25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Türklerle Süngu Süngüye No. 39 Nakili: A. DAVER Çanakkalede Sehir ve Memleket Haberleri Rıhtımların devri ITekirovamadenleri aybaşında olacak İki Belçikalı mütehassıs tetkikata geldiler M. Leon De • ve» He M. Cha bot nammda iki Belçikalı maden miitehassuı dün ' tanbıHa geimiştiıy M. Devez dün Perapalas otelin de kendisile gö rüşcn bir muhar • ririmjze cunlari söylemistir: « Antalya Vilâyetinde Te M. Leon DeveT kirovada bulunan madenler hakkinda tetkjkatta bulunmak için geldik. Ya • rin (bugün) Antalyaya gideceğiz. Diinüfte Ankaraya da uğriyacağiz. Te • kirova madenlerinin çok zengin olduğunu tahmin ediyoruz. Tetkikatimiz on beş gün kadar devam edecektir. Siyasî icmal Sar itilâfı ransa ile Almanya hududlan arasmda bulunub gayet zengin komür madenlerine malik olan ve şimdilik Cemiyeti Akvam tarahndan idare edilen Sar mıntakasının siyasî vaziyet ve akıbeti gelecek kânunusaninin on üçünde yapilacak reyiâm neticesinde taayyün edecektir. Bu mıntakanın iktısadî ve malî mühim meseleleri vardır. Evvelâ Sar gayel zengin bir yer olduğundan mıntaka halkının elinde bir mılyardan fazla Fransız frangı bulunmaktadır. Bundan başka Sar madenlerini işletme hakkı Harbi Umumide Şimalî Fransada tahrib edilen kömür madenlerine mukabil bu madea sahiblerine tazminat olmak üzere verildiğinden Fransızlar tarafından burada bir milyara yakm para sarfedilerek tesisat vücude getirilmiştir. Havzanın idaresi ve imarı için gene Fransızlar tarafından ayrica pek çok sermaye yatırılmıştır. Reyi âmın neticesi Almanyaya iltihak lehinde çıkarsa milyarlar tutan bu Fransız paralan ve tesisatı bilâkaydü şart Almanyanın eline geçecektir. Bunun için Fransa, havzanın Almanyaya avdet etmesi ihtimalini gözönünde tutarak Fransrz paralarının ne olacağının tayin edilmesini Cemiyeti Akvamdan istemiş ve Cemiyeti Akvam meclisi son fevkalâde içtimaını bu maksadla akdetmiştir. Lâkin bu meselede Cemiyeti Akvamın yapacağı bir iş yoktu. Çünkü para 19leri doğrudan dogruya Fransa ile Almanyaya taalluk eden maddî meselelerdi. Cemiyeti Akvam bu meseleleri Sar reyi âmı işlerine memur üçler komitesine havale ettiği zaman komite kendiliğinden bir karar veımek istemedi ve Romada toplanarak davet ettiği Alman ve Fransız mümessillerinden doğrudan doğruya kendi aralannda mütehassıslardan görüşüb uyuşmalarını istedi. Bidayette iki taraf ta çekingenlik göstercîiler. Fakat son zamanlarda Fransa ile Almanya arasında uzlaşma temayülleri belirmiş olması üçler lcoıntıesmdcKi IKI taraı Tnrarena«=" ' •ıslannın bes açağı beş yukarı pazarlık ederek uyuşmalarını kolaylaştırmıştır. İki taraf arasında bütün malî meseleler hakkinda tam itilâf husule gelmiş ve iMİâfname imzalanmıçtır. Bu itilâfa göre Fransız hazinesinin Sardaki matlubatı kısmen peşin, kısmen taksitlerle tediye olunacaktır. Eşhasa aid matlubatın tesviyesi için de bir suret bulunmuştur. Her iki nevi matlubat için Almanyanın mak tuan vereceği paralann yekunu iki milyar franga yakındır. Nihayet ufukta hafif bir beyazlık belirdi: Fecir.. Türkler de sabah olunca kaybolan gece kuşları Bir taraftan da liman gibi geri çekildiler ve siperlerine gömüldüler! teşkilâtı hazırlanıyor Şimdi, ciddî bir sual zihnimizi burguluyor: Cepanemiz yetişecek mi? Telsizle mütemadiyen vapurlardan, ambarlarında mevcud olma8i lâzıtn gelen cepaneyi istiyoruz. Muharebe gürültüsü gittikçe bize doğru yaklaşıyor. Ben, efradımla beraber hâlâ, köyün üstündeki siperdeyim. Arada sırada bir şarapnel başımızın üstünde pathyarak havayı rüzgârlandırıyor. Misketler etrafimızı sarıyor. Borazanlar «toplan!» borusu çahyorlar. Boru sesleri gecenin karanlığını acı acı yırtıyor. Türkler bizi tepetaklak denize atacaklar mı? Ortalık aydınlanıncıya kadar mukavemet lâzım. Mücadele cidden müthiş. Göğüs göğse, süngü süngüye, bıçak bıçağa boğuşuluyor. Senegalh zenciler satırlarile dövüşüyorlar. Bütün cephe byunca sel gibi insan kanı akıyor. Nihayet, ufukta hafif bir beyazlık belirdi: FecirI Yavaı yavaş ortalık aydınlandı, gün geceyi mağlub etti. Türkler de, sabah olunca kaybolan gece kuçlan gibi, geri çekildiler ve kendi siperlerine gömüldüler. Doğnısu tam zamanı idi; çünkü top başına atacak yalnız on mermimiz kalmıştı ve piyade kıtaatımız yorgunluktan bitkin bir hale gelmişlerdi. Gece muharebesinin gürültüsü yerine çimdi sessizlik kaim olmuştu. Fecrin ilk nuru belirirken, göğüs göğüse çarpışmanın en kızgın anında ve muharebenin neticesı henüz meşkuk iken, cesur jeneral Yandenberg, süngü muharebesinin görülmemiş şiddetile karanlıkta dağılmış olan kıt'alarını toplamağa çalışırken kolundan ağır surette yaralanmıştı. Jeneral yaralandığı zaman, birbirine girmiş muhariblerin tam ortasında, ayakta duruyor, kepisini (Fransız zabitlerinin şapkası) bastonunun ucuna takıb havaya kaldırmış, başlarında kendilerini idare edecek kumandan kalmadığı için ne yapacağını şaşırmış olanlan etrafına toplamağa çalışıyordu. Liva rütbesinde olan jeneral Vandenberg yaralandıktan sonra, bir sedyeye uzamb iskeleye gitmekten istinkâf etmiş, bir sandalyeye oturmak suretile deniz kenanna nakledilmiş ve oradan bir mayin tarayıcı gemiye bindirilmiştir. Kolundan başka ağzı ve boğazı da delinmiş olduğundan konuşamıyor, istediklerini not defterine yazarak etrafındakilere bildiriyordu. Bütün bunlar muharebenin akıbeti henüz kat'iyetle anlaşılmadığı ve muvaffakiyet perisinin kâh bir tarafa, kâh öteki tarafa güler yüz gösterdiğ sıralarda olmuştu. O sırada eğer Türkler biraz daha gayret etselerdi iki yana sallanıb duran zafer terazisinin kendi taraflanndaki kefesi muhakkak ağır basardı. (Muharrir, o gece, muhtelif muha • rebelerle mevcudü 1 0 1 1 bin ladaT olan 19 Türk taburunun 30 Fransiz ve tngiliz tabumna karşl harbettiğini düşünse, bizimkilerin bütün gayretierini «arfettiklerini anlardl. Franslz zabiti nin bu sözleri de gösteriyor ki evvelce de söylediğimiz gibi bu 19 tatur, daha iyi hazlrlanmlş bir taarruza sevke dilselerdi 30 düşman taburunu pekâlâ denize dökebileceklermiş. A. D.) Aybasinda hükumete gcçecek olan Rıhtim Şirketinin hesab ayiklama işi bitmeğe yaklaşmiştır. Şirketin tstanbulda bulunan antre polarile Merkez ve Çinili Rıhtim Han gibi mallarinin tutarlan hesablanmiş • tir. Bu iki hanin kira işlerine yeni Li • m*n Idaresi Müdürlüğü bakacaktir. Şirketin alacak, vcrecek gibi bütün hesabları işletme hakkile beraber hükumete geçeceğmden bunlar için bir hesab raporu yapilırustir. Rapordan şirkrtin bankada 200,000 linui, diğer türlü müesseselerde de 60,000 liraya yakm alacağı olduğu anlasılmiştir. Bu alacaklar yeni idare tarafından topla • nacaktir. Rıhtim Şirketinin Müdürii M. Ka nonj Ankaraym gitmistir. Orada şir ketin bükumete geçifine aid ufak if ler üzerinde görüsmelerde bulunacak tir. tttanbul limanina aid işlerle rıh Üm iflerini de üzerine alacak olan yeni teskilâtm hasirlıklan bitmek üıe redir. Gümüş paraları halk sakhyor mu? Piyasaya çıkan liralar birdenbire azaldı! Gümüş paralar piyasaya çiktıktan sonra ellerde pek az göründü ve gene kayboldu. Şimdi gümüş liralara orta • lıkta pek az tesadüf edilmektedir. Ba işle uğraşanlar, vaziyetin gümüş pa • raları herkesin kiskanarak harcamamasindan îlrrî geidiğini söyliyorlar. Şehrimizde para işlle uğraşan bir zat bir yazicimiza demijtir ki: « GümSş paralardan İstanbula epcyce rerildiği halde bu paralar or • tada pek az görünüyor. Öu şundan ileri gelmcktedir. ötedenberi biade halkm garip bir huyu vardır. Yeni bir para dan eline ilk geçeni saklar. Bunu uğur sayar ve cüzdamnin, kesesinin bir kö • fesinde tutarak harcamaz. Bronz pa • ralar ilk balkın rh t« geçtigi zaman bir taraftan kftğıt paralar da ortadan kalktığindan müthiş bir bozuk para yok • mğuna oğramiftık. Şimdi de vaziyet bodur. Halk daha birjeye dikkat ediyor. Yeni paraları devlet elinden almagi çok istiyorlar. Bu devlet yolundan her çağda para eline geçecegine delâlet edermiş. Bugünlcrda maliye şubeleriı.e beş Iiralık, on liralık bozdurmak için bir • çok müracaatler var, belki arada bir de yeni para bulunur diyel. Şimdi mütekaid, dul ve yetimlerin maaslarile yenidrn piyasaya gümüş para çikarüacait. belki o vakit yeni pa • ralar biraz çoğahr.v Kanlı bir hilcum Pazartesi 3 mayıs İstanbuldan gelen 1 5 inci fırkalannın iltihakı üzerine kuvvetlenen Türkler, tekrar taarruza geçtiler. 15 inci ve 7 inci Türk fırkalan müştereken hücum ederek gündüzün terkettikleri bir mevzi parçasını tekrar elimizden aldılar. Fransız zabitinin pek kısa geçtiği bu muharebe, merhum Nihat Beyin Erkânıharbiye mektebindeki konferansına nazaran şu suretle cereyan etmişti: 12 mayıs gecesi muvaffakiyetsizlikle neticelenen taarruzumuzdan sonra, elde taze kıtaat kalmadığından 15 inci kolordudan kuvvet istenilmişti. Nisanın 2 nci günü düşman kısmen bazı teşebbüslerde bulunmuşsa da ciddî bir netice alamamıstı. Mayısın 3 üncü günü sakin geçmişti. Yalnız bizim tarafta tahkimata henüz lâyıkile başlanmamış, bu lüzum iyice takdir edilmemiş olduğundan ve kıtaat kendisini düşman ateşinden ve gözünden saklamasını bilmediğinden gece ve gündüz devam eden gemi ve kara ateşleri hergün külliyetli zayiata sebeb oluyordu. Dört kilometrelik hattı harb ve gerileri kasabhane halini almağa başlamıçtı. Üçüncü kolordu, ordu tarafından aldığı emir üzerine 3 mayıs sabahı erkenden, Seddilbahir mıntakası kumandanlığına bu gece gene umumî bir taarruz icrasını emretmişti. Mıntaka kumandanı gene Almanyada tabur kumandanı olan Zodençtern, erkânıharblik vazifesini gören de gene Limanm yaveri, süvari binbaşısı Mulmandı. Ordu idare reisi miralay Kannengisser de gayrimes'ul müşavir, yani akıl hocası idi." "=••">• Seddilbahir mıntakasında vaziyet Türk ordusu tarafında bugün de karmakarışıktı. Kumanda heyeti ne düçmanın, ne de kendi kıtaatımızın vaziyetini biliyordu. 1leri hatlann imtidad ve mevkiini, düşrnanın kuvvetini, hatta kendi elindeki kıtaatın kuvvet ve sairesinden vaz geçtik doğru olarak numaralarını bilmiyordu. Kıtaat kumanda heyetlerinin mevki ve mahallinden de haberi yoktu. Kıtaat arasında hüküm süren kanaat, kumanda heyetinin (yani yukarıda isimleri geçen üç Almanın) düşman ateşinden ihtiraz ederek daima yer değiştirdiğinden ve nerede bulunduğunun bilinmediğinden ibaretti. Taarruz emri almanca yazılmış ve gayet az türkçe bilen Arab bir tercüman zabit tarafından pek fena bir ifade ile ve emrin ruhu da yanlış olarak türkçeye tercüme edilmişti. Taarruz edecek kıtaatın nizam harbini tesbitte çok müşkülât çekilmiş. Emrin müsveddesinde burası boş bırakılmış, sonra tercümesini ikmal için karargâhtaki zabitan bir araya gelerek iMabadı ror] Ramazan için... Taşıma vasıtaları daha da çoğaltılacak Ramazan yaklaştığl içîn şehrimîz « • deki taşima vasitalan tarifelerinde değişiklikler yapılmaktadtr. Şirkrti Hay« riyenin Ramazan için hazirlanan ba tarifesinin tatbikina önümüzdeki salı gününden baslanacaktir. Şirketi Hayri • ye, Ramazana mahsut olmak üzere kis tarifesinde yaptığı «leğifikliğin ara•inda hergün gündüzleri Köpruden 15,20 de Kavaklara kadar ayrica bir vapur isletecektir. Salı, perşembe ve cumartesi akşamları Kavaklardan Köprüye 18,30 da, Köpruden de 23,45 te birer vapur kaldirtlacaktir. Akay İdaresi Kadıköy, Haydarpaşa hattı için Köpruden her aksam 11,45 de bir vapur kaldirmaktadir. Tarife • de ayrica değişiklik yapılmasina lü • züm görülmemistir. Tramvay Şirketi d? Ramazan geceleri için saat 23 ile 24 arasmda seh rin muhtelif yerlerine aid seferlrrini fazlalaştirmiştir. Telefon Şirketinin tatın alınması işi Avrupadaki şirket ortaklarile görfi • serek tstanbuU dönen Telefon Şirkrti Müdürü M. Anderson bir iki güne ka> dar Ankaraya gidecck ve Nafia Ba kanlığina şirket ortaklartnin satrnak işi bakkindaki düşüncelerini bildirecektir. Telefon Şirketinin mukavelesini tetkik ed^n komİMrler heyeti de işini ba ay sonuna kadar bitirecek ve başko • misere vaziyeti anlatmak üzere Ankaraya gidecektir. Heyct, şirketin akçe tutarı, kâri, zararı, abonelerle hesabları hakkinda bir rapor hazirlamaktadir. Hükumet şirketi satm almak kara • rinı resmen bildirmiş olduğundan şir • ket hissedarları önümüzdeki aylar i • çinde Avrupadaki tnerkezlerinde top • lanacaklar ve bu ifi görüseceklrrdir. Satm alma işi altı aya kadar neticelendirilecektir. MVTEFERRIK 1285 göçen geldi Adana ve Seyyar vapurlarile dün Köstenceden 1285 göçen (mubacir) gelmiştir. Ankara Inkılâp müzesine hazırlık ŞEHIR İSLERl MAARIFTE Konssrvafuvar binası ve 16 tnart abidesi 1 ',' Şehzadebafinda yapilacak yeni Konservatuar binasile 16 mart sehitltkleri abidesi için açilan plân münakasasi müddeti diin bitmiştir. Yaln'z Fransa Almanya ve diğer bazi memlekctler • den müsabakalara iştirak eden müte • hassislarin plânlart henüz gelmediğin • den projelrin kabuKine daha on gün devam edilecektir. Projelerin tetkiki için mütehassis heyetten müteşrkkil bir juri heyeti ayin on beçindp toplanarak en iyi projeyi tr»bit edecektir. Müsa • bakâ neticesi ayin yirmi besinde belli olacaktir. Ticaret mektebinde mezuniyet imtihanları 27 birincikânunda Ankara Hallce • vmde kurulacak olan tnkılâb müzesi için şehrimiz Güzel San'atler Akade misi ve tezyinî san'atler muallirr'erile Ankaradan iştirak edecek san'atkârlar birçok mak'tler hazirlamişlardır. Bunlarin bir kismı bu hafta içinde Anka raya gönderilecektir. Y&ksek Ticaret mektebindn evvel ce mezuniyet imtihan!arlna dahil o!a Cağaloglü Hilâliahmer caddesinbilmek hakkini iktisab etmiş olan tade 8 numarah eski Emn.iyet Sandığı lebenin nihayet altı ay zarfmda imti binası Çocuk Esirgeme kurumu tshanlara girmek ü z r e müracaat etme • tanbul merkezi tarafından satın aleri için Iktisat Vekâleti tarafından bîr lınmış ve bu binada çalısmağa bastamim gönderilmiştir. Altı aydan sonlamıstır. ra müracaat edenler imtihanlara gir J Çocuk Esirgeme Kurumu Beyoğmek hakkini kaybedeceklerdr. \ lu kaza koluna bağh Şisli ve Ka sımpaşa kolları Uşekkül etmiş vı çalıstnağa başlamıştır. Ankara 4 Atatürk Mülkiye mektrbine «Siyasal Okulasi» adım ver tNHlSARLARDA mislerdir. Çocuk esirgeme kurumunun yeni binası Mülkiyeniıı yeni adı ! Gizli eşya satanSar Mağaza, dükkân ve ticaretanelerden gene birçoklarınm kapanma saatinden sonra da gizli olarak esya sattıklart yapilan teftisîerde meydana çikmistir. Geçen ay zarfinda böyle gizli satiş yapan kirk dükkâncı hakkinda zabıt tutulmuştur. Trahom vakalarına karşı Mekteblerde zuhur eden trahom hastalığı için dün de tedbirîer ahnmağa devam edilmiştir. Hastalığm çiktığı rnintakalardaki mekteblere doktorlar gönderilerek bütün talebenin gözleri muayene edilecek ve bastahkh olanlar tedavi edüecektir. Infıisar idaresi üzüm alıyor Güzdan tevziatı Bütün esnafa cüzdan verimi ba ay sonuna kadar bitecektir. Yılbasindan itrbaren cüzdansiz esnaflar cezalandı • rilacaktır. Tahsile giden gençler Avrupaya gidecek yirmi kifilik talebe kafilesi dün aksamki Konvansiyo nel trenile harekrt etmiştir. Talebeler den altisi tsviçreye hukuk tahsiline, diğerleri de Fransa, Amerika ve Belçikaya gitmislerdir. ECNEBl MEHAFILDE Eski Belçika kralı için heykel Geçen subatta feci bir kaza netice • sinde ölen Belçika Kralı Birinci Albe • rin batirasi için Belçikaya dikilecek olan büyük bir heykelin masraflarina Türkiyedeki Belçikalılartn da iştirakini tcmin için »ehrimizdeki Belçika konsolosanesinde bir iane defteri açilrrus br. Heykel Kralın öldüğü Marsîedam kayalıklan yaninda dikilecektir. ADLİYEOE 2 yol kesici 3 er seneye mahkum oldular Bundan bir müddet cvvel Çamlicaya gezmeğe giden Üniversite talebe • sinden Salâhaddinle bir arkadafimn önüne çikip Salâhaddindenbeş lira al • makla suçlu Mehmed ve Muharremin muhakemeleri dün Ağirceza mahke • m'sinde bitmiştir. Suçlari me>dana çiktığmdan her ikisinin de üçer sene hapse konmalari yerinde görülmüstür. Konservatuvarın üçüncü konseri M. Heryo memleketimizden geçecek Musnl petrollannı Beyrut limanma »akleden d«roir boru yolları nın (Pipeline) açılı» ınerasimine istirak etmek üzere Fransız Nazır lanndan M. Herriot'nun reisligi altında bulunan bir heyet ikincikn nunun ilk haftasıada Beyruta gidecektir. Açıhf m«ra»imhıden »onra M. Herriot'nun memleketimizi ziyaret edeceği haber verilmektedir. Diğer rivayete nazaran, M. Herriot doğ ru Fransaya dönecek, fakat he et İstanbula gelecektir. Bu heyete mec lisi âyan hariciye encümeni reisi M. Henri Beırenger, âyan azasından ve petrol ofUi dîrektörü M. Henri Roy ile medUi meb'usan hariciye encümeni reisi M. Bastid istirak edeceklerdir. Heyet azalannın ikincikânur.un onuna doğru İstanbula gelmis bu • iunacaklan anlaşılnııstır. MilÜyet aleyhinde bir dava Belediye tarafından Milliyet tesi aleyhine yeniden bir dava açil • mutir. Belediyeye aid bulunan Aya • sofyadaki ambar hakkinda Milliyet gez^tesinde çikan bir yazinin asilsiz görülmesi bu davaya sebeb olmustur. Asılsız bir haber tstanbul Ağirceza mahkemesi reisi Azizm Adana Ağirceza mahkemesi reUliğine tayin ediliceği hakkmdaki sözlerin ash olmadığı anlaşilmaktadir. Türkluğü tahkir etmekle suçlu Utı yon sigorta şirketi müdürü Piyasun muhakemesino dün de üçüncü ceza mahkemesinde devam edilmiştir. Din lenen Memduh isminde bir sahit M. Piyosun Türkluğü tahkir yollu sözler söylediğini toyid etmiştir. Salâhaddin, Turgud ve Ulvi isimlerinde üç şahidin daha çağirilması için dava başka gü • ne birakılmiştır. Piyosun muhakemesi Konservatuvarın hazırladığı konserlerden üçüncüaü bugün saat 17,30 da eski Fransız tiyatrosunda verilecektir. Konser Oda Musikisidir. Heyet Nimet Vahit, Ferdi, V. Statzer, Seyfettin, Laşinski, Sezai, Met'ut Cemilden mürekkeptir. Programda çok güzel parcalar vardır. Fotoğrafımız • Nimet Vahit ve Mes'ut Cemil ektik olarak diğer san'atkârları göstermektedir. Bu müzakerelerde gerek Fransa gerek Almanya son derecede uzlaşmak isteyici bir tavır ve hareket S1HHAT ÎŞLERÎ göstermişlerdir. İki tarafın arasını bulmak hususunda komite reisi İtalyanın sabık Ankara büyük elçisi ve hariciye kalemi mahsus Türk Cerrahi Cemiycti aybk toplanümüdürü Baron Aloisinin de büyük ımı CeVranpaşa hastanesinde ope meharet ve gayreti görülmüstür. ratör Kâzım Isnvailin baskanlığmda yapmıştır. Profe»ör Salâhattin kalDaha doğrusu İtalya hükumeti ça mafsalı yaninda gayet büyük bir Almanya ile Farnsayı uzlaştırmak sarkomu gösteren radyoğrafiyi göeiçin bilvasıta çalışmıştır. Fransa termis, Ziver ameliyat ile çıkanl ile Almanyanın aralannda araziye mıs iki hançere kanseri ve gene aaid yegâne mesele olan Sar mesemeliyatla tedavi edilmiş bh tar'a vak'ası göstermiş, Hazım ameliyat lesinin en pürüzlü cihetleri hakkinyapılmış bir mide kanseri vak'ası, da kolayca uzlaşmış olmalan AvKemal bir genç cocukta hatıl ol rupa siyasî mehafilinde büyük bir mu» büyük bir yüz tütnörü ve bir memnuniyetle karşılanmi',> r. Sar sadır cerhası vak'ası göstermiş ve bu ikinci vak'ada ameliyat esnasınitilâfı bilhassa berrî Avrupanm kada kendi kendine ka.n n«klinin fa rışık işlerinden endişe eden lngilidesine işaret etmiştir. Kâzım lsmaterede sevinc uyandırmıştır. Alil nadir göriilen ve yaptığı ameliyat. manya ile Fransa ilk defa kendilik fa iyi olan bir mesarika uru vak'ası lerinden gayet nazik ve mühim göstererek bunlarda teşhisin güç lüğüne işaret etmiştir. bir mesele hakkinda uyuşmuç oluyorlar. Cemiyeti Akvam mecliaiProfesör Nissen bir fu»d karhası vak'ası göstererek bunda teşhisin nin yeni akdeddiği fevkalâde topgüçlüğünü bildicrniştir. Vak'ayı Fik lantıda sulh için çok faydalı olan ret münakaşa etmiştir. bu neticeyi memnuniyetle kaydetBUrhanettin kalca mafsalı bozuk mekten başka yapacak iş kalmaluklarmda ameliyatm neticesi hakkinda malumat vererek projeku mıştır. yonla ameliyat yaptığı vak'aiarı MUHARREM FEYZl göstermiş, Fahri Bazdov hastaliğı tedavisinde yeni fikirleri ve yedi vak'anın müşahedesinî bildirerek bu hastalıkta röntgenm faidesizllği ve hastayı ameliyata hazırlamanın Nüshası 8 Kuruşlut lüzumu üzerinde ısrar etmiş, bu husustaki münakaşaya Avni, Kâzım j Türkiye Harîç İstnail, Nissen iştirak etmişlerdir. in lçîn Profesör Nissen ciğer huracı vak'alannda iki zamanda ameliyat 1400 Kr. 1700 Kr, Senelik ve plompajin faidesi hakkinda m» Altı ayhk 750 1450 lumat vererek ameliyat yaptığı üç 80Û Üç ayhk 400 vak'ayı göstermiştir. Gelecek ay Bir ayhk 15Ö yoktur toplantı Gureba hastanesinde yapjlacaktır. tnhisar İdaresi tzmir Borsasmdan üzüm satm almağa başlamıştır. 250 çu • val üzüm kilosu 10 buçuk kuruştan saUn alinmistır. Cerrahlar cemiyetî içtimaı Cumhuriyet şeraitn *
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle