05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet' 6 Kânunusani 1934Î îpekböceği sanayii nasıl inkişaf edebilir? Bursa İpekçilik Enstitüsİi Müdürü Tahir Bey Vekâlete mühim bir rapor verdi Avukatlar Birliği kongresi açıldı Kongreye 47 Barodan murahhaslar iştirak etti Birîncî aah'frrîen mabat belerini • bünyemizin ibda ettiği inkılâp çocuklarını bir arada görmek, hepimiz için bahtiyarlıktır cümlelerile bitirmiştir. Vali Kâzım Paşa, kongreyi aç tıktan sonra muvakkat reislik mevkiini Izmir Ağırceza mahkemesi reisi Suat Beye terketmişlerdir. Suat Bey de bu toplantınin kıymet ve ehemmiyeti hakkında bir hitabede bulunduktan sonra yoklama yapılmış, tzmir Baro Reisi Mustafa Nuri Bey kongre reisi seçilmiş ve bun dan sonra iki reis vekili ile kâtip • ler intihap edilmek suretile riyaset divanı teşekkül etmiştir. Kongre reisi seçilen Mustafa Nuri Bey riyaset mevküni isgal etmiş ve birlik teşkili hakkında lâzun gelen izahati vermis ve bu meyanda Türk topraklannda yapılan ve ya pilacak olan bilumum yeniliklerin Büyük Şefimiz Yüce Gazinin Ak • denizi hedef olarak irae eden par • maklarmdan ilham aldığını ve almakta oldugunu candan alkıala nan bir lisanla beyan ve ifade et mistir. Bundan sonra, Reisicumhur Gazi Hazretlerine ve Büyük Millet Meclisi Reisi Kâzım ve Basvekil lsmet Paşalar Hazretlerile Adliye Vekiletine ve Cumhuriyet Halk Fırkası Umumî Kitipliğine kongrenîn minnet ve şükran hislerini ifade eden tazimat telgraflarının çekilme si tasvip edilmistir. Müteakıben bugünkü toplanfa yı tebrik eden Fransa Avukatları Bhliğinden gelen telgraf okunmuş ve bir tesekkür cevabı yazılması tensip olunmustur. tzmir avukatlaruıdan Mustafa Nuri Beyin tzmir Bürosu namına müsahit olarak iştirak ettiği bey • nelmilel avukatlar ittihadı kongrestne ait intıbalan ve murahhasların umumî sekilde noktai nazarları dinIenildikten sonra lüzum görülen dört encümene aza seçilerek bugünkü çalısmıya nihayet verilmistir. Talebe Birliği kongresi Dünkü kongrede idare heyetinin fazla sarfiyatı tenkit edildi, münakaşalar oldu Birinci sahif"''"' mnhat Beyler, kâtipUklere Meliha Hamm ve Muhittin Bey seçildikten sonra tstiklâl marşfle kongre açıunıştu". Müteakıben teftis heyetinin, Birliğm bir senelik muamelâh hakkmdaki raporu okunmus ve çok hararetli münakaşalar yapıl • mıstır. mak için yapılan müsamere masrafla nnm lüzumsuz sayılamıyacağmı söy • lemiştir. Teftiş heyeti reisi Ekrem Bey, gençliğin icap ederse yiyeceğinden keserek birliği yaşatacağım beyan etti. Osman Nuri Bey, herkesten bu tarzda fedakârlıklar istemek doğru olmadığı nı, idare heyetinin yeni varidat mem beJan bulması lâzım geldiğini, birlik namma çıkanlacak defter ve sair ders levaziminm yüksek tah»il talebesi a rasmda cok rağbet bulacağmı sSyledi. AHMET HAŞıMiN ŞJİRLERİ Son neslin hayal Wb«rİle m mBhim şairi hiç şüphe yok ki merhum Ahmet Haşimdir. Türk edebiyatında senbolik ilk guzel fürleri bize mohakkak «»ette Ahmet Haşım vermis bulunuyor. Bu kıymetli şairin Piyale. Gol SaaÜerl gibi mubtelif kiUplan memlekette böyük bir tesir bırakmış w l m gflgel eserleri herkes seve seve okumoştur. Fakat onun muhtelif mecmualarda, gazetelerde intişar eden ddden 'güzel bazı parçalan dağmüc bir hald» idi. Hususile onun «ayrimatba b « a nftf leri de vardı. tşte Suhulet kötfipbjiıesl bu defa bu möteferrik ve gayrinnlba şiirleri onun diğer metbo eserlermde kılerie beraber büyük bir kölliyat haCnde ve cidden bediî bhr nefasetle nesretti. Eczan 100 ve cfltlisi 125 k » ruş gibi değersiz bir fiatle satdan bo çok mühim eseri; bütün mönevverl» • re tavsiye ederiz. Tenkitlerin hulâsast Raporda hulâsaten şunlar vardır: «Son idare heyeti işe basladığı za man Birliğin bankada (1495) lira kadar parası vardı. 1933 senesi zarfmdaki işlere 968 lira sarfedilmiş ve şimdi 526 lira kalmışbr. Bu vaziyete göre birliğin faaliyetini idame için senevî bin liradan fazla varidata ihtiyacı vardır. Bu paramn birliği kuran 6,000 yüksek tahsü gencmin çekinmeden yapacağı fedakârlıklarla temin edile<:e^i şSphesizdir. Bir talebe kooperatîfi teşkili bu maksat için çok faydab olacakhr. tdare heyetinin, hkbir yerden va • ridat almmadığı bir zamanda bir ku • ruş bile beyhude sarfetmemesi lâfim • dı. Müsamere, sapka, gazete ve gezinti» ler icin 363 lira fazla masraf yapılmıştır. Bu zarar, biraz teemmüUüz bare ket edilmesinden ileri gelmiştir. Maamafih idare heyetinin çok tüvük hiz • metler îfa etHŞî muhakkaktır ve te şekkür etm"k lâzundır. Birliğm kasasmda kalan para sar fedîie edile nihayet bîteceğinden yeni varidat membalan bulunmalı ve bunlar kongrece tesbit edilmelidir.» Rapordan sonra tap talebe mumessili Osman Nuri Bey, datmî varidat membaı bulunmadığı takdirde birliğin iflâs edeceŞini söylemUtir. Azadan Sabri Bey de, birî'eîn »erruşuna konuIan kurdun neden bir Türk müessese sine yaphnîmadj&mı sormustur. Birlik için yeni dilekler Barsada kozadan ipek çıkaran fabrikalardan bir grup Buna (Hususî mukabirimizden Bursa ipekçilik Enstitüsü müdürü Dr. Tahir B. Orta Anadoluda ipek ve böcek vaziyetini tetkik için yaptığı seyahattan dönmüş ve Vekâlete bu hususta çok mühim bir rapr vermiştir. Tahir Be yin verdiği rapora nazaran: Yüksek Anadohıda ve bühassa bu kısnrun mün • hat ve tesçire müsait mahallerinde ipekboceği san'atinin tamimi, zürram bulunduklan tehlikeli mevkiden kur lanlmalan Için pek faydalı olacakhr. Raporda aşağıdaki maddelere işaret edilmiştir: Yüksek Anadoluda ve civannda hemen hemen mono Idiltür bir ziraat sistemi tatbik olunmaktadsr. tklimi ku rak ve yağmurun azlığı nazan dikka • ti eelbedecek bulunan bu mmtaka • larda emm ve neticeli bir ziraat yapılmamakta ve zaman zaman kuraklık mevzuu bahsolmaktadır. Sık sık de vam eden bu vaziyet karşısmda bu kutm zürra birçok zamanlar ümrtsnz bir halde kalmaktadırlar. Bu mmtaka • lardakî zürraı bu vaziyetten kurta racak en iyi bir vanta ipekböcekçiliği olabilir. tpekhöcekçüiğî bugün mü tenevvi ziraat yapan yerlerde bile çîftçi için en yardımcı bir san'attir. Ve bu ktsım zürra muhtelif kazanclanna rağmen ipekböcekçiliğinden vaz geçmemektedirler. Yüksek Anadolu hemen hemen a ğaçsızdtr. Bu mmtakalarda en iyi yetiştirflecek ve en faydalı olacak olan ağaç dut ağacıdır. Nefsi Ankara ve havalisile Beypazan, Ayaş ve Nallıhanda mevcut dut ağaçlannm fevkalâde yetişenleri bunu da ispat etmektedir. Yüksek Anadolu ve bu mıntakanın tesçire muvafık birçok yerleri yabis tir. Buralarda ipekböcekçiliği san'atinin icrası çok emin bir surette kabil olacagı ve daha epey nefa'celer alına • bfleeeği ciheti ilmî kanaatlerimiz me • yanında bulunmaktadır. 928929 senelerinde Ankara Zvaat mektebinde yapümış olan tecriibeler ve bu sene Nallıhan ve Beypazan muhitmde ye tişen kozatarda gölrülen fefvkalâdelik bunu teyit etmektedir. İpekböcekçiliği san'ati bilhassa ilkbaharda çapa işi fazla olmiyan nun takalarda çabuk ve kolaylıkla taam • müm eder. Yüksek Anadolu bu hususta en müsait tipik bir vaziyet göster • mektedir. tpekböcekçiliği san'ati az zamanda, az masrafla çiftçiye en emin para getiren bir san'attir. Bu her memlekette ve memleketimizin böcekçilik mrnta • kalannda (Bursa ve havalisi) ayni karakteri arzeder. Bilhassa yüksek Anadolu zürraını müşkül vaziyetlerden kurtarmak ve iklimin müsaadesi dolayuile iyi bir mahsul almak üzere yük sek Anadoluda ipekboeekçiliğrain neşir ve tamimi bugunün en âcil zaruretlerinden biri bulunmaktadır. Enstitü müdürü Tahir Bey; bundan sonra yüksek Anadolunun meteorolo • ük hususiyetlerine temas ve muhtelif ilmî esaslara istinat ederek kozacıhgm oralarda derhal tamimi lâzım geleceğin< anlatmaktadır. Bursa; Büyük Harpten evvel mil • yonJarca kilo koza yetiştiren ve Avrupaya koza ihrac eden bir merkez iken bugün bir miNon kilo koza bile çıkammamaktadır. Bunun mohtelif sebepleri olmakla beraber daha çok na zan dikkatimiri celbeden nokta koza ihracatnm yapılamarr^ndır. Esasen senelik koza istihsalâtı memleketteki ipekli fabrikalannı ancak tatmm edebilmekte olduğundan ihracat yapıla memaktadır. Yüksek Anadoluda ko zacılık taammüm ederse o zaman Avnıpaya da koza ihraç edebileceği». Musa Tentrtlere cevap Birlik reisi Z«W Bey, (enkitlere şu cevaplan vermistir: « Paralar, is yapmak icin sarfe • dilmjştir. Binaenaleyh hayret edilecek birsey yoktur. Böyle tenk''»lerle elikolu baŞIanan bir idare heveti is yapamaz. Bütün masraflarda birli?e fayda temm efanek gozommde tutmuştur. Bit tabi birlik için isb'fadeli olacağmı omit ettiğimis serpus işmde zararlı bir va zîyet olacaSmı evvelden tahmin etmek imkânsızdı. Bütün muesseselerde bövîe anî zararlar olabilir. Serpuşa konalan kurt şekli için Darphaneye müracaat etmiştik. Fakat orada yapılamıyaca • gmı sSylediklerinden tavsiye ettikleri müesseseye müracaate mecbur olduk.» Bundan sonra raporun Ieh ve aley • hinde şiddetli münakaşalar ounuştur. Bu meyanda teftiş heyeti azasmdan Sadık Bey demiştir ki: c Maksadnmz idare beyetme bSeum etmek ve bir dedikodu mevzuu yarafanak degildir. Gelecek idare heyeti • nin daha iyi kararlarla hareket etmesi için tenkitlerimizi bildirdik.» Necmi Bey, misafir ecnebi gencleri»' Türk gençlerile bir arada bulundur Sur haricindeki asfalt yola başlandı Yedikuleden Halice kadar foru takip ederek yapılacak olan asfalt yolun insasma baslanmısiır. Yol on sekiz buçuk metre genişliginde olacaktır. Vi • lâyet başmühendisliği Belediyeye müracaat ederek mezarlardan kırk metrelik bir yer istemiştir. Halbuki bir ölü gömüldükten sonra asgarî bir sene geçmeden mezardan çıkanlmasma imkân olmadığmdan bo talebin îs'afma imkân görülememistir. Diğer taraftan Müzeler idaresi de sur kenarmdaki tarihî hendeklerin tahrip edilmemesini istemistîr. Halbuki müteahhit tarafm dan yolun martsa kadar bitirilmeM lâzundır. Bu ihtilâflann bir fen beyetince tetkiki kararlasmıshr. tdare heyeti azasmdan Hüdai Bey, teftiş heyeti raponmda fazla olarak gösterilen bir ktsım masraflann, Birlik merkezine alınan esya için yapı'dı&ım, binaenaleyh bunlarm zarar addedile • miyeceğini izah etmistir. Zeki Bey, genç talebeyi Beyazıttaki kahve kö şelerinden kurtarmak için Birliğe mahtos bir mahfil tesisi ve talebe kooperatifi yapılman düşünüldüğünü, fakat zarar ihtimali nazari dikkate almarak tatbîkata geçii^medi^ini, buna kon • grede karar verümes ieap ettiğini söylemistir. Müteakıben, müzakere kâfî görül mü» ve reis, teftiş raporunun eski idare heyetini tenkitten ziyade yeni seçilecek hevete temenni mahiyetinde ol duğunu beyan ederek reye koymuş ve rapor ekseriyetle tasvip edilmistir. Bundan sonra kongre riyasetine Nafıa Fen mektebi talebesinden 80 efendinin imzasmı tastyan bir takrirle Nafıa Fen mektebinin yüksek mekteo olmasmdan dolavı talebesinin Birliğe kabulü teklif edilmistir. Mektebin yüksek olup olmadığı tetkike muhtaç görülerek mesele yeni idare heyetine havale edilmistir. Birliğm nizamnamesinde, bazı u!e • rin vapılmasuıa engel ol*n kısımlann tadili, mevcut mesai şubelerine ilâve olarak iktısat, spor ve nesrivat bürolan teşkili ve ayda bir toplantılar tertibi mevzuu bahsolmuştur. Nizamnamede yapılacak tadilât hakkında Birliğe dahil bütün mekteolerin mümessillerinin mütalealan nazari iti bara almarak teskilâta a<*t maddesi ihtiyacı karşılıyacak şeküde değistiri] miştir. Bu tadıiâta göre, mevcut teskilâta beser kisîlik nesrivat ve iktısat bürolan ilâve edilecek ve eskiden 15 azadan mürekkeo olan idare heyeti bu suretle 25 kişilik olacakhr. Bu azaIarm vazifeleri kongre tarafından taksun edilecektir. Birlik reisi, ikinci reis, kâtibi umumî, muhasip ve veznedarla büro şeflerinden murekkep heyet, merkez heyeti ismini alarak Birliğin islerine bakacakhr. tdare heyeti ayda bir toplanaealctv. Birliğin dahiliye bürosuna merbut olmak üzere musiki, temsil, spor işleri için tâli teşkilât yapümaa da kararlasbnlmıstır. Gelecek cuma günü kongreye de vam edilmesi muvafık görülmüştür. Bu içtimada yeni idare heyeti intihap edilecek ve Birliğin müstakbel faaliyet programınm esasları haznIanacakhr. SULEYMAN NAZiF Namık Kemalden sonra memleketimizin en ateşli ve heyecanlı şürlerinl vücude getiren şahsiyet hiç şüphe edilemez ki Süleyman Naziftir. Onun hakkında bugüne kadar toplu bir eser maalesef neşredilmemişti. tşte birçok eserlerile tanmmış olan krymetli mü ellifimiz tbrahim Alâettm Bey, bugün bu noksam tamamiamış bulunuyor. tbrahim Alâettm Beyin bu eserl, Süleyman Nazifi edebî, bediî noktai nazardan fevkalâde büyük bir kudretle tahlil eden yegâne eserdir. Ve ba mühim kitapta Süleyman Nazifin en güzel manzumeleri ve nes'rleri te"'u btr halde bulunmaktadır. Eczası 150 ve ciltlisi 180 kurus olan bu büyük cildi bütün karüerimîre hararetle tavsiye ederiz. Sühulet kütüphanesi çı lcamuştır. HALK EOEBiYATI On beş senedenberi memleketimı'z • de halldyat ve harsiyahmıza ait cid • den faydalı eserler intişar etmektedir. tçtimaiyat, lisaniyat ve edebiy?t noktai nazanndan fevkalâde ehemmiyeti haiz olan bu tetkiklerm kıymetini bugün anlıyamıyan hiçbir münevver gösterilemez. Uzun senelerdenberi bu sahada tet> kiklerde bulunarak «Halk edebiyah şiir ve dil örnekleri» unvanlı kıymetli bir eser vücude getiren Murat Bey cidden tebrike lâyıktır. Bu mühim eserde birçok koşmalar, destanlar, divanlar, semaüer mevcut olduğu gibi mahalli bir takım öz türkçe lugatler de bulunmaktadır. Bazı halk şairlerinm tercümeihallerini de ihtiva eden ve ( 5 3 0 ) sahifeden ibaret bulunan bu büyük eser, Sühulet kütüphanesi tarafından fevkalâde nefis bir tarzda tabettirilmiştir. Eczası 175 ciltlisi 200 kuruş olan bu eseri bütün karilerimize tavsiye ederiz. Malrtemeler Posfahanenin iki katına yerleşecek Adliye dairelerinden bir kısmı nın Yenipostane binasına nakli takarriir eylediği cihetle bu hususta hazırhklara başlanmıştır. Gişelerle telgraf ve telsiz telgraf kısımlan postanede kalacaktır. Binaenaleyh zemin katında bulunan giselerle birinci kattaki telgraf ve en üst kattaki telsiz daireleri gene postaneye ait olacak ve aradaki iki kata mahkemelerden bir kısmı yerleşecektir. Posta idaresinin diğer subeleri ise Beyoğlu postanesi binasına geçe cektir. Müddeiumumiliğe emir gelir gelmez nakil islerine başlanacaktır. Bir çocuk yanarak ö'dü Balıkesire tâbi YemikÖy nahiye merkezinde b*r buçuk yaşlannda bir çocuk anasmın dikkatsizliğine kurban olmuş. yanarak ölmüştür. Molla ©ğlu Basri kansı Hatice Hanım çocuğunu evde bırakarak köy yakinindeki tarlasma gitmiştir. Ka dın tarlada çalışırken yavrucak ta emekliyerek odanın bir kenannda duran mangala yaklaşmıştır. Bu urada mangaldan sıçnyan bir kıvıl cım çocuğun hirkasına düşmüş ve biraz sonra tutuşarak acısı zavailuun içine işlemiştir. Bilâhare zavallı çocuk komşular tarafından kurtanl • mıştır. Fakat zavallı yavrucak iki üç saat sonra acıya dayanatnıyarak ölmüştür. 1923 1933 deniz kuvvetlerim'; Cumhuriyetimizin 10 uncu yıldönümü münasebetile «1923 1933 deniz kuvvetlerimiz» isimli bir eser neşrolunmuştur. B<aştanaşağı bah • riyemizin terakkilerine ait resim lerle dolu olan bu krymetli eser, deniz kuvvetlerhnize 10 Cumhuriyet senesinin temin ettiği faydaları izah etmektedir. Tavsiye ederiz. (1161) Vapurculuk şirketinde Vapurculuk Anonhn şirketi namna bugünlerd^ Ankaraya giderek tktısat Vekâletile temaslarda buluna cak heyet seyahatini on bes gün sonraya tehir etmistir. Şirketin yeni müdürö Sadıkzade Mustafa Bey şirketin yeni teşebbüsleri etrafında bize sunlan soyledi: « Şirkete iki vapur mübayaasa icin tetkikata devam edilmektedir. Bu hususta Ankaraya giderek hü kumetle temasta bulunacak olan murahhaslanmız, bu içlerin ikmaline intizaren seyahatini on bes gün sonraya bırakmıştır. Alacağımız yeni vapur için muhtelif ecnebi müesseselerle muhabe ratta bulunmaktayız. Şimdiye ka dar matluba muvafık bir iki vapur bulduk. Bu vapurlar 2122 yasla nnda ve 5 bin tonlukturlar. Vapurların evsafı hakkında gönderilen vesaik üzerînde de tetkiklere devam olunmaktadır.~> Kayseri Belediye reislijji Kayseri 2 kânunusani ( H u s u s î ) Bir seneyi mütecaviz münrhal bulunan Kayseri belediye medisi ve riyaset intihabı ahiren icra kılmmış ve pek değerti gençlerimizden Hayrullah B. müttefikan riyasete seçilmiştir. Kayseri gibi her türlü imara müsait ve muhtaç bulunan mühim bir vilâyet merkezinde halk yeni reist«n çok şeyler beklemekte ve herkes bilâ îstisna mumaileyhin muvaffa kiyetini arzu eylemektedir. izm>rde bir senede ne kadar hayvan kesildi Izmir 5 (A.A.) Geçen 1933 senesinde tzmir halkımn ihtiyaci için 99,441 hayvan kesilmiştir. Bunların 76,313 ü mezbahada ve 23,128 i hariçte kesilmiş olup muayene için mezbahaya getirilmiş olanlardır. Kitabı Maarif Vekâletince bu ;,ene programlanna da kabul edilmişt'r. Bütün ccnebî lisanı tedrisatında csas olJuğu veçhile her üç kibmın mualümlere mahsus nüshası da mevcuttur. Birinci kisım 21 Kr. İkinci w 31 Üçüncü „ 3• „ Muallim „ 150 Toptan alanlara ve mekrep idarcîeMne iskonto yap'Jır Matbaam'7da \e htr verde buiunur. var: Kızıl hattı unutmayımz!» Polis müdürü mektubu yeni baştan okumağa hazırlanırken tgzelin zabıta doktoru ile konuştuğunu duydu: ölüm filhakika fazla kloro form koklamaktan mı ileri gelmiş doktor? Belki öyledir. Fakat her halde otopsi yapmam lâzım. Naş üzerinde hiçbir cebir ve şiddet eseri gö rülmüyor. Bu zavallı ne vakit ölmüş. dersiniz ? Tahminen yirmi saat evvel. Polis müdürü hayretle tekrarladı: Yirmi saat ha! Demek dün akşam kaçırılır kaçırılmaz öldurülmüş? Suale tgzel cevap verdi: Belki de kaçırıhrken! Teesür ve deşheştle büyüyen bütün gözler salda idi. ttalyalı âyan azasımn sabih tabutu için bkkaç kavak ağacı harcanmiftı. Bunlarm henüz yeni kesilmiş olduklan anlaşılıyordu. Polis müdürü etrafındaki müfettişlerden birine sordu: Ceset ne vakit ve nerede bulundu? tki balıkçı gölde avlanırken kayıklarmd'an yüz metre kadar uzakta bir salın yüzdüğünü görmüfIer, çekip sahile getirmişler. Balıkçılar burada mı? Evet. Çağınn. Balıkçılar da polis müfettişinden fazla birşey söyleyemediler. tgzel sordu: Salı bulah nekadar oldu? İyi düşünün. Tahminen otuz beş dakika efendim. Polis müfettişi saatine baktı: Ona beş var! dedi. Demek sal dokuzu yirmi geçe bulunmuş. Peki ona nerede rasgeldiniz? Balıkçılar aralannda uzun bir müşavere ve müzakereye giristiler. Ali Nazıma Beyin La C'ef du França s Fransızca Muallimîerine Lse ve Orta Mektep Kadıköy Havagazi Şirketi 8 kânunusani pazartesi günü saat 15 te Kadıköyünde Süreyya Paşa sineması salorurda verilecek olan amelt yemek ve pasta pişirme dersine bütün banım.fendüeri d vet cd r. Dr. Nuri Fehmi Göz Hekimi Telefon 2321? Cağaioğlu, Süreyya B. apart. Saat 2 6 ya kadar MACERA ROMANI: 7 ((Kan izlerini takip ediniz!)) îngilizceden tercüme eden: Ömer Fehmi tgzel île polis müdürünün otel den rıhtıma koştuklan saat buramn en tenha zamanına tesadüf ediyordu. Buna rağmen rıhtımda küme küme toplanmış birçok insanlar görülüyordu. Kalabalık bilhassa sahilm bir noktasında kesafet peyda ediyordu. Bu nokta cesedi taşıyan salm bulunduğu nokta idi. Ceset büyük bir çuval ile örtülmüştü. Çuval polis müdürünün emri ile kaldınldı. tgzel ve M. Leruj sal üzerine yatırılmış ve çarmıha bağ lanır gibi bağlanmış naşı gördüler. MUdür manzaradan fazla müte«•sir olmuşto. Tekrar emir verdi: Çuvalı ortüntiz! Uç polis müfettişi ile resmî «lbiseli bİreok memurlar ve zabıta dkktoru etraflannı almışlardı. Müdüre bir kâğıt parçası uzattılar. Kâğıtta kurşun kalemle yazılmış uzun bir yazi vardı. Bu yazı polis müdürüne hiç te yabancı gelmiyordv. Müfettişlerden biri: Bu cesedin üzerine bir toplu iğne ile iliştirilmiş bulduk, dedi. M. Leruj tgzelin yüzüne baktı ve Amerikalı polis müfettişinin çehresini birden yirmi yaş ihtiyarlamış görerek şaştı. Müdiriyetindeki odasında biraz istihfafla seyrettiği o dümdüz, panl panl yanan genç çehresî şimdi sayısız kırışıklıklarla kaplı idi. Kâğıdı ikisi birlikte okudular: «Kararımız bu akfam KuladU yi değil, Vladmir Çerkayt öldürmekti. Talebimizi is'af etmediğinize göre evvelâ Çerka, sonra Kaladi öldürüleceklerdi. Fakat Italyalı âyan azası zabıta dokto • runun da töyliyeceği veçhile çokca klorform kokladığı için ve fai etti. Bu yüzden M. Çerka hakkında verdiğimiz karart çimdilik tehire ve onun yerine size Kulodinin cesedini çöndermege mecbur olduk. Eğer iki güne fradar iatediğimiz para verilmez • se Çerkanın cegedi de elinîze eececehtîr. Bnndan tonra Ce nevre ricalinden diğer bazı sahsiyetler birer birer ayni akıbete maruz kalacaklardır. Mahkum ettiğimiz kimselerin listesi ha • zırlanmıştır. Bu facianın zincirini koparmak için bir tek çare Nihayet rttifak hasıl oldu. İçlerin den birisi: Sahile yüz metre kadar mesafede idi. Şatilyon iskelesinin hiza • sında bulduk, dedi. Evet evet, ar • kadaşım oraya doğru gitmemizi istemişti. tgzel sordu: ' Şatilyon iskelesi neresidir? Polis müdürü: Moris Şatilyonun malı olan hususî bir iskele, dedi. Âlâ! M. Leruj artık buradan gidebiliriz. Söyleyin cesedi kaldırsınlar. Polis müdürü ile Amerikalı müfettiş kalabalık arasmdan sıyrılarai otomobillerine doğru ilerlediler. Polis müdürü pek d'algmdı. Kim bilir yann gazeteler gene ne kıyametler koparacaklardı. Vaziyet ha* kikaten fena idi. Hükumet üç gün evvel Moskovaya M. Çerkanın gaybubetini bildirmisti. " ' ' " 'Mabadi »ar}
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle