27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

3 C T CEBIT Türkiye 2007’de 3G’ye geçmeye hazırlanırken, dünya 4G’ye koşuyor Mobil iletişimde kuşak farkı! elekomünikasyon Kurumu’nun hazırladığı taslağa göre, Üçüncü Kuşak (3G) şebeke lisansları 2007 yılında dağıtılacak. Kurum, bu alanda toplam dört firmaya 20 yıllık lisans vermeyi planlıyor. Böylelikle, bugün kadar toplam 95 ülkede kullanılan 3G teknolojisi 2007’de Türkiye’de olacak. Ancak, Türkiye 3G’ye adım atmaya hazırlanırken, Samsung, LG, Nokia, Sony Ericsson gibi dünya devleri arasındaki dördüncü nesil cep telefonları rekabeti şimdiden kızıştı. Söz konusu şirketler son yıllarda yatırım bütçelerinden aslan payını 4G ile ilgili çalışmalara ayırıyor. Hatta dünya 3G’yi ve getireceklerini tartışırken, 4G denemelerine 2002 yılında başlayan Kore ve Japonya en geç 2010’da dördüncü nesil mobil hizmetlerini hayata geçirmeye hazırlanıyor. Mobil iletişimin evrimi B Üçüncü kuşak neler getirecek? Görüntülü telefon iletişimi ve cep telefonundan TV yayınlarını izleme gibi zenginleştirilmiş hizmetleri olan 3G sayesinde Türkiye’de cep telefonu kullanıcıları için yeni bir dönem başlayacak. Hızlı ve görüntülü iletişim olarak bilinen 3G teknolojisine sahip cep telefonları şu an kullanılan cep telefonlarına göre, 40 kat daha hızlı veri transferi sağlayabiliyor. İnternet alanında ‘‘dialup’’ bağlantıdan ADSL bağlantısına geçişin bir benzeri de cep telefonlarında yaşanacak, GSM şebekeden 3G şebekeye geçişte, hem kapasite hem de hızda önemli gelişmeler yaşanacak. 3G’yi beraberinde getiren UMTS şebekesiyle teorik olarak 2 Mbit, pratikte de ise 380 kilobit’lik yüksek veri hızına ulaşılabilecek. Yeni irinci Nesil (1G Analog): İlk cep telefonu şebekeleri analog iletişim sistemine sahiptiler. İlk olarak 70’li yılların sonları ve 80’li yılların başlarında kullanılan bu şebekelerde data haberleşmeleri için normal sabit telefonlarda olduğu gibi analog modemler kullanılırdı. Bu sistemde bazı model cep telefonları ile seyahat sırasında bir adaptör yardımı ile bir laptop’a bağlanılarak uzağa veri aktarılabiliyordu. İkinci Nesil (2G Dijital): 1990’lı yıllarda geçerli olan dijital cep telefonları. GSM, TDMA ve CDMA isimleri ile anılmakta idi. Bu arada internet ve email için kullanılan ve adına 2G+, ya da 2.5G denilen şebeke teknolojileri de kullanılmıştı. Bunların da adı GSM ve TDMA şebekeleri için GPRS ve EDGE, CDMA için ise IS95B idi. Üçüncü Nesil (3G Dijital Multimedya): Üçüncü nesil şebeke 128kbps’den başlayan ve megabitlere yükselen çok yüksek hızlarda veri akışına imkân veriyor. Bölgesel olarak 3G ağları Avrupa’da UMTS, Kuzey Amerikada CDMA2000 ve Japonya’da NTT DoCoMo olarak tanımlanmıştır. Japonya’da halen cep telefonu kullanıcılarının yarısından fazlası tarafından kullanılıyor. Kullanıcı dünyanın neresine giderse gitsin orada geçerli telsiz ağa (dahili bina/şirket içi özel santralı, uydu, GSM gibi) otomatik bağlanabiliyor. Dördüncü Nesil (4G Film, TV): İlk olarak Japonya’da NTT DoCoMo tarafından 2007’de gerçekleştirilmesi beklenen bir ağ olan 4G cep telefonları, 3G şebeke neslinin tüm fonksiyonlarını kapsamasına ek olarak film ve TV izlenmesine de imkân verecek. DoCoMo’nun 4G şebekesi WCDMA teknolojisine dayalı. ABD ve Avrupa’daki 4G şebekelerinin daha ileri tarihlerde ve farklı teknolojilerle gerçekleştirilmesi bekleniyor. şebekelerin hizmete girmesiyle, 3G telefonu olan kullanıcılar görüntülü görüşme yapabilecek, multimedya uygulamalardan, cep telefonundan edevlet ve genişbant internet hizmetlerinden faydalanabilecekler. Multimedya hizmetlerin genişlemesiyle mobil televizyon, müzik ve video yayınları cepten izlenebilecek, video mesajlaşma ve video dosyaları paylaşımı da yapılabilecek. 3G sayesinde ayrıca işadamları da video konferans uygulamalarını her an her yerde yüksek kalitede cep telefonları üzerinden yapabilecekler. İş dünyasında ayrıca sağlık, eğitim ve güvenlik alanında yeni çözümler devreye girecek. Gençlere yönelik olarak 3G servisleriyle birlikte gelişmiş oyunlar, cep telefonu şebekeleri üzerinden karşılıklı olarak oynanabilecek. Dördüncü nesil teknoloji ise üçüncü nesilden çok daha ileri bir teknoloji. 4G teknolojisinde aboneler, telefonlarından birbirlerini görerek konuşabilecek. 4G’nin en dikkat çeken özelliği ise, telefonların ‘‘tercüman’’ işlevi. Bir yabancı ile konuşurken telefon anında tercüme yapabilecek. Örneğin, Türkçe söylenilenler, karşı tarafa seçilenistenen dilde iletilebilecek. AB üyeliği için de öncelikli konular arasında, gerek görüntülü iletişim gerekse içerik servislerinin kullanımı için 41 farklı üretici tarafından geliştirilen 355, 3G destekli cep telefonu bulunuyor. Telekomünikasyon Kurumu’nun verilerine göre Türkiye’de 1994’te 80 bin olan cep telefonu abone sayısı, 2005’te 44 milyona ulaştı. 2011’de ise bu rakamın 54.5 milyona ulaşması bekleniyor. Türkiye’de Turkcell, TelsimVodafone ve Avea’nın şebekelerinde 19 farklı modelde, yaklaşık 750 bin 3G telefon halihazırda kullanılıyor. Ancak, şu anda 3G teknolojisi Türkiye’de bulunmadığı için bu telefonlar GSM şebekesi üzerinde çalışıp, GSM hizmetlerinden yararlanabiliyorlar. Türkiye’de 2007 yılı başı itibarıyla 3G destekli telofon sayısının 1.5 milyona ulaşması bekleniyor. AB üyesi veya adayı 25 ülke içinde 3G lisansı olmayan tek ülke olan Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) üyelik yolunda teknoloji alanında da mevzuatı AB standartlarına uyumlu hale getirmesi gerekiyor. Görselişitsel sektör ve bilişim teknolojilerinde oluşturulması gereken ortak mevzuat ile özellikle cep telefonunu kapsayan mobil hizmetlere yönelik standartlardan oluşuyor. Buna göre, Türkiye’de altyapısı ve mevzuat çalışması olarak son noktaya gelinen GSM standartının yanı sıra, Avrupa’nın tüm ülkelerinde lisanslama çalışması tamamlanan 3G hakkında da çalışmaların başlatılması öngörülüyor. Bilişim pazarı 3 milyar doları geçecek S anko Holding bünyesindeki teknoloji ürünleri dağıtım şirketi Akora Teknoloji’nin Genel Müdürü Cem Aşık, bu sene Türkiye bilgi teknolojileri (IT) pazarının 3 milyar doları aşacağını söyledi. Türkiye’de bilişim sektörünün diğer sektörlere oranla çok daha hızlı büyüme eğilimi gösterdiğini anlatan Aşık, ‘‘Dolar bazında bu yılki satışlarda geçen yılla karşılaştırıldığında yüzde 30’luk bir artış oranı görüldü. Bilişim ürünlerinde tüketici tarafı büyük ivme kazandı. Tüketici pazarı yüzde 10’lardan yüzde 65’lere gidiyor’’ dedi. Özellikle bankaların taksitli kartlarla kolay finansman aracı sunmalarıyla tüketici pazarının bir anda patlama gösterdiğini vurgulayan Aşık, ‘‘IT pazarı bu sene 3 milyar doları geçecek. Bunun 2.5 milyar doları donanım ürünleri, geri kalanı da yazılım ve servislerden oluşuyor’’ diye konuştu. HP, IBM, Lenovo, Toshiba, Vestel ve Philips gibi markaları Türkiye genelindeki 2 bin bayi ile satışa sunan Akora’nın Genel Müdürü Aşık, ‘‘Akora olarak geçen sene ciromuz 93.5 milyon dolardı. Bu sene 140 milyon dolar ciro bekliyoruz ve yüzde 50 büyüme hedefliyoruz’’ dedi. 2005 yılı sonuna kadar pazar paylarını artırmaya yönelik çalıştıklarını, 2006 yılından itibaren ise portföylerine yeni ürünler, büyük markalar eklediklerini anlatan Aşık, pazar paylarının yüzde 5 civarında olduğunu kaydetti. Cem Aşık, ‘‘Kendi markamız olan bir PC ile pazarda yer alacağız. Altyapı çalışmaları tamamlandı’’ diye konuştu. Nakliye konusunda bayilerine ve bayi lerinin müşterisine ücretsiz sevkıyat hizmeti veren Akora, bayilerinin iletişim masraflarını düşürmek için ‘‘Bayinin Sesi’’ adı verilen bir proje başlattı. İstanbul, Ankara ve İzmir dışında bulunan tüm Akora bayilerine açık olan bu projede bayi Akora tarafından sağlanan arabağlantı cihazıyla internet üzerinden aramalarını yapabilecek. Verilen arabağlantı cihazını telefonlarına veya santrallarının çıkışlarına bağlayacak olan bayiler Akora’nın tüm ofislerini ücretsiz olarak arayabilecek. Kodak’tan bluetooth’lu fotoğraf makinesi D ünyanın 10X optik zoom’a sahip en küçük ve bluetooth’lu ilk fotoğraf makinelerinden Kodak EasyShare V610, Türkiye pazarına sunuldu. Görüntü keskinliği sağlayan Kodak Retina çift lens teknolojili ürün, 11x5.5x22.5 cm. ölçüleriyle pantolon cebine de sığabiliyor. 6 megapikselli cihaz, bulanıklaşmayı önleyen teknolojisiyle, uzaktaki nesnelerin yakın ve yüksek kaliteli fotoğraflarını çekebiliyor. Fotoğraflar, 9 metreye kadar olan uzaklıkta, bluetooth olanaklı herhangi bir cihaza gönderilebiliyor. Aynı yöntemle, fotoğraf makinesinin yüksek çözünürlüklü 2.8 inçlik LCD ekranı (230.000 piksel) üzerinden görüntü alınabiliyor. Çift lensli V610, KDV dahil 829 YTL’den satılıyor. 4 yeni dijital makine Ödüllü EasyShare dijital fotoğrafçılık sistemine eklemeler yapan Kodak, C ve V serisi ne ait dört yeni ürünün duyurusunu yaptı. Bunlardan Kodak EasyShare V705 çift lensli dijital fotoğraf makinesi, dünyanın en küçük geniş açılı ve optik zoom’lu dijital fotoğraf makinesi olarak tanımlanıyor. Retina çift lens teknolojisi, 7 MP’lik iki sensör, 5X optik zoom ve bulanıklığı önleme özellikleri içeren V705 ile 22 çekim ve 3 renk modundan uygun olanı seçilerek otomatik ayarlama yapılabiliyor. 8.0 MP çözünürlüğe ve 5X tamamen cam SchneiderKreuznach optik zoom lense sahip olan Kodak EasyShare C875 ile ise 76x102 cm’ye kadar kaliteli baskılar alınabiliyor. C875’te en iyi çekim modunu otomatik olarak belirleyen ‘‘akıllı poz’’ özelliği de bulunuyor. Diğer iki ürün ise 3X optik zoom’lu ve 7.1 MP çözünürlüklü Kodak EasyShare C743 ile 3X optik zoom’lu ve 5 MP çözünürlüklü Kodak EasyShare C433 dijital fotoğraf makineleri. CEBIT CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear