24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

18 OCAK 2008 CUMA spor NEYMİŞ ABDÜLKADİR YÜCELMAN ünya Boks Federasyonu (AİBA), genel sekreteri Caner Doğaneli’yi “finansal düzensilikler var” gerekçesiyle görevine son verdi. Münih’ten Yılmaz Akar’ın verdiği bu haberin altını kazımak istedim, çünkü Lozan’daki AİBA merkezinden pis kokular geliyordu. Doğaneli aynı zamanda Türkiye Boks Federasyonu başkanıydı. Uluslararası ortamda ona gelen her başarı ya da her suçlama ülkemize yönelikti. Çünkü AİBA’daki Türk Caner’di ve 17 yıldır Uluslararası olan bu federasyonda görev yapıyordu. Caner’i fazla yakınlığım olmasa da otoriter, inatçı bir kişi olarak tanırım. Ama gördüğüm kadarı ile de kendi kafasına göre yönetimi tercih eder. O nedenle de başı derde girmiştir diye düşünüyordum. Aradım kendisini Ankara’daymış, haksızlığa uğradığını söyledi, Uluslararası Spor Mahkemesi’ne (CASA) başvurmuştu. AİBA’nın son Genel Kurulu’nda Uluslararası Denetim Şirketi’nin (FWC) verdiği rapor okunup Yönetim Kurulu Başkanı AİBA’nın parasını hovardaca harcadığı ortaya çıkınca kongrede hem başkan hem asbaşkan seçilememiş, Caner ise kongrede yeniden seçilmiş. “CAS’ın sonucu ne oldu?” dedim, CAS, Caner’i haklı bulmuş , çünkü Denetleme Şirketi FWC’nin verdiği rapora göre uygunsuz harcama ve AİBA Etik Kurulu’nun hiçbir gerekçe göstermeden verdiği “görevden alma” kararı tüzüğe uygun değilmiş. Kongreden sonra gözler “Türk Caner”e yönelmiş ve yeni seçilen Taiwan’lı Başkan Chowhry de dedikodulara kendisini kaptırınca CAS’ın kararından sonra Genel Sektererlik görevine dönmesi beklenen Doğaneli, AİBA Yönetim Kurulu’nun genel sekreterlik görevini iptal etmesi ile açıkta kalıvermiş. Bu tip oyunları çok gör Dev kampanyayla toplanan 86 milyon YTL’lik yardım Org. Büyükanıt’a teslim edildi C 19 70 milyondan Mehmetçiğe ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Haber Türk Televizyonu tarafından yürütülen “Terörle Mücadele Kahramanları’na Destek” kampanyasında şehit yakınlarına yardım amacıyla toplanan 86 milyon 557 bin 511 YTL, Genelkurmay Başkanlığı’nda düzenlenen törenle Mehmetçik Vakfı ile Sosyal Güvenlik Kurumu yetkililerine devredildi. Törene, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, kampanyanın düzenlemesinde öncü olan Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim ile Haber Türk Televizyonu Genel Yayın Yönetmeni Melih Meriç de katıldı. Boksta Pis Kokular TERİM: MİLLETİN EMRİNDEYİZ lusal Takımlar Sorumlusu Fatih Terim, kampanyayla ilgili, “Çok yağmurlu bir havaydı, böyle bir şeye karar verdiğimde. Oyuncularımı topladım, niyetimi söylediğim zaman ‘Arkanızdayız hocam’ dediler. Sonra Melih beyle konuştum telefonla. Bir güvence, bir inanç çok önemliydi. Biz çekleri Sayın Genelkurmay Başkanımıza teslim ederiz dedim. Oyuncularımıza sonsuz teşekkür etmek istiyorum. Rakam hiç önemli değil. Ben de bu ülkede askerlik yaptım. Bir ülkenin bağrından kopan en küçük ve en büyük bağışların karşılığı rakam olmasa gerek. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Bize düşen ne varsa bu millet için son nefesimize kadar emrindeyiz” dedi. Bu arada TSK Mehmetçik Vakfı’ndan yapılan açıklamada kampanya kapsamında toplanan bağışın dağıtılması ve ödeme yapılacak hak sahiplerinin belirlenmesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun kayıtları ve ödeme usullerinin esas alındığı vurgulandı. Buna göre Terörle Mücadele Yasası ve Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkındaki Yasa kapsamına giren, kimlik ve banka bilgileri Sosyal Güvenlik Kurumu’nca (Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü) bildirilen 3 bin 739 şehit ve gazi çavuş, onbaşı ve erin her biri için 9 bin 188 YTL 30 YKr olmak üzere eşit tutarda ödeme yapılacak. D U KANLA TÜRK BAYRAĞI... Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt önce Terim’in, dayısının cenazesinden törene geldiğini belirterek kendisine teşekkür etti. Büyükanıt, kampanyada toplanan miktarın değil, gösterilen dayanışmanın önemli olduğunu vurgularken, İzmir’de bayram harçlığını kampanyaya bağışlayan öğrenciyi örnek gösterdi. Şehit yakınlarının geride kalan “kutsal emanetler” olduğunu belirten Büyükanıt konuşması sırasında duygu dolu anlar yaşadı ve “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır/ Toprak, uğrunda ölen varsa vatandır” dizelerini anımsattı. Büyükanıt daha sonra, Kırşehir Anadolu Öğretmen Lisesi’nden 13 öğrencinin kendi kanlarıyla yaptıkları Türk bayrağını ve askere alınmaları yönündeki dilekçelerini gazetecilere gösterdi. Büyükanıt, “Bu çocukların hepsi 18 yaşın altında. Biz böyle büyük bir milletiz” dedi. Konuşmaların ardından çekler Mehmetçik Vakfı ile Sosyal Güvenlik Kurumu yetkililerine teslim edildi. müştüm eski yıllarda... Uluslararası Güreş, Halter, Basketbol ve Do Sporları Federasyonları’nda çeteler, mafyalar oluşmuştu. Onların iç yüzünü araştırdığımda nelerle, ne oyunlarla, ne üçkağıtlarla karşılaşmıştım. Demek ki bugün de boksta bir takım oyunlar oynanıyordu. Taiwanlı Başkan’ın 1990 yılından bu yana, yani 17 yıldır, AİBA’da görev yapması ve geçen yıllarda da genel sekreter olarak teknik, sağlık, hakem, medya, marketing ve mali işler komisyonuna 6 Türk vatandaşına görev verdirmesi Asyalı Başkan’ı tedirgin ediyordu. AİBA’da Caner Doğaneli’nin Taiwanlı Başkan’a da rakip olacağı söylentileri yoğunlaşması üzerine Caner savaşını sürdürüyor. Bu kez herhangi bir suçlama yapılmadan yargısız infazla genel sektererlik görevinden alınan, sonra da tüzüğe aykırı olarak genel sektererlik makamı kaldırılınca görevsiz Caner Doğaneli hem adaletin yerini bulması hem de bir işadamı olarak itibarının zedelendiği gerekçesiyle yeniden CAS’a başvurdu. Bu kez tazminat davası açmıştı. Lozan’daki mahkeme sonrasında alacağı tazminatı Türkiye Boks Federasyonu hesabına yatıracağını söyleyen Caner Doğaneli mahkemenin çok kısa süreceğine ve Pekin’de yapılacak Olimpiyatlara dek biteceğine inanıyor. Bitti mi? Hayır, Caner’in savaşı bitmiyor, “AİBA’nın ilk Genel Kurulu’nda başkanlığa aday olacağım. Dünya Boks Federasyonu’nun ilk Türk Başkanı olacağım” diyor. 17 yıldır AİBA gibi vurdulu, kırdılı bir federasyonun içinde bir kişi olan Caner’in de elinde bir takım kozları vardır sanırım. Tam 17 yılını ıstakoz sepetinde geçiren Caner kafasına koymuşsa yapar. ayucelman?yahoo.com Taraftarları hala onları unutamadı... Sami GÜREL nlar büyük umutlarla transfer edildi. Kimi ekiplerinin kurtarıcıları oldu, büyük başarılar kazandı, kimi de sadece birkaç maçta takımlarının formasını giyebildi. Aralarından bazıları yıllarca Türkiye liglerinde top koşturdu. Takımlarıyla şampiyonluklar yaşadı. Kupalar kaldırdılar. Taraftarların gözdesi oldular. Bazıları ise hayal kırıklığı yaşattı. Tribünlerden tepki gördüler. Takımlarında istenmeyen adam oldular. Birçoğu olaylı ayrıldı Türkiye’den; arkalarında kötü anılar bırakarak. Ancak hepsi Türk futbol tarihinde bir yer edindi. Mücadele ettikleri takımların taraftarları hâlâ onları unutamadı. Kulüplerimizde bir zamanlar futbol oynayan yabancı oyuncuları artık başka liglerden, başka takımların maçlarından takip ediyoruz. Transferde bir türlü istikrarı sağlayamayan kulüplerimizden olaylı ayrılan yabancı futbolcular yeni takımlarında başarılı performanslarıyla göz dolduruyor. Özellikle Avrupa’nın en zorlu liglerinde forma giyen yabancılar takımlarının vazgeçilmez isimleri arasında. Yabancı transferinde büyük hayal kırıklığı yaşayan takımların başında Galatasaray geliyor. SarıKırmızılı ekipten ayrılıp başka takımlarda oynayan futbolcuların fazlalığı dikkat çekiyor. Bu oyuncuların başında “Türk futboluna damgasını vuran yabancılar’’ içinde gösterilen Frank Ribery geliyor. Ribery, aylardır maaş alamadığını gerekçe göstererek Galatasaray’dan ayrılarak Marsilya ile sözleşme imzamış ve geçen sezon da rekor bir ücretle Bayern Münih’e transfer olmuştu. Bundesliga’da en iyi futbolcular arasında gösterilen Ribery, Bayern Münih’in yıldızı. G.Saray’da istenilen performansı gösteremeyen ve takımdan O gönderilen İnamoto da Bundesliga’da, Eintracht Frankfurt ekibinde mücadele ediyor. Fransa Ligi’nde de G.Saray formasını giymiş tanıdık isimler var. Marek Heniz, Nantes takımında mücadele ediyor. Gabriel Tamas ise Auxerre formasını giyiyor. Yabancı oyuncu konusunda büyük sıkıntılar yaşayan Beşiktaş’ta bir zamanlar forma giyen futbolcular yeni takımlarında oynadıkları futbolla göz dolduruyor. SiyahBeyazlı ekiple bir türlü yıldızı barışmayan ve takımdan gönderilen Runje, bu sezon Fransa Ligi takımlarından Lens’in kalesini koruyor. Büyük umutlarla transfer edilen ve daha sonra teknik direktör Rıza Çalımbay’ın takımda istemediği Norveçli golcü Carew, İngiltere Premier Lig’de Aston Villa formasını giyiyor. Beşiktaş’la sözleşmesi sona eren ve takımdan ayrılan İtalyan futbolcu Giunti ülkesinde Chievo takımda mücadele ediyor. Gineli Youla ise Fransa’nın Lille takımında oynuyor. rıLacivertlilere istenilen katkıyı sağlayamadı ve başarısız transferler arasında yerini aldı. İngiltere Premier Ligi ekiplerinden Bolton’a transfer olan Fransız futbolcu, Ada’da başarılı oyunuyla Chelsea’nin yolunu tuttu. LÖW MARCELINHO PARREIRA ZİRVEYE ÇIKTI Ülkemizde yıllarca kulüplerimizi çalıştıran teknik direktörler de şimdi farklı takımlarda görev yapıyor. 1998 yılında F.Bahçe’yi çalıştıran Alman teknik adam Joachim Löw devre arasında apar topar SarıLacivertli ekipten gönderildi. Türkiye’de kısa bir süre Adanaspor’u çalıştıran Löw daha sonra Almanya Ulusal Takımı’nda Klinsman’ın yardımcılığını yaptı. Löw, Almanya’nın Dünya 3.’sü olduğu 2006 FIFA Dünya Kupası Finalleri’nde takımdan ayrılan Klinsman’ın yerine ulusal takımın başına geçti. F.Bahçe’nin efsanevi teknik adamlarından C. Alberto Parreira da hala görev yapmakta. Brezilyalı teknik direktör Güney Afrika Ulusal Takımı’nın antrenörü. G.Saray’la 20052006 sezonunda şampiyonluğa ulaşan Erik Gerets Marsiya ile oldukça başarılı bir performans sergiliyor. Bir dönem Galatasaray ve ardından Beşiktaş’ı çalıştıran Mircea Lucescu Türkiye’den ayrıldıktan sonra Ukrayna Ligi’nin köklü ekiplerinden Shaktar Donetsk ile anlaştı. Başarılı çalıştırıcı Shaktar’la 20042005 ve 20052006 sezonlarında üst üste şampiyonluğa ulaştı. 1998’de Beşiktaş’a Türkiye Kupası Şampiyonluğunu kazandıran Toshack 20002001 yıllarında dünya devi Real Madrid’i çalıştırdı. SiyahBeyazlı taraftarların da büyük sevgisini kazanan Toshack, St. Etienne, Real Sociedad, Calcio Catania, Real Murcia’dan sonra Galler Ulusal Takımı’nın başına geçti. AHMET HASSAN ENKE YILDIZLAR BİR BİR AYRILDI Fenerbahçe’de büyük umutlarla transfer edilen, dünyaca ünlü yıldız futbolcu Ariel Ortega da Türkiye’de istikrarı yakalayamadı. Bir türlü SarıLacivertlilerde huzur bulamayan ve sezon ortasında takımdan ayrılıp ülkesine giden yıldız oyuncuyu, Fenerbahçe, Newell’s Old Boys Kulübü’ne satmıştı. Arjantinli oyuncu bu sezon ülkesinde River Plate formasıyla mücadele ediyor. Ortega, River Plateli taraftarların gözdesi ve takımın yıldızı. F.Bahçe’nin transferdeki bir başka hayal kırıklığı yaratan ismi de Anelka oldu. SarıLacivertli kulübe transferiyle Türkiye ve Avrupa’da büyük yankı uyandıran Fransa Ulusal Takım oyuncusu Anelka, F.Bahçe forması altında pek de başarılı olamadı. Golcü oyuncu Sa ANELKA CAREW R I B E RY İspanya’da moda Türk ‘Kahvesi’ Spor Servisi İspanyol basını, La Liga’da sezonun ilk yarısının sonunda Deportivo Coruna karşısında attığı 2 golle maçın gidişini değiştiren ve Villarreal’i sıralamada 4. sıraya yükselterek Şampiyonlar Ligi potasına sokan Nihat’a övgüler yağdırdı. Marca gazetesi, İspanyolca “Cabeza Turco” (şamar oğlanı) ifadesini başlığına çıkartarak, Türk futbolcunun, Deportivo’yu “şamar oğlanına çevirdiğini” yazdı. “Nihat affetmiyor. Villarreal için Nihat çok önemli” ifadelerini de öne çıkaran gazete, son 2 aydır 3 puana hasret olan Villarreal’in ulusal futbolcumuzun başını çektiği bir oyunla galibiyete ulaştığını kaydetti. As gazetesi “Nihat başaktördü” derken, “Nihat’ın yeteneği, şanssız Deportivo’yu tasfiye ettirdi” ifadesini kullandı. El Pais gazetesiyse, “Nihat, Villarreal’i uyandırıyor” başlığını atarken, diğer gazetelerde de “Nihat cezalandırıyor”, “Villarreal’in şoförü Nihat” ifadelerine yer verdi. Villarreal’de 10 gol tan Nihat, en golcü futbolcu durumunda bulunuyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear