann yaşla tehalüf ettiğine göre, muhtelif alâkalann birleştirilmesi imkânsızlığı önünde çocuk oyundan ah» konulmuş olur. Çocuk oynarken onun oyununa fazla müdahale de caiz değildir. Çünkü o yaşadığı âlemin yegâne hâkim ve âmiri kendisi olmak ister. Müdahale hem muzır, hem de faydasızdır. Mekteb yaşına kadar oyundan tabiî surette zevkalmağa başlıyan çocuk; emin olabiliriz ki hayata iyi başlamış demektir. Hava tehlikesini bilen üyeler tirak etmişlerdir. Bahçe Miman Mevlud Baysal Parklarm, anıt, meydan, çocuk ve köşk bahçelerinin en modern usullerle tarh ve taksimatını, plânlarmm ihzannı ve araziye tatbikatım deruhde ve taahhüd eder. Sergilerde, balolarda, düğün ve ni • şanlarda bahçeli salonlar hazırlar. Apartıman ve köşklerde okuma ve istirahat için lüks kış bahçeleri tanzim eder. Müessesat ve hususî bahçelerin dai mî nezaretini kabul eder. Kataloğunu istiyenlere gönderir. îstanbul Dördüncü Vakıf han, dör düncü kat No. 18. Adana Ticaret mektebi mezunlarının müsameresi SandıklıJa sevindirilen yoksul yavrular Uzakşarkta vaziyet Tiyençin 10 (A.A.) Japonyanın yeniden ileri sürdüğü talebler "dolayısile Japon ordusunun yakmda kuzey Çin muhtar idaresi üzerinde yeniden bir tazyik yapması ihtimali vardır. Oğrenildiğine göre, yüksek rütbeli Japon zabitleri konferansı, kuzey Çindeki Çin kıt'alarının tehdidkâr vaziyetleri dolavısile bu bölgedeki Japon gar nizonunun takviyesini istemeğe karar vermiştir. Rusyada iki idam karan j Moskova 10 (A.A.) Havas Ajansmdan: Mahkeme, iki sene zarfında seyahatSandıkh (özel) llçemiz okullarmda okuyan 157 yoksul talebeye Şeker lerde, sanatoryomlarda bir milyon rubbayramında Çocuk Esirgeme kurumu ile Okul Koruma kurumları tarafmdan leden fazla parapm altından girip ü* halkm yardımile giyecek temin olunnıurtur. tündcn çıkrmş olan bir kürk trostunun Gönde^diğim resim giydirilen çocukları İlçebay ve kurum üyelerile birlikte direktör muavinile muhasebecisini ida göstennektedir. ma mahkum etmiştir. Kongreye davet Türk Güzel San'atlar Birliği Mimarî şubesinden: Şubemiz yıllık kongresi geçen hafta ekseriyet olmadığı için toplanamadığından 12/1/936 pazar günü saat 17,30 da kat'î surette bütün üyelerin gelmeleri ilân olunur. Adana (özel) Mektebi Mezunlan Kurumu Asrî sinemada bir müsamere verdi. (Ergenekon) ve (Çapanoğlu) oynandı. Güzel bir konser verildi. Kurumun 932 yılı ağustosunda nasıl teşekkül ettiği ve bu ana Mezun talebeler bir arada Adana Ticaret kadar yaptığı işler hakkında Kurum 0yelerinden Salâhaddin Okçu uzun bir söylev verdi. Gene Salâhaddin Okçu sahnenin önünde bayraklarla süslenmiş Atatürkün büstü önünde şiirlerinden birini okuyarak alkışlandı.