Katalog

sfiBirincikânun ~ *»9W9 TELGRAF HABERLERI Silâh ticareti dalavereleri ÜAmerikadaid komisyon huzurunda yapılan ifşaata eski Reisicumhur M. Hooverin de ismi karıştırıldı Vasragton 5 (A.A.) Silâh ti earetini tetkik komisyonu önünde çahitlik eden «Colt Pirearms» şir • ketmkı hukuk müsaviri M. Holden, Amerika hükumetinin 19141916 seneleri zarfında tngiltereden almış okhığu silâh siparislerini devretti gini v« bu siparislerin Kana<la yolile fngiltereye sevkoiımduğunu söyle • mistir. Komisyona tevdi edilen bazı veaikalardan anlastldığına göre, Belçikadaki bir silâh fabrikası, Vinçister sirketine ve sair İngiliz, Fransız, ttalyan, Çekoslovak, Alman, Avusturya ve Macar silâh fabrikalanna müracaat ederek, Uluslar knrumu tarafmdan silâh sahsınm kontrolu için hazırlanan projenm, silâh tacirlerinin lehin« n« suretle tadil etti rilmesi mümkün olabileceğini sor mustur. Vasington 5 (A.A.) Silâh tieareti tahkikat komisyona önünde dün yapılan ifsaatı hulâsa eden ko misyon reis vekili M. Nye, demis tir ki: « Harbiye v« Ticaret Nezaretlerinin silâh fabrikalannm etnrinde bulunmuş olduklanna dair, elimizde pek çok deliller vardır. Tahki • kat sırasmda bize tevdi olunan, <Dupont de Nemur» sirketi müdürlerinden birinin bir mektubu var ki, M. Hooverin, Ticaret Nazırı bulunduğu esraada silâh ticaretini tahdid için 1925 te Cenevrede toplanan konferansın «Amerika silâh fabrikalarma ket vuracak kararlar al • masına» mânî olduğunu gösteriyor. «Dupont de Nemur» sirketi sonradan gazetelere beyanatta bulu narak, Cenevredeki her hangi bir konferansin azalan üzerinde hîçbir vakit imali nüfuz etmeğe çalısma dığım iddia etmistir. Bu sirket, yalnız harb mühim mab ile ticaret emteasının biribirine karıstınlmasına mânî olmak iste miştir.» içtimaî musahabe Türk Alman klering itilâfı Türk kadınına verilen seçme ve seçilme hakkı Kadınlığımız pek çok milletler kadınlarının hasret çektikleri bu hukuku erkeklerden daha iyi kullanacaklardır! Millî medisin iki gün evvel aldığı kararla Türk Agaoğlu kadını dünya kadınlan arasında hukuk bakımından birinci oldu; bu karar zaten medenî hukuk sahasında erkekle müsavi olan Türk kadınına meb'us seçmek, ve meb'us olmak hakkını verdiğinden onunla erkek arasındaki siyasî hukuk farkını dahi kal* dırdı ve Türk kadını aile ve devlette erkekle beraber oldu. Bazı AngloSakson milletleri istisna edilmek üzere dünyada hiçbir kadm bu dereceye varmamıştır. Bu gidişle « z bir zaman içinde Türk kadınını vekil, vali ve saire gibi yüksek idare mevkilerinde de göreceğiz. Bundan yirmi sene evvel kimin hatır ve hayaline böyle jeyler gelirdi? Zaten Türkün aile ve kadına karşı uluslararası haysiyet ve naznı pek fena idi. ö z Türk ailesinin içyüzünden ve anne ile zevcenin aile arasındaki kuvvetli mevkiinden haberi olmıyan ecnebiler sarayın, derme çatma paşaların haremlerine bakarak Türkü bir şehvet ve nefsaniyet timsali ve Türk kadınını da böyle bir erkeğin keyif ve heveslerine tâbi bir mahluk gibi telâkki ederlerdi. Halbuki islâmiyetten evvelki devirlerde Türk kadını aile ve cemaatte oldukça müessir içtimaî ve manevî bir amildi ve o devirlerde yaşamıç olan milletler içinde yalnız Cermenler arasında kadına Türkler kadar kıymet verilmekte idi. ( 1 ) islâmiyetten sonra Türk kadını, perde altına girmek mecburiyetinde kaldı ise de Türkün kadm hakkındaki eski zihniyeti devam etti ve kadın Türk ailesi içinde daima kendine hürmet edilen bir amil olarak kaJmıstır. Türk dıçarıdaki bütüjı şiddet ve mehabetine rağmen aile içinde çok yumuşak ve uysaldı. Daha beş asır evvel bir Fars şairi Türkün bu hususiyetini su şekilde gayet canlı olarak tasvir etmistir: «Ev elbiselerini giydikleri zaman gelin gibidirler. At üzerine bindikleri zaman da aslandırlar.» Türk erkeğinin kadına karşı taşıdığı bu zihniyet ilk müsait zamanda kendini bütün genişliğile gösterecekti. Yani Türk kadınına salâhiyetler verilmek, ve yahut Türk kadını kendisi için salâhiyet istiyeceği mevkie geldigi zaman, Türk erkeği tarafmdan mümaneat değil; teşvik ve tergib görecekti. Ve filhakika Türk kadını kadar bu yolda kolaylıkla ve süratle muvaffak olmuş başka birisine tarihte tesadüf olunmaz. Yukanda AngloSakson kadmlanndan bahsettik. Fakat bunlar haiz oldukları hukuka nail olabilmek için senelerce ve hatta batınlarca mücadele ettiler. Yanılmıyorr sam İngiliz kadınına meb'us olmak ve seçmek hakkı 1924 senesinde verildi. Halbuki bu kadm daha Glaskov zamanmda 186070 senelerinde hukuku için mücadele etmekte idi. «Sufrajet» adı ile meçhur olan İngiliz kadın cemiyeti, kelimenin tam manasile inkılâbcı bir teşekküldü. Nümayişler yapardı, parlamentoya hücum ederdi, muhalif meb'usları taşa ve çürük yumurtaya tutardı, nazırlan paralarlardı ve bilmukabele kendileri de hücuma maruz kahrlardı, hapse atıhrlardı ve ilâhare. ve işte tam altmış yetmiş sene bu suretle çalıs,(1) Bu hususa ald tafsilât benim «Hukuk tarihi» eserimde kaydedilmiştir. tıktan sonradır ki İngiliz kadını bugünkü siyasî Ahmed hukuku haiz olmuştur. Onun medenî hukuktaki müsavatı da pek yenidir: Meselâ boşanma salâhiyeti ancak on senedir ki verilmiştir. lsvec, Norvec, Danimarka, Holanda, Almanya, Avusturya, ve Şimalî Amerika, yani azçok AngloSakson ve yahut o ırka yakın olan milletler de bu yolda İngiltereyi takib ettiler. İHEM NALINA MIH1NA Ruhanilerin kıyafeti I Dün Ankarada mühim bir toblantı yapıldı Ankara S (A.A.) Alman sefiri M. Von Rosenberg Cenabiarı bera • berlerinde sefaret müst^sari M. Fabriçyiis ve Berlinden gelnr's bulunan Ber> Iin Haridye Nezarcti müdürlerinden M. Raff bulundugu halde dün İktisat Vekili Celâl Bayarı ziyaret etmi» ve Hariciye Vekâletinden ticaret işleri umum müdiirii Brdi Arbel de hazır bulunmuştur. Geç vakte kadar süren müsakereler 24 eylul 1934 tarihli Al • man döviz kararnamesmin doğurdu ğu vaziyetle alâkadardir. tki taraf mevcut Türk Alman klering itilâfnamesi huküm icablarimn tamamen mahfur kalacağı noktasmı teyid ederek dostane aynlmislardir. M. Raff bugün Berline dönmek üzere şehrimuden hareket ctmiştir. Yazan: Marsilya faciası Milletler Cemiyeti dün meseleyi müzakereye başladı Cenevre 5 (A.A.) M. Laval .mı>ı.ınııınınimil||l||||IIIlininill[linfflllWI«IIUIIininmını Deniz andlaşması bozulursa? DSğer muahedelerin de bozulması muhtemel Başbakanın Trakya seyahati İsmet Inönü bu sabah Istanbula geliyor Cenevreye vanr varmaz Fransız mütehassıslarile görüştükten sonra M. Aloİ8İyi kabul etmis ve Rorm müzakeratı neticeleri hakkınAnkara 5 (Telefonla) Basbakan Londra S (A.A.) M. MaUudeİra da görüsmüştür. İsmet tnonü Edimeye gitmek uzere bu üe Sir Con Simon, yarin deniz görüs M. Laval bundan sonra M. Beakfamki trenle har^ket ettL Başbakani melerinm alacagı yeni seküler bakkmMeclis Reisi ve vekfller, meb'nslar ve ne«, Yevtiç ve Fotiç çerefine bir da konusacaklardir. daha birçok kunsekr teşy! ettiier. ZannedOdiğine göre, Sir Simon, M. öğle ziyafeti vermiştir. Bu sırada Sıhhiye Vekili doktor Refik te BaşMatsudeiradan, Vasington muahedesi Sar meselesi, Yugoslav müracaati bakanla birlİkte hareket ettL Japonya tarafmdan feshohmdnktaa ve doğu misakı görüçülmüştür. Basbakan Trakyada Ori,fiçgun kasonra Londra görüsmeleri hakkmda Cenevre 5 (A.A.) Uluslar lacakUr. fikrini söylemesini istiyecektir. derneği konseyi bugün öğleden Londra 5 (A.A.) tngilizlerle Asonra toplanacaktır. Konsey, önce merikalılarin yapUklan genel toplan Yugoslavyanın miiracaatini mütıda yalniz moral meselesi goriifâlmofzakere için tatbik edilecek usulü tar. Vasington andlaymasinm bomlmakararla^tırmak üzere gizli bir cel* sindan sonra ne yapilacak? Japonlar, kendOerinin çoktanberi bise aktedecek, sonra da alenî bir linen kararlannin konuşmalar Szerinde celse aktederek Sar üçler komitesidoğrudan dogruya hiçbir tesir yapminin raporunu tetkik edecektir. yacağtai söylemektedirler. Yugoslav ve Macar murahhasAmerikablar, Vas'ngton andlasma • lannın konseye müracaatte bulunsinin resnKn bozulmasmm müzakereLondra S (A.A.) M. Baldvin, malarına ve büyük devletler mümuhafazakâr firkanin 1700 murahha • ğu fikrindedirier. messillerinin beyanatlanna cevab • <Mnbw). ı m , l ı r . , J r M . l 1 Kir kl . İngflizlerm düsfincesi, öç yüzlii bir vcrmelcrine întizar edilmcktedir. sim ekallivetin hücundarina karsi Hmtolafmanin esasini bulmak için hiçbir Ingiltere ve İtalya gibi bazı distan siyasasini müdafaa ettnistir. çareye baş vurmaktan geri dnmlma memleketlerin iki tarafı dinledikLord Saüsbury ve arkadaflari «ko • ması gerekeeeği yolondadir. ten sonra tethiç usullerine karşı ruma maddeleri» nin berketflmesini isAmerikablar, düstindüklerini her n« tiyecek yerde kanunu esasî projesinin umumî bir mukaveleye müaait kadar açıkça söylemislersc de, oran • landigina göre, Vasington deniz and • esaslı noktalarina hücum etme ted • bulunduklan anlaçılmaktadır. Fakat bu usul konsey azasının eksebirsizliğini göstermis olduklarmdan bu lasmasrain bozolmasindan sonra artık maddelerin kaldınlmasina dair ola • riyetini ve bilhassa Yugoslavyayı doknz devlet andlasmasJnm da yaşi • rak vermis oldukları takrir 290 reye tatmin edemiyecektir. Buna binayamlyacagtaa inaniyorlar. karsı 1,102 reyle abaylanmistır. en konseyin Marsilya cinayetini Ingilizler i*e dokuz devlet andlas • Şu hale göre Hindistan kanunu esave tethiş usulünü takbih ederek masinda, bu andlasmanm kendiliğin • sisi projesi, muhafazakârlar kongre • den bozulabflecegine dair bir madde Belgradı tatmin edecek bir karar sinde mühim bir ekseriyetin onayini kabulunmadığmı fleri söriiyorlar. sureti kabulüne mütemayil olacazanmistır. Bu ugurda uzun uzadiya görüfülda • ğı zannedilmektedir. Bombay 5 (A.A.) Hind mffli ğü sanümaktadir. yetperverleri firkasi, kongreye veri lecek islâhat projelerini müzakere et • meksizin abaylamayi ve projeye karsı durmağı kararlastirmistir. Milİiyetperver firkanin saylavlart genel vali top[Birinct sahifeden nabatt] Sofya 5 (Telefonla) Pariste bulantı devresini açmak üzere kongreye lunmakta olan Arif Ortiç tekrar Sof • Ankara kadınlartna yaya gelmiş, Bulgar tâbnVetme abn • girdiği zaman müzakere salonundan îşittiniz, dün Türkiye Büyük Millet çikmaga ve vali gittikten sonra tekrar miştir. Arif Oruca Bolgar hükâmeti bir Meclisi Türk kadinlığmm taribçe, dünmeclise gelmeğe karar vermislerdir. muallimlik vermiştir. yaca taninmif faziletlerini, ulusal fe • dakârhklarmı takdir etti. Onun da erkek yurddaslar gibi devlet idaresinde Roma 5 (A.A.) Siyam millî Ankara 5 (Telefonla) İzmir Masöz sahibi olduğunu kanunla kabuî etmeclis baskam ile bir bakan ve iki arif MüdÜrlüğüne Vekâlet müfettisle • tL Türk kadinlari, faziletlerinin, yurd yüksek memurdan mürekkep bir rinden Htkmet, Yozgad Maarif MS • için ö>ri fedakârhklarinin kanunla te Siyam heyeti Triyesteye gelmiştir. dörluğitne Babkesir Maarif MüdfirS yid edilmiş olmasinı kivançla karsı • Heyet orada deniz inşaatı tezgâh yasif tayin edOmisIerdir. lamislardir. Bu UabeÜi karardan sonlarını ziyaret etmistir. Bu tezgâh ra, TBrk kadinlığmin yalniz Türk celarda yakında Siyam icin iki torpito maatine değil, büton medenî âlem kamuhribi yapılacaktır. dralığina göstereceği örnek hakkın Heyet Londraya gitmistk*. Orada, daki azimlerimizi Büyük Millet MrcHonollu 5 (A.A.) Tayyared Siyam Kralı Praydhipakm saltanat» lisine, dolayisile Ulusumuza Lildirmek U'mım gönderdiği bir telsizde, kendi tan feragati meselesi hakkında gö • üzere konuşmak için bugün saat bir stnin Honoluhmun cenabunda denize rüsecektir. de Ankara Halkevinde toplanmanizi indigi ve iki saat kadar yuzebüecegi düeriz. bildirilmektedir. Honolulu 5 (A.A.) 18 deniz Ankara Kız Lisen maallimleri tayyaresi, 18 denizaJtı gemisi, 3 tor îstanbnl kadınlarının içtimcn tsparta 5 (A.A.) Şehrimize pfl gemisî, bir vapur ve iki sabil mu • Kadmlann meb'us secebilmeleri ve yirmi kilometro uzaklıkta olan ve hafizi Ubnun tayyaresmi aramakta seçilebileceklerine dair kanunun dün Aydın demiryolu üzerinde bulunan dir. Baladız istasyonunda Ziraat Bankası Büyük Millrt Meclisince kabulü fstanSon dakikada, bulundugu ycrin keşbul kadinlari üzerinde de derin akifleı tarafından açılması kararlaştırıîan fedildiği haber verümektedir. yapntfstır. Bu münasebetle Encumeni bugday alım istasyonunun dün Vali Belediye azasmdan Nakiymin teşebbüve Banka müdürlerile kalabahk bir sü ile dün Firkada Kadinlar Biriiği ve köylü hazır olduğu halde açılma üniversite kadm talebe murahhaslari resmi yapılmıs ve ilk buğday alm ve diğer kadin teşekkülkrinin istirak Moskova 5 (A.A.) Kirofun cemıstır. Burada açılan bu ambar bu lerile ihzarî bir içtima yapilraistir. nazesi dün Moskovaya gelmi» ve ti • nuntaka köylüsünü çok sevindir yahlarla örtulmüş olan istasyonda Sovİçtimada kanunun Âli Tasdika ik • miştir. Hükuroet ve ziraat Banka • yet Rusya merkezî icra komitesi aza smın köylüye tiranmı müteakıb derhal Ulu öndere olan her sahadaki tfle, hukumet azasi, arkadaslan ve ve Basbakana eşekkür telgrafı gön • yardimlan büyük sevinçlerle kar dostları tarafmdan karşilanmiştir. Mıderilmesine ve İstanbul kadmlatinin işsılanmaktadır. zıka cenaze havası çalarken askeri bir tirakile büyük tfzahürat yapilmasina 'müfreze tazim merasimi yapnvs ve karar verilmiştir. Tezabüratta bütün bir hava filosu istasyon üzerinde uç • tstanbul kadınlarinm bulunmasma ça» mustnr. Iisilacaktir. Burbatdc (Kalifornİya) S (A.A.). I Tabut, Stalin, Kalenin, Molotof ve Firt Natinal Pictures filim sirketine idiğer büro azasi tarafmdan bir top arabası nzerine nakledüdikten sonra ait Varner kardeşler stüdyosunda cenaze alayi sendikalar evine gelmif çıkan yangın, yüz binlerce dolar zaTegucigalpas S (A.A.) Bir ve cesed oraya birakılmisfr. Yüz bin ran ve 15 kisinin yaralanmasını sarsıntı üç şehri harab etmistir. Bu krce isçi bu eski bolsevigm eesedi 6 mucîb olmustur. Tangıa simdi bat> üç sehrin ahalisinin tutan 6,500 kinânden geçmektedir. tınlmifbr. sidir. Lâtin ve Islav milletlerine gelince; Rusyada bolşevizmin kadmlığa tahsis ettiği vaziyet bertaraf, kadmlık hareketleri oralarda pek batidir ve bugün Fransız, Italyan, Belçika kadinlari Türk kadınının mevkii önünde içini çekib gıptalar etmektedirler. Fransada bir taraftan sosyalistler ve komünistler ve diğer taraftan da onların tam zıddı olan fakat «kuvvetli hükumet» peşinde koşan Tardiyö fırkası taleb ettikleri ıslahat arasında bir de kadınlara seçmek ve seçilmek hakkmın verilmesini istemektedirler. Fakat liberal ve burjua fırkalan bunun aleyhinderirler ve Fransız kadınının siyasî hukuka erişeceği gün pek yakın olmasa gerektir. Türk kadınına gelince, erkekle hukukta müsavi olmak için yalnız on beş senelik bir zaman lâzım geldi. Cumhuriyet büyük bir itimad ve genişkalblilikle bütün kapılan birer birer Türk kadınının önüne açtı. Evvelâ yüksek tahsilde ve memuriyette filî bir müsavat kurdu. Maarif ve Adliye Vekâletleri bütün kapılannı Türk kadınına geniş açtı. Sonra L'îhiliye Vekâleti geldi. Yavaş yavas sıra diğer Vekâletlere de gelmektedir. Ve amelî olarak Türk kadınının iştirakten menedildiği yalnız askerlik vardır. Mütebaki bütün sahalar, ticaretten başlıyarak mahkemelere kadar her kapı onun için açıktır. Hukuk ve ceza ve icra kanunlan, Türk kadınını gerek ailede ve gerek cemaatte tam müstakil ve manevî bir varlık diye telâkki ediyor. O kendi fiil ve hareketlerinde tamamen serbest addedildiği gibi her türlü taahhüd altına girmekte muhtardır ve bütün bu fiillerinden yalnız kendisi mes'uldür. Fransız kanunları kadını henüz böyle telâkki etmiyor. Son verilen siyasî hukuk ise millî hakimiyete iştirak eden Türk kadınına millî mukadderat hakkında da rey vermek ve karar almak gibi yüksek bir salâhiyet bahşetmektedir. Hulâsa başka muhitler kadınlarının asırlarca hasret çektikleri hukuka Türk kadını bugün tamamile nail olmuştur. Bu nimeti Türk kadınına cumhuriyet temin eylemiştir. Hiç şüphe yoktur ki buna mukabil de Türk kadını cumhuriyete katşı derin bir şükran minnet ve bağlıhk hissi besliyecektir. Şimdi mesele şudur: Türk kadını kendisine verilen hukuktan istifade edebilecek mi? Zira hukuk sahibi olmak başka şeydir, onu kullanabilmek te başka şeydir. Şahsan ben Türk kadınına inanıyorum, onun asırlardanberi kalbinde biriktirdiği yüksek hassasiyete, insanî duygulara pek güveniyonım ve bu hassasiyet ve duygulann yarınki Türk cemaatinin kuruluşunda manevî bir çimento olacağı inanındayım. Türk kadınının, verilen hukuku kullanmasına gelince; behemehal erkekten iyi kullanacağına kaniiml üyük Millet Meclisi, T ü H kiye Cumhuriyetinin lâyikİ idaresine uygun yeni bif kanun çıkardı, ruhanilerin, kisve1 lerini yalnız mabedlerde giyebile1 ceklerine karar verdi. Kanun, çolq| yerindedir. Birçok memleketlerde}. de ruhaniler, sokaklarda cübbelerile gezmezler. 1910 senesinde ilk defa Fransa*. ya gittiğim zaman vapurda birçok, papaz vardı. Bunlar, İstanbuldaki frer mekteblerinin hocalaridi. Ta* til günlerini geçirmek için Fransaya gidiyorlardı. Vapur Marsilyaya varmca bütün papazlar ortadan kayboldu. Onlarm yerine mölon şapkalı, bir sürü koca sakallı adam peyda oldu. Dikkat edince gördüm ki bunlar, bizim yol arkadas* ları papazlardı; Osmanh imparatorluğu içinde giydikleri cübbelerini ve takkelerini Fransada giyemiyen Fransız papazlan... Biz de Fransanın yaptığından bai|ka birşey yapmıyoruz. Yeni kanun papazlan birçok n* kıntılardan kurtaracaktır. Adada oturduğum zaman, yaz günleri sıcakta, etekleri yerlere sürünen geniş kollu kara cübbelerin içinde, katı bir külâhın altında, uzun sao» lar ve koca sakallarile karşımda oturan papazların ve alelâcayib bir şekilde sımsıkı giyinmiş rahibelerin haline hem acır, hem de onların hesabına ben bunalırdım. O kadar ki karşılannda oturamaz, başka yere kaçardım. Şimdi sivil elbise ve şapka giyince, o uzun saç ve sakallannı da keserek, modern ve monden bit biçime girmek mecburiyetinde kalacaklardır. Hem dinle saç ve sa, kalın hiçbir münasebeti yoktur. Müslümanhk, hıristiyanlık, musevilik saç ve sakalda değil, inandadır. Eğer öyle olmasaydı, yüzleri tamamen tıraşlı olan protestan papazlannın kızıl gâvur ve saç ve sakallan, ömürlerinde makas ve u«tura yüzü görmiyen ortodoks papazlannın da İsanın gılmanlan olmaları lâzım gelirdi. Sonra, malum kıyafetlerile gezmek, ruhanileri içtimaî hayat itibarile herkesten uzak yaşamağa mecbur ediyordu. Bir imamın, heIe bir papazın meselâ, sinemaya gitmeğe, operet dinlemeğe hakkı yoktu. Bu, onlar için ayıb birşey olurdjı. Görenler, Herif koca cübbesile gelmi; te utanmadan operet seyrediyorjj derlerdi. Can attıkları halde, meslek ve daha doğrusu kıyafet belâsı göremedikleri birçok şeylerden, süremedikleri birçok sefalardan bundan sonra mahrum kalmıyacaklardır. Yeni kanunun en büyük ıyüiğî ruhanilere dokunuyor, çünkü rahat edeceklerdir. Onun içindir, ki her din ve mezhebden olan ruha. niler yeni kanunu memnuniyetle karşıladılar. Hindistanın yeni kanunu esasisi Şiddetli çarpışmalara vesile oluyor l N n Arif Oruç Bulgar tebaası oldu ve muallimlik aldı Türk kadınlığı sevinç ve heyecan içinde Maarif müdürleri arasında Siyam iki torpito yaptırıyor Acaba doğrumu? Iran, Hayfa veya Berutu ihrac iskelesi yapacakmış Fransada çıkan Merkür Doryaa gazetesme göre tngiliz ve Fransts hükumetleri tarafmdan yapılan teld lif üzerine Iran hükumeti Hayfa va Beyrut limanlanm tranm transit limanlan olarak kullanmağa karar vermiştir. Gene ayni «azeteye gö • re, Iran hükumeti önümuzdeki 3 se< ne zarfmda ithalât ve ihracatmı bd limanlar vasıtasile yapacak ve 3 senelik tecrübe devresinden sonra elde edeceği neticeye göre ya Hayfayı, ya Beyrutu tranın transit II manı olarak kat'î surette kabul edecektir. Bu garip haber üzerine dün seJft* rimizdeki tran mehafilinde tetki katta bulunduk. Fakat müsbet vcya menfi hiçbfr malumat almak kabil olamadı. Meşhur bir tayyarecinin başına gelenler ispartada açılan buğday alım istasyonu Kirof yoldaşın cenazesi Moskovada AĞAOĞLU AHMED Londrada gayri sihhî evler yıkılıyor Londra 5 (A.A.) Kulübele • rin yıkılması isi, epeyce ilerlemistir. 73,046 gayri sıhhi evin yıkılmasma karar verilmiştir. Geçen 30 eylul tarihinde bunlardan yalmz 23,434 ev kalmıştı. 30 eylul tarihine kadar 325,309 kisi yıkılan evlerden kaldırılarak yeniden yapılan 26,926 eve Usm Bnştır. O tarihtenberi 19,301 yeni ev daha yapılmaktadır. Trabzojıdan yapılan fındık ihracatı Bu senenin ilk 9 ayında Trab • zondan dıs memleketlere 1 rr.ilyon 923 bin 300 kilo fmdık ihraç edilmiştir. Bu ihracatla memlekete ' 1 4 bin 492 lira girmistkr. Geçen sene ayni müddet zarfında ihracat 1 milyon 61 bin 743 lira değeriode 2 milyon 197 bin 56 kilo idi. Gene bu senenin ilk 9 ayında Trabzondan 11 bin lira deferinde 60,618 kilo kabuklu frndık ihraç ©dilmistir, Amerikada bir filim stüdyosu yandı Malkara muhabirimiz Malkarada gazetemizin muha * bhIiğini yapan Osman Nurinin vazifesine nihayet verildiğma görülea lüzum üzerine beyan ederiz. Bir zelzele üç şehri harab etti SAATTE YETMİŞ PARA Havagazi ütüsünün masrafı bundan ibarettir.