Catalog

Sİ YASET 84 RAFET GENÇ nkara Geçtiğimiz hafta, Millet AKurulu'nda şimdiyegruplarında veMeclisi'nin kulisinde, Genel kadar görülmemiş olaylar yaşandı. ANAP Grubu yaptığı iki toplantıda da hükümetin isteklerini geri çevirip, kendi görüşünü kabul ettirdi. Bu görüşmelerde ne bakanların "hükümet böyle istiyor" sözJcri ne de "parti büyüğii" "Mehmet Keçeciler'Mn ricaları sonuç aldı. Milletvekilleri adeta başkaldırdılar, kimseyi dinlemediler, neye karar verdilerse onu uyguladılar. Vakıf kiralarına mahkeme yoluyla itira? edilmesini sağlayan yasa önerisi grupta oylanıp, milletvekillerinin istediği hüküm kabul cdilince kıyamet koptu. Alkışlar kulislere taştı. tlk kez iktidar grubunda milletvekilleri gruba hâkim olmuştu. Iki toplantıda da bakanların ve grup yöneticilerinin sözlerinin dinlenmemesi dikkat çekici idi. Bazı milletvekillerinin, bunda Başbakan Turgut özal'ın bulunmamasının payı olduğunu söylcmcsi bile, milletvekillerinin başarılarını gölgeleyemedi. Toplantıdan çıkan bazı milletvekillerinin "bu görüşmelerden sonra parti yönetimi ve bakanlarımızın gruba gereken önemi vereceklerini umuyoruz, aksi halde bu tiir tepkilerle karşılaşacaklannı bilmeleri gerekir," dediklerı duyuldu. ANAP Grubunun şimdiye kadar süren sessizliğinin son iki toplantıda birdenbire bozulmasının altında sadece yönetime duylan tepkinin yattığını söylemek sanırız tek boyutlu bir bakış olur. Grupta yapılan konuşmalara dikkat edilirse tartışmanın temelinde ekonomik olduğu kadar politik tercihler de yatmaktadır. ANAP Grubunda her şey "liberal" görüşe uydurulmaya çalışılırken birdenbire "başka seslerin" ve görüşlerin ortaya çıkıvermesi önemlidir. Başbakan Turgut özal'ın dörl kanattan topladığını iftiharla söylediği milletvekillerinin çok liberal görüşte hazırlanmış yasaya birden karşı çıkması ve grupta ağırlık kazanarak genel kurulda geri çektirmesi Başbakan Turgut özal'ı ve Bakanlar Kurulu'nu düşünmeye sevkedecektir sanıyoruz. Kitle partilerinde kaçınılmaz bir biçimde oluşacak sağ vc sol kanatlar, politik tercihi keskinleştirecek tasarılar karşısında kendiliğinden ortaya çıkıyor. Nitekim, şimdiye kadar hiçbir konuda fazla direnmeyen grup birdenbire vakıf kiracıları ve toprak meselesinde kendini ortaya çıkararak sonuç alıverdi. Böylece kitle partilerinin kaçınılmaz kaderi bir kez daha son ANAP Grubunda ortaya çıktı. Kitle partilerinde yönetim bu nedenle son derecede ciddi dengelere dayanır. Sanıyoruz Turgut özal, bunu bildiği için bu Birlik ve beraberliğin önleııemez çökttştt dengeyi şimdilik sağlıyor. öte yandan milletvekillerinin günlerdir süren şikâyet ve dilekleri grup yönetim kurulunda rapor haline getirildi. Bu rapor Başbakan'ın Irak gezisinden sonra ele alındı. Başbakan Turgut özal önümüzdeki hafta içinde büyük bir olasılıkla grupta, milletvekillerinin şikâyetleri ve hükümetten gelen tasarılar konusunda uzun bir görüşme yapacak. ANAP Grubunda kanatlar su yüzüne çıkarken HP'de de başka bir tartışma gündeme geliyordu. Onlar da geçen haftayı Meclis Grubunda yeni yönetim arayışı içerisinde gcçirdiler. Kulislerde birbirlerine ağır sataşmalarda bulundular. Calp'in desteğini tam sağlayamayan yeni yönetime ısınamayan bazı milletvekileri, para sorununu ortaya atarak yıpratma kampanyasına giıiştiler. MDP'ye gelince... HUkümctten ve ANAP'tan memnun olduklarını belirttiler. Koridorlarda yeni hükümet olasılıklarından bahsettiler. Yani, kuliste kendilerini diri tutmanın ve ayakta kalmanın bir yolunıın da iktidardan geçtiğini deneyimlerinden bildikleri için, yeni hükümet fısıltılarıyla dolaştılar. ANAP Grubu hükümete karşı 20 galip ANAP'ın bütüıılük sınavı, gelecek yıla sarkacak gibi FARUK BİLDİRİCt nkara AoluşansiyasiAnavatan Partisi'nin "dört eski egilimin bütünleştirilmesi ile yapısının" sınanması niteliğindc olacak büyük kongre önümüzdeki yıla sarkma eğilimi gösteriyor. Başkan Turgut özal, parti işlerini bir kenara bırakıp hükümet çalışmalarına dalınca partiyi de Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keyeciler'e emanet etmiş oldu. 25 Mart seçimleri öncesinde aday belirlemelerinde önemli bir sorumluluk yüklenen Keçeciler, 25 Mart sonrasında partinin "genel başkanvekilliğini" bilfiil yürütmeye başladı. Keçeciler, teşkilat işleriyle görevli genel başkan yardımcısı ve genel başkanvekili kabul ediliyor. Keçeciler'in geçmişte eski bir siyasi partiye olan yakınlığı başlangıçta "takunyalıları" partiyc egemen kılacağı kaygısının bazı partililerce duyulmasına neden oldu. Ancak zaman geçtikçe Keçeciler'in de tıpkı özal gibi "dengeleyici" tavır gösterdiği herkesce kabul edilmeye başlandı. 25 Mart seçimlerinden bu yana ANAP'ta gerçekleştirilen önemli çalışmalardan biri parti örgütilnün yenilenmesi oldu. ANAP parti örgütündc yöneticilerden çoğunun yerel yönetici seçilmesi Uzerine birçok il ve ilçe örgütü tamamen yenilenmiş oldu. Yeni yöneticilerin seçilmesi sırasında iki özelliğe dikkat edildi: • Sırtı kalın ve seçkin kişiler olmaları, • ANAP'ın siyasi yapılanmasına uygun duşünceler taşımaları. Partinin kuruluşu sırasında "liste doldurmak ' için, tesadüfen ANAP yöneticisi olmuş kişiler böylece ayıklanıyor. Yeni yöneticilerin seçilmesinde dikkat edilen ikinci nokta daha önemli: ANAP'ın siyasi yapısı. Yani dört eski siyasi eğilimden kişilerin birleştirilmesinden yola çıkılıp sonra da, "milliyetçi, muhafazakfir ve sosyal adaletçi" ANAP'lı kişiliğe büründüklcri söylenen yapının bozulmamasına gayret ediliyor. Mehmet Keçeciler'in damgasını taşıyan yenilemeler sırasında ANAP'ın "dörtlü" dengesinin korunduğu söylenebilir. Bu yenileme atamalar biçiminde olduğundan bu çalışmaların istendiği gibi yerine getirilmesinde zorluk çekilmedi. Ancak kongrelerde bugün işin bu kadar kolay olmayacağı bir gerçek. Zaten bu noktadan hareketle ANAP'ta bazı gruplar şimdiden kongreyi beklemeye başladılar. örneğin Ankara Çankaya ilçe başkanhğından 25 Mart seçimleri öncesinde alınan İlçe Başkanı Yavuz Berkmantekin şirndidcn kulis çalışmalarına başladı. Yenimahalle ve Mamak ilçelerinde de farklı grupların çıkacağı belirtiliyor. Ankara il başkanlığı için Mehmet Demirel'in yeniden aday olup olmayacağı ise belirsiz. Ankara'da bazı gruplar kongre tarihlerinin henüz belli olmayışını, "yönelimleri degiştirmemek için ve isleılikleri kişileri seçtirmek için ani olarak kongre tarihini açıklayacaklar" diye değerlendıriyor. ANAP kongrelerinin başlaması için "sıcaklann geçmesi" beklenecek. Böylece TBMM'nin yoğun çalışma döneminin de geçmesi ve milletvekillerinin rahatlaması sağlanmış olacak. İlçe kongrelerinin eylül ekim aylarından itibaren başlaması halinde de ANAP büyük kongresi önümüzdeki yılın ocak şubat ayına kalabilecek. ANAP Başkanlık Divanı ve Kurucular Kurulu'nun kongre tarihlerini lOhazirana kadar belirlemesi bekleniyor. Kongre tarihlerinin belirlenmesinden sonra kongrcdcki gelişmelerin ilk ipuçları da ortaya çıkmaya başlayacak. Kongre ANAP'ın dörtlü yapısının da ilk kez somut bir biçimde sınanması niteliğini taşıyacak. Sınav niteliğinin bilinmesinden ötürü de kongrenin gelecek yıla kalmasına özen gösteriliyor. Çünkü seçim kampanyalarından partisel çalışmalara fırsat bulamayan parti örgütünun oturmuşluğunun zaman içerisinde sağlanması mümkün olabilecek. ANAP kongresinin partinin bugünkü yapısında önemli bir değişiklik getirmeyeceği, Genel Merkez parti yöneticilerince şimdiden söyleniyor. Ama, ANAP yöneticilerinin seçim tahminlerinin her zaman doğru çıkmadığı da şöyle somutlaştırılabilir: özal hukümetince hazırlanan metropol kent belediyelerinin düzenlenmesine ilişkin kararnamede ilçelere verilen yetkilerin ve özerkliğin sınırları geniş tutulmuştu. Ancak seçim sonrasında yine özal hukümetince hazırlanan aynı kararnameye ilişkin yönetmelikte tam tersi gerçekleştirilerek anakent belediyelerinin yetkileri arttırıldı. Hattâ daha da ileri gidilerek kararnamenin tersine anakent belediyesine ilçe belerildi. 25 Mart seçimleri öncesinde hazırlanan kararnamede anakent belediyelerinin yetkileri daha dardı. Demek ki, anakent belediye başkanlıklarını ANAP kazanmasaydı, bugün ANAP'lı anakent ve ilçe bele«iiye başkanları arasında yaşanan sorun bu anlamda yaşanmayacak ve iktidar bu sorunun önlemini önceden almış olacaktı. diye başkanlarını denetleme yetkisi vc KEÇECtLER Hem teşkllat işlerinin, hem Meclis grubunun tepkllerinin odağında...