Katalog

2u lemmus SON TELGRAI=LAQ GÜNÜN AKİSLERİ İki ölü Kelimeler, insanlar gibidir: Doğarlar, büyürler, ölürler.. Fakat bu ölülerin ruhsuz kalıpları, kolay kolay ortadan kalkmaz. Tauna uğramış bir diyarın mezarsız cesetleri gibi, onların müteaffin leşleri de gazete ve mecmua sahif elerinde uzun müddet sürük j lenir durur... İşte bu naıçlardan iki tane dada: Şiir ve şair! Şiir nedir? Şair kimdir? Biri, ilham perisi denen, ayakları toprağa basmaz, kulakları yerin »esini duymaz, gözieri insanları tanımaz, taifei cin gibi meçhul, acaip bir mahlukun fı sıltıları! öbürü, yalnız cemiyetin nazarında değil, kendi gözünde bile yüksek kıymetini kaybeden asrını şaşırmış bir zavallı! MUSAHABE İtalya, Parlâmentolar Birliğinden çekildi Kongre uyuşturucu maddeler itilâfmın tasdikmı rica edecek Cenevre 25 (A.A.) Beynelmilel [ iresinin doıyalarını tetkik etmçğe başlamıştır. parlâmentolar konferansı reisine M. Herriot, İntransigenat gazetettalyan murahhas heyeti reisinden sinin Lyon'daki bir muhabirine, sulh gelen bir mektupta cuma günü çı konferansları hakkında şu sözleri kan hâdiseden dolayı İtalya'nın beysöylemiştir: nelmilel parlâmentolar konferan « Müzakerelerin uğultuiarı hâsından çekildiği bildîrilmiştir. lâ kulaklarımdadır. Çok çalışıldı. Murahhasımızın beyanaU Fakat her halde faydalı mesaide Cenevre 25 (A.A.) Beynelmilel bulunulmus olduğunu zannediyo parlâmentolar konferansında Tür rum.» kîye rnurahhası uyuşturucu maddeBaşvekil, bundan sonra «orulan bir ler e ait beynelmilel mukaveî<»lerin sual üzerine parlâmentolar birliği tatbikma dair olarak Türkiye hü konferansındaki hâdiseden bahset kumeti tarafından alınan tebdirler miştir. hakkında izahat vermiştir. Bundan sonra konferans u>uştuM. Herriot, bu hâdisenin Cemi • rucu maddelerin imalinin tahdidi meti Akvamın faaliyetinden tacra mile ayrı bir şey olduğunu ve öyhakkında Cencvre'de kabul edilen lece kalması lâzım geldiğini. çrnkü mukavelelerin derhal tasdîki husutahdidi teslihat konferansı ile bina sunun hükumetlerden ve parlâmenyakınhğından başka hiç bir m'inatolardan ısrarla rica edilmesini nasebeti olmıyan parlâmento birliğintık bulunan karar suretini kabul etds vuku bulmuş olduğunu söyle miştir. miştir. M. Heryo ne diyor? Mumaileyh demiştir kir Her iki Paris 25 (A.A.) Lozan'da ve tarafın da kapılmış olduğu hiddet ve Cenevre'deki uzun mesai neticesinde yorgun düşmüş olan M. Herriot, tehevvürün pek yakında sükurıet bulacağına itimadım vardır. dün Lyon'da istirahat etmiştir. Gece yarısı Paris'e hareket edeceFranttz Başvekili, Fransa'nın ikinğim, aon müzakereler hakkında Reci şehri olan Lyon'un belediye roisi isicumhura acilen malumat arzet olduğunu unutmamış ve daha sabamek istiyorum.» hın sekizinden itibaren belediye daıııılııllllllllllltllllllllllllllllllllUHIfllllll»"1""""1"1"""1"1 Türk İzmir'in tarihi Yazan : M. TURHAN Fakat Umur Bey, frenklerin içerilere akın etmelerine meydan vermedi, şehrin yanıbaşına •rMüslüman İz mrr) i namile bir kale yaptı, müstevlileri mütemadiyen iz'aç eyledi ve bir çarpışma sırasında vurulup öldü (1348). Yıldırım Beyazıt, Aydın oğulları hükumetine nihayet vermekle beraber frenkleri barındıkları yerden çıkarmamıs veya çıkaramamıştı. Ti murlenk, bu müsamahayı nahoş gördü, tarihin Türk'leştirdiği bir yerde frenklerin oturmasına tahammül edemedi, ordusile îzmir'in önüne geldi (1 kânunuevvel 1402), kaleyi elîerinde tutan Rados şövalyelerine ya müslüman almalarını, yahut vergi vermelerini • usulen . ihtar ettikten sonra muhasaraya giristi. Kaleyi, «Kiyom Dömin» Uminde bir şövalye müdafaa ediyordu. Türk ordusu, sehre üç taraftan taarruz etti. Duvarları yıkmak ve kalenin içine grejova ateşleri ve yanan oklarla dolu çöm lekler atmak içm makineler kurdu. Timurlenk bir şövalye ile uzun müddet uğraşmağa tenezzül edemez. di. Binaenaleyh tzrair'i sür'atle iskat için mutat olan muhasara tedbirlerinin fevküıe çıktı, şehrin etrafına bir »et inşa ettirdi. Seddin uzunluğunca mesafeden mesafeye kuleler yapılmıştı ve içlerîne ikişer yüz askerle duvarlara çıkılmasını temin edecek merdrvenler konulmuştu. Kuleler, tekerleklerle istenilen noktaya kadar çekilerek hücumu kolaylaştırıyor lardı. On bm lâğamcı, istihkâmlann temellerini yıkmağa memur edilmîşti. Aksak Cihangir, lhnanın ağzma büyük taş kütleleri yığdırarak şehrin denizden yardım almasmi da mümkünsüz kıldı. Ayni zamanda liman muhhi ortasında ve su üzerinde büyük kazıklara müstenit bir iskele yapıtrdı. O surette ki Türk askerleri, bu iskele üzerinde yürüyerek ve karada rmisler gibi harp ederek limanın iki tarafından kaleye kadar nüfuz edebiliyorlardu Bütün bu işler, on beş gun içmde yapılıp bitirilmişti. Uçüncü haftanın birinci günü Türk'ler şehre, frenkler de denize atıldılar!.. Hıristryan ahaIi, frenk askerlerinin yol bulup iltica ettikleri gemilerin halatlarına, demirlerine, küreklerine sarıldılar, kendilerinin de nakledilmeleri için yalvardılar. Lâkin gemilerde bulunanlar, zerre kadar şefkat göstermediler, hıristiyan halkı mızrak darbelerile defettiler ve denîze açıldılar. Timur'dan sonra İzmir, gene Aydmoğullarmın ve bir aralık «tzmiroğ. Iu» diye anılan Karasubaşı Hasanağazade Cüneyt Beyin eline geçti, ikinci Murat zamanında Osmanlı hükumetine intikal etti. Frenklerin İzmir'e girip çıkışı, nihayet bir hâdisedir. Timur'un bu şehir önünde yaptığı dâhiyane harp, nihayet muvaffakiyetli bir maceradır. Türk İzmir, bütün o hâdiseleri ve maceralan uzak birer hatıra olarak yadeder. Fakat onun asla ve asla unutanuyacağı iki gün vardır: 15 mayıs 1919 ve 9 eylul 1922. Bunlardan birincUi, 15 mayıs 1919, Türk hâkimiyetini Anadolu'dan kaldırmak için emperyalist devletlerin bmbir thtrraara, binbir itina ile hazırlayıp ileri sürdükleri Yunan ordusunun İzmir'e adım attığı gündür. O gün, tasviri değil, tasavvuru bile güç beşerî bir haileyi işaret eder. 9 eylul 1922 tarihi, Türk'ün yuvasında tavşanlar görüp te gökreyen bir arslan heyecanile müstevlileri tek bir hamlede denize döktüğü gündür. O gün de, bütün dünya tarihinde eşi olmıyan bir zafer harikasıtu temsil etmektedir. Ulu Gazi, 9 eylulü yaratan ileri hareketini emrederken kendi eseri olan millî orduya İzmir istikametini göstermiş ve: «Asker! İlk bedefinîz Akdeniz'dir!» demişti. O emrin ve rildiği gün 28 ağustostur ve şimdi İzmir'de rekzolunan heykel, işte bu büyük hâdiseyi mücessem bîr tarih halinde • teyit ediyor. Af. TURHAN IHEM NALINA MIHINA Yunanistan'da İntikap mücadelesi M. Çaldaris ilk nutkunu Selânık'te söyîecT Atina 25 (Hususî) Halk fır kası lideri M. Çaldaris meb'usan ve âyandan bir Çok siyasî dostlarile V"K Jvoıian tarafından lstlkbal olunmuştür. M. Çaldaris öğleden sonra Beyazkule salonunda ilk intihap nutkunu îrat eylemiş ve fırkasmın siyasetini hükumete karşı muhalefetinin esbabını uzun uzadıya izah ettikten sonra hükumetin memleketi malî felâkete sürükliyen siyaseti maliyesini tenkit ve muahaze eylemiş ve Türkiye ile yapılan mübadele iti lâfnamesinde Yunanistan'm umumî mahsup kabul eylemesini şiddetle tenkit etmiştir. [Cumhuriyet: M. Çaldaris TürkYunan itilâfını kabul ve tasvip etmekle beraber Yunanistan'm kabul ettiği umumî mahsup mes'elesinden dolayı intihabatta fırkasmın hesap soracağını ve bunun sırf bir fırka mes'elesi olup Türk Yunan itilâ fına taalluk eden bir ciheti olmadığını geçen sene Atina muhabiri mize beyan eylemişti.] el&nîğ'» «•••~M ve Buğday alımı Kararname, Ali tasdi ka arzedildi Ankara 25 (Telefonla) Buğday mübayaatmm sureti icrası ve tesbit olunan fiata ait karar name Reisicumhur Hz. nin tasdikına arzolunmak üzere Yalova'ya gönderilmiştir. Heyeti Vekıle şeraiti tam&mile t«sb<t etti ğinden kararnamenin tasdika ihtiranından sonra tatbika geçile • cektir. Borçlar müzakeratı Düyunu Umumiye mec lisi toplanıyor I Amerika'da Hava değişti! Harp borçlarının silin mesine razı oluyorlar Vaşington 25 (A.A.) Harp borç. larının yeniden tetkik edilmesinin biaman bir dHişmanı gibi telâkkî edilen âyan azasından Borah'ın bu mesele hakkında fikrini tebdil etmesi derin bir manayı ihtiva eden bir değişiklik addolunmakta ve tetkikin şiddetle aleyhinde bulunanlar üzerinde büyük bir nüfuz ihraz etmesine ihtimal verilmektedir. Bu fikir tebdili ihtimal verildi • ğine göre, harp borçlan tediyatı meselesinin Cemahiri Müttehide ticareti üzerinde ciddî zararlar ika cdebilecek mahiyette olduğuna ve bunun îçin umumî bir tarzı tesviye mukabilinde bu alacakları feda etmenin ehven bulunduğuna dair olarak Amerika'lılar arasında peyda olan kanaatten ilerj gelmektedir. Bu hissiyat, müstahsil sınif arasında yayılmış gibi görünmekte, fakat demokrat matbuat tarafından da takviye edilen kongrenin tetkik aIeyhtarı azası meyanında muhale • fete maruz kalmaktadır. Rusya yeniden iktisadî Tedbirler ittihaz etti Kadıköy opereti Bursa'da Bursa 25 (Hususî) Kadıköy O pereti ömer Aydın Bey idaresinde olarak Tayyare Cemiyeti menfaati ne buradaki Tayyare tiyatrosunda dört temsil vermek üzere 3 ağustos ta Bursa'ya gelecektir. İbrahim Tali Bey Ankara'ya geldi Vergi tetkikatı Ankara 25 (Telefonla) Maliye Vekâleti varidat müdürü umumisi Cezmi Bey Kayseri'ye hareket et miştir. Oradan Sivas ve Erzurum havalisinde vergi tahakkuk ve tahsilâtı etrafında tetkikatta bulunduktan sonra Trabzon tarikile İstanbuPa gidecektir. Kahve, şeker hakkmdaki Kararname çıktı Tren • otobüs rekabeti Ankara 25 (Telefonla) Oto büsler burada da trf>tlerle rekabete başlamışlardır. Ankara'dan Bursa ya 15 saatte ve beç liraya, Ankara» dan Yalova'ya 17 saatte altı liraya, Ankara'dan Eskişehir'e beş saatte 3,5 liraya müşteri taşımaktadırlar. Balıkesir'de iki katilin idamı Balıkesır 25 (A.A.) Kebsut'tan Bursa'ya gitmekte olan Gelibolu'Iu seyyar kitapçı Hafız Ahmet Efendiyi Bursa'ya gitmekte iken oara ve eşyasına tamaan her biri birer ucundan tuthıklan iple boğup öldüren ve para ve eşyasım çalan Susurluğun Babaköyü'nden Kara Jbrahim oğlu Mustafa ve Gökçeören kövünden Hasan oğlu Kara Ahmet haKİarında verilen ve B. M. Meclisi tarafından tasdik edilen ölüm cezası bu sabah Belediye meydanmda infaz edilmistir. Türk'ün Orta Asya'daki ana yurdu kadar benimsediği, her köşesine kendi tarihinden parlak bir yaprak astığı mubarek bir diyar vardır: Anadolu!... Asnlar ve asırlardanberi bu diyar Türk'ün öz malikânesidir. Dedeleriraiz, kendi hayatiarmı kendileri hikâye etmekten bir çok devirler, nedense, müstağni görün dükleri için hurafelerle teğaddi etmek istiyen bazı milletler, o istiğnadan istifade etmek yolunu tuttular. Anadolu'yu, cür'etkâr kalem darbelerîle, küçük küçük mıntakalara ayır. dılar. Kimine «Bitinya», kimine «Misya», kimine «Lidya» dediler. O meyanda Türk İzmir'in bulunduğu mıntakaya da «İyoni» ismini koydular. Halbuki ihtiyar tarihin asmmaz hafızasında meselâ «Karya* için küçük bir hatıra yoktur. «Pisidya», o engin hatıralar kaynağında hissolunur bir katre bile değildir. Buna mukabü «Karaman», bir hakikattir; Menteşe, yaşayan bir isimdir. Şuaranız hele gayetle bayağ mahlukat, Hurafe ile hakikati birbirinden aHalkı irşat edecek öyle mi bunlar? Heyhat! yırt edebilenier, İyoni ile İzmir arasındakî yoklukla varlığa benziyen • Bunu, bir edebiyat düşmanı münasebeti de kolayhkla sezerler. söylüyor sanmayınız. Beyit, şair Hakikat dünyası için «Eolb gülünç Mehmet Âkif'indir! bir efsane ve «Eolyenler» bir tarih rüKalemlere, dağ başlarında meyasıdır. İzmir'in tarihini böyle bir efsaneye ve böyle bir rüyaya bağlamak liyen aptal koyunların, mehtap n« kadar manasızdır! (1) ile konuşan müteverrim kızlarm, İzmir toprakları, Türk'ün tarihten sevgilisi tarafından terkedilmiş evvel ve kara üzerinde yarattığı bübudala âşıkların, tuluun, guruyük meddü cezir günlerinde cetleribun, gülün, bülbülün mevzu ol mizin atlarına yem verdi ve o atlarm hem munis, hem müheyyiç kişnemeduğu bir edebiyat için «siirv çok lerini asırlarca unutmadı. Selçuk güzel bir isim ve böyle bir edebiTürk'lerinin on birinci asırda Ak yatın mensupları için de «şair» deniz kıyılarına gelislerinde muhitin pek uygun bir unvandır.. • mütehassir bir kol gibi açıhp kenFakat, ağaç dalında bülbül yedilerini kolayhkla ağusa almalarının bir sebebi de süphe yok ki o eski ve rine, radyoda Mo«kova'yı dinliyen bir asrın çocuklarına, artık < ruhî hatıralardır. tyoni ve Eulyen'ler için müsbet brr bu çifte ölünün ağzmdan dökü [ hâdise kaydetmiyen tarih, Türk'ün len kelimeler bir şey söyliyemez. Anadolu'yu ebedî yurt ittihaz ettiği Şiire ve şaire birer yeni isim günden sonraki vak'aları günü gününe tesbit ve takrir etmektedir. Bu bulmak lâzım! sebeple İzmir, tarih m önüne ancak YUSUF ZİYA Türk olarak çıkar. * ** Güzel ve Türk İzmir, Selçuk'lular devrinde amirallık merkezlerinden biri idi. Anadolu Selçuk hükümdarları, «Emirüssevahil, Meliküssevahil» unvanını taşıyan deniz beylerini Alâiye'de, İzmir'de, Sinop'ta ikamet etAnkara 25 (Telefonla) Düyunu Umumiye müzakeretinin, Paris'te thirlerdi. On dördüncü asrm ilk yıhnda Seltoplannıak üzere bulunan Düyunu Uçuk tahtı yıkıhp ta kuvvetli beyler mumiye hâmilerinin verecekleri karardan sonra daha ziyade ilerliyece birer mmtakada istiklâllerini ilân etği tahmin ediliyor. Düyunu Umumiye mek fırsatmı buldukları suada İz mir'deki Emirüssevahil Aydın Bey de meclisi müzakere esnasında varılan ayni hareketi ihtiyar etti, müstakil esaslara dair dainlere malumat ve bir hükumet kurdu. recektir. Müneccimbaşı tarihine göre: Selçuk saltanatının enkazından bir parça üzerinde teessüs eden bu yeni hükumetin ihtiva ettîği şehir ve kasaMoskova 25 (Hu. Mu.) Mer balar sunlardır: Tire, tzmir, Güzelkezî icra komitesi yeni bir emhname hisar, Aydın, Çesme, Sultanhisarı, neşretmiştir. Buna göre euıafa, san'Kestel, Bozdoğan, Yenisehir, Alaşeatkârlara ve şirketlere s«rbestii hahir, Bergi, Arpa, Sart, Köşk, Bay reket bahşetmekte, mutavassıtlar ramlı, Karacakoyunlu, Aydın İneortadan kaldırılmaktadır. Hükumet gölü, Ortakçı, Balat, Nazilli, Kusada. iki ay zarf ında bu emirnameye tevsı, Urla, Akçasehir, Seferihisar, Bafikan kanunlar çıkaracaktır. Ban • yındır, Karaburun, Nif, Kızılhisar!... kaiar müessesata kredi verecek, hü Bütün bu kasabaların Türk ismini takumet esnafa, fabrikalara mevaddı fimakta olmaları ne kadar manalıiptidaiye temin edecektir. Hükumet dır? ten iptidaî mevat alaniar mallarını «Mesalikül'epsar», Aydın hüku kooperatife vermeğe mecburdur, meti merkezinin «Bergi» kasabası olalmıyanlar satısta serbesttir. Bu ted duğunu, Aydıneli'nde altmış kadar birlerm rktisadiyatı takviye edeceği sehirle üç yüzden ziyade kale bu • ümit ediliyor. lunduğunu ve hükümdarın icabında yetmîş bin süvarîye kumanda ettiğini yazıyor. Meşhur seyyah «tbnibetuta*, Aydın Beyin oğlu Mehmet Bey zama • Ankara 25 (Telefonla) Bu aksam nında (13331340) İzmir havalisini ki Adana trenOe birinci Umumî Müfetdolaşmış ve Mehmet Beyi «Bergi» cttis İbrahim Tali Bey buraya gelmîştir. varmdaki sayfiyesinde ziyaret ede rek ikram ve ihsan görmüştür. Evliya Çelebi de, seyahatnamesînde Bergi kasabası hakkında hayli izahat vermektedir. Ankara 25 (Telefonla) Şeker, İzmir, Aydın hükumetinin muessisi kahve, çay hakkmdaki kararname HeAydın Beyin torunu Umur Beyin hüyeti Vekileden çıkmıstır. Kararname ahkümdarlığı esnasında bir felâkete kânına göre ithal edilecek, şeker, kahuğradı (1344). Papalık makamı tave ve çayın ithalinden dört ay sonra rafından idare olunan kuvvetli bir döviz tutannm yüzde ellisi ve bir ay son haçlı donanması İzmir'e geldi, Umur ra da mütebaki yüzde elisi tediye ediBeyin gemilerini yaktı ve şehri aldı. lerektir. Maziden intikam! Maziye yalnız iyi günleri hasretle hatırlamak için bakmamah, arasıra, fena günleri düşünüp hal ile mukayese etmek için de bakmalı. Ferdî hayatımızda, hepimizin iyi veya fena günlerimiz olmuştur. Fakat millî hayatımız itibarile Cumhuriyete takaddüm eden zamanlarda hasretle yadedilecek olanlarını, asla, bulamayız. Çok uzaklara gitmeden, 1918 den 1932 ye kadar, on beş senelik hayatımızın bazı acı ve tatlı günlerine bir göz atalım. Mağlubiyet ve Mondroa, İfgal facîalart, Sivret (Sevr) idamı hararı, Mudanya mütarekesi, Latuanne (Lozan) hayat ve iıtiklâl vesikaaı, Cemiyeti Akvctmct girişimiz, Frcmaız Başvekilinin aözleri, Cemiyeti Akvama girdiğimiz sırada Türkiye lehinde irat edilen nu tuklari ve nihayet Fransız Başvekili M. Herriot'un, Bulgar Başvekili M. Muşanuf'a Türkiye ve Türk'ler hakkında söylediği sözleri okurken Mondros mütarekesinin imzalandığı 30 teşrinievvel 1918 tarihinden Mudanya mütarekenamesinin imza edildiği 11 teşrinîevvel 1922 tarihine kadar bütün dünyada, aleyhimize yapılan ağır îthamlar ve sarfedilen tahkirkâr sözler hatırıma geldi. Mudanya ve Lausanne' dan sonra, Türk süngüleri Türk'lüğü ve Türk vatanını kurtarmakla kal mamış, sanki garezkârlarm dillerini de kesivermişti, ama işte o kadar... Hainliği ile budalalığı ayni kıratta olan damat Ferit sulh müzakereleri için Paris'e gittiği zaman, kendisine teklif edilen ağır sulh şartlarına itiraz etmek istemiş. Fransız Başvekili Clemenceau (Klemanso), damat Ferid'i fena halde tersliyerek Paris'ten kovmuştu. Türk süngülerinin devirdiği İngiliz Başvekili Lloyd George (Loyid Corç) ta, o zamanlar, «Türk muharip bir hayvandır» diyecek kadar küfürbazlığı ve küstahlığı ileri gotürmüştü. Şimdi ise Cemiyeti Akvamda 57 millet Türkiye'yi hitabeler, alkışlar, takdirlerle karsılıyor ve Fransız Başvekili, «Tarfeiye ile bu sulhperver, faziletli milletle niçin ve nastl olmuş ta harbetmişiz, bir tiirlö havaalam almıyor.» Diyor. Bu sözlerle aleyhimizdeki bütün eski garezkârane iftiralann, söyli yenlere raci olan hakaretlerin ınti » kamını almış oluyoruz. Türkiye, asırlar var ki, hiç bir zaman, devletler ve milletler arasında bu kadar mühim ve bu kadar yüksek bir mevki sahibi olmamışh. Bunu, anlamak için, ecnebi devletlerin sefirleri karşısında el pençe divan duran padişahlar ve sadrazamlar devrmin iğrenç meskineti ile bugünkü başımız yüksek ve şerefli variyetimizi, mukayeseye bile lüzum yoktur; yalnız gözlerimizi biraz geriye çevirmek kâfidir. ; Maziye arasıra böyle bir bakiç, az ' mimizi ve imanımızı takviye eder. J Maliye Müsteşarı (BHnci sahifeden mc'bait) ] Dahiliye tayinleri Ankara 25 (Telefonla) Yakında Dahiliye Vekâleti erkânı arasında bazı tebeddülât olacağı, Nüfus Umum Mü cîürii Akif Beyin Gaziantep . Valiliğine nakil ve yerine de Yozgat Valisi Ali Galip Beyin tayin edileceği haber verilmektedir. Tayin ve tebeddülât listesi âli tasdika arzedîlmlştir. istanbul Bursa telefonu Gemlik 25 (Hususî) Posta idaresi tarafından İstanbulBursa arasında başlanılan telefon hattı buraya kadar getirilmiştir. 15 gün sonra İstanbul ve Bursa arasında konuşulmağa başlanacak ve müteakıben Bursa Karaköy . Eskişehîr Ankara hatları tesis edilecektir. Kasabamız Ticaret Odası Gemltk'te de bir merkez açılması için müracaatte bulunmuştur. Süleyman Reşit miktarı bularak muvazeneyi temin etmektedir. Yani vergiler ihdas e dildiği vakit ne kadar varidat temin edileceği. tahmin edilmiş ise, o miktarı alıyoruz. \ Yeni vargilerin serbest meslek erbabına da teşmil edilmesi için Mecş lise verilen lâyihanın geri alınacağınij bilmiyorum, bunu bana sormayınız, cevap veremem.» Ali Rıza Bey, diğer mali mes'eleler etrafında muharririmizin sorduğu suallere ö e cevap vermemiştir. T öğrendiğimize göre Ali Rıza Bey perşembe günü deniz tarikile Bren dizi'ye hareket edecektir. Eytam Bankası mütekaitlerin maaşını kıracak Ankara 24 Maliye Vekâletile Emlâk ve Eytam Bankası arasındaki bîr anlaşmıya göre bankanın Ankara, Istanbul, tzmir şubeleri eytam ve eramil ve mütekaitlerden üç ayhklarını birden alanlardan arzu eden lerm maaşlannı senevî yüzde 12 faîzle kırabilecektir. Bu suretle alâkadarlar mürabahacıların elinden kurtulacaklardır. Karar vilâyetlere tamim edilmistir. Bursa'da istanbul'lu bir yankesici jzmir'deki Yunan emiâki fzmir 24 Şehrimizde mevcut oIan ve henüz Ziraat Bankasına devredilmiyen Yunan'Iı emlâkinin kıy meti 2 milyon lira tahmin ediltnek tedir. Bunların lisleleri metruk mallar müdürlüğünce hazırlanarak peyderpey Ziraat Bankasına verilmektedir. Bursa 25 (Hususî İstanbul'dan şehrimize gelen İbrahim oğlu Ha san iscninde bîr yankesici dün Karacabey'den koyunlarını satarak gelen bir köylünün beş yüz Iirasını aşır • mıstır. Zabttanm esasen takip etmekte olduğu bu yankesici Bursa'ya geldiğinden yarım saat sonra beş yüz lira ile birliket yakalanmıştır. (1) Eole, eski Yunan masallarmda Jü . biter'le Menalip isnündeki perinin oğlu ve ruzgâr ilâhıdır. Yunan ve Roma hurafe . lerine göre kara ve denizde fırtınalar çıkaran «Eole» İdi. Ecl, kendi namına nisbetle < Eoliennesî denilen adalarda oturarak rüzgârlara. fırtınalara hükmederdi. Meşhur Ulysse, Truva'dan dönerken bu adalara ugramış. Eol Uls'in rahatça seyahat etmesine mâni olan rüzgârları bir tulum içine kapıyarak Ulis'e hediye etmiş. Yolda Ulis uyurken arkadaşları tulumu açmıslar. Bunun üzerine tulumdan çıkan rüzgârlar müthiş fırtmalar yapmış. İşte «Eülyen» ler, isimlerini bu hurafeden alan insanlar olup guya Doriyen'ler tarafından Peloponez'den koğulmuşlar ve küçük Asya'nm Çanakkale ile İzmir körfezl arasındaki kısmında tavattuh ctmişler imiş! Oene havai ve efsanevi rivayetlere nazaran İzmir, Milâttan bin küsur sene ev vel bu adamlar elile lnşa olunmuş Almanya, istişarî Avrupa misakını kabul etti Londra 25 (A.A.) Almanya'nın Londra maslahatgüzarı Kont Bernstorff bugün Hariciye Nezaretine giderek hükumetinin istişarî Avrupa misakını kabul etmiş oldu ğunu bîldirraiştir. Erzurum şosesinde çalışan gönfillüler Rize 25 (U. Mu.) Bu tdgrafı Karadeniz vapurundan çekiyorum. Kölyü, tüccar, çiftç» ve her sınıf halktan mü rekkep 1500 gönüllü yol amelesi Er zurum şosesinde çalışmak üzere mav nalarla Rize'ye geliyorlar. Bu mes'ut hâdiseyi vapurdan seyrediyorum.^F.uat Cumhuriyet Abone • şeraiti • Senelik Altı avhk Üç aylık Bir aylık Türkiye için 1400 Kr. 750 400 150 Hariç için 7 1 1 2700 Kr. 1 1450 • 800 1 Yoktur |