05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

ıo StYASfT85 Latin Amerika'nın dev ülkesinde değişim Brezilya usulü gerçekleşiyor 'rezilya, 15 ocak akşamı Latin Amerika'nın en köklü askeri diktatörlüğüne veda etti. O akşam 130 milyon nüfuslu ülkenin 60 milyon seçmeni değil ama, 686 üyeli bir Seçim Kurulu 21 yıllık dikta rejiminden sonra ilk sivil Devlet Başkanı için oy kullandı. 21 yıldır demokrasi yilzü görmeyen Brezilya, 12 bin kişinin polis tarafından kaçırılıp işkenceden sonra öldürüldüğü Arjantin, ya da ordunun kanh bir darbeyle başa geçtiği Bolivya gibi vahşi uygulamaların görülmediği "özgün" bir diktatörlük yaşamıştı. Şimdi ise yüz binlerin, diktatörlüğun sonunu sokaklarda kutladığı Arjantin ve Bolivya'dan farklı olarak, Brezilya, ilk sivil Devlet Başkanı'nı televizyon karşısında alkışlamakla yetindi. Başkent Brasilia'da Kongre binasının önünde dev bir pankartta "Günaydın Demokrasi" yazılıydı. Ancak ülke dışında kimse demokrasiden söz etmiyor, "sivil yönetime geçiş" diye geçiştiriyordu. Gerçi ordu, Seçim Kurulu'na kendi istediği aday olan Paulo Maluf'u seçtirememiş, ancak yilz binlerce insanın sokaklarda bağırarak istediği "dogrudan seçim'M engelleyerek, seçenekleri epey daraltmışü. Tüm yorumcular, halkoyuyla seçilecek bir Devlet Başkanı'nın hiç de Tancredo de Almeida Neves gibi ılımlı biri olmayacağını tartışmasız kabul ediyor. Kıstasları "aşın kuralcı" sayılamayacak olan tngiliz muhafazakâr ekönomi çevrelerinin dergisi "The Economist", "Dikta(örlükten demokrasiye geçiş, tipik Brezilya usulü gerçekleşiyor: Ağırdan, ınaharetle ve bir avuç işadamı, politikacı ve askerin ruluşlardaki sivil Uyelerin sayısını artırmayı düşUnüyor. Böylece orduya ulusal güvenliğe ilişkin konularda dogrudan doğruya sesini duyurma fırsatı bırakıyor, ama onunla karşı karşıya geleceği bir durum da yaratmıyor. Neves'in çevresindeki koalisyonun parçalanmasını adeta kaçınılmaz hale getiren temel alan, ekonomi. Brezilya soya fasulyesi ve portakal suyu sayesinde dünyanın dördüncü büyük tanm ihracatçısı. Çelik ihracatında da o denli başarıh ki, ABD geçen yıl, Brezilya'dan ithal edilen çeliği 500 bin ton kısarak 750 bin tonla sınırlandırdı. Buna rağmen bu dert değil, çünkü hafıf bir canlanma görülen iç pazar, 500 bin tonluk bu t'arkın yarıdan fa/lasını massettı bile. Brezilya korumacı bir politika izleyerek, geçen yıl 800 milyon dolarlık ciro yapan bir bilgisayar endüstrisi yarattı. 19641982 arasında ülkedeki telefon sayısı 1.2 milyondan 8.4 milyona yükseldi ve öylesine modern bir telefon şebekesi var ki, yakın bir zamanda teftişe gelmiş olan 1MF uzmanları, bunun bir Uçüncü Dünya ülkesi için lüks olduğu, Brezilya'nın bu tesislerin bir bölümünü satarak borcunu ödeyebileceği kanaatine varmış. Brezilya kendi silah sanayiine sahip dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer alıyor. Madaİyonun diğer yüzü, askeri diktatörlük altında hiçbir bedel gözctilmeksizin ekonomik büyümeye yönelen Brezilya'nın dünyanın açlık listesinde altıncı sırada yer aldığıdır. Dünya Gıda Örgütü'nün ölçülerine göre Brezilya nüfusunun Uçte ikisi yetersiz besleniyor. Protein yetersizliğine karşı Brezilyalı bir veteriner, fare butu yenmesini tavsiye ederken, devletin sağlık örgütü, kandaki demir cksikliğini a<altmak için çorba ka/ıanında paslı civataların kaynatılmasını öneriyor. tstatistiklere göre Brezilya ailelerinin yüzde 45'inin görülür bir gelir kaynağı yok. Istatistikler ayrıca, son yedi yılda azgelişmiş kuzeydoğu bölgesinde 10 milyon cocuğun açlık, susuzluk ve hastalıktan öldüğünü gösteriyor. Nükleer santrallar yapan, uzaya uydular göndcren Brezilya, kuzeydoğu bölgesinde kuyu açmaya kaynak ayırmıyor. Spiegel dergisine göre kuzeydoğuda yağmurların son yıllarda aşın azalmasına karşılık, yeraltı su kaynakları bolca bulunuyor, dolayısıyla 7 yıldır çekilen kuraklık hiç de kader değil. Ülkenin dış borçları 1968'de sadece 4 milyar dolar idi. Latin Amerikalı ekonomistlere göre bugünkü 100 milyar dolarlık dış borçların büyük bölümü, 1973 petrol krizinden sonra hızla tırmanan faiz hadlerinin marifeti. Devlçt Başkanı Neves, yıllardır askeri yönetimi ülkeyi kötü yönetmekle suçluyor. Ancak şimdi aldığı miras tam bir enkaz olarak niteleniyor. Neves, bu enkazı kaldırmada zaman kazanmak için sendikalara bir "toplumsal uzlaşma" önerdi. Ancak 20 yıla yakın pek varlık göstermeyen sendikalar birkaç yıldır başladıkları etkinliklerini tehlikeye atmadan bu işe yanaşabilecek durumda değil. Bu yüzden sendika merkezlerindeki hava, Neves'in popülerliği biraz azalana kadar, yani birkaç ay uslu durma yönünde. Grevler, ilk sivil yönetimi zor duruma düşürmeye aday. Ancak iş çevrelerinin ve uluslararası mali kuruluşların Neves yönetiminden beklediği temel görev, halkın demokrasiye inancını aşındıracak nitelikte. Çünkü The Economist dergisinin veciz ifadesiyle, "Neves, Brezilyalıları, demokratlar uyguladığı zaman kemer sıkma politikasının biraz daha hoş olacağına ikna etmek zorunda." DERLEYEN EROL ÖZBEK NEVES Hep sahnedtrhep ortada, heparada... îyi bir kavgadansa, deneteminde" ifadesini kullanıyordu. Gecekondu sakininden bankerine Brezilya toplumunun tüm kesimlerince benimsenen, Devlet Başkanı'nın dogrudan seçilmesi ise 1988'e ertelenmiş durumda. 15 ocak akşamı, "Ben uzlaşma adına geldim" sözleriyle televizyona çıkan yeni Devlet Başkanı Tancredo Neves, bundan sonraki Devlet Başkanı'nın halkoyuyla seçileceğini açıkladı. Amerikan Newsweek dergisinin çeşitli yorumlara açık ifadesiyle: "Bu seçimler gerçekleşirse, Brezilya'da demokrasi için hayati bir sınav olacak: Ülkenin kaderi, bir salon dolusu politikacı yerine 60 milyon seçmenin elinde olacak." Şimdilik Brezilyalılar eski rejimin sona ermesinin iç huzurunu yaşıyor. Nakliyat şirketleri, bir bürokratlar kenti niteliğindeki Brasilia'dan günde 20 kamyonun birer ev dolusu eşya yüküyle dört bir yana hareket ettiğini bildiriyor. Sadece iktidarı değil, 21 yıl boyunca tüm yüksek memuriyetlerin üçte birini de ellerinde tutan Brezilya subayları, başkenti terk ediyor. lılara çok uygun düşen bir niteleme. Halk arasında Neves'in kendini Devlet Başkanı seçtirmek için komünistlerden, ordunun siyasal kolu olan "Sosyal Demokrat" Parti'den kopan bir gruba dek, eski gerillalardan muhafazakârlara, akla gelebilecek her siyasal akımı içine alan ittifak oluşturmasının sırnnın " a t caınha/lıgı"nda yattığı söyleniyor. Bu " a t pazarlıklarında" siyasi ilke filan pek geçer akçe olmayıp, tüm aınaç iktidarı oluşturan en yüksek görevlerin paylaşılması. Rio de Janeiro'lu bir gazetecinin konuya ilişkin yorumu: "Tanc bir ıızlasma" az bir defa bulunmuş biri. 1964'teki kansız askeri darbeden sonra birçok muhalif politikacı siyasal haklanndan mahrum edildi. Her zaman ılımlı olan Neves dışında askeri diktatörlük boyunca, yetkilerinin pek çoğu elinden alınmış Kongre'de federal delege olarak görev yaptı. 1965'te partiler feshedildikten sonra Brezilya Demokratik Hareketi Partisi'ni (PMDB) kurdu ve bu partide muhafazakârların egemen olmasına rağmen eski solcu gerillalar bile yer aldı. Neves'in en büyük kozu, fazla şey söy lhe EconomisVe göre Brezilya'nın yeni sivil başkam, halkı "Demokratlar uyguladığında kemer sıkma politikasının daha hoş olacağına ikna etmek zorunda." redo pazarlık sanatında eşi olmayan biri. Biz Brezilyalıların kötü bir uzlaşmayı her zaman iyi bir kavgaya tercih ettigimizi gayet iyi bilir." Nitekim Neves'in çeşitli grupları bir araya getirdiği tek asgari müştcreğin kendi Devlet Başkanlığı olduğunu savunanlar yok değil. Tancredo Neves, her yönüyle eşi olmayan biri. Brezilya'nın demokrasinin tüm dramatik anlarında sahnenin tam ortasında o görünür. örneğin 1954'te ordudan ve sivil muhalefetten istifası için yoğunlaşan baskılar karşısında vücuduna sıktığı bir kurşunla can çekişen Devlet Başkanı Getulio Vargas'ın başucunda diz çöken kişi odur. 1961'de Başkan Janio (juadros aniden istifa ettiğinde generalleri iktidara el koymaktan vazgeçiren yine ondan başkası değildir. 75 yaşındaki Neves, Brezilya devletinin sunabileceği tüm görevlerde en lememesi. İlk fırsatta kemer sıkma politikası uygulaması beklenen Neves'in partisi içindeki sol kanat bir süre önce, asgari ücreti artırmasını, ülkenin 100 milyar dolar düzeyindeki dış borçların ödemclerini tek tarafjı olarak askıya almasını ve Küba ile resmi ilişkileri yeniden başlatmasını istedi. Neves'in susmasını gerektiren bir neden bu: Solcular Neves'ten köklü sosyal relormlar bekliyor, muhafazakârlar ise hakkında, "Bizdendir" diyor. Tahminlere göre çeşitli uçlar ne olursa olsun, Neves'in politikasının temelini, onun "arada bir yerlerde" bulunması oluşturuyor. Neves'in siyasi planı, otoriter nitelikteki seçim, partiler, basın, sendikalar ve güvenlik yasalarını demokratikleştirmeyi öngörüyor. Buna karşılık ihtiyat nedenleriyle Ulusal Güvenlik Kurulu'nu ve Ulusal tstihbarat Servisi'ni feshetmek yerine bu ku Huzuru hak edenler İktidarı devretmcsine bir hafta kala, Devlet Başkanı General Joao Baptista Figueiredo, bir karayolunun açılışında bu vedanın subaylarda yarattığı duyguları dile getirdi: "Altı yılın getirdiği tüm acılara ragmen, degdi." Hava Kuvvetleri Komutanı Delio Jardlm de Mattos ise bir bankanın müdurlük koltuğuna oturmadan önce, "Sanırım biraz huzuru hak ettim" dedi. Bu konuda kimsenin kuşkusu yok. Çünkü Brezilya'da ordu iktidarı sivillere devretti, ama iktidarı devralan kişinin "uzlaşma adına" gelmiş olmasının huzurunu yaşıyor. Uzlaşma her şeyden önce ordu ile. Bu, Brezilya'da Arjantin usulü bir hesap sormanın gerçekleşmeyeceğinin garantisi. "Uzlaşma" hem Neves'e, hem Brezilya
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear