23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Ali KÜLEBİ TUSAM Ulusal Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi Başkanvekili akulebi@tusam.net Putin’in politikaları geliştiriyor C S TRATEJİ 11 FSB’nin üst kademelerdeki çoğu mensubunun, ekonomik çalkantılarla dolu 1990’lı yılları, yeni zenginlere güvenlik danışmanlığı yaparak; alt kademelerdeki mensuplarının da zenginlere yakın koruma sağlayarak geçirdikleri söylenir. Ne var ki Putin’in 1999 yılının ilk günlerinde iktidara gelmesiyle de FSB’nin etkinliği ve mensuplarının gücü hızla artarken, Putin gizli servisinin en önemli adamlarını da kabinesinin iç çemberine ve bir çeşit gayrı resmi politbüro şeklinde daha yakınına getirerek Rus Devlet yönetimini kontrol altına aldı. Gizli polisin ötesinde, Maliye, Silahlı Kuvvetler, Savunma Sanayi, Hava Ulaştırması, Telekom ve bilgisayar sistemleri, televizyon, demiryolu, petrol ve doğalgaz şirketlerinin başlarına KGB kökenli yöneticilerin sistematik bir şekilde getirilmesiyle mükemmel ve mükemmel olduğu kadar Putin’in sırtını emniyete alan bir düzen yaratıldı. Hatta KGBFSB’nin bu şekilde yayılarak kontrol mekanizması oluşturulmasında ülkenin daha az önemli olmakla beraber öteki büyük şirketleri de unutulmadı ve oralara da aktif hizmette olan daha alt kademelerdeki gizli servis elemanları yönetici olarak atandı. Bu bağlamda, halen aktif hizmette olan FSB elemanlarının da haksızlığa uğratılmadıkları ve maaşlarının da geçmişe göre çok fazla arttırılarak ve hatta arada sırada yan işler yapmalarına da göz yumulduğu söylenmekte. "Geçmişteki yıllarda düşmanlarımız olmadığı hayaline kapılmıştık. Bunun bedelini de acı şekilde ödedik" diyerek FSB mensuplarına bir konuşma yapan Putin, bugünkü devlet sisteminin kontrol mekanizması ve milliyetçilik unsurlarının birbirini bütünlemesinin önemine işaret etmişti. Bugün bu anlayış, Batı’nın Rusya için en büyük tehdit olduğu varsayımını temel alarak buna karşı icap ederse hukuk dışı yöntemlerin kullanılması gerektiği şekliyle Rus sisteminde yerleşik görüş olmuştur. ir gecede çöken Sovyet enkazının kalıntıları üzerinde pay kapma hesabı yapan Batılılar bunda neredeyse başarılı olacak iken Sovyet Derin Devleti’nin Rus İmparatorluğu’ndan kalan geleneksel yönetim becerisi ortaya çıktı. Bir gecede zengin olup, ülkenin kaynaklarını Batılı küresel güçlere peşkeş çeken işbirlikçi oligarklar Rusya’yı daha ne kadar satarız hesabındayken eski Sovyet Gizli Servisi KGB’nin halefi FSB’nin (Federal Güvenlik Servisi) başına genç bir istihbaratçı, Vladimir Putin atandı. 1996 yılına kadar St. Petersburg yönetiminde çeşitli kademelerdeki görev almış olan Putin, 1997 ve 1998'de Devlet Başkanlığı İdaresi Başkanlığı ile Devlet Başkanlığı Denetim İdaresi Başkanlığı görevinde bulunmuş, 1998–1999 yıllarında, Rusya iç istihbarat servisi FSB'nin başkanlığını yaparken, aynı zamanda, yeni Rusya'nın "politbürosu" olarak da adlandırılan Rusya Güvenlik Konseyi'nin sekreterliği görevini yürütmüştü. Putin, bilahare başbakan vekilliği, 16 Ağustos 1999’dan itibaren de başbakan olarak görev yapmaya başladı. Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in 31 Aralık 1999'da istifa etmesinin ardından Vladimir Putin neredeyse bir gecede Devlet Başkanlığı görevine getirildi. Bu andan itibaren Rus Derin Devleti ülkenin zengin doğal Rus Mig’leri yıllardır kaynaklarını ve geleceğini kurtarmak için korkulu rüya... dizginleri kararlı bir şekilde ele almıştı. Bugün artık, yalnız Putin’in Başkanlık görevine getirilmediği, aynı dönemde onunla beraber önemli miktarda meslektaşının, Rus İstihbaratının önemli kişilerinin de gizlice çalışacak şekilde Rus Devlet Sistemi’nde belli görevlere getirilmiş olduğu söylenmekte. İşte Putin ve ekibinin takım çalışması ve biraz da artan petroldoğalgaz fiyatlarının sayesinde bugün Rus Ayısı yeniden dirilmiş durumda. Bu bağlamda, üst kademedeki önemli her dört Rus yöneticiden birinin eski KGB mensubu olduğu da iddia edilmekte. İşte bugün G8’e girebilen ve petrol ve doğalgazı silah gibi kullanabilen, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri’nin petrolünü de kontrolü altına alan, Ukrayna, Gürcistan gibi eski Cumhuriyetleri’ne gazı bir gecede kesiveren Rusya başka yerlerde de Batıyla oynamaya başladı. Bir yandan Şanghay İşbirliği Örgütü’ndeki (ŞİÖ) ortağı Çin Halk Cumhuriyeti ile Güney Doğu Asya’da büyük tatbikatları gerçekleştirirken, bir yandan da Kuzey Buz Denizi’nin dibine Rus bayrağını diktiğini ve Akdeniz’de, Suriye’de yeniden deniz üssü kuracağını deklare etti. Bununla da siyasal güçlerini bütünleştirerek yeni bir çeşit Anonim kalmayarak, Nükleer bombardıman uçaklarını Ortaklık anlayışıyla harekete geçtiler. yeniden dünya semalarında devriye uçuşlarına Yeni Rus iktisadi sisteminin boşluklarından çıkartarak ayrıca NATO devriye uçaklarını ve yararlanarak 1990’ların başlarında inanılmaz süratle tatbikatlarını da tacize başladı. zengin olan genç oligarkları alaşağı eden yeni Rus Hiç şüphesiz bütün bunlar Rus Derin Devleti’nin Şirketi’nin yeni yöneticilerinin hem güç ve hem de organları ve bilek gücünün yanı sıra, güçlü basınpara bakımından Rus tarihinin hiçbir devrinde medya kontrolü ve ama bunların yanı sıra da petrol görülmemiş bir kombinasyonu ortaya çıkardığı da gelirlerinin sağladığı % 7’lere varan sürekli kalkınma iddia edilmekte. Geçmişte KGB olarak istihbarat hızı ve Rusya’nın döviz rezervlerinin artışıyla anlamında her şeyi bilen ancak uygulamada Komünist gerçekleşirken Rus halkının da Putin’i Partisi’nin otoritesine bağlı, güçlü Gizli Polis’in desteklemesiyle ortaya çıktı. bugün kendi başına bir devlet haline geldiği ve mensuplarının da parasal olarak çok daha güçlü EVLET YÖNETİMİ VE FSB’NİN GÜCÜ oldukları söyleniyor. Bu ciddi güce erişen, 1990’dan bu yana geçiş Putin’in iki dönem süren yönetiminde FSB’nin döneminin sancılarını belki de en çok üzerinde devlet sistemini iyi bilen deneyimli kadrosu ve kardeş hisseden ve zaman zaman toplum tarafından geçmişin kuruluşları milliyetçi bir yaklaşımla işi ele alarak ve günah keçisi olarak nitelenen eski KGB, yeni B Rus Ayısı’nın güçlenişi Putin’in 1999 yılının ilk günlerinde iktidara gelmesiyle de FSB’nin etkinliği ve mensuplarının gücü hızla artarken, Putin gizli servisinin en önemli adamlarını da kabinesinin iç çemberine ve bir çeşit gayrı resmi politbüro şeklinde daha yakınına getirerek Rus Devlet yönetimini kontrol altına aldı. Böylece devletin güçlenmesi kesinleştirilirken, Putin’in sırtını da emniyete alan bir düzen yaratıldı. RUSLAR’DAN ALINMASI GEREKEN DERS "Geçmiş Sovyetler Birliği’nin son günlerinde Gorbaçov’u ve bizi Batı seviyordu. Sonuç ne oldu? Parçalandık. Ayrıca Doğu Avrupa’yı, Gürcistan’ı, Ukrayna’yı da Batı’ya teslim ettik." diyen Rus yöneticilerin görüşlerini Türkiye’nin de kendine rehber almasını gerektiren olgularla karşı karşıyayız. Batı bugün Türkiye’deki yönetimi göklere çıkarıyor, öve öve bitiremiyor ve iktisadi açıdan, siyasi açıdan ciddi bir iki yüzlülükle destekler gözüküyor. Batı tarafından desteklenmiş gibi gözüken sistemin içine yerleştirilen Truva Atları da bu desteklerini sürdürürken Türkiye’nin önünde güç günler olduğunu düşünmek, Sovyetler Birliği’nin de Batılılarca Gorbaçov’un pohpohlanmasıyla parçalanmaya götürülmesinden ders almak milliyetçi çevreler için kaçınılmaz bir gerek olmalıdır. Ayrıca, belki de artık, önümüzde Sovyetler gibi bir örnek varken dibe çöküşün son halini beklemeden Türkiye’nin de kendi Putin’ini bulması kaçınılmaz olmuştur. D
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear