Katalog

umhurıyet Kanunusaiu Meşluir Casiüslar . 64 " " Şehir ve rnemleket haberieri Yunus Emre Nerede yatıyor ? Altı muhtelif rivayet birbirini nakzediyor Meşhur şairimiz Yunus Emre'nin mezannın nerede bulunduğu hâli kat'iyetle tesbit edilememiş ve bu hususta memleketimiz tarihçilerinin müteaddit münakasalan da oknustur. Millî zevkin pek nadir mümessille rinden sayılan Emre'nin mezan profesör Köprülüzade Mehmet Fuat Beyin tetkiklerinde dört yerde olman muhte • mel şeklinde olarak tesbit edilmistir: 1 Bursa'da Çelebi Sultan Mehmet ile Emir Sultan arasındaki «Şebli» mahaDesinde tarikati sadiyeden Abdürrezak dergâhında. Bu dergâhta Yunus Emre, Aşık Yunus ile Abdürrezak namma 3 mezar ve bir de kitabe m«v cuttur. 2 Kula ve Salihli kazalan arasında «Emre» ath yetmis küsur haneli bir köyde kâgir bir turbede. Burada Ya • nus Taptuk Emre ile evlât ve ahfadı kapı esiği önünde yatmaktadır. Mezar taşının üzerinde kitabe yoktur. Yalnız ufak bîr balta resmi mahkuktür. 3Erzurum'a bir bucuk saat mesafede kâin «Palandöven» sflsüesi eteginde şarktan Erzurum ovasma nazır «Dutçu» karyesinde «Taptuk Emre» üe «Yunus Emre» nin türbeleri vardır. Buralan duvarlarla mahfuz ve kalın odun parmaklıkla mücehhezdir. Bu türbelerin arazisi Alibaba dergâhma vakfedilmistir ve Dutçu kariyesînde her zamandan sonra Emre'nin ruhuna fatiha ithaf edilmektedir. 4 BursaTı Şeyh Ismaü Hakkt'nm rivayetine gore Yunus Emre 0e Taptuk Emre'nin ve seyhi Sinan Efendinin kabirieri bir kubbe altmda Keçiburnu kasabası yakminde bulunmaktadrr. Bu dört muhtelif mahal tesbit edfl • dikten sonra bundan bir müddet evvel Istanbul Vüayeti mektupçusu Osman Bey de Yunus Emre'nin mezannın Eskisehir ile Ankara arasında Sanköy btasyonu civannda bulunduğunu bildirmişti. Şimdi de Istanbul Liman şirketi meclisi idare azasmdan sabık Kara • man mahkeme ve belediye reisi Os • man Necati Bey Yunus Emre'nin mezannm Karaman kasabasmda olduğunu, hatta kendisi orada memuriyette %r ken 1916 senesinde Aka Gündüs ve refild merhum Hüseyin Beylerle birlikte yapüan tahkikat neticesinde Emre'nin kabrinin orada olduğunu tesbit ettigini söylemektedir. Siyasî icmal Devletler ve mesai saati mes'elesi Umum! Harbin meydana çıkar dığı iktısadî buhran bütün kıymetleri kıymetten düsürdü. Altın, sermaye, makine, teşkilât, mesai attık eski kıymetini kaybetmiş bulunuyor Bu kıymetlere istinat eden şimdiki nizamı ftlem ve hatta bir yenilik yapacağı zannolunan komünizm ve emsali rejimler bunu ta esasından değiştirmek zarureti karşısında bu' lunuyor. Bunun için devletler arasındaki mücadeleler ve didişmeler siya set sahasına münhasır kalmamakta ve iktısadî ve malî ve hatta mesaî sahalannda bile devletler arasmda muazzam bir mücadele cereyan etmekted'ir. Gariptir ki siyasî sahada menfaatleri yekdiğerine zıt olan devletler diğer sahalarda birleşebiliyorlar ve bunun îçin siyasî mücadelede dahi pek Ueri gidemiyorlar. Meselâ Fransa harp borçlanm yeniden tetkik ve tanzim edilinciye kadar tediyeden vaz geçmeğe karar verdiği zaman bu karar Amerika'da müthiş bir fırtana koparacakfa. Halbuki Amerika ile Fransa altm mikyasmı tngiliz'lere karşı birlikte tnüdafaa etmek m<*cburiyetinde buîtmduklanTii bildiklerinden Amerika Âyan ve Meb'usan meclisi Fransa'ya karşı hücura yarjamadı. Siyasette Fransa devletî tnarîltere ile beraber hareket ettigi halde para îşlertnde Amerika ile müttef îk bu* lunuyor. Devletler şimdi yeni bir saha üzerinde yanî hafta mesaisi saatlert mes'elesinde büyük bir mübarezeye girismis buîunuyorlar. Şimdiye kadar lüyük mütemeddfı memleketlerde sanayi amelesinin haftalık mesai saatî kırk sekiz saat olmak üzere tekarrür etmiş bulunuyordu Günden güne işs!zliğin artmasına karşı iane parası yetişthmekten ve çare bulmaktan âeiz kalan bazı devletler haftalık is saatlermî krrk sekizden kırka îndirerek fazla amele kuliandrrmagi dü şünüyorlar. Bu devletlerin basmda Ahnanya, ttalya ve Belçika bulunu yor. Bu mes'ele gelecek hazîranda toplanacak beynelmilel mesai konferansmda görüşülecekü. Lâkin işin sürüncemde kalmağa taham 7 mülü olmadığından Itaıya nu&uı^v. tinin resmî teklifî özerîne beynelmilel mesai ofisi tarafmdan Cenev " re'de ayn bir konferans içtimaa davet edîldi. Bu koferansm isî beynelmilel mesaî konferansına hafta ea* atlermin kırk olmasi için bir mukavele projesi hazırlamak olacaktır. Konferansa otuz dört devlet îştîrak etmiş ise de hakikatte konferans üç sınıfın miimessillerinden yanî amele, patron ve hükumet adamlanndan mürekkeptir. Bunun için teklifler, fikirîer ve maksatlar çok doğılmıştır. En ziyad mücadele iş saatlerinin azalması ile mesai ücretlerinin dahi azalması lâzım gelip gelmîyeceği noktası etrafında yapılıyor. Velhasıl beynelmilel yeni bîr sahada muazzam bir mübarezeye şahit bulunuyorur. Âli Ticaret Mektebinde., Müessesenin 50 inci yıldönümü dün parlak merasimle tes'it edildi Dün Istanbul tktuat ve Ticaret mektebinin 50 inci senei devriyesi tes'it edil mistir. Merasimde mektebin eski mezunlan Vilâyet, Fırka, Belediye, Ticaret Odası, Halkevi erkânı ve bir çok Darülfünun müderrisleri hazır bulunmuşlardır . Mektep müdüfrfi Hüsnü Bey bu ilkn yuvasınuy 50 inci yılını idrak ettikleri için MataHari Fransız casusu olurken mühim bir sırrını ifşa etmişti... Ve bhdenbire, ağzımdan çıkan ba sozii kulaklanm isitince tepemden trrnağıma kadar titredim. Gözlerimin önüne bir an içmde, harpten biraz evvei Almanya'da yaptığım bir seyahatten sonra îsviçre'ye döndüğüm zaman, dağda öldürdüğüm iri yılan geldi; dilini çıkarıp kıv rıla kıvrıla üzerime Micurn eden bu zehıirli hayvan çözlerimin önüne geldi. EKmdeki kalın bastonla müthiş bir iki darbe ind"irerek bu yılanı öldünmüştüm. ÖJdükten sonra bile, ayaklarrmın dibinde kıvranıp duran parçalarmı hatırladım, Dansözün avcunun içdnden koluna dogru krvrıla krvrıla uzanan mavi damar, öldürdoiğüm yılana ne kadar berzi yordu. Kendimi toplıyarak gözlerimin onünden o korkunç levhayı sîldim ve kadına dedhn ki: Samimi söylüyorum. Mata Hari, yann buraya geldiğiniz za man, çok rica ederim sizden, pasaportunuzu utemek için geliniz. Kat'iyyen yüzbasım... Milyonumu almak için gelecegim. Sonra, salma salrna çıkıp gitti. Yanıbaşrmızdaki banyo dairesmde muhavereyi dinleyip stenoğrafi ile zapteden kâtibimin kapısım açtığım zanun arkadaşımı az kalsm tanryaımyacaktım. Yüzü gözü o kadar bozulmuş, betibenzi o kadar atmiftı... Bana gelince, bir kelime bile söyliyecek halim kalmadı. Çünkü onbaşımın duvardaki teçhizatı nm üstünde bir Lebel (yani Fransız piyade) tüfeği asılıydı ve bu silâh, bana o anda, bilmem neden, büyük bir elem vermisti. Ertesi sabah, odamda, erkenden gene Mata Hari ile karsı karşıya idik. Her ikimiz de taarruz plânı mizı iyice hazırlamış, pişirmiş, si Jâhlanmin güzelce bilemiştik. Mata Hari, lsviçr* tarikile Almanya'ya gitmek istiyordu. Ben lspanya'dan Hollanda'ya ve oradan Almanya'ya gecmesinî münasip gördüm. Çünkü Isviçre'den Almanya'ya gitmek için o kadar k»a bir » m a n sarfediliyordu ki bu takdîrde tertibat alıp onu Almanya dahilinde takip ve tarassırt ettirmek için kâfi vaktt bulamazdım. Buna mukabil tspanya'daki ve Hollanda'daki ca «uslukla mücadele teşküâtmrız, çok iyi işliyordu ve dansözü bu memleketleri nber ikisinde de mükemme ]«n tara»»ut etthebilirdim. Gösterdiğim delillerin mantıği, nihayet benim f ikrimi ona kabul ettirdi. Bu suretle Alman'ların kendismden daha az şüphe edeceklerini ve onlara, kendisine Paris'ten doğ ruca Alman bududuna gitmek üzere pasapoat vermediğimizi hikâye edeceğini söyledim. Çünkü, o anda, henüz Mata . Hari'nm hakikî niyet ve maksatlan ne olduğunu kaPiyyen bilmiyordum. Kadmdan ayrılırken kendisinin son bir defa daha mühhn bir nok tayı fhtar ederek dedim ki: Mata Hari, şu dakikadan itibaren, artık benim dairei salâhiye kın para verildiği tesbtt edilmiştir. 1931 de 5.373.065 kilo mİktannda 2.474.340 ltralık kahve ithalâtı yapmışızdır. 1930 da kahve için memleketten çıkan para 3.369.043 lirayı bulmus, 1929 da ise bu miktar 5.154.068 liraya baliğ olmuştur. 1928 ve 1927 de bu iki sene zarfında 10 milyon liraya yakın paramız kahve uğrnnda harice çıkmış hr. Ikhsat Vekâ.letinin, bu işteki muvaf fakiyetinin büyüklüğii, kaydettiğimiz su ictaHstikten de açık surette anlasıl • maktadır. Artık kahve için hiçljir döviz verilmiyeceği gîbi, ihracat mallanmız yeni bir müşteriye sahJmı* ve yeni bnpazar da tanıhlmış olacaktır. time giriyorsunuz. Benim idaremde çalışacaksuıız. En küçük bir hare ketinize varıncıya kadar, her ne yaparsmnız benim haberdar olacağıma zerre kadar şüpheniz olmasm. Mata Hari, şayet bize ihanet ederseniz, bunu bizim bildigitnizi, ancak divanı harbin huzurunda öğreneceksiniz. Mata Hari, hiç bir şey söylemiyor, benî dinliyorrfu. Bu somıncu ihtaruna da bittikten sonra, dedi ki: Yüzbaşım, bana talimat ver miyecek misiniz? tstediğiniz talimat, Hollanda'ya grttiğiniz zanıan, evinizde, ayağınıza kadar gelecektir. Sîz daha oraya varmadan evvel bizim bfr adamımız Hollanda'ya gidecektir. Vapura nereden binecegkn? Ispanya'nm Vigo limanından.. Daha bu akşamdan sizitı için Hollandia vapurunda bh kamara tutula caktır. Yarm îspanya'ya hareket edebilirsiniz. Mata Hari'yi odamın kapısma kadar götürdüm. Eşiğin üstünden geçmeden evvel, bir daha döndü, benim için son derece mühim, kendisi için son derece tehlikeli ve tamamen Kizumsuz bir gevezelik etti: Hollanda'ya müteveccihan Fransa'dan hareket ettiğimi Paris'teki sefirimiz vasıtasile evhne bildirebilir miyim? Nasıl isterseniz öyle yapmakta serbestsiniz Mata Hari... Dansöz, beni tnanyatizme etmek î»ter gibi esrarlı kara gözlerile bakarak: Allaha ısmarladık yüzbaşım, dedi. Gene göjüselim Mata Hari cevabım verdim. Daha kapıyı arkasından kapamadan, kendi kendime düşünüyordum: Hollanda sefiri vasıtanle memleketine haber göndermek istiyor. Demek ki Hollanda sefaretinin posta çantastle muhabere ediyor. tçimden «bu malumata mersi Mata Hari> dedim.kadm, hiç lüzumu yokken sırf caka satmak ve yüksekten atmak maksadile, bana şimdiye kadar bir türlü anhyamadığnnız büyük bir sırnnı fa^etmişti. Şimdi anlaşı Iıyordu ki, bütün diğer bitaraf milletlerm sefirleri gibi, Hollanda'nın Fransa'daki mümessili de, hiç farkına varmadan caauslann muhaberesine alet oluyordu. Kendisine açık olarak verilen, zahiren alelâde ve ehemmiyetsiz bir mektubu, sefaretin posta çantasile Hollanda'ya gönderiyordu. Zahiren hiç zararsız olan bu mektubun hakikatte Mata Hari'nin dediği gibi «o pek güzel isknlb mü* rekkeplerle yazılmış çok tehlikeli gizli cümleleri ihtiva ettiğini, tabiî, hatınna bile getirmiyordu. Yerime oturur oturmaz hemen Mata . Hari'nin dosyasmı getirttim. Peşindeki hafiyelerin verdikleri raporlarda, kadının, sık *ık Hollanda sefarethanes.ine ugradığinı gördüm. Haklı veya haksız, artık Mata Hari'nin Alman casusu olduğuna kanaat getirmiştim. (Mabadi var) mahdır diye Brezilva'ya gonderflerek sahlıyor. Kahve de Brezüya'dan Hamburg ve Tîrveste tarikile Türkiye'ye geliyor. Bittabi pahahya maloluyordu. Şimdi, yeni mukavele ile tesbit edilen esaslar dahilinde her iki memleketin mahsulâtı daha ucuza satılacakhr. Brezilya kahve komisyonu, kahvelerin Türkiye'de karıştırümıyarak sahl masmı istemektedir. Türkiye'den de Brezilya'y* ihraç edilecek olan mallar için ayni şeyin istenilmi» olman kuvvetle melhozdur. Türkiye'de, Brezilya kahve sinin senevî istihlakâtı 80 bin çuvala baliğ olmaktadır. Bunun, 225 bin çuvala kadar çıkabileceğini ümit ediyo ruz. lstanbul ile Brezilya arasmda doğru vapur postalan tesisi için çalısıyorum. Şimdiye kadar, Brezilya vapurlan Atlas denizine kadar geliyorlar, Akdeniz'e gecmiyorlardı. Vaour!anmız, İstanbuPa gelirse bu vesile ile Akdeniz seferi de yapılmış ve Marsilya, Tiryeste ve Pire gibi iskeleîere de ugranılmıs olacaktır. Avdette de Cezayir, Fas sahillerine uğrıyacaklardır. Fakat bu hususta henüz kat'î olarak takarrür etmif bir sey yoktur. Bir proje hazırlanmts ve hükumetime gönde rümiştir.» Dünkü meraslmde bulunanlar bir hitabe ile talebe namına davetmezunlan ve talebeleri tebrik etmis lilere teşekkür etmiş, mektep talebe ve mektebin en kıdemli muallimi Zühtü Bey de yüksek Iktısat ve Ticemiyeti reisi Şevket Bey de mektecaret mektebinin memlekette şimdibin inkılâp müesseseleri arasındaki ye kadar yaptığı hizmetlerden bâehemmiyetli mevküne işaret edip his bir nutuk söylemiştir. «Türkiye ve Türk'lük için yetişiyoHukuk müderrisierinden Mekki ruzs diyerek sözüne nihayet vermisHikmet Bey de mektebin tacihçesini tir. yaparak 50 senelik faaliyetind'en ve Bu münasebetle gece de Maksimyetistirdiği mühim simalardan bah de bir balo verilmiş, eski mezunlar, setmiştir. tktısatçı muallim Muhlis profesörler Vilâyet, Fırka, BelediEtem Bey ıktısat ve tasarruf hak kinda bir konlerans vermiş ve mekye, Ticaret Odası, Halkevi erkânı tebin bu sahtıdf.ki rolünü anlatmısbulunmustur. Balo çok eglenceli ve tar. Son smıf talebesinden Faize H. neseli olmuştur. Beylikköprü Kazası mes'ulleri Gemi Kurtarma İşleri muallâkta! Davanın rüyetine Anka Inhisar idaresi dün faali ra'da devam ediliyor yete geçemedi Geçen celsesinde kaza şahitleri dinlenen Beylikköprü tren kazası mes'ullerinin muhakemesine dün Ankara Ağırceza mahkemesinde devam edilmistir. Davada makinist Faik Ef. ile tren sefi ve cer memuru maznun olarak bulunmaktadırlar. Müddeiumumî hâdisenin adam öldürmek gibi ağır bir cinayet hâdisesi olmamakla beraber âmme üze • rinde bıraktığı tesir ve heyecan sebe • bile mühim ve ehemmiyetli telâkki edflerek tetkik edilmesini üeri sürmüs ve evrelâ raporlann istinat ettiği vesikalarm mahkemece aynen görühnesini ve kaza esnasında trenin sür'atini gösteren bandm getirtilmesile her vagonun fren vaziyetlerinin ayn ayn tesbitini îste • mistir. Maznun vekflleri de raporlan yazanlarm mahkeme huzurunda şahitlik ettiklerini, ve bu mes'elenm Istanbul'da toplanan şimendiferle kongresinde de mevzon bahsolduğunu fleri sürmüşlerdir. Mahkeme bazı vesikalann celbine ve şimendifer kongresinde Htihaz olunan karar ve cereyan eden müzakere suretlerinin getirtilmesine karar vermistir. Türk Gemi Kurtarma Sirketinin kanunen buçündc». iübaı^n anonün şirket haline inkılâp ederek hükumetin idaresine geçmesi icap ediyordu. Fakat müessisler tarafutdan hazırlanan ve geçen cunia günü Ankara'ya giden I» tanbul meb'usu ve şirket müdürü Hamdi Bey tarafmdan Iktısat Vekâletine verilen nizamnamei asliyeye ait muamele ikmal edilmediği için şirket henüz filen teşekkül edememiştir. Bu suretle ortada gayrivazih bir vaziyet hâsıl olmuş bulunmaktadu. Bir taraftan kanunu mahsus mucibince şrrketin bugünden itibaren anonim bir halde işe başlaması ve tahlisiye işlerine resen vazıyet etmesi icap etmektedir. Fakat diğer taraftan bu hususta hükumetten resmî bir iş'ar vaki olmamış bulunmatı kanunî muaemelelerin ikmal edüme mesi yzünden şirket yeni şekle intikal edememektedir. Bu vaziyete göre tahlisiye işleri inhisannda olmasi lâzım gelen şirket, her hangi bir kaza vukuunda kazazede gemiyi başka vesait veya teşkflatm kurtarmağa kalkışmasına müdahale edebilecek midir, edemiyecek midir? Bu nokta bugün için müphem kalmaktadır. Deniz Ticaret Şubesi Müdürü Zeki Bey, bu mes'ele hakkmda bir muharririmze şunları söylemiştir: « Gemi Kurtarma Şirketi lâfzî olarak yanndan (bugün) itibaren anonim şirket haline girmektedir. Fakat şirket filen henüz teşekkül etmemiştir. Bunun için alâkadar makamattan talimat ve emre intizar ediyonız.» Beraet eden odacı tstanbul postanesi odacüarından Murtaza Efendi muhabere evrakuu imha etmekle suçlu olarak mahkemeye verilmişti. Muhakeme dün neticelenmiş ve Murtaza Efendiye isnat edilen bu cürüm tahakkuk etmedi ğinden heyeti hâkime beraetine karar vermistir. iskambil kaçakçılarınm muhakemesi MUHARREM FEYZİ Sahte damgah iskambil kâğıdı ve kaçak çakmaktası satarken cürmü meşhut halinde yakalanan koionyacı Abdullah Efendi ve arkadaşlan Artm ve Mustafa Efendiler dün Ad Iiyedeki lhtisas mahkemesinde mevkufen muhakeme edilmisler ve bazi sahitlcr din'enmistir. Şahitlerden birisi dilsiz ve okuma yazma bilmediği için bir tercüraan vastasüe ifadesine müracaat edilmistir. Dilsizler Cetniyeti reisi Süleyman Sım Bey bu sahrtle dilsizce konusup söylediklerini kâğıda yazarak reise vermistir. Tahkikat esnasında Artin Efendi ile arkadaslarmın bundan bh müddet evvel de kokain ve kaçak iskambil kâğıdı satmak cürmünden mahkum olduklan anlasıldığmdan bu husustaki mahkeme ilâmmın celbi için muhakeme başka bir güne talik oluntnuşrur. Ankara'da bir nişanlanma r Elim bir zıya... Güzide riyazîyeci kaymakam Halit Bey vefat etti Ankara 16 (Telefonla) Ziraat Müsteşan Atıf Beyin kizi Atıfe Ha nımla Dahiliye Kalemi mahsusunda Hulusi Beyin bugün nisan merasimi yapılmıştır. Edirne asfalt şosesi alâka uyandırıyor TörkYunan Turizm komitesi Geçen sene, Turing kulübün mesai şubelemden biri olmak üzere bir Türk ltalyan turizm komitesi kurulmuştu. Bu sene de Belediye reisi Muhittin ve gazetemizin sahibi Yunus Nadi Beylerin fahrî riyasetlerinde, esbak Şehremm Yusuf Razi Beyin riyasetinde bir Türk Yunan turizm komitesi teşekkül etmiştir. Bu komite derhal faaliyete geçerek iki memleket arasındaki samimî münasebatın turizm sahasında tatbikı çîn tedbirler almağa başlamıştır. Edirne ile tstanbul arasındaki yo* Iun asfalt olarak inşası kararı Avrupa'daki turizm merkezinde alâka ile karşılanmıştır. tngîltere, Almanya1 ve ttalya Turîng kulüpleri Türkiye Turing kulübüne müracaat ederek, şehrimizde otoroobillerle kafileler halinde seytıhatler tertip etmek üzere yola ait insaatın ne zaman ikmal edileceğini sorrruşlardır. Brezilya konsolosunun beyanatı Şehrimizdeki Brezilya konsolosu M. Marten Torres Ankara'da aktedilen yeni mukavelename ile iki memleketin tHccarî münasebab hakkmda bir muharririmize şu beyanatta bulunmustur: « Breziyla sefiri M. Bimentel Branidao bu mukavelenin akb' için bir buçuk sene çalışmışhr. Bu muddet zarfında daima, Brezilya'daki kahve komisyonile muhaberede idi. Bu mukavelenin akti özerhıe 3ci hükumet arasmda doğrudan dogruya tüccarî münasebat inkişaf etmiş olacaktır. Ba mukavelenin akti sefir için de bir muvaffakiyettir. Bugüne kadar, iki menüeket ihracatı mutavassıtlar marifetile yapılıyordu. Çönkü Türk mahsulâtı, me»elâ bu meyanda zeytinyağlan Italya'ya gidiyor, orada tasfiye •dildikten sonra tulyan Maarif Vekili Vali ile Maarif Müdüröne takdirname yolladı Maarif Vekili Resit Galip Bey tstanbul Valisi Muhittin ve Maarif Müdürü Haydar Beylere birer takdirname göndermis ve tstanbul maarifinin hüsnü idare, neşir ve tamimi ile bir çok yeni mektep insasma muvaffakiyetlerinden dolayı kendilerine teşekkür etmistîr. r~ Evlenme meras'mi Gümrukteki kahve)er Ankara 16 (Telefonla) İstanhul'da kahve, seker Limitet sirketinin lktısat VekâleHle gümıüklerdeki kahve ve şekerleri ç'karmak üzere yantı?ı mokaveie gümrük umum müdürlüğünden gumrüklrrr tamim ediimistir. Vatandas! Şeker bayramı geliyor Bu bayram için istediğin her malın yerlisi vardır. Millî Iktısat ve Tasarruf Cemiyeti Tıbbıadlî kimyahane tnüdürü doktor Fehmi Rıza Beyin kerimeieri Fe< riha Hanımla tnhisarlar tdaresi Cibali merkez tütün depo ve tmalâthaneleri memurlanndan Edip Paşa zade Vecihi Ruhi Beyin evlenme merasimi ekraba ve ehibbasının huzurile Ayazpaşa'da Park oteli salonlarm da icra editmiştir. Tarafeyne saadetler dileriz. Kuleli Askerî Iisesi rîyaziye muallimi kıy metlî muallim Ierimizden Kaymakam Halit B. evvelki akşam çok sevdiği mektebinde sevgîli arkadaşlan ve talebeleri ara sında tekmili enfas etti. 13/1/933 Şimdiye kadar ecnebi eserleri tercuma günü güzi Merhum ustat Halit B. cihne için telif hakkı vermemekte ide dostlan, meslektaşlan ve kıy > dik. Fakat Almanya ve Fransa ile metli talebelerinin parmaklan üzeyapılan ticaret muahedelerinde bu rinde Feneryolu'ndaki köşkünden seneden itibaren telif hakkı vermek alinarak Eyüpsultan'daki aile makkabul edildiğinden Maarif Vekâleti beresinde habegâhı ebedisine tevdi kitapçıları ve ilim hayatını müşkükılındı. Merhum kırk seneye yak • * lâta maruz bırakmamak için teşeblaşan muallimlik hayatında d'enebtbüslerde bulunmağa başlamıştır. lir ki îdeal bir tipti. Yüksek İlmî ve seciyesile, herkese karşı tükenmez Maarif ısiahatı îçin bir program bir muhabbet ve şafkat yatağı olan hazırlanmak üzere Vekil Reşh Galip temiz kalbile bütün meslektaşlan Beyin riyasetinde bir komisyon teşki! arasmda temayüy etmişti. Talebe • » edilmistir. 933 bütçesi hazırlanacak Ierine azamî istifadeyi verebilmek ıslahat projesine göre tesbit edile içîn ilerilemiş yaşında, hasta kalbile cektir. hayatını istihkar edercesine çırpınn*, çalışırdı. En nihayet geçen akşam o kalp te bu yolda, vazife başmda durdu. Memlekete faydalı yüz binlerce gencin yıllarca kafasını aydm* Iatan, nurlandıran muktedir ve üim âşıkı muallimın bu şerefli ölümüne 17 kânunsani 1933 acırken grpta ediyoruz. Gaybubeti Imsak Tuiu Ofle Ikindi ortfu ve Maarif hayahmızda büyük bir boşluk açmıştur. Kederdide ail«I ,3î 2,16 7.1? 9.46 12 sine ve kendisini tanıyanlara beyam Vasati 5,38 ?,V2 12.24 14.53 17.8 taziyet ederis. Ecnebi eserlere telif hakkı vereceğiz Maarif ısiahatı Evkat cetveli 20 Ramazan Salı