Katalog

Camhmriyti üınncıkâuuu '1 Türklerle Süngü Süngüye No. 35 Nakili: A. DAVLR Çanakkalede { Şehir ve Memleket Haberleri ) Fed Siyasî icmal Almanyanm silâhlanması ve Ingiltere azırlığı yedi »ene süren silâhları bırakma ve tahdıd isinin, bunun için toplanan konferansın iflâsı üzerine yüzüstü kalması, yalnız Avrupada değil belki bütün dünya yüzünde bu ıstırap, ksr&rsızhk, endişe, korku, emniyets^hk ve hatta bazılannın iddiasına göre harb tehlikesi doğurmuçtu* Silâhları bırakma konferansı maksadına iri^seydi büyük deniz devletlerinin l.ondrada girişmiş oldukları müznkerelerin akametine mâni olur, sıyasî gerginliği azaltan, Bahrimuhitikebirde harb sebeplerini asgarî hadde indiren, bahrî sılâh rekabetine mâni olan, üssübahrilerin tahkimine meydan vermiyen Va^ington muahedeai gibi sulhun en mühim zamânlarından biri bulunan bir ahitnamenin feshi yolunu da kapatırdı. Silâhları bıtakma konferansı büyük devletlerden cümle»ini memnun edecek neticeler verseydi, bir zamanlar dünyanın en büyük askerî devleti olup Harbi Umumide dört sene bütün dünyaya karşı koyan Almanyanın alabildığine ve sonsuz bir çekilde sil^Manmasına imkân kalmazdı. Bu nokta üzerinde b'raz durahm. Almanya o zaman gene silâhlanırdı denecek, lâkin silâhlannm miktarı ve yeni askeri kuvveti anlasılan hududu ve dereceyi açmazdı. Silâhları bırakma konferansındaki uzun müzakerelerde ve bunun haricinde büyük devletler arasında yapılan temas'arda ve muhaberelerde Almanyanm müsavat hakkınm ve b"r derece silâhlanmak salâhiyctinin bü,ük devletlerden birçoğu tarafır.dan zımnen ve sarahaten kabul eciilmis olması Hitler AJman"&smı biperva silâhlanmağa teşvik etmiştir Almanyaya malum ve muayyen hadde ailâhlanmak hakkını vermekte en ziyade taraftarlık gösteren Ingiltere olmuştu. Çünkü Harb: Umumiden sonra, efkân umumiyenin tazyiki ve rnasarıri azaltmak derdi bu devleti "bahr?,' Tıavaî ve Berrî Ttuvvetlerini son dereced<* azaltmağa icbar etmişti. Almanya. bilâkaydü şart silâhlandıgı takdirde Sem bu büyük devletin hem de buna bakarak komşu devletlerin yaptıklan hazırhklar yüzünden İngilterenin emniyet ve selâmeti tehliked kalacağmdan ve nihayet kendisinin dahi silâhlarmağa mecbur olacağından korkuyordu. Şimdi îngılterenin korktuğu başına gelmiçtir. Almanyanm hava kuvvetleri içın alabıld'gine hazırlanması ve bu hazırlığın miktar ve derecesi içine nüfuz edilemez bir sır ölması tngilıereyi hava kuvvctlerini büyük mikyasta artırmağa sevketmiştir. Müstakbel harplerin kat'î neticeleri orduya değil evvelâ hava kuvvetlerine ve sonradan motörlü kuvvetlere bağlı olup ordunun üçüncü derecede amil olacağı hakkında umumî bir kanaat bulunması tngiJtereyı herşeyden evvel hava kuvvetlerinı artırmağa sevketmiştir. Hatta tngilterenin deniz silâhları meselesinde Londra müzakereleriııde Japonlara karst uysal hareket etmesin ; n bir ssbebi de Avrupadaki tehlıkelere karsı hava cihetinden mükenımel surette hazırlanmak üzere para ve vakit bulmak duşüncesidir. Mister Baldvin tarafmclan Avam kamarasında haber verildiği veçhile g tere 1936 sen^Mne kadar veniden 300 saffı harp tayyaresi yaparak mevcudunu bıne ilbâğ edecek, bir çok talim va ih»iyat tayyaresi yaptıracaktır. Piîotlar yüzde yüz artırılacaktır. Son hâdiseleıe bakarak artık silâhlanmak rekabeti umumilesti diyebiliriz. MUHARREM FET?Zt ^L kaza 'Yeni kadro başlaymca... Adliyede 40 kişi açıkta kaldı, fakat 22 si başka işîere yerleştirildi, onuna da başka vazife verilecek fstanbul ad liyesinde bu ayır birinden itibare tatbik edilme lâzım gelen yer kadro; intihat encümeni tara • fından isimler.di rilmis, açıkta ka lanlai'la ycrleri nini değistirenle re de ne oldukla n söylenmi;tir Cumnunyet Muddeı. Dün kendisile umumisi Kenan konuşan bir arkadasımıza İstanbul Müddeiumumisi Kenan bu isler hakkında sunları söylemiştir: « Yeni kadronun tatbikinden ötürü icrada 35, eytam müdürlü • ğünden de bes kisi olarak istanbul adliyesinden hepsi kırk kisi açıkta kalmıstı. Buna karsı mahketnelerin kadrolarında bazı açıklar vardı. Adliye encümeni hemen toplandı. Bugünkü ha'i gözdetı geçirdi. Mahkemelerin kadrolanndaki boşlukları ele alarak icradan açıkda kalarlar dan yirmisini eytam müdürlüğün • den açıkda kalanlardan da ikisinî buralara yerlestirdi. Bugün açıkda kalmıs on altı kisi vardir. Bunlar • dan onu teselsül yolile açıklara tayin edilecek; geri kalan altı kişi de ilk yer açılısta ise ahhacaktır. Bugün icradan otuz beş kişi çıkaril dığı ve bunların yerine alınacak kırk hukuk mezunu namzet te henüz gelmediği için icra işleri itiraz kabulü ve haczi ihtiyatî gibi acele işîere inhisar ettirildî. Bu suretle rnuamelenin durrraması terain o lundu. İcra işlerinin eskisi gibi ye rinde ve doğru yürümesi için lâzım olan tedbirler alındı. Hukuk mr • zunu namzetler gelinciye kadar şimdi açıkta kalmış olub da bugünden itibaren mahkemelerin kadro • suna alınmış olan memurlar icra • daki iflerine devam edeceklerdir.» İnsan boyundaki mermiler, isabet ettikleri yerlerde alevler ve yangınlar çıkartıyor! Provence vapuru, Jenera] Masnou ile 2 erkânıharbiyesini ve 175 inci piyade ala ymdan bir taburu hamilen ka filenin başına geçmişti. Bu gemiyi takip e den diğer sekiz vapurun içinde Kahraman 28 ncı a layın en kahraman piyade olarak taburu olan 3 unci 175 inci alayın tabura mensup 9 un öteki tabujlar. cu boluğun kuman. 3 üncü zuhaf a danı iken ihraç gü laymın üç ta nü yaralanan buru, 4 Yuzbaşı Bahri uncu müstemleke alayı, ecnebi alayının bir taburu vardı. (Franslz ordusunda müstemlekâtta kullanilan ve efradl ecnebilerden mü • rekkep olan bir klt'a vardir. Franslz larln Legion etrangere dedikleri bu klt'a ipten kazlktan kurtulmuş, mem • leketinden muhtelif sebeplerle kaçmak mecburiyetinde kalmls, başka iş güç bularnamlş, gözü pek serseri'erden mürekkeptir. İçinde hatta Aîmanlar bile vardir. A. D ) Vapurlarda, I I piyade taburile 2 baratya 75 lik sahra topu ve 65 lik bir dağ tapu gTupu ile bazı sıhhiye teşkilâtı vardı. Bozcaadadau saat 14 te hareket eden kafile Seddilbahire 1 7,30 da varmıştı. Varır varmaz da 175 inci alay Helles burnuna (bizim llyasbaba burnu dediğimir yere)) çıkmağa hazıdanmak emrini almıştı. Bu ihrac ameliyesi «üratle yaphdı ve daha o akşam 1 75 inci alay Morto ko^una akan derenin öte tarafındakı sırtlarda mevzi aldı. Alay, İngilizler irtibat tesis ettikten sonra siperler kazmağa başladı. Ertesi sabah, yanı nisanın 27 nci günü 1 75 inci piyade alayının iki taburu Eskihisarh mıntakasında Ingilızlerin karaya çıktıkları Kerevizdere istikametinde şiddetli bir muKarebeye tutuştular. Daha mücadelenin başlangıncmda 175 inci piyade alayındars binbaşı Zimmermann bir çiftlik yanında maktul düştü Ve o günden itibaren bu çiftliğe Zimmermann ismi verildi. Jeneral d'Amade ile erkânıharbiyesi de saat 18,30 da SeddilbnHirde karaya e. ktılar. (Karaya çikar çikmaz ölen binbaşl Zimmermann, Türklerin gülünecek bir düşman olduğu kanaatinde bir zavalh idi. Müttefikin ihraç ordusu, Mondrosla takenderiye araslnda, gurbet elle rinde dolaşlrken bınbasl sablrslzlanlyor ve karaya birkac tabur çlkarlll • vererek bu îşe nihayet verilmesini is • tiyordu. Filvaki ker.di taburu ilk çl • karllanlardan ve kendisi de ilk vuru lanlardan biri oldu. Binbaşl Zimmer • mann fazla vakit bulamamakla bera • ber Türklerin gülünecek degil; karşl • slndakini ağlatacak yaman bir düş • man olduğunu anllyarak can vermiş olsa gerektir. Fakat Franslz ve lngiliz ordusunda Zimmermannlar gibi dıi sünenler çoktu. Hepsinin akıllaTl başlarlna geldi. A. D ) ları ve esirleri karaya çıkardıktan sonra, ağrı topçu gtvıpumdza mensub olub da hulâ Mudrosta bulunan askerlerı ve hayvanları yüklemiş, adamakıilı fayıab ederek harekete hazırîarmıştı. Çarşamba 28 nis*n Hareket emri geldi. Diğer vapurlarla beraber ikinci defo olarak Limni adasmı terkettik Ağır ağır Çanakkaleye doğru gidıvoruz. "lop sesleri : boğuk b ' gürültü halinde bize kadar gelivor. Çok. grcınrden, şafapın güzcl renklerile süslenen gökyüzünde Anadolu dağhrmın yüksek tepeleri karşımıza çıktı. Kumkale ihracı esnas.ncîa gördüği'müz ayni dağiar... Sonra Gelibolu yanmadasmın çizgileri baştan aşağı kül rengi olarak göründü. Sayısız bir \ppur kalabalığı jarımadayı sarmıştı. Harb pemileti, asker yüklü ticaret ve nakliye ^emileri, ihraç saatinı bekliyorlardı. Bu muazzam armadanın arasına biz de girerek tek b'r demir attık. Karadan epev uzakta tek demir attığımıza göîc henüz ihrac edilmiyeceğiz, demedik. Birkaç serseri mernıi denize düçtü. Bunların havalandırdığı su sütumlan, güneşm ziyasiln birer fırarai gök köprüsü (alâimisema) rengi ve manzarası aHı. Hepimiz güvertede, dürbünlerle, önümüzde uzanan ve bu kadar kasvetli görünen toprak parçası üstünde olup biteru görmeğe çahşıyoruz. Fazla bir uey görmek mümkün olmuyorsa da, sabahın serin rüzgârı şiddeth bir tüfek ateşinin çatırdısını bize kadar getiriyor. Fransız ve ingiliz donanmalanna mensub harb gemilerı açıkta dolaşıyor ve bizim üstümüzden asırmak suretile küçük Kirte köyünü bombardıman ediyorlar. Kirte Açıbabaya (Müttefikin Alçıtepeye «As.ıbaba»> ismini vermişlerdi) doğru giden tepelerden birinin yan yamaçlarındadır. Queen Elizabeth (Kuvin Elizabet) dritnotunun müthış aalvolan havayı sarsıyor ve bir tona yakın ağırlıktaki mermileri, bir ekspres gürütüsile başımızın üstünden geçib gidiyor. Öteki zırhhlar da, Alçıtepe sırtlarını ve Kerevizdereye inen sel yoîlannı topa tutuyorlar. Gemi toplannm savurduğu insan boyundaki mermiler, isabet ettikleri yerlerde alevler ve yangınlar çıkanyor. Bu çeşit infilaklann tesiri Türk kıtaatımn maneviyatını kırmış olsa gerekti, diyc düşünüyoruz, ama Türklerin bir kan* bile geri çekilmedikleri muhakkak.. Çünkü sahile yakın oîan ateş hattı hiç yerini değiştirmiyor. Dürbünle baktıkça Alç'tepenin çıplak eteklerinden yukan doğru tırmanan yılankavi b'r yol görüyoruz. Uzaktarı beyaz bir damar gibi görünen bu yol dik yokuşlarla yükseliyor. Agrır topçu zabitleri, aramızda koşum hayvanlarımızın ve toplarımızın bu yokusları tırmanıp tırmanamıyacağını münakaşa ediyoruz. Nihayet, yokuşu çkmak için çok büyük şayret saıfi lazımgeldiğinde ittifak ettik. Fakat, İstanbula gitınek içın nele<e kadir değiliz ki... IMabadı vari tanınmutır, Her iş adı üzerine yükletilir. Topluluğun bel kemiğine perçinlenen bu ya?ayı?ımızın alfabesini, anabtarını ve şifcesini nasıl söker atarız? UIu Atatürk ile öteki büyüklerimiz de böyle yapmadı • lar, öz türkce soy adı ahrlarken öz adlarını ahkoymadılar mı? Nere den örnek alıb da bu kadar arşınsız düşünüyoruz? Gel gelelim, ?imdi taşıdığı nız adlar güzel midir, bize yara^ıklı cnıdır; diyeceksiniz. Hayıc, hiç.bir zaman. Zaten onların sürüb gide • ceğine kimin inanı olabilir ki? Mutlu bir degUme çoktan ba?lamıstır, yeni doğanlanmıza bep öz Türk adlan takıyoruz. Bir göbek sonra Türkelinde tek yabancı adı kalrrn yacaktır. Ulus yafayifinm »oysal gidiminî bulandırmamak için azıcık da beklemeıini bilelim. Bu geni» çevrelt işe dokunurken ileri geri özenlî'erle bir kör döğüsü hazırlamağa »a • va«masak iyi olur «anırım. Bir kız otomobile çarpılarak öldü Dün saat 12 de Taksim cihetin > den gelen 618 numaralı tramvay arabasınm arka romorkundan in meŞe hazırlanıp atlıvan, Suzan ISİTTIli bir kız tramvay siırketine ait ve Yunusun idaresindeki otomo bilin camurluğuna çarparak ağır surette yaralanmıs ve ölmüştür. Boşanmıslarm, bahası ölmüş çocukların, ihtiyarlann üç ayda bir almakta oldukları aylıklann veril rnesine birincikânunun altıncı pcr şembe günü başlanacaktır. Aylıklarını Emlâk Bankasma kırdıranlar ise ayın dördünde aylık • Iannı alabileceklerdir. aylıklar Kaldın'an vergi borçları Maliye Bakanlığı evvelce bir yasa ile kaldırılan 339 yıhna kadar olan vergi borçlarının bazı şubeler taırafından istenildiğini duyduğun • dan yasaya uygun olmıyan bu işin önüne geçmek için şubelere bir yayma gönderilmiştir. Millî em âk müdürü Tetkikat yapmak üzere Edirneye gitmiş olan Maliye Vekileti millî emlâk umum müdürü Şefik şeb • rimize dönmüştür. Şefik Edirnede millî emlâkin ve a» razinin muhacirlere verilmesi işile de meşgul olmuştur. I) Futbol maçında bir hâdise f Emnıyet Mudurü Fehmi Urala. Cuma günü yapilan Galatasaray • Fenerbahçe maçmda çirkin bir hâ dice oldu. Futbolü tulumbaci dövüfii sanan seyircilerden biri Galatasarayin mudafii Lutfiye bir taş atarak basmı hafifçe yardı. r Lutfi, oradaki polisl rden birine müracaat ve şikâyet etti; fakat maç seyrile mesgul olan zabıUt memu • rundan şu garip cevabı aldi: Kimin attığmı gösteriniz de lâ zim gelen muameleyi yapalim. Bu cevap karşisinda Galatasaraylı futbolcü. tabiî, kafasma ta» yemekle kaldı. Çünkü kenduin" arkadan tas atan taşkini görmek, onun de ğil, bu gibi taşkinhkları men'e me mur olan bir polisrn vazifesi idi. Fakat futbol maçlar'na giden bazita memurlarimiz, vazife'erinin maç seyretmek degil, sryircüer tarafindan bu gibi münasebetsizlikler yapilmasina mani olmak ve intiıami temin etmek otduğuna unutuyorlar. Me murlar vazifelerinı unutunca, tabü • " dir ki kafa da yarihr, göı de çıkar. Onun için futbol sahalarina gönderilen polislere maç seyrine dahp ta vazifelrrini ihmal etmemeleri sıkı • ca tenbih edilmelidir, diyoruz. 1 Devlet Matbaası müdürü çekildi Hamdi Emin, müdürlükt*»n ned^n istifa etti? Devlet mat baasi müdürti Hamdi Emin, va • sifesinden istifa etmiştir. Haber «1 dığimiza göre, Hamdi Emin is • tffaname<inde pek iptidaî bir sekfl • de bulduğu Devlet matbaasinı yük aeltmek için çok çaliştığmdan, fa kat mesaisinin takdir edilmedigîn den, idari otoritesini ihlel edecek ma amelelere manız kaldığı içîn istifa et tiğinden bahseylemekt'dir. Hamdi E minh) tf Bankasinin yeni müessesele rinden birinin mudürlüğüne taym edi leceği söylenmektedir. Hamdi Emin, Londrada matbaaci • lik tahsil etmif çok kiymtÜK bir ««nctir. Onun bflfüi bimmcti sayesnMİe. Devlet matbaası hakikaten çok t« * fcetnmül ve tekâmül etmi», nefis baskı» lar yapan bir müessese haline gelmistir. Mesle^intn ve vazifesmtn eri olan Hamdi Eminm tamamen movaffak olduğu müdürlükten ayrilmasi Devlet matbaası hesabma büyük bir liyandir. Bu kiymetli arkadaşin istifa mecburi • y^tinde kalmasi teessure değer bir hâ» disedir. SEHÎR 1SLERİ Intihab hazırlıgı Mahallelere ait intihabat de/ • \ terleri hazırlanıp dün akşam kay ! makamlıklara teslim edilmistir. Bu. gün belediyeye gönderilecektir. An1 karadan emir gelir gelmez derlıal | intihabat faaliyetine geçilecektir. Defterlerin hazırlanmasile intihab işlerinin en mühimi yapılmıştır. Kok fiatlerinde ihtikâr Kok kömürünün maliyet fiatinden daha çok yüksek fiatle satıldığı hakkında şikâyet yapılrnış. bunun üzerine Belediye de tetkikat yap mağa başlamıştı. Tetkikler henüz bitmemiştir. Maamafih simdiye kadar elde edilen netieeye göre fiatlerde yüzde kırk nisbetinde ihtikftr yapılmaktadır. Arsalara çöp atanlardan ceza alınacak Şehirdeki boş arsalara çöp atılmaması için evlere ve dükkânlara tenbihlerde bulunulmuştu. Bu tenbihlere mugayir olarak simdiye kadar buralara çöp atan bin küsur ev ve dükkân sahibinden para cezası tahsil edilmistir. Bundan sonra da böyle arsaları pialetcnlerden ceza alınmağa devam edilecektir. Doğru değil mi? j Giimüş paralar dün piya^aya çıktı MÜTEFERRİK Bir cinayet davası bitti Bundan bir sene kadar evvel Beyoğlunda Bülbülderesinde Mevlu • dun kahvesinde Hıristo isminde bir çocuğun mendilini alıp almamak yüzünden çıkan kavga sonuda Saimi öldürmekle suçlu Süleymanın muhakemesi dün Ağırceza mahkemesinde bitmiş; üç sene üç ay hapse konması yerinde görülmüştür. Merkez Bankan gişelerinde gumüf paralar oerilirken Gümüş paralar dünden itibaren piyasaya çıkmağa başlatnış ve Merkez Bankası gîselerinden yeni paralarla tevdiat yapılnyştır. Dün memurlara birincikânun peşin maasları dağıtılmıştır. Bin liraya kadar yüzde yirmi, bin liradan ötesi için de yüzde on gümüş para verilraiştir. Dan Kimsesiz çocuklara yardın için Her sene ilkmektepte okuyan fakir çocuklara yiyecek hususunda Hilâliahmerce yapılmakta olan yardıma varidatm azlığı yüzünden henüz başlanamamıştır. Bu işi görüşmek üzere Hilâliahmer merke zinde General Alinin başkanlığı altmda kaza şubeleri reislerinden mürekkep bir heyet toplanmıştır. Heyet umumî merkezden ve vilâyetten yardım isteoneği kararlaş tırmıştır. General Ali de bizzat Vali Muhittin Kültikü görecek yar dım istemiş ve vaid alrmştır. Avııkatlar bölUmiere ayrılacak Adliye Bakanlığı gözden geçirilmekte olan avvkatlar yasasında avukatları en çok çalıçtıklan bölümlere ayırmak için barolann düsüncelerini sormuştur. Fransızların da sırası geldi İngilizlerin verdikleri isimle ihrac meydan muharebesinin bir safhasına şahid olmuştuk. Bu muharebe, ayni pcrait i\ .nda cereyan tden harekeiierin en çetıni ve en kanl'Pi idi. Ceylân vapuru içindeki yaralıön «hnıstır. Ona nasıl tekme savurabiliriz? Geçelim. Diğer bîri de istiyenlerin öz adlarını türkçeye çevireceğini orta • ya koymu», hanl harıl adam arıyor. A bayım; bu ad denilen nesne, evreruel adam topluluğu kurumunda bütün sosyal TC soysal bağları, ilişik, sıra ve uygunlukları orta • ya çıkanp bağlıyan ve pekiftiren uçsuı bucaksız, dallı budaklı • acunu kullanan • bir örgüdür ki tek teline dokundun mu var dinle gümbürtüyü! Yer yüzünde görünür görüamez bütiio varlığımız ve yasa • mamız deyimler (kelimeler) ve adlaraa (tevsim) kurumu ile yürüyor. Ağaç anlamımn gerekdiği gibi anIaşilma» bu bitgiye (nebata) o adın rerilmesinden »nnra olmuştur. Çi eeklerin kokutu otlarına ad takıl • dıktan »onra ayırd edildL İnsan • lar da böyl«'l:r. Herke» elli yıldır takindıgi adla ulusal toplulukta ve nıu| (devlet) i?lecinde yer almıçtır. Varlığma yapıtan bu etiket altın • da gelip geçecektir v« en son toponon •arbgmdaa önc* acU Terclmanlık işlerini düzenleme Seyyah kafilelerinden ilk büyük gtup bir şubatta şehrimizi ziyarete gelecektir. Belediye seyyahin şu • besi şubata kadar tercümanlar için yeni tedbirler alacaktır. Onlar için yirmi derslik bir kurs serisi hazırlanmıştır. Bu kurslarda eski tarihî binaların teknik kısımları, âdabı muaşeret ve tarihî bilgiler öğretilecektir. Şubata kadar kurlan bitiren tercümanlara cüzdanlar verilecektir. Yakında Millet Meclisine verilecek olan evkaf yasası örneğine göre bundan ötesi için evkafm bazı arsalar üzerinde bağışlamaktan doğan hakları ve (icarei muaccele), (icarei müeccele) gibi aldığı ver . giler kaldmlmaktadır. Her arsa sahibi böyle bir ilişiği varsa bunu 10 yılda ödeyerek arsasına »ahip oıacaktır. Sahte vesika ile para alacakmış! Ziraat Bankası lzmir subesinde Saniye isminde bir kadının dört yüz lirası olduğunu haber alan Fethiye isminde başka bir kadın İstanbul Ziraat Bankasına giderek kendisinin Saniye olduğunu; lzmir şubesindeki paranın makbuzunu kaybet • tiğini söylemiş ve kendisinin Saniye olduğu hakkında bir de noterlikten alınmış vesika göstermiştir. Bu vesikanın yalan olduğu anlaşılmış vesîkada şahit olan iki kişi ile Saniye yakalanarak adliyeye verilmişler • dir. MAARIFTE Bir beraat Bir müddet evvel Vekâlet emrine alınan tstanbul kültür müdürlüğü levazım memuru Receb beraet etmiştir. Recebin vazifesine iadesi için Bakanlıktan emir beklenmek tedir. Evkaf icareleri kalkacak ilkmekteplerde şube açılacak İlkmekteplerde diğer senelere nisbetle pek fazla talebe bulun • maktadır. Bilhassa 1, 2, 5, 44, 36 ncı ilkmekteplerde ayrı ayn 850 ve 90ü talebe okutulmaktadır. Dershane • lerde elli ile altmış talebe bulun maktadır. Kültür müdürlüğü bu mekteplerde şubeler açmağı katar» laştırmıştır. Pamuk fiateri yükseliyor Gerek iç ve gerek dış piyasalar • dan talepler çok olduğundan pa • muk fiatleri kilosu 47 kuruşa kadar çıkmıştı. Pamuk piyasası yüksel • mekte devam etmektedir. Son defa olarak 49 kuruşa kadar muamele ler yapılmıstır. Cumhuriyet Nüshası 5 KunıştuT v> ÜNİVERSİTEDE Pariste ölen Lutfi Fikrinin bıraktığı servet hakkındaki vasiyetna > mesinin bir «ureti Üniversite Rek törü Cemile gönderilmiştiır. Cemil vasiyetname üzerinde tetkikat yapacaktır. Teşekkül edecek diğer heyet azasına da noterlikçe birer nüsha gönderilroistir. Bütün heyet yakında topUnacaktur. • SIHHAT İŞLERİ Lutfi Fikrinin vasiyetnamesi Eczactlar döndüler Sağhk Bakanhğınca yapılmfcsı istenen ilâç tarifesi için Ankaraya gitmiş olan İstanbul eczacıları dün gelmişlerdir. Eczacılarla Sıhhat Bakanlığı mümessilleri iki ay sonra Ankarada tekrar toplanıp bu mesele üzerinde son kararlarını vereceklerdir. Konyaya kar yağıyor Konya 3 0 (Hususi muhabirimiz • den) Konyanm her tarafmde ?iddetli soğuklar basladı. Civara müte • madiyen kar yağmakta odun ve kö • mür fiati artmaktadir. Bu kar zürrai pek »evindiriyor. şeraiti! JTürkiye için Hariç lçin Senelik 1400* Kn Ait. ayhk 750 Üç aylık 400 Bir ayhk 150 1700 Kr. 1450 80Q yoklur fERİDUN O. ÖZHAN