19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
•6BırincikâDunî93^ Eski Şark ülketerinde ÖZ TÜRKÇEYLE? Kanallar ve suyolları Sümerler Mezopotamyada kanallar açarak tnemleketi imar ve ticareti teshil etmislerdir Eski Yakınşark rnilletlerLnde yani Mezopotamyada yaşayan milletlorde su yolları kara yollan kadar ehemmiyetliydî. Mezopotamya bugün bile ancak sulandığı zaman mahsul vermektedir Buradaki bütün krallar ilk iş olarak kanallar yaptılar. Bu kanallar ayni zamanda yol vazifesini görüyordu. Medeniyetin nekadar yavas yürüdüğünü daima gözönünde bulundurmalıyız. Bu nun içindir ki burada uzun asırlar zarfında ancak bfcrçpk mamureler meydana gelebilmiştir. Her sebir büyük sulama işlerini kendi etrafında su hendekleri açtıktan aonra yapabilmistir. Mezopotamyada büyük sehirler birbirlerine kanallar ve yollarla bağlandıktan sonradır ki bu hava lide esaslı hükumetier, devletler kurulmustur. Her medeniyette ol • duğu gibi Mezopotamyada da medeniyet ufak ufak cemiyetlerin kurulması ve bunlann birlesmesile inkisaf etmiştir. Mezopotamyada Sümerliler tarafından çoktanberi köyler ve mamureler tesîsine başlanmıstı. Sus sehri havalisinde Kerka nehrinden ayrılan kanalların enkazı bugün hâlâ görülmektedir. Mezopotomyada bugün büyük nehirlerm (Dicle ile Fıratın) ke • narmdan 500 • 1000 metroyu geçmiyen mahsuldar topraklar o zaman 15 50 kilometroya kadar devam ediyordu. O devirde tarlalann sulanması kanallar, kanallardan ayrılan Hark ve Şaduf denilen su dolaplan ve kuyularla yapüıyordu. Ayrıca toprağı alhndan rütubetlendirmek için de tectibat almıyordu. Bugün Anadolu ve Macaristanda bulunan kır kuyularına benziyen kuyularla da bazı yerlerde arazi sulanıyordu. En büyük su isleri tesisatı Sümerler tarafından Basra körfezile Dicle ve Fıratın birbirle • rine en çok yaklaşhkları Sipparda yapılmıştı. Milâttan üç bin sene önce Dicle ile Fıratm birbirlerile birIesmemiş olduğumı daima gözönünde bulundurmalıyız. Fıratın eski yolutıu kat'iyetle tanımamakta olduğumuz için bugün asağı Mezopotamyada bulunan yataklann bir kanala att veya Fırata ını ait oldugunu bUmemekteyiz. Meshur bilgin Ringelmana göre nehirlerm (Dicle ile Frcatın) bir • birine en çok yaklaştıklan yerde birbirine müvazi üç kanal vardı ve bunlar îki nehri birl«stiriyodu. Bunlann en mühimlerinden biri Hammurabi tarafından açtınlan Nâr • Malka, diğeri Sippar (bugün kü Ebu Hayya) yı sulayan kanal, üçüncüsü de Kuthu (bugünkü Teltbrahim) ile Kis (bugünkü Eluhaymer) i sulayan kanaldı. Bu son kanal Dicle ile Fırattan ayni mesaf ede olan Ecidu mevki inde Fıratla Dicleyi birbirine bağIıyan diğer bir kanala dökülüyordu, Bu kanal kuvvetli tahminlere göre bugünkü (Şattannil) olan kanal olacaktır. Bu kanal da Hammurabinin (Milâttan evrel 2000) selefi Sin tdinnam tarafından kazılmı? küçük bir kanala bitişiyordu. Bu küçiik kanal da Larsa (bugünkü Senkereh) ve Uruk (bugünkü Vaırka) tehcini suluyordu. Fırata muvazi olarak ta Bahr Necif bataklığmdan ta denize kadar da Nâr Pallakut uzanıyordu. Büyük Alman Assyriloglarından Meisnere göre de Fıratm yataği bugünkü yatağmdan yan yanya Dicleye daha yakın bulunuyordu ve bunun içindir ki kendisinin anla dıgı kanal sistemi Ringelmanın sisteminden biraz daha farklıdir. O vakit Fırata müvazi olan Palakota kanalı bugün Fellucadan Bahr Necife kadar Fıratın yatağı olmuştur ve bu kanal Eridu civarında nihayet bulmakta idi. Diğer taraftan Patti E11İI kanah da Aksakı Fırata ve Pallukata birleştiriyordu. Ayni zamanda baska bir kanaT, Nâr • Şarri kanalı ayni noktadan ayrdarak o vakit F*rat kenarmda olan Sıppara kavuşuyordu. Diğer bir kanal da Kuthanın şimalinden aynlarak bicaz ileride Fıratla birlesiyor ve Babil sehrinin bulunduğu dir seği katediyordu. Nâr • Barsiple Pallukat kanah Babil civarında Babilden ayrılan Kabâcu kanalı da Fıratla Nippur (bugünkü Niffer) civarında birleşiyordu. Firat, bugün bile kanal yatağmm bir kısmından Utifade etmektedir* Yukanda saydığımız bu kanal lardan hangilerinin eski ve hangi lerinin birbirine daha yakın veya ıızak olduklannı bir tarafa bırakarak isi sırf medeniyet ve sulama ile yol işini görmek noktasından tetkik edecek olursak Sümerlilerin, Akkad ve Babilin memleketlerini sulamak için Fıratla Dicleden ettikla i istifadeye ve açtıklan büyük kanal lara hayret etmemek ve bu büyük isler önünde dü«ünmemek mümkün olmaz. Asur krallan da payitahtlamnın etrafmı sulamak için epeyce tesi • sat ve ıslahatta bulunmuslardır. Milâttan evvel 12 nci asırda Asur krallan Asur sehrinin etrafım sulamak için Diclenin sağ tarafm d*a bir kanal açmıslardı. Assın* Nasirpal dokuzuncu asırda Kalah sehrinin kanalını açmıstı. II Sargonun oğlu Sanherib '.se (681 • 705) Ninova mıntakajında Diclenin sol tarafmı ıslah etmistir ki Icakta yapılan son hafriyatlarda bu kanalin her tarafı temizlenmeğe muvaffak olunmuştur. Kanalların kazılmasi nehirlerm temizlenmesile birlikte yütüdüğü için bu kanallar yalnız sulama işle rmde değil, yol işle>. inde de kulla • mlnuslardu*. Milâttan evvel 696 senesinde EIama karsı bir sefer açan Sanherib kara yolunun batakhğına ve manialarma maruz kalmaktansa nehir yolunu tercih etmistir. Ekserisi on metrodan yirmi metroya kadar geniş olan bu kanallar o zaman büyük gemilerin geçme • sine müsaitti. Sanherib deniz isle rine ahsık olan Saydalılaıla Yunanlılara Ninovada büyük gemiler inşa ettirmis ve gftn'e onl&ra Eu donao • mayı Dicledeki donanma ile Arathu kanalını takip ettirmek suretile bisrleştirtmiş ve bu iki nehir donan masmı hep bir arada Bab Salimetiden Basra körfezine indirtmiştir. Mezopotomya kanallarroda dolasan kayıklarm çoğu buğday ve hububat kayıklarıydı. O devirde her istiyen kiralık gemi ve kayık bul • mak imkânını elde edebiliyordu. Hicretten evvel yetisen Arap sa'.r • lerinden, bize bu ticaret yolunun ehemmiyetini gösteren hat'ralar kalmıştır. Fıratla Dicle o devirde bü • yük bir alışveriş ve ihtilât yoluydu. Hammurabi, Larsa ve Ur valisi olan Sin tdinnama yazdığı mek tupların çoğunda hep bu kanallardan bahseder. 51 numarah emirname, bic kanal kenarmda oturan ahaliye kanalı temizlemek için su ekiide emirler vermektedir: «Damanum kanalı üzetrinde tarIası olanlar bir ay zarfında kanal • larını temizlemeğe mecburdurlar.» Gemilerie kanallardan gönderilen eşyalar arasında odun, muhtelif cins hayvanlar da bulunurdu. Bu devirde kayıkları çekmek ve gemilere eşya yükletmekle mükellef tfgat lar da vardu Gemilerin tonajı, bize geçtikleri kanalların büyüklüğü hakkmda bir malumat vermeğe kâfidir. Bu gemiler boy boy olup her biri, 874, 976, 1462 ve 2332 kilo esya taşırlardı. HÎKMET TURHAN DAĞUOĞLU İstanbul takımı büyük farkla şamoiyon oldu Türkçenin başkalaTürkiye güreş lına verdiğî dil şampiyonası bittî kereçleri [Birinci sahifeden mdba'.t] yorlar, hem de ileri sürüyorlar ki, Türk dilleri ile «Hind Avrupal» diller arasında, eski kurunlarda, karşılıkh birçok söz ahmverimi yapılmıştır; yeni belgelere dayanan bu bilginlerin şimdiki sözleri şunlardır: ÖVür dillerden tüm ayn kalmış, bir urla çevrilmîşçesine kendi içine kapanmış hiç bir dil yoktur; diller arasında irçağdanberi kanşma almuştur. Ancak hangi dil, kendinden, başkalanna en çok kök, ek vermişse, odur: Üzel, köknel ana olan! îşte bu özlükler en çok Türk dilinde görülüyor. O ne tükenmez bir pınar ki, Asya, Avrupa, Afrika, Amerika dillerinden birçoğuna, kanıncaya değin su, vermiştir. Karamanda yapılan güzel isler Bir taraftan yollar yapılıyor, ova sulanıyor, diğer taraftan şehirde çok güzel eserler vücud bı^luyor Istanbulda sevindirilen yavrular Bu özgü evrensellik başka hiç bir dilde türkçedeki gibi görülmiyor. Alman dil bilginlerinden Prof. Aug. V. Edlinger «Türk dillerinin Hind Germen» dillerine olan eski ilisiklikleri «Alte BeziehunRen der Türkischen Sprachen zu den Germanischen>) adlı bitiğinde, Türk sözlerini, eski Hind, Latin, Grek, Kelt, Germen, îslav, Litvan dilleri sözleriyle karşılaştınyor, ayrıca da memeli yaratıklara, kuşlara, bahklara, böceklere, otlara, in üyelerine verilen adlarla bu karsılastırmalan zenginleştiriyor. Türk Dili Araştırma Kurumu Başkanhğınm bu değerli bitiği yakında öz dilimizde bastıracağını yurddaşlanma bildiririm. Bu bitiğin ne denlü asığlı bir örgüt Londra 5 (A.A.) Beş müsaoldugunu göstermek için burada baka yapmak üzere İngiltereye yalnız iki örneği abayınıza sunagelmiş olan Viyananın meşhur yım: Austria takımı dün Fulharn takımile yaptığı maçta 11 berabere 1) Türk dillerinde bağlamak kalmış, bugün de Birmingham tadeyiminin üç türlü kıhğı vardır: kımile oynıyarak 00 gene beraBağ, pağ, pak = bağlamak, deberlikle bitirmiştir. met, deste... İttifak, Misak. «Le pacte de kelog = Kelog andlaşması; le pacte balkanique İstanbul mıntakası bisiklet heyetinden: = balkan andlaşması n sözlerin1 14/12/934 cuma gunu bısıklet tcş. deki «pacte (pakt) = ittifak, mrvik yarışlan yapılacaktır. sak» deyimlerî türkçedeki «baj»2 Yarış saat 9 da başlıyacak yaın öbür biçimî olan «pak» deyi"rışcılar saat 8 30 da yanş yerinde hazır bulunacaklardır minden bc\^ka bir nesne değildir; 3 Yarış Mecidiye köyünde Likor fab bir «T» nin katılmasile olmuştur. rikası onunden başlıyacak; Maslak, KeDoğu türkçesinde «sulh aktetfeliköy, Sarıyer vapur iskelesine kadar mek» yerinde bağmmak diyorgidilecek ve oradan gidiş yolile donü lar. lecek ve Likor fabrikası onunde bite Latincede «Pax» (pacs) «sulh» cektir. demektir. Türkçe gene «pak» dan4 Yarısa mıntakaya yazılı lisanslı dır; önce «pax», sonra da fransızkıılup azalan gırebilirler. ca «pp,ix = sulh» Qİmuştur. 5 Mıntakaya yazılmamış her hangi 2) Türkçede «Bot = bitmek, bir sporcu elinde lisansı da bulunsa yarışlara giremiyecektir. büyümek, neşvünema bulmak» tır. 6 Yan§a girecek bisikletçilerin cuBu «bot» kıhğı Grekçede «nebat» martesl, pazart«si ve carşamba gunleri anlamınadır, sonra «botâne» bisaat 17 19 arasında istanbul Halkevl çimini almış, fransızcada da «boBeyoğlu k'smına gelerek mıntaka bisik tanique» olmuştur. let heyetine kendilerini yazdırmaları geÖz Türk dili kök kereçleri Hindrektir. Avrupal dillere i?te böylece geçPOLISTE miştir. HASAN CEMtL CAMfHL <Ulus «Hakimiyeti Milliye» den) 1 Kereç = Malzeme Dün Kadıköyde garib Hr ü.fürükçü2 Kurun = Zaman lük hâdisesi olmuşlur. Mühürdarbağ 3 Yüküm = Vazıfe (missyon) J sokağinda 2 numarah evde oturan nra4 Dirim = Hayat bacı Yakub bir müddet evvel hasta • 5 Erklik = Kudret, kuvvet, saS lanmiştir. Bundan istifade etmeği dü • lamlık şiinen hoca Mehmed admda birisi, Ya6 Acunsal = Dünyaya ait kubu okuyub üfliyerek iyi rdeceğini i7 Avrupal = Avrupai, (Euro . leri sürmüş, ve saf Yakub da buna alP'enne) danarak 160 kuruşile okunub üflen • 8 Bilimik (Bılim. bilimik) = Itau mek üzere gömleğini bu yobaza kap 9 Yondem = üsul, metct tirmiştir. Mesele polise aksetmi; oldu • 10 Ayırım = Tefrik ğundan üfürükçü yakalanarak deliğe 11 Terim = Istılah (terme) Ukılmiştir. 12 Tüm = Tam, büsbütun 13 ür = Hendek Dün Eminönünde bîr otomobil ka 14 İrçağ = Hk zaman zası olmuştur. Sabah saat sekiz bu 15 Uzel = Ezelî çukta Eminönü meydaninda vazifesini 16 Koknel = Aslî, orijinal görmekto olan tramvay makasçisi Hü17 Ozlükler = Oze ait hasusiyetler, (1) «Eski şark mllletlerinde yollar ve seyin Hüsnü Köprüden gelmekte olan meziyetler. kervanlar» makalesi Cumhuriyetin 1 ve 18 Ozgü = Kendine hâs, özlü 28 temmuz 1934 tarihli nüshalarındadır. 616 numarah hususî otomobilin Önün den kaçamamis ve otomobilin siddetli 19 İn üyeleri = İnsan bedeni uzuvsadenvsine maruz kalarak ayağindan lar. yaralanmıştır. Yorgi polisçe yakalan 20 Deyim = İfade (expression) nustir. Bursa 5 (Telefonla) Türkiye güreş şampiyonası bu gece yapılan müsabakalardan sonra neticelenmiştir. Bu geceki müsabakalarda Ömer îstanbul Mahmud Ankarayı, Ahmed Bursa Mehmed Eskişehri, Yaşar İstanbul Şinasi Ankarayı, Saim îstanbul Rıza Ankarayı, Lutfi Eskişehir Ahmed Konyayı, Celâl İstanbul Hüsnü Ankarayı, Mustafa İstanbul Namık Ankarayı yendiler. Puvan hesabile İstanbul mıntakası takımı Türkiye şampiyonu oldu. Sıkletler itibarile şampiyonanm neticesi de şudur: Filiz sıklette: 1 inci Ömer İstanbul, 2 nci Mahmud Ankara, 3 üncü Sinan Eskişehir. 61 kiloda: 1 inci Ömer İstanbul, 2 nci Ahmed Bursa, 3 üncü Mehmed Eskişehir. 66 kiloda 1 inci Yaşar istanbul, 2 nci Şinasi Ankara, 3 üncü îzzet Eskişehir. 72 kiloda 1 inci Saim İstanbul, 2 nci Rıza Ankara, 3 üncü İhsan. 79 kiloda 1 inci Hüseyin Ankara, 2 nci Osman îstanbul, 3 üncü Lutfi Eskişehir. 87 kiloda: 1 inci Hüsnü Ankara, 2 inci Celâl İstanbul. Ağır sıklette: 1 inci Mustafa İstanbul, 2 nci Namık Ankara. Karamandan untami bîr gorönü? Karaman <Hususi>) Bir bu çuk sene içinde memleketimizde pek çok yapılma ve yenilenme i»i vardır. Yollara yapılmakta olan kaldınmlar henüz ikmal edilrne mistir. Daha iki bin metrodan fazla yapılacak kaldırım vardır. ts • tasyondan sehir haricine kadar devam eden büyük sose tamir olunarak daha fazla genisletilmif bunun için de kırktan fazla dükkân ve arsa istimâlk edilmistir. Yakında sehrin cenup kısmından da büyük bir sose açılacaktır. man müsabakalar yapmaktadırTar. Yurd, halkra ayni zamanda temasa ihtiyacını da zaman zaman tatmin etmekte arada sırada müsamereler vermektedir. önümüzdeki ilkba harda daha güzel bir stadyom yaptırılacaktır. Üç aydanberi yapılması devam eden halin on gün sonra resmi kü sadı yapılacaktır. Şimdiki sehrin ortasinda bulu • nan güzel parktan baska ilkbaharda yeni bir park daha yapılacak ve halkın mesire ihtiyacı da bu suretle tatmm edilecektir. Sehrin ortasında bulunan park daha asrî bir sekle sokularak Atatürkün bir heykelile sereflsndirilecektir. Hal ve pazar yeri Karaman ovasınt tulıyan txx Sehrimizden geçen küçük bir dereden her »ene bin bes yüz döııümlük bir arazi aucak sulanabilicken geçen yaz bes bin dönümden fazla bir yer sulanabilmistir. Bu da be lediyenin halka, bir intizam dahi Iinde ve müsavi derecede su ver mek yüzünden olmuştur. Geçen sene Karamanm harice olan buğday ve bulgur ihracatı eski senelere nisbetle dört bes misli artmıstır. Gene bu yüzden bahçivanlar fev kalâde mahsul alarak Adana ve Mersine elli vagondan fazla kavun ve karpuz satmışlatrdır. Gel?cek yaza alınacak tedbirler sayesinde sudan daha fazla istifade ediiecek ve mahsul de böylece arttırılacaktır. Meyvacılık Karamanda bu sene yapılatt tecrübeler burada meyvacılık yapıia bileceği kanaatini vermiştir. Eski • den orta Anadolunun kayisı ve ü zütn ihtiyacını tatmin eden kaza mız bundan sonra bu meyvaların daha güzellerini< ve çesitlilerhti harice gönderebilecektir. Belediyemizin hayırlı bir teseb • büsile meydana getirilen fidanlık bahçesi halka önümüzdeki sene bol bol asılık fidan verecek. Hattn simdiye kadar yapılmıyan fıstık bile yetisthilecektir. Bu suretle halk yalnız çiftçilik ve bostaneılıh de ğil meyvacıhV ta yaoacaktır. Avusturya takımının Londrada yaptıjjı maçlar Gençlerin çalışman Bisiklet teşvik mlisabakaları Kaymakamımız bir taraftan Karaman gençliğini de elden bırak • mamıs onların da her sahada memlekete ve (cumhuriyete faydalı ol • malarım temine çalısmaktadır. Gençlerin birlestne yeri olan (Ka • raman tdman Yurdu) oda her ak • sam muntazaman yetmis »e';«en kisiye Franjızca, ticaret heaafc»*», vurd hilariai. Titılr Elektrİk Kazamız bir aya kalmadan «lektriğe kavusacaktır. Her türlü *e sisat ikmal olunmustur. Civardu budilerek Karamamn geceleri de "ündibc olacağı içîn ahali pek fazla sevinç içerisinded'V. !»<!»cu|9fc.uT4Sl.jt.ı» lutfıtf n>yır«oc e • verilmektedir. Gencler her gua *ksam üzeri ve cumalan muntaza »jıriki <Jer»l*ri K Musiki nasıl doğar? IBIrtvci sahifeden Fakat yapılmak istenen inkılâb bu değildir. Türk ruhunun musiki • sini garp tekniğile yaratmaktır. Bunun îçin Anadohmun bütün köse • lerini gezmeli, aym ayn her yeri dinlemeli, tasının, topra^ımn, d??laırının ruhî manasını kavramalı! Iste Trkün ruhu buralardadu*. Türkün temiz musikisi iste bu yerlerde gizüdir. Musikimiz yasamamızın bir aksi olacaktır. Yaşamak nes'e ile kainıdir. Nerede hayat varsa orada nes'e vardır. îşte muiki de oradadır. Bence ne yapıhrsa yapılsın; nes'eli bir musiki yapılsın. Çü'.kü buna büyük ihtiyacımız vardır. Bazılan bîz öyle melânkolik yaradılmışız ki neş'a yaratamayız, diyorlar. Ben bunlara lsveçli!«ri bir misal olarak göste ririm: tsveçin seması daima kapa • lıdır. Kar, soğuk, karanlık, tabiî zulmet oradadır. Onların tıpkı bizim gibi melânkolik bir musikileri vardı. Fakat bugün bakınız; dünyanın ea sen musikisi, yapılan inkı • Iâptan sonra orada doğmustur. Halkın musikisi tristtir diyenlere bildirelim ki biz halkımızı böyle hü • zünlü bırakmıyacağız. onu elinden tutub kaldıracağız. Onu zinde ve sen yapacağız. Şimdi musikinin yayılması için çare soruyorsunuz? Şu daima bi • Hnmelidir ki iyi eserler daima kendi kendine yayılır. Bunun icin iyi yapılacak musiki eserîerimîz de bövlece zahmetsizce kendi kendine yayıla cajstır. Evet mini mini yavrulan mıza bunun için simdiden garp rausikisinîn ruhumuza ve bizim ben liğimize en yakın olanlarını öğret meliyiz. Bunun için radyodan isti • fade etmekten başka hiçbir çare miz yoktur. Yalnız radyoda, yukarda dediğim gibi, evvelâ yapılacak musiki neşriyatı, evvelden müte hassıs bir heyetçe tesbit edilmeli, ruhumuza en yakin parçalar seçilmelidir. AvrupaMar çok eskiden bizim şimdi gcnrdiğimiz safhalan geçirmişlerd'V. Bu musikiyi r.esir ve yayma için birçok çareler bulmuşlardır. Bu çaorelerden istifade ede biliriz.» Selim Sım üstadımız bu cevaplarında çok tnühim bir noktaya temas etmistir. Biz şimdi musikinı'zde yapılacak terakkiyatın çok e • hemmiyetli bir devresini yaşıyoruz. Rusyada da bundan bir asır evvel yapılan musiki înkılâbi a<a*i ayni vaziyette idi. tnkılâbın ilk 7amanlarında Rusyada garb musiki *• * serleri taklid edilmeğe baslandı. Fakat bu musiki nihayet bir takl'd olduğu için revaç bulmadı, ragbetten düştü. Fakat o sırada Rusların büyük musiki dâbisi MUSOVÎ"ileri yetisti. Musovsgi Rusyayı gezdi, heı yeri dolaştı, halkla temaslarda bulundu, onların ruhunu aradı. Ni • hayet buldu ve kompozisyonlar yap tı. Bu eser Rusyanm öz malı >di. Kendi ruhu, kendi topraklarının içinin sesi idi. Bu eserler evvelce garpten Rusyaya musiki eserler i girmesine mukabil bütün Avrupaya dağıldı. tşte biz de böyle yapaca ğız. Garb musikisini aynen taklid etmiye'""i''. Garb aseHerini kendimize göre çevirib uydurmıyacatrz. Yalnız teknigi alıp musikinin ru hunu kendimiz yaratacağız. Bunun için garb tekniğieıi evvelâ küçük nesle öğreteceğiz. Mekteplerimizde talebelerimizi bu teknik hamurile yuğuracağız ve asil Türkün öz musikisini bu nesilden yetist'^eceğimiz san'atkârlardan bekliyeceğiz.> Bir üfürükçü yakalandı Bir otomobil kazası Dil cemiyetinin bir tebligî Ankara 5 (A A.) T. D T C. umuml kâtipliğinden: «Turk dili> bülteninin 8 . 9 sayıları bir arada olarak çıkmıştır. Bu ssyıda ıkınci Türk dili kurultayının toplantılarında geçenler de basılmıştır Altı gün süren kurultayda okunan söyifvler, raporlar, konuşulan sözler bu sayıda toplan . maktadır. Bunlardan başka, yeni umumî merke2 heyetinin ilk çalışmalan, yeni folklor derlemesi için gönderilen programlar, yeni taramaların yollannı çösterir ya zılarla örneld^r, tarama •leıgisinin ulaırası için yapılan program da bu sayıda yer bulmuşrıiı 12 formayı a^an bu basun iki sayı bir arada olarak sayümıştır. r»ağıtma yeri Istanbulda Tdrk Kıtapçılık Limitea şlrketidir. Her kitap onda bulunur. İki sayı blı arada olduğutıdan bu basıirm dtğer* 60 kuruştur. Abone olmak istiyenler, 10 sayı için üç lıra gonierevek abone yaz'Iabl ııler. Gelecek sa/ıda bitecek aboaoarıni yenilemek ıstiy^nler, eskiden abone olduklarını bilaimck Türk kitapçıh'*; şirketine yazarsa aboneler yenilenecektii. LÎMANDA Eski Ticaret Vekili ve Gazi An • 935 yilina aid Denizyollarmm, De tb meb'usu Ali nizyollar tdaresile Vapurcuîuk Şirketi Cenani dün vefat arasında bölümünü yapacak olan ko etmistir. Cenazesi misyon, dün de Deniz Ticaret Müdiirü Miifid Necdet Denizin başkanlığı al • bugün Tesviki • yedeki evinden Unda toplandı. Komisyon, geçen yüin yollar bölümü programı üzerinde ça • kaldınlarak Yah ya'fendi kabris lişmakta, bazı hatlarda görülen ihtiyatanina defnedile ca göre d<~ğişiklikler yapmaktadir. Va cektir. Merbum purculuk Şirketi de!ege!eri yeni böJıi eski osmanlı mec • mün iki müessesenin de bütün hatlarda lisinde de meb'usortak olarak çahşmasi sureti'e yapil masinı dilemişlerdi. Denizyolları tda tn. Birinci, ikind Merhum Ali Cenani resi ise bunun seferlerde karişiklık geve üçüncü Büyük Mfllet Meclislerinde tireceğini ileri sürerek yeni programin de Gazi Antrbi temsil etmis ve bir Vulcarıki resim, İstanbul Çocukları Esirgeme Kurumu tstanbul j eski esaslara göre yapümasinda ayak müddet tktisat Vekilliğinde de bulunMerkezi tarafından giydirilen yavrulan göstermektedir. Kimsesiz | diremiştir. İki taraf arasindaki bu an • muştu. Kendisine rahmet ve ailesine nazbk henüz giderilememistir. yavrular, bu sefkatten dplayı çok ceyinmislerdir. taziyet dileriz. lasil Denizyolları bölümü AIi Cenani öldü
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle