05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
^Cumhariyet 6 Kânunusani 19: HAIRPTE Yazan. mmm 126 Çevtren: A. ÜAVER ni hatırlatan deliller karşısmdadır lar. Her ne olursa olsun, vazifemizi ifa etmiştik. Askerlikte, asıl mühim olan da budur. Biz muharebe ederken kendilerini himaye ettiğimiz kömür gemileri, bizimle ayni istika mette bulunuyorlar ve Anadolu sa hilini takiben İstanbula doğru ilerliyorlardı. Bunlar, düşman tarafuı • dan iz'aç edilmeksizin yollarına devam etmişlerdı. Hepsi sağ ve salim, sabahleyin lirrana girmişlerdi. (Dikkat edilirse muharebeyi müte akıp Midillinin kömür gemilerine refakat ve onları himayeden ibaTet olan vazifesini bıraktığı anlaşılmaktadır. Gemi, hiçbİT tehlikeye maTuz bulunmadı ühna göre, kömür şilepleTİni kendi baslarına bırakıp hemen İstanbula gelmesini ve vazifesini yarım bırakmasını mazur şösterecek hiçbir sebep yoktur. A. D.) ( Şehir ve memleket haberleri Sebze fiatleri olarak pahalıdır 0 " Yangına karşı tedabir „ şirketi nedir? Matbaamıza dün bir okuyucumuz geldi ve bize makbuza benziyen bir kâğıt vererek derdini anlattı: «Tahtakalede Deveoğlu yoku • funda bir evim var. tçinde kiracı bulunuyor. Bundan birkaç gün evvel bu eve bir adam gelmiş, Yangına karşı tedabir şirketinin memuru olduğunu ve bacaları temizliyeceğini söylemiş. Kiracılar, evvelâ bu adamı içeri almamak istemişler. Fakat bu adam, resmî bir memur olduğunu, icap ederse polis getirerek eve girebileceğini söylemiş. Bu tehdit üzerine evdeki kadınlar adamı içeri almışlar. Kendine memur süsü veren bu adam sözde bacalan temizlemiş ve 75 kuruş ta para almış ve su gördüğünüz makbuza benzer kâğıdı vermiş, gitmiş. Fakat aradan ikî >"c giin geçtikten sonra yağmur yağmağa ve simdiye kadar kat'iyyen akmıyan evin damı da şanl şanl akmağa baslanuş. Meger baca temlzleyici adam, bu isi göreyim derken damm büHin kiremitlerini de kinp dökmüs. Simdi kiracılar, ya damı tamfr ettir, yahut evden çikanz, diyorlar. Damm tamiri ise yrrmi yîrmi beş Iiralık bir mas rafa bağlıdır. Bu Yangina karşı tedabir şirketi de nedir? Bh adam kendine metnur süsü vererek ve zabita kuvveHle tehdidatta bulunarak bir eve nasıi sirer? Rica ederim, bu hususta alâkadar makamm nazarı dikkatini celbAdiniz.» * Okuvuctırmıznn r»ize »osterdî 5i makbuz, alelâde bir kâğıdm Ostüne cyangına karşı tedabir» cümlesi basılmış bir san kâğıthr ve «1tmda da gene bu ibare yazılı bh* mühür vardrr. Bu kâğıdm üstüne sadece 75 kuruş ahndığı yazıl mıştrr. Halkı iğfal, iz'aç eden, üstelik bhçok zarar!ara sokan bu, <Yangrna karşı tedabir» ismfndeki te şekkülün kim olduğunun mey dana çıkanlmasım Belediye ve zabıtadan. j Siyasî icmal Amerikanın mükülâtı imali Amerika Birliği parlâ mentosu olan kongre toplandu Salâhiyet ve bukukunda öte denberi çok kıskanç olan bu mület medisi, Mr. Rozvelt riyaseH cumhurtt deruhde ettiği sırada Amerikanın maruz kaldığı iktısadî ve malî bahran karşısında fevkalâde içtima etmis ve mumaileyhe gayet vâsi salâhiyet^Termisti. Şimdi kongre alelâde bir s^ette Sçtima etmekte olduğundan evvelce verdiği salâhiyetlerin ve alman ted birlerm hesabtnı istiyecek ve flerida reisicumhurun takip edeeeği hattı hareketi tayin edecektir. Mr. Ro«velt, dolarm kıymetmi yüzde elli nisbetinde azaltmak için kendisine verilen mü» ssadeyi tamamile kuDanmarruş ise de diğer sahalarda salâhiyetmi ve mflyarlarca tahsisab tamamile istimal etmiştir. Bu cfîmleden olarak bütön memleketin sanayimi devletin kontrolu altına almıştır. Mesai saatlerini ve iicretlerin nisbetlermi devlet tayin etmiştir. tşsizlerm boş durarak devletin ianesiIe yaşaması için milyarca dolarlık nafi işlere girisilmiştir. Fakat kongre*1™ toplanması reisicHımhurun teşebbüsle rfnin evvelce verdiği bariz semerelerm sönmeğe yüz tuttuğu bir zamana tesadüf ediyor. Bir ay evveline nazaran issizlerin nvktan geçen ay 600,000 kişt artnuşfar. tşsizlere meşguliyet ve mai • şet temmi için verilen üç mflyar dolarlık tahsisat şimdi sarfedilerek tarna men suyunu çekmiy bulunuyor. Dolaruı emniyet ve îtibardan düşmemesi için yeniden fevkalâde tedbirler alıniyor. Diğer taraftan Amerikanm haricî vaziyeti iyi değildir. Londra cihan konferansı ile Fransanm etrafmda toplanan altm mikyasma sadık devletler Amerikanm aleyhinde bir cephe al mı» bulunuyorlar. Vasatî ve cenubî Amerika hükumetleri »imalî Amerikaya şüpheli nazarla bakıyorlar. Kongre azasmın reisicumhura karsı ne vaziyet alacakları malum değildir. Bu vaziyet mumaileyhin icraatı hakkında cereyan edecek münakaşalann neticesinde anlaşılacakhr. Şu kadar var ki Mr. Rozvelt kendi haricî siyasetini kongre azalannm yanlış anlamamalan için şimdiden mühim bir nutukla izah eyledi. Bu nutuk hali hazırda dünya meselelerine karşı Amerikanın' ne nazarla baktığını ve bunlartn halli için ne gibi çareler düsündüğünu gayet açık bir ifade ile anlatmıstır. Bu nutkun Avrupaya ait kısmı kendi başma muazzam bir mesele teşkil ediyor. Amerika kıtasma ait kısmı da gayet mühimdir ve şimalî Amerika birliğinin an'anevi siyaseti ile bunun esası olan Monroe kanununun değifmekte olduğunu gösteriyor. Malum • dur ki bu kanun ile şimalî Amerika birliği vasatî ve cenubî Amerika dev letlerini Avrupa devletlerfnin muhte mel müdahale ve taarruzlanna karşı sıyanet bahanesile bu devletler üze rinde bir nevi himaye ve vasayet tesis etmişti. Halbuki bu hükumetler böyle bir şeyi istememişlerdi. Binaenaleyh bu kanun bir taraflıdır. Diğer alâkadarlann rey ve muvafakati inzimam etmek sizin yalnız şimalî Amerikn birliği devletinin kendi teşebbüs ve karari'e vücude gelmisti. Vasatî ve cenubî Amerika devletleri Amerikanm bu füzuli himayesini bir tü'lü rzzeti nefislerine sığdıramıyorlardı. Bilhassa aim^lî A merikanın kanunu esasi usulünün muhafazası iddiasile bazı Amerikan dev letlerfnin dphilî islerfne ekseriva mü sellâh olarak müdahale etmesi ve arazisini isgale kalkması lâtin Amerikan devletlerini kızdınvordu. Mr. Rozvelt nutkunda milletierfn kanunu esasive müstenit idarelerinin muhafazan yal nız şimalî Amerikaya ait bir mukad des vazife olmadı&mı ve böyle başka devletlerm menafii müteessir olduğu zaman buna bakmak o kıtanm umum devletlerinin müsterek isi olması lâzım geldiğmi, Amerikanm hiçbir devletin arazisini bir daha işgal etmiyecefim beyan etmiştir. Bu sözler kongrede Monroe kanununu değiştîrmek için zemin baznhyor. Velhasıl Amerika artık eski emperyalist sryasetme devam et mek niyetinde değildir. MUHARREM FEYZİ Ege mmtakasında Ihracat kooperatifi hazırlıkları devam ediyor tktısadî program bittikten sonra fktısat Vekili Celâl Beyin tedavi için tstanbula geleceği ve kısa bir zaman zarfmda tekrar Ankaraya dönerek tetkik seyahatine çıkacağı haber veriliyor. Vekil Beye tetkik seyaha tinde Ziraat Bankası umumî müdürü Kemal Zaitr Beyle îzmir meb'uslan refakat edeceklerdir. tlk merhale tzmir olacak, orada millî bankalann ve kredi koopera tiflerinin iştirakile büyük bir ihracat kooperatifi kurulacaktır. Bu teşekknl bütün Ege mıntakasınm ihracat işlerile meşgul olacak, ve ihracatımızm arttmlmasında mühim bir rol ifa edeoektir. Rus muhribi, muharebeye devam etmektense, karanlıklara dalmağı tercih etmişti! Bu defa canımıza okudular. Mü teaddit isabetler almış olmalıydık. Mustarip seslerin şikâyetleri bize kadar geliyordu. Zabitan salonundan uzun aîevier yükseliyordu. Biitün bunlar o kadar süratli ol muşlu ki başımıza geleni. birdenbire anlıyamamıştık. MidilH ateşe devam ediyordu. Uç düşman muhri binden simdi meydanda yalnız bir tane kaîmıştı. O da nevmidane bize ateş ediyordu. Gecenin karanlığı irinde mermUer, ıslıklar çalarak üstümüze geliycr, güvertedeki inıan • lar bu çelik dolusu kendilerine za rar vermeden geçsin diye gayriihtiyarî iğüiyorlardı. tşin fenam, gemide yangın çıkmif olması idi. Alevler, <on düşman muhribi için, gcce karanlığında enfe* bir hedef teşkil ediyordu. Onun için muharebeyi kesip sıvtşınamız lâzimdı. Bir taraftan sancak bordasındaki topçular ateşe devam ederken diğei" taraftan da iskele bordasındaki topların efradı, bir Rus mermisinin tutuşturduğu yangını söndürmek üzere hortumlarla kıça koşmuşlardı. Allahın inayetile tehlikeli yangın cabucak söndürüldii. Doğrusu, buna çok ihiyacımız vardı. Çünkü geceleyin gemi alev alev yanarken bir muh • rip hücumunu defetmek çok güç bir işti. Bu arada ton Rus muhribi de kaybolmuştu. Arkadasiarının akıbeti, onun için kâfi bir ibret dersi teskil etmiş olsa gerekti. Muharebeye de vam etmektense karanlıklara dal mağı tercih etmişti. Toptan ucuz, perakende Son zamanlarda toptan sebze fiat • leri çok düsmüştür. Buna rağmen pe • rakende fiatler yüksekliğini muhafaza etrhektedir. Bu cihet Belediyenin de nazari dikkatini celbetmiş ve ihtikân yapan es • naf hakkında takibat yapmak üzere tetkikata başlanmıştır. Sebze halinde en Syi cinsten lâhana ve pırasanm kilosu 20 para olduğu halde perakende satıcılarda beş kurustan asağı indirilmemiştir. tsin garip tarafı, perakendecile rm bu sebzeleri halde 20 paraya bile almağa nazlanmalandır. Şehirde beş günlük ihtiyaca kâfi sebze vardır. Sebze haline getirilen mallann bir kısmı bolluk yüzünden satılamadığından sahipleri işi perakendeciliğe dökmüşler ve mahalleler arannda satıcıl ğa çıkmıslardr. üniversiteye devam etmiyen talebenin vaziyeti Hukuk Fakültesinde devamsız • lık ve imtihanlarda muvaffak olamamak yüzünden kayitleri terkin edilen talebenin Fakülteye yeniden kaydedilmeleri için kânunuevvel nihayetine kadar mühlet verilmişti. Bu müddet kânunusani nihayetine kadar uzatılmıştır. Hukuk Fakültesinde amelî me • sai ve seminer çalışmaları ve bunlara ait devam talimatnamesi ha zırlanmaktadır. Bu talimatnameye ait muamele tekemmül edinceye kadar talebe 8 kânunusaniden itibaren seminerlerde çalışmağa başlıya caktır. Seminerlerde talebe ve kitaplarla meşgul olmak ve hocalara yardım etmek üzere Hukuk Fakültesine 14 asistan ahnacaktır. Bu asistanlar hususî hukuk grupunda, amme, iktısat ve ceza gruplarında çalıştırılacakttr. Hukuk, Fen ve Edebiyat Fakülteleri asistanlık talimatnamesi mucibince asistanların 30 yaşından fazla ve hariçte bir işle meşgul olmaması en aşağı bir ecnebi lisanına vâkıf bulunması şart gösterilmek tedir. Bunlardan başka asistanların fakültelerin birinden mezun bulun ması da lâzım gelmektedir. Ruslar ne diyor ? Midillinin yaptığı bu müsademe hakkında Ruslar ne diyor? Bir defa da onlan dinliyelim. GCTÇİ onların söyledikleri de Her Koppun yazdıklan gibi mubalâğalıdır ama iki tarafın hikâye lerini karsılaştırmak ta her halde faydalıdır. 1011 haziran gecesi, Midilli ile Derskı ve Gnevnı muhriplerimiz arasında bir muharebe vuku bulmuştu. Muhriplerimiz, Zonguldak açık larında keşif yapmakta idiler. Mehtapsız geceler zamanıydı. Türkler, karanlık gecelerden tstanbula kö • mür naklinde i;tifade ederlerdi. Hava sıcak ve çok güzeldi. Deniz bir ayna gibi mücellâ ve sema son derece berraktı. Seferin çok zevkli olacağı anlaşılıynrdu. Gece olurken muhripler, süratlerini indirdiler ve sakîn suların üstünde gürültüsüzce kayarak Boğaza müteveccih bir rota takibine başladılar. tasrih edilmektedir. Muhripler gece, geç vakit, 1015 gomine mesafede birdenbfre bir geminin muzlim heyulâsmı gördüler ve şeklinden bunun Midilli olduğu • nu tanıdılar. Şüphesiz, o da, muh riplerî görmüş olacaktı. Çünkü ışıldağını yakarak ufku süpürmeğe başladı. Işıldağm ışığı evvelâ Gnevnı muhribini buîdu ve arkasmdan he men bu muhribm üstüne bir salvo geldl. Fakat Derskı muhribi, saniye kaybetmeden, Midilliye kıç tarafından yaklaştı ve kruvazöre ates açtı. tlk salvo, Mid'liinin kıç topunu hasara uğratmtştı. Midilli vaziyetin kendi aleyhinde olduğunu görerek daha fazla topla ateş edebilmek için muh rîbe bordaîinı cevirmek istedi. Fakat Derskı muhribimn kumandanı fir • kateyn kaptanı (deniz kaymakamı) Gadd, faik »üratinden istifade ede • rek ayni vaziyeti muhafaza ve Midillinin kıç tarafında kalmakta devam etti. Midillinin her manevra sına mukabil bir manevra ile mukabele ediyordu. Nihayet düşman, bütün ziyalarını söndürdükten ve birkaç gayri muntazam yaylım ates yaptıktan sonra, süratle ricat etti. Fakat Derski tarafmdan yakından takip edildi. Sonra da Öğrendiğimize göre Midilli bu muharebede kumandanını ve mürettebatmdan 60 kişiyi kay betmişti. fHfabati oar) iki ölOm hakltındaki tahkikat devam ediyor Şişlideki Etfal hastanesine gönderilen bir hasta çocuğun kabul edil • memesi yüzünden öldüğü hakkında gazetemizde çıkan haber ve şikâyet üzerine yapılmakta olan tahkikat bugün bitirilecektir. Diğer taraftan Usküdarda Zeynep Kâmil hastanesinde yaralı bulunan sporcu Nuri Beye hemen tıbbî müdahalede bulunulmaması yüzünden bu gencin ölümüne sebebiyet veril • diği hakkındaki iddiamn tahkikine de sıhhiye müfettişi Süleyman En veri Bey memur edilmistir. Başmüfettiş Fuat Beyin direktiflerile her iki vak'anın da mes'nlleri araştırılmaktadrr. Midilli havlî zayiat vermişti Şimdi artık gürültü kesilmiş, herşey su&muştu. Yüksek süratle Boğaza do^ru yolumuza devam ettik. Bu gece baskını fena bir macera nlmuştu. Bütün yaralıları güverteye topladık ve yaralan muvakkaten sarilmak üzere, hepsini basaltma gö türdük. Söyle bir yoklama yapıldı. Arkadaşlarımız arasında yaralanan ve ölenler epeyce idi. Rus mermileri sarapnel gibi patlıyor ve bin parça oluyordu. Mermilerin infilak ettiği vsrlerde her ne varsa hepsi harap o'muştu. ölüm, o zalim elile Midilliden kanlı cizyesinî almıstı. Saat beşe doğru, Midilli Boğaz acıklarma gel mişti. Boğazdan girdik ve süratl* Halice doğrtı fndik. Muharcbe bittikten sonra bin müşkülâtla telsizimizin verme cihazinı tamir etmiş ve yaptığımız şiddetli musademeder" Amiralî haberdar etmiştîk. Ayni zamanda, Halîce gir mek üzere, Köprüleri açtırmasını da rica etmiştik. tşin, Iüzutnsu7 küçük bir teahhure bile tahammülii olmadığı için limana geldi*îmiz zaman Köprüler açıl miştı. MidilH KSprülerden geçerek Halice girdi. Yaralılarla öliiler sii • ratle karaya çıkarıldı. (Muharrir, Midillinin neden alelâcele Halice girdiğini söylemiyoT ama yaralılan Kasımpaşadaki deniz hasta nesine yatırmak icin sşeminin Halice girdiği aşikârdır. A. D.) Şu anda, bütün o gece mücadelesi bize bir ruya, bir hayal gibi geliyor. Fakat arkadaşlarımızm kanlı cesetIeri işin hakikat, hem de ciddî ve acı bir hakikat olduğunu ispat eden deIiHerdir. Maamafih bir tek teselli Tiiz var: Ru«lar da Midillinin atesi Abdullah Beyin bir tavzihi Dıin bu mesele hakkında Maverai Kafkasyah Dr. Abdullah Beyden su mektubu aldı: 3/1/934 çarsamba günkü gazete nizin brrinci sahifesinde (ölen çocuğu hastaneye almıyan doktor bulundu) başlığı ile neşrettiğiniz makalede guya çocuğu hastaneye almıyan dofetor ben olduğum yazılı otaıfğu grbi Eâna atfen birtakım beyanat dahi neşretmişsiniz. Her ne kadar bir senedenberi mezkur hastanede çalışıyorsam da bir buçuk aydanberi nöbet beklemedigim gibi bu gibi işlere kanştığım da yoktur ve bu çocuk meseleainden kat'iyyen haber dar değilim. Şişli Etfal hastanesinde çalışan Maverai Kafkasyalı (Dağtstanh değil) doktor Abdullah istiyoruz. Adliye yangını mes'ulleri Adliye yangınının aebeplerini ve mes'ullerini tesbit için Adliye mü • fettişlerinden mürekkep bir komis yon teskil edümiştir. lşe başlamış olan komisyona îzmir ihtısas mahkemesi müddeiumumisi Arif Bey de memur edilmistir. " Fazlı Eey gitt^, Birinci Müfettişi umumilik Başmüsaviri Faz'ı Bey Ankaraya git • miş, istasyonda Vali muavini Ali Rıza Beyle Mülkiye müfettişieri ve diğer ehibbası tarafından teşyi edilmistir. Diş Tabibferi konresi Diş Tabipleri cemiyetinin senelik kongresi dün Etibba Odası salo riunda toplanmıştır. Kongre, cemi yet reisi ve Dişçi mektebi müdürü profesör doktor Kâzım Esat Bey tarafından açılmış, riyasete Ziya Cemal, kâtipliklere de Erip Zeki ve Hayrettin Zeki Beyler intihap olunmuşlardır. Geçenlerd'e vefat eden Rıdvan Hakkı Beyin ruhunu taziz maksa dile iki dakika sükut edilmiş ve kongre münasebetile makamtı âliyeye tazim telgrafları çekihnesine ka • rar verilmiştir. Idare heyetinin senelik mesai raporu okunmus, nizam namenin tadili teklif edilmistir. Bu sırada miinakaşa hararetlenmiş ve neticede idare heyetine bir reis vekili, bir kâtibi umumî vekili, bir de îlmî raportör ilâvesi suretile nizamnamenin tadiline karar verilmiştir. Bütün mekteplerde ve bilhassa ilk mekteplerde diş bakımı teşkilâtı vücude getirilmesi hususunda Maarif Vekâleti nezdinde teşebbüs yajnlması kararlaşmıştır. Yeni idare heyetine de Kâzım Esat, Rifat, Osman Bürhanettin, Mehmet Rıza, Suat tsmail, Nihat tffet, Feyzullah Rasim, Mehmet Muammer, Halil tlyas Beyler seçilerek kongreye ni hayet verilmiştir. Borç veren müesseseler Ticaret miidiriyeti borç para veren müesseselerin beyannamelerini tetkik etmektedir. Beyannamelerinin muhte • viyatı uydurma olduğu anlasüan mü esseseler mahkemeye verilecektir. Bir ev daha yıkıldı Geçenlerde yağan şiddetli yağ murlar neticesinde bazı eski evler yıkılmıştı. Bu yağmurlardan müte • esıir olan Taksimde Keresteci sokağında emlâki metruke idaresine ait bulunan eski bir ev de evvelki gün yıkılmıştır. Fakat ev boş olduğu ci • hetle nufusça bir kaza olmamıştır. Lâstik sanayii tstanbul lâstik sanayii son zaman • larda çok ilerlemistir. Bakırköyünde yeni bir lâstik fabrikası açmak için teşebbusler vardır. Bu suretle lâstik fabrikaları miktan üçe baliğ olacaktır. Lâstik imaK çok kârlı görünüyor. Çünkü bir fabrikada 65 kurusa mal olan bir çift erkek lâstiğmin perakende fi atJ iki liradır. Yurdu, dün, merasimle açıldı Roma müzakereleri Bîrinci sahifeden mahat uygun düşen b*r şekilde îslemesini temin için bu ısHhatın hangi esaslar dahilinde tahakkuk etmesi lâzim geldiğini eöstermiştir. M. Simon bugün Londraya hareket ederek mükâlemelerini hükumetine bildirecekti». efkâri umumiyesinin hislerine en genîş bir tarzda riayet etmek ar zusu suretinde tefsir olunmaktadır. Sr Con Simonun femasları Roma 5 (A.A.) M. Simon dün akşam tngiltere sefaretinde verilen resmi kabulde hazır bulunmuş ve bilhassa M. Grandi ile Fransız, Alman ve Amerika sefirlerile görüş müstür. « Resmî feblğin tesirleri Roma 5 (A.A.) Musolini • Simon mülâkatlarmdan sonra neşrolunan tebliği resminin hâsıl ettiği intıbaa göre, çok mutedil olan bu tebliğde müheyyiç ve beklenilmi • yen hiçbir karar yoktur. ttalyan fngiliz konuşmalan diğer devletleri bir emri vaki karşısında bulundurmayı kat'iyyen istihdaf etmemîş olduğu göründüğünden alâkadar mehafilde bir sükunet hissi hâkim olmaktadtr. Bilhassa Milletler cemiyetinin ıslahı meselesine gelince, M. Musolinmin bizzat ıslahattan ziyade bu ıslahatm hangi esaslar dahilinde vuku bulması üzerînde ısrar ettiği anlaşılıyor. Esasen M. Musolininin fikirleri Milletler cemiyeti nizamnamesinin bugünkü çerçevesi içinde tahakkuk edebi • leceğe benzemektedir. Beynelmilel efkâri umumiyeyi ve alâkadar devletlerin muvafakati gözönünde tutulmus olmau umumiyetl* Ta'ebe birliği ve Vali Aldığımız malumata göre, Vali Muhittin Bey Türk Talebe Birliği idare heyeli azalarım davet ederek Birlik namma tramvay şirketi tarifeleri hakkında yapılan şikâyetler için kendilerinden izahat almış ve gençlere bazı tavsiyelerde bulun muştur. Tanın maka'esi Paris S (A.A.) «Temp»» gazetesi Romada yapılan konusmalar hakkında yürüttüğü mütalealar arasında diyor ki: «Asıl mühim olan cihet bu konuş • malarm hakikî bir beynelmilel mesai istiraki zihniyeti dairesinde iki taraflı temaslan kolaylaştvmağa doğrudan doğruya veya dolayısfle kolaylaştırmağa yardım etmesidir.» Bir Rum möslüman oldu Nuruosmaniyedeki Ege Yurdunun açılma merasimi tzmir Vilâyeti Muhasebei hususiyesinin yardımı ve tzmir lisesinde yetişenîer cemiyetinin teşebbüsile Nuruosmaniye caddesinde tesis edilen Ege Yurdunun resmi küşadı dün tzmirli gençlerin parlak tezahüratı arasında yapılmıştır. Küşat resmine başlanırken tzmir liselerinde yetişen ve şehrimizde yüksek tahsillerini takip eden gençler hep bir ağızdan tstiklâl marşını okumuş lardır. Bundan sonra cemiyetin İstanbul grupu idare heyeti reisi Kemal Emin Bey bir nutuk söylemiş ve yurdun İzmirli gençler arasındaki tesanüdü ziyadeleştireceğini, birbirlerini burada daha valtından ta. nımağa yardım edeceğini söyle miştir. Cemiyetin fahrî reisi Reşit Galip ve merkez reisi Hilmi Beylerden gelen telgraflar okunmuştur. Bu zevat açılma merasiminde bulunamadıklarından dolayı izhari teessür etmekte ve muvaffakiyetler dilemek tedırler. Yurt talebesinden Mahmut Celâlettin Bey de bir nutuk söyli • yerek Izmirin mâzisinden, vaziyetinden bahisle yurdu tesise muvaffak olanlara teşekkür etmiştir. Bu sırada gene gençlerin lise şarkıları arasında kapıya bağlı bulunan kortskenderiyeden verilen malumata nazaran,Miltfyadis isminde bir rum genci islâm olmağa karar vermiş ve kendi kendini sünnet etmiştir. Fakat bu ameliyeyi lâyıkile beceremediğinden hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınmıştır. Mimarların kongresi toplanamadı Güzel Sana'tler Birliği mimarî şubesinm senelik kongresi dün topla nacaktı. Ekserîyet temin edilemedi • ği için toplantı gelecek hafta cuma gününe bırakılmıştır. M. Musolini M. Maksimos ile de görüştö Roma 5 (A.A.) M. Musolini bugün Yunan Hariciye Nazın M. Maksimosu kabul ederek uzun müddet dostane bir mülâkatta bulunmustur. Bu esnada iki memleketi ve müsterek men faatlerini alâkadar eden münasebetler Setkik edilmistir. R arr ıa zaı 1 kâ nu ınu sa nl i n Tul cuıuıRT • Al a JT Halkevinde bir temsil Dün akşam Beyoğlu Halkevinde Güzel San'atler Birliği temsil şu besi tarafından <öz Yurt» piyesi muvaffakiyetle temsil edilmistir. m * e u o . Esul 12 44 2 31 7 25 9 4: l 38 12 5 39 7 26 12 20 14 42 18 33 16 5f| t
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle