Catalog

StYASET 84 HASAN UYSAL ./vnkara Cuınhurbaskanı Kenaıı t.\ren'ın lier ayın ılk hdftasında Meclıs'te grubu bulunan partılerın genel başkanlan ıle konuştna kararı uyarınca, çarşamba günu saat 10 00'da HP CıenclBaşkanı Necdet ( ulp, 17 OO'ck MDP (.uıcl Fiaskaııı Iıırgul Sunalp Çankaya'ya çıktılar Calp görüşmeden çıkışta, köşkün kapısındaki gazetecılere ınıllı koalısyon ıçın herhangı bır duşuncelen olmadığını, Cumhurbaşkanı'ndan da bdyle bır talep gelmedıgıııı. erkcn seçınıın tiiıııdımdc bulunııidd> ğını kaydedıp "Meclis içi çalışmalardan so/ eUik" demekle yetındı Calp'a göre, 70 dakıkalık görüşmede sadece meclis ıçı çalışmalardan söz edılmış Calp, huktlmetın uygulamalannı Cumhurbaşkdnına şıkâyet etmıştı j HP Cîencl Başkanı köşkten TBMM'ye I gelıp grup toplantısında şu açıklamayı yapacaktı "Sayın Cumhurbaşkanı ile goruşlum. Goruşmede hukumelin uygulamalarının halk arasında buyuk (epkilere yol açtıgını, pahalılıktan son derece etkilendiklerini, geçim derdinin had safhada oldugunu anlattım. Sıkıntıların henıı/ atlatılınadıgından soz eltim. Demokrasinın gelişıncsi ıçin iktidar ve muhalefet partilerine oncmlı gurevler duştuguııu. HP olarak uzerimize duşen gorcvi yaptıgımızı. Bu konuda çok tllizlikle davrandığımm söyledim. Sayın ( ııınhıırhaskam da Meclıs^alısmalarını \akından izledigini HP'tıin çalışınalarından ve tutumundan son derece memnun oldugunu, bize guven duvdugunu soyledi. Bunu memnuniyetle açıklıyorum." Calp'ın 70 dukıkdhk görüşmesı ıle ilgili anlattıkları bununla sınırlı kalacak, HP'Iı ler bu ncdcnle eskı şıkâyetlerını gundeme getıreceklerdı "Genel Başkan lemaslar yapıyor, konuşuyor. Bi/im bunlardan, neler konuştugundan haberimi/ olmuyor. Bu işleyiş baştan berı boyle. Sıkınlılarımızın bir bolümu de bundan kaynaklanıyor." Oysa Calp, özellıkle bu son görüşmesıyle ılgılı olarak yakın çevresıne şöyle dıyeuîk tı "Neler oldugunu anlatsak, kırk çesit adam var. Yanlış anlayan olacak, u/erinde istismar yapanlar olacak. En iyisi anlatınamak" Yönetim Calp'ten, Calp yonetimden Cumhıırbaşkanı da HP'den memnun nına problem çıkarmadığı, hıçbır şeye karşı vıkmadığı partı yönetıtılcrı tarafından da saklanmıyor ve "Necdet Bey'den yana sıkınlıları olmadığı" söylenıyor HP ıçınde meclis vahşmalannırı yansıtıltnamasına tepkıler sııruyor Bu konuda basın organları ba^td olmak üzere, TRT dc suçlanıyor Geçiığımız halta yayınlanan ve aydınlar dılekçesıne destek veren MYK bıldınsınde bu konuda şoyle dınılıyor "Muhalefelin kamuoyuna yansıtılmasında var olan engeller, toplumumuzu bu elkin sıyasal direnişten habersiz tutmakladır. İçinde bulundugumuı ortamın (emel demokratik eksikligi bııdıır. Bu eksıkligin surdurulmesi toplumda demokrasiye olan inancı ve gıiveni a/allacaktır." HP mılkl\ckıllcıınııı ı>jıı bıvımde \akınııuısına ncdı.ıı olan "Mııhalclelin sesınin M çalışmalarının yansıtılmaması" belırlı ölçülerde doğru Örneğın HP bugune kadar 70 yasa tasarısını Meclıs'e sürerken, ANAP'ın 35, MDP'nın 4 önerısı olmuş Bu tasarılar arasında YÖK'ten affa, kıra ındınmınden ucretltrc ve aylıklaıa zamma kadar önemlı sosyal ıçerıklı tasarılar var Cıenc HP 72 so/lc. 9^ \a/ılı soru oncrj!(.M. 42 gıindem dışı konuşma yaparkcn, ANAP'ta bu sayı 16 sözlü, 6 yazılı soru, 14 gündem dışı konuşma, MDP 10 sözlü, 2 yazılı soru önergesı vermış, 14 gündem dışı konuşma yapmış. I uın buıılara karsın. Meclis kürsüsü ıçıne ısrarla kapalı tutulmaya çalısılırken bu oyunu bozamayan HP'lıler arasından önemlı sa>ıda mılletvekılı, ilgisız bıçımde 1 CALP "Fvren bize guveniyor." Mcclıse gıdıpgclıvor <>asd>mı>, kdraınameymış, zammış, afmış umrunda değıl Kımısı vıdeo kulüplerden eğlence vergısı alınması gıbı hukümete yardım edıcı tasarılar getırırken, bıra konusunda cekımser kalmayı partı olarak tercıh edebılıyorlar. Dünya Çevre Günü'nde bol bol günah çıkarttık JÜLİDE GÜLtZAR Günlerınden D ünya Çevre panel anlam vebirı daha5 kutlandı. Günün önemıni anlatan semıner, ve toplantılarla, hazıran günü, bırçok toplantıdakı bırçok konuşmacı günah çıkartmaktan öteye gitmeyen konuşmalarda sorunu ortaya koydıılar, çözümlerını anlattılar ve yapılanlardan çok yapılamayanları dile getırerek yakındılar. Bu toplantılarda öğrendık kı, başleten öder ilkesinl getlrmlş olması..." Türkıye Odalar ve Borsalar Bırhğı adına konuşan Sanayıcı özdemir Yarar hemen yanıtı yapıştırdı "kirleten odemez, odeyemez. Çunku, başta devlet kuruluşlan olmak uzere hiçbir kuruluş, bu ilkeye tam anlamıyla uyama/ ve Iş sonunda araan bacamdan fazla dumari çıkmasın ceza öderlm. Aman atığım artıgım fazla olma>ın t't'/u oderım korkusıına donıişiır. Bır sana\iıi bu korktılarlu nv urelebilir.' l lıısuzulerek söylüyordu kı "Ankara Belediyesi'nin çevre sorununa pek de bir katkısı ve yararı yok"tu Doç Dr Omer Kuleli kımyd mühendısıydı ve olaya kımyasal açıdan bakıyordu. Bu sorun ılk kez 7O'lı yıllardd konuşulmaya başlanmıştı Olaya yalnızca moda akımlar gö/üyle bakmıştık ve bılınısız olduğumuz ıçın de trenı kaçırmışttk Şımdı bu trene atlamanın tek yolu vardı Soruna önce doğru teşhıs koymak Arkasından sıkı bu tedavı uygulamak Çünkü "Teshis tedaviden rtnce gelirdi" Kuleli şöyle dıyordu "Konunıın kapsamı ve muhalapları çok geniş. Her yerde kirlilik ureticileri var. Bunlardan buyuk olanlarının peşinde koşarken, kuçuk olanlar çe\re\i daha buyuk olçude kırletecekler. Çok onemli bir noklayı gozden kaçırmamak gerek. Herkes yasayarak gorüyor ki ço/um yasa degil, leknolojidir." Zıraat Mühendısı Doç Dr Yalçın Memluk sö/e "Sorun saglıksı/ bır gelısıneııın sonııcudur" dıye bnşladı loprak, hdva, su \e bunlaı bağlı ogelcıdcn oluşan ve ddına doğal cevıe deııılen ortam, ınsanların so rumsıı/, plansı/programsi7 ve dıışünme den, yelcceğı hesaba katmadan yaptıklaııy la kırlenıvor. Bır de ınsan elının oluşturdııgu kültürel çevre vaı ki, ııısanlar bırıncıvı kırletmektc gösteıdıklerı o/en ve us>talığı bu ıkıncıyı yaratınakta gosiermıyorlar özellıkle de ıılkemı/dc hic bu ıkı çevre arasındakı dengesızlık, sorunu ortaya çıkanyor "Tıırki\e'de loprak kirliligi yoklur, loprak kaybı vardır" dıyen Yalçın Memluk'e göıe bugün Çukurova'ya, Bursa Ovası'na doldurduğumuz sanayı kurulus larııun gelıreceğı sorunlarm çozunuı ıçın yakın gelecekte kafa patlatacağı/ Duzcc Ovası'ndakı "birinci sınıf larıııı ara/ısi"nı, üzerıne tonlarla tuzu dökup çoraklaştırdıktan sonra, ılgılı bakdnlıktan tdrıma en elverışsız topraklar olduğuna ılışkın rapor alıp bu topraklara sanayı kuruluşlarını konduranlarla uğraşaıağı/ Evet, bır Dünya Çevre Gunü daha kui landı. Sorunlar ortaya atıldı ve bunların çözumü gene kalorıfercılerın eğıtılmesıne, küçük kuçük şeyler yaparak, daha buyuk » vc kalıu önlemler arannidsına kaldı Gelecek yılkı panellere, semınerlerc, toplantılara. . Başkanlık divanı'ndan memnun Geçtıgımız hatta Siyaset 84'te HP ıı,ındekı bölünnıeden söz etmış, göbekçıleıle sosyal dcınokrdtların çekışmesını gundeme getırmıstık "Gobckçi" tanıminı kendıne yakıslırnidvanların "ağır" tclefonları ıle karşılaşlık Başta Turhan Beyazıt, "Ben hayatım boyunca gobekçı olmadım" dcrken, kımı mılleivekıllerı TBMM'de basına yazılı açıklanıalarda bulunmayı tercıh er tiler Gobekçılcr'ı sınırlcndırcn en önenılı olay Gıırkan grubunun kcndılerının açtığı kam panyadan güçlenerck çıkması dışında HP Genel Baskanının desteğı kendılerınden çe kıp Gürkan grubuna vermesıydi HP Genel Mcrkezı'nde çalışan peroonel bıle bunun larkında Bır sekreter kız şöylc dıyor bu konuda "Necdel Bev rahadadı. İnanın eski yonetim, hasınııp otini yerdl Necdet Bey'in. Ne eteğinden çeken kaldı, ne busıııı şisiren. Necdel Bey artık ralıal rahat mektuplarını okuyor, goruşmelerini yapıyor. O/ellikle Aydın Gurkan'ı çok scviyor. tnanın Aydın Hoca aşagı Aydın Hoca >ukarı. Hep boyle..." Genışletılmış Kurucular Kurulu'nda kader arkadaşlannın yönetımden gıtmesıne tüm çabalarına rağmen engel olamayan Necdjf Calp'ın gerçekten Başkanlık Dıva Çevrenin kıırlıılıısıı yine kalorifercilerin eğitilmesine kaldı langıçta dünya pırıl pırıldı. Ağaçlar yemvtsıl, Milaı ııuısııidM vı1 topıak tcrıcnıı/ Irı lı ufaklı böcekler, hayvanlar bu pırıltılı dunyadd ncşeyle koşuyor, uçuşuyordu Her şey doğanın guzcllığıvle ııyumluydu Sonra ınsanlar çıktı ortaya ve ınsanlarla bırlıkte dünya maddeten ve rnanerı kırlenmeye başlddı Yalnız kırleıınıeyle kalnıayıp dengesını de yıtırdı lşte o gündcn berı bu feleğını şaşırnıış dunyada ınsanlar hatalaıının bcddını ödüyor, kcndı yarattığı soıunların vözümlennı aramakla ugrası> oı l.ıı Hcı lı.ıldc, "Ro!> oluranı Allah dj sevrnc/., kulu da" sözüne ııyarak, ınsanlar boş oturmamak ıçın önce bazı sorunlar ya ratıyor, sonra da bunlara çözümler arayarak "çalışıyor gorunuyorlar." Geçen haftakı toplantılardan bırındc, TBMM'nın duzenledığı panelde, konuşmacılar geçen ağustostd çıkarılan 2872 sayılı Çevre YdidM'nı tartıştılar. OD FÜ öğrctım IINCSI Pıol Dı llhan lekfli'nın yonetlıgı panelde ılk sözu Başbakanlık Çevre Musteşarlığı'ndan Tansu Gurpınar aldı ve yasayı orada bulunanlara takdım ettı: "Anıacını çok lyi lanımlamış, çok iyi ortaya koyınu>. lunıınlaryapmış, ilkeler getirmiş, organizasyonla ilgili kurullan, bunların gorev ve yetkilerini, çalışma alanlarını belirlemiş. Uygulamaya ilişkin maddeler, cezai hukumler konmuş bir yasa. Ln buyuk ozelliği de çok onemli bir ilkeyi, kirsorunu bu kadtır kolu\lıkl.ı co/ıııntıtıu I, ııııııııkıııı (Uyıl Ö/demır Yarar'ın anlattığıııa göre, Batı bu sorunu pahalı sıstemlerle çözunılemeyeçalışı>or \e gelışmekte olan ulkelerın de ayrıı Mstenılerı kurmasını ıslıyornıu^ Bu konuda sanayiı fazlaca suçlamak yanlışını^ Çunku NATO'nun yaptığı bır araşiırrnaya göre, öıneğın Ankara'nın havasına sanayının katkısı yalnızca ak 6'ymış \w\ sıiı,lu lUL'skeıılcıdL'iı \c ok/o/laıdan ti kan dumdnlarmış Ankara Anakent Beledıye Başkanı Mthmet Altınsoy, yasanın elbette ı,ok guzel oldugunu, aıııa soruııa tek yanlı baktığı ıçın fazla sevenekler getırmedığını ve en çok görevı dc bcledıyelere yüklcdığını belırterek başladığı konu^masında Ankara'da teh lıke vanlarının çoktan çalmı; oduğunu, ama bu sorunlarm beledıyenın olanaklarıyla çözümleneıneyeceğım anlattı "Ankara her şevden once kanalizasyonsuz bir şehir. Kanaliıasyon yapmanın bedeli, 1982 rakamlarıyla 34 ınilyar lira. Bizim 84 bııtçemi/ ise 24 milyar. Boyle bir şehirde hava lemizliginden nasıl soz edilebilir? derken belkı de yaşamının en gerçekçı konuşmasını yapıyordu Altınsoy'a göre bazı küçuk şeyler yapılabılırdı Bunlar tam çözümler olmasa bıle, hıç olmamasmdan ıyıydı ve de M'MMIU' V<>/»»H# kınıısınaıHK hır